CUMHURİYET 11 Haziran 1937 Amerikanın müstakbel amele diktatörü Biitün Amerikan sanayiinin çekindiği John Lewis'in hayatı Amerikada grevler nasıl yapılır? Avusturyalı futbolcular 1 ilk devrede sıfıra karşı Amerika İspanyol nezlesi kabilinden 5 gol attılar bir grev hastalığına tutulmuş bulunuyor. Memleketin her köşe ve bucağı, «otu ran» yahud «ayakta duran» grevcilerle dolu. Bir bakıma Amerika grevleri biz deki Yanık Ömer türküsü gibi memleketi bir hafta içinde baştanaşağı kaplamış; her tarafa kol budak salmıştır. Amerika grevcileri arasında en ente resanları hiç şüphesiz ki «oturanlar» dır. Meselâ; sevdiği kız tarafından redde dildıği için kendini kalorifere bağlıyarak oturan âşık; Nevyork kabarelerinde er ken kapanma saatlerini protesto için sahnede oturan güzel bacaklı dilberler, kocaları tarafından tuvaletleri için az para veriliyor diye mutfaktan çıkmıyan «oturan» zevceler velhasıl her vesile ile oturmak suretile grev yapanlar Amerikada ilkbahar mantarlan gibi bir gecede peyda oluveren nesnelerdir. Fakat bıiyük smaî merkezlerdeki grevcilerin «oturmalan» meselesinin hiç te mizaha tahammülü olan tarafı yoktur. Polis küçük gruplar halindeki «oturan» grevcilerle başa çıkabilir amma birkaç bin amelenin birden «oturmak» suretile bir fabrikayı felce uğratmak teşebbüsleri karşısmda kan dökmekten bir netice al ması hemen hemen muhaldir. Hele «oturan» grevcilerin, usturpa, sopa, kol dcmiri, boru ve demir parçalan gibi karşı koyma vasıtalarıle silâhlanmış olduklanm düşünecek olursak polis vazaifinin büs bütün güçleşmiş olduğunu anlanz. Bir de Amerikan, erkek amelesinin döğüşkenlik ve bcks işlerinde mehareti de hesaba katılırsa iş başka bir renk alır. * * * Acaba Amerikadaki amele ayaklan masının hakikî sebeblerini nerede arama lıyız? Yevmiyelerin ve sartların değiştirılmesi işi mi, komünistlik mi, yoksa sağ, solluk meselesi mi bu grevlerde amil olmaktadır? Amerikada sanayi amelesi olarak geçinen (25) milyon işçi vardır. Buna mukabıl bu (25) milyonluk kütlenin muzaheretini kazanmak için uğraşan iki teşekkül vardır. The American Eederation of Labour adlı birinci teşekküle dahil amelenin miktarı iki buçuk milyondur. The Comittee for İndustrial Organization ismini tasıyan diğer teşekkülün azası da iki milyona vakındır. Ankara 10 (Telefonla) Avusturyah Rapid takımı ılk maçını bugün Ankaragücü ıle yaptı. Avusturyalılar ilk dev rede 5 ve ikinci devrede 2 gol attılar. Ankaragücü buna ikinci devrede 2 golle mukabele etti. Gol sayılarından da anlaşılacağı veçhile ilk devrede Ankaragücü cansız ve fena bir oyun oynadı. İkinci devrede kaleci Ateşin yerine Osman getırıldı ve aksıyan dığer oyuncular değıştirildi. Bu değiştirmenin tesiri ikinci devrenin karşılıklı ikişer gol atılarak bir nevi beraberlik manzarası vermesıle de görüldü. Misafir takımın oyunu seyrciler tarafından sık sık alkışlanarak takdir edıldi. Rapid Ankarada 72 galib geldi JEAN HARLOW Prenses Juliana'nın kayınbiraderi Berlinde bir satıcı kızla evlendi Felâketlerin en feciine uğrıyan sevimli bedbaht Güzelliği ve san'atile bütün dünyaya şöhret salan genc artist 26 yaşında gözlerini hayata kapamak mecburiyetinde kaid» Doğanspor takımı geldi John Lewis nutuk soylerken Levvis'in vaziyetini izah edebılmek için kendisinın The American Federa tıon of Labour teşekkülünün başkanı William Green'e isyan eden zeki, azim sahibi ve dinamik bir şahsiyet olduğunu söylemek kâfidır. William Green, Levvis'i yola getirmek için çok uğraşmış fakat bu ateşli çocuğu bir türlü tatmin etmek imkânlannı elde edememiştir. Iewis eski teşkilâttan çıkarak The Committee of îtıdustrial Organization adlı rakib bir amele teşekkülü vücude getirmiştir. Bu teşekkül on muhtelif sanayiden kuvvet almakla beraber asıl kudretini maden a melesinden çeker. Sonsuz bir enerji ve emel sahibi olan Levvis'in gayesi, şimdi Amerikada teşkilâtsız nekadar amele varsa bunları İn dustrial Organization ismini taşıyan kendi teşekkülüne celb ve böylece eski bir teşkilât olan The American Federation of Labour üzerinde aza adedi itibarile bir tefevvuk temin ettikten sonra bu te şekküle kafa tutmak ve onun da başma geçmek suretıle kendini Amerikanm a mele diktatörü mevkıine çıkarmaktır. Bundan sonra da elbette ki Cumhurreisliğini gözüne kestirecektir. John Levvis'in politika felsefesi nedir? 1932 de Republican sayılan Levvis o zaman şimdiki Cumhurreisi Roosevelt'e muhalif vaziyet takmmışsa da bugün ona terakkiperverlerin ve sol cenah münevverlerin çiçeği demek daha doğru olur. Levvis şahsı itibanle garib bir adamdır. Amerikada amele mücadelesine girişmiş bir adamın Karl Marks, Tom Paine, Veblen; hiç olmazsa son AngloSakson komünizm peygamberi Harold Laski gibi muharrirlerin eserlerini okuması lâzım gelmez mi? Halbuki o; klâsiklerden Ilyada'yı okur, hatta konuştuğu zaman eski lehçeyi tercih eder. Levvis'le konu şanlar onu bir amele teşkilâtçısından zi yade Oksford Üniversitesi klâsik eserler doçenti sanırlar. Cumartesı gunü Güneşle. pazar günü de Galatasarayla millî küme maçları için karşılaşacak olan İzmirin Doğanspor takımı dün Bandırma yolıle şehrı mize gelmıştir. Son haftalarda millî küme maçları içm yaptığı temaslarda en kıymetli beş oyuncusunu kaybeden Doğansporlular; Hakkı, Fuad, Zıhni. Ali, Ömerden mahrum olarak geldıklerinden dolayı çok müteessirdırler. Doğanspor takımı: Mahmud, İbrahım, Adnan, Kaya, Nurullah, Yusuf, Etem, Mehmed, Yusuf, Halid, Reşad, Sabrı, İsmail Bel'iden ibarettir. Doğanspor takımı dün akşam Taksim stadmda hafif bir ekzersis yapmıştır. Prens Leopold ve refikası Holanda Prensesi Juliana'nın zevci Prens Bernhardt de Lippe'in, kendısıne, ikiz kardeş kadar benzıyen bir büyük biraderi vardır. Prens Ernest Leopold is mini taşıyan bu zat, Berlındeki büyük mağazaların birinde tezgâhtarhk yapan Matmazel Hertha Weıland'la evlen « • mistir. Kral hanedanına mensub kimselerin, kendi seviyelerinden aşağı kadınlarla evlenmeleri salgmına tutulan Prens Leo pold'un bu izdivacı neticesinde, müstakbel Holanda Kraliçesi, sarışın, mavi gözlü, güzel, fakat tezgâhtar bir elti sahibi olmuştur. Prensin, ailesinden izinsiz evlenişi bununla ıkincidır. İlk karısından 1935 te aynlmıştı. Bu izdıvacına rıza göstermiyen aile meclısine, kansınm ve kendisinin, şahsî saadetlerinden başka birşeyle alâ kadar olmadıklarını söyliyerek meydan okumuş ve Holanda sarayının itirazlarıGüzel Jean Harlovv çevirdiği filimlerden birinde na rağmen, güzel tezgâhtarla evlenmiş Nekadar sayısız, felsefî düşüncelere rı duyar, minimini yüzünde teessür çizgi tir. saparak kervdimizi avutmak ve teselli et leri peyda olurdu. mek istesek gene ölümün fecıliğini ve aAnnesile beraber Amerikanın birçok cıhğını azaltamayız. Hayattan ebedî su şehirlerinde dolaştı. Muhtelif mekteblere rette ayrılmak haddi zatında telâfi ka girdi, çıktı. En mhayet zengin çocukla bul etmez bir felâkettir. Fakat gencken, rına mahsus lüks kollejlerden bırıni bitirTaze yemiş mevsimi dolayısile Ulusal güzelken, büyük bir şöhret ve mevkie di. Henüz on altı yaşında idi. Güzelliği Ekonomi ve Arttırma kurumu geniş bir sahibken, bütün dünyada nihayetsiz bir o kadar göze çarpıyordu ki Mac Grevv reçel ve şurub yarışı için hazırlık yap sevgiye mazhar olmuşken, sonsuz bir ser isminde zengin bir tüccar peşini bırakmamaktadır. Bunun için gazetelerde otuz vetin başında her türlü refah ve zevk va dı. Çocuk denecek bir çağda onu kendi gün müddetle kupon neşredecektir. > sıtalarından istifade etmek imkânmı elde sile evlenmeğe mecbur etti. Ev kadınının şeker kuponu namı al etmişken ölmek faciaların en fecii, feJean, ev işleri, aile hissiyatından ziya tında ve sıra numarasını takiben çıkacak lâketlerin en büyüğüdür. de eğlence ve zevk düşkünü idi. Müte bu kuponlar hergün kesılecek ve sakZavallı Jean Harlovv da bu talihsiz madiyen davetler yapıyor, suvareler, lanacaktır. Otuz tanesini bir sen haliğe uğramış sevimli bir bedbahttır. O da çaylar veriyordu. O zamana kadar ar linde biriktirip kuponu neşreden gazete tıpkı şimdiye kadar henüz otuzuncu ba tist olmayı kat'iyyen aklından geçirme idaresine getirecek veya göndereceğe bir harlannı idrak edemeden cihana gözlerini mişti. Işte bu davetlerin birinde yaşlıca numara verilecektir. Sonra Ulusal Ekokapamış arkadaşları gibi tam güzellik, bir dost kendisini Fox stüdyosunu ziyare nomi ve Arttırma kurumu İstanbul şubesan'at, şöhret ve servet merdiveninin en te teşvik etti. Bu ziyaret sinemayı Jean'a si tarafından tayin olunacak bir günde yüksek basamağında iken bunların hep sevdirdi ve stüdyo müdürünü de genc bu numaralar arasında kur'a çekilecek sine birden veda etmek mecburiyetinde kadına mükellef bir konturato teklıfine ve bunda kazananlara kurum tarafından kaldı. Eva May, Lya de Potti bizzat sevketti. Ne büyük babası, ne de kocası muhtelif miktarda şeker hediye edilecekkendileri, kendi hayatlarına bir nihayet tabiî bu mukaveleyi imzalamasma mu tir. verdiler. Thelma Tod'un uğradığı feci vafakat etmediler. O, bir müddet sabretKendilerine hediye isabet edenlerin aakıbetin esrarı henüz çözülmedi. Fakat ti. Fakat neticede dayanamadı. Bir iki lacakları şekere karşılık yapılacak her Lılian Tashman'ı birkaç sene evvel küçük rol derken Hovvard Hughs'ün hangi bir tatlı veya bir pastanın reçetesi Jean Harlovv'u da bu salı anî bir hasta «Cehennem Melekleri» ndeki başkadm rica edilecektir. Bu reçeteler de bilâhare rolüne çıktı. Bu kordelâ muazzam bir neşredilecek ve bu reçeteleri tatbik e lık alıp götürdü. harb ve tayyare fılmiydi. Sinema merak denler arasında da gene kurumca tesbit Sinemayı hâlâ güzel san'atlardan saymak istemiyenler yerlerinde sayadursun lılan, bu fılmin mernleketimzde de bü edilecek bir tarihte icra edilecek müsa Iar, Jean Harlovv'un ölümü dünya sinema yük bir muvaffakiyet kazandığını, hatta baka jüri heyetince tetkik ve kazanan meraklılarınm hepsinin kalbini sızlattı, göz içerisinde Almanların aleyhine bazı sah lar aynca mükâfatlandırılacaktır. Bu yanşla hem hediye kazanılacak, lerini yaşarttı, belki de bazılarını hıçkırt neler mevcud olduğu için Alman sefaretı. Itiraf etmelidir ki Jean Harlovv, san'at tinin teşebbüsile bir müddet menedildıği hem de ev kileriniz atalarımızın yaptık noktasından bir Greta Garbo, bir Gaby ni ve biraz sonra da o sahneler kesilerek ları gibi çeşid çeşid reçel ve şurublarla Morlay, bir Elizabeth Bergner değildi. tekrar oynanmıya başlandığını pekâlâ süslenecek ve sizi besliyecektir. Lâkin kabahat kendisinin mi? Hayır.. hatırlarlar. Onun güzelliği, onun canlılığı filim amilBu vaziyet karşısmda büyük baba, to aynldılar. Sarışm SexAppel kraliçesi lerini, rejisörleri daha az zahmetle fazla rununu reddedemedi amma, Mac Grevv son günlerde bütün faaliyetini san'atına para kazanmağa sevkeden meziyetler mahkemeye müracaat ederek talâk istedi. hasretmişti. Yazın en sıcak aylarmda bidendi. Jean, birdenbire kazandığı şöhret, mu le tatil yapmıyor, arasıra baş dönmeleri, Binaenaleyh sanattaki kudretini göster vaffakiyet ve servet karşısmda sade ko bayılmalar geçiriyordu. Sıhhatinde bü mesine imkân bırakmadan ona «Saygon casından ayrılmağa değil, belki daha bü yük bir muvanezesizlik, ruhî hayatında müthiş bir buhran mevcuddu. O, bunlara Güzeli», «Gizli Mahkeme» gibi korde yük fedakârlıklara bile razı idi. Fılimler birbirini takib etti. Araya bir ehemmiyet vermiyor, bir taraftan da lâlar yaptırırlar, halk tabakasınm zihnini bir taraftan cinaî entrikalarla tecessüse aşk macerası karıştı. Jean, filim amille «Bugün, Bu akşam» isminde bir roman sevkederken diğer taraftan da Jean Har rinden Paul Bern'in sevgisine lâkayd ka hazırhyordu. Hayattan ebedî surette ayrılmak hadlovv gibi kadın güzelliğinin kusursuz bir lamamıştı. Evlendiler. Uç ay sonra karı koca yuvalarında en mes'ud bir devirle di zatında telâfi kabul etmez bir felâketnümunesile gözlerini kamaştınrlardı. rini yaşarken Paul banyoda ölü olarak tir. Fakat gencken, güzelken, büyük bir Genc yıldız, son zamanlara doğru saçşöhret ve mevkie sahibken, bütün dünyama bir şekilde istismar edildiğini anla bulundu. mağa başladığı için şahsiyetini daha ziSade Holivud değil, bütün Amerika da nihayetsiz bir sevgiye mazhar olmuşyade tebarüz ettiren «Karım ve Dakti bu macerayı bir skandal şekline sokmak ken, sonsuz bir servetin başında her türlom» tarzındaki filimlerde başroller al istedi. Biçare Jean Harlovv bir taraftan lü refah ve zevk vasıtalarından istifade mış, sade meş'um kadın Vamp şahsi sevdiği mahlukun kayıbına ağlarken, di etmek imkânmı elde etmişken ölmek fayetlerini değil, hayatın içinden fışkırmış ğer taraftan da en müthiş isnadlar altın ciaların en fecii, felâketlerin en büyüğüinsanî şahsiyetleri de muvaffakiyetle ya da eziliyor, mahvoluyordu. Kocasmın dür. Zavallı Jean Harlovv da bu talihsizölümüne onun hafifmeşrebliği sebeb olşatabileceğini pekâlâ ispat etmişti. Jean Harlovv 1911 senesinde Kansas muş gibi gösteriliyordu. Jean meyus ol liğe uğramış sevimli bir bedbahttır. O City'de doğduğuna göre tam yirmi altı madı. San'at hayatında yükselmekte de beyaz teninin, o altın saçlarının, kusursuz yaşında idi. Çocukluğunu refah içerisin vam ederken husuî hayahnı da yeniden vücudünün yalnız beyaz perde üzerinde geçirdi. Fakat mes'ud değildi. Çünkü kurdu. Sinema kapitalistlerinden Ha deki gölgeleri bize bir hatıra olarak kaiyetim kalmıştı. Arasıra babasmı hatır Rosson'la evlendi. Nedense bu izdivacın dı. Başka hiç birşey! AHMED HtDAYET lıyarak küçücük beyninde keder dalgala ömrü de pek uzun sürmedi. Biraz sonra tzmirspor idarecileri arasmda yeni istif alar bekleniyor İzmir (Hususî) Muhtelif spor ajanlıklarına yeni geçenlerle mmtakada mevcud eski idareciler bir içtima yaparak yeni çalışmalar ve mevcud vaziyet üzermde bir konuşma yapmışlardır. Fakat konuşma başlar başlamaz münakaşa ve ihtılâflar da başgöstermıştir. Şahsî düşünceler ve usuller de bu meyanda münakaşayı artırmış, hiçbir netice alınamamıştır. İşittiğime göre, gayrimü tecanis olan bölge ve spor şubelerinde bugünlerde bazı istifalar olacaktır. Bu meyanda bölge reisi Dr. Hüseyin Hulkinin de ismi geçmektedir. Bilhassa bunun tahakkuku, doktorun şahşî kıymetine, samimiliğme ve dürüstlüğüne çok ehemmiyet veren sporcular mehafilinde fena bir tesir yapacaktır. Her ne paha sma olursa olsun, böyle bir istifanın önüne geçilmek istenmektedir. Çünkü gerek ajanlar içinde, gerekse haricde otoritesi, şahsî nüfuzu, umumî kültürü, spor hakkındaki bılgisi ve bunlara ilâ veten her grup ve kulübde bir ıtimad ve sevgi uyandırması bakımından yerini doldurabüecek bir zat görülememektedir. Bu ihtilâflar, yeni çalışmalarm hazırlığım da geriye bırakıp durmaktadır. Reçel ve şurub müsabakası Her iki teşekkül arasındaki rekabet ve muhalefet sağ, sol meselesile alâkadar addolunamaz. Çünkü komünizm ve radıkalızm gibi cereyanlar gerek birincisi gerekse ıkincisi tarafından sureti kat'iyede red ve inkâr edilmektedir. İki teşekkül arasındaki ideoloji ve nazarî farklar şunlardır: Birincisi amele birliklerinin sanayie göre değil; bütün memleket amelesine şamil olmak üzere teşkilâtlandırılmasını; ikıncisi ise muhtelif sanayiin, meselâ otomobil, yahud maden sanayi amelesinin ayn ayrı ve bu sanayiin icab ettirdıği şe Bir motör iki sandalı batırdı Sarayburnu açıklarında balık tutmakkilîerde birlikler dahilinde teşkilâtlandı ta olan İsakla, Edirnekapılı Faikin sanrılmasını istihdaf etmektedir. dalına Bebek adındaki motör çarpmış ve Tatbikat ve amelî bakımdan mevcud sandalı parçalamıştır. farklar ise eski amele polıtikacılarile yeni Motör kazadan sonra yoluna devam eve dinamik bir şahsiyet olan maden ame derek kaçmıştır. Kazazedeler kurtarıl lesi başkanı John Lewis arasındaki mu mıştır. Emniyet müdürlüğü kaçan motör hakkmda tahkikata baslamıştır. halefettir. Irfan yeni bir muvaffakiyet kazandı Haziran sonunda Kanada Üniversitesile karşılaşacak olan Kemberiç Üniversitesi; amatör atletik takımile yaptığı müsabakayı 56 puvana karşı 84 puvanla kazanmıştır. Bu müsabakalarda Kembriç namma gülle atan Galatasaraylı atlet İrfan 14,35 metro ıle bu sene dördüncü defa İngü terede muvaffakiyet kazanmıştır. Bisiklet müsabakaları pazara kaldı T. S. K. îstanbul bölgesi bisiklet ajanlığından: 1 Bundan evvelki yayımla Ankara, Bursa, Kocaeli ve İstanbul bölgeleri arasında 13/6/937 pazar günü (60) kilometro üzerine yapılacağı ilân olunan yarış 20/6/937 pazar gününe bırakılmıştır. 2 20/6/937 pazar günü o tebliğdeki şartlar dahilinde yarış yapılacaktır. 3 20/6/937 pazar günü yapılacak olan seri yarışlannm sonuncusu olan 100 kilometroluk yarış da 27/6/937 pazar gününe bırakılmıştır. 4 Keyfiyet önemle bütün bisikletçilere ve yarış hakemlerine bildirilır. Uludağda kaybolan çocuğun macerası 1940 kış olimpiyadı Varşova 10 (A.A.) Beynelmilel olimpiyad komitesi, kış olimpiyadlarının 1940 senesinde Japon^ada Sapero'da icra edilmesine karar vermiştir. Norveç, bu olimpiyadlarm Oslo'da yapılmasım evvelce istemişti. Çünkü Japonyanm uzaklığı, bir sene içinde iki uzun seyahat icrasını çok müşkül kılacaktı. Diğer taraftan beynelmilel olimpiyad komitesile beynelmilel ski federasyonu arasında henüz hiçbir itilâf hasıl olmamıştır. Komite, ski profesörlerini amatör saymaktan mütemadiyen imtina etmektedir. Şayed federasyon, bu noktai nazarı kabul etmiyecek olursa, olimpi yad oyunlarmdan, ski ihrac edilecektir. 1940 senesi yaz olimpiyad oyunları da Japonyada yapılacaktır. İzmır (Hususî) Sekız sene evvel Uludağda kaybolan fabrikator Mehmedm çocuğunun hikâyesi Izmirde günün dedikodusu halini almıştır. Izmirde Bu caca baytar Azizin yanmda bulunduğu iddia edilen bu çocuk, iki aiîe arasında paylaşılamamaktadır. Meseleye zabıta da vazıyed etmiş, iki tarafın da iddiasını dinleaıistir. Tahkikata devam edilmekte dir. Gönderdığim resimler üst sıra soldan sağa baytar Aziz ve refikası ve Şadi dört yaşında iken, fabrikator Mehmedin Bursada iki çocuğu, baytar Azize göre Şadinin resmi. Alt sırada baytar Aziz, refikası ve Şadinin altı yaşında resmi, fabrikator Mehmedin çalınan çocuğu Sadi, baytar Azizin Şadi on aylıkken al • dığı resmini göstermektedir.