12 Ağustos 1937 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 7

12 Ağustos 1937 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

12 Ağustos 1937 CUMHURÎYET Dünkü infilâk Sirkecide benzin bidonlarının patlamasile beş amele yaralandı Bir Alman papazı Elim bir kayıb Casusluk cürmile Belçi Meşhur âlimimiz Ubeydullah dün vefat etti kada tevkif edildi Brüksel 11 (A.A.) Eupen polisi, muhacir olduğunu söyliyerek iki senedenberi Eupen'de oturan Alman vaizi Scheklis'i tevkif etmiştir. Vâiz, oldukça nıüreffeh bir hayat geçirmekte ve motosikletle sık sık Alman hududuna gitmekte idi. Bu tevkif hâdisesi hakkmda adliye makamatı ketum davranmaktadır. Çinde büyük ve kanlı muharebeler başladı 27 Japon gemisi Şanghay da toplandı Japon kıtaatınm Tiençin'de ingiliz Fransız imtiyaz mmtakalarına da tahakkümü protesto edildi. Nankin hükumeti sıkışırsa şehri boşaltacak (Baştarafı 1 inci sahifede) Polonyadan çıkardacak rahibleri Alman Varşova 11 (A.A.) Leh maka matı Yukarı Silezyada oturan üç Alman rahibinin ikamet tezkerelerini temdid etmek istememiştir. Bunlar Plesvvitz'li Wenzlaff ile Katoviç'li Schiller ve Schneider isimlerindeki rahiblerdir. İtfaiye yangım söndürmeğe uğraşırken (yukarıda ve aşağıda yaralılardan ikisi) Şanghayda toplanan Japon harb gemileri Londra 11 (Hususî) 27 Japon harb gemisi Şanghay civarındaki Wu Sun limanına muvasalat etmişlerdir. Birinci Japon filosuna mensub bu gemilerden başka 4 üncü filoya mensub diğer 12 gemi de Şanghaya hareket etmiştir. Japon donanmasının bu faaliyeti Şanghayda büyük bir endise uyandırmıştır. Şehirdeki yüz bin kişilik Çin kuvvetlerine on bm milis daha ilâve edilmiştir. Fransız gazetelerinde mütalealar «Pravda» nın bir makalesi ve Türkiyenin haricî siyaseti (Baştarafı 1 inci sahifede) Pravda gazetesi matbuatın Kont Ciano tarafmdan gelecek ilkteşrinde Ankaraya yapılacak olan ziyaretle İtalya nın Boğazlar mukavelesine iltihakı arasında bir münasebet gördüğüne işaret ederek şu suretle devam etmektedir: «Görünüşe göre faşist diplomasisi, Boğazlar mukavelesini tanımak için, şimdıden genişliğini tahmin etmek müşkül olan bazı tavizler elde etmeğe çalışacaktır.» Bundan 25 sene evvel Ubeydullah Ef. Beyazıd meb'usu, maruf âlimimiz Ubeydullah öldü. Bu ölüm, başlıbaşına bir macera tarihinin, bir yurdseverhk sahifesinin toprağa düşmesi demektir. Çünkü Ubeydullah, Türkiyenin en çok gezen, en çok elem çeken ve ayni zamanda yurdun saadeti uğrunda en çok didınen evlâdmdan biriydi. Hayata, seksen yıl Önce, Aydın ille rinde gözünü açan Ubeydullah, Abdülhamid saltanatının ifritleştiği, hür düşünceli dimağlara zalim bir ahtapot gibi sarıldığı yıllarda okumak için İstanbula gelmiş bulunuyordu. Medreseye devam ediyordu, lâkin gözü garbın nuruna di kiliydi ve bu nurun aydınlattığı dimağım, vicdanını hürriyet aşkına vakfeylemiş bulunuyordu. O devrin her hamiyetli Türk gencine nasib olan felâketten Ubeyduî lah da hissesini aldı. Takibe uğradı, işkence gördü, zindana atıldı. Lâkin her musibet ondaki hürriyet aşkmı bir derece daha çoğaltmıştı. Bununla beraber İs tanbulda ve hatta İmparatorluk hudud ları içinde bannamıyarak birkaç defa vatan haricine kaçmağa mecbur oldu. Onun Amerikaya seyahati başlıbaşına bir destandır. Oraya ulaşmak için aştığı merhalelerin hikâyesi bir devriâlem se yahatnamesi teşkil eder. Amerikada yaşayışı ise gerçekten bir macera romanını hatırlatır. Ayağında kırmızı bir şalvar, başmda Trablus kuşağı olduğu halde bugün sokaklarda taş kıran, yarın gar sonluk yapan, başka bir gün boncuktan bılezikler yapıp satan, daha başka bir gün daha garib bir işe sarılan Ubeydullahta değişmiyen hürriyet ve vatan aş kıydı. Bu büyük aşkla her mihnete göğüs veriyor, her felâkete dayanıyor ve okuyordu. Nihayet meşrutiyetin ilânı müj desini aldı, gb'ğsü sevincle kabara kabara yurduna döndü ve açılmasını yıllar danberi beklediği Meb'uslar Meclisinde yer almak bahtiyarlığma erdi. Ubeydullah Osmanlı Meb'usan MecIisinin çok tanınmış simalarındandı. Nükteli sözlerile Meclise, en ağır hava içinde, neşe veriyordu ve herkes tarafından se viljyordu. O da, zahmetle ve meşakkatle dolu bir ömrün yorgunluğunu orada çı karmakla mes'ud oluyordu. Mütareke günlerinde bu temiz adam da Malta mahpusları arasına girdi ve oradan Millî hükumetin merd elile yakasını kurtarıp gene vatana kavuştu. Şimdi bin kat bahtiyardı, çünkü Türklüğün her manasile hür olduğunu görmüştü. Ubeydullahm Cumhuriyet devrinde aldığı ilk vazife, Beyoğlu Belediye da iresi Evlenme memurluğuydu. Kendi kendini Çopçatan diye adlandıran Ubeydullah bu basit memuriyette çok derin sevgiler kazandı, sonra Mıllet Mecüsine girdi ve hâdiselerle dolu, fakat derin bir yurd sevgisine bağh Ömrünün son günlerini en yüce bir saadet halesi içinde ge çirdi. Birkaç dil bilirdi, birçok yazılar neşretmişti, birçok konferanslar vermistı ve herkesin kalbinde yer almıştı. Yaşlı ol masına rağmen ruhan gencdi. Fakat dört senedir hasta bulunuyordu. Nihayet dün saat üçte gözlerini hayata yumdu. ÖIümü memleket için zıyadır. Kendisine Tanrıdan rahmet dileriz. Harbiye Nazırı tmparatorun yanında Tokyo 11 (A.A.) Harbiye Na zırı, dün Imparator tarafından kabul edilmiştir. Paris 1 1 (A.A.) ÇinJapon ihtılâfından bahseden Figaro gazetesi, diyor ki: «Japonlar, Mançuri imparatorluğunun ihdasile açılmış olan siyasete devam et mekten başka birşey yapmamaktadırlar. Japonyanın tecavüzlerine bir nihayet vermekte bütün dünyanm menfaati var • dır. Çinliler, Japonya ile olan ihtilâfla » rında sarfetmekte oldukları bütün faaliyetleri ilham eden hesabı gizlememekte dırler. Çinliler, Japon camiasının kanaatkârlık meziyetlerine rağmen uzun bir buhranın istilzam edeceği cehid ve gay • rete çok güçlükle tahammül edebileceğini iddia ederken belki de haklı düşünü yorlar.» Japon ordusunun bir talebi Şanghay 1 1 (A.A.) Otoritesini Tiençin'deki Fransız ve İngiliz imtiyaz mmtakalanna teşmil eden Japon ordusu bu mıntakadaki posta ve telgraf muha beratının kontrolu için sansür bürolan ihdasını istemiştir. Bu husustaki taleb pazartesi günü Tiençin'deki konsoloslara gönderilen bir muhtıra ile yapılmıştır. Muhtıranın vusulünden sonra konsoloslar derhal toplanarak Japon talebini reddetmislerdir. 9 ağustos hâdisesi etrafında Infilâktan sonra limana yayılan benzin bidonlan Dün öğle ftzeri Sirkecî nhtımmda bir benzin mofcöründe infilâk olmuş ve altı kişi yaraianmıştır. Yaptığımız tahkikata göre Kâdise şöyle cereyan etmiştir: Içinde Sokoni petrol şirketine aid elli bijon benzinle 30 bidon mazut bulunan \jayret motörü dün sabah Sirkecide Selviburnu nhtımına yanaşmış ve Antalya ambarına sevkedilmek üzere hamal lar bidonlan sahile çıkarmağa başlamış lardır. Saat tam 12,07 de motörde müthiş bir infilâk olmuş ve benzin bidonlan tutuşmuştur. Polis ve Beyazıd kulesî tarafından hâjise derhal itfaiyeye bildirilmiş ve Fatih .tfaiye grupu büyük bir süratle hâdise yerine gelerek faaliyete başlamıştır. Infilâkta yaralanan kaptan îzzetle Hamal Hasan oğlu Bekir, Mehmed Ali, Yusuf, Ramazan, Ali adındaki şahıslar cankurtaran otomobillerile hastaneye sevkedilmişlerdir. Bu sırada motörün alt tarafında bulu nan mazutlar da tutuşmuş olduğundan, bir infilâk daha olması ihtimali düşünülmüş ve motör itfaiye tarafından su dol durulmak suretile batırılarak ateş söndü rülmüştür. Motör battıktan sonra denizin üstü benzin bidonlarile dolmuştur. İnfilâkın neden meydana geldiği he nüz anlaşılamamıştır. Tahkik.ata devam edilmektedir. Geç vakit yaralılarm vaziyeti hakkında malumat istedik. Kaptan İzzetin infilâk neticesinde çıkan ayağının yerine konulmuş olduğunu, diğerlerinin^de sıhhî vaziyetlerinin iyi olduğunu öğrendık. . Çekoslovakyada yakala Akdenizin emniyetinde nan Amerikalı haydud alâkamız çok sıkıdır Çekoslovak zabıtası, Karlsbad'da, çok lehlikeli bir haydudu tevkif etmiştir. Bu adam, Mansfeld ismini taşıyan bir Amerikalı Gangster'dir. Birkaç gün evvel, Karlsbad'da gelmiş, bu meşhur ^aplıca şehrinin lüks otellerinden birine yerleş miştir. Mansfeld'in pek fazla para sarfetme'i zabıtanm nazarı dikkatini celbetmesi dzerine tahkikat yapılmış, Gangsterliği meydana çıkmca tevkif edılmiştir. Uzun müddet süren mukavemetten ve nnücadeleden sonra zorla teslim olan haydudun üzerinde muhtelif memleket lerden, muhtelif isimlerle alınmış dört pasaport, bavulunda bir buçuk milyon fran%a. yakın kıymette İngiliz, Amerikan ve İtalyan nukudu bulunmuştur. Amerika ve Amıpa zabıtaları nezdinde yapılan tah'•cikatın verdiği netice, Mansfeld adile kendini tanıtan ve tayyare mühendisi olduğunu iddia eden bu adamın, haki katte çok tehlikeli bir Amerika haydudu olduğunu, Nevyork zabıtasının bu adaTiın bulunduğu yeri haber verene 100 ıin dolar mükâf at vadettiğini, asıl isminm ^ipko olduğunu meydana çıkarmıştır. Zipko, Lindberg'in çocuğunun katli âdisesile de alâkadar çete efıadından ol'uğu için, şimdiye kadar birçok noktaları srara gömülü kalan bu vak'anın da ta iamen aydınlatılması imkân dahiline irmiş sayılmaktadır. Zipko'nun tevkifinden sonra, Ameriadan, Paristen, Romadan, Şikagodan, .ondradan, Şanghaydan ve Kahireden kâyet mektubları ve haydudun iadesi iin talebler gelmeğe başlamıştır. Sovyet hava rekortmenleri Pariste Paris 11 (A.A.) Bu sabah hava üstşan Andraud, nezarette Nazır Pirocot namına dünya mesafe rekorunu ırmış olan Sovyet tayyarecilerinden ^rouom, Yungmacher ve Daniline'i ka\ıl etmiştir. Kent Dük ve Düşesi Yugoslavyada Viyana 11 (A.A.) Kent Dük ve 'üşesi, Windsor Dük ve Düşesile gö işmeden Atersee'den Yugoslavyaya areket etmişlerdir. Belgrad 11 (A.A.) Kent Dük ve düşesi akşam Krange'ye gelerek Naib Paul'a misafir olmuşlardır. IBaşmakaleden devam} onunla alay eden insanlar, ne diyoruz, milletler yok mu? Hulâsa bizce ideoloji ile haricî siyaset yürütülemez. Doğru veya yanlış her ideoloji ancak millî hu dudlar dahilinde kalır. Haricî siyasetler muvazenelerini ancak millî menfaatlerin tekabül veya tesadümünde bulabilirler. Binaenaleyh Pravda gazetesinin biri şımalden, diğeri garbdan ilerliyerek Balkanlar üzerinde yürüdüklerini tahayyül ettiği iki faşizme aid faraziyeleri çok mubalâğalıdır. Eğer varsa bu hareketler rejim olarak değil, en geniş manasile (yani askeriyi de şamil) siyasî kombinezonlar şeklinde mütalea olunabiKayıb kardeşini buldu lir. O başlıbaşma bir sulh ve harb siyaBundan bir müddet evvel, Elâzizde setidır ki, Pravda'nm meçhulü değildir, Nailbey mahallesinde Zihni Kardeşler her devlet o siyaseti daima gözünün ö atölyesinde Çemişkezekli Şeker oğulla nünde bulundurarak yürür. rından Hüseyin oğlu kuyumcu Abdullah Şekerin kaybolan kardeşini Halk sütu Türkiyenin bir barış siyaseti takib et tiğini ifade etmekte Pravada asla yan numuz vasıtasile araştırmıştık. lış değildir. Filhakika biz bir banş siyaAbdullahtan yeni aldığımız bir mekseti takib ediyoruz. Fakat fikiı halinde lubda: «Binlerle teşekkürler. Şimdiye veya temenni şeklinde değil, hakiki ola kadar birçok yerlere müracaat ettim, rak. Başta kendi kuvvetimiz olmak üze yüzlerce lira sarfettim, hükumet daire re, hiç gizli kapaklı değil, tamamen açık lerini tazallüm mektublarile doldurdum, bütün kombinezonlarımız insanlığın müş bunların hiçbiri kayıb kardeşim için fayda tak olduğunu pek iyi bildığimiz bu siya verme<iı. Parasız olarak ve insaniyet naseti muvaffak etmek gayesine mütevec mma Halk sütunundaki neşriyatınız ücihtir, ve bütün işlerde kendi istiklâlimize zerine Kaliforniya'mn San Fransisko nekadar kıskanç surette bağh bulunduğu şehrinden, kardeşimden mektub almağa muzu herkesten daha iyi Sovyetler dev muvaffak oldum, başım göklere değdi. leti dostumuz bilir. Boğazlar üzerin Matbuatın ve gazetenizin emsalsiz kud de binnefis Rusya ile olan acı tatlı retine bir daha iman ettim» denilmektekonuşmalarımız daha dünkü hâdise dır. dir. Yeni Boğazlar rejimini tanımak Bir aile faciası hesabma kimseye verebileceğimiz zerre taviz tasavvuruna dahi imkân Bursa (Hususî) Burada geçimsiz yoktur. lik yüzünden bir aile faciası olmuştur. İtalya ile ve Almanya ile münase Sirkeci şimendifer deposunda çalışan betlerimizin dostane olması müstakil Devlet Demiryolları ateşçilerinderl 35 Türkiyenin Rusya ile olan çok samimî yaşında Mehmed oğlu Davud, ailesi 28 dostluğuna asla münafi değildir. Akde yaşlarında Saime ile bir müddettenberi nizin emniyetinde alâkamız çok sıkı ve ayrı yaşamakta imiş. Geçimsizlik yü yakındandır. Elbette dünyada sulhu tu zünden vukua gelen bu ayrılma nihayet tacak devletlerle birlikteyiz. Çünkü harmahkemeye intikal etmiştir. Fakat, Dabin felâketine inanıyoruz. Fakat bu devud geçen gün Bursaya gelerek karısı mek değildir ki behemehal harbetmek Saimeye barışma teklif etmiş, bu teklif cinnet veya cinayetini irtikâb edecek kimseler zuhur ederse dünyayı onlann ba kabul edilmeyince fevkalâde hiddetle şına yıkacak veçhile harbetmesini bil nen Davud tabancasını çekerek karısına meyiz. Sulhu çok severiz, fakat icab müteaddid kurşunlar sıkmış, bunlardan ederse harbin daniskasını yapmakta biri kadıncağızın sol memesine, diğeri da gözlerimiz hiçbir tehlikeden kork de kalçasına raslamıştır. Bir üçüncü mıyacak veçhile pektir. İşte Türkiye kurşun da seyrini tebdil ederek Davuharicî siyasetinin hulâsası budur. du yaralamıştır. Yaralı karı koca has • taneye nakledilmişlerdir. YUNUS NADÎ Pravda gazetesi, Türkiye Alman ya münasebetlerinde birçok gayri müsaid işaretlere rağmen eskisi gibi Almanlar için mühim inkişaflar görülmekte bulunduğunu kaydettikten sonra Türk hükumetinin haricî polirikası için esas olarak barış için mücadele prensipini kabul ettığini ve barış davası aleyhindeki mak sadlar için Türkiyenin istismar edilmesine müsaade etmiyeceğini birçok defa lar beyan ettiğini ve Türk hükumetinin müşterek emniyetin ve tecezzi kabul etmez barış prensipinin taraftarı bulunduğunu ileri sürmektedir. Son zamanlardaki birçok hareketler Türkiyenin bu sa hada mühim kazançlar tahakkuk ettirdiğini göstermektedir. Türkiye Türk top raklarınm mütecavizin genişleme yolu üzerindeki coğrafî vaziyetinin memleketin enaniyeti için munzam bir tehdid olduğunu hesaba kalarak bilhassa müşterek emniyet teşkilâtile alâkadar olmaktajdır. Bu siyasî meselede Türkiye, kuvvetli mü tekabil menfaat ve iş birliği rabıtalarile bağh bulunduğu Sovyet politikasına yaklaşmaktadır. Ayni zamanda hiç şüphe yoktur ki faşist memleketler tecavüz politikalannı takib ederken Türkiyeden arazi elde etmek yolundaki plânlarını ekonomik ve kültürel iş birliği gibi muhtelif şekiller altmda ve her vasıtaya müracaat ederek gizlemişlerdir. Tarih göstermiştir ki Türkiye bir zamanlar bu plânlann farkına varmış ve onlara karşı enerjik bir tarzda mukavemet etmiştir. Ha yatî menfaatleri mütecavizlerin taarru zu karşısında istiklâlini muhafaza etmek için Türkiyeyi bütün kuvvetlerini sağlamlaştırmağa mecbur etmektedir. Çin merkezinin nakli için hazırlıklar Tokyo 11 (A.A.) Nankindeki bir Japon membaından alınan haberlere göre Çin hükumeti Nankinde hükumetin Hankau'a nakledilmesi ihtimaline binaen on gemi hazırlamıştır. Hankau, uzun sürecek bir harb için iyi müdafaa merke zidir. Harb içtinabı gayrikabil bir hale s?el diği zaman Mareşal Çang Kay Şek'in ilk yapacağı iş, hükumet merkezini nakletmek olacaktır. ..',•. Tokyo civarında beş tayyare meydanı inşa edilecek Tokyo 11 (A.A.) Beş büyük patron cemiyeti halihazırdaki müşkül vaziyete karşı koymak üzere fevkalâde bir millî komite teşkil etmektedir. Dahiliye Nezareti hava müdafaa ve Japon bahriyelilerinin casusluk yap irtibatını temin etmek üzere Tokyo civamak maksadıle tayyare meydanına girrmda süratle beş tayyare meydanı inşa meğe teşebbüs ederek bu gibi müessif hâetmeğe hazırlanmaktadır. diselere meydan vermeleri son zamanlarÇin için toplanan iane da Çin makamlan tarafından birkaç kere Şanghay 1 1 (A.A.) Deniz aşırı yazı ile protesto edilmiştir. memleketlerde bulunan Çinliler tarafından büyük mikyasta yapılan teberruat Gümrük memurları için yeni sayesinde harb sermayesi artmaktadır. kasket Dün alman paraların yekunu 44,000 Ankara 11 (Telefonla) Gümrük" dolara baliğ olmaktadır. ler idaresi idare başmemur ve memurla * Yeni Zelandada oturan Çinliler dün rıyla muayene ve ambar şef ve memur • 25,000 dolar göndermişlerdir. larmın, yazı, kayid evrak, tetkik ve heÇin Maliye Nazırı Berlinde sab gibi işleri görmek için kendilerine Berlin 1 1 (A.A.) Çin Maliye tahsis edilen odalarda ve dışarıda vazife Nazırı M. Kung, bugün Baron von Neu gördükleri yerlerde yeni kabul edilen şerath halihazırda Berlinde bulunmadığın kilde kasket giymelerini alâkadarlara bil* dan Hariciyeye giderek Müsteşar von dirdi. Mackensen'i ziyaret etmiştir. Son derece Celâl Bayar Muğladan dostane olan bu ziyaret esnasında iki ayrıldı devlet adamı Uzakşark vaziyeti ve mü temadiyen inkişaf etmekte olan Çin AlMuğla 11 (A.A.) Ekonomi Baman iktısadî münasebetleri hakkında gö kanı Celâl Bayar bu sabah Milâs yolu rüşmüşlerdir. ile hareket etmiş, birçok Muğlahlar taM. Kung, daha evvelce Çinle muh rafından uğurlanmıştır. telif suretlerle alâkadar olan birçok Alîlbayımız da Bodruma kadar kendimanları kabul etmiştir. sine refakat edecektir. Nankin 11 (A.A.) Central News Ajansı tebliğ ediyor: Hung Jao tayyare meydanı hâdisesî hakkındaki resmî Çin teblıği şudur: 9 ağustos pazartesi günü saat 17 de Şanghaym garbında kâın Hungjao lay yare meydamnda Çınlilerle Japonlar a« rasında bir hâdise olmuştur. Müsellâh ve bahriye üniforması giymiş iki Japon, tayyare meydanına zorla girmek istemişler» dir^ Bunlar memnu mıntakaya araba ile girerek Çin muhafızları tarafmdan ara baları durdurulduğu zaman ateş etmiş • lerdir. Muhafızlar mukabele etmemişler dir. Japonlar yollarma devam edemeyince Abide sokağına dönmüşler ve burada sılâh seslerini işitip koşan birkaç Çin milisine tesadüf etmişlerdir. Japonlar tek rar ateş ederek milislerden bir tanesini öldürmüşlerdir. Milisler bunun üzerine mukabele ederek Japonlardan birini derhal ölürmüşler ve diğerini de yaralamış lardır. Yaralı birkaç metro koştuktan sonra düşüp ölmüştür. Bu hâdiseden ev vel karaya çıkmış olan deniz müfrezesi keyfiyetten haberdar edildiği zaman Hur.sjao'ya hiçbir zabit veya neferin gitmediğıni bildirmiştir. Fakat tayyare meydanına girmeğe teşebbüs edenlerden birinin Japon donanmasına mensub bir zabit, diğerinin de bir nefer olduğu kıya • fetlerinden sarahaten anlaşılmıştır. îtalyan ordusunun manevraları tptal edilmiş pulları kullananlara ihtar Ankara 1 1 (Telefonla) îptal e dilmiş pulların tekrar kullamlmaması aksı takdirde ceza kanununun 329 uncu maddesi mucibince tecziye edilecekleri alâkadarlara yeniden bildirilmiştir. r Welta Fotograf makineleri umumî acentalığı Anadolunun başlıca şehirlerinde tâli acenta arıyor. Arzu edenlerin mektubla vekili umumî, Beyoğlunda Foto Süreyyaya müracaatleri. Manevralardan bir intıba Po ovasında İtalyan orılusunun mediği gıbı nekadar kuvvet bulunduğu büyük harb manevraları başlamış da söylenilmemektedir. Bu manevra tır. Bu manevralar General Ales larda istihkâmları yarıp geçen yeni yasandro Gvidi'nin kumandası altında 9 pılmış bir tank da kullamlacaktır. Sicilyada yapılacak manevralar 12 aağustosa kadar devam edecektir. Yapılan faraziye, Alplerdeki İtalyan müda ğustostan 19 ağustosa kadar devam edefaa hattının bozulduğu ve buradan ge cek ve bunları Mussolini de takib edelen düşman kuvvetlerini geri püskürt cektir. Sicilya manevraları daha fazla mek için yapılacak hücumdur. Manev ehemmiyeti haızdir. Çünkü bunlara rada hiçbir ecnebi gazetecisi bulunma hem kara, hem deniz, hem de hava kuvmaktadır. Harbin tam mevkii büdıril vetleri iştirak edecektir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: