G Şubat 1938 CUMHURtYET SON HâdiseSer arasında Maarifte tercüme kafası tiraf edelim: Maarifimize tercüme kafası hâkimdir. Mekteblerde terbiye sistemimiz ve müfredat programlarımız, millî ve mahallî ihtiyaclann etüdünden doğmuş değildir; garb sistemlerinden ve programlarından adapte edilmiştir. Çiinkü yerli ihtiyacların etüdü zor bir iştir: Şehir şehir, kasaba kasaba, köy köy, bütün memleketi dolaşacaksınız; her mıntakanm, her iklimin, her toprak parçasının çocuğunu yoklıyacaksınız; yıllarca süren tetkik ve müşahedeleriniz üstüne kafanızı sarkıtarak beyninizi yoracaksınız; parmaklannızı vatanın nabzından bir an bile ayırmıyacaksınız; bunun için de, Kültür Bakanhğı binasının içindeki odalann masaları başından sık sık kalkacak ve uzak ufuklara doğru yollanacaksınız. Talim ve Terbiye heyeti, bu işi bir metod dahilinde bir kere bile yapmış mıdır? Bir köy mualliminin ihtiyaclanndan haberi var mıdır? Hayır! Çünkü bu ihtiyaclar pencereden görülmez. Halbuki tercüme kolaydır. Bunun için ayağa kalkmıya ve pencereden bakmıya bile lüzum yoktur. Masa başında, dünyanın en nefis programlan, iki mütercimin gayretile Türk kültürüne maledilebilir. Fakat bu programlar, bizim için değil, yalnız, ilk defa hazırlandıklan o memleketler için nefistirler. Millî terbiye, sadece, Türk çocuğuna millî ülkü vermeğe çalışmak değildir. Bu millî ülküyü vermenin bütün vasıtalan ve bütün terbiye sistemi de millî olmalıdır. Maarifçilerimizi bu işin zorluğu nisbetinde mazur görmeğe hazınz. Yerli felsefesi, yerli sosyoloji ve psikolojisi olmıyan bir memlekette beş altı maarif memuru yerli bir terbiye yaratamaz, fakat işe tercümeden başlamak hazin bir zaruret olsa bile, maarifçilerimizin millî ihtiyaclan ifade eden şikâyetlere ve tenkidlere kulak vererek mücerred formüllerden yavaş yavaş ayrılmıya çalışmaları lâzımdır. Bu ihtiyaclar arasında, disiplin meselesi gibi, artık beklemeğe tahammülü olmıyanlannı da yakından etüd etmeğe çoktan başlamak gerekti. D Büyük davalar Japon kıt'aları, dün bir D Çin şehrini zaptettiler Muharebe şiddetle devam ediyor. Japonlar, serbestçe ilerlemek içîn Çin istihkâmlarını tahribe çalışmaktadırlar Sanghay 5 Japonlar Kwai nehrini Pengpu'nun şimalinden, Pukowtientsin şimendifer hattmın 24 kilometro şarkmda kâin bir noktadan geçmişler ve Hvvaiyuan şehrini zaptetmişlerdir. Muharebe devam ediyor Hankow 5 Açık arazide faaliyette bulunan bir Japon yürüyüş kolu, Pengpu'nun 14 kilometro garbinde kâin Hwaiyuan istikametinde ilerlemektedir. Burada 8 Amerikalı ve 1 Kanadalı misyoner bulunmaktadır. Kwai nehri civarında muharebe devam etmektedir. Japonlar nehri geçerek Hsuchovvfu'ya doğru ilerlemek için Çin istihkâmlannı tahrib etmeğe çalışmaktadırlar. Bir taarruz daha $anghay 5 Bundan birkaç hafta evvel Japonlar tarafından zeptedilen ve fakat Çinliler tarafından geri alınan Yangtse nehri üzerinde Hokien'i dört Japon harb gemisi şiddetle bombardıman etmiş ve Japon bahriyelileri şehre karşı tekrar taarruza geçmiştir. Bir kasaba tekrar bombardıman edildi Hong Kong 5 Dokuz Japon tayyaresi Ingiliz Çin hududu uzunlu ğunda bir keşif uçuşu yapmışlardır. Namtu kasabası bugün yeniden Japon harb gemıleri ve tayyarelerı tarafından ayni zamanda bombardıman edilmiştir. Tahliye edilen şehir Şanghay 5 Hankeo'dan resmen bildirildiğine göre, Tientsin Vpukov de miryolu üzerinde bulunan Pengu şehri coğrafî vaziyeti itibarile müdafaaya pek elverişli olmadığından Çin kuvvetleri ta rafmdan tahliye olunmuştur. Çin kıtaatı tam bir intizam halinde çekilmektedir. Japonlar hesabına casusluk ediyormuş Hankovv 5 Hankovv'un «Uyuşturucu maddeler kralı» Fangsingchuan tevkif edilmiştir. Divanıharbe sevkedilecek olan bu adam Japonlann hesabına casusluk yapan bir şebeke teşkil etmiş olmakla itham edilmektedir. Çin gümrükleri meselesi Tokyo 5 Ingiltere sefiri bu sabah Hirota ile görüşmüştür. Bu görüşme esnasında Çin gümrükleri meselesile henüz Japonyada neşredilmemiş olan General Matsui'nin beyanatı mevzuu bahsolduğu zannedilmektedir. Çin konsoloslan da ayrılıyorlar Tokyo 5 Çinin Japonya sefirinin geri çağınlması üzerine sefaret memurlarile Japonyada bulunan bütün Çin konsoloslan ve maiyetleri yann Empress of Canada vapurile memleketten ayrılacaklardır. Yeni ıslahata hazırlık Tokyo 5 Mineseito, Seyukai partilerinin birleştirilmesile totaliter ve yahud nasyonal bir parti vücude getirilmesi hakkındaki hareket yeniden başka bir istikamette başlamış ve hususî konsey reisi Baron Kiranuma ile General Araki, Adliye Nazırı Şiono ve muharrir Soho Tokutomi'nin riyasetinde yeni bir Japon millî hareketi kurulmuştur. Bu hareketin hedefi, devlette eski Japon an'aneleri ve meziyetlerine istinad eden ıslahat vücude getirmektir. (a.a.) Romanyanın atisi Yazan: NOEL PANTER Romanya Kralı Karol'ün M. Gogayı iktidar mevkiine getirmesinin bir saiki de bu memleketteki millî intibahtır. Rumen milletinin uyanması; şahsî menfaatleri ve parti istifadesini millî saadete tercih eden politikacılara karşı hissettiği hoşnudsuzluktan doğmuş olmalıdır. Yakın zamana kadar Rumenler; kendilerini idare edenlerin garazsız ve ıvazsız hizmet etmelerine ihtimal vermemekteydıler. îş başma gelen partinin mensubları tarafından hükumet memuriyetleri nin yağma edilmesi halk tarafından tabiî birşey sayılmaktaydı. Kabine değişti mi bunun aksi tesiri Transilvanya'nın en ücra köylerinden büyük payitahtlardaki sefaretlere kadar derhal hissediliyordu. Lâkin bu hal ilelebed devam edemezdi. Sık sık reva görülen haksızlıklar ve bundan memlekete gelen zararlar yavaş yavaş anlaşılmağa başladı. Vazifelerini şahsî intifaa kullananlan azaltacak ve milletin menfatini herşeyin fevkinde rutacak kuvvetli bir hükumeti iş başmda gönnek arzusu umumileşti. *** Nihayet Ingilterede cari olan meşrutî hükumet sistemi Romanya için kabili talbik olmadığı kanaati hasıl olduğundan nazarlar diktatörlüğe çevrildi. Bu sistemin Romanya için bir model olabileceğine birçokları inandılar. Herşeyi bir elde toplıyarak toptan idare yapan totalitair rejiminin ne olduğu hakkında Romanyada kimse hayale kapılmış değildir. Fakat hiç olmazsa sık sık hükumetin değişerek halkın yeni efendilere biat eylemesine meydan ver memek suretile faydası olacağını düşünmektedir. Eski ismi «Demir Muhafızlar» olan «Herşey Vatan için» partisi memleketin bütün siyasî, içtimaî ve iktısadî bünyesini (nazi) esaslanna uygun olarak ıslah etmeği halka karşı taahhüd etmiştir. Bunların lideri M. Codreanu'nun müfrit milliyetperverliği şahsî düşüncelerden ileri geldiğini kimse zannetmiyor. Kendisi maruf bir Lehli muhacirin hafididir. Annesi cihetinden Almandır. Bu milliyet perver liderin prograoıını tam manasile tatbik ebmek icab edecek olsa hudud haricine çıkarılacakların başmda kendisinin ismi bulunacaktır. „ , .. . „ ^ *** Şarka karşı ihtiraskâr emelleri bulunan büyük devletler için Romanya çok yağlı bir yerdir. Petrolu, linyit kömürü, kömürü, demiri zengin ve zahiresi mebzuldür. Ayni zamanda havadan sevkulceyş mevkii mühimdir. Hamburg'la Basra arasındaki hava yolunun anahtar mevkiidir. §imdi büyük devletler Avrupanın bu köşesinde nüfuz inhisarını tesis jc.in aralannda rekabette bulunuyorlar. İntihab zamanı yakınlaştığından nazi imanı propagandacılannın celbleri dol muştur. Alman firmalarının mümessili tacirler temettülerinden yüzde ikisini «Herşey Vatan için» partisine vermeğe mecbur tutuluyorlar. Aksi takdirde dükkânı, tezgâhı kapatmağa icbar ediliyorlar. Bu parti her köylüye ikişer dönüm arazi ve bir inek, yani şu fani dünyada bir cennet vadediyor. Son intihabda bu parti 473,378 rey alarak 68 meb'us çıkarmıştı. Memleketin iki liberal partisi olup daima birbirile mübareze yapan Jorj Bratyano'nun Iiberallerile millî liberaller bu Meşhur İngiliz muharriri defa tek parti olarak mücadele edecektir. Liberallerin; memleketin iki büyük partısmden biri olup daıma kendısıle rekabet eden millî köylülerle bu defa ittifak eylemeleri muhtemeldır. «Herşey Vatan için» partisi yeni intihabda alacağı reyleri geçen intihaba nazaran iki misline çıkarmak için fevkalâde çalışıyor. $u kadar var ki «Herşey Vatan için» partısinın çok müfrit olmasından endışe eden birçok sol cenah mensublarının bu defa hükumet partisi millî hıristiyanlara rey verecekleri bekleniyor. Millî hıristiyanlar hükumet partisi bulunmalarından çok istifade ederek tefevvuku temin edebilir. Bundan başka Kral Karol devletin hakikî siyasî şefidir. Dilediğini nazır tayin, dilediğini azleder. Kral, Codre anu'yıı hükumet başına davet etmekten çekinecektir. Çünkü mumaileyh dikta tör olmak için Krala aid bazı salâhiyetleri kendi eline almak istemektedir. Lâkin şurası dikkate şayandır ki «Herşey Vatan için» matbuatı, hüku meti tenkidde diğer partiler kadar şiddet göstermemektedir. İhtimal ki bu parti intihab sonunda M. Goga'nın kendisile bırleşeceğine ümıdvar bulunuyor. Lâkin mevcud delâile göre M. Goga aksini, yani «Herşey Vatan İçin» partisinin kendi kucağına atılacağını bekliyor. Gelecek intihabın neticesi üç türlü oIabilir: 1 Liberallerle millî köylülerin yalnız başlanna yahud birlikte kazanmaları. 2 «Herşey Vatan İçin» partisinin kazanması. Böyle bir netice vukuunda Romanyanın Almanya ve Italya ile derhal ittifak akdeylemesi muhtemeldir. Romanyada diktatö'rlüğün teessüs eylemesi muhakkak sayılabilir. Bütün memleket nazilerin nüfuz mıntakası olacaktır. 3 Kabinesinde bazı tadilâtla M. Goga idaresi devam edecektir. Halihazırda en kuvvetli ihtimal üçüncüsüdür. Maahaza, millî hıristiyan Başvekiîi mühim partilerle ittifak akdetmedikçe mevküni muhafaza eylemesi güç olacaktır. Yalnız politikasmın istikameti daha ziyade sağa tenaayül edip etmiyeceğ; belli değildir. M. Goga simdiden partisinin ikinci lideri bulunan profesör Cuza'nm müfrit siyasetinden hoşnudsuzluğunu izhar et mektedir. Mumaileyhin oğlu bulunan Mesai Nazırının 40 yaşından aşağı Rumen kadın ve kızlarınm hizmetçi olarak Yahudiler tarafından istihdam edilmesini menetmiş olması Başvekilin hoşuna gitmemiştir. Elinden gelse bu nazırdan kurtulmağa çalışacaktır. Bükreşteki Yahudilere aid üç büyük gazetenin seddedilmesi profesör Cuza nin tesiri neticesidir. İtalyan gazetelerinden Messaggero'ya hem M. Goga, hem de profesör Cuza mülâkat vermişlerdi. Lâkin mülâkahn Başvekile aid olanı Romanyada dahi neşredilmiştir. Profesöre aid olanı sansür edilerek neşrine müsaade edilmemiştir. Bu da Başvekilin; müfrit ortağına alabildiğine gitmek müsaadesi vermeğe taraftar olmadığını ispat etmiştir. Romanyanın şimdiki ahvali tezadlarla doludur. Romanya siyasetinin atisi hakkında kehanette bulunmak faydasızdır. Noel Panter Tatbdil eyami Safa, cuma günkü Cumhuriyette çıkan «Sen ve Siz» başlıklı yazısanda, Belediyenin caddelere koydurduğu levhalarda, halka keskin sesle kumanda verir gibi hitab etmesini tenkid ediyor, «Sen» yerine «Siz» denilmesini istiyordu. Dün, 1. Birand imzasile aziz bir okuyucudan şu mektubu aldım: «Her sabah ve akşam, Karaköyden geçerken bir diken gibi benim de gözüme batan Belediyenin (çabuk yürü) ihtarını taşıyan yazısma ilişen tenkidinizi okuyunca sevindim. Bu haşin ihtarile, rejimin «halk efendimiz> vecizesini unutan Belediye, efendisine çıkışan hizmetkâr vaziyetine düştüğünün farkında olmamış galiba. Müfred emirlerin askerî kısalıklarından bahsediyorsunuz. Halbuki askerî emirler, halka teveccüh ederken sertliğini kaybediyor. yumuşuyor ve Belediyenin emirlerinden daha çok nazik oluyor. Geçen ağustosta Kayseride bulunu yordum. Şehrin hemen kıyısmda askerî hayvan hastanesi var. Otomobiller, hastanenin önünden süratle geçerken sulamaya rağmen toz kaldırmasınlar diye kumandan şöyle bir tedbir almış: Hastanenin önündeki yolun başma ve sonuna yüksek birer levha astırmış. Aşağıdan gelen şoför, levhanm ön cephesinde şu ibareyi okuyor; (Şoförden rica: Toz kaldırmamak için yavaş geçiniz.) ve yolunu keserek geçiyor. Yukandan gelen otomobiller için ayni te* menniyi ihtiva eden yolun öte başındaki levhanm arkasma yazılmış bulunan (teşekkür olunur) cümlesini okuyor ve oradan itibaren mutad süratini alıyor. Şoförüm, « Bay, dedi, şu nazik hitabı görüyor musunuz; buradan hızlı geçenler ^ den on lira ceza alınacak deseler, bunun kadar tesirli olmaz. Nezakete canım kurban. Peşimden eşkiya kovalasa, işte ben buradan gene hızlı geçmem.> Ne olur, halk psikolojisini belediyeler de Kayseride o levhayı koyduran kumandan kadar. anlıyabilseler.> Bu mektuba, ben de, şunu ilâve etmek isterim. Centlmen bir millet olan îngilizlerin dilinde müfred muhatab, yani «sen» yoktur, yalnız «siz» vardır. Ingilizler, sopa ile idare ettikleri renkli müstemleke ahalisine bile «siz» derler. Ingilizcede Incilden başka hiçbir yerde «sen» hitabı sözde ve yazıda görülmez. Demek ki Ingilizler bizim «tatlı dil yılanı kovuğundan çıkanr» atalar sözünü kendilerine bir prensip yapmışlar. Belediyemizin de halkla centlmence konusmasını onun centlmen erkânından istiyebiliriz. iHiımnmıııııııııııııııifliıiıınillllllllllHlliniııımııımıiMitnmıı Amiral Horty Resmen ziyaret için Polonyaya gitti Budapeşte 5 Kral Naibi Amiral Horty ve refikası, Polonya'ya resmî ziyarette bulunmak üzere Budapeşteden hareket etmişlerdir. Gazeteler, bu münasebetle Macaristanla Polonya arasındaki iş birliğini ve dostluğunu tebarüz ettirmektedirler. Faşist Meclisi Beynelmilel siyasî vaziyeti tetkik edecek KrakovVde istikbal Krakovi 5 Macar Naibi Amiral Horthy, yanında Hariciye Nazırı Kanya ve diğer maiyeti erkânı olduğu halde bu sabah saat 9 buçukta Krakovi'ye gelmiştir. Trenin istasyona girişi 101 atım topla selâmlanmıştır. Macar ve Polonya bayraklarile parlak bir surette dona tılmış olan istasyonda Macar Naibini Reisicumhur, hükumet azaları, Mare Ankara 5 (Telefonla) Bu yıl 20 şal Rydz Smigli ve Polonyanm diğer şubatta açılması kararlaştırılan 39 Halkmülkî ve askerî erkânı tarafından se evinden başka daha 3 Halkevinin kurullâmlanmıştır. (a.a) ması da kararlaştınlmıştır. Bu suretle yeni açılacak Halkevleri 42 ye baliğ oluyor. Bu üç Halkevi Malatya vilâyetim'n Kemaliye. Kütahya Vilâyetinin Gediz, Kocaeli vilâyetinin Karamürsel kazala nnda açılacaktır. Matbuatın bu kadar işaretî ve ısran karşısında bile hâlâ bir kımıldanLondra 5 (Hususî) Büyük faşist ma göremiyoruz. Meselâ, öğretmenmeclisi martm 3 ünde toplantıya çağı ler arasında bir anketle işe başlanarılmıştır. Ruznamenin başına beynel maz mıydı? milel vaziyetin tetkiki konulmuştur. PEYAMI SAFA Şimdiye kadar daha ziyade dahilî meselelerle uğraşan büyük faşist meclisinin bu sefer beynelmilel vaziyetin tetkikine karar vermesine hususî bir ehemmiyet atfedilmektedir. Balkan Konseyi Yeni Halkevleri Misafirlerimiz bu cumartesi günü geliyorlar Rumen intihabatı Hükumet, Alman ekalliyetiîe birl'kte hareket edecek Bükreş 5 Öğrenildiğine göre. hü kumet 2 mart seçiminde Alman ekalliyet partisile birlikte hareket edecektir. Bu hususta yapılan anlaşma mucibince, Alman ekalliyetinden parlamentoda on beş meb'us bulunacak ve ekalliyete. kültür ve din sahalarında hususî imtiyazlar verilecektir. Elçiler arasında değisiklik Bükreş 5 Elçiler arasında büyük bir değisiklik beklenmektedir. Bu mevan da evvelâ birkaç aydanberi münhal bulunan Roma, Vaşington elçiliklerine yeni zevat tayin edilecektir. (a a.) Ankaradaki maçlar Ankara 5 (Telefonla) Şıld maçlarına bugün de devam edildi Yapılan nıüsabaka sonunda Muhafızgücil ile Ankara Güneş takımı 2 2 ye berabere kaldılar. Kızılçulluda ikinci heyelân İzmir 5 (Telefonla) Kızılçulluda Kahire 5 Vefd partisinin «Mavi demiryolundaki toprak kayması. bugün gömleklilert adı verilen teşkilâtının reisi tekrar vukua geldi. Trenler, tek hat üBilâl dün bir nümayiş esnasmda tevkif zerinde işliyor. Hava yağmurludur. edilmiştir. Adriyatikte fırtına Vefd partisi, önümüzdeki intihabata iştirak etmiyeceğine dair çıkan haber Belgrad 5 Adriyatik denizinde şidleri tekzib etmektedir. Parti bütün indetli bir fırtına hüküm sürmektedir. Garda ismindeki İtalyan ticaret ge tihabat mmtakalarında namzed göstemisi Kortchoula adası civarında bat recektir. Siyasî mehafilin kanaatine göre, bu mıştır. intihab mücadelesi devresinde kabine Mürettebatı kurtulmağa muvaffak ol nin yeni bir esas dahilinde tevsii derpiş muştur. olunacaktır. Balkan Antanh konseyi toplantısına riyaset edecek olan Yunan Başvekili M. Metaksas, Yugoslav Başvekili M. Sto yadinoviç ve Rumen Hariciye Nazın M. Micesko bu cumartesi günü, ayn ayn yollardan, şehrimize geleceklerdir. Hariciye Vekâleti protokol müdürü Şevket Fuadın riyaseti altmdaki bir heyet dost ve müttefik Yunanistan Başvekilini Uzunköorüde karşıhyacaktır. Yunan elçisi M. Raphael de M. Metaksas'ı hu dudda karşılamak üzere yarın Ankaradan şehrimize gelecektir. Diğer misafirlerimiz de ayni şekilde karşılanacaktır. Fakat henüz istikbal programı tesbıt edılmemıştır. Uç dost ve müttefik devlet ricali ayni gün Ankaraya hareket edecekler ve Ankara 5 (Telefonla) Maarif büyük merasimle karşılanacaklardır. Vekâleti, kız enstitüleri ile bölge sanat okullarınm başardıklan işleri hükumet merkezinde halka göstermek için bir sergi acmağa karar vermistir. Sergi mayıs ayı [Bastarafı 1 inct sahıfede] içinde Sergievi salonlarında açılacaktır. hediyesinden uzun uzadıya bahsetmişlerVekâlet bu mekteblerin arzu edildiği bir dir. sekilde sergiye iştiraklerini temin için Majeste Faruk'un düğünü, gerçekten simdiden hazırlıklara başlamış ve mekteb misli görülmemiş derecede parlak olmuşlere de lâzım gelen talimatı vermistir. tur. Mektebler sergiye gönderecekleri esya Mısır halkınm genc hükümdanna karları mart sonuna kadar Ankaraya gön sı büyük sempati beslemekte olduğu, dermiş bulunacaklardır. Serginin açıl düğün vesilesile yapılan parlak sevgi teması tarihine kadar olan zaman zarfında •ahüratile bir kere daha teyid edilmiştir. Bakanlık bu eşyanm yerleştirilmesi ile Majeste Faruk, gayet açık fikirli, ilemesgul olacaktır. Türk gençliğinin el sa ri görüşlü, köhne akidelere aleyhtar bir natlarının türlü branslan üzerindeki başa zattır. Majeste Kraliçe, gelin oldukrısını belirtecek olan bu sergi, ayni za ları günden itibaren peçe kullanmamakmanda Bakanlığın programlı çaljşmasını tadır. Majeste Faruk da, hususî ge gösteren bir eser olacaktır. zintilerinde Avrupalı kıyafetini tercih etmektedir. Mısırda bir tevkif Bunların sayısi, kırk ikiye baliç oluyor Memurin kanununda yapılacak tadilât Hazırlanan yeni proje Vekâletlere çönderilecek Ankara 5 (Telefonla) Memurlar kanununda yapılacak olan değişikliklere aid esaslar tesbit edilmiştir. Proje, üzerinde Vekâletlerin mütaleası alındıktan sonra Kamutaya sevkedilecektir. Meclisin bu devresinde kanunlaşması muhte mcldir. Yeni proje ile barem derecelerinde bazı tadiller yapılmaktadır. Gerek ilk nıemuriyete girenlerin ve gerekse memuriyet sırasında kazanılmış olan ihtısas vaziyetlerinin, terfiler ve maaş yükselme * leri üzerinde olan tesiri daha genişletil • « miştir. Yeni proje ile yüksek mekteb mezunlarına ve ihtısas yapmış olanlara ilk maaşlarda bugünküne göre bir derece yükseklik temin edilmektedir. Projede, sermayesinde geniş ölçüde devlet hissesi olan müesseselerde çalışanlar hakkında da hükümler vardır. Ankarada açılacak san'at sergileri Nasyonal sosyalizm Almanyasında yeni bir safha IBamakaleden devam\ yada iktıdar mevkiine geldiği zaman kendi silâhlı hususî teşkilâtına malikti, ve parti iktidarı eline aldıktan sonra ordu haricindeki bu silâhlı ve imtiyazlı teşkilât bir müddet daha ve kendi kendini mütemadiyen takviye ederek devam etti. Fakat zamanla OTIU kadrosu dışmdaki bu müsellâh teşkilâtın vaziyeti ordunun gözüne batmağa başladı. Ihtilâfın asıl baslangıcı işte buradadır. Ilk tekâmül safhası olarak M. Hitler hususî teşkilâtı orduya kalebeden ve bütün mevkii orduya veren bir hareket hattı tuttu, ve bu hali temin edebilmek için hatta yer yer bazı şiddetler bile gösterdi. Şimdi ordu yeniden Alman milletinin tek silâhı haline gelmiş, devlet teşkilâtında kendisine mahsus mevkii almış, fakat fırka haricinde kendi istiklâlini muhafaza eylemekte devam etmiş vaziyette idi. Bu istiklâli ile ordu kendisini fırkaca idare olunan devlet işlerinde söz sahibi saya rak zaman zaman bu sözünü gizlice de olsa devleti idare edenlerin kulaklanna fıslıyordu. İşte son değişikliklerle bu ikiliğin ortadan kaîdırılması maksadı şimdiki halde muvaffakivetle tatbik mevkiine konulmuş oluyor. Bütün diğer devlet teşkilâtına hâkim olan parti son değişikliklerle artık kendini orduyu da kendi eline almış ve devletin dahilî ve haricî bütün i d a r e s i n d e bir v a h d e t tesjs c y l e m i ş $ a y a . Atatürkün hediyeleri cak vaziyete geçmiş bulunmaktadır. Bu yeni inkılâbın haricî tesirleri ne olabileceğini düşünenler, Rayhşver'in bilhassa sergüzeşt siyasetlerine karşı temkinli hareket etmek lüzumunu müdafaa ettiğini hatırlıyarak bazı endişelere düşeceklerdir. Almanyanın Londra ile bir anlaşma müzakeresi takib ettiği malumdur. Gene Almanyanın haricî siyasette en çok Merkezî Avrupa ile ve bilhassa Çekoslovakya ve Avusturya ile alâkadar ve meşgul olduğunu bılmiyen yoktur. Viyana ve Roma sefirlerinin değiştirilmeleri bu itibarla çok manalı görülecektir. Bu kısa ve bizzarure noksan izahlan bitirmek için son değişikliklerle Avrupa nin göbeğindeki Alman meselesinin ve onunla beraber Avrupa işlerinin gerek dahilî, gerek haricî bakımlardan daha hâd bir şekle istihale etmiş olduğunu söylemekle iktifa edeceğiz. Ege seylâbında son vaziyet IBaştaraft 1 inct sahijede] feri yoluna girmiştır. Menemen ovası su altında İzmir 5 Gece Menemen havalisi ne yağmur yağdığı için Gediz sulan ka barmakta devam etmiş ve büyük Gediz köprüsü üzerinden aşmaya başlamıştır. Sular Menemen Bergama şosesi üzerinden de aşmakta olduğu için dün bu iki şehir arasında münakalât kesilmiştir. Bütün Menemen ovası su altındadır. (a.a.) ( KISA HABERLER * LONDRA 5 Avam Kamarası memleket madenlerini millileştirmek hakkmda amele partisi meb'usları tarafından yapılan teklifi 117 reye karşı 167 reyle reddetmiştir. * LIZBON 5 Burada üç gündenberi ziyarette bulunan İngiliz filosu Cebelüttarık'a hareket etmiştir. Bu münasebetle gazeteler Portekiz siyasetinin tamamile miistakil olduğunu ve an'anevî İngiliz ittifakı haricinde Portekizin diğer devletlerle de dostluk mün&sebetleri idame eytediğini yazıyorlar. YUNUS NADt İzmir limanında bir çocuk cesedi bulundu îzmir 5 (Telefonla) Bugün limanda meçhul bir ananın denize attığı bir buçuk aylık bir çocuk cesedi bulundu. Tahkikata devam ediliyor. Yeni bir fabrika Şehrimizin tanınmış simalarından Nuri Narinle Muzaffer Ferdinin birleşerek Ölçüler ve Bilumum Madenî Eşya Fabrikasını açtıklarmı memnuniyetle ha •* ber aldık. Muvaffakiyetlerini dileriz.