CÜMHURİYET 20 Mart 1937 Kitab elinden kaymış, gözlerı bir noktaya dikilmişti. Alnmdan ter taneleri sızı• yor, nefes alamıyormuş gibi giiçlükle yutkunuyordu. Parmaklarını çenesinin altından yakasına sokarak çekti ve boynunu, damarlannı şişire şişire, ağzının uçlannı aşağı doğru sarkıtarak iki tarafa uzattı. Sonra başını arkaya itti. Gözlerini kapadı. Ve hayatmda en büyük düşüncesiz liği... Hayır, en büyük hatayı.. Gene hayır, en büyük budalalığı yaptığı günü bir daha yaşamağa başladı: O gün?.. O günün üzerinden nekadar zaman geçmişti? Hesab etti. O gün ey lulün on altısıydı. Sene: 1934. Demek ki tam iki sene, altı ay olmuş. Saat üçte bir roman bırakmak için nişanlısma uğramıştı. İki ay sonra evlen meğe karar verdıkleri nişanlısma. Kapıyı Handanın annesi Nebile Ha nım açmış ve Handanın postaneye kadar gittiğini, biraz beklerse şimdi geleceğini söylemişti. îhsanm da ufak bir işi vardı. Kitabı uazatarak: L Kliçük hikâye En büyük budalalık İhsan da her nekadar kapıyı çarpmadıysa da çıkıp gitmiş ve bir daha Han danın yüzüne bakmamıştı. Bakmamışb, çünkü onu görmemişti. Görmemişti, çünkü İhsan yalnız evden değil îstanbuldan da kaçmış, Ankaraya gitmişti. îki senedir hâlâ Ankaradaydı. Ve sırf Handana te sadüf etmemek için Istanbula gitmiyordu. Evet, evet. Keşke o gün evden sakin sakin çıkıp ta Ankaraya kaçacağına, o ilk hiddetle kapıyı çarparak çıksaydı. Fakat Istanbulda kalsaydı. Ah, o gün İhsan hiddetini yenmişti de işte hayatın da en büyük budalalığı yapmıştı. Ne diye yapmıştı sanki bunu? Ha, hiddetini ye nerek düşünmüştü ki: Bibliyoğraffya lurk Koylusunun Kalkınma Yolları Bilgi Basımevi İzmir 1937 Fiatı yazılı değıl Cumhuriyet Halk Partisi köycülük davasını programma koyduğu bir madde ile esash bir surette ele aldığı gündenberi bu sahada büyük bir hamleye memnuniyetle şahid oluyoruz. İptida hatıramızı tazelemek için programm bu 71 inci maddesine birlikte bir göz gezdirelım: «Yeni Türkiyenin hayatmda, köyü. her bakımdan önemli sayarız. Köylünün sağlığı, güleryüzlülüğü, kültür ve de\Tim anlayışında değerli ve ekonomik alanda varlıklı olması bütün çalışma kollarımız için önemlı iş olarak gözönünde tutulacaktır.» Bu suretle çizilen yol üzerinde elbette kolaylıkla ilerlemek kabil olacaktır. «Trakya Umumî Müfettişliği Köy Bürosu Yayın Serisi> nde neşrolunan 43 risale bu kalkınma hareketinin canlı bir misali olduğu gibi yurdun birçok köşelerinde de bu harekete hız veren güzel teşebbüsler vardır. Bunlardan biri olmak üzere Hamdi Akmanm Ödemiş ve civarı köyleri için hazırladığı «Türk Köylüsünün Kalkınma Yolları» adlı bu risalesini gösterebıliriz. Hamdi Akman bu kitabda köyü ve köycülüğü doğrudan doğruya alâkalandıran birçok ana meseleler üzerinde durmuştur. Sözlerine misal olarak aldığı Ödemiş köyleri esasen örnek olabilecek derecede inkişaf etmiş bulunduklarından bu eserden iki suretle de istifade kabildir: Biri yapılabüecek şeylerin tatbikatmı öğrenmek, diğeri bu tatbikatm, kısa bir zamanda bile olsa, neticelerini görmek. «Türk köylüsünün kalkınma yollam her biri ayn bir mevzu tahlil eden otuz üç bahse ayrılarak yazılmıştır. Hepsi de çok istifadeli. Yalnız tesadüfen elimize geçen, resimleri de güzel basılmış, bu eserden istifade etmek istiyeceklerin nasıl tedarik edebUeceklerine dair bir kayıd bulamadık. Amerikada yerleşen Türklerin hamiyeti Vatandaşlarımız Adana felâketini duyar dııymaz derhal aralarmda 1163 dolar toplıyarak Ankara Kızılay şubesine gönderdiler Amerîka Birleşik Cumhuriyetlerinin Detroit şehrindeki «Turkish Orphan Association» namı altında çalışan Türkiye Cumhuriyeti Himayeietfal Cemiyeti Detroit merkezi, Adana feyezanı neticesinde felâkete uğrıyan vatandaşlara yardım olmak üzere aralarında toplamış oldukları 1 163 doları Ankara Kızılay Cemiyetıne göndermişlerdir. Uzun senelerdenberi ana vatandan uzak düşmüş olan kardeşlerimizin gösterdikleri bu yüksek hamiyet karşısında mü tehassis olmamak ve kendilerini tebrik etmemek kabil değildir. Bu ianeye iştirak eden vatandaşlanmızla iane miktarlannı bildiriyoruz: Türkiye Himayeietfal Cemiyeti Detroit Mich. sandığından olan yardım 300, Elâzizin Gürşan köyünden İbra him Halil 56, Elâzizin Hal karyesi ahalisinden Mehmed Hanifi 40, Paluli Mustafa İsmail 35, Şeherli Nuri Çavuş 30, Elâzizin Dadeş köyünden lokantacı Mehmed Ömer 30, Giridli lokantacı îbrahim 30, Himayeietfal Cemiyeti Reisi Elâzizli Mustafa Nuri 30, Elâzizli Muhiddin 25, Dersimli Hasan 26, Çungüşlü kahveci Süleymen 25, îçmeli Yunsir Nufal 20, Şeherli Ali ve refikası Rut 17. Kahveci Kiğili Halid 15, Kıbrıslı Salih Zeki 10, Şehirli saraç Ali 10, Kürde mikli İbrahim 10, Halil Kâtib 10, Palulu Rasül Deviş 5, Ahmed Keki Kiği 5, Hasan Ali Şavanlı Kiği 5, Ali Ha san Kiği 5, Hasan Mehmed Kerbuk Kiği 2, Makedonyalı Şükrü 5, Remzi 5, Elâzizin Kinederiç köyünden Felek Mustafa 5, Tepecikli Nuri Ahmed 5, Ma kedonyalı Hacının refikası 2, KnSnslı Dervişin kerimesi 5, Hızır Ağanm mahdumu Sım 2, Ferhad Mustafa 5, Ma kedonyalı Hilmi Rifat 5, Dersimli bak kal Hızır 5, Elâzizin Saray köyünden berber Mehmed 5, Tepecikli Cihanger Ahmed 5, Şehirli Halil 5, Tirukçi Ömer 5, ibrahim Allahverdi 5, Ahmed Tahir 10, Demir Osman Huğulu 5, Giridli Hüseyin 5, Lulalı Hüseyin 5, Hilâliahmer sandıkemini îlyas 5, Kayserili Mustafa Sadık 3, Kinederiçli Emin 3, Kayserili berber Hacı 10, Kayserili Şaban 5, îlyas Ömer Dersdivanlı 5. Perdikli Cemal RADVO Bu aksamki program J ISTANBUL: 12,30 plakla Turk musikisi 12,50 hava^ dıs 13 05 muhtelıf plâk neşriyatı 14,00 son 18,30 plâkla dans musıkLsı 19,00 Şehır Tiyatrosu komedi kı.smı tarafından (Tristan Bernar'ın La Gloire Ambulanere)20,00 Fasü heyeti 20 30 Ömer Rıza tarafından arabca soylev 20,45 fasü heyeti, saat ayarı 21,15 orkestra 22,15 Ajans ve Borsa haberleri ve ertesi günun programı 22,30 plâkla sololar, opera ve operet parçaları 23,00 son. VI YAN A: 18,05 gramofonla musiki 19,20 röpor • taj 19,35 halk şarküarı 20,05 hava, ha • berler, spor 20,15 konuşma 20,40 AVRUPA HALK ŞARKILARI 21,20 OPERA VE OPERET PARÇALARI 22,55 fılimlere daır, haberler. hava ve saire 23,25 CAZ m BAND TAKIMI 24,35 son haberler. BERLIN: 17,05 eğlenceli yayın, spor 19,15 piyes20,20 KEMAN KONSERI 20,50 gunun akislerı, haberler 21,20 TRIO KONSERI 21,35 OPERA YAYINI: Hanneles'ın göke seyahati 23,05 hava, haberler, spor 23,35 GECE MUSIKISI 1,05 gramofonla dans musıkısı. BUDAPEŞTE: 18,05 PİYANO İLE ŞAN KONSERİ18,35 mektub kutusu 19,05 ÇINGENE ORKESTRASI 20,05 eğlenceli yayın 21,20 OPERA VE OPERET PARÇALARI 23 haberler 23,20 ÇINGENE ORKESTRASI 24,20 CAZBAND TAKIMI 1,10 son haberler. BUKREŞ: 18,05 BUYÛK ORKESTRA KONSERI • • 19,05 DANS MUSIKISI 20,20 konferans 20,40 opera bınasından naklen: KARMEN OPERASI, ıstırahat esnasmda haberler, spor 23,50 almanca ve fransızca haber ler 24 son haberler. LONDRA: 18,05 ORKESTRA KONSERI 19,05 çocukların zamanı 20,05 FILIM ŞARKILARI 21,05 haberler, hava ve saıre 21,35 KONSER 22,05 Mılâno'dan naklen: OPERA YAYINI 23,25 ORG KONSERI 24,05 haberler, spor, hava ve saıre 24,30 OR KESTRA KONSERI, ıstirahat esnasmda haberler, hava ve saıre. PARIS [P.T.T.]: 18,05 nasıhatler 18,20 ŞARKILAR • . 18,30 Strasburg'dan nakıl 21,43 konuş ma 21,55 gramofon 22,05 beklenılmıyen program 22,35 OPERA VE OPERET PARÇALARI 24,35 haberler, hava 1,05 dans musikisi. ROMA: 18,20 KARIŞIK KONSER 18,55 hava, turizm propagandası, yabancı dıllerde haberler ve salre 21,45 Bari ve Bologna ile birlikte. KARIŞIK MUSIKI 22,05 BUYUK KONSER Eğer buradan çıkıp giderse Handan emeline muvaffak olamıyacak fakat ge ne İhsan düştüğü budala nişanlı me\kiinden kurtulamıyacak. Öyle birşey yap malıydı ki aldatan kendisi, aldatılan, aptal ve budala mevkiine düşen Handan olsun. Dudaklannda acı ve alaycı bir tebessümle Handanın mektubunu tekrar kâğıdların arasına saklamış, ve ona şöyle Hayır hanımefendi, demişti. Ben zaten sadece kitabı bırakmak için gel bir mektub yazmıştı: dim. Bir işim var. Handan bir yere git«Handan, miyecekse akşamüstü gelirim. Sana bugün büyük bir itırafta bulun Nebile Hanım: mağa gelmiştim. Annen evde olmadığmı A, o nasıl söz oğlum, bir yere gi söylediği zaman adeta sevindim. Ve ki decek olsa da senin geleceğini duyunca tabı bırakmak bahanesile odana girerek elbette gitmez. Yalnız benim ellerim kir sana mektub yazıyorum. Çünkü bu itirali. Hizmetçi izinli de işler benim başıma fı mektubla yapmak seninle yüz yüze kaldı. Sen o kitabı Handanın odasına gelip te konuşmaktan çok daha kolay. bırakıver, demiş ve ocaktaki yemek ya Handan, ben gidiyorum. Nereye di nacak, diye hemen mutfağa koşmuştu. ye sorma. Gidiyorum, ve bir daha gel Ihsan içinde tuhaf bir heyecanla Han memek üzere gidiyorum. Çünkü onunla danın odasına doğru yürüdüğünü hatır yeniden banştım. O kim? diyeceksin. O, lıyordu. Çünkü bu odaya ilk defa giri senden evvel sevdığim ve evlenmek isteyordu. Solda bir karyola, yanında bir diğim kadın. Bir meseleden dolayı ayrılkomodin, solda bir dolab, bir tuvalet ve mıştık. Ben biraz da ondan intikam almak öbür köşede de üzerinde kâğıdlar, kalem için seninle evleniyordum. Halbuki ge ler, kitablar bulunan bir masa. çen gün onu gördüm ve ... banştık HanIhsan romanı bu masaya bırakarak dan. Şimdi onunla gidiyorum. Beni affet. dönerken gözü birdenbire, boş kâğıdların Allaha ısmarladık.» Bu mektubu yazdıktan sonra parma ğmdan yüzüğünü çıkararak masanın üzerine bırakmış ve yaptığından memnun, Handanm annesine tekrar geleceğini söyliyerek çıkıp gitmişti. îşte iki sene, altı ay evvelki hâdise. O günle bugün arasmda İhsan Ankaraya gelmiş, ona tesadüf etmemek için îstan bula gitmemiş ve gene de kendisini sat mak istiyen o kızı unutamamıştı. Kanapenin arkasma dayadığı başını kaldırdı ve biraz evvel elinden kayan kitabı tekrar aldı. Yanan ve bulanan gözlerle ismini bir daha okudu: «Kendini satan kadın. Yazan: Handan Yusuf.» îhsan bugün bir kitab almak için uğradığı kitabcıda bu romanı gördüğü zaman neredeyse yere düşecek kadar sendele mişti. Handan roman yazmış , hem de kendi romanını yazmıştı demek. Han dandaki edebiyata olan istidadı evvelâ îhsan keşfetmiş ve onu daima roman yazması için teşvik etmişti. Hatta şimdi hatırlıyordu. O müthiş hâdiseden üç dört gün evvel sinemadan dönerlerken Han dan birdenbire: İhsan demi§ti, iki ay sonra sana bir sürprizim var. Ve îhsanm bütün ısrarlanna rağmen bu sürprizin ne olduğunu söylememişti. Demek o zamanlar romanı yazıyormuf, bitirince kendisine sürpriz yapacakmış. Ne cesaret!.. Adana felâketzedelerine yardım eden vatandaşlardan solda yukarıda Mustafa Ismaıl, sağda ibrahim Halil, aşağıda solda Nuri Çavuş, sağda Mehmed Hanefi 10, Elâzize tâbi Mürüdü köyünden Hafız Ahmed 10, Berber İbrahim 2, Çüngüşlü Hasan 4, Receb Şahin 0,50 Dersimli otelci Hüseyin 5, Kayserili berber Hacı Mustafa 10, Şahin İbrahim 2 Giridli Mustafa Halil 5, Mikeil Kığil 5, Kahveci Hasan Musa 4, Karadenizl İbrahim 2, Meri 0,50, Malatyah Zeki nin mahdumu Hamdi 2, Malatyah Ze kinin kerimesi Kıymet ile İbrahim Hakkının kerimeleri Amerika dans oyunla rından 42, Mardinli Hacı Kermozade AbduIIah 10, Yemenli Arab Ahmed Ali 2 dolar teberru etmislerdir. CEMÎYETLERDE Şoförler cemiyetinin yeni idare heyeti Şoförler cemiyetinin yeni heyeti idare intihabı, Tıcaret Odasınca tasdik edilmiş ve evrak dün cemiyete gönderilmiştir. Bu itibarla yeni bir idare heyeti intihabı yapılacağı etrafmda uydurulan haberlerin asılsız olduğu anlaşılmaktadır. arasından bir ucu gözüken yazılı bir kâğıda, ve şu iki kelımeye ilişmişti: «Sevgili Nuri.» Nuri mi? Nuri de kimdi? Handanm Nuri isminde hiçbir akrabası yoktu. Öyleyse?... Kâğıdı almak için birdenbire elini u zatmış, sonra gene geri çekmişti. Onun • u mektubu okumağa hakkı var mıydı? b Yoktu. Ya Handanm kendisinden baş kasına sevgilim demeğe hakkı var mry dı? Ihsan, bogucu bir tereddüdden sonra ateş gibi yanan ve titriyen parmaklarla mektubu almıştı. Evet, bu, Handanın biraz evvel postaya atmak için götürdüğü mektubım müsveddesiydi. Oda et rafmda dönmüş, boğazı kurumuş, yüzü alev, alev yanmış, ve tıpkı bugünkü gibi alnmdan ter taneleri sızmıştı. Ah! O mektub! lhsanın bütün hayatını yıkan, mahveden o mektub! İhsan mektebdeyken ezberden hep sıfır alırdı. Evet, o mektub, mektebdeyken on on beş defa okuduğu şiirleri bir tiirlü ezfcerliyemiyen îhsanm hafızasına nasıl olmuştu da bir okuyufta bir daha oradan günlerce, aylarca hatta senelerce silinmemek üzere kazılmışh. Ne yazılıydı o mektubda: «Sevgili Nuri, Sana müthiş bir haber! Evleniyorum. Dur yavrum, birdenbire hiddetlenip mektubu elinden fırlatma. Dinle beni. Evleniyorum anîma seninle münasebetimi kesmiyorum ki. Düşün Nuri, evlendikten sonra ayn bir evim olacak. Hatta oto mobilim bile. Kocam evde yokken bana gelirsin. Seninle ne güzel otomobil gez meleri yaparız. Görsen aptalın biri. Hiçbir şeyin farkına vartnaz. Amma parası çok....» 101 yaşında baba olan adam NOBETÇİ ECZANELER Teşekkur Kardeşim Süleyman Namığın feci surette vefatı dolayısile kimsesiz bıraktığı benim ve kızının ıstırablarma sevgi ile iştirak eden dostlarımıza saygı ile teşekkur ederim. Kardeşi Gilman Bugün î P E K Göriilmemiş ve duyulmamış sinemasında " * r ıirsat Senenin en büyük 2 filimi birden: 1BÜLBÜLLER 2SEVİŞMEK Martha Eggerth ÖTERKEN Bu aksam şehrin muhtelif semtlerinde nobetçı olan eczaneler şunlardır: Istanbul cıhetındekiler: ,, Eminonunde (Mehmed Kazım), Beya zıdda (Asador), Kuçükpazarda (Hıkmet Cemıl), Eyubde (Mustafa Arif), Şehremıninde (Hamdi), Karagumrukte (Arif), Samatyada (Rıdvan», Şehzadebasında (Hamdi), Aksarayda (Şerefı, Fenerde (Emilyadi), Alemdarda (Esad), Bakırkoyde (Istepant. Beyoğlu cihetindekiler: Istıklâl caddesınde (Della Suda), Tepebaşında (Kinyolı), Galatada (Hüseyin Husnu), Taksimde (Limoncıyan), Şişlide (Nargileciyan), Kasımpasada (Asaf), Haskoy de (Barbut), Beşiktaşta (NaU Halid), Sarıyerde (Osman). Uskudar, Kadıkoy ve Adalardakiler: Uskudarda (Imrahor^, Kadıköy, Modada (Sıhhat). Büyukadada (Şinasi Rıza), Heybelide (Halk). Marlene Dietrich Gary Cooper ARZUSU YENİ ESERLER Gündüz Bu kıymetli san'at ve fikir mecmuası bugün çıkan 12 nci sayısile 2 nci cildini tamamlamıştır. Bu sayıda: Peyami Safa. Ahmed Muhıb, Yaşar Nabı, Cevdet Kudret, Şerıf Hulusi, Miraç Katırcıoğlu, Tarık Zafer, Ferıdun Fazıl, Mustafa Nihad gibi en tanınmıs imzalarm en son makale, şiir ve hikâyelerıle, M. Gorkiden ve Şarl Bodler'den tercümeler vardır. Okuvucularımıza tavsiye ederiz. Hergun çıkan eserler arasmda dikkati çekenleri mahduddur. Bunlardan bir tanesi, ıski Valilerden Ali Kemalî tarafından ter:üme ve tabedilmiş olan «Muhteşem Süleyman> namındaki eserdır. Tarihe merakı olanlar. bastanasağı vesaika mustenid oîarak yazılmıs ve pek büyük bir itina ve jadakatle tercume edilmiş olan bu güzel, aynn Eamanda bu edebi kitabı mutlaka okumalıdırlar. Ikbal kütubhanesinde satıan bu ciddî eseri okuvucularımıza hara•etle tavsiye ederiz. TEPEBAŞI GARDENi'nde Skeet ve çocuklart Daily Mail gazetesinin yazdığına göre, Britanyanm asırdidelerinden George Skeet üç gün evvel Narfolk'da 104 yaşında olarak ölmüştür. Mrs. Skeet, 69, 60 ve 6 yaşında üç erkek evlâd ve 3 yaşında da bir kız evlâd bırakmıştır. Skeet 92 yaşında olduğu halde ve ikinci defa olmak üzere 19 yaşında bir kızla evlenmiştir. 98 yaşında bir erkek evlâdı, 101 yaşında da bir kız çocuğu dünyaya gelmiştir. Skeet ilk kansile 75 sene evvel evlenmiş ve 63 sene onunla mes'ud bir hayat geçirdıkten sonra ölümile karşılaşmıştır. Birkaç zaman bekâr kaldıktan sonra kendisine bakmak üzere yanına aldığı gene kızla evlenmiş ve kendisinin sözlerine nazaran «yüz senelik hayatımda en doğru hareketi modern bir kız almakla yaptım» demiştir. Daima yenilk... Daima göriilmemiş numaralar... İhsan kitabcıya parasını vermeği bile unulacak kadar büyük bir telâsla romanı almış ve odasına koşmuştu. Fakat heye candan bir türlü başlıyamıyor, sahifeleri titriyen parmaklarla çevirip duruyordu. Ve lâalettayin açtığı bir sahifede gözleri evlerinden fırhyarak, boğazı düğümlenerek, alnmdan terler sızarak şunları oku muştu: Mektub daha devam ediyordu. Fakat «Sevgili Nuri, Ihsan ancak bu kadarını okumağa tahamSana müthiş bir haber! Evleniyorum. mül edebilmişti. Dur yavrum, birdenbire hiddetlenip mekNişanlısınm odasmda böyle bir mektub müsveddesi bulan bir adam ne yapar? tubu elinden fırlatma, dinle beni. Evle Kapıyı çarptığı gibi çıkar gider, bir da niyorum amma seninle münasebetimi kesha da o nişanlının yüzüne bakmaz, de miyorum ki! Düşün Nuri... ilâh....» s?il mı? BEYZA BtRSON ve 10 kişiden mürekkeb sonderece asrî revü caz BOY ZOFF RADVANY GONDASBEKEFFY yarın saat 17 de büyük matine Hattanın en güzel rilmi Bu a k ş a m d a n î t i b a r e n : Meşhur akrobatik dansörler Muhteşem Süleyman m ^^^^^K^^^^m OPERADA (Die Stunde der Versuchng) Sinemann ideal çift artisti olan BİR GECE GUSTAV FROEHLİCH ve LiDA BAAROVA Kemali muvaffakiyetle devam ediyor. ilâveten Fox Jurnal ve canlı resimler Yarın saat 11 de matine. Dühuliye 35 kuruş ^ ^ ^ ^ ^ ^ ^ S Ü M E R sinemasında ÇELİK KARTALLAR Fransızca tarafından fevkalâde bir surette yaratılan bu güzel fil m Ş I K sinemada Bugün Şen Mülâzim ı Muğlada yapılan futbol müsabakaları • ^ "GUSTAV F R O E H L İ C H Ayrıca Afrika Avcıları Yalnız mayraunlar tarafından oynanılan ' ^nceli korredi S Hergun ilk seansta îki musiki muallimi aranıyor Muğla Halkevınden: Muğla Halkevi bandosunu idare etmek için bir, piyano ve keman dersi için de bir muallime ihtiyacımız vardır. Talib olanlann vesika suretlerile birlikte tekliflerini bir mektubla bildirmeleri, her iki muallimliği bırden yapmak kudretini haiz olanlann da bu hususu ayrıca üâve etmesi lüzumu ilân olunur. Muğla (Hususî) Burada Milâs, Bodrum, Fethiye ve Marmaris futbol takımlannın iştirakile büyük alâka toplı yan bir turnuva yapılmıştır. Bu maçlar da Muğla Milâsı 30, Fethiye de Mar marisi 20 yenerek finala kalmışlar ve bu iki finalist takımın maçını da Marmarisliler 32 kazanmağa muvaffak olmuşlaıdır. Gö'nderdiğim resim dört takımın turnuvaya başlamadan yaptıkları geçid resminden bir anı göstermektedir. Kara, deniz ve hava kuvvetlerinin iştirakile ve milyonlar sarfile vücude getirilen film. JAMES CAGNEY PAT O BRIEN Yakında f Ü R K' te CHARLES VANEL Fransızca T ü R K' te iki fevkalâde film birden HANS ALBERS BRIGITTE HOfiNEY SAVOY OTEL 217 Heyecan ve merak fiimi Almanca YEŞİL DOMİNO Hissî ve muhteşem ilâveten Ekler dünya haberleri MELEK sinemasında Bugün BİR KADIN YALANI • B ^ ^ u . ilâveten: PARAMOUNT I, N |^| Wonder Bar ve diğer seanslarda A S I Miki Mavs ve Fol<s furna ÖLÜM PERlSl LORETTA YOUNG FRANCHOT TONE Nefis Zevkli Güzel ve IVerakh fransızca sözlü filim. DÜNYA HABERLERİ ^ ^