'Camhariyti 1 ılkınrıkantın HIRÇIN IBat taraft birind sahifede] 4u? Bunlan aynen zaptedebilmek mümkün olacak mı? Bir rüya ne Itadar tasvir olunabilir?... Elile gencin kâğıd tomannı gös • tererek diyordu ki: Bunlan ne için yazdın, »an • ki? Eğer onlan okutmak istediğin bir genc kız varsa, yüreğinde birikmiş şeyleri bu manzumelerin ara •ından ona tercüme etmek emelinde iaen pek fena bir tercüman seç mişsin. Eğer bu genc kız biraz zevk, biraz mantık sahibi, biraz da edebiyat aşinası ise kendini ona en sakat taraflannla tamtmif olacak «ın. Bir de fazla olarak bunlan bastırmak istiyorsun. Bunu kaça batarlar? Otuz, kırk, elli lira mı?.. Kaç tane satılir?.. Sahih sahlıyor »u? Kendi paranla tana gülecek olan okuyuculan »atın almak mı istiyoratra?.. Böyle yapacağına o para ile, otuz, kırk, elli lira ile ara•ıra bir çift ipek çorab, bir el çan tası, Hci koku şişesi arasında bîr paket çiklet, bir kutu fondan, daha bilir miyhn, neler göndersen, seni temin ederim ki, çok daha makbu • le geçer. Bunun yanıbaşmda da, »en kimya Uh«il ediyorran degil mi? Bn sene d«, zannederim, aon sımfı yapıyorsun kimyaya dah bir makalecik, bir risalecik yazaan, ne iyi bir iş görmüş, Hnm gibilere da ne giisel bir örnek vertniş olurdun.. Genc burada Uyan etti, adeta iakemlesinrâ üzerinde yükıelerekt Bu ona mâni roi? dedi, bir insanra hem bir fen adamı bem bir edebiyat müntesibi olmak hakki degil midir? Avrupada, hatta bizde, nühendUken hikiye yazan, tabibken şnr söyliyen adamlar yok roudur?.». ŞAİR ahenk kendiliğinden vücude gelir di; ve ne zaman biribiriLe imtizac edetniyecek cüzleri siz indî bir tertible yanyana getirmeğe kalkı • şırsanız o zaman tenafür hasıl olurdu. Bu bir kalıb meselesiydi, kendiliğinden terennüm eden bir nazım vardı. Ona tasarruf edenler, onu tatbikte muvaffak olanlar san'atte fistad addedilirdi. Ben diyeceğim ki hece vezni, bugünün nazım usulü çok daha zordur, onun ne kalıblan, ne muayyen şekilleri, ne de muttarid olcüleri vardır; vezinde ahenk ancak san'atkânn kendi bulusundan, kendi knlaklannm ihtfzaz kabüiyetinde mevcud olabilen bir musikardan doğabilir; o, bu neticeyi fıtratmın, hilkatinin, hatta ihtiyar ha • ricinde, bir kudretinden almış ola caktır. Yazdığını bir kere okuya • cak, onu kendi de bir kere dinliyecektir, hiçbir kaideyi tahathır et meğe lüzum görmeden ya memnun olacak, yahud degil. Vâsıl olacagı hükücn neticesine karşı: «Nîçin?» den»e buna cevab veremiyecektir. Ifte asıl zorluk buradadır, ve bu • nun icindir ki bence hece rezni a • ruzdan eok daha zordur. San'ate gelincet San'at ancak, dikkat edi yor rnuıun? Ancak, diyorum, zor • luklara galebe çalmakla husule gelir. { Şehir ve Memleket Haberleri Rauf Yekta Cenaze dün büyük ihtiramla defnedildi Bst Rıhtım Şirketi memurlarının hakkı Siyasî icmal Roma anlaşmasından sonra Orta Avrupa ransa ile Italya arasında yapılan anlaçmanm Orta Avrupa için ehcmmiyeti bu iki büyük devletin orada bundan sonra birbirine karşı hasım tavn takınmamağa, Orta Avrupadaki müttefiklerini ve taraftarlannı uzlaştırmağa çalışmağa söz ver mi? olmalanndadır. Demek oluyoı ki meselâ Orta Avrupayı daima korkutan îtalyan Yugoslav zıddiyet ve rekabeti ortadan kalkmıç değildir. Yalniz Fransa askerî müttefiki Yugoslavyanın ileride Italyaya karşı alacağı hasmane vazi yeti teçvik etmiyecek, bilâkif aradaki srerginliği azaltmağa yol arayacaktır. İtalya dahi Macaristanı YÜROSlavyaya karşı hasmane harekste sürüklemiyecek, bilâkis barıta sevketmeğe çahşacaktır. Yani Yugoslavya artık arkasında her hareketini lüzumu halinde bütün ordu ve donanmasile teyid edeeek kuvvetli bir büyük devlet bulmıyacaktır. Macaristan dahi artık mil lî hududlannı istirdad etmek gaye< si için ttalyadan siyasî ve askerî yardım göremiyecektir. Şu halde bu vaziyet karsısında her iki devlet haricten kendilerine baska muzahirler arayacaklardır. Hiç olmazsa bir gün yardım ?örebilecekleri başka devletlere karşı Fransanın ve Italyanın hatın için hasmane bir politika takib etmiyecekler, ilerisi için açık kapı bırakacaklardır. Orta Avrupada yakın zamana kadar yalniz Fransa ile italya at oynatıyorlardı. Lâkin Almanya, son zamanlarda iyice silâhlanarak eskisine yakın askerî bir devlet olduktan sonra sarkta ve garbde oldugu gibi Otra Avrupada dahi nüfuz ve ehemmiyetini göstermeğe ba^lamıstır. Almanyanın bu mevkiinden istifade etmeği ilk düsünen devlet Yugoslavyadır. Kral Aleksandnn cenazesine gelen Prusya Başvekili General Coringe Belgradda gösterilen hararetli kabul şekli manasız değildL Fransa ile italya arasındaki •on müzakerelerin engellere uğramasında ve neticede yalniz umumî hatlar üzerinde uzlasılmasında baslıca amil Yugoslavya olmustur. Çünkü Belerad hükumeti Almanyaya karşı İtalya ve Fransa ile birlikte müttehid bir cephe tutmus olduğu zannını vermemek için Avusturyanm istiklâli meselesinde taahhüd altına girmekten çekinmiştir. Yazan: HaUd Ziya UşaklsgU Yollardaki kazalar Belediye esaslı tedbirler almağa hazırlanıyor Şehrin işlek caddelermde tram • vay ve otomobil kazalarının önüne geçilmesi için bu sene bazi yeni tedbirler ahnmaai kararlaştırılnuş • tir, Bir müddettenberi Avrupada aeyrüsefer işleri hakkında tetkikatta hylunan altmcı şube müdürü Faikın hazırladıği raporda iatifadeli tedbirler bulunmaktadır. Yalniz Avrupa şehirelrinde alman tedbirler in şehrimizde de tatbikı kabil olup olmadığı aynca araştınlacaktır. Belediye şimdilik kazalann ö • nüne geçmek üzere islek ve kalabalık caddelere zabıta memurlan koymakta bu raemurlar da seyrüsefer kaidelerine uyguruuz hareket lerde bulunaaları yakalıyarak haklarmda takibatta bulunmaktadırlar. Şimdiye kadar kazalardan ekserisinin tramvaya atlama ve tram vay yürürken inmelerden ileri gel diği anlaşılmıştır. Bundan sonra dönemeçli yollardaki kazalar, ve vesaiti nakliyenin tesbit edilen aür'atten daha hızh gitmelerinden doğan kazalar gelmektedir. Belediye bütün bu hususlarl ayrı ayn tetkik ederek hazirana kadar tnühim tedbirler alacak, icab ederse zabıtai belediye memurlan da fazlalaştmlacaktır. Tasfiye edilip hükumetçe satta Kaybettiğimiz büyük musiki ü* ı alman Rıhtım Şirketi memurlari natadi Rauf Yektanın cenazeai dün öğ > mina dün bir heyet matbaamıza geleyin, Beylerbeyindeki evinden bülerek bazi sikâyetlerde bulunmuş • yük hürmetlerle kaldırılarak Bey tur. Heyetin bize anlattığı şudur: lerbeyi kabristamna defnedilmiştir. « Rıhtım Şirketinin 6 0 ı maaşlı, Cenaze merasiminde Konservatuar 200 ü de yevmiyeü ve ücretli olmak müdürü Yusuf Ziya, bütiin Konser üzere 260 memuru vardu Şirket tasvatuar muallimleri, musikisinaslar, fiye edilince bunlardan maaşlı olanmerhumun pek çok talebeleri ve ollara tazminat ve ikramiye namile dukça kesif bir kalabalık hazır bupara ödemiş, yevmiye ve öcretlüerlunmuş ve kabrine çelenkler konulden de yalniz beş tanesine ikramiye mtıstur. vermiştir. ÜcreÜilerden ikramiye alanlar da yabancidirlar. 195 Türk Cenaze merasimine iştirak edenmemurunun ikramiyeden mahrum ler bilâistisna merhumun musiki âedilmesi üzerine şirket müdüriine leminde btrakhğı boşluğa yanmak miiracaat ettik. Bize verdigi cevab taydılar. Merhumu yakından tanı şu oldu: «Maash memurlara ikra • yan bir zat şunları soylemiştir: miye verileceği evvelce taahhüd e> « Ustadı 12 senedir tanirnn. Bu dümişti, o taahhüdü yerine gehrdik. müddet zarfaıda ekmek parasmi biYevmiye ve ücretli memcjrlara birle kitaba verdiğini çok defalar gor* 1 şey vermedik.» Yevmiyeli memur • dünı. Musikiye aid her türlü kitab lardan beş yabanciya da ikramiye muhakkak onun kütüpanesinde yer verildiğini ishn ve miktar zikrede bulurdu. Rauf Yekta kelimenin tam rek soyledik. Müdür, biran tered raanasile bir müdekkikti. Şark ve Türk düd etti ve conlar benira takdirimi muaikiftnde onun ihtısasını ecnebikazaamiş olan merauriardir, onun ler de takdir etmişlerdi. Nitekim için verdik» cevabim verdL 200 kiLavinyakın meshur ansiklopedisin şflik bir memur kadrora içinde müde 160 sahife tutan sark muaikiai durün takdirini yalniz beş yaband Genc gene cevab verdiı kssmım Rauf Yektaya yazdırmns memurun kazanarak fltramiyeye hak lardı. Bundan baska musikiye aid Biz zorluklan kaldırmak istikazanmasi şaşilacak bir istir. Bu şir* yoruz, san'ati kolay yapmak az • işler hakkmda her zaman Avrupakette senelerdenberi çalisan Türk dan ve Amerikadan kendisine müramindeyiz; dedi. memurlaıtnin hakkı bir müdürün caat edilirdi. Zannettim ki hırçıa şair yerinden keyfrne mi kalmiftir? Hakkimısin fırhyacak. Hiç öyle olmadı, Ukem • aranmasinı istiyoruz.» Son zamanlarda Konservatuar mülesine yerleşti, disleri en tatlı tebeadürünün teklifi üzerine şark musiRıhtım Şirketi memurlannin bu siimile açıldıı kisi nazariyat ve tarihini yazmayı işte yerden göke kadar haklan var öyle ise, çocuğum, san'at kal kabul etmiştL Fakat bu kıymetli edır. Şirket müdürünün yaband me•eri başaramadan aramızdan ayrılmurlara öz evlâd, Türk memurlan > tnaz; dedi ve bunu tasrih etmek iadı, gittL Daha evvel bu eaerin bir na da Svey evlâd muamelesi yap • riyerek ilâve etti: San'at ancak ması doğru olamaz. Gadre ugriyan kaç formasmı neşretmHi fakat deBn mukabele hiç te ihtiyata muzorluklan yenmekle husule gelir, bu 195 memura da, diğerleri gibi vam edememiştL •afık değildi. Ahmed Haşime boy demistim, edebiyatta boyle oldağu haklannin verflmetini, le cevab. verilir mi? Derhal o, dişSon zamanlarda alaturka musiki gibi resirade, musikide, raksta, asari taanif komisyonuna riyaset elerİBİ gosterdi, büyük başınm ü» • hatta cambazlıkta, hokkabazhkta, diyordu. Bu sahada çok büyük hiztünde aaçlan fırçalandı, tırnakla el islerin.de, her giin görülen sinema metlerde buluncTu. Ayni zamanda n yirtieı bir kuş pençesi gibi uza • filimlerinde hep böyledir. Bir zor • Türk Tarihi Tetkik cemiyetinde de LÎMANDA mı» zannedilea ellerinin ikisini bir • luğa galebe çalmak herkesten ev • aza olan merhum musiki araştırmaden uzatarak gencin elinden kâğid vel san'atkânn kendisinde, »onra o larda çok loymetli hizmetlerde butomannı kavradıt Iunnruştur. Dün sabah saat dokaz buçukta Lon Pek iyi, ama, çocuğum! On nun eserini gorenlerde öyle bir zevk don ve Damalsine isminde iki îngfltz Frannzcaya fevkalâde vâkrf ouyandınr ki i*te saa'atfen matlub lar hikâye yazmışlar, şiir söylemişkrovazorü lunanimizdan Karadeniz* olan heyecan budur. Sen bir iyi ya lan Rauf Yekta ayni zamanda inler. Sen de bana bir şiir, bir man • geçmiştir. Gemilerin Tunaya gidecek • gilizce anlar ve mükemmel arabca, pılmış, tatbik usullerinin ea güc taımne, bir nikiye ver ki onda beni faraça bilirdi. Merhumun bir k ı a ve leri haber verflmektedir. Büyük top raflanna galeb* çalmarak viicude lar ve tayyare ile mücehhez olan tngiliz iki oğlu vardır.» memnun edebilecek evsafı bulayım, getirilmif, bir kelime ile technique kruvazörleri yeni gemilerdir. herkesten evvel aeni teşvik edeeek bakımmdaa en yuksek mertebeye ben olurum. Nitekim bana bu evsaf ADTAYEDE Meshur musikişinaslarımızdan neyzen çıkmıs bir film temasa «derken S« ytlflnuf şeylerle gelenlerin hepIhsan Aziz evvelk! gece vefat etmiş, mevzuu unutursun, san'atm bu ke • •îni, bütün bu neslra yetişmiş •• yecenazesi dun pek çok «hbabı ve ken raal derecesiadekl tezahürlerine disini levenlerm istirakile kaldınlmi; • tişeeek çocuklannı alkışlıyanlann Son zamanlarda yentleme burola • karşi mest olursua. Nazımda da tir. Musiki tesekkülleri cenazeye çe nndaki işlerin biraz ağir gitmekte ol ta önünde bulundum. Fakat bak.~ lenk!er!e işh'rak etmişlerdir. bSyledir. Naztnm musikisinde böyduğu görülmüştür. Islerin daha ziyade O zaman sinirlenmiş parmakla • le oldugu gibi kafiy» meselesinde thsan Aziz, meshur bestekar Aziz müruru zamanı kesmek için yapılmiş Dedenin oğluydu. Son devrin alaturka rile kftğıdları karıştırdı, bir man müracaatler olma»ı, bu müracaatlerin de böyledir, kafiyenin ea kolayla • musiki hayatmda tnühim bir rolü ve tumt buldu, en gür »esile, «a hoş nna gidiyorsun, ve kendini böyle îse sahibleri tarafindan lâyikfle takib mevkii olan «Darüttalimi Musiki» yi edflmemesi buna sebeb olmuştur. tki «dasile okudu. Bir rüya içinde dinkolayhklara bir kere kaptınnca kurmuş ve seçme arkadaslarile bera • bürodan biri lâğvolunacak, diger! bir lenen bn manzumeyi aynen tekrar artık o kadar asagıya dogru yuvarber yıllarca bu heyeti yasatmisb. Kenmüddet daha faaliyete devam edeeek edemiyeceğim t lanıyorsun ki ortada kafiye kalmi • disi hemea hemen Türkiyede en iyi ney tir. çalan mu«ikuina»tU Ayrica Rauf Yek Bunda bfa kere şlir denebile • yor, kafiye olmak iddiasında birer ta ile ayni günde onu da gommüs bu • gölge bırakıyorsun. Kafiye olma cek hiç, ama hiçbirşey bulamıyo lunuyoruz. AHah rahmet etsin. Mütevellî Mehmed tarafmdan Haber rum, «onra serapa mantık diisük • sın, pek âlâ! Fakat iddiası da olmagazetesi aleyhme acılan hakaret da sın. Anlıyorsun, değil mi çocuğum? lüğü, zevk bozukhığu. Bütiin bu $EHİR İSLERl vası dün iktnci ceza mahkemesinde bitBen kafiyeyi de feda ederim, yeti • yok olan şeylere mukabil bari sanmiştir. Bu işte suçlu bulıman gatetenin sir ki bana bir aazım vereain; fakat «t olsaydı, bari nazmın mutlaka nesriyat müdürü Hasan Rasimte ya kafiye yapmak istiyoraan.M icab ettirdiği şartlara riayet olsayztyı yazan tzzeHn Sçrr gün bapis • lerine, mütevelli Mehmede yüz lira dı. Nazımda herşeyden evvel vezin tazminat verme'erine, lâkîn hapis ce • Bir gazete tstanbuldaki elektrik fabRüyamıa buradan aaağıamda bir lizım, o veznin adma ne denirse zasinm tecfl olunmasina karar verfl rikasile çikardığı kudretin şebir tenvi • karsıkhk oldu, bahçede ufak bir densin, aruz diyin, hece diyin, isteratina kâfi gelmediğini yazmish. Alâ • miştir. gtirültü mfi oldu, uyanmak Szere nilirse yeni bir adla başka bir isun kadar makamlardan tahkikat yaptık. verin, vezin demek musiki demek • mi bulundum, her halde Ahmed Bize verilen malumata nazaran tstanbulda hâlen günde 21 ila 2 4 bin ki Hasimin kafiye hakkrada söyledikBelediyenm deposu olarak kuüani * tir. Bir sSzde ki musiki yoktur, yalerini aynen nakledecek kadar rü • lovat elektrik kudreti sarfedilmekte • lan Ayasofya hamamı hakkindaki bir ai Tezinde aranan ahenk yoktur, dir. Şirket iiç giin devam eden Cum • yazıdan dolayı Belediyeden Milliyet yad> mevzu kalmadı, bununla be o aöze artık nazım denemez. Evvelhuriyetin onuncu yilmda fevkalâde gazetesbe gönderilen bir düzeltmenin c« aruz kullanıhrken iş gayet ko • raber bir tortu halinde hatıramın sarfiyat olarak bu miktarî 27,000 e yazilmaması iddiasüe gazete aleyhine ta içerilerinde birseyler var, bir felaydı. Aruzun muayyen bahirleri, çıkarmutır. Halbuki mevcud fabrika • açilan davaya dün de üçüncü ceza kil vererek bunları teabit mümkün nm günde 54,000 kilovat sarfedebile bahirlerin muttarid fekilleri vardı; mahkemesinde devam olunmaştur. cek kuvvette olduğu söylenilmektedir. Mahkemenin araşUrdığı taraflar tamam olur mu acaba?.. bunlar Syle kahblardı ki bh* kere oldugu için iddia makamı iddiasmı seronlar elde edilîp te tatbik olununca HAUD ZİYA UŞAKLIGIL detmek üzere dava baska güne kalmısBoğaziçinde Tarabya ile Hacıoatir. raan baym arasındaki yolua çimento ile inşasi bitmiştir. Yakında Yeniköy ile Büyükdere arasındaki çimento yola başlaı^acaktır. Bu yolun hazırhkları ikmal edilmistir. Haber aldığımıza göre şehrin içmdeki caddelerden bazilannıa da çimento ile yapılması düşünül • mektedir. Eğer bu hususta bir ka rar verilirse ilk tecrübe olarak Taksim Şişli caddesi yapılacaktır. MÜTEFERRİK Bugday işindeki yolsuz'uk tahkikatı Bugday ahm ve aatiminda yapildigı İddia oluaan yolauzluklari tahkikle meşgul buhman komisyon, Ziraat Vekâleti Mfiateşan Atıfm başkanlığı alfmda dün de Ziraat Bankasinda toplanmiş •e geç vakte kadar satiş komisyonun • dan alman evrak üzerinde tetkikatta bulunmustur. Heyet bu arada satiş komisyonu a • lalarindan birkacmı daha dinlemîştir. Tahkîkatin bugüne kadar verdiği neHcelere çok ehemmiyet verilmekte ve iş tamamen gizli tutulmaktadır. Tahkîkatin önümüzdeki hafta İçin > de bitirfleceği anlaşılmıştır. Istiyoruz! İki Ingiliz kruvazörü geçti Neyzen Ihsan Aziz de öldü Ortaköy fıkaraperver cemiyetinin yardımları Anasız, babasiz mektebli yavru lara, bakımsiz hastaiafa,' malullere, ve yoksullara devamlı yardımda bulunan ve bu seneki cumhurîyet bayrammda elli küsur mektebli yavruyu baştan ayağa kadar giyindiren Ortaköy Fıkaraperver Cemi • yeti havalann soğumaaı dolayısile yoksullara on iki bin kilo kömür ve bir miktar erzak ve bir kısmına da para tevzi etmiştir. Yenüeme bürolarındaki işler Şehrin büyük bir sahası satı'dı "Haber,, aleyhindeki dava Elektrik kuvveti şehrin ihtiyacindan fazla bile! Belediyenin açtrijı dava Çimento yollar İranla afyon anlaşması müzakereleri Bayramda giydirilen çocuklar Haber aldığımıza göre Harbiye mektebüe Sipahi Ocağı bmasinm bu • Diğer taraftan Macaristan hüIunduğu arsalar da dahü olduğu hal kumeti de her ihtimale karşı Alde Valikonağı caddesmdeki Emek a manya ile dostluğunu kuvvetlen partimanı köşesinden Altinbakkalda • dirmek için bütün fırsattan istifaki Belvü bahçesi kösesine kadar olan de ettiği gibi Lehistanla da dostlusahayı hükumet satıhğa çıkarmiş ve ğunu artırmıştır. İşte bu sebeblerburaai bir milyon beş yüz küsur bin le Peşte hükumeti bundan aonra liraya iki kifinin üzerinde kalmiştir. Bu yalniz İtalyaya bel bağlamıyacak, adamlar aahafi araa araa aatacaklardir. Bunun için Harbiye mektebinin An • Almanyanın ve Lehistanın siyasî ve askerî kudretinden kendi millî karaya aakli beklenmektedh*. gayelerini tahakkuk ettirmek hususunda istifadeye çahsacaktır. Şo Tayyare Cemiyeti *araficdan 16 »u kadar var ki bu işte Almanya ile Lehistanın dostu olan Yugoslav batta verilecek senelik balo için balo yayı değil, belki Çekoslovakya ve tertib kolu çalışmalara devam etmek • Romanyayı hedef tutacaktır. tedir. Dün öğleden sonra Tayyare Cemiyeti üare heyeti reisi Nakiyenin başÇekoslovakya ile Lehistan arakanlığinda tertib komitesi tekrar top • sında telifi gayrimümkün zıddiyetler bulunması, Rumen Leh mülannuş ve balo işleri görüşühnüttür. nasebatımn soğuması, Almanya Neticede ayin on altismda Perapalas • nm da bugiyı en 7yade kin besta umumi bir toplantı yapılması karar • lediği devletin Çekoslovakya ollaştinlmiştir. ması Macaristanı boyle bir politikaya süriiklemektedir. Tayyare balosu hazırhkları MVHARREM FEYZİ TOGA1 Bozöyükde sevindirilen çocuklaı Bo2Öyuk flkmektebinde kimsesiı yavrulara maarif memuru Hulusi Ti • murun ve muallim arkadaşlarınm g a y retfle birer kat elbise verflmiştir. Ayakkabılannı da kunduracı Hasan Hfiseyin, Mehmed Çavuş, Emin, Mehmed, Keşşafzade temin etmek şartfle yav rular sevindirümiştir. Bütçe ay sonuna hazır oîacak Belediye daimî encümeni yeni yıl bütçesini müzakereye devam et mektedir. Bu çalışmalar ay sonuaa kadar bitecektir. Bütçe Mecli ain şubat içtimatna yetiştirilecek • tir. Yeni bütçeye şehrin plânı için konacak tahsisat hakkında da gö rüşmelere başlanmıştır. Yugoslavya ile yapbgtmiz afyon anlaşmasina iştirak etmek istiyen Iran bukâmeti, şehrimize Maüye Nezareti fktuad isleri reiai Aka Mahmnd Han Nerimanla aabık Uyuştorucu Maddeler tnhisan Müdürö Seyid AIi Han isminde ild murahhas yollamif ve dün af • yon mhtsarinda m&zakerelera baalanmiffar. D8a Iran heyetinm taîebleri dmlensniatir. Müzakerata cumartesi giinâ deDBa traa heyctfnm ziyaretfni Uyof tamca Maddder lnbi*arinda açtop• lanb takib etmtatir. Evrela fehrhnizdeki afyon tacirleri toplanmışür. Bu • au Uyusturucu Madd»ler tnhisan idare mediti ve TSrk • Yogoslav afyon b&rosu müdürleri içtimai takib etmis tir. Bu içtimalarda tran heyetinin tek • lifleri etrafinda görüfulmuftur. Bürodaki Yugoskv murahhasi M. MOıaOof ta şehrimize gehniştir. Ankara 10 (Telefonla) Lise ve ortemektebler yoklama talimatnamesi bu aym 15 înden itibaren tatbik edi • lecektir. Cumhııriyet Nüshası 5 Kuruftuf SAGLIK ÎŞLERİ Çerrahpaşada inşaat Cerrahpaşadaki enaae paviyomınun inşasına devam edilmektedir. Buran için Almanyadan aletler getirtilecek ve bu suretle Cerrahpaşa hastanesi Türkiyenin en asrî techi • zatına malik bir sağlık müessesesi olacakbr. Abone ı Tür ^ iye H a r î ç şeraiti I **» w» Çocuk Esirgeme Kurumu Kasımpaşa Şubesi bayramda otuz fakir çocuğa bayramlık elbise vermif, bu yavrulan «evindirmiştir. Yukarıki retim sevindirilen çocuklan ve Ka«ımpafa Çocuklan Esirgeme Kurumu azalannı göstermektedir. Senelik 1400 K A 2700 Kr. Altıayhk 750 1450 Üç aylık Bir ayhk 400 15Ö 800 y o ktut