16 Ağustos 1936 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4

16 Ağustos 1936 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHUBtYET 16 Ağustos 1936 KUçUk Hikâye Büyü karısına öyle bir tokat atü ki zavallı kadın uykusundan deli gibi sıçradı. Hübert: Rüya gördüm, Hildegardcığım, diyerek özür dilerken, için için gülüyordu. O, böyle düşünürken Hildegard da çocuğu muhakkak kız istiyordu. Kızlar mutî olurlar, insan onları istediği gibi yetiştirir, hem kız evlâd anaya daha ziyade merbut olur, onlar oğlanlar gibi nankör de olmazlar, diyordu. Bir gün düşündüklerini çok çocuğu olan ve her sıkıntılarında imdada yetişen komşusuna anlattı: Kadın: « Madem ki kız istiyorsunuz, ben size bunun sırnnı söyliyeyim, dedi. Kocanızın başından üç tel saç kopann, bir tanesini ufak ufak kesin, suya atarak mehtablı bir gecede toprağa dökün. 0 bür iki tel saçı kesmeden yastığınızın alhna koyun. Göreceksiniz, çocuğunuz kız olacak.» Madam Hildegardın bütün kadınlar «ibi böyle batıl şeylere itikadı vardı. Tavsiye edilen şeyi aynen tatbik etti. Hübert bir gün: OSlunuz büyüyünce, diye söze başlamıstı. Fakat bitirmesine meydan kal madı. Oğlan mı, diye Hildegard bağır dı. Çocuğunuz kız olacak, göreceksin Hübert! Gülerim doğrusu, oğlan olacak! Çünkü ben böyle istiyorum. Hah hah hah hah, istemek ha, çocuğu dünvaya getiren sen misin, yoksa ben mi? Ben bir büvü yaptım, çec ık muhakkak kız olacak! Ya, demek büyü yaptın ha! Kız olmak fikrini kafandan çıkar, çocuğumuz o?lan olacak! Bu münakasa vüzünden üç gün birbirlerine surat astılar. Nihayet banstılar ve biribirlerine iyi muamele yapmağa başladılar. Bunda çuya kurnazlık ediyor lardı. Bilhassa Hildegard kocasının ümidi bosa çıkacak, dive ona karşı gayet müsfik davranıyor; Hübert te ayni fi kirle hareket ediyordu. Aradan avlar geçti, nihayet beklenilen gün geldi. Hildegard dogum evinin bir odasında yatıyor, kocası da aşağıda bekleme salonunda dolaşıyordu. Saatlerden sonra, bir hemsire içeriye girdi, yüzü gülüvordu. Hübert telâşla sordu: Karım nasıl? Çok iyi, çok iyi, herşey oldu, bit Hübertle kansı ilk zamanlar, balaylan çoktan geçtiği halde kuşlar gibi sevışiyorlardı. Hübert yazıhaneden eve gelince daha kapıda kansı boynuna sarılır, artık bütiin dünya onlann olurdu. Bazan beraber gezmeğe çıkarlar, vc böyle gezinti günleri için daha evvelden küçük çocuklar gibi sevinirlerdi. Aylar mes'ud ve hâdiscsiz geçiyordu. Insan saadete bile uzun zaman için tahammül edcmez. Artık bu genc çiftin de can sıkıntısı ve itiyad haline gelen yeknasak hayat ruhlannı kemirmeğe başlamıştı. Biribirleri ne söyliyecekleri kalmamıştı. Bir gün Hübertin, bekârlık arkadaşlarını ziyaret etmek aklına geldi ve orada gecikti. Ikinci defasmda eve daha geç geldi. Böylelikle eski bekârlık hayatına yeniden alıştı. Kansı Hildegard: Ben ne yapayım da bu adamı eve bağlıyayım? diye sızlanıyordu. Nihayet bir gün, bir arkadaşının nasihatleri üzerine eve bir tavla alarak kocasile oynamasa, alıstırmak için çalısmağa basladı. Fakat dördüncü gün Hübert tavla başında esnemeğe başlamıştı. Ve gene eski hayatına döndü. Zavallı kadm gene çareler araştırıyordu. Yaşlıca ve tecrübeli bir dostu ona: Zamanınız çok, yeknasak, erkeği sıkıyor, bir çocuğunuz olsaydı kocan icın daimî bir eğlence olur ve onu eve bağlardı. dedi... Bir gün Hildegard kocasının kulağına bu sırn fısıldadı. Hübert evvelâ bu fi kirden ürktü, sonra alıştı ve sevindi. İlk zamanlardaki gibi karısını çok seviyor ve yalnız pazardan pazara arkadaşlarının yanına gidiyordu. Arkadaşlarından biri: « Amma, çocuğun oğlan olsun! diyerek müstakbel babanın beslcdiği gizli arzuyu tahrik etti. Hübert çocuk istiyordu. Fakat bu çocuk oğlan olmalıydı. Kız olabilmek ihtimalini düşündükçe isyan ediyor, arkadaşlarına çocuğu oğlan yapabilmek için bir çare olup olmadığını soruyordu. Onlardan biri: Ben bir adam tanınm, o böyîe şeylerden anlar, dedi; ve adamın mucize kabilinden yaptığı şeylerden uzunuzadıya bahsetti. Hübert, aptal olmadığı halde, bunlara inanıyordu. Daha doğrusu, inan mak istiyordu. Adamın adresini aldı ve hemen ertesi günü kendisini buldu. Vaziyeti anlatınca adam: Ege mmtakasında en çok RADVO kendir istihsal eden yer Bu akşamki program ) «Japonyada Türk sevgisi Japon alîmînîn güzel sözleri çok büyüktür» Izmir (Husu sî) Bir kaç aydanberi memleke timizde tetkikat yapan Japon profe sörü Okubo buraya geldi. Izmir, Sel çuk, Tire, Odemiş havalisindeki asarı gezecek ve İzmir de Japonya hakkında bir de konferans verecek ve bu me Memlekettmizde tetyanda Türk Japon kikatta bulunan Ja. tarihî münasebetle P°" Profesoru Okubo rine temas edecektir. Profesör. konuşmamız arasında bana şunlan söyledi: « Bence şark dünyasmda iki büyük millet vardır. Bunlar kelimenin tam manasile müstakil ve hür olarak yaşıyan, Tirede urgan alıtverişi çalışan Türk ve Japon milletleridir. AsTire 14 (Hususî) Hem tabiî evsafı, 8 ilâ 12 gün beklettirilir. Bu ameliyeye yanın Aksayişarktaki direği Japonya, hem de miktarı itibarile Ege havalisi (pişirme) denilmektedır. Bu arada yaYakınşarktaki direği Türkiyedir. nin en yüksek kendir istihsal eden mın ğan yağmurlardan hâsıl olan feyezan Büyük Atatürkü şimdi Japonyada üç takası Tiredir. Mevcud istatistiklere gö etrafı kumla çevrili kendir limanlanm yaşındaki çocuklar bile bilir ve tanır. re Ege bölgesi kendirlerinin yüzde 65 i altüst eder. birçok kendir bağlarmı süOnun hakkmda Japonlar, tasavvur ede Tirede yetışmektedir. Bu cihet İktısad rükler götürür. Rus ve Alman mütehassıslar bilhassa miyeceğiniz bir sevgi taşırlar. Kat'î za Vekâletinin dahi nazari dikkatini cel bu noktada ehemmiyetle durmuşlar, feri kazanmaklığınız Japonyada büyük bettiğinden istihsaiâtın tezyidi ve mahbir tesir uyandırmıştır. Asya milletleri a sulün ıslahı için muhtelif tarihlerde müstahsili en ziyade zarar ve inkisara rasında Türklerin bizim için hususi bir Rus. Alman mütehassıs gruplan Tire sevkeden bu büyük tehlikeye karşı fennî surette beton havuzlar inşası lüzu kıymeti vardır. Atatürke karşı olan hür de etraflı surette tetkikler yapmışlar munda birleşmişlerdir. met ve sevgimiz Onun, Asyanm doğur dır. Bundan başka çok eski yıllardanberi îptidaî vasıtalarîa yapılagelmekte buduğu en büyük bir deha olusundandır. muhtelif sebeblerle hakikî evsafmın bir Asya tarihinde iki büyük hâdise vardır lunan kendir ziraati Tirenin belli başh kısmmı kaybederek dejenere olmuş buki, Asyalı milletlerin uyanmaları fırsatı ihracat ve servet maddelerinden birini lunan tohumların ıslahı suretile de zi nı vermiştir. Bunlar Rus Japon harbile teşkil ve yılda orta hesabla 600 bin lira raat tenevvüünün önüne geçerek yekTürklerin Istiklâl mücadelesidir. Tekrar gibi büyük bir servet temin etmektedir. nasak kıymette mahsul alınması daha edeyim: Türkler hakkmdaki hürmet ve Bu derece mühim bir servet vasıtası o faydalı görülmüştür. Yalnız gerek melan kendircilik, Tirenin hemen bütün vaddı iptidaiye havuzlannm inşası ve sevgimiz çok büyüktür.» ova köylerinde ziyadesile taammüm et gerekse tohumların ıslahı için istasyonProfesör japonca olarak muhtasar bir miş bir ziraattir. lar vücude getirilmesi ehemmiyetli olTürk tarihi yazmış ve bunda inkılâbımıTemmuz sonları, ağustos aylan orak duğu kadar da masraflı bir hareket ozı da canlandırmıstır. mevsimidir. Hasadı müteakib kendirler lacağından İktısad Vekâletinin tahak(bağ) denilen büyük demetler haline kuk eden bu kararının mevkii file ko getirilir ve çiftçilerin (liman) tabir et nulacağına dair henüz müsbet bir ma tikleri çay kenarlarmda pek iptidaî su lumat alınamamıştır. rette hazırlanmış havuzlar dahilinde M. NAYMAN Bu ziraat Tireye her sene 600,000 lira temin etmektedir ISTANBUL: 12,30 muhtelif plâklar ve halk musikisu, 18 Taksim bahçesinden nakll 19,45 ha . berler 20 sololar (plâk) 20,30 stüdyo or« kestraları . 21,30 son ha berler. Saat 22 den sonra Anadolu Ajansınıa gazetelere mahsus havadLs servist verüecektir. [Avrupa programları gelmediğinden bu< gün konamamıştır ] Bu gece nobetçi olan eczaneler çunlar, dır: Istanbul cihetindekiler; Aksarayda (Ziya Nuri), Alemdarda (Ali Rızaj, Bakırkoyde (Hilâl), Beyazıdda (SıU kı), Eminönünde (Mehmed Kâzım), Fe< nerde (Arif), Karagümrükte (Arif), Kü . çükpazarda (Hlkmet C«mll), Samatyadaı (Teofılos), Şehremininde (Nâzım), Şehza. debaşmda (Üniversite). Beyoğlu cihetindekiler: Galatada (Sporidis), Hasköyde (Barbuf*, Kasımpaşada (Vasıf). Merkez nahiyede (Kanzuk), (Güneş), Şişlide (Halk), Taksimde (Taksim), (Nihad). Üsküdar, Kadıköy ve Adalardakiler: Büyükadada (Merkez), Heybelide (Yu « suf>, Kadıköy, Muvakkithanede (Saadet)i Kadıköy. Söğüdlüceşmede (Osman Hulu si), Usküdar, Selimiyede (Selimlye). Nöbetçi Eczaneler (Çajırılar, konferanslar, konoreief") Halkevinde resim sergisi Eminönü Halkevinden: / Orta Anadolu çocuklanmızın resim ve yazı sahasındaki kabiliyetlerini ts • tanbul gencliğine tanıtmak ve talebesini teşvik etmek gayesile Kırşehir orta okul resim öğretmeni Şahin Özgür tarafından Evimizde bir (talebe resim ve yazı sergisi) açılmıştır. Herkes göre bilir. C YENİ ESERLER Gündüz / Her ayın on beşinde çıkan Gundüzün 5 inci sayısı da çıkmıştır. Bu sayıda güzel şiirler, makaleler, hlkâyeler, tercümeler vardır. Tavsiye ederiz. Meyva standardı Isim Aranıyor Bulana meccanen bir senelik sinema duhuliyesi verilecektir. Sabık Elhamra sineması yeni ve çok değerli bir müdiriyetin idaresine geçmiştir. İstanbulun en birinei sinemalan fevkine yükselmek için hiçbir fedakârlıktan çekinilmemiştir. 1 (SİNEMA) en modern dekorasyonlarla yepyeni bir hale gelmiştir. 2 (AKUSTtK) en mütehassıs mühendisler salonun akustiçini mükemmel bir hale sokmuşlardır. 3 (MAKİNELER) sinema maki neleri dünyanın en son sistem ve en yeni modelidir. 4 (FİLİMLEB) birinci vizyon ve' bu senenin en yüksek san'at harikala • ndır. 5 (FİAT) hiç kimsenin inananu * yacağı kadar ucuz olacaktır. İşte böyle bir sinemamn ismini bulmasını müdiriyet muhterem halkunızın hiisnii intihabına bırakmıştır. Halkımızın beğendikleri isimleri aşağıdaki adrese bildirmelerini ve intihab edilecek ismi bulmuş olana bir senelik vc iki kişilik meccanen sinema duhu liye kartı verilecektir. Sabık Elhamra sineması müdiriyeti Elhamra pasajı No. 5 Beyoğlu. Izmirdeki heyet tetkiklere devam ediyor Memnu mıntakalar [Baştarafı 1 tnci sahtfede] Buna çare vardır, dedi. Mehtablı ti. bir gecede ay ışığı pencereden odaya vur Oğlan mı? duğu zaman karınıza bir tokat atınız. IsHeyecamndan nefes bile alamıyordu. tediğiniz olacaktır. Hayret edeceksiniz, diye hemşire Hübert müsterih bir kalble eve dön gülmeğe başladı, hem oğlan, hem kız, dü. Şımdi artık mehtabı bekliyordu. Ni çünkü karınız ikiz doğurdu! Çeviren: hayet bir gece ay, lutfunu gösterdi ve NEZ1HE MÜTFİG1L pencereden içeriye akarken, Hübert te £1 ve ev işleri sergisine aid bir temenni {Başmakaleden devam] Iş Bankasına abnacak memurların imtihanı lar hep Türkiyede ve Türkler tarafın dan yapılmıştı. Ya kadınlarımızın büyük meziyetlerini yükselten işlemeler ve oyalar?.. Hangi gümrah bahçenın en zarif çiçekleri Tutk kadınının elinden doğan bir oyma buketile boy ölçüşebilir? Nerede sırmah ve türlü renkli ipekli işlemelerin o bütün bir millete şeref ve şan verecek incelikleri ve güzellikleri? Kız San'at mekteblerimizle Kız Enstitülerimizde memnuniyetle görmekteyız ki bu çok güzel işlerin atavik kabilıyeti hâlâ olanca feyzile kızlanmızda mevcuddur. Onlar da pekâlâ ve pek güzel e sereler yaratıyorlar. Fakat itiraf edelim ki tarihimizin bir devrinde bu işler memleketimizde ileri bir itıbara mazhardı ve o zaman onlar mebzulen vücude getiri liyordu. Krep dö sante denilen dokurnanm Trabzon bezi unvanını taşıyan bir nev'ini o vilâyetimiz kadınlan fevkalâde bir nefasetle yaratıyorlardı. Toprak, cam ve billur üzerine eser lerimizde bile hâlâ Avrupa antıkacılarını bucak bucak dolaştıran harikalar yaralmıştık. Buhann sanayie tatbikile sanayi işleri seri imalâta intikal ettikten sonra başı mızdaki kapitülâsyonlar belâsı Türkiyede bu türlü işlere darbe üstüne darbe mdirerek mahvetti, ve ne yazık ki o zamanlar bu mahvoluşu kimse hakkile göremedı. Miisabaka imtihanına giren gencler ceoabları hazırlarlarkei Temennimiz şu: El ve Ev işleri sergisinde Türkün vaktile bu yolda yarattığı Feriköyünde oturan Nazmiye isminde £ «erlere küçücük bir nümune köşesi a 16 yaşlarında bir kız da ortalıktan kayi yırmak. Oraya konacak kırk elli, nihayet \ seksen yüz parça eseri her yerde kolay bolmuştur. Ikisinin de ne olduğu henüz lıkla bulabiliriz. anlaşılamamıştır. Polis bu kayıbları araYUNUS NAD1 , maktadır. Iş Bankasına yeniden ahnacak memurların imtihanları dün Bankanın Istanbul merkezinde yapılmıştır. İmtihana lise mezunlarından birçok gencler girmiştir. înr Heyet, depoların yerlerini tesbit edetihan evrakı merkeze gönderilerek orada cek ve bu seneden itibaren yaş üzüm, tetkik edilecek ve kazanan gencler için kavun ihracı tecrübesi imkânlarını etüd de muvaffakiyet derecelerine göre sıra ile edecektir. ihtiyac nisbetinde memur alınacaktır. Manisa bağcıları, heyetin gösterdiği sekilde, üzümlerinden bir miktannı ka Üforniya usulü ile kurutmağa başlamış lardır. Bu üzümler, Tariş şirketince doğru Hamburga gönderilecektir. Şirket, aynizamanda İzmir civarında iki bağ satın Son zamanlarda şehrimizde kaybolanalarak bizzat tecrübe yapacak, hatta bu lar çoğalmıştır. Emniyet ikinci şube müüzümlerden, Atina hava yolile Hamburdürlüğü yeni kaybolan iki çocuğu ara ga nümuneler gönderecektir. Bunun için maktadır. tahsisat ta ayırmıştır. Beyoğlunda Tarlabaşmda oturan AHeyet buradan Akhisar, Kırkağaç, tıfetin dokuz yaşlanndaki oğlu Ekrem Bergama ve Kozak havalisine, daha sonbundan dört gün evvel evinden çıkmış ve ra Marmara havzasına, daha sonra Kobir daha görülmemıştir. Çocuğu son ola caeliye ve Trakyaya gidecektir. rak dört gün evvel bir tanıdığı Beyoğ Iunda tramvaya binerken görmüştür. Bursada sıcaklar Izmir (Hususî) Iktısad Vekâleti standardizasyon mütehassısı M. Bado ile Türkofis meyva seksiyonu şefi Zeki Doğanoğlu ve Ziraat Bankası şeflerinden mürekkeb olan heyet, Manisada üzüm tetkikatını bitirerek şehrimize gelmişlerdir. Evvelce de yazdığım gibi Manisada Kaliforniya usulü ile üzüm kurutulması etrafında bagcılarla bir temas yapmışlar dır. Bu meyanda Selimşahlar köyü ve civarında kavun yetiştirilmesi üzerinde de tetkiklerde bulunmuşlardır. Ikinci bes yıllık kuru meyva sanayi programma göre, îzmirde büyük ve diğer yaş meyva mmtakasında küçük so ğukhava depolan kurulacaktır. Buralar da muhafaza edilecek meyva ve sebr zeler, gene soğukhava tertibath vagon ve vapurlarla orta ve şimalî Avrupaya sev kedilecektir. Izmir deposu sahile yakın olacaktır. Manisa, Kırkağaç havalisi kavunlan, seçme suretile ambalâjlanacaktır. Dün yada en fazla yaş meyva istihlâki, îngiltere, Almanya, Holanda ve Fransada olmaktadır. İngiltere 933 35 te bizim paramızla (156) milyon liralık yaş meyva sarfetmiştir. Bu ton itibarile 1,331,000 dir. Bunun 46 bin tonu yaş üzümdür. Tutan da9 milyon liradır. İngiltere küllıyetli miktarda kavun ve karpuz da istihlâk etmektedir. Yani plânımızın tahakkuku takdirinde garantili ve zengin piyasalar bulacağız demektir. Keza Almanyagene 933 35 meyva ithalâtı 76 milyon Türk lirası kıymetindedir ve 655 bin tondur. Yalnız yaş üzüm tutarı 11 milyon lirayı bulmuştur. Gerek Almanya, ge rekse orta Avrupa kavunlarımıza da mükemmel bir piyasa olabilir. Transit gemilerin Tesimleri indirildi Boğazlar mukavelesi mucibince Bo ğazlardan transit geçecek gemilerden alınan sıhhî rüsum indirilmiştir. Bu husus taki kanun lâyihası dün şju şekilde Vılâyete bildirilmiştir. 21 nisan 1345 tarihli rüsumu sıhhiye kanununun birinci maddesine aşağıdaki fıkra eklenmiştir: Boğazlardan transit olarak geçen gemilerin îstanbul limanında yalnız zarurî ihtiyaclannı temin veya acentalarile temas etmek üzere talimatnamelerindeki hükümlere uygun olarak kısa bir z.aman kalmaları bu gemilerin transit sıfabnı bozmaz. Rüsumu sıhhiye kanununun birinci maddesine de aşağıdaki fıkralar eklen miştir: a) Ancak, Adalar denizinden Kara denize veya Karadenizden Adalar denizine gitmek üzere Boğazlardan transit olarak geçen ve Boğazlar arasındaki li manlarda tevakkuf etmiyen bilumum ticaret gemilerinden beher safî tonilâto için altın frank esası iizerinden 0,075 (yedi buçuk santim) rüsumu sıhhiye alınır. b) (a) fıkrasına tevfikan rüsumu sıhhiye istifa olunan transit gemiler evvelce Boğazlardan herhangi birine girdiği tarihten itibaren altı ay zarfında gittikleri istikametten avdet etmek üzere Boğazlardan ayni suretle transit olarak geçtikleri takdirde yeniden transit resmine tâbi tutulmazlar. Rusyada Staline karşı bir suikasd teşebbüsü IBaştarafı 1 tnci sahifede] ve Kamenefin bulunduğunu ve ecnebi catut tefkilâtlarile miinase batta olduklartm yazmaktadır. Suikasdcilerin Divanıharbe ve rilmeri mukarrerdir. Muhakeme ağustosun 19 unda baslayacaktır. Gazeteler suikasd cilerin idamını istemektedirler. Sovyetlerin tebliği Moskova 15 (A.A.) Sovyetler Birliği dahilî komiserliği Trokçi ve Zinoviyef taraftan bir tethişçiler grupu meydana çıkarmıştır. Bu grup, haricde bulunmakta olan Troçkinin doğrudan doğruya talimatile hareket etmekte ve devlet ve parti reisleri aleyhine suikasdler hazırla makta idi. Yapılan tahkikatta sabit ol muştur ki, bu grup 1932 de Trokçi ve Zinoviyefin talimatı üzerine Te Zinoviyef, Kamenef, Evdokimof, Bakaef, Smirnof, Mırıçkovski ve diğer bazılanndan teşekkül etmiş ve Leningradda 1 ilkkâ nun 1934 te öldürülen Kirofun katli de Troçki, Zinoviyef ve bu grupun merkez komitesi tarafından tertib olunmuştur. İthamname, Sovyet müddeiumumisi tarafından tasdik olunmuş ve âli mahkemenin askeri kollejine tevdi olunmuştur. Yeni askerlik talimatnamesinin tatbikına ba*lan4ı Bir kızla bir çocuk kayboldu Moskova 15 (A.A.) Müdafaa komiserliği neşrettiği bir emirnamede 1914 doğumlularınm tamamını ve 1915 do ğumlulannın da yarısını silâh altma çağırmakta ve 1934 te asker olanlan da c) Yabancı memleketlerden gelen tay terhis etmektedir. yareler hakkında yapılacak sıhhî muamele veya bunların tıbbî muayeneleri ve bunlara tatbik edilecek sıhhî tedbirler karşılığı olarak İcra V'ekilleri Heyetince tanIstanbul halkmın verdiği ianelerle bu zim olunan tarife üzerinden ücret almır. sene şanlı ordumuza dokuz tayyare heMadde 2 500 numaralı Rüsumu diye edilecektir. Bu dokuz tayyare ile Sıhhiye kanununun dokuzuncu madde birlikte İstanbulluların orduya hediye etsinin ikinci fıkrasına şu fıkra eklenmiştir. tikleri tayyarelcrin sayısı yirmi yediyi bulmaktadır. Tonajı 250 yi geçen motörlü gemiler Bu sene memleketin her tarafmda yeni den 100 lira. alman tayyarelere ad konma merasimi Madde 3 2810 numaralı kanun Cumhuriyet bayramından sonra yapıla mülgadır. caktır. pBahçe Mimarı* Mevlud Baysal Parkların, anıt, meydan, çocuk ve köşk bahçelerinin en modern usullerle tarh ve taksimatını, plânlarının ihzannı ve araziye tatbikatını deruhde ve taahhüd eder. Müessesat ve hususî bahçelerin daimî nezaretini kabul eder. Çiçek, sebze tohumlan, fide ve fidanlan; süs, meyva ağac ve ağaccıkları; salon çiçekleri bahçe alât ve edevatı ve ehliyetli bahçıvanlar gönderir. Katalogu elli kuruştur. Istanbul dördüncü Vakıf han, dördüncü kat No. 18. Telefon 22537 Istanbul orduya 9 tayyare daha hediye ediyor TAKSİM BAHÇESİNDE • Galata Çocuk Esirgeme Kurumu menfaatine 16 Ağustos Pazar saat 18 den 21,30 a kadar 1 Şehir Bandosu 2 Hokkabaz 3 Varyete, 4 Kukla Saat 21,30 dan ikiye kadar : 5 Orkestra, 6 Kuk a, 7 Varyete. 8 Halk Opereti ( Halime ) 9 • San'atkâr Safiye ve arkadajları konseri, 10 Monoloç, san'atkâr IBRAHi A tarafından, 11 Muhtelif egleneeler. TAKSİM BAHÇESİNDE HALK OPERETi H A L K OPERETİ Bu akşam 21.45 te HALİME Yarm Kadıköy Süreyya bahçeeindc HALİME Bursa (Hususî) Burada sıcaklar tekrar arttığmdan şehrimizdeki bankalar muamelelerini sabah saat sekiz buçuktan on üçe kadar j'apmıya karar vermişler ve bu kararı tatbika başla mışlardır. Bu kadar zengin programa mukabil mecburî meşrubat (1) liradır Ucuz ve temiz biife ve lokanta vardır.

Bu sayıdan diğer sayfalar: