4 Şubat 1937 CUMHURİYET SON TELEFON HABERLER... TELGRAF ve TELSiZLE Hâdiseler arasında Puşkin'in ölümü ve şerefi Başkumandanın tunc timsali! Istanbul yeni ve büyük bir abide kazanıyor Yedek Subay okulu önünde yükselecek olan Atatürk abidesi Dâhi Kumandanın, tarihî kumanda pozıınu tesbit etmektedir Malaga önlerinde büyük bir haıb başlamak üzere Ihtilâlci donanma Algesira'da toplandı, Valansiya tayyareleri bir Ingiliz zırhlısına bomba attılar Salamanka 3 (A.A.) Resmî teb liğ: Simal ordulan: Kayde değer birşey yoktur. Cenub ordulan: Kıtaatımız Elciento limanını işgal etmiştir. Malaga'da bır düşman avcı tayyaresi düşürülmüştür. Malaga yeniden bombardıman edildi Malaga 3 (A.A.) Üç asi tayyaresi amele mahallesini bombardıman et mişlerdir. Ölen ve yaralananların mik tan henüz tesbit edılmemiştir. Hükume" te mensub avcı tayyareleri asi tayyarelerinden birini yere düşürmüşlerdir, Malaga önlerinde bir muharebe Valencia 3 (A.A.) Bahriye Ne2areti tebhğ ediyor: Hükumete mensub bir tayyare fılosu Malaga açıklarında bir asi kruvazörünü bombardıman etmiştir. Nerja plâjında karaya oturan Delfin îsmindeki yük vapurunu bombardıman etmeğe teşebbüs eden üç asi deniz tayyaresi hükumete mensub avcı tayyareleri ta" rafından kaçınlmıştır. Aragon eyaletinde asi kuvvetleri TejMel'in istasyonlarile sair sevkulceyş noktalanm bombardıman etmişlerdir. thtilâlci donanma Almirada Cebelüttarık 3 (A.A.) Havas Aîansı muhabirinden: Graf von Spee ve Köln ismindeki iki Alman harb gemisi, dün Algesiras önün" de demirlemişlerdir. Asilerin ellerinde bulunan «Canarias», «Baleares», «Almı rante Cervera», «Canavas del Castil lo», «Dats» ve «No 19» muhribi bu sa bah gelmişlerdir. Bu gemilerin Algesiras'da tahaşşüt leri, hafta nihayetinde Malaga'ya kar şı yeni bir taarruz hazırlanmakta olduğutıa delil addedilmektedir. Madridde vaziyet Madrid 3 (A.A.) Binlerce halkın şehirden çıkmış olmasma rağmen nüfus gene kesif görünmektedir. Cephede hâsıl olan ve itimadı takviye eden sükundan sonra iaşe işleri salâh bulmuştur. Oüiedo mütemadiyen bombardıman ediliyor Gijon 3 (A.A.) Hükumet bataryaları, Oviedo'nun bombardımanına de " Vam etmiştir. Hükumet topçu kuvvetleri, Deniz müesseseleri Sancak meselesî tekaüd kanunu Fransız Meclisinde Hazırlanan lâyiha B. M. Meclisine verildi Ankara 3 (Telefonla) Denizyollan ve Akay işletmesi ile Fabrika ve Havuzlar ve Kılavuzluk Müdürlükleri dev let reisine aid deniz vasıtalan memurları ve gemi adamlan hakkındaki tekaüd kanun lâyihası Meclisin önümüzdeki içti mamda konuşulacaktır. Bu lâyiha ile bir tekaüd sandığı kurulduğunu dün bildir miştik. Sandık hükmî şahsiyeti haiz olup Iktısad Vekilinin nezareti altında bir heyet tarafmdan idare olunacaktır. Sandığm bütün mevcudlan ile ala • caklan devlet emvaline mahsus hak ve rüçhanları haizdir. Mevcud parasile aidatı ve bu paralann kazandıracağı faiz ve temettüler bir guna resme ve vergiye tâbi değildir. Müstahdemlerin harhangi bir borçlarından dolayı sandık sermayesi haczedilemez. Aylıklann tamamı sandık tevkifatma esas tutulacaktır. Bu idare lerdeki hizmeti filen üç seneyi doldur maksızın ölüm, yaş tahdidi veya maluIiyetten başka herhangi bir sebeble ay • nlanlara sandıktan hiçbir şey verilmiyecektir. ovyetler Rusyası, 10 şubatta, ölümünün yüzüncü yılı vesilesile, büyük ve belki en büyük Rus şairi Pu^k'n'in adını görülmemiş bir merasimle an mak için iki senedenberi hazırlanjyor. Dünya matbuatı da şimdiden Rus edebiyatının bu en şereffi başına sütunlar ve sayfalar ayırmıştır. Puşkin'in hayatı ve eseri hakkında bildiklerrmi, öğrendikleri mi ve düşündüklerimi Cumhuriyetin «Edebiyat» siitununda yazmadan ev vel, Literaturny Leningrad gazetesinşehrin büyük kilisesile, istasyonuna ve şede çıkan bir fıkranm farnsızcaya terhir methalindeki istihkâmlarına yaklaş cümesini Hirkçeye çevirmek istedim. mışlardır. Topçular, içtimaî basiret sanMuharriri V. Kirpotkıe anlatıyor: dığı binasını tahrib etmişler ve Oviedo'ya «Puşkin öldüğü zaman, Rus malulü erzak kafılelerinin girmesine mâni olmuşgazetesinin edebî ilâvesi onun feci lardır. kaybını şöyle haber verdi: Hükumetçiler bir tngiliz gemisini «Şiirimizin yildızı fezannızı terketbombardıman ettiler ti. Puşkin, hayatmın en kuvvetli çaLondra 3 (A.A.) Reuter'in öğ • ğında öldü! Kederimizi ifade edecek rendiğine göre îspanya yükumetine aid sözlei nereden bulmah? Ve neye yaüç tayyareden atılan ,üç küçük bomba, rar? Bütün Rus kalbleri kanıyor. Oh, Royalok ismindeki İngiliz zırhlısının Puşkin, şairimiz! Milletin sevinci ve yanına düşmüştür. Tayyarecilerin îngi şerefi! 29 sonkânun 1837 günü, öğ liz zırhlısım asilerin elinde bulunan Ca leden sonra, 2 yi 45 geçe öldü.» narias kruvazörüne benzetmiş olduklan «Gazetede bu satırlar çıktıktan zannedilmektedir. sonra, basmuharriri, Maarif Nazın Valencia'daki Ingiliz maslahatgüzan Konrt Uvaroff tan söyle bir tekdirnaTarihî parola: «Ordtdar, hedefiniz Akdeniz!» hükumetin bu hâdiseye nazan dikkatini me almıştı: celbederek bu gibi hâdiselerin tekerrürü Pek yakında yeni ve muvaffak bir «Bumm manası nedir? Puşkin ne ne mâni olmak için ne gibi tedbirler alın bir devlet adamn, ne de bir askerî Atatürk heykeline kavuşuyoruz. dığını sormak emrini almıştır. sefth*. Şiir yazmak neden bu kadar Ulu Önderin, gencliğinin bir kısmmı Thorez'in Valansiyada şerefli bir iş oluyorrmıs?» geçirdıği ve kapısından bir erkânıharb r BÖylediği nutuk zabiti olarak çıktığı yu\ anın methali üsMuhakkak ki Rus gazetesi bu suale tüne dikilecek, bu çok güzel heykel kaValencia 3 (A.A.) M. Maurice Thorez, Ispanyol kom ıistleri tarafmdan cevab verememişti, çünkü gene o ma dar, yerini bulmuş eser azdır. tertib edilmiş olan bir mitingde bekliyen kaleden öğrendiğimize göre «Çarlık 23 nisanda önünde sevgi ve saygı ile lerin coşkun tezahürleri arasında şu beya Rusyası bütün gazetelere Puşkin'den iğileceğimiz bu abideyi, on hafta evvel, bahsetmeği yasak etmisti.» Fakat şanatta bulunmuştur: iri tarafmdan müdafaa ve temsil e bugün size tanıtabildiğimiz için ayn bir « Size hücum edenler, nasyonalist dilen halkın verdiği filî cevab şu ol bahtiyarlık duyduğumuzu neden gizliyeolduklannı iddia ediyorlar. Onlar, mil " muş: «Uç gün, ahali, şairin öldüğü lim? let hainleridir. Insanlann vatanlanna muHenüz en son şekli almış olmamakla evin kapısina yığıhnıştı: Kadmlar, ihhabbeti ne demek olduğunu ancak sizler tiyarlar, çocuklar, mekteb talebeleri, beraber, gene birçok şeyler söyliyen esebilirsiniz. Marseyyezi terennüm ettiğinizhalk şarrinin cesedi önünde iğilmiş ri bugün, bu degerli teşebbüsün babası den ve bu kürsünün üzerine üç renkli baylerdi ve Puşkin'in tabutu önünden Yedek Subay okulu komutanı erkânı rağı koyduğunuzdan dolayı size Fransa 30,000 kişi geçmisti. tçlerinde ağlı harb kaymakamı Behzadm nazik delâ namına teşekkür ederim. Size komünist" yanla pek çoktu.> letile gördük. ler, anarşistler, sosyalistler, cumhuriyet Tereddüdsüz itiraf etmek lâzımdır ki; çiler ve katolik demokratlarla birleşme Çann «şiir yazmak neden bu ka<far üzerinde daha işlenmekte olan bu eser, nizi tavsiye ederim, zira cenneti paylaş serefli bir iş oluyormuş?» diye soran bugünkü halile bile, insanda, mevcudlamak için birbirimizle çekişeceğimize ar " Maarif Nazın, yani seref denen şeyi rın en güzeli hissini veriyor. zımızın saadetine elbirliğile çahşmamız yalnız aldığı nişanların gümüş ve aldaha muvafık olur.» Mareşal formasile, arkasında peleritın kavsile ölçen bu serefsiz, gönderHeykelden başka bir görünüş ni, sağ elinde dürbünü, sağ ayağı ileri Amerikadan tspanyaya diği nvektubdan yüz sene sonra kendi Ve sol eli daha ileride, daha, daha na, Istanbulda bir abide dikmek nasib gidecek tilâhlar adionn gene Puskin sayesinde, fakat de... olmıyacaktı.» New York 3 (A.A.) Daily lânetle amlacağım bilseydi, şairin çok ilerileri göstererek o tunc heybetile, On senelik heykeltraşlık hayatmda ANews gazetesinin bildirdiğine göre Va mezarında ağlamayı çann sarayinda o hiç unutamıyacağımız, nesillerden ne dana ve Gemlik abidelerinden başka lencia hükumeti taraftarlan Ispanyaya gülmeğe belki tercih ederdi. sillere bir emanet gibi intikal edip gide Galatasaray lisesindeki (Tevfik Fıkret), 1,660,000 dolar kıymetinde esliha gönBunu, yani halkın da, şiirin de, şe cek parulayı tekrar ediyor. Basm kurumundaki (Ahmed Rasim), dermek tasavvurundadırlar. refin de ne olduğunu Çalık ta bilseyOnun karşısında her Türkün hatırlı Genel Kurmaydaki (Mareşal Çakmak) Valencia hükumetinin bir mümessili di belki 1917 de hanümanı sönmezdi. yacağı, göreceği ve yaşıyacağı, îzmir yann Berengaria vapurile buraya gelerek O Maarif Nazın bugün sağ olsaydı günleridir, ve her Türkün bir anda dili ve Maarif Vekâletindeki (Vekil Neca10,000 tüfekle yüz milyon fişek teslim a" da Puşkin'in dünya ölçüsündeki şere nin ucuna gelecek olan: «İleri.. îlk he ti) merhumun büstlerini yapmış olan sanlacaktır. atkâr gene sessizce yeni eserinin başına fini görseydi; anlasaydı ki edebiyat definiz Akdeniz, ileri» dir. geçiyor. bir kuvvettir ve diğer kuvvetlerden Izmir günleri de, parula da, herşey de, tek bir farkı vardır: Mağlub olma Belli ki, ona, bütün sevgisini, bütün onlardan evvel, onlardan sonra herşey de ması. san'atını, bütün ruhunu veriyor. nedir, kimdir? Ve unutmamak lâzımdır ki, heykel PEYAMÎ SAFA Ve işte, bu cidden muvaffak eserde, traş Hadi, bu son eserile, yeni bir imti dünü, bugünü, yarını ve yannlann yanhan sahasma çıkmaktadır. nını ve hepsinin içinde, hepsinin en üs Biz heykel yapamayız, yapamıyoründa (O) nu görüyoruz. ruz, bunu mutlaka ecnebi san'atkârlar Şimdi şehrin en mutena yerlerinden dan istiyebiliriz... birinde olan eski Harbiye Yedek SuParis 3 (A.A.) Meb'usan Mec Diyenler, on hafta sonra Yedek Su bay okulunun, zaten bir hayli yüksek olisi Hariciye Encümeninin bugün öğle bay okulunun önüne dikilecek tunc heylan büyük methalinin önüne üzerleri den sonra akdettiği içtimadan sonra aşabetin karşısında, vicdanlarile başbaşa bir döğme bakır kaplı dört beton sütun dikiğıdaki tebliğ neşredilmiştir: hayli düşünmek mecburiyetinde kalacakliyor. Hariciye Nazın, vaziyet hakkında gelardır. Hatay mümessiller heyeti matbuat u« İşte, üç metro boyundaki heykel, dörniş izahat vermiş, M. Eden v« M. İşte san'atkâr Hadi, yeni ve muvaffak müdürlüğü vasıtasile Türk gaze • der buçuk metro yüksekliğinde olan bu Blum'ün nutuklarile alâkadar olarak M. mum sütunlarm üzerindeki geniş sahaya rekze eserile, Türk heykeltraşının taze sesini de telerine şu telgrafı yollamışhr: Hitler'in nutuklannı tahlil eylemiştir. duyurmak istiyor. «Ana vatan matbuatının Hatay dava dilecektir. Ispanya meseleleri hakkında M. DelOn hafta sonra onu alkışlarken, IstanKaidenin yüksekliğini nazan itibara bos Londra komitesinin son mesaisini smı müdafaada gösterdiği asil varlık bula güzel bir abide kazandıran Yedek hulâsa etmiş ve silâh ve gönüllü irsali ü kalblerimizde ebedî minnetlerle yaşıya • almadan bile bu heykel tstanbuldakilerin Subay okulu komutanmın da şükranla zerinde müessir bir kontrolun mümkün ol caktır. Kurtuluş sevinçleri içinde çalkan en büyüğüdür. ellerini sıkmaktan bir zevk duyacağız. duğu takdirde çabuk bir surette faaliyete makta olan Hataylılardan sonsuz sevgi On sene evvel Istanbul Güzel San Büyük Türk ordusunun sayısız saflageçmesi ümidini izhar eylemiştir. atlar Akademisinden mezun olduktan ve selâmlar.» sonra Avrupaya giderek Pariste üç sene rma her yıl taze ehliyetler veren bu kapı Milletler Cemiyeti Konseyinin son topHalaıj mümessiller heyeti nun eski dershanesine ve hatıralançalışan ve oradaki muhtelif sergilerde teş (O) Iantısı hakkında izahat veren Nazır, DanParti merkezîne gelen hir ettiği eserlerle takdirler tophyan gene nı saklıyan yuvaya açıldığı için de zaten zig meselesinin anasınnı hahrlatmış ve Türk san'atkârı Akademi muallimlerin mukaddesti. Iskenderun sancağının tâbi olacağı re tel graf lar Fakat bu eşikte artık bir başka türlü den heykeltraş Hadi, çamurlu ellerini ujim hakkında Türkiye ile yapılan anlaşAnkara 3 (Telefonla) Memlekeduracak; bir, şu loş odaya, bir de şu büğuşturarak, büyük bir tevazula gülümsümanın esaslarını anlahnıştır. tin bütün şehir ve kasabalanndan Ha yor: tün karanlıklan korkutan Güneşe bakaNazır, bu meselenin halledilmesi key tay mitingi tertib heyetlerinden Parti Gecak, ve aradaki kısacık yolda, tarihin en« Ne diyebilirim ki... Sadece o fiyetinin Türk Fransız dostluğunu sıkılaştırdığını bildirmiş ve Cenevre'nin uz nel merkezine gelen telgraflarda bu mu kul komutanımıza bütün kalbimle teşek ginliklerini ve onun içinden doğan mucilaştırma usullerinin faydalannı tebarüz et vaffakiyetten dolayı Parti teşkilâtınm kür edebilirim. Çünkü, o, bu hatırlı fır zenin azametini göreceğiz. IHEM I NALINA MIHINA İran inkılâbı u hafta gelen fransızca Illustration gazetesi, iki sahifesini kardeş İrana hasretmiş; M. Rombert Lambel gibi tanınmış bir muharririn kaleminden çıkmış ve yeni İrana aid güzel resimlerle süslenmiş bir makale, bu memleketin, Şehınşah Rıza Pehlevinin büyük himmetile nasıl ilerlediğini göste riyor. Yazıyı ihtiva eden iki sahifeden birincisinin ortasında Atatürkle İran Şehinşahının elele vermiş bir fotoğraflan var ki' bu, bir resim değil, çok derin manalı bir semboldür. Muharrir, «Bir Asya memleketinin teceddüdü» başlığını taşıyan yazısma şöyle başhyor: «Hezimetten çekip çıkardığı, asırlık rehavet ve göreneklerden kurtardığı, büsbütün değiştirip yenileştirdiği, âdetlerini, müesseselerini ve ekonomisini mo dern bir hale soktuğu Türkiyenin mu kadderatını Atatürk (yani Türkiyenin Babası) adıle idare etmekte bulunan Mustafa Kamâlin, Büyük Harbden sonra, birkaç sene içinde, Türkiyede başardığı harikulâde eser karşısında pek haklı olarak hayranlık duymak âdet olmuştur. Fakat İranın, aşağı yukan ayni zamanda sahne olduğu buna benzer bir himmetten daha az bahsedilmektedir. Halbuki bu himmet te, azameti ve neticeleri itibarile ötekinden geri kalmaz. Birkaç sene evvel, eski Türkiye kadar geri, onun kadar garb medeniyetinden uzak, onun kadar dahilî anarşi ve haricî ihtiraslann tehdidine maruz bir memleket olan bu Asya devleti de, Rıza Şah Pehle\inin şahsiyetinde, Atatürk gibi, halâskârını, müceddidini, istiklâl ve sü kununun kurucusunu ve terakki hamlelerinin yaratıcısını bulmuştur.» Muharrir, Şehinşah Rıza Pehlevinin kardeş memlekete yaptığı yenilik ve ilerleme hareketlerini birer birer saydıktan sonra, haftalık bir Fransız gazetesinin münasebetsizliği üzerine, Şehinşahm Paristeki elçisini geri çekmesini ve 1937 sergisine iştirakten vazgeçmesini çok te essüfe değer bir suitefehhüm addetmektedir. Illustration gazetesinin, bu makaleye yaptığı mukaddemede «matbuat serbestisi olduğu için Fransanın bu can sıkıcı hâdiseden mes'ul tutulamıyacağını» söylemesini manasız bulduğumuzu, çünkü matbuat hürrıyerinin de bir hududu ol duğunu kaydettikten sonra asıl mevzuumuza gelelim. Atatürk Türkiyesinin yaptığı inkılâb hamlesinin muzaffer neticesi, bütün şarka örnek olmuştur. İran, Efgan, Irak gibi kardeş memleketler, ayni heyecanla, ayni ateşle inkılâb ve medeniyet yoluna girmişlerdir. Şehinşah Pehlevi gibi, yüksek bir müceddid, çok eski ve çok parlak bir medeniyetin beşiği olan İranı, bugünkü garb medeniyetinin bir gülzan haline sokmak azmini göstermiştir. Garbe, garb medeniyetine müteveccih olmakla beraber yurdumuzun coğrafî vaziyeti itibarile şarklıyız. Kardeş şark memleketlerinin, yükselmesinden sevinc ve iftihar duyanz. Sevincimiz komşularımızın saadetile mes'ud olmamızdan, ıftiharımızsa Atatürk inkılâbınm yalnız Türkiyeye değil, bütün şarka uyanıklık ve ışık vermeşinden ileri geliyor. 4 M. Delbos: «Dostluğumuz sağlamlaştı» dedi Hatay sevinc ve heyecan içinde... Mümessiller heyetinden Türk matbuatma selâm Lübnan kabinesi itimad kazandı Beyrut 3 (A.A.) Havas: Lübnan meclisi Ahdab hükumetine 12 reye karşı 13 reyle itimad etmiştir. Meclis, Fransız Lübnan muahedesi hükümlerini, muahedenin tasdikından sonra tatbik edecektir. Ahdab, beyanatmda, 13/11/936 muahedesile kanunu esasinin tekraj teessü • sünün Fransa ile Lübnan arasında siyasî ve manevî yeni rabıtalar ihdas ettiğini ve bu rabıtalann iki memleketi bağhyan tarihî büyük dostluğu takviye edeceğini ve edebileceğini bildirmiş ve: « Bütün Lübnan milleti Fransız dostluğuna ayrılmaz bir surette sadık bu lunmaktadır» demistir. îngilterede hali inşada Türk harb gemisi yok Londra 3 (A.A.) Röyter bildirîyor: Avam Kamarasmda, Sir Samuel Hoare bir suale cevaben aşağıdaki beyanatfa bulunmuştur: « Halen Türk hükumeti hesabma Ingilterede hiçbir harb gemisi inşa edilınekte değildir. Böyle gemiler hakkmda son zamanlarda Ingiltereden malumat taleb edildiğini de bilmiyorum. Fakat, Türkiyenin ihtiyaçlarının bizim kendi ihtiyaçlarımızı lüzumsuz yere sıkmtıya koymaması şartile, böyle inşaatlann îngilterede yapılması için, îngiltere hükumeti Butad kolayhklan göstermekle bilhassa memnuniyet hissedecektir.» tirmiştir. sevincleri ve tebrikleri bildirilmektedir. satı vermesevdi, biz Türk san'atkârları KANDEMİR Siyasî müsteşarlıklar Ankara 3 (Telefonla) Siyasî müs teşarlıklar ihdası hakkındaki kanun lâyihası Meclise verildi ve bugün geç vak te kadar encümende tetkik olundu. Yeni lâyiha ile siyasî müsteşarlıklann ihdasmdan başka vekiller sayısınm 16 ya kadar çıkanlması hakkmda da salâhi yet vermektedir. Şehrimizdeki meb'uslar Ankaraya çağırıldı Teşkilâtı Esasiye kanununda tadilât yapılması hakkmda 150 meb'us tarafmdan verılen takrir, Meclisin cuma günkü içtimaında görüşülecektir. Kanunda yapılacak tadilât Meclisin sülüsanı ekserıyeti tarafından verilecek kararla kabil olduğundan Büyük Mdlet Meclisi riyasetinden dün Vilâyete ge len bir telgrafta Istanbulda bulunan meb'uslarm Ankaraya hareketleri bil dirilmiştir. Şehrimizdekı meb'uslardan bir kısmı dün akşam hareket etmişler dir. Mütebaki kısmı da bugün gideceklerdir. Maarif tayinleri Ankara 3 (Telefonla) Kars Maarif müdürlüğüne, Eskişehir lisesi tarih ve coğrafya muallimi Sadeddin, Trabzon Maarif müdürlüğüne Giresun Maarif müdürü Rifat Necdet, Sıvas Maarif mü dürlüğüne Samsun Maarif müdürü Cemal tayin edildiler.