30 Temmuz 1936 CUMHURtYEl Yeni bir harb silâhı Radyonun müthiş rolü ItalyaHabeş harbi esnasında görülmüştür Almanya, Rusya ve İtalya muazzam propagandalarını bu sayede yapıyorlar RADYO Muallim yardım sandığı kuruluyor Bütün muallimler sandığa giriyorlar Burada beş altı devir altalta yatıyor! Profesör Baksterin bir makalesi Sultanahmedde bulunan eserler Sa'dâbad canlanıyor aşamak zevkini bilen millet İstanbul Maarif Müdürü Tevfiğin teler yaşamak hakkıru kazanmış şebbüsü üzerine, İstanbul Vilâyeti dahisayıhrlar. Hayat, meskenet ve 2 [*] lindeki muallimlere ve maarif memurlanataletten yorulur. Çünkü bizatihi hare Iskoçya Üniver na ölüm vukuunda yardım etmek üzere ettir. Hareketin hayatı temsil edebilmesi sitelerinin yardımile bütün muallimlerin iştirakile bir yardım se elemden mümkün olduğu kadar uzak Sultanahmed camisi sandığı tesis edıldiği yazılmıştı. Bütün ivarında geçen sene almasile mümkün olur. Bu hakikatin mekteblere bu hususta gönderilen tamim bu sene Bizans mütearife halini almasından dolayıdır ki üzenne muallimler meclisleri toplanarak ,'e bütün medenî memleketlerde içtimaî vaaraylarını arayan bu işi tetkik etmiş ve bu teşebbüsün çok ifelerle muvazi olarak insanî eğlence Ingıliz heyetinin bu faydalı olacağını takdir ederek bütün muer de tesbit edilmiştir. Tiyatrosuz mernienekı mesaisinin neallımlerın sandığa yazılmasına karar vereket bugün penceresiz ev gibidir. Radiceieri hakkmda hemislerdir. Muallim meclisleri aza listeleosu olmıyan şehirler dilsiz insanlara yet reisi profesör rini yaparak Maarif idaresine gönder benzetiliyor. Baksterin yazdığı mislerdir. Bütün muallimlerin böyle is Silâhile olduğu kadar zekâsile de bemakîlenin ikinci kıstekle yardım sandığına aza yazılmalan şer tarihinde büyük roller oymyan Türmın da bugün derüzerine dün tesis heyeti maarif binasında, cedıyoruz: kün her devirde o devre uygun eğlenceMaarif Müdürü Tevfiğin riyasetinde eri vardı. Şiiri, musikisi, raksı ve herşeyi «Garb istikame toplanmıs ve sandığm nizamnamesini tet tinde Arasta soka tamamdı. Taassubun riyadan ördüğü örkik etmiştir. Nizamname esas itibarile ka ğında tü gerçekten kalın ve korkunc olmakla yaptığımız bul edilmiştir. Yalnız bir iki madde üze hafriyatın nekadar beraber onun altında ne şatır ahenkler rine vaki olan itırazlardan dolayı, Kadı zoriuklara cereyan ettiğini tarih bilenler bilir. Butesadüf köy ortamektebi müdürü Feridun, Eyüb eylcdığini ve nasıl nun aksini kabul etmek Türk ruhundaki ortamektebi müdürü Celâl Mahir, Kan ilerlediğini ve ne gineş'eyi inkâr eylemek ve uzun asırların Hafriyat yerinden bir manzara dilli lisesi müdürü Cemal, müfettiş Tev bi kıymettar eserleri meydana getirdığinı nıhayet burada bulacağımızı ümid ediyo hareketsiz geçtiğine inanmak olur. fik Görel, Eminönü kazası maarif mernu yazmıştım. Bunun mukabıl istıkametinde uz. Bana bu mülâhazaları ilham eden Muazzam bir radyo münile merkezi ru Adil, Beşiktas Maarif memuru Re Mar/naradenizine doğru yaptığımız hafriSad'dâbad sahasının ihya edilmesine Bizansın ilk devirlerine aid tuğla inşaHarb zamanmda telsiz istasyonlannın muhtelif milletlere mensub insanlar ara ceb, İstanbul Kız orta mektebi müdür yatın ilerlemesi daha çetin oldu. atı gbsteren duvarlann yanıbaşında Bi Kültür Bakanlığının verdiği isabetli kamilletler elinde nasıl bir silâh olduğunu sında memleketiniz, vatanınız, milletiniz muavini Tahirden mürekkeb olmak ü Burada geçen seneki hafriyatı Torun zansın son devirlerine aid duvarlar bulu rardır. Sa'dâbad, zannolunduğu gibi Lâve olacağını düşünen ve bılenlcr çok ol aleyhindeki kısımları da hep birlikte rad zere yedi kişilik bir komisyon seçilmiş sokağının öteki tarafında durdurmuştuk. nuyor. Bizansta hüküm süren hanedan le devrinin aynası değildir, belki Türk yoda dinlemek gibi elim zamanlar var masa gerek. tir. Komisyon bu hafta zarfında da iti Sultanahmed camisile birlikte ayni za ar devirlerine aid paralara ve çanaklara zevkinin bir zamanlar tecelli ettigi tarihî Radyonun propaganda ve harb bakı dır.» bir sahnedir. Bunun böyle olduğunu anrazları mucib olan maddeler üzerindeki mar.da inşa edilmiş olan bir Türk binası esadüf ediliyor. Muharrir birkaç misal gösteriyor: mından oynadığı ve oynıyabileceği rolün tetkikatmı ikmal ederek müessis heyete bizi ınüşkül mevkide bırakmıştı. Bu bina Bunlann böyle karmakarışık ve bir a amak için 1730 isyamndan sonra Sa'd• 1 elsizle mücadele ve muharebeyi I< ehemmiyetini gösteren Avrupanın tanın raporunu verecektir. Bu suretle sandığm Baytar mektebi hududu dahilinde idi. rada bulunmaları hayrete şayan değıldir. âbaddaki köşklerin, havuzlann yıkıldı mış muharrirlerinden Mr. F . Tuohynin talyadaki Bari istasyonu kat'î olarak aç resmen teskili işi ikmal edilecektir. Ma îstanbul Belediyesi erkânından, Bay ünkü Hipodromla Marmara denizi a ğını düşünmek kâfidir. Eğer o köşkler, o yaptığı çok kıymetli bir etüd vardır. O tı. I lakikî bir muharebe basladığı gün amafih, bütün muallimler memnuniyetle tar mektebi müdürünün lutufkâr yardımirasmdaki bütün havali mütevali değişik havuzlar milletin zevkini temsil etmeseykuyucularımızı alâkadar edeceğinde şüp hava yolile havadis vermek ve propagan sandığa aza olduklarından, sandık ni e bu binanın altında hafriyat yapmağa iklsre, yeni yeni inşaata ve tamirata da di hocalar tarafmdan yakılmak istenir yapmak suretile baska milletleri tethiş he olmıyan bazı kısımlarını hulâsalar şekzamnamesine gb're, bir defaya mahsus ızin aldık. Burada elde ettiğimiz en mü imî bir saha teşkil etmiştir. Büyük Kons miydi ve Birinci Sultan Mahmud d a : etnıck harbin yarısını değilse de büyük linde buraya geçiriyoruz. olmak üzere bu ay maaşlarından yarım him netice mozaik sahasınm cenub hudu tantın karargâhını Sepstimius Severusun «Yakılmasma nzam yoktur, fakat yıkılMister Tuohy etüdünün başmda dîyor şar lira terkedeceklerdir. Şimdiden sonra duna teşkil eden ve Bizans devrinden Hipadromu yanıbaşında kurduktan son sın» der miydi?.. ki: kalan bir duvardır. Bu Türk evi yapılır ra bir sıra saraylarm inşasına başlanmıştı. * * * her ölüm vukuunda azalar 25 şer kuruş «Avrupadaki münakaşa ve mübarezeken temeli kazıldığı zaman mozaik ve ze 408 450 senelerinde hüküm süren İmpaLâle devrinden çok zaman evvel Is vereceklerdir. Toplanan paranm yarısı lerin şiddeti arttıkça diktatörler kendi umin kat tahrib edilerek aşağıya inilmiştir. rator genc Teodosyos Marmara sahılın tanbullulann en şen bir mesiresi olan yardıma muhtac meslektaslara verilecek, Bullerine muhalif, kendi takib etmek isteFakat temeline kadar araştırma yapaca de Bouculeon saraymı yaptırmıştı. Kâğıdhanenin canlandınlmasına doğru yarısı da sandığa sermaye olarak ban dıkleri yola aykırı her türlii propaganda ğımızı ümid ettiğimiz duvara dokunulmaİmparator Justinian da Ayasofyayı da, adım atılırken başta Redhavz olmak tada muhafaza edilecektir. hareketlerine karşı hava dalgalarile de mıştır. Bu duvar büyük ve sağlam ve gü saray binalarını da mükemmel surette üzere bir takım yabancılann ve onlara mücadele etmek için gece gündüz çalışızel bir kemerin üzerine kurulmuştur. tecdıd etmiş, Altın Salondan Hipodroma uyan üç beş yerli yazıcınm Sa'dâbadı Mürettibler Cemiyetinin yorlar. Bu kemerin altını kazarken Bizansın giden uzun galeriyi yaptırmıştı. Saidâbaddan bozma sanmalanndaki ve îtalyanlann Bari telsiz istasyonu sayebüyük gezintisi Romalılar tarafmdan işgali zamanından 829 842 senelerinde hüküm süren orayı Çelebizade Said Paşanın şenlen ginde elde ettikleri muvaffakiyet gözönünTürk Mürettibleri cemiyeti tarafmdan kalmış çanakçılık eserlerini bulduk. Bü împarator Theophilus muahharen Mu dirdiğini söylemelerindeki yanlışlığı ha dedir. Faşistler, bu istasyondan gönder 8 8/ 936 cumartesi günü saat 15 te yük Saraym yerinde Romalılar devrinden kaddes Saray ismini alan binalar grupunu tırlamamak mümkün olmuyor. Said Padıkleri hava dalgalarile Hindlilere, Mı Köprüden Boğaziçine ve Adalara^ ya^ kalmiî, bu eserlere, bu binanın tarihi ya yaptırmıştı ki kendisinden sonra gelen îm şa, babasile Parise gitmek dolayısile Ver6irhlara ve Arabjara îngiltere aleyhinde pılacak geziatinin hazırhğına devam 9 ald.ğı zaman büyük kıymet verilecekrir. parıtorlar hep burada oturdular. say çağlıyanlarından aldığı hazzı Nevistedikteri her türlü propagandayı yapa Büyük bir istasyondakl V E.«as mozaik sahası boyunda sekiz met867886 senelerinde hüküm süren înv lunmaktadır. *"" şehirli Ibrahim Paşaya hikâye etmiş o bilmişlerdir.» rodan fazla derinliğe indik. Hafriyat iler parator Makedonyalı Basil, imparator tetisattaA bir kısmı Bu gezintiye iştirak için çoğunu mü labilir. Fakat Sad'âbad mamuresi doğ Sonra umumî bir mütalea yürütüyor: ledikçe tesadüf ettiğimiz eserleri ve taba Uçüncü Mihaeli öidürmüş olduğu bu sabir kısmını kazanmak demek olduğunu id nevver iş adamlan teşkil eden zevatın arudan doğruya îbrahim Paşanın eseri «Milletleri, hava neşriyatmda umumî kaları kemali itina ile tetkik ettik. Baki raydan hoşlanmadığından yeni bir çok rak eden diğer milletler, bilhassa Alman lâka gösterdıkleri görülmektedir. dir. Nitekim orada bu adı taşıyan köşkü edeb kaidelerine riayet ettirmek imkân Türk Mürettibleri cemiyeti tarafmdan, toprağa ve kayalık zemine ininciye kadar binalar yaptırmıştı. 912 959 senelerindf ve şelâleli havuzu yaptıktan sonra ken lan gittikçe güçleşiyor. Bunun en büyük ya ve Ruslar da bu usulü benimsemekte gazete sahiblerile, matbaacılara, kitab devirlerin çini ve çanakçılık e împarator Yedinci Konstantin dahi o za «Hsi şu tarihi yazmıştı: 6ebebi yeni «kısa dalga» istasyonlarıdır. ve hergün tekemmül ettirmekte bir dakika cılara, bu gezintiye karşı gösterdıkleri serieri tabakalarına tesadüf ettik. En yu man harabiye yüz tutan Boucleon sarayile Bu yeni istasyonlan «hava dalgalan u bi'e kaybetmiyorlar. Mubarek ola Sultan Ahmede devletle alâkalar hasebile teşekkür edilmektedir. kan tabakada Onaltmcı ve Onbeşinci a Alfın Salonu yenibaştan tamir ve tezyin Sad'âbad zunluğu» hakkındaki milletlerarası kai İtalya Propaganda Nazırı Kont CioMürettibler cemiyeti, ayni zamanda, di sırlardaki Türk çinicilik ve çanakçılık e ettirmişti. de ve kanunlarına aşikâr bir şekilde te no faşist telsiz istosyonlarının on dört li*** Bizans împaratorluğundan her biri es san üzerine neşriyat yaptıklarını iftiharla ğer zevata, münevver iş adamlarına, mes serlerini bulduk. Bunun altında Bizansın cavüz etmeden zehirli hücumlarını iste Kâğıdhanedeki çağhyan ve Ihlamur lekî cemiyetler ve teşekküller erkân ve son devirleri eserleri, daha aşağıda Bi lâfınm eserlerini ikmal yahud tadil eyle dikleri muayyen noktalara ve pek uzakla söylüyor ve bu muhtelif memleket dilleriazasına dahi gösterdıkleri alâkalar, mü zamın ilk devirleri eserleri, daha sonra diğinden bizim bulduğumuz gibi birçok köşklerinin tamiri, eski Sad'âbadm bu ni sayıyor: İngiliz, Arnavud, Bulgar, ra göndermek imkânlarım buluyorlar. günkü ihtiyaclara göre ihyası güzel bir rettiblerin gezintisine iştirak arzuların da Romalıların devrinden kalmış eserleri stiüer ve san'at devirleri birbirine kanş Havadan yapılan propagandaları tes Romanya, Yunan, Hindistan, Holanda, Belediyesi bildirmeleri cihetinden de teşekkür his bulduk. En aşağı ve son tabakada Elen mıştır. Burada bütün Bizans âleminin ve düşüncedir. Lâkin îstanbul hil eden fennî amıller de vardır. Bu «kı Yahudi, Hırvat, Fransız, Macaristan, bize yeni bir Sad'âbadla beraber yeni lerini beyan ediyor. eserleri vardı. hatta umum Avrupanın tarihi yazılmı sa dalgalar» kendi memleket ahalisinin Almanya, Arab ve Esperanto. bir Nedim de verebilir mi? Bu tabakalarla muhteviyatının iyice bulunuyor. Binaenaleyh ele geçen he: Gezinti vapuru aym sekizinci cumat * * * hemen hemen hiç dinliyemiyeceği bir seBen böyle bediî bir bahtiyarlığı, eseftesi günü saat on beşte Köprüden kalka tetkik edilmesi Elen kültürü zengin olan sağlam parçanın bir tarıhî kıymeti vardır kilde uzağa gönderilebilir. Böylece bu Almanyaya gelince: Nazilerin çok Ie söylüyorum, ummaktan çok uzagım. eski İstanbulda çini san'atının tarihler Hafriyata maddeten yardım eden ls Para ve himm.et bir değil bin Sad'âbad memleketler ahalisi sual, tenkid ve protes kuvvetli telsiz neşriyatile neler yapmak caktır. hakkmda faydalı malumat elde edilmesi koçyalı \Valker Trust heyetine ve daıma to imkânlanndan mahrum kaldıkları hal istedıklerini pek aşikâr bir sekilde daha yapabilir. Fakat bir Nedim yaratmak ni t?min edecektir. bize yardım eden ve teşvikte bulunan İs o kadar güç ki.... de kendi namlanna baska milletler ve an'amak kabil değilse de Berlin yakınm adım' atmış olan Moskova îse, «tâli is Mozaik sahasından şimale doğru ve tan Valisine ve şehir erkâmna müteşek memleketler hakkmda türlü türlü iftira da ve her türlü harb tehlikelerine karşı tasi onlar usulü» namı altında yepyeni bi M. TURHAN TAN To r un sokağının şimalini takiben yaptığı kiriz. ve tezvirler yapılabiliyor. masun kalabiiecek şekilde toprak altında Sovyet sistemi vücude getirmiştir. Sebeb mız hafriyatta muhtelif hendekler açtık Burada bir Asari Atika mahallesi vü Havada, kısa dalgalarla yapılan bu yaptırmakta olduklan telsiz istasyonu na ve mazeret te bulunmuştur: Nazi pro Karpuz, kavun nakliyat Bu mesaimizin mükâfatı olarak Bizam cude getirmek yolunu tutmuş bulunuyo tezvir, iftira ve istihza nesriyatı yazi i|e zan dıkkate alınırsa bu sahada gösterebi pagandasma karsı mukabele etmek... devrinden kalmış birçok duvarlar, kemer ruz. Hafriyat esnasında bulduğumuz par tarifesi Çok geçmeden Avrupada sükut eden yapılan neşriyattan kat kat müessirdir. lecekleri muvaffakiyet hakkmda bir fikir ler vc tahtanî binalar keşfettik. Bu saha çalar burada hüsnü suretle muhafaza Şark şimendiferleri idaresi, bu sene Memleketiniz aleyhinde yazılmış çirkin ed'iıilebilir. Bugünkü halinde bile Alman bir tek istasyon kalacaktır. Sulh ve salâh bir yazıyı yalnızbasınıza okuyabilirsiniz. j ya uzak memleketlere müteveccih olmak nesretmeğe memur istasyon. Cenevrede çok karısıktır, lâkin burada büyük ümid dilecektir. Meydana çıkardığımız mozait Trakyadan îstanbula gelecek olan ka [Tessürünüz nekadar büyük olursa olsun üzce günde yirmi muhtelif telsiz neşriya Milletler Cemiyetinin telsiz istasyonu fev Ierirniz vardır. Bizans İmparatorlannm lar, mimarî eserler ve çini ve çanakçılı vun, karpuzlar için mevcud tarifede yüzkaiâde ve çok mükemmeldir. Fakat sade Büviik Sarayının bir kısmınm temellerin: esyası mühim yer tutacaktır. Bunlar esk de yirmi tenzilât yapmağa muvafakat eto anda baskalan önünde kızarmak ve kü tı yapabilmektedir. ce teknik bakımmdan!» çük düşmek felâketine maruz değilsiniz. * * * [•] Bırincı yazı 28 temmuz tarihli sayı Bizans medeniyetini tetkik edenlere birei miştir. Karpuz için tenzilâtlı tarife şim diden baslarmstır. delü vazifesini görecektir.» Halbuki umumî bir mahalde, bilhassa V. M. ımzda çıkmıştır. Telsiz nesriyatını altüst etmekte ilk ki... Böyle yaptığı için ona kızmak buda le iyi muamele eder, onların gönlünü allalık olur. Bu hareketi onun ne iyi yürek" mağı öyle bilir ki bölükteki bütün efrad, li olduğunu göstermiyor mu? Bu deli onun bir sözile ateşe atılırlar. Bir defa kanlı muhakkak ki asil ruhlu bir insan şehirde bir yangın olmuştu. Belediyenin vesaiti yangını söndürmeğe kâfi gelmedi. dır...» Bizden yardım istediler. EIli neferle ErVe Saniha o akşam kazinoya gitti. cümendi gönderdim. Yanan evlerden bi 11 Ertesi günler, Saniha, genc zabiti pek rınin üst kttında bir ihtiyar nine kalmış, az gördü. Kıtaata acemi efrad gelmis, her tarafı alevler sarmıs, kimse cesaret ealay kumandanı değişmişti. Ercümend, dip kadının yardımına koşamıyordu. Göz çok meşguldü. Fazla olarak bölük ku göre göre ateşe ve ölüme atılmak kolay bir mandanı da tebdilhava almıştı. Onun va is değildi. Askeller de tereddüd ediyor zifesini de vekâleten Ercümend görü lardı. Ercümend, bizzat çökmek üzere olan eve girmek isteyince efrad önüne yordu. Bir akşam, Süha ile Saniha gene ka geçtiler: halde Kadir ve arkasından da Ercümen ve kışlaya gelince de hepsi Ercümendin din dısarı fırladıklarını gördük. Her iki ellerini öptüler. si de dumandan yarı boğulmuş bir halde Saniha, kendi kendine: idiler. Elbiseleri ötesinden berisinden yan îyi yürekli kahraman çocuk! di mıştı. Hemen başlarından aşağı kova du. larla su dökerek tutuşan elbiselerini sön vor< dürdük. Kumandan paşa, ertesi günü bütün kıtaatın huzurunda güzel bir nu Ertesi gün kasabanın kurtuluş bayramı tuk söyliyerek birinci mülâzim Ercümend idi. H e r taraf donanmıştı, şehirdeki kıtaBeyle, Kadir onbaşıyı tebrik ve taltif et at, hükumet konağınm önünde bir resmiti. İhtiyar nine de, yangından kur*arıl geçid yapacaktı. Meydanda kurulan kümıs olan eşyasından iki çevreyi bunlara çük tribünün bir köşesinde Süha ile Sahediye etmişti. Paşa, onları da, kahra niha da yer almışlardı. Biraz sonra resmimanhklannın ve fedakârlıklarının bir ha geçid başladı. Mızıka geldi, tribünün tırası olmak üzere, herkesin önünde E r karşısında durdu. Alay kumandanından sonra, binbaşı Osman Bey kır bir A r a b Sen dur, beyim, biz gireriz, dedi cümendle Kadir onbaşıya \erdi. zinoya geldıkleri zaman binbaşı Osman kısrağına binmiş olduğu halde geçti. ArBeyi orada buldular. Süha, Ercümendin ler ve alevlere doğru saldırdılar. Eıcü Askerler Ercümendi nasıl sevmesinler kasmdan bblükler, takımlar birbirbi takib son günlerde pek az göründüğünü söyle mend onlara: ki geçen sene, çok sıcak bir günde manev Durun diye bağırdı. Efrad durdu radan dönüyorduk. Her taraf cehennem ettiler. Zabitler, sırmalı kayışlannı takdi. Osman Bey de birinci mülâzimin çok mış ve kılıc kuşanmışlardı. Efrad sefer meşgul olduğunu söyledi. Sonra da halar. îçlerinden çok güçlü kuvvetli, aslan gibi yanıyordu. İlk defa manevraya çı gibi bir asker olan Kadir onbaşıyı yanı kan efraddan bazıları, bu sıcakta yürü ber kıyafetinde idi. Tribünün önünde diraretli bir lisanla Ercümendi metettı: kilmiş olan iki şâhısm arasma gelince, Yaman bir zabittir, dedi. Çalış na alarak bizzat kendisi içeri girdi. Ar yüşe tahammül edemiyorlardı. Ercümend, yürüyüş sertleşiyor, kafalar sağa dönüyor, kan, zeki, azimkâr, cesur, mesleğinin eri kasından efradm hepsi onu takib etmek parasını kendi cebinden vererek yoldan gözler dimdık kumandana bakıyordu. bir gectir. Bütün bu meziyetlerine rağ istediler. Menettim. Ev korkunc çatır geçen bir köylünün arabasını kiraladı ve Yağız yüzlü Mehmedcikler, süngülemen, hiç te mağrur değildir. Gayet gü dılarla yanıyordu. Her an çökmesi bek sıcaktan bunalan birkaç askeri bu ara rin parılhsmı karartan şimşek bakışlarile zel yazı yazar, fransızca, almanca bilir. leniyordu. Ercümend gibi kıymetli bir Bir iki saat içinde koca bir raporu çizik zabiti, göz göre tehlikeye atılırken me baya bindirdi. Kendisi kıt'asının başmda heybet ve aevgi, iftihar ve saygı saçarak tirir. Onu mafevkleri, arkadaşlan gibi netmediğime teessüf ediyordum. Bize pek yürüyüşe devam etti. Bu hali gören diğer geçiyorlardı. Yerleri titreten ayak $esleri madunları da se\er. Küçük zabitler, ef uzun gelen çok endişeli bir intizardan son efrad, öyle canlandı, öyle canlandı ki mızıkanın üstüne çıkıyordu. lArkast varl rad ona bayılırlar. Maiyetindekılere öy ra, önde kucağında ihtiyar nine olduğu bundan sonra bir tek döküntü vermediler "Cumhuriyet,, in tefrik^sı: 73 Aiidin Daver DAV'ER Geceyarısmdan sonra da beni bırakı üstüne bastırdığı zaman beni mi düşünüyor, gidip udı Cemile isminde zevk ka yor?» dınınm dostu oluyor.» Şimdi çok kıskanç bir duygu bütün Saniha, gündüzleri, boş zamanlarında benliğini sarmıştı; vücudünde bir gev yazmağa basladığı bir romanın müsved şeklik duydu, yarı baygm bir halde kumdeleri önünde hayale dalıyor. Akşam ların üstüne oturdu. Biraz sonra kendi lan o melâlli alacakaranlık anlarında, kendine muhakeme ederek: köpeğini yanına alarak yapyalnız deniz «Deliyim deli, diyordu; Ercümendin kenanna gidiyor, ayaklarının altında çı beni sevmedığini biliyorum. Onun herşeytırdıyan kumların sesini dinliyerek dola den ziyade benim dostluğuma, benim arşıyor, dolaşıyordu. G*tıkçe esmerleşen kadaşlığıma ihtiyacı olduğunu biliyo denizin üstünde, gözlerine evvelâ belirsiz rıım. hayaller görünüyor, sonra bunlar, yavaş Tabiidir ki Cemilenin yanında iken yavaş toplanıyor, şekilleniyor, içlerinden beni düşünmesine imkân mı var?... Belbiri ötekilerin önüne geçerek hepsinden ki, bu kadının biraz bana benzediğinin daha iyi canlı görünüyordu. Bu hayai, farkına bile varmamıstır. Askerlerin aşkı bir baş, çapkm, yaramaz, söz dinlemez, basit \e haşindir. Onlar, bizim karmakakorkusuz, cür'etkâr, bir baştı; hem çok rışık hislerimizi bilmezler Cemile. kimseşirin, hem çok mahzun bir baş... nin beğenmediği talihsiz bir kadındır. Er«Cemile de benim gibi sarı saçlı ve cümend, ona acımış, bu zavallı kadmı mavi gözlü imiş. Acaba onu göğsünün metres tutmuştur. Bunda bir fenalık yok