'Cnmhurivei Londradaki kararlardan sonra Alınanyanın cevabı "hayır!,, mı olocak? İngiliz fransız teklifleri M. Hitlere bildirildi, bunJarın Almanvada hayrefr uyandırdığı bildiriliyor Fava mukavelesine Italya girmiyecek Berlin 4 (A.A.) M. Fransua Poncet ile Sir Erik Filips, dün ak şam M. Hitleri ziyaretle kendisine Londra uzlaşmalannm metnini vermişlerdir. Sir Erik Filips, öğleden sonra M. Von Neurath ile de gö rü'müştür. Londra 4 (A.A.) ltalya, Belçika ve Almanya hükumetleri, Lon> cra görüşmelecinin neticeler.nden haberdar edilmislerdir. Reuter a jansının haber aldığma göre hava mukavelesi akdi hakkındaki fikcin yaptığı tesir müsaiddjr. Bu muka vele muayyen bir şekil aldığı tak dlrde, merkezî Avrupa devletlerine müteallik, mahallî ikinci bir mu kavelenin akdedilmeti mümkün dıir. Kadın saylav olursa Muallîm Saadetle Şükriye içtimaî ve soysal hayatta kadının durumunu anlatıyorlar ;av ol saydınız ne ya pardmız» anke tine Hukuk mezunu ve muallimlerden Saadet Zihni Sezer su cevabı vermisiir. « Saylav olsaydım mı? çok büyük ve mes' uliyetli is. Fa kat, o nisbette de zevki ve he yecanı olmalı.. Saadet Kendim için birşey söylemeği lü zuznlu görmüyorum. Yalnız, «öyle yapmalı, böyi? yapmalı, demekle hiçbir şey yapılmıs olamaz. Yeter ki çalışma zamanlarında faydalı olalım. Hem ne garib.. Hâlâ bir fark göze batıyor. Kadın saylavlar daha ziyade şefkat kurumlarına, gene kızlara, kimsesizlere yardım ede • cek tarafları düşünmeli imis.. Ni çin? Kanunun bir tuttuğu iki sah(IR işlerî niçin aynlsın. Yurdu, milleti için ne hususta en çok faydalı olabilirse gayretini o tarafa sarfetmeli... Zaten Kurultay kapısından girerken kadın ve erkek sözü yoktur artık! Şefkat kurumu, gene kızları korumak mı, kimsesizlere yardım mı? Türk gücü bunlara yeter.. Kadın larda asker olmalı mı?. Tüı k mil leti; herhangi bir savaşta cihan tarihini altüst edebilecek kudretli bir Türk ordusu vücude getUmistir. Yarının harblerinde, Türk kadını da, vazifesini yapacaktır.> Kuzguncukta Şükriye Unkınay da ankete şu cevabı vermistu.: « Saylav kadının tahsilinin fevkalâde olması lâzımdır. Bir lisan bilmesi muhakkak fart; birkaç ta bilirse fevkalkabul.. Çünkü; ka dınlar erkekler gibi imkânı yok o • lamazlaır. Tabiat bile tesekkülât noktai nazarından onları baska türlü yaratmıstır. Yalnız sunu söyle sem kâfi (ölü) ye kadın ağlar... Erkek ağlasa bile pek azdır ve metanetini muhafaza eder. Cahil bir kad'ın kendini idareden âciz dir, cahil bir erkek tabsili yarıla • mış bir kadm derecesindedic. Ka dm medeniyet ve tahsilile erkeğin yarısmı belki geçer, ama kuvvet, metanet cihetinden tamamı olamaz. Sunu söylemek isterim ki saylav olacak bir kadın kırkını geçmiş, tahsili tamam kadınla> dan intihab o • lunmalıdır. Çünkü; onların tecrü be görmü» varlıkları saylavhğı iyi kavrar. Biı gene kadın mimar o • lur, heykeltraş olur, doktor olur, hâkim olur, avukat oluc. Çünkü bunlar tahsili sayesinde yapılan sahsî memuriyetlerdlr. Fakat polis olamaz... Kadtn icabında asker de olur. Anadolu kadını nasırlı elleri, orak biçmekten tas gibi katılamış teni ve cefaya alıskın vücudü ile «ben asker olurum, ben ölümden korkmam ve savasa gitnveğe hergün hazınm> diyor gibâdir. t'te bu vidın gene icabında asker olur.> Bu senenin modası Bu senenin ma dasi, her sene • kinden büsbütür başka idi. Bunı tabü birçok ba • yan'arimiz bili • yordu. Fakat siz diyeceksiniz ki elbette her sene • nin modası baske başka olacaktir. Meselyi anlata • madim. Elbiselerin sekil ve tarzi itibkrOe değil, modanm usul ve metodu itibarile başkadir. Yani elbi seler simdiye ka • dar çiknUs mo • dalarin her birin • den birer parça almarak vücu • de getiriliyor. Bunda nazarı dikkate alinan en mü* him nokta da hatlar oluyor. Kadı • nm vücud güzej • liklerini meyda > na çikarmaya yariyan hatlar.. Meselâ dar bir korsajin altında geniç, savruîan bir etek görüldüğü gibi, vücude tama • men yapisik elbi • seler de hemen her baloda ve suvarede nazarı dikkate çarpiyor. Eğer elbise genif yapihrsa ağir ku maslar intihab e diliyor, kivrimlar ve büzüntüler vücude getiriliyor. Eier dar yapilir sa saten, lâme, kadife gibi kumaslar seçfliyor. Bunlar aksam elbi • Bu senenin en güzel elbiselerinden biri: seîeri.. Kamaşt krep satendendir Gündüzkü'ere ge'ince ank veva ko yor. Ayakkabıîann, eldivenierîn, çanyu renk o'duk'arına göre mesele de talarm miimkün olduğu derecede ay > ğisivor: Mantolar uzun kesiliyorlar. ni renkte o'malarina itina ediliyor. Yaka'arin kapanan yerlerinde mut'a • Rob, manto fekündeki elbise'erîe ka bir çiçek veya bir mücevher tezyi nat clar^k bu'unuvor. Mantolarda renk' tüv, çiçek veya diğer tezyinatlı şap • ler mavi, yeşil, siyah fazla kullani'ı k! kullanıliyor. ^ Şükriye Unkınay ne diyor? 1 Basbakant ile Dt» Bakanı yanyana Berlin 4 (A.A.) Havas muhahava mukavelesinden bahis olan birinden: Zannedildiğine göre, Aldördüncü nokta üzerînde bilhassa manya, Londra müzakerelerinin tevakkuf etmiş ve ifade ettigi ma • verdiği çok müspet neticeleri hay nayı su suretle izah etmiştu: ret'e karşüamıştır. « Hava sanayiindeki son inki • Roma mülâ^itlan esnasında ol • saflar sayesinde geni» sahalarda duğu gibi, Alman gazete muhabirharekât yapmağa kabiliyetli, çok Ieri, son dakikaya kadar, Fransız süratli ve yüksek kudretli tayya larla tngilizler arasında çok derin relefin imali, gizli ve seri manev fikir ihtilâflaıı bulunduğuna ve ralar icrasını mümkiin kılmakta • Londra müzakerelerinin amelî hiç • dır. Hava tehlikesi, şehir ve köy bir neticeye varamıyacağma kari leri tehdid ettiğinden bu yeni inkilerini inandırmak istemişlo dir. şaf, herkese korku vermektedir. Netice tahakkuk etmeden evvel Bu hususta yeni bir mukavelenaAlmanyanın en resmî gazetesi o • me tanzimi, taarcuza maruz kalan lan Volkier Beobachter, Hariciye memleketin imdadma diğer mem • Nezaretinden mülhem olduğu an • leketler derhal koşacakları cihet • laşılan imzasz bir makalede, inanIe, anî bir hücuma mâni olmak i • mamazlık gösteriyoc ve serbestce çln müessir bir ted"bir değil m'.d'ı. ? silâhlanmak hakkı tam bir surette I Farzedelim ki, bu mukaveleyi imza tanınmadıkça herhangi bir hal sueden devletler arasında Fransa, lnretinln reddedileceğini ihsas edi • giltere, Almanya ve Belçika var • yordu. dnr, ve gene farzedelim ki, anî bir Uzlasmanın matbuatta uyand'rahava hücumuna maruz kaldık. Bu* cağı tes.V, bu noktai nazarın Al gün, Avrupadaki devletlerden hermanyamn esas noktai nazarı olup hangi birinin bize muavenet etme • olmadığuıı baslıca Avrupa devletsini ve bu taarruzu defetmesini islerinin bütün uluslara sulh ve se • temek için, bize hak verebilecek ref temin etmek hususundaki gayherhangi bV muahede elimizde mevretlerinin gene Almanyanın anu • cud değildir. daae reddıle çarpjşıp çarpışmıya Bana öyle geliyor ki, sözümüzü cağını gösterecektir. tutmak hususundaki şöhretimize biBerlin 4 (A.A.) Havas muhabi naen, Locarno muahedesinin çe> çeri bildiriyor: vesi dahilinde komşularımızdan biNazi partisînin resmî organı o • ri veya diğeri aleyh'ne bir ha .a lan «Weolkischer Beobachter> gahücumu vuku bulduğ takdirde, biz zetesi, ne'rettiği bir makalede di hücuma maruz kalan komşumu yor ki: zun müdafaasına iştirak etmek ve « Almanya, d"iğer hükumetler bu i'tirakte de kat'iyyen vakit kaytarafından müstakil ve hukuk hu • betmemek mecburyietinde kalaca • susunda müsavata malik bir millet ğız. gibi muamele görmedüçe, onun UBu noktada, Almanya hükumeti luslar Derneğine iştirakini bekle de, davet edilen diğer memleket • mek gayrikabildır. lerden he> hangi birile ayni seviyeBu gazete, Almanyanın Cenev • de muamele görmektedir.> reye avdetini arzu eden hükumet Sir John Simon, İtalyadan bah leri, hiçbir vakit uluslararası millî sederek demistir ki: emniyeti temin değil, yalnız kendi « Kendisine uzun zamandan • menfaatlerinin tahakkukuna çahşzeri teveccüh ve dostlukla bağlı bumakla itham etmektedir. lunduğumuz bu büyük memleketi, Ayni gazete, tngiliz matbuatı • Avrup?*îaki barış mesailini düşün nm bazı şartlar altında, Wersailles duğümüz zaman. kat'iyyen hat:«. ı muahedes.'nin besinci faslının ilga • mızdan çıkarmıyoruz. Fakat şurası sını teklif eden haberlerine işaret nı kaydetmeliyim ki, Locarno muedeırek, bu şartlarm bilâhare imza ahedesi mucibince İngiltere hüku • edilecek bir silâhsızlanma mukavemeti Italyaya yardım etmek mec lesine dair olduğunu ve Almanya • buriyetinde olmadığı gibi, îtalya nm. eski müttefikler tarafından hükumeti de bize yardım etmek <emniyet> namı verilen bir esasa mecburiyetinde değildir. Ingiltere müstenid silâhlanma mukavelesini ve Italyanin Locarno çatısı altında teyid maksadile Cenevreye hiçbir bir melceleri yoktur. Mesele, mü vakit gitmiyeceğini ilâve etmektezakere edildiği zaman, belki, mu • dir. kavelenin bilbassa garb devletleri M. Lavalin beyanatı için daha mahdud olduğunu göreLondra 4 (A.A.) M. Laval, ceğiz. Almanya, Fransa ve ltalyamatbuat mümessillerine şu beya • nın baska bir kombiıiezonda bulunnatta bulunmuştnr: maları ihtimali vardır. Fakat bu, « Almanyanın, mesaimizin neistikbale aid bir meseledir. Bugün ticelo ini tevççcühle karşılıyacağı • arzu ettiğim şey, bütün dikkatimini, bütün kalbimle ümid ederim. Sar zi bann temin edecek vesaite tevcih reyiâmı ile Roma itilâflanndan sonetmek ve zihinlerde yer eden korra, vuku bulacı Londra mükâleme • kuyu ebediyyen bertaraf etmek leri diplomasi tarihinde mühim bir tir.» devce teşkil etmektedir. M. Flanden Son müzakereler. ve ben, mesaimiz neticesinin, samiLondra 4 (A.A.) M. Laval miyetle karılanacağmi ümid et • dün Sir John Simon M. Eden ve mekteyiz. Almanyanın kendisine M. Austîn Chamberlaini yemeğe ayaptığımız müstacel davete icabet Iıkoymustur. edeceğini ümid ediyoruz. Bu bizim, , Yemekten sonra, ltalya sefi i M. Avrupadaki emniyet teşkilâtmı bir Grandi, gelip bu zümreye katılmısusul dahilinde tanzim etmek husu tır. sundaki müşterek ümidimizdir.» LondVa 4 (A.A.) M. Laval dün M. Laval, İngiliz ve Fransız na Italyanin Londra sefiri M. Gran zırlannın bütün meseleleri tetkik diyi kabul ederek kendisile uzun esnasında gösterdikleri birlik ve müddet gc> üşmüştür. dostluk fikrini bilhassa kaydetmişLaval • Grandi mülâkatı bir saat tir. sürmüştür. Her ikisi de ne görüs İngiltere Dış Bakamnın nutku tüklerine dair matbuata beyanatta Londra 4 (A.A.) Sir John Sibuiunmaktan îmtina etmhlerdir. ; mon, dün aksam radyo ile neşre • İngiliz gazeteleri ne â vor? dilen bir hitabesinde bilhassa şun Londra 4 (A.A.) Matbuat, lan söylemiştir: Londra müzakerelerinin müspet ne< Son müzakereler, müstesna ticeler verm>s olmasını memnuni • bir ehemmiyet ve kıymeti haizdir.> yetle kaydedivoc. Fransa ve İngil • Hatib, resmî tebliğde mukayyed tere hükumetlerInin •ilâhların ter4 noktayı hatırlattıktan «onra, bir ki ve emniyetin istikran için ta Almanya ne verecek? fransız Tersine bahar! Ereğlide taze çikk ve elma yetlşti Bartm gazetesi yaziyor: Bu yil üikemizin yayla ve dael'k Uısiın'arinda siddetli bir kb hdküm sü rerken deniz kiyilarmda bilâkis havalar cok iyi gidiyor. Bunun neticesi o larak, EreğHde, iklimimiz için mucize den*Jeb;le;ek bir hâdise vuku bulmustur. Çi'ck'er ikinci defa mahsul ver • miş, e!ma ağaçlan tekrar çireklenme ve msyva bağlama devrelerini arizasizca atlatmulardir; mevvalar büyümek tedir. Bu hâdisevi anlatan bîr arkadafimiz, kis mahsulü çilekten tatmis, biraz küçüklüğünden ba«ka hiçbir eksik • lik bulmamistır. Beraber getirdiği el ma'ar ise ceviz büyüklüğiindedir. Fa • kat henüz kemale ermemiştir. Ar • kadaşimizm EreğHde öğrendiğine gö • re, bu mucize, Ereğ!in;n poyraz rüz • gârlanna karşi mahfuz bir köşesinde olmuştur. Grip salgmı İlk ve orta mektebler tatil edildi Son günlerde salgm halinî a'an grip hastalığı bütün şehrin mınta kalaı ;nda birç »\ ihtiyarlarda ve çocuklarda fazla tesir göstermek • tedir. Dün bu yüzden bütün ilk mektebler bir hafta müddetle tatil edilmistir. Hastalık ve tatil müna • sebetile kendisile görüşen bir mu harririmize Sıhhat isleri çevirgeni Ali Rıza sunları söylemistir: « Sosı günlerde muhtelif mmtakalarda grip salgmı vardır. Bu nun için ilk tedbir olarak dün ilk • mekteblo i tatil ettik. Bugün de lise ve ortamekteblerden aîd'ğun'z hasta talebe adedi cetvellerinde hasta talebenin çoğald'ğı göcüldiiğünden ortamekteb ve Iiseîerle diğer ecnebi ve ekalliyet mekteblerin'n yarından itibar en bir hafta müddetle tatil edilmesini alâkadarlara bildirdik.> c Sıhhat us fuvalet Sarıyere elektrik Beiediye Sarıyer ve civanndoki mahallelerin elektrikle tenvir edilmesi için tetkiklere baslamıştır. Buralardaki bazı sokaklarda karan • lıktan halk rahatsız olduklarını bildirmislerdj. Yakmda buralara e • lektrik konacaktır. Sîok mal'ar Ekonomi Bakanlığı her vilâyetten 3ırac edilecek stok mallarin miktanni sormuştur. Bu sorgu yabancı şirketle rin faiz dividantenleri mukabilinde dövizsiz çiktırabilecekleri eçyayi tayinle alâkadardir. Birçok bayanlar saolarını sa • rı>a boyuyorlar. Bu işi yapan lar haksız değillerdir. Çünkü açık renk sacın gözlere ve yüze tatlı bir parlaklık verdiği tecrüba ile sabit olmuştur. Yaînız boyalı saçîar iki günde bir defa muhakkak yıkanmalıdır. Ancak şurasını da unutmamahdır ki sık s'k şamouvan kullanmak ta iyi değildir. Zira saçlan kurutur. Bunun onünü almak için sampu van kuüanınazdîn evvel kokusuz hindyağı ile saçlan uğuşturmalı ve uzun müddet o vaz!yette bıra'fma lıdır. Böylelikle yağ saçların kök • lcr'ne kadar nüfuz eder. Umumiyetle saçlan kendi tabiî vaziyet vc renklerinde bıraktnak şayanı tercihtir. Saçların fafzısszhhası kib dilen yolda tam bir anlasma ) için de Jngiliz mümessillerinin fevya varmış olmaları, bu anla'manın < kalâde cesaret, Fransızların da büda Almanyaya karşı serdedilen yük bir cür'et göstermeleci lâzım tekliflerin uysal mahiyette bulun gelmiştir. Almanyanın yeniden si • masmdan ileri gelmesi ve nihayet lâhlanması neticesi olan bugünkü bir hava mukavelesinin akdi ihti vaziyet karsıstnda «fevkalâde te • mali, İngiliz gazetelerinî memnun cerrüd» de temerrüd imkânınm eden (eylerdir. Bu gazeteler, AI maddeten ve manen münselib ol • manyamn da Londranın teklifleri • ni iyi kaı sılamak suretile tesriki duğunu anlamıs olmak tngiliz na * mesai arzusunu izhar edeceği ümiZD lan îçin mucibi şereftir.» dindedlrler. Figaro gazetesi de diyor ki: Yalnız «tecerrüd» prensipin'n o«Hitlerin Fransaya bir el uzat • tedenberi müdafii bulunan Daily mıs olmasma mukabil, Fransa da Ekspres, baska mütaleadadır. bugün ona iki elini birden uzat Daily Ek«nres, Fransız nazırları maktadır.» hesabma büyük bir zafer te^kil eM. Laval Pariste dsn, «lngilterenin hayret va ici taahhüdü» nden müteessir görünmekParis 4 (A.A.) M. Laval, Lonte ve «havada dovüşecek olduğu • dradan bu sabaij tayyare ile dönemuz zaman ayni zamanda karada cektir. Bu aksam saat 20 de bir nave denizde de dövüfeceğiz...» de tuk söyliyecek ve bu nutuk, bütün mektedir. Fransız gazeteleri ne diyor? devlet telsiz postalart tarafından Paris 4 (A.A.) Londra itiiâfneîrolunacaktır. Iarınm akdi f& dasında mat'juat • Almanya teklifi reddetmiyecek müttefikan memnuniyetini izhar Londra 4 (A.A.) Royter a etmektedir. jarsınm Berlin muhabirinden: Gazeteler, bilhassa İngilterenin, hava uzlaşmasında ittihaz eyledi^i Hükumet namına söz söyliyen hareket hattını mevzuu bahsetmekşahsiyet sedh olarak Royter ajan te ve bu geçen günlerin tarihî kıysına beyanatta bulunmuştur: metînî ittifakja teslim eylemekte • « Almanya, Londranın teklifdir ler. lerini, müzakere iç:i bîr esas telâk | Pöti Parizien gazetsi diyor ki: ki etmektedir.» «Savas alanlarında paylasılan tehlikelerden beridir, hiçbir zaman Bu şahsiyet, yapılan tekliflere bu derece halisane bic müveddet ve benzer teklifleri Almanyanın kat'iybu mertebe bariz bir istiraki me • yen reddetmiyeceğini, fakat, alâ saf arzusu tezahür etmemi ti. kadar taraflana tam bir anlaşmaEkselsiyor, şu mütaleayı yürütüyo»: ya varabilmelerine intizar için bu <; Sulhu temin hususunda gibi meseleleria müzakere edilmesi büyük bir adun atılmıstır. Bunun lâzun geldiğini ilâve etmistir. Gözîere nasıl bnkılır? c Yorgunluk insanı çirkinleştirir. Bu en fazla gözlerde tesir yapar. Z'ya, uzun çalısma gözleri kızartır ve ufaltır. Güne'te, yahud kar üzerin de gezdiğ'niz zaman ve ya hud vapucla seyahat edecken daimı s!yah gözlük kullan»nTz. Gözlerinizi günde birçok defa asidborikle yıkaymız. Asidbcc\k bidayette gözleri kızartır, fakat bilâhare onlara parlaklık ve tazelik verir. Ak«am yemeklerinden evvel kabilse karanlıkta yirmi dakika ka dar uzanınız ve göz kapaklarınıza sıcfk suya batırılmış iki küçük pamuk parçası koyunuz. Bu tedbir sayesinde gözlerinizin yorgun'uğu tamamen geçecektir. Bunu bilhassa baloya gideceğiniz akşamlan tecrübe edinîz. Göceceksiniz ki sabaha karşı bir çckîan uyuklamağa başladıklan zaman ı'zin gözleriniz camdan yapılmış gibi açık ka Iacaklacdır.» Ev ve eşya Son moda yastıkîar ve abajur Iardan yapilmis takimlara mahsusrur. Bunlari yerli yerine yerleştirmek, hat • ta oturup bizzat kendi yapmak zevk sahibi bir ev kadmı için hiç te müskiil bir iş değildir. Abajurlara gelince şîmdi kullamlan alaiurlarda sadelik hâkimdir. Bîr de her hususta pratik olması. Yani bir yerden bir yere kaldınlip götürüiürken, tem.'zlenip silinirken parçalarinin yek • diğerinden ayrllmamasi, çabuk eski • yip bozulmamasi nazarı dikkate alin maktadir. Nümunesini koyduğumuz abajur bilhassa yazı odalan için olmak,'a beraber esyasi o kadar ağir ve in Yastıklarm bugün bir evin, bilhas» sa misafîr kabul edilen salon ve oda • lat<i en mükemmel tezyinatı olduğu ftıkâr edilemez bir hakikattir. Yastıklarm haricden gelenlerin gözlerine yaptığı tesir o kadar mühimdir ki onların süsIediği kanapeler, koltuklar, sedirler ve divanlarm örtüleri eski, solmus bile olsalar sık ve zarif görünmekten geri kalmiyorlar. Yalniz herşeyde olduğu gibi bu meselede de ince bir zevk hâ kim olmak şartile.. Meselâ ipekli kumaştan bir takimm üstüne yünlü yas • tık gitmiyeceğini, seccade örtülü bir divanin üzerine ipekli yüzlü yastığın yaraşmiyacağini bilmek hiç te uzun bir tecrübe ve tetkike ihtiyaç göster • miyen hakikattir. Nümunesini koydu • ğumuz yastıklarin içerisinde en soldaki üzeri iş'emeü olani ağir takim'ar i • çindir. Ortadaki yukanda da söyledi • ğimiz veçhüe yün örtü veya seccade örtülmüş divaniar içindir. UçüncüsS ice ohniyan odalarda da pekâlâ kulla •e saf ipekli veya karifik ipekli kumas* nılabilir.