16 Nisan 1936 CUMHUBİYET Boğazlar meselesinin Biz bize Son seneler zarfında karışık vaziyetlere giren, buhran geçiren malî müesseselerin sayısı hayli çoğaldı. Musallat oldukları müesseseleri şid 1 detli bir ateşle saran bu buhranlar yazık [Baş taraft 1 inci sahifede] Avusturyada bugünkü rejimin dayanDerler ki ilk insanlar kuş cıvıltısına imki hemen daima ölümle neticeleniyorlar; yasî bir mahiyet almıştır. dığı (Vatanperver cephesi) denilen teşrendiler, ıslıkla o cıvıltıyı taklide başla bazan bir epidemi, bir âfet halini aldıkAlman, Polonya, Çek, Macar ve Yu kilâtın, hıristiyan ve Yahudi dinî teşkidılar ve yavaş yavaş musikiyi yarattılar. lan da oluyor. 1929 da Amerikada bin goslavya gazetelerinde Föniks meselesilâtlann hep bu şirketin verdiği paralarla İlk beste ninni idi. Bu acemi teraneden lerce banka birden mahvolduydu. ne dair hergün sütunlar dolusu neşriyat yaşadıkları sabit olmuştur. hüner sayılabilecek nağmeler doğdu ve 1931 de Avusturyada Kreditanstalt yapılmaktadır. Berlinde çıkan Angriff gazetesi tarakutsî, askerî üslublar belirdi. Uzun asırlar tan sıçnyan kıvılcım bütün Avrupayı Bu müessesenin Avusturyanın iktısa fından verilen malumata göre Avustur Tekevvün ve teşekkül tarihleri hâlâ ka yerlerin ve bilhassa Hindistanın durumu kasmış kavurmuştu. sade musique vocale olarak yaşıyan san*dî hayatı üzerinde büyük tesiri vardı. ya Harbiye Nazın Vogoin bu şirketin ranlık kalan Akdeniz ve Karadeniz Bo da müessir olmağa başlamıştı. İspanya atkâr sesi nihayet kendine instrumentale Şimdi de bir sigorta şirketinin tutuştu Işlerinin yolsuz olduğu Umumî Müdü meclisi idare ikinci reisliğine namzed ta ğazlan yazılı tarihin başladığı gündenberi nın deniz hakimiyetine nihayet veren în ğunu işitiyoruz. yolu da açtı ve musiki ruhun gıdası mev rü M. Berlinerin vefatından scfnra mey yin edilmişti. şarktan garbe akan göçlere, milletlere ve giltere, Onyedinci asnn ortalarındanberi kiine yükseldi. Vakıâ her ne kadar halkın tasarrufu dana çıkmıştır. Yahudi olan bu müdiri Gene ayni gazetenin yazdığına göre ordulara köprülük yapmıştır. Fakat bu geniş bir müstemleke politikası takib edi nu ellerinde tutmalan itibarile bankalar Ben ne vakit güzel bir ses dinlesem bir köprüyü kullanan şarktır, garbden şarke yor ve bu politikanın sıklet merkezini ve sigorta şirketleri arasında büyük bir umumî vefat ettikten sonra, yerine Alman bugün Avusturya Başvekil muavini ve bülbül karşısında şen bir ıstırabla hançe yapılan seferlerde Boğazlann oynadığı Hindistan teşkil ediyordu. Boğazlar, fark yok ise de, sigorta kelimesinin ifade ırkına mensub bir müdiri umumî getirildi. faşist Heimvehrlerin kumandanı bulunan resini zorlıyan ilk mukallid insanı haürlagarbden Hindistana giden yolların en ettiği mânaya bakarak böyle bir müesse Bu adamın ilk işi sigorta edilenlere mah Prens Harhembergin validesi dahi bu şir rım. Onun nefis san'atlara gebe olan ruhu rol pek azdır. sus teminat sermayesinin hakikî miktar ketten 100,000 şilin almıştır. Bununla beraber Boğazlar, Onsekizin mühim geçid yeri idi. Birçok sebeblerle senin taahhüdlerini yerine getiremiyecek bu zorlayışta nekadar bellidir ve o gebe ve değerini tahkik etmek olmuştur. Şirketin yolsuz muameleleri gayet geci asnn sonlanna kadar beynelmilel bir ileri gitme kudretini kaybeden ve inhitat bir hale gelmesini daha tuhaf buluyoruh, durmadan, dinlenmeden neler doğurYeni müdiri umumî, bu teminat ser niş olduğundan hükumet bunu malî mü mağa mahkumdur?.. mahiyet almamıştı. Ne Dariüs Çanakkale çukuruna doğru hızla yuvarlanmakta o ruz. zaheretle himaye edemiyeceğini anlamış lan Osmanlı Imparatorluğu, Boğazlan esulannı kamçılarken, ne Iskender ordulaBizi idare eden iktısadî temellerin bir mayesinin itibarî kıymetinin on milyon ve işin içinden çıkmak için Föniks ŞirkeFakat kulağıma çarpan her güzel ses nnı ayni sular üzerinden geçirirken küre linde bulundurmakla beraber Hind yolu asır evvelisine nazaran çok değişmiş ol Ingiliz lirası olduğu halde hakikî değetini tasfiye edip yeni bir anonim şirket bana musikinin zaman zaman uğradığı nin şu veya bu noktasında bir endişe, bir nu tehdid etmiyordu. Fakat kabara ka maları bir takım mefhumlan eskitmiş, rinin çok az olduğunu öğrenmiş ve keyfizulümleri de hatırlatır. Meselâ Emevî hükurmağı muvafık görmüştür. yeti hükumete bildirmiştir. telâş ve bir heyecan uyanmadı. Onüçüncü bara, dalgalana dalgalana akan korkunc çürütmüştür. kümdarlanndan Azdülmelik oğlu Süley • Yolsuzlukların bariz bir şekil alması asırda îznik örilerinde harbeden ve bir a bir nehir gibi ansızın yayılıp genişleme yoAvusturyada, 200,000 kişinin hayatmı Bugün gene ve sıhhati yerinde bir manı düşünürüm. O, yürekleri kanatlanluna giren Rusya, Boğazları elde ederse sır tonra Karesi havalisinde beylik kuran adam yirmi sene müddetle yaşıyabilece sigorta ettirdiği meşhur bir müessesenin üzerine Avusturya adliyesi Föniksin altı dıracak kadar güzel bir ses duyarak sanTürklerin Boğazlara bu kadar yakın ve Hindistanı kolaylıkla tehdid edebilirdi. ğini pekâlâ tahmin edebilir. Zaten sigor işlerinin bozuk gitmesinin duyulmasından Yahudi müdürünü tevkif ettirmiştir. Fö atkârı yanma çağırtmış ve okuduğu şar bir yandan hâkim olmalan da o devirler Işte göriinüşte Rus Osmanlı mücadele ta şirketi de buna güvenerek onu sigorta umumî bir panik ve nevmidi çıkacağını niksin yolsuzluklarına ölen umumî müdü kıyı tekrar ettirdikten sonra: «Ne çıldırtAvrupasını düşündürmüyordu. Istanbulun yolunda bir köşe gibi göze çarpan Bo eder. bilen hükumet, bir taraftan sigorta edi rü Berliner ile şimdi tevkif olunan altı gan ses. Bunu duyan herhangi bir kadm ğazlann beynelmilel bir kıymet alması ve müdür Yahudinin sebeb olmaları meseTürkler eline geçmesi ihtimalile üzülen Fakat bu adam, kendisini sigorta eden lenlerin hukuku zayi olmıyacağını işaa baştan çıkmaz mı?» diyip adamcağızı habir mesele teşkil etmesi ilkin bu sebebdenleye bir de ırkî zıddiyet rengini vermiş memleketler çoktu, hatta bu üzüntü ile kompanyanın değil yirmi sene, hatta beş etmiş ve diğer taraftan tahkikat yaptır dım yaptırmıştı. tir. harb açan devletler de sık sık görülüyor dir. Boğazlann Rusyaya gçmesi, Avus sene daha yaşıyabileceğine nasıl inansın? mıştır. 1638 yılındaki Bağdad seferinde du. Lâkin ortada Boğazlann hakimiyeti turyanın da cenuba inmek hulyasını Öİ Ve neden gitsin, oraya bağlansın? Naziler Avusturya devlet adamlan Fakat bu tahkikat umumî bir siyasî dürecekti ve Rusyanın bir taraftan Hin Türklerin eline düşen Şahkulu da musiki meselesi mevcud değildi. Evet.. Üzerine dayandığımız iktısadî buhran doğurmuştur. Çünkü teminat ser nın ifsad edilmesini ve yüz binlerce sigor tarihinin unutulmaz simalarındandır. O distan yoluna ayak atması, bir yandan da Osmanlı Türkleri îstanbulu aldıktan, Akdenize çıkması Fransa için telâfi edıle temeller bir asır evveline göre çok değiş mayesinin hakikî kıymetinden aşagı ol talının zarar ve inkisara uğramasını Ya nu, kellesi uçurulmak üzere cellâdın ö duğu ve sermaye olarak gösterilen muh hudilerin entrikalarına isnad ediyorlar. Trabzon Rum İmparatorluğunu yıktık mez bir zarardı. Prusya da komşusu Rus miştir. Avusturyada bugünkü rejimin dayan nüne sürüklemişlerdi. Mahkumun boğazı Yeni temellere yeni müesseseler lâzım. telif eshamın çok düşmüş bulunduğu ve tan, Kınm kıyılarında tutunan Cinevizli yanın cihangirlik yoluna girmesini hoş, alelâde bir fanî boğazı değildi, nadir yaleri kovup o yanmadayı nüfuzlan ve ha göremezdi. Bu yüzden de ingiltere, BoN. bunu şirket idaresinin büyük memurlara dığı liderlerin ve bunlara tâbi yanmüsel ratılır bir hançere idi. Dördüncü Murad Iâh siyasî teşekküllerin Föniks Şirketinden kimiyetleri altına soktuktan.Eflâk ve Buğ ğazlar işinde Avrupanm en kuvvetli devverdiği fevkalâde rüşvetlerle gizlemiş olpara ve yardım görmüş olmalan şimdiki boğdurmak istediği güzel sesin harharaya danı, Basarabyayı aşıp Ozi suyuna kadar letlerini kendine yardımcı buluyordu. duğu meydana çıkmıştır. rejimi düşürmek ve çürütmek için Nazi çevrilişini seyretmek için otağının önüne sınırlarını genişlettikten sonra Karadeniz çıkmıştı, hain bir zevkle sahneyi seyredi Tahkikat derinleştirildikçe irtîşa ve ir lere yeni bir fırsat vermiştir. Bununla beraber Boğazlann Onseki bir Türk havuzu haline girdi. Artık Balyordu. Şahkulu, cellâdın satın altında zinci asırdaki ehemmiyetini ilk kavrayan tikâb dairesinin çok geniş olduğu anlaşılBu nokta Föniks kumpanyası işlerinin tık kıyılanndan, Lehistandan, Erdeiden, ve tesbit eden Rusya Çarı Deli Petrodur. mış, en büyük devlet adamlanmn bu işte doğurduğu buhranın siyasî cephesidir. hünkâra haykırdı: Karpat gerilerinden çıkacak herhangi bir Bu inkılâbcı hükümdar, kendinden sonra alâkası olduğu görülmüştür. Benimle birlikte yeryüzünün en güLâkin iktısadî ve malî cephesi daha mümalm Karadenizden geçmesi, Akdeniz gelecek Çarlara şu öğüdü vermişti: Işin içinde irtişa ve irtikâbdan başka himdir. Bütün Avrupa Föniks işinin u zel sesini mezara gömüyorsun. Bari bu öyolile kürenin başka yerlerine ulaşması «İstanbula ve Hindistana mümkün olTürklerin keyfine bağlı kalmıştı. Öyle siyasî oyunların dahi bulunduğu meyda mumî bir buhran doğurmaksızın tasfiye lecek sesi bir kere dinle. Sonra dilediğini tstanbul Maliye Murakibı Raşidin duğu kadar yaklaşılmalıdır. İstanbula yap. edilmesini bekliyor. iken ortada gene bir Karadeniz meselesi na çıkmıştır. hükmeden devlet, bütün cihana hâkim o başkanlığında toplanan maliye tahsil yoktu. Dördüncü Murad, nasılsa insaf gös • labilir. Bu sebeble Osmanlılar ve Iranlı ve tahakkuk müdürlerinden mürekkeb terdi, kılıca verilen sesi dinledi ve mah ECNEBÎ MEHAFİLDE Bu mesele Çarlık Rusyasınm Baltık lar aleyhine nöbetle ve mutlaka harb a komisyon, İstanbulun yeni maliye teş kumu affetti. Istanbulda kurulan Ende kilâtı hakkında hazırladığı projeyi Madenizine açılan pencereyi teneffüs için çılmalı, Karadenizde tersaneler kurul liye Vekâletine göndermiştir. Bu pro M. Kammerer Ankaraya gitti ron musikisinin temelini bu Şahkulunun az görerek daha emin ve daha geniş bir malıdır. O deniz yavaş yavaş ele geçiril jenin esası mülkiye teşkilâtıdır. Şim Fransanın Tokyo elçiliğine tayin edi attığı söylenir. deniz menfezi aramağa ihtiyac hissederek dikten, Iran ezilerek Basra körfezine doğ diye kadar maliye şubelerinin mülkî *** len eski Ankara elçisi M. Albert Kamcenuba doğru yayılmağa başlamasile ya ru yol bulunduktan sonra dünya hazine teşkilâta uymaması bir takım müşkü Dün gece Fransız tiyatrosunda san'atmerer Cumhur Reisimizle vedalaşmak vaş yavaş rekevyün etmiştir. Eğer iş, yal lerinın kaynağı olan Hindistana gidilme lâta sebeb oluyordu. üzere dün akşamki ekspresle Ankaraya kâr Münir Nureddini dinlerken gene bunnız Rusya ile Osmanlı devleti arasında lidir. Ancak o vakit Ingilterenin altınlaBu müşkülâttan halk kadar hükumet [Başmakaleden devam} memurları da şikâyetçi idiler. Yeni teş» ması mevzuu bahsolurken Boğazlar mu gitmiştir. M. Kammerer cumartesi gü lan düşündüm. Onun hissolunmaz bucakbir toprak mücadelesine inhisar etmiş ve rından istiğna hasıl olur.» kilâta jzöre, her kazada bir maliye şu kavelenamesinde gayriaskeriliği tesbit o nü şehrimize dönerek Parise, oradan da larda saklı heyecanlan yakalamak ister büyümek istiyen Rusya ile küçülmek isteŞu düşünceye göre Boğazlar mesele yeni vazifesine başlamak üzere Japon gibi bazan yavaşhyan veya rüzgârlann miyen Osmanlı Imparatorluğu beyninde sini tekevvün ettiren ve yahud öyle bir besi bulunacaktır. lunmu; bazı Yunan adalarından bahso kucağmda uçuşan ince zevklere yetişmek Eminönü, Beyoğlu gibi ticarî işleri lunması elbet bazı Bulgar gazetelerinin yaya gidecektir. kopan kanh fırtınalar çok uzak ülkelerde meselenin «bilkuvve» temelini koyan Deli ister gibi bazan gürleyip yükselen sesinde fazla olan yerlerde birden fazla maliye sarsıntı yaratmamış olsaydı gene bir Bo Petrodur. Lâkin meselenin vazıh bir şekil bu münasebetle Bulgaristanı Adalar de Ispanyol Cumhuriyetinin şubesi bulunabilecek, bu şubelere nu bülbülleri taklid eden ilk insanlann vecdi, ğazlar meselesi tekevvün etmiyecekti. alması, başta îngiltere olmak üzere Avyıldönümü mara verilecektir. Meselâ, Eminönü ka nizine indirmek fikrini ileri sürmelerine istiğrakı ve san'at aşkı, olgunlaşmış bir Çünkü Boğazlann Türk veya Rus haki rupa büyük devletlerini telâşa vermesi ve zasmın 1 ve 2 numaralı birer maliye benzemez. Boğazlann gayriaskeriliğini taispanya Cumhuriyetinin yıldönümü hüner, tekâmül etmiî bir kudret olarak temiyeti altında bulunması siyasî muvazene bu telâsı teskin için çeşid çeşid kombine şubesi olacaktır. yin etmiş olan ve zamanla hükmü adeta bellür ediyordu. bakımından ilk bakışta farklı bir vaziyet zonlar aranması, Osmanlı împaratorluğuBu teşkilâtla kalacak şubelerin adedi sıfıra inecek veçhile çok zayıflamış oldu münasebetile Istanbuldaki îspanya baş Yegâne ses hünerverimiz olan Münir teşkil etmez gibi görünüyordu. ğu için hükumetimizce tadili taleb olun konsolosu M. Palenziya konsoloshanede nun başına da dost ve düşman elile ço yirmiyi geçecektir. muş bulunan mukavelenamenin içinde bir Ispanyol kolonisinin tebrikâtını kabul et Nureddini bizimle beraber, şüphe yok ki, Komisyon, memur adedlerini göste Fakat Onsekizinci asnn siyasî muvaze rablar örülmesi Deli Petronun halefleri rir isimsiz bir kadro da hazırlamıştır. takım Türk ve Yunan adalan da ayni su miştir. Bu münasebetle bir de ziyafet ve vaktile hadım yapılan, cellâd önüne süzamanında baslar. nesinde yalnız Avrupa topraklannın coğrüklenen talihsiz san'atkârlann ruhu da retle gayriaskerilik zincirine vurulmuş ola rilmiştir. M. TURHAN TAN rafî şekilleri değil, Avrupaya pek uzak VÎLÂYETTE rak yazılıdır. Fakat orada başkalanna tadinliyordu. Ben o ruhlann elemle kanşık tjj hazlarını hisseder gibi olurken ölümü healluk eden başka kayidler yoktur. Soy adlarını değiştirmek SOSYETELERDE\ DENÎZ tŞLERİ Kaçakçılığa karşı müşterek nüz pek taze sayılan tenör Karüzoyu bir Biz hakka ve prensipe dayanan talebiistiyenler çalışılacak an hatırladım ve üzüldüm. O, Italyadaki mizde eğer isterse Yunanistanın adalar Telefon şirketile imzalanan Deniz Ticaret müdürlüğü Soy adı almış ve kütüklere kaydettir «Metro Politana Oper» de veya Paris Dün Vilâyette Vali muavini Hüda için ileri süreceği iddialan ayni hak ve miş olanlardan bir kısmı, aldıklan isim salonlannda teganni ederken bir gecelik mukavele motörleri inin yanında Emniyet Müdür muavini prensip riayetkârlığile dost ve komşu Eski Telefon Şirketi mümessillerinden Geçenki büyük fırtınada batan De ile gümrük muhafaza teşkilâtı kumanda memlekete asla çok görmiyeceğimizi şim leri beğenmiyerek başka isim almak için yorgunluğuna mukabil bizim şimdiki paM. Boyeau Ankaradan dÖnerek dün Pa niz Ticaret Müdürlüğüne aid İnci, Al nından mürekkeb bir heyet toplanmış ka diden beyan etrneği bir vazife biliyoruz. tekrar nüfus dairelerine müracaat ettik ramızla beş bin lira alıyordu. lerinden nüfus dairelerince bu gibi kim rise gitmiştir. M. Boyeau şehrimizden tıntaş ve Altay motörleri Yemiş iskelesi çakçılık işlerini tetkik etmiştir. Heyet, Acaba Münir Nureddin onun bir geYUNUS NADt seler karar almak üzere mahkemelere aynlmazdan evvel şunları söylemiştir: açığında battıklan yerden çıkanlmışlar kaçakçılık işlerinde polis ve gümrük mecesini yaşamak için bizleri kaç gece hesevkediliyordu. « Ankaraya gitmekten maksadım dır. Bu motörlerle beraber batmış olan yıl murlarının müşterek çalışabilmelerini teyecandan heyecana sürüklemeli?... Dahiliye Vekâletinden Vilâyete ge geçen ağustosta meslektaşım Frank Gill maz motörü henüz bulunamamıştır. De min için bir talimatname hazırlamağa kaM. TURHAN TAN len bir tezkerede, kanuna göre soy adı ile hazırladığımız satış mukavelenamesini nizden çıkanlan motörlerin tamirine baş rar vermiştir. Bu kararname projesi et almak için verilen müddetin 2 temmuzimzalamaktı. Yapılacak iş imzalanan sa lanmıştır. rafında konuşmalara devam edilecektir. [Baş taraft 1 inci sahifede] da nihayet bulacağı ve bu müddet zartış mukavelenamesinin Büyük Millet HALKEVÎNDE Viyanadaki ikametinden Muhtelit mahkemelerde rek, Avusturyanın siyasî istifade ede fında istiyenlerin mahkemeye müracaate Meclisi ile şirketimiz idare meclisi taravaziyeti hakYusuf Ziyanm konferansı fından tasdikından ibarettir.» Adam sende, benim biriktirecekında ve bilhassa Almanya tarafından lüzum görmeksizin evvelce almış olduk Yeni Fransız azası lan soy adını değiştirebilecekleri bildi ğim beş on kuruştan ne çıkar deMillî Türk Talebe Birliği tarafından Kadirga Talebe Yurdu temsil tertib olunan ilmî konferanslann ikincisi Türk Fransız Muhtelit Hakem mah yapılması muhtemel bir hareket hak rilmiştir. me. Damla damla göl olur. kında derin tahkikat icra' edebilecektir. Ulusal ekonoml ve Bu emre göre yalnız kütüklerde tas verecek bugün Eminönü Halkevinde akşam saat kemesine aza tayin edilen Fransız GümŞuşniğin ziyafeti Artırma Kurumu hihat yapılacak, soy adı değiştirmek istiKadirga Talebe Yurdu temsil kolu, 18,30 da Konservatuar müdürü Yusuf rükler Umum Müdürü M. Soder yeni Viyana 15 (A.A.) Schuschnig, dün 20 nisan pazartesi akşamı Sanyer Hal Ziya tarafından verilecektir. Mevzuu vazifesine başlamak üzere dün Paristen Sir Çamberlaini ve refikasmı öğle ye yenlerin mahkemeye sevklerine lüzum kalmıyacaktır. millî oyunlar ve halk havalandır. meğine davet etmiştir. kevi salonunda bir temsil verecektir. şehrimize gelmistir. Nasıl ve ne zaman başladı Osmanlı Türklerı Avrupaya yayılmışlar, Kırımı almışlardı. Karadeniz bir Türk havuzu olmuştu. Öyle iken gene ortada Boğazlar meselesi yoktu Tarihçesi Sigorta Viyanada malî bir rezalet Föniks sigorta şirketinin tasfiye edilmesindeki sebeblerin iç yüzü Malî teşkilât Proje Maliye Vekâletine gönderildi Boğazlann Askerileştirilmesi Ve adaların takkimi Çemberleynin Viyanayı ziyareti Yurttaş! Aşk ve macera romam akat Yazan: MAHMUD YESAR1 73 Bahar sabahlarının içe dolan tazeliği, Ali Tuncun günlerdenberi gerilen, bozulan sinirlerini, biraz düzeltmişti. Günlerdenberi dalgın dalgın düşünmekten, somurtmaktan usanmıştı; gülmeğe, konuş mağa ihtiyacı vardı. Fakat, asıl duygu lannı saklıyarak, herhangi bir çıkarı için, iğreti, yapıştırma duygu maskeleri ile gülen, konuşan insanlan istemiyordu. Solmazı, bir pınarbaşı gibi özlemişti. İçinin yorgunluklannı, onun taze, ılık havası içinde sindirecekti. Ayni zamanda Ali Tunc, nişanlısına, bir sürpriz de hazırlamışü. Bu sürpriz, yalnız Solmaz için miydi? Yaklaşan yaz günlerinde, önüne çıkıverecek tesadüfle rin hayali yok muydu? Ali Tunc, bunu da düşünürken, yü zünün kızardığmı hissediyordu. Gene kız, tekrar nişanlısına sokulmuştu: Soyle, Ali Tunc... Hem saklamak, hem gizlemek istediğin ne? Ali Tunc, Solmazın iki elini avuclan arasına aldı, gözlerinin içine baktı. Ben, bir motör aldım. Gene kız, nişanlısının gene durgun Gene kız, sevincle sıçradı: Ne iyü... laşıverdiğini farketmişti: Ali Tunc, bugün senin alınganhBaşını, Ali Tuncun omuzuna dayadı: gın üzerinde... Doğrusunu söyliyeyim mi?... Söyle, yavrum! • Neden? Ne yapıyorum? Solmaz, önüne bakarak, adeta suçlu Hiç... Ben, anlarım. suçlu söylüyor ve ince parmaklannm u Ve bu bahsi kısa kesmek ister gibi, silcu ile, Ali Tuncun kravatiyle oynuyor kindi, ellerini gene adamın evuclanndan du: kurtardı, onun koluna girdi: Bugün, seninle bir motör gezintisi Haydi, motöre gidelim. Öyle göryapalım mı? diye sorduğun zaman, val mek istiyorum ki... lahi içime doğmuştu. Ali Tunc, nişanlısma minnetle bakı Ne diyorsun? yordu: Motör aldığın, alacağın, pek ak Motör alışım, sahi, hoşuna gitti mi? lıma gelmedi. Fakat söyleyişinden, sen Çok sevindim. Motör, nerede? de bir yenilik, bir değişiklik olduğunu anAli Tunc, bilek saatine baktı: ladım. Onda, bizi Tophane rıhtımmda Ali Tunc, gülüyordu: bekliyecekti... Bir otomobile atlar, gide Senden birşey saklanamıyor ki!... Solmaz, başını kaldırdı, Ali Tunca riz, olmaz mı? Gene kız, sevincinden cıvalaşmış, yebaktı: rinde duramıyordu: Şikâyet mi ediyorsun? Motörün sık mı, güzel mi? Sen beAli Tunc, gene, biraz evvelki gibi ceğendinse, elbette şıktır, güzeldir. Senin vab vermedi, içinden: Galiba, bugün, Solmazın da sür beğendiklerin daima şık ve güzeldir, Ali Tunc! prizleri var! dedi. Bu, iltifat mıydı, yoksa Ali Tunca, re... taş mıydı? Gene adam, alıngan görün Solmaz, ellerini çırpıyordu:: menin kendi aleyhine çıkacağını düşün Ne iyü... Ne iyü... düğü için, kayıdsız görünmek mecburi Tekne yeni... Motör de yeni ve sağyetini duyuyordu. lam... Sürati, dehşet, Solmaz! tlk deneSolmazın evinden çıktılar; caddede bir yişte, tam hız veremedim. Bugün tam hıotomobile bindiler. Gene kız, otomobilde zı deneyeceiim... Öyle sanıyorum ki kuş bir teviye soruyordu: gibi uçacak... Motörün ismi ne? Ne iyü.. Ne iyü.. Küçücük beyaz Daha ad koymadım. Senin adını motör, denizin üstünde martı gibi uçacak! koyalım mı? , Gene kız, kollanm kavuşturmuştu: Hayır... Hayır... Kendi ismim di Buldum! ye söylemiyorum; Solmaz, belki güzel bir Ali Tunc, sorar gibi onun yüzüne bakisim... Fakat deniz üstünde yakışmıyor gitı; Solmaz, kollanm açtı: bi... Bir motöre, dalga gibi, riizgâr gibi, Motöre isim buldum!.. fırtına gibi oynak, canlı bir isim bulmalı.. Dudaklannı, öper gibi Ali Tuncun Motör, ne renk? Şimdilik beyaz... Fakat, rengin bir ağzına yaklaştırdı: «Marmara Marbsı»... ehemmiyeti yok... istediğimiz renge boyaAli Tunc, gene kızı göğsüne basürtabiliriz. Yalnız, şık, güzel, diye, daha mıştı: görmeden gözünde büyültme! Neden? Mükemmel... Parlak tunc harflerle Sukutu hayale uğrarsın. Geniş ka bugün yazdırtınm. maralı, geniş girverteli, lüks motörlerden Solmaz, başını nişanhsınm göğsünden zannetme... Ufak bir spor motörü... Ka çekti: marası da, güvertesi de, hep kendine gö[Arkan var]