CUMHURİYET 1 Şubat 1938 Yazan: Çevirenler: MAVREEN FLEMİNG 49 M / r / M r C EMAL S. ZİYA Artık bir «Siyah Zambak» olan Elisabeth, ölümden korkmazdı, «hayatımızda aşk bittiği gün ölüm başlar» derdi Rusya Çarile Çariçesi Viyanaya bir ziyarette bulundular. Hofbourg sarayı donandı. Erkekler resmî rubalarını ya hud askerî üniformalannı giydiler. Bunlara sarayın önünde dizılen sayısız ara balar Avrupanın dört köşesinden gelen hatırlı bir takım davetlileri de kattı. Taht salonunda teşrifatçı Kont Kalman Hunyadi elindeki savatlı asayı yere vurarak haber verdi: İmparatorla Imparatoriçe geliyorlardı. Bütün gözler Imparatoriçeye döndü: Fevkalâde güzeldi, bütün parlaklığı üstündeydi. Ufacık başında pırlantalardan, Incilerden bir tac parhyor, bu tacdan aşağıya doğru siyah kehribar beneklerle işlemeli siyah bir tül sarkıyor, saltanat mantosunun eteklerine kadar iniyordu. Daracık korsajı ve yel paze şeklindeki upuzun eteği siyah kadifedendi. Kaskatı göğsünde, kat kat siyah inciler dizilmişti. Sol omzunun üstünde pırlanladan ve büyük bir hanedan nişanı vardı. Bir elinde Rus ve Italyan menekşelerinden bir demet tutuyor, öteki elinde de, kabzası elmas ve tac biçiminde, uzun devekuşu tüylerinden bir yel paze duruyordu. Oradakilerden biri Imparatoriçe için «Siyah zanbak» dedi. Bu vasıf, bu tabir meşhur oldu. Imparatoriçenin maiyet kadınlarından biri bir mektubunda şöyle yazıyordu: «İmparatoriçe o kadar genc duruyordu ki kendisile yaşıt olanlar ondan, en az, yirmi yaş büyük görünürdüler.» 1896 da, Macaristan SaintEtienne'in bininci yıldönümünü kutluladı. Elisabeth hâlâ yaslıydı, karalar içinde ve şimdi elli dokuz yaşmdaydı. Macarlar Elisabeth'ten bu merasime gelsin diye istirhamlarda bulundular. İmparatoriçe ev velâ tereddüd etti, sonra razı oldu. Ve Macaristanm sıyanet raeleği, tahtta, Imparatorun yanına oturdu. Macaristan meclisi meb'usan reisi Elisabeth'in adını okudu. Bir çığlıktır koptu: insan şeklindeki mahluklann en nefisinin, en mükemmelinin karşısındaydım. «Talihim varmış: Üç sene İmparatoriçenin yanmda kaldım; ve tabiatin güzelliklerini onun gözile gördüm; bu güzellikleri bana yalnız o gösterebilirdi. «O, bana, tabiati, denizleri ve dağlan, ormanları ve ovalan daha çok sevdirdi. O, bana, yüksek ruhları yekvücud bir ruh haline koyan fıtrî rabıtayı, hayatta Türkiye İsviçre Denizbank Meclisi Kurtuluşta gece ticaret muahedesi Idare azaları işlenen cinayetin yeniden yapılıyor Riyasete Ziya Taner esrarı çözüldü İsviçreden beş kişilik bir heyet geldi ve Ankaraya gitti Önümüzdeki ay zarfında müddeti bitmekte olan TürkIsviçre ticaret mu ahedesinin yerıne yeni bir muahede akdi için isviçreden beş kişilik bir ticaret heyeti şehrimize gelmış ve dün akşamki ekspresle Ankaraya gitmiştir. lsviçrenin ticaret anlaşmalan M. Jean Ebard dairesi müdürü M. Jan Ebard'm riya seti altmda bulunan heyet, Kompanizasyon ofisi mümessili M. Muerner, ihracat enstitüsü mümessili Dr. Aebi, Ticaret Nezareti mümessili M. Parodi. ve mütehassıs M. Bloesh'den mürekkebdir. îsviçre hükumeti Türkiye ile münasebatının inkişafını arzu ettiğinden bu heyeti memleketimize göndermiştir. Heyet reisi müzakerelerin müsbet netice vereceğinden emin bulunduğunu ve tıcarî ihtiyaclara daha ugun bir anlaşma akdine çalışacaklannı söylemiştir. ( Şehir ve Memleket Haberlerl ) Siyasî icmal Romanya ve Sovyetler omanya Kralı, son intihabın devamlı bir kabine teşkiline müsaid herhangi bir ekseriyet temin edememesi üzerine yeni bir intihab yapılması için, hükumeti, millî hıristiyanlar denilen faşist partisi lideri Goga'ya tevdi etmişti. Faşist kabine mart iptidalarında yapılacak yeni intihabı bekle meksizin millî hıristiyan partisinin siyasî esaslarını tatbika başlamıştır. Bu esaslardan biri Sovyetlerle iş birliği yapmak şöyle dursun bilâkis bunlarlamünasebatı soğutmak ve bir gün kes mcktir. Faşist hükumetin bu bariz siyaseti karşısmda So^etlerin Bükreş sefiri olup şimdiye kadar Lehistan sefirile Romanyayı kendisine bağlamak için şiddetli rekabet ve faaliyette bulunmakla meşhur olan Ostroviski istifa etmiş ve Kral Karol'a vedanamesini vermıştir. Romanya hükumeti de Moskova sefiri M. Cientu'yu geri almıştır. Bu suretle İki komşu devlet arasındaki diplomasi münasebetleri büsbütün kesilmemiş ise de son derecede gerginleşmiş bulunuyor. Çünkü, biri komünist ve diğeri faşist olan ve aralarında çok uzun hududlar bulu nan iki hükumet birbirine karşı derin itimadsızhk ve nefret beslemektedirler. Bundan başka en ziyade Sovyetler Birliği ile Fransanın ehemmiyet verdikleri müsterek emniyet sistemi ve bunun timsali olan Mılletler Cemiyeti aleyhine Ro manya vaziyet almaktadır. Romanya ikişer taraflı anlaşmalar yaparak büyük ve küçük devletlerle münasebetlerini tantim etmek taraftan bulunuyordu. Hatta bu maksadla Başvekil Goga yakmda Berline gidecekti. Lâkin yeni intihab mücadelesi ve hazırlığı hararetle başla mış olduğundan bu seyahati intihabdan sonraya bırakmıştır. Romanyada hem faşist hem de Yahudi düşmanı olan bir partinin hükumet başma gelmesi bu devletin büyük şark komşusu Sovyet Rusya ile olan münasebatım bozduğu gibi Milletler Cemiyeti ile de ihtilâf haline düşürmüştür. Goga kabinesi Romanyada bir milyondan fazla bir ekalliyet olan Yahudilerin tâbiiyet ve hemşerilik hukukunu tanımak istemediğinden, sol rakibi millî liberallerle millî köylü partilerini mühim bir miktar tutan Ya hudilerin reyinden mahrum bırakmağı düşünerek bunlara intihab hakkmı ver mekten çekindiğinden ve Yahudileri matbuattan ve hükumetle alâkadar iktısadî tesisattan uzak tuttuğundan dahildeki ve haricdeki mühim Yahudi teşekkülleri Milletler Cemiyetine dört ariza vermişler ve sulh muahedelerile ekalliyetler için temin olunan hak ve menfaatlerin korunmasını istemişlerdir. Milletler Cemiyeti umumî kâtibi, evAelâ Romanya hükumetinin mülâhazala rmı öğrenmeğe lüzum gördüğünden bu arizalar üzerinde derhal bir karar verilmesine teşebbüs etmemiştir. Bununla beraber Yahudi teşekkülleri Milletler Ce miyeti meclisini her taraftan bombardı * man ve tazyik ettiklerinden meclis rei sinin Ingiliz ve Fransız murahhaslarile birlikte gelecek içtima devresini bekle meksizin Yahudi arizalarını tetkik ederek bir karara gelmeleri usulü kabul edil miştir. Romanya hükumeti, Milletler Cemiyetinin müdahalede bulunmasma mâni olmak üzere, üç sene evvel Lehistanm yaptığı gibi Milletler Cemiyetinin ekalliyetlerin işlerine kanşmasma taalluk eden ahdî ahkâmını kendi başma feshetmeğe haz'rlanıyor.'.Bu suretle Faşist Başvekil, Romanyadaki Yahudi ekalliyetinin memleketteki siyasî ve iktısadî alâka ve nüfuzunu temelinden kesmeğe çahştığı halde diğer taraftan Romanyadaki Al man ekalliyetini her surelle tatmin ede rek yeni intihab mücadelesinde müttefi * kan hareket etmek hususunda Almanlarla anlaşmıştır. Şimdi de Macar ekalliyetile anlaşmağa gayret etmektedir. Daha birkaç kuvvetli müttefik buldugu takdirde Goga kabinesinin gelecek intihabda ekseriyeti temin edeceği anlaşılıyor. tayin edildi İmparatoriçe Elisabeht'in kaynanası Arşidüşes Sophie Müzakerelere çarşambaya başlanıyor Denizbank idare meclisi ve umumî müdür muavinlerinin kimlerden mürekkeb olacağı taayyün etmiştir. Denizbank idare meclisine seçilen zevat şunlardır: Riyasete istanbul Ticaret Odası reıslennden Ziya^Taner, eski emniyet müdürlerinden Cemal Cıhangiray, eski denizci lerden Sedad, eski meb'uslardan Yu suf Ziya teşkıl etmektedir. Umumî müdür de idare meclisinin tabiî azası bu lunmaktadır. Bankanın umumî müdür muavin liklerinden bankacılık kısmına İş Bankası şubesi müdürü Tahir Kevkeb tayin edılmişti. Teknik kısmı umumî müdür muavinlığine Almanyada yüksek deniz inşaatı teknik mektebı profesörlerın r den Harun tayin edilmiştir. Ev\ elce Seyrisefain fen heyetinde bulunan Harun bir müddettenberi Alman>ada bulunmakta idi. Deniz kısmı umumî müdür muavinli ğine de eski Denizyolları müdür muavini ve halen Türkofıs reis muavini Nıhadın tayin edildiği anlaşılmaktadır. Denizbank Umum Müdürü Yusuf Ziya dün, Liman Müdürü Raufi Manyaslı ile uzun müddet görüşmüştür. Bugünkü İstanbul Liman idaresîne Trabzon limanile beraber kılavuz ve romorkörcülük idareleri de raptolunacaktır. Sabıkalı Saidi, Ihsan isminde bir katilin öldürdüğü anlaşılıyor Bundan on beş gün evvel bir gece Kurtuluşta Tepe üstünde Said isminde bir sabıkalı tabanca ile vurulmak suretile öldü rülmüştü. On bes gündenberi devam eden bu esrarengiz cinavet hakkında ki tahkikat nihavet avdınlanmış ve ka Tahkikaü idare ed e n til mevdana çıkaMMdeiumumt muavinlerinden Ferılmıştır. Maktul Said Rizelidir. Bundan bir sene evvel hırsızlık suçundan dolayı mahkum olmuş ve cezasını bitirdiğin den son günlerde tahliye edilmîşti. Rizeli Said meçhul bir şahıs tarafından öldürülünce cinayetin tahkikine Müddeiumumî muavinlerinden Feridun Bagana memur edilmiştir. Tahkikatm ilk safhaları çok karanlık geçmiştir. Evvelâ Saidin, vurulduğu yerde bir eve hırsızlık için girerken ev sahibleri tarafmdan öldürüldüğü zan nedilmişse de Morgun verdiği rapor üzerine bu ihtimal bertaraf edilmiştir. Çünkü Saidin 12 santimetre yakmdan ateş edilen bir tabanca ile yaralanarak öldüğü tesbit edilmisti. Hırsızın hayatta iken çekilmiş resmini bulan Müddeiumumî muavini Feridun Bagana Tevkifhaneye giderek maktulün koğuş arkadaşlarile temasta bulunmağı kararlaştırmış ve evvelki gün Tevkifhaneye gitmiştir. Maktul Saidin koğuş arkadaşlan Halim ve Safer isminde Rizeli iki katil akrabadır. Bunlar, bundan altı ay evvel Karakoy nhtımında babalannın katili olan bir adamı öldürmüşlerdi. Müddeiumumî muavini, maktulün resmini bu iki delikanlıya göstermiş, onlar da: «Bu Rizeli hırsız Saiddir» demişlerdir. Bunun üzerine Feridun Ba gana: c Said'lyi arkadaşınız mıydı? 2a vallıyı öldürdüler..» diyince, Halimle tstinye Dok şirketi Denizbanka geçti Ankara 31 (Telefonla) tsviçre vezne ve ahenge duyulan müsterek ipti ile yeni bir ticaret mukavelesi akdi için lânın rabıtasmı tan'ttı. O, bana, enginlemüzakerelere önümüzdeki çarşamba gürin muazzam namütenahiliğini, bir yaz nü başlanacaktır. semasınm derin güzelliğini, şiirin ve musiTürkiye Romanya ticaret kinin bitmez ve tükenmez füsununu tanıtmuahedesi tı. Onun güneşınde ısmırken, ben, bir ömre yetecek bir saadet duydum. Bükreşte imzalanan yeni Türkiye «Tebaası, onu, anlamadılar; ona hak Romanya ticaret anlaşması bugünkü kı olan kıymeti vermediler; çünkü bu de Resmî gazete ile neşredildi. Muahedeye rece mükemmel kadınlar anlaşılmamağa merbut 1 ve 2 numaralı listelerin Türk mahkumdur. Böyle bir melek için salta ve Romanya menşeli mallann her maddenat tahtı denen şey pek alçak kalır. Fa ye tahsis edilen kontenjanlar hududu dakat, ben, ona bunu söylediğım zaman beni hilinde her iki memlekete ithal edilece azarhyordu; ve uhdesindeki hükümdar ğini göstermektedir. lık vazifelerinin bazılannı çok kutsî, çok Bundan başka Türkiye ile Romanya «Yaşasm Elisabeth!» kıymetli bildiğini söylüyordu. arasında bir de tediye anlaşması yapjl ,Yani Kraliçeleri Elisabeth! Hiç gö «Bu sözlerinde samimî olduğunu da mışhr. rülmemiş heyecanlar içinde dakikalar ispat ediyordu: Memleketin her tarafıngeçti. İmparatoriçe kendini tutmak istedi; ŞEHÎR tSLERt daki tebaasının yardımlarına koşarak; tutamadı. Gözlerinden yaşlar aktı. sefaleti azaltmak istiyerek; muhtaclarm, Süt meselesinin halli Bu, Elisabeth'in Macaristana son vemustariblerin derdine derman olmak için daı oldu. Süt meselesinin ıslahı hakkmda An yeni çareler anyarak. karada İktısad Vekâletince yapılmakta «O, lutfun, hayrın tacidariydi. Nüma olan tetkikat bitmek üzeredir. Verile Matemli Elisabeth, bu «Siyah Zan bak» halk;n alıştığı bir çehreydi. Sokağa yişi, alâyişi, merasimi sevmiyordu. Mev cek karar evvelâ Ankarada tatbik oluçıkarken kıyafetine itina ediyor, ince en kiinin nişanlannı, pırlantalarını taktığı nacak; ondan sonra İstanbul ve diğer damının üstüne siyah serjden ve kenarı zaman, bu kıymetli taşlar onu daha ziya vilâyetlere teşmil edilecektir. Ekmek meselesi hakkmda da fırmcı ipekli sımsıkı esvablar giyiyordu. Bunlar, de güzelleştiremiyorlar, bu taşlann muhteşem ve müşaşa güzellikleri onun vücu ve değirmencilerden müerkkeb bir heterzisinin icadlarıydı ve Avusturyalılar | t bu esvablara bayılıyorlardı. Kışın, îm dünün bir kısmı gibi duruyorlardı. Onun yetin yakmda Ankaraya davet edilerek mütaleaları almması kararlaşmıştır. paratoriçenin elinden düşmiyen bir şem narin endamını ormanların karanlıklarmda gördüğüm zaman ruhların dolaştığı siyesi vardı, yazın da bir yelpazesi... Gıda maddelerinin fiatı Sonralan ikisini birden taşımağa başla bir mezarlıkta bir «servi hıraman» görüDahiliye Vekâleti îstanbul Belediye yorum sanırdım! Nekadar genc gösteridı. sine emir vererek her kazada kurul Halk onu görüp birdüziye şaşkın şaş yordu, hem de büyük anne oldugu hal makta olan pazar yerlerinde satılan gıkın baktıkça, ve yahud kendisinin res de! Bazan insanı rikkate getiren bir ço da maddelerinin maliyet fiatlarmm tesmini çıkarmak istedikçe Elisabeth'in, ar cuk ruhile bakan büyük gözleri nekadar bit olunarak bir liste gönderilmesini istık bu şeyler, izdivacmm ilk senelerinde saf, nekadar berraktılar; bu deni dünya temiştir. ki gibi hoşuna gitmiyordu. Fakat bütün da bu gözler ne yaşlar dökmedi. Gıda maddelerinin ucuzlatılmasını «Nereye giderse heyecanlar kopan temin maksadile vapılmakta olan tetkiinsan hisli, iyi kalbli olanlar gibi Elisabeth de kimseyi kırmıyacak kadar iz'anlı, yordu; Achille'in adma muhteşem sara kat sırasmda bunlar da gözden geçirimürüvvetli bir kadındı. Sokakta ahali yını ithaf ettiği Corfou adasmdayken lecektir. resmini çıkarmak için kendisini rahatsız Gasturi köylüleri onu gördükleri zaman MÜTEFERRÎK ettiği zaman ki bu çok vaki oluyordu hep yerlere, toz toprak içinde, diz çökergitti yüzünü yelpazesi, yahud şemsiyesile ka ler, o ahenkli lisanlarile dua ederlerdi: Tahsin Uzer Avrupaya «Güzellıkler tacidan, tevfiki ilâhî her apıyor, kaçıyordu. Üçüncü Umumî Müfettiş Tahsin Uzer Kış yaz, daima, günde beş saat yürü dımma refik olsun!» Geçtiği yerlerde dün akşamki ekspresle Avrupaya git yordu. Sonra kendisinde lisanlan kolay şapkalar çıkar, gelmesini bekleşen çocuk miştir. Tahsin Uzer Avrupada tedavi öğrenmek mevhibesi vardı. Ve şimdi lar, ellerinde portakal çiçeklerile, çiçek edildıkten sonra memlekete dönecek doktor Christomanos adında bir genc açmış badem dallarile ona koşuşurlardı. tir. rumca hocasınm yardımile rumcada O, güzel olan herşeyi severdi. Hahcıoğlunda bulunan «Bir gün Madere adasında, çok güzel ki vukufunu artırıyordu. cesedin esrarı Doktor Christomanos ufaktefek bir bir kız, derisi kehribar renginde, dudağı Bir müddet evvel Halıcıoğlunda buadamcağız, ve çalışkan bir Yunan filo mercan gibi kırmızı, sacı karga kanadı gilunan cesed hakkmda verilen Tıbbıadlî zofuydu; Viyana Universitesinde yunan bi kara bir köylü kız împaratoriçeye bir raporunda, ölüm hâdisesinin suda boca dersi veriyordu; bu sırada Elisabeth'e demet kamelya takdim etti. Elisabeth ulma neticesi oldu&u bildirilmiştir. hoca oldu. Onunla üç sene kaldı. Elisa eülümsiyerek çıkardı, kıza bir altın ver Eldeki mevcud delâil de ölümün bir beth ölünce, hocasınm yazdığı bu satır di. Sonra bana döndü «Böyle bir vücud cinayet eseri olmadığı mahiyetini ar lar, aralanndaki münasebeti daha iyi ve endam güzelliğini sevretmek için bu, zetmektedir. çok bir para değil.» dedi. söyler: CEMİYETLERDE {Arkası var) «împaratoriçeye ilk defa 1890 yazınEsnaf cemiyetleri heyeti da Lamz şatosunda takdim edıldim. ImEmniyet Umum Müdürü paratoriçeyi çiçekler ve çiçek açmış ağacumumiyeleri lar içindeki bir bahçede beklememi söydöndü Esnaf cemiyetlerinin ilk defa yapı lediler. împaratoriçeyi yalnız resimlerinBirkaç gündenberi şehrimizde bulu lacak olan heyeti umumiyeleri bugün den, tablolarından tanıyordum; kendisini nan Emniyet îşleri Umum Müdürü den itibaren başlıyacaktır. Bugün hiç görmemiştim. Ve, itiraf edeyim ki, Şükrü dün akşamki trenle Ankaraya Eminönü Halkevinde sabahtan itibaren ne zamandanberi arzuladığım bu nimete gitmiştir. bakkallar, kahveciler, şekerciler ve dokumacıların, Beyoğlu Halkevinde de kavuşuyorum diye heyecanlar geçiriyor Balık yedikten sonra öldü terzilerin heyeti umumiyeleri yapıla dum. Büyük bir ağacın altındaki bir peyArabcamiinde kunduracılık yapan 30 caktır. keye oturdum, kalbim atıyordu. yaslannda Mehmed oğlu Hüseyin, ev«Geldiğini hiçbır ses haber vermeden, velki akşam kardeşile beraber lüfer baZavallı çocuk apansız, împaratoriçeyi karşımda bul lığı yemiş, fakat yemeği müteakıb şid6 yaslannda Satenik admda kız ev dum. Karalar giymiş nârin bir hayalet. detli surette sancılanmış ve ertesi sa velki akşam ateş yakmak üzere man Bir elinde bir şemsıye, ötekmde büyük ve bah da ölmüştür. gala döktüğü gazin parlamasile muhtesiyah bir yelpaze tutuyordu. Yüzünde Adliye tabibi Enver Karan ölüm se lif yerlerinden yanmış ve tedavi için tatlı bir tebessümle beni karşıladı. bebinin tesbiti için cesedi Morga kal «Resimleri hiç kendi değildi; öyley dırtmıstır. Hüsevin esasen hastalıklı ol Çocuk hastanesine kaldırılmıştı. ken karsımdakinin împaratoriçenin ta duğundan ölümün daha fazla kalb sekSatenik dün sabah hastanede ölmüş kendisi olduğunu anladım. Ve gördüm ki tesinden olduğu tahmin edilmektedir. tür. Hükumetçe üç yüz bin liraya sahn alınmış olan İstinye Dok şirketi dünden itibaren Denizbank namına fabrika ve havuzlar müdürü Cemilin riyaseti altmda bir heyet tarafından tesellüm edilmeğe başlanmışhr. Şimdiye kadar bir şirketin malı olan İstinye dok ve fabrikalan bu sabahtan itibaren devlet sermayesile işletilmeğe başlanacaktır. İlk taksit olarak da şirkete 100,000 lira verilmiştir. Geri kalan 200,000 lira da bir sene sonra verilecektir. Denizbank umum müdürlüğü, İstinye dokunu fabrika ve havuzlar müdürlüğüne raptermiştir. İstinye dokunun bütün esasen Türk olduğundan ti?çi ve usfaları kadroda bir değişikh'k yaprlacak d«gil dir. Sadece havuzlar; .idajçesjnjn teknis yenlerindeıî bazı şefYer iş başma gele « Zavallı Said, başına bunun gele cek tir. ceğini zaten söyleyip duruvordu. Za vallı arkadaşımız bize hergün şunları söylerdi: « Beni öldürecekler. Sabıkalı ka tillerden Rizeli Seğmen oğullanndan İhsanm babasını öldürmüştüm. Muhakkak onlar benden intikam alacaklardır.> Müddeiumumî muavini bu kadar bir ipucu ele geçirdikten sonra Emniyet Türk Borcu tahvillerinin 1938 Hazine îkinci şube müdürlüğüne katil Rizeli tahvillerile değiştirilmesi hakkmdaki İhsanm vakalanmasmı bildirmiştir. Katil thsan İzmirde bir adam öldürkararname dün Resmî Gazetede neşredüğünden dört sene orada hapsedilrrfış, dilmiştir. Bu tebdilin esasını Türk borcunun Hazine tahvülerinden Sıvas cezasını bitirdikten sonra şehrimize Erzurum istikrazı tahvillerile değişti gelmişti. Polisler kendisini üç saat içinrilmesi teşkil ettiğinden Ünitürk tah de yakalamışlardır. îhsan sorguya çekilince herşeyi in villeri Sıvas Erzurum tahvilleri fiatı kâr etmiş, fakat bir gün sonra şunları olan 19 liradan muamele görmeğe başsöylemiştir: lamıştır. « Rizenin Karadere köyünden 13 Maamafih bu tebdili yapacak olan vaşlarında Mehmedle başka bir adam Cumhuriyet Merkez Bankasma henüz bu işi yapmışlardır.» bir emir gelmemiştir. Emnivet İkinci şube cinayet masası Paristen alman malumata göre Ünimemurlan tekrar şehir dahilinde bir türk tahvillerinin fiatı Paris Borsasında mütemadiyen yükselmektedir. Cu arama yapmışlar ve kücük Mehmedi de martesi günü 328 frank olan tahviller bulmuşlardır. Mehmedle İhsan yüzleştirilince kücük cocuk Vıivük bir ı^rarla: dün 350 ve kadar cıkmıstır. « Hayır, hayır, İhsanm bu iş le hiçbir alâkası yoktur. O gece ben ADUYEDE boz paltolu bir adamla Kurtulustan geMetresini ve annesini yaralı çiyordum. Boz paltolu adam. Saidi göyan adamın muhakemesi rünce hemen tabancasmı çıkardı ve ateş etti» demiştir. Burgaz adasında metresi Makbule ile Fakat küçüğün de inkâr voluna sapmetresinin anası Fatmayı yaralıyan tığı anla'îilmıştır. Cünkü Morgun ra Avninin muhakemesine dün Ağırcezada rx>runda maktule 12 santimetre uzak devam edilmiştir. lıktan ateş edildisi bildirilmekte ve enAsliye ikinci cezada başlıyan bu mu sede kalan barut vanıkları da buna dehakeme. yaralama hâdisesinde kasid görülmesi üzerine Ağırcezaya havale Cinavet bu şekilde mevdana çıkmca edilmisti. Dünkü celsede iddia makamı. sabph Emnivet müdürlüğü tarafmhâdisede öldürme kasdi olmadığım ve dan veni kunüan otomobilli se^^ar kabir çakı ile insan öldürmenin müskül rakola katil İhsanla k ü ^ k Mehmed. olduğunu ve bilbassa suçlunun vurduğu Müddeiumumî muavini Feridun Bagayerler de nazarı dikkate almırsa öldürna ve cinavet masası memurları bine me kasdi olmadıŞınm tebevvün edecerek cinavet mahalline gitmislerdir. ğini sövlemiş ve Makbuîeyi yaralamakOtomobilden inen küoük Mehmed kotan ceza kanununun 457 nci maddesinin «arak ilerlemis ve bir yerde durarak ikinci fıkrası, Fatmayı varalamaktan da gene avni maddenin dördüncü fıkrası Müdd "iumumiy e: « İşte cinavet yeri burasıdır. Boz mucibince Avninin cezalandırılmasını naltolu adam hırsız S^idi tabanca ile istemiştir. burada öldürdü> demiştir. Muhakeme müdafaa için başka bir Cocu^un gösterdiei yer hakikaten güne bırakılmıştır. msktulün cesedinm bulunduçu yerdir Bunun üzerine İhsanm ifadesi alm Motosiklet otomobil ma?a başlanmmtır. thsan ifadesinde musademesi kendi^inin bu i^i vaDm^diffinı. Saidi küGalatasaray Maliye memuru Edib, çük Mhmedin öldürdüğünü söylemiştir. < Said senin babanı öldürmüş!> sumotosikletle Bebekten Beşiktaşa doğru gelirken Kabataş lisesi önünden Orta aline katil İhsan cevab verememiş ve köye doğru gitmekte olan şoför Musta yüzü bembeyaz olmuştur. İhsanm idamdan kurtulmak için yaşı fanın idaresindeki 2722 numaralı taksi küçük olan Mehmedi ileriye sürdüğü otomobiline çarpmıştır. Çarpışma çok şiddetli olmuş, Maliye anlaşılmaktadır. Maznunlar Emniyet memuru tehlikeli surette yaralanmış müdürlügünde nezaret altmda bulun maktadırlar. tir. Yaralı hastaneye kaldırılmıştır. Ünitürk tahvilleri Paris Borsasında fiatlar yükselmektedir Muharrem Feyzi TOGAY Şehir içinde eşeklerin dolaşması memnu! Belediye kararı mucibince bugünden itibaren belediye hududları dahilinde eşeklerin gezmesi ve eşekle nakliyat kâmilen menedilmiştir. Cumhuri yet Abone şeraiti { Nflshası 5 kunıştur. Baric Türkiye için icin Senelik 1400 Kr. 2700 Kr. Alt) aylıb 750 1450 • Üç aylık 400 » 800 • BU aylık 150 • îoktut