4 Mayıs 1936 CUMHURİYET SON HAB TELEFON TELCRAF ERLEQ... veTELSİZLE Balkan konseyi bugün Belgradda toplanıyor M. Metaksas ve Tevfik Rüştü Aras dün öğleden sonra Belgrada vardılar [Baştarafı 1 inci sahifede] Dış Bakanlık erkânı, Türkiye ve Yunanistan elçilikleri memurları ve birçok gazeteciler tarafından karsılanmışlardır. Metaksas ve Rüstü Aras, Belgrada gelmeden evvel yolda Mlabonevatz is tasyonunda trenden ınerek otomobılle Oblenatza gitmişler ve Kral Aleksandrın mezarına bir çelenk koymuşlardır. Bükreş 3 (A.A.) Titülesko bugün saat 18/30 da Belgrada hareket etmiştir. kadehini şerefine kaldınp dostluğu Yunanistanca tecrübe edilmiş samimî bir müttefiki selâmlamakla duyduğu büyük sevinci'anlatarak buradaki samimiyetin dost Yugoslavya payitahtında da carî olacağına şüphe etmediğini söylemiştiı. Tevfik Rüştü Aras General Metaksasa verdiği cevabda kendisine karşı gösterilen pek samimî kabulden mütehassis bulunduğunu söyliyerek «Belgrada gi derken buradan geçmem için vaki olan nezaketli davetinizi memnuniyetle kabul ettim. Güzel memleketinize her gelişimde sevincim daha ziyade artmaktadır. Türkiye ile Yunanistanı birbirine bağlı yan bağın samimiyetinden bahsetmek artık fazladır. Yugoslavyaya yapılacak beraber yolculuk bu samimî bağın ve memleketlerimizin Balkan Paktına karşı olan merbutiyetinin bir remzi demektir» demiştir. Muazzam bir köprü daha... Dalaman köprüsünün inşaatı yakında bitiyor URDDAN AZILAR Yazan : ismail Habib İHEM NALINA MIHINA Bütün haşmetlular gibi... Iç Torosta »iki destan ^ Otomobilin gölgesine bağdaş kurarak, yanımızdaki köylülerle İstiklâl cenginin henüz dumanı üstünde hatıralarını konuşuyoruz Arkamızda Gülek dağları, sağımızda ve solumuzda Mısırlı İbrahim Paşadan kalma iki kale, önümüzde dalgalı bir serpilişle uzayan Bürücek yaylâsı; Tekir baş denen mevkiin tümseğimsi bir yeşil iğinde durdurduğumuz otomobilin göi gesine bağdaş kurarak, bundan dokuz on yıl önce, yanımızdaki köylülerle İstiklâl cenklerinin buralarda geçen henüz dumanı üstünde hatıralarını konuşuyoruz. Bulunduğumuz yerden Bürüceğe doğru, biraz ötede, tek başına duran, kalın gövdeli, beyazımtırak, yalnız alt katı kalmış kârgir bir bina var. Eski bir kışlayı, yahud yanık bir hanı andırmaktadır. Yaylâ içindeki yalnızlığına bakıhrsa kara yolunun işlek zamanlarında menzil oarak yapılmış olacak. Yalnız ya yapı ırken yarım kalmış, ya yapıldıktan sonra üst katları ucmuş, herhalde durusundaki çilekeslikten belli basından birşeyler geçmiş bir bina. Öğrendik; meğer orada geçen şey akıllardan geçmiyecek şeymiş. Fransızlar Çukurovadaki vaziyetlerini emniyet altına alabilmek için Torosları da ele geçirmek zaruretile Pozantiye kadar ilerlemişlerdi. Bizim «Milliciler» le Fransızlar arasındaki en kanlı savaşlar hep bu Toroslarda geçti. Saldıranın hakan başka herşeyi var, dayananın ise i manından başka birşeyi yoktu. Çok şeyIer gören Toroslar bile kağnile tankın e çakmakh tüfekle mitralyözün cenğine hâlâ şaşar durur. îşte karsımızda yapayalnız duran şu yapıya bakın. Tam teçhizatlı bir Fransız müfrezesi ileriden ve geriden yolunu kestiğimiz için, o kârgir yapıya sığınıyor. Binayı muhasara ettik. Onlan çıkartmıyoruz, fakat onlara yaklaşamıyoruz da. Bizde top yok, binayı yıkamayız; onlarda erzak çok, uzun zaman bekliyebilirer. Hücumla almak, denendi, imkânsız; her pencere mazgalına bir mitralyöz yereşmiş, dört taraftan tırpanlama doğra maktadır. Gece baskını mı? Projektörler* var, gece yok! Günler, haftalar geçiyor. Eyvah. yardımcı kuvvetler imdadlarma yetişip kurtarmadan bu düşmanı nasıl haklamah? Sonra vaziyetimiz çok kötüleşecek. Bu müfrezeyi ortadan kaldırırsak serbest kalan kuvvetlerimizle boğazı tıkayacağız. Artık buradan düsman geçemıyecek. Fakat ne yapabiliriz? Saldırmak boş, her kes ölümü göze alıp saldırsa ortada dirı bir kimse kalmıyacak. Kusatıp bekle, nafile, neredeyse yardımcı düşman gele cek. Ne yapmalı Yarabbi ne yapmalı? On dört yaşlarında bir köylü çocuğu, adı galıba Osmandır, körpe kafasmda tek yapılacak şeyi kararlaştırdı. Tek yapılacak şey en yapılamıyacak şeydi. Bu kadar yiğitin yapamadığını bir çocuğun kendi basına yapması; en olmıyacaktan olaganı çıkarmak. Osman hazırlanıyor, beline uzun bir urgan doladı, sırtına çuvala sarılı on on iki okkalık bir yük bağladı, elinde de bir demet çalı. Osman gecenin karanlığı i çinde yoldadır. Yere yatmış, çalı demetini siperleyip yavaş yavaş iterek, sürtüne sürtüne o binaya doğru gidiyor. Osman iyice yaklaştı; projektörlerın karanlıkta bıraktığı bir köşeden pire gibi sıçrıyarak duvann dibine varır ve çevik bir hareketle bacaya dolandırdığı urgana kedi gibi ürmanan Osman işte bir hayalet gibi çatının üstündedir. Sırtındaki yükü çözdü. Çuvalı açtı. Karanlık içinde bile ne olduğu belli, p r rıl pırıl bir gaz tenekesi. Vakit gecenin sonuna yaklaşmıştır. Neredeyse tanyeri ağaracak. Osman çabuk. Birdenbire binanm üstünden alevler yükseliyor. İçeriden boru sesleri, naralar, telâşlar, çığlıklar. Bizim kuvvetler dört çevreden avcıya yatmışlar; sıçrıya sıçrıya muhasara çemberini daraltıyorlar. Yangın bütün binayı Dalaman köprüsünde inşaat Avala ajansımn giizel bir yazısı Atina 3 (Hususî) Yarım resmî Avala Ajansı Balkan Paktına dair yazdığı bir yazıda bu paktın imza eden devletlere temin ettiği faydalardan bahsederek Belgrada gelen Tevfik Rüştü Aras ile General Metaksasın Yugoslavyanın paktın prensiplerine bağlılığının samimiyetini bir daha teyid edeceklerdir, demektedir. Hariciye Vekilimizin Atinayı ziyareti hakkında tafsilât Atina 3 (Hususî) Türkiye Hariciye Vekili Tevfik Rüştü Arasla Başvekil General Metaksasın dünkü müzakerelerinde Türkiye elçisi Ruşen Eşref ve Yunanistanın Hariciye Nezareti umum siyasî direktörü Mavrudis de hazır bulunmuşlardır. Tevfik Rüştü Arasın Kral ile görüşmesi bir saat sürmüştür. Bu mülâkatlarda iki müttefik devlet arasında gerek umumî siyaset, gerekse Belgrad içtimaında tetkik edilecek meseleler hakkında tam bir noktai nazar mutabakatinin husule gelmiş olduğu bütün siyasî mahfillerde teyid edilmektedir. Basvekil Metaksas Türkiye Haricive ili şerefine verdıği öğle ziyafetinde Muğla Vilâyetinin Köyceğiz ve Fethiye kazaları arasındaki büyük Dala man köprüsünün inşaatı bitmek üzeredir. Bu köprü, vilâyetin en yeni ve modern eserlerinden biri olacaktır. Şimdi inşaat, üçüncü ayaktadır. Açılma me rasiminde bizzat Nafıa Vekilimiz Ali Çetinkayanın bulunması muhtemeldir. Köyceğiz, artık eski sıtmalı, bataklık vaziyetinden kurtulmuş, bol yeşilliği ve tabıi güzelliğıle severek yaşanacak bjx kasaba halini almıştır. Burada ev velce batakhğın tesirile hava çok ağırdı. Sıtma tahribatı görülüyordu. Cumhuriyet idaresi, sıtma savaşım buraya da tatbik ederek bataklığı kurutmuş, bazı kanallar açmıştır. Belediye de o nisbette varlık göstererek caddeler açTevfik Rüştü Aras ziyafetten sonra mış, bazı tahta perdeleri kaldırmış ve eski Basvekil Çaldarisle eski Hariciye imara azamî ehemmiyet vermeğe baş Vekili Maksimosu ziyaret ederek bir lamıştır. müddet görüşmüştür. Bunlardan sonra Muğlada mühim bir mevzu, Köyce Hürriyetperver partisi lideri ve parlamen ğiz dalyanının uğradığı akibettir. Bu to rei«i Sofulisi de ziyaret etmişse de ika dalyan, oldukça büyüktür ve burayı umetgâhında bulunamadığından kartını bı cuzca hükumetten kiralıyarak pek çok rakmıştır. para kazanan olmuştur. Liderler Meclisi toplanacak Köyceğiz Amerika ittihadı Amerika hükumeti yeni tekliflerde bulunacak Vaşington 3 (A.A.) Amerika önümüzdeki Buenos Aires Amerika ittihadı konferansına yeni bir bitaraflık mukavelesi teklif edecektir. Bu mukavele, bazı nevi tecim hakkında bitarafların hak ve vazifelerine mütedair olan şimdıki kaideleri tavzih edecektir. Akdedilecek mukavele dünyanın bütün uluslarına açık olacaktır. Bundan baska Amerika, bitaraflarla muhariblerin hak ve vazifeleri hakkında yeni bir beynelmilel beyanat yapılmasını temin için daha genis teşebbüsatta bu lunulmasını istiyecektir. Atina 3 (Hususî) Basvekil Me taksas Belgraddan döndükten sonra Li Fakat son zamanlarda gölde hiç balık derler Meclisi toplanarak Yunanistanın kalmamıştır. Kenarlarda yığınlarla bamalî ve iktisadi işlerini müzakere ede lık leşi görülmektedır. Bahkların bir kısmı, çay ağızlarında toplanmakta ve cektir. yavaş yavaş çaylara geçerek bir daha Liderler Meclisi Yunanistanın hari göle dönmemektedir. ce olan borçlan için bir sureti tesviye Sebeb olarak şunlar söyleniyor: bulmak üzere Londraya gidecek olan Son bir zelzele, gölün altında bazı heyete talimat ta hazırhyacaklardır. çatlaklar husule getirmiş ve buradan zehirli bir gaz intişara başlamıştır. Bu gaz, balıkları zehirlemiştir. Kurtulabi lenler çaylara doğru kaçmışlar, diğer leri ölü olarak sahillere düşmüşlerdir. Alâkadarlar bu mevzu üzerinde tetkikat yapılması icab ettiği fikrınde dirler. ekseriyet kazamyor gölünün bütün balıkları zehirlendi Mısırda intihabat Vefd partisi kahir bir Kahire 3 (A.A.) Kahirenin beş intihab dairesınde Vefd fırkasının beş [Baş taraft 1 inci sahifede] namzedinden dördü intihab edilmiştir. adedini tahkik ettirmiştir. Alınan cevabDığer intihab daırelerının seçım netilara göre Boğazın en kalabalık köyünde celeri malum değildir. Kahire 3 (A.A.) Öğrenildiğine birkaç yüz boş ev olduğu anlaşılmıştır. Bazı kimseler Boğaza rağbet edilmegöre intihabat, umumî bir sükun içinde cereyan etmiştir. Yalnız yukan Mısır mesine sebeb olarak uzaklığı ileri sürdaki intihabat daireleri bir istisna teskil mektedirler. Alâkadarlar bunu doğru etmektedir. Orada dün akşam kanlı bir bulmamakta ve akşam üzeri İstanbuldan Şışliye tramvayla gitmenın buradan Hitakım arbedeler olmuştur. tki kişi ölmüş, ve birçok kiçi yaralan sara kadar yapılan vapur seyahatinden mıştır. İntihabatın neticeleri yarın belji daha uzun olduğunu beyan etmektedirler. olacaktır. Keza, Amerika, tecim hakkında fark Boğaziçi halkma nazaran bütün meFakat Vefd fırkası mensublarının reygözeten yeni tedbırler ittihaz edılmeme lerin yüzde 90 ilâ 95 ini kazanmış olduk sele bilet ücretleri meselesidir. Buna musini temin için Amerikanın yirmi bir cum lan tahmin edilmektedir. kabil şirket ise tarifeyi ucuzlatmak imkâ' huriytine bir gümrük mütarekesi de tekKahire 3 (A.A.) İntihabat esna nı olmadığı mütaleasındadır. Şırkete nalif edecektir. sında Iskenderiye varoşlarında vukuaa ge zaran sahillere yalı inşasına müsaade eMusolini çiftçilere mükâfat \tn arbedeler esnasmda 14 kişi yaralan dılmemesı ve saıre gibi esbab da Boğaza rağbetin azalmasını intac etmektedir. mıştır. Dördünün yarası ağırdır. verdi Birkaç gün evvel Fırka azalarını taEdirnede güzel bir spor Roma 3 (A.A.) Musolini, Venedik njştırmak maksadile Üsküdar Halk Fırsarayında çiftçilik müsabakası mükâ bayramı yapıldı kasında yapılan toplantıya Usküdardan fatını kazanan 17 çiftçiye mükâfatlarınp Edirne 3 (Hususî) Edirne bugün Beykoza kadar Boğazın muhtelif iskelevermiştir. Bu 17 kişinin mensub oldukları aile hakikî bir spor bayramı yaşadı. Halkevi lerinde oturanlardan birçoğu istirak etyüz seneden ziyade avni toprakta ya tarafından tertib ediln atletizm müsaba mişlerdir. Üsküdar Parti Başkanı halşarnış ve çalışmıştır. Musolini, kendile kası büyük bir intizam dahilinde yapıldı. kın dileğini toplamıştır. Halkm ihtiyacrine Habeşistanda bulunan insanların Müsabakalara Edirne ve civanndan 150 ları arasında tesbit edilen şeylerin babirçoğunun orada kalacaklarını söyle genc istirak etti. Tekırdağ kulübü Tekir şında Şirketi Hayriye gelmiştir. Parti miş ve doğu Afrikasında çarpışan çiftüyeleri şikâyetlerini izhar etmişler ve dağ şehir mızıkasile birlikte gelmişti. çilerin senasmda bulunmuştur. şirketin satın alınmasını, ucuz biletle yolEvvelâ büyük bir resmi geçid yapıldı. Avusturyanın malî vaziyeti ve hep bif ağızdan İstiklâl marşı söylendi. cu naklinin teminini istemişlerdir. ÜsküCenevre 3 (A.A.) Milletler Ce Kâzım Dirik takımlara birer ijayrak ver dar Parti Başkanlığı bu dilekleri Cummiyeti finans komisyonunun toplantıs dikten sonra müsabakalara baslandı. İki huriyet Halk Partisi İstanbul Vilâyet münasebetile Cenevrede bulunmakta o buçuk saat süren müsabakalarda çok iyi İdare Riyasetine bildirmistir. lan Avusturya Finans Bakanı M. Dra neticeler elde etiildi. ksler ile Millî Banka direktörü M. KinBirinci, ikinci ve üçüncülere muhtelif Filistinde vaziyet düzeliyor bök dün Avusturyanın ekonomik ve fi hediyeler verildi. Kudüs 3 (A.A.) Filistinde vaziyet nansal durumu hakkında gazetecilere be Bundan başka Lüleburgaz takımile hafif bir salâh göstermektedir. Yafadayanatta bulunmuştur. Edirnespor arasında bir futbol müsaba ki nümayişler esnasmda ölmüş olan bir Bakan, Avusturyada hiçbir kıtaat ha kası yapıldı. Bu maç 44 berabere bitti. Arabm cenaze merasimi hiçbir hâdisereketi yapılmış olmadığını, zira buna lü Havanın yağmurlu olmasına rağmen sa ye mevdan vermeksizin yapılmıştır. Arabların grevi devam edivor. zum olmadığını, bundan başka Alman haya üç bin kadar seyirci toplanmıştı. kıtaatınm hareketleri hakkında da ma Çin matbuat bürosu şefinin lumatı olmadığını söyledikten sonra, Mil Berlindeki tetkikleri letler Cemiyeti finans komisyonunun mesaisini sitayişle anmış ve mecburî askerlık Berlin 3 (A.A.) Çin hükumeti hizmetinin doğurduğu masrafların bütç tarafından hususî surette gönderilmiş olan fazlasile temin edilmiş olduğunu ilâve et Nanken hükumetinin matbuat bürosu remiştir. isi Tang Leang, halihazırda Alman matİspanyadaki işçi grevi büyüyor buatı hakkında tetkikatta bulunmaktadır. Madrid 3 (A.A.) Umumî bahri Mumaileyh, gazetecilere beyanatta bu Hcaret grevi, şimdi İspanyol kapotana si lunarak demiştir ki: Hitlerle on dakika kadar ve Goebrayet etmiştir. Hükumet, ihtilâfı halletmek için son bels ile de yarım saat gb'rüştüm. Goebclerece gayret sarfetmektedir. Hatırlarda bels, bilhassa Çindeki komünist hareketine olduğu veçhile İspanyol deniz amelesi, karşı büyük bir alâka gösterdi. Tang Leang, pazar günü Berlinden iicretlerinin artırılmasını istemekte ve ayrılarak Venediğe gidecek ve Venebu ücretlerin diğer bütün memleketler de•iz amelesi ücretlerınden aşağı olduğu dikten sonra sıra ile Cenevre, Parıs, Londra ve Nevyorku ziyaret edecektir. nu iddia etmekteclirler. Boğaziçi neden ölüyor? imisi, Allahın yeryüzündeki gölgesi, Kimisi, Peygamberin vekili, Kimisi, dünyadaki bütün Cermenlerin. Kayzeri, Kimisi, Avusturya imparatoru ve Ma • caristan kralı, Kimisi, Bulgarlarm Çan, Kimisi, krallar kralı ve Hazreti Sü leymanın torunudur. Fakat hepsi, bir sürüye benzettikleri kapladı. Içeriden fırlıyan hemen avlanı milletlerinin Allah tarafından gönderil yor. Çocuk ne oldu? Yanmış mı, atla miş çobanıdırlar. İşler yolunda gittiği zamış mı, vurulmuş mu; bilmiyorlar. Yalman muhteşem saraylarda otururlar, zevk nız bilinen birşey varsa bir çocuk bir müfve safa içinde yaşarlar, ömürleri iş ve nuş rezeyi yenmiştir. ile geçer, kara, deniz ve hava kuvvetle Ya Menilin başına gelenler, Me rinin «başkumandanı azam ve akdesi» nilin? dirler. Dolgun mevcudlu bir Fransız taburu Fakat işler sarpa sarınca, mintarafilPozantiyi işgal etmişti. Millî kuvvetler âh idareye memur oldukları milleti bırayukarıdan Çiftehan, aşağıdan da Gülek boğazını tıkadı. O tabur orada mahsur kıp bir kasa hırsızı gibi sıvışır, ecnebi kalmıştı. Verdön cenklerinde ün saldığı memleketlere kapağı atarlar. Büyük Harbin sonunda hepsi kaçmakiçin Fransızlann çok gözde bir taburuyta birbirile yarış etmişlerdi. Krallar Kramuş o. Kumandanları binbaşı Menil de Verdön kahramanlarındandır. Fransızlar lı ve Hazreti Süleymanın bilmem kaçıno taburu kurtarmak için çok çahştılar. cı göbek torunu olan Habeş Necaşisi HaGönderilen kuvvetler Torosların eteğin ile Selâsiye de, ustalanndan öğrendiği de eriyordu. Nihayet Adana ve havali palavraları sürü sürü savurduktan sonra, sinin işgal kumandanı General Dofyo bü soluğu Kudüste alıyor. Daha dün son netün kuvvetlerile bizzat saldırdı, olmadı. fere kadar harbe devam edeceğini, esir Suriyeden General Gobo bütün' fırkasile olmaktansa kendini öldüreceğini söyliyen imdada geldi, sökmedi. Türkü Torostan Negüs, milletini kendi talihine bırakıp atmak Torosu atmak kadar imkânsızmış, kaçıyor. anladılar. Görülüyor ki unvanı, ister Kayzer, isBütün ümidler kesilince artık son bir ter İmparator, ister Çar, ister Kral, ister Fransız tayyaresi Pozantiye gelerek ku Padişah, isterse Krallar Kralı olsun, bümandan Menile «başının çaresine bak» tün haşmetlular, hep biribirinin aynidir. dedi. Karanlık bir gecede tabur, sessiz Onlar milletlerinin başı değil; iyi gün sadasız, Pozantiden çıktı. Bütün gece dostudurlar. Saltanat yerine felâket başyürüyerek şu bizim bulunduğumuz Te gösterince ilk kaçan onlar oluyor. kir taraflarına kadar geliyor. Cenuba büHabeş împaratoru da, kendinden evkülerek Gülek boğazından gidemez; o vel ayni işi yapanlar gibi, firanna bir rayı sımsıkı tutmuşuz. Garbe doğru, Bul kulp takacaktır. «Hikmeti hükumet», gardağı eteğinden, Almalı vadisinin sarp «icabı siyaset» böyledir, diyecektir. Zadarlığını dolanarak Mersin üzerine in vallı milletini İtalyan zehirli gazlerinin mek istiyor. Bir Türk çobanına bol para saçtığı ölümün karşısında kendi başına vadedip kılavuzluk yaptırıyorlar. bırakıp «ârı firarı irtikâb» eden Hailenin Nevresi Kadimin güzel bir beyti var hesabına, isterseniz, ben bir sebeb ve badır: hane uydurayım: Mizane vur goruştuğun ahbabı elhazer Italyanlann eline esir düşmesi mahzurRehber tasavvur eylediğin rehzen olmastn! ludur. Çünkü ona zorla bir sulh muaheÇobanın öyle beyıtler bildiği yok, fa desi imzalatırlar. Milletler Cemiyeti hukat ondaki manayı biliyor: Düşmana yol kukan müşkül vaziyete düşer. Şimdi, kengösterici olmaktansa yol kesici olmanm disi Kudüse iltica eder ve Krallar Krah çaresini düşünmektedır. Bir punduna ge unvanile Habeş hükümdarlığını muhafatirtip yamaçtaki köye haber uçurdu. za ederse îtalyanlarm filî işgalini tanımaKöyde bir çavuş vardır. Köylüleri hemen makta ısrar eder. Hukukan Habeşistan silâh başına çağırır. Çakmakh çakmak İtalyanın eline geçmiş olmaz. Milletler j sız kırk dört tüfekli toplanıyor. Gidip bo Cemiyeti de, mütecaviz İtalya ile müca«] ğazı tutarlar. Sabahın alaca karauhğın delede devam eder. Böylece Habeşistan] dayız. Birdenbire bir yaylim ateşi. Za îtalyaya ilhak edilemez. ten ürke ürke giden Fransız askerlennin Habeşistan mahsur bir kale obnadığıateş yiyen kısmı bombalarını fırlatıp de na ve arkasmda Sudan hududları açık olreye atılırlar: Şimdi onlarm bombalarile duğuna göre, Negüs te nihayet, Habeşisonlan bombalıyoruz. tanın işgali tamam olduktan tek nefer, Çavuş yalnız yiğit değil kurnazdır da. tek kurşun, tek kanş toprak kalmadıktan Köyde nekadar kadın ve çocuk varsa sonra, İngilizlere misafir olabilirdi. Bu boğazın mürtesemindeki sırtlar üstüne ya alelâcele kaçışta, hukukî bir vaziyet ihdatırmıştı. Sopalann ucu tüfek namluları sından ziyade, bir can korkusu yok mu? gibi uzanıyor. Teslim olmamak için inad Hem yukarıda benim uydurduğum seeden düşmana onlan göstererek her f a beb ve bahene de pek sağlam birşey deraftan çevrildiklerini anlattı. Düşman tes ğildir. Çünkü, yarın Sinyor Musolini, olım olmuştur. Biraz sonra bütün çıplak rada bir «Hailei Rabıa» yaratabilir. lığile hakikati anlıyan kumandan Menii Meselâ, Ras Kugsa denilen 1 numarah kafasını vura vura ağlıyordu: Ah, vatan haini, Habeş halkının arzusile ben Verdön kahramanı bütün taburumla Krallar Kralı ilân ettirir ve sulhu onunla bu bir avuç köylüye mi teslim oldum! yapar. Sonra da Milletler Cemiyetine döEvet, öyle oldu. nüp Mirabeaunun söylediğini tanziren, ISMAİL HABIB «Biz, buradan ancak süngü kuvvetile Düzeltme: çıkarız» der. «Torosun İçi» yazısmdaki bazı dizme Habeş İmparatoru, her ne sebeb ve hataları yalnız manayı karıştıracak debahane ile olursa olsun, milletini bırakıp ğıl insanı sinirlendirecek bir hal almış kaçmakla, bütün o haşmetlulann aya * Birinci sütunun sondan ikinci fıkrasıry rında olduğunu göstermiştir. Ansızın terda «intihar» kelimesi «intihab»; ikinci kettiği talihsiz yurdunda İtalyanın zehirli sütunun üçüncü fıkrası başmda «enli» gazlerile kan kusarak ölen donsuz Ha •* «etli» ve ayni fıkranın sonlarına doğru beş köylüsü, bu tacidardan cok daha <:Bulgardağı» da «Bolga dağı» olmuş. büyüktür. Faydası varsa okuyuculardan özür di leriz. İ. H. Şeyhületibbanın Büstü . İzmir 3 (Hususî muhabirimizden) Şeyhületibba Mustafanın büstü bugün Karşıvakada merasimle açıldı. Merasimde Vilâyet ve Parti erkânı ve doktorlarla İzmir münevverleri bulundular. Bohemyada büyük bir seylâb oldu Prag 3 (A.A.) Cenubî Bohemyanın birçok noktalarmda şiddetli bir fırtına olmuştur. Sazava nehri taşmış, tarla ve .î çayırları sular basmış, demiryolları bozulmuş ve nakliyat sekteye uğramıştır. Bir tayin Yüksek tahsilini yaptığı sırada Anadolu Ajansı gece servisini muvaffakiyetle idare ederek hem müessesesinde hem de gazeteci arkadaşları arasında temız ahlâkı ve çalışkanlığı ile çok büyük bir sempati uyandıran ve tahsilini bitirdikten sonra da Yüksek Mühendis mektebi makine ve elektrik mühendisliği şubesi asistanlığında kendisini mekteb idaresi ve profesörlerine bihakkın sevdiren makine ve elektrik mühendisi Muzaffer, Nafıa Vekâleti Şirketler Umum Müdürlüğü elektrik mühendisliğine tayin edilmiştir. Mahalli memuriyetine bugün hareket e^ den d \ • • arkadaşımıza yeni vazifesinde de mmaffakiyetler dileriz.