22 Nisan 1936 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4

22 Nisan 1936 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

CUMHURİTE1 22 Nisan 1936 KUçUk Hikfiye Maskeli balo İstanbul Avcılar ve Atıcılar Birliğinden Birliğimizce, 25 nisan 1936 cumartesi günü öğleden sonra gidilmek ve pazar günü akşamı dönülmek üzere Çmarcı ğa bir büyük av seferi hazırlanmıştır . Davetiyesini henüz almamış olan azanın Birliğin Bahçekapıda Agobyan hanında 6 numaradaki merkezine müra caatleri rica olunur. Dokuzuncu konser bu akşam veriliyor RADVO Ç Bu aksamki program J İSTANBUL: 18 oda musikLsi (plâk) 19 haberler 19,15 muhteUf plâklar 19,30 Çocuk Kslri geme kurumu namına konferans . 20 gi tar ve çembalo solo (plâk) 20,30 stüdyo orkestralan 21 sürprlz. (Son haberler sürprizden sonra). Saat 22 den sonra Anadolu ajansının gazetelere mahsus havadis servisi verilecektlr. VİYANA: 17,10 gramofon . 17,50 konuşma 18,05 musiki 19 sana'tkârları zdyaret 19,10 konuşma 19,35 esperanto 20,05 haber. ler, hava raporu . 20,15 spor 20,35 senfonik konser 22,35 edebî yaym 22.45 eg lenceli musiki 23,05 haberler . 23,15 su^aller ve cevabları 23,25 konserin devamı . 24,35 gramofonla dans musüdsi. BERLİN: 17,50 balet musikisi . 18,35 konuşma i 19,05 eğlenceli yaym 20,50 günün akis leri . 21,05 haberler 21,20 genc milletle rin zamanı 21,50 karışık yayın 23.05 ha. va raporu, havadis, spor 23,35 Kolonya. dan; Gece musikisi ve dans havaları. BUDAPEŞTE: 18,05 keman konseri 18,35 konuşma 19,05 gramofonla muhtelif milletlerin şarkıları . 20 konferans 20,35 opera yayı m . 24,15 italyanca konferans 1,05 son haberler. BÜKREŞ: 18,05 gramofon 19,05 borsa ve hava dis . 19,20 musiki tarihl ve musiki parça ları 21,05 konferans . 21,25 flüt konseri 22 konferans 22,15 şan konseri . 22,35 haberler, spor 22,50 orkestra konseri 23,50 fransızca ve almanca konferans 24 ha . berler 24,05 gece konseri. LONDRA [Regional]: 18,20 çocuklann zamanı . 19,05 havadls 19,35 org konseri . 20,05 orkestra konseri 20,45 karışık yayın 21,35 orkestra konseri . 22,35 eğlenceli musiki ve dans hava ları . 23,25 havadls 23,40 dans musikisi 24,35 havadis 24,45 piyano konseri. PARİS [P. T. T.]: 17,05 konuşmalar 18,05 orkestra konseri 18,35 haberler . 18,45 konuşmalar 19,05 orkeatra konseri 19,35 havadls 20,45 orkestra konseri 21,20 haberler . 21,25 çarkılar 21.35 plyes. • Vay! Sen misin Jül? Bizanslı bir prenses kıyafetine girmiş Otomobili tütüncü dükkânının önün ufak tefek bir kadın, Apaşı yakalamış: de durdurup yere atlıyan şoför, bu sesi Kolunuzda dövme var mı mösyö? işitince birdenbire başım çevirdi. Kar Sahici Apaşlar gibi dövme yaptırdınız şısında, eski arkadaşlanndan <Arab» mı? diye sıkıştırıp duruyordu. dedikleri Apaş duruyordu. Apaş, avucunu açıp göstermeğe mec Ay, sen kodeste değil miydin? bur oldu. Baş parmağının yanında ma Yeni çıktım... Gel şurada iki tek vi bir yıldız vardı. atalım. Bir akşam için elinize dövme bile Oracıkta bir koltuk meyhaneye gir yaptırdınız öyle mi? Bu artık bir daha diler. Maarlf Vekâleti Basma Yazı ve Resimleri çıkmaz değil mi? Askerlik arkadaşıydılar. Jül şofördü. îriyarı bir Moğol, bilgiç bilgiç izahat Derleme dlrektörlüğü 1935 Türkiye bibli yografyasının lMnci fasikülünü de neşret«Arab» o zamana kadar bir baltaya sap veriyordu: miştir. Güzel bir kâğıda basılmıs olan bu olmağı düşünmemiş, apaşlıktan başka Öyle şey olur mu canım? Bu döv yüz kırk sahifelik fasikülde harsa müte bir işe akıl erdirememişti. me değil, boya. îlk bakışta anlaşılıyor. allik birçok istatistlkler bulunduğu gibi Üstüste birkaç kadeh yuvarladılar. Ben hakikî dövme çok gördüm. Daha bütün ilim ve san'at şubelerinde intişar eden bütün eserleri yazanların ve basan. Çoktanberi görüşmedikleri için hara koyu renkli, daha net olur... ların adlarile . ihtiva etmektedlr. retli hararetli derdleşiyorlardı. Jül, o Neşrlyat âlemimizi sahifeleri arasında akşam patronunun maskeli baloya gi Yeter artık moruk! Hasbi geç! Apaş, elini, Moğolun elinden kurtar canlandıran bu eser gerçekten faydalıdır. decekken birdenbire hastalandığını, O âlemin cereyanlarmı ögrenmek istiyenkendisinin serbest kaldığını anlattı. ö mış, bu emsalsiz taklidin uyandırdığı lere tavsiye ederiz. tekinin gözlerinde birdenbire bir pa takdirkâr nazarlar ve kahkahalar araSavas ve Polis Köpeği sında oradan ayrılmıştı. îri omuzlarını rıltı çaktı. Bay Cafer Fahri Dikmen yukarıdaki yukarı doğru kaldırmış, kalabalığı ite adla küçük, fakat çok faydalı yenl bir eser Ne? Maskeli balo mu? Aman mükaka ilerliyordu. îçinde, bütün bu lük çıkarmıştır. Avrupada köpek cinslerinin ıskemmel bir fırsat! Sen balonun nerede se, bu zenginliğe, bu çıplak kadınlara lahına ve köpeğin hassas sadakatinden isolduğunu biliyor musun? ve bu gamsız erkeklere karşı bir nef tifadeye fazla ehemmiyet verilmektedlr. Biliyorum. Bulonya caddesinde. Orkestra provalartndan iki intıba ret, bir tiksinti duymağa başlamıştı. Blzde Anadolunun çoban köpekleri ma . rufsa da kurd ve sair köpeklerlnin polis, Âlâ! Şimdi beni dinle. Birisine hakaret etmek, bıçağını çekip Konservatuar orkestrasının 9 uncu kon Sezine orkestra refakat ederek: «Arab> arkadaşının kulağına bir şey kalabahğa doğru dalmak, yahut çeki harb ve kaçakçılığa karşı mücadele işle rindeki yararlıkları henüz malum değildlr. seri bu akşam 9 da Beyoğlu Saray sineÖmer Refik: Grieg'in Concerto (la ler anlattı. Kalktılar, meyhaneden çık lip gitmek istiyor, daha doğrusu ne hisBay Cafer Fahri Dikmen bu son güzel min) ve Âli Sezin de Beethoven'in Vimasında verilecektır. tılar. settiğini kendi de iyice bilmiyordu. Bir eserinde köpeklerden bu yolda yapılacak Orkestra: (Wagner'in Siegfried idyll) olinKonzert (re maj) ünü çalacaklardır. On dakika sonra, Baron Follerjin oto kapının önünde durdu; dans edenlere istlfade imkânlarile beraber köpeklerin ye. tlştirllmeleri ve bakımları hakkmda pek ve Saint Saens'ın Phaetonunu çalacakCemal Reşidin kudretli şahsiyet ve mobili, Brennerlerin muhteşem konağı baktı, sonra büfeye doğru gitti. Birkaç nın kapısında, davetlilerin otomobilleri sandüviç, birkaç bardak şampanya, ak kıymetli malumat vermektedir. Ehemml tır. büyük san'atkâr ruhunun tesiri altında yetle tavsiye ederiz. arasına karışıp durmuştu. Şoför mevki lını biraz başına getirdi, keyiflenir gibi Geçen haftaki konserde kendilerini günden güne yükselen Konservatuar or Hâkimiyeti Milliye Bayramı inde Jül, gayet dürüst bir vaziyette o oldu. O sırada. her tarafı parlak taşlarzevkle dinlediğimiz ve yüksek muvaffa kestrasınm gerek yalnız çalacağı eserde Herşeyden üstündür turuyordu. Ziya ve musiki ile dolup ta la süslü siyah muslinden bir rob giy 23 nisan Hâkimiyeti Milliye bayramı mü kiyetlerini takdirle alkışladığımız Kon ve gerekse Ömer Refik ve Âli Sezinin çaşan konağın merdivenleri başında, üni miş, çok güzel dekolte göğsüne gayet lacağı eserlere refakatte muvaffak ola formalı hizmetkârlar otomobilin kapı iri pırlanta bir yıldız takmış, çok güzel, nasebetile F. Z. imzasile «Hâkimiyeti Mil servatuann kıymetli piyano profesörü liye bayramı herşeyden üstündür» lsimli Omer Refığe ve keman profesörü Âli cağı şüphesizdir. sını hürmetle açtılar. «Arab> başında esmer bir kadın, büfeye şöyle bir göz bir broşür neşredilmişttr. Bu broşürde 23 kasketi, boynunda mendili, ayağında gezdirdikten sonra ona doğru yaklaştı. nisan, 23 nisan ve genclik, İçimizdeki. çıtabanı delik kunduraları, sırtında da banlar başlıklı üç kıymetli makale vardır. Bu, yıldızlı geceyi temsil eden tuva Tavsiye ederiz. Yarın matinelerden başlıyarak JYl fcı L fcj 1\. Sinemasında racık belli çeketile, otomobilden indi. Gayet serbest, elleri cebinde, incecik, letile, Madam Brennerdi. Yeni Kültür Bütün erkek sinemayıldızlannın en gözdesi Tanmmıs terbiyecilerimizden Manisa kaytan bıyıklı dudakları mütebessim, «Arab> onu tammıyordu, fakat meşbeyaz mermer merdivenleri çıktı. Ö gul olmağa değer bulduğu bu güzel ka saylavı Kâzım Naml Duru tarafmdan çı nünden bir mihrace ile kansı gidiyor dına doğru yürüdü ve bülvarlarda te kanlmakta olan aylık «Yeni Kültür> a . dmdaki terbiye mecmuasının nisan sayısı du. Kadın, onu görünce hayretle irkil sadüf ettiği kızlan kandırmak için kul da çıkmıştır. Bu mecmua muallimlerlmizin di. Mihrace, hayran gözlerle Apaşa ba landığı sözlerin tıpkısını, Madam Bren ilmi ve meslekî ihtiyaclanna cevab ver . mektedir. Yıllık abonesi 150 kuruştur. Munere de söylemeğe başladı. karak: allimlere yüzde 10 tenzilât yapılır. Anka Madam Brenner, Apaşın bu sözlerin rada Kâzım Nami Duruya müracaat edil Enfes! dedi. Arkamdaki bu ağır, sıkıcı kostüm yerine keşke ben de buden hoşlanıyor gibiydi, daha doğrusu bu melidir. Aşk Neşe Hareket ve herkesin beğeneceği nefis bir mevzu kıyafete girseydim. Otomobilin güzel gelip geçici hâdjseye fazla ehemmiyet Yeni Mecmua vermedi. Kolkolâ*1birkaç adım attılar. Fransızca sözlü Metro Goldwyn Mayer filrni. liğini gördün mü? Acaba kimdir der Muharrir arkadaşlarımızdan muallim Mösyö Brennerin koltuklarını kabarta Necibin teşebbüsile önumüzdeki mayısın sin? kabarta metettiği büyük limonluğun birinci gününden itibaren avcılık ve ba Kimdir acaba? Birbirinden güzel iki büyük filim yanma gelmişlerdi. Davetliler artık git lıkçılık hakkmda aylık bir mecmua neş . Bütün balo, ayni sualle meşguldü. redilmeğe baslanacaktır. J A N D A R K OECE BULBULU Bu derece mükemmeliyetle kıyafet de meğe hazırlandıkları için, orası tenha Eksikliğinl her zaman hissettiren bu ,.,. . Henry Uarat neşelı, şarkılı ğiştiren bu adama hiç kimse bir isim idi. Bahçenin çiçek kokularile dolu yo mecmuanın salâhiyettar ellerde günden Kahraman kızın hlımı rransızca Hlim. veremiyordu. Bilgiç birkaç davetli, bu lunda ilerilemeğe başladılar. Birden güne ilerliyeceğinden eminiz. Çok sevdiğiT U R K SİNEMASINDA çok muvaffakiyetli Apaş tipini tanır bire «Arab» onun beline sarıldı. Loş miz arkadaşımızı tebrik eder, muvaffakl . gibi oldu. Her biri, onu, yüksek sosyete taraflara doğru sürükledi. Madam Bren yetler dlleriz. ye mensub beş altı gencden birine ben ner mukavemet etmek istedi; fakat de r zetiyordu. Ev sahibi şişman Brenner, mir gibi bir kol belini sıkı sıkı kavra bu Âpaşın, karısınm ahbablarından biri mıştı. Kadm son bir gayretle silkindi, Şubeye davet Mevsimin Son Musiki Ve Eğlence Gecesi olduğunu tahmin etti. Madam Brenner kurtuldu ve eve doğru kaçarak salo Kadıköy Askerlik şubesinden: nun aydınlığına sığındı. Herkes birer 1 316 dan 329 doğumuna kadar dahil de, onu, kocasının bir |rkadaşı zannetti. Apaş, büyük bir muvaffakiyet kazan birer gitmeğe başlamış, salon iyiden iyi gayrlislâmlardan askere çağırılanlar 26 4/ 936 günü sevkedileceklerdir. Nafi mıştı. Kıyafeti, cakalı yürüyüşleri, ar ye tenhalaşmıştı. 2 Bedel vereceklerin bedelleri 25/4/936 ARKADAŞLARI | ve ARKADAŞLARI go tabirlerile süslü lisanı, soğuk bakışlı Son davetliler de çekilip gittikten akşamına kadar kabul edilecektir. gözlerinin içinde dolaşan hain ve mü sonra karı koca yalnız kaldıkları zaman, 25 Nisan Cumartesi akşamı 20,45 de 3 Bu doğumlular nihayet 25/4 936 aktecaviz mana herkesi, bu tebdili kıya Mösyö Brenner: şamma kadar şubeye gelerek kayidlerini yaptıracaklardır. fet şaheseri karşısında hayran ve tak Karıcığım, dedi, göğsündeki yıldızı I Bütün genclerin göreceği revkalâde Hlm I dirkâr bırakıyordu. Yalnız. tenkid müpZayi 1931 de 14 üncü ilkmekteb ne yaptın? p gn ! C D A D u A f t E l i r i Iİİ B ü t ü n sporları gösteren ! telâsı birkaç kişi, bu kadar fazla ben Mk o i Madam Brenner elini göğsüne götür den aldığım şehadetnameyi kaybettim. [*• \JW\ Ve\9EI^VLIIV Moskova sporresmi geçidil zeyişi hakikaten lüzumundan ziyade Yenisini alacağım hükmü yoktur. yakm buldular; fakat bu hased duygu dü, yıldızın yerinde yeller esiyordu. sinemasında ••* Beşiktaş Hasanpaşa deresi Eyvah! Kaybetmişim, diye hay su etrafta akis uyandırmadı. numara 3 Pakize Mihrace, merdivenlerden onunla be kırdı. Bahçeye koştu, yerleri aradı, tarhlaraber çıkmış olmaktan mütevellid bir ra baktı, yıldız hiçbir yerde yoktu ve Bugün matinelerden başlıyarak gururla: Mükemmel, mükemmel! diyordu. nihayet işi anladı. Kalbi, utanç, öfke, gösterilecek olan Türkçe tlk defa biz gördük. Otomobilden ini yeis gibi türlü türlü hislerin altında esözlü büyük zilerek hıçkıra hıçkıra ağlamağa baş vordu. Karım hayran oldu.. ladı. Demek, Apaşın maksadı pırlan tayı almaktan ibaretti. Bu acı hakikati fevkindedir. Memleketinizin güzelliği kendi kendine bile itiraf etmek iste başka hiçbir memleketle mukayese edile miyordu. mez. Sonra da İstanbul büyük bir şehir. Zavallı Brenner, karısınm elini elleri Korkanlar ve sinirlerine hakim olamıyanlar göremez! Baş rollerde: îş faaliyeti olan dünya büyük şehirleriniçine almış, okşuyor ve onu teselliye den birinde bulunduğumu buraya geldi çalışıyordu: BELA LUGOSi ELiSABET ALLAN LiONELL BARRYMORE ğimdenberi kuvvetle hissediyorum. Cocuk bayramı haftası münasebetile erken seanslardâ fiyatlar ucuzdur. Haydi, haydi ağlama, zarar yok. îstanbula seyahat etmenin terbiyevî Bu kadar kalabalığın içinde bir yere Programa ilâveten: Renkli komedi v e M i K E M A V S bir mahiyeti var. Memleketinize geldim düştü, kayboldu zâhir. Üzülme karıcı ve size karşı hürmetim ziyadelcşti. Birçok ğım, sağlık olsun, o gittise yerine baş Ingüizlerin Türkiycye gelmesi, sizlcn kası gelir. LüKS İHTİŞAM EGLENCE ŞARKILAR DANSLAR yakından tanıması, memleket içindeki iş Madam Brenner, hıçkırıklar arasında faaliyetini görmesi çok iyi olur. Bence cevab verdi: bunu temenni etmek ve kolaylaştırmak lâ Evet, dile kolay... Çeviren: zım. SUAD DERVtŞ HAMDt VAROĞLU c YENİ ESERLER Türkiye Bibliyografyası BİR GECENiN İSKANDAÜ FRANSIZ TiYATROSUNDA KLARK G A B L E' nin en güzel filmi Nöbetçi eczaneler Bu gec« nöbetçi olan eczaneler çunlar dır: İstanbul cihetindekiler: Aksarayda (Zlya Nuri), Alemdarda (Eşref Neşet), Bakırköyde (Hllâl), Beyazıdda (Sıtkı), Eminönünde (Hasan Haydar), Fe. nerde (Arif), Karagümrükte (Arif), Kü çükpazarda (Hlkmet Cemil), Samatya Kocamustafapas.ada (Rıdvan), Şehremi nlnde (Nazım), Şehzadebaşmda (Asaf). "Beyoğlu cihetindekiler: Galatada (Karaköy), Hasköyde (Yenl Türkiye), Kasımpaşada (Turan), Sarıyer de (Osman), Şişlide (Nargileciyan), Tak . simde (Dellasuda), (Ertuğrul), (S. Baro nakyan). Üsküdar, Kadıköy ve Adalardakiler: Büyükadada (Merkez), Heybelide (Yu suf), Kadıköy Altıyolda (Merkez), Modada (Moda), Üsküdar Ahmedlyede (Ahmeöi ye). ASKERLİK İŞLERİ ") Bayan SAFiYEI nHalide VEFAT Ayakapıda Fener caddesinde 210 numaralı evde doktor Yorgo Palamidis ölmüştür. Cenazesi 22/4/936 çarşamba günü saat 14 te Fenerde Rum Fatrik • hanesi kilisesinde yapılacaktır. Ailesl Palamidis ™Pek yakında | U R K i P E K Sinemasında NİŞANLANMA Merhum Debreli tsmail Paşa kızı Bayan Nadide ile genç ve değerli mühendislerimizden Vamuk Paşa hafidi merhum albay Neşet oğlu Ekrem Demirtaşın nişan merasimi 19 nisan pazar günü Beylerbeyinde tsmail Paşa yahsmda tes'id edilmiştir. Tarafeyne saadetler dileriz. M U T H İ Ş K AN H E Y E C A N L A R L E K E S i F I L M İ N I HALK OPERETİ ANKARA YENİ SINEMADA Cuma akşamı ( ALİIN ARAYAN KIZLAR ) dan daha güzel ALTIN TOPLIYAN KIZLAR Pek yakında T Ü R K Sinemasında ŞİRİN SEVDA TEYZE OTELİ Cumartesi akşamı Beşi kırk iki geçe Yazan: Gharles de Richter derecede kederlendiriyordu. Oyununu dafaa etmesini bilir. Demek ki pencere açıktı, öyle mi? divenleri indi. Her taraf zindan gibi kasaklamıyarak açıkça hareket etmek istiyen Sir Walter, bilmediğini gösterir bir ranlıktı. Fakat karanhkta yolunu bulmaÇok geçmeden, vakayi, Sir Walt:er delikanlı: sını çok iyi bilen Cedric Lacy ışık yak Stanleye hak verdirdi. harekette bulundu. Kendisine haber versek daha iyi olBir gece Cedric Lacy, ev sahibile be Hizmetçinin biri bunu unutmuş o mamağı tercih etti. Bu suretle içeri giren «Cumhmriyet* in zabıta romanı ; 2 9 maz mı? diye fikir yürüttü. raber, geç vakte kadar kitab okumuşlar lacak. Olabilir a, ödü kopan Lady Mor kimsenin dikkatini çekmek tehlikesi daha Sir Walter Stanley buna şiddetle mu dı. Saat üç buçuğa doğru, kapısı hafif ganeı, korkulacak birşey olmadığmı te az olacaktı. halefet etti. fakat tuhaf bir şekilde vurulan delikanlı min ederek, odasında yalnız bıraktım. FaCedric Lacy sessiz sessiz yürüye yüOtomobilini alarak meçhul bir semte Siz Thaisayı daha iyice bilmezsi uyandı. Tabancasma yapışıp yataktan kat olup biteni anlamalıyız. rüye ve ayağının altında hiçbir basamadoğru gidecekti. Genc kızın iradesini mev niz. Kendisini bir tehlikenin tehdid ettiği inen Cedric Lacy kâpıyı açınca Sir* WalCedric Lacy hemen tedbirler alarak ğı gıcırdatmamağa çalışarak, giriş kapıkii tatbika koyduğu bugünden itibaren ni ve bundan onu korumak istediğimizi terle burun buruna geldi. İhtiyarın da e harekete geçti. sınm önündeki hole geldi ve yemek odasıherşey adeta başka bir renk aldı. öğrenrse yapmadığını bırakmadığı gibi linde bir tabanca vardı ve son derece ennı bilârdo salonuna bağlıyan dehlizden Sert bir sesle: Eskiden olsa, Thaisa Strafford muhak aksi hareketi ve inadı kendi aleyhine fena dişeli görünüyordu. geçerek küçük bekleme odasına girdi. Telefon nerede? diye sordu. kak Cedric Lacyden kendisine refakat neticeler de verebilir. Kendi kendini müSir Walter Stanley sordu: Sir Walter şaşırdı. Delikanlı kulak vererek, Sir Walter etmesini isterdi. Fakat şimdi açıkça birbır dafaaya kadir olduğunu göstermek için Duydunuz mu? Neden sordunuz? Stanleyi uyandıran gürültüyü farketti. lerinden çekiniyorlardı, bunun için deli evden çıkıp gidebilir de. Hayır, hayır, Cedric LaGy kulak verdikten sonra ba Çünkü en yakın polis noktasma ha Bir demirparmaklık üzerinde işliyen biv kanlı, nişanlısını korumak ateşile yandığı Allahaşkma ona birşey söylemeyin. şını salladı. ber vermek lâzım. Buraya giren adam, eğe gürültüsü gibi birşeydi bu. Cednc halde, genc kıza bunu zorla kabul ettir Maksadmı bilmediğimiz bu gezinSir Walter devam etti: sizden girmişse muhakkak oradan çıka Lacy bu kadar inc; bir sesin bir adamı meğe cesaret edemedi. tilerde herşey korkulu değil midir? Hayır, zannederim buradan duya caktır. Oraya adamlanmı bırakarak ken uyandırmış olduğunu düşününcc şaştı, Thaisa Strafford evden çıkar çıkmaz, Ihtiyar Sir Walter başını salladı ve u mazsmız. Fakat benim odamdan iyice işi disini yakalalacağım. kaldı. Sir Walter Stanley, içini çekerek: zun uzun düşündükten sonra: tiliyordu. Bu hkırdı iç taraftaki merdivenSir Walter: Kimbilir, belki de Sir Walter uyumu Ah, dedi, bu çocuk beni pek üzü Zannetmem, diye temin etti. Dik den geliyordu. Kütübhaneyi bilârdo sa Doğru! Doğru! diye tasdik etti. yor ve yahud, kendisi her nekadar öyie yor. Kendisini tehdid eden tehlikeleri an kat ertiniz ya, her cinayet geceleyin, ya lonuna bağlıyan merdivenden. Pencere Fakat korkarım ki bu katta telefon bula demişse de, odasında bulunmuyordu! lamıyor ki. Vallahi gece yatağıma yatmı hud daha doğrusu, sabahleyin ayni saatte den bia girmiş olacak. mıyacaksmız. Ben odama çıkıp telefon Delikanlı kapıya yaklaşarak dinledi. yor muyum, onun için korkudan tir tir vukua geldi. Nasıl diyeyim, sanki semboPencerelerin sıkıca kapanması hususun eder ve sonra gelip sizi bulurum. Tam elini tokmağa götürüp kapıyı bir titriyorum. lik bir cinayet bu. Korktuğum sade gece da kat'î emirler verdiğini hatırhyan CedCedric Lacy yalnız. kalınca, pijaması denbire açacağı sırada, yakmdan, fakat Thaisanın hali Cedric Lacyyi son leyindir. Gündüzün Thaisa kendisini mü, ric Lacy sözünü kesti: nra üstüne bir robdöşambr geçirerek mer aksi istikametten gelen ayak sesleri duyul du. Cedric Lacy, sinirleri son derecede gerilmiş, rövolverini sıkıca tutmuş, yerinden kımıldamadı. Böyle gelen kim olabilirdi? Yeni gelen adam muhakkak onun orada olduğunu anlamış olacak ki, delikanlının tanımak istediği bir ses fısıldadı: Siz misiniz, Billy? Fakat burada ne anyorsunuz böyle... Bir saniye sonra polis hafiyesi elektrik lâmbasının düğmesine basmıştı. Cedric Lacy bağırmaktan kendini alamadı: Nasıl! Siz ha Sir Walter! Delikanlının iki adım ötesinde, birdenbire parlıyan elektrik ziyası karşısında stözleri kamaşan, Sir Walter Stanley duruyord^. İhtiyann korkusu çabuk geçti. Aman oğlum! Siz misiniz? Ah, bilseniz beni öyle korkuttunuz ki. Bir an geldi ki şoför Billy sandık.. Azkaldı ona şeyi soracaktım, şeyi... Fakat bakın, beni dinleyin! Sir Walter Stanley delikanlıyı kolundan yakalıyarak kapınm önünde dikildi, durdu. lArkası var}

Bu sayıdan diğer sayfalar: