18 Eylül 1934 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

18 ı<34 Parlamentolar ticaret konferansı dün toplandı Konferans teknik meselelerin tetkikifıi müteakıp mmtakavî misaklara dair bir karar kabul etti Belgrat 17 (A.A.) Beynekni lel parlamentolar ticaret kon • feransı dün sabah dokuzda Yugoslavya âyan meclisin<Ie Str Con Allenin riyaseti ve bütün murahha* heyetler reislerinin ve konferans umumî kâtibinin huzurile toplan ım;tır. MeclU muhtelif re konferaıuı aIâkadar eden teknik meseleleri tetkik etmiştrr. Yugoslavya parlamento komite reUi eski nazırlardan M. Yankoviç cevap vererek ecnebi heyetlere hoş geldiniz temennisinde bulunrouştur. Belgrat 17 (A.A.) Beyneimilel pralâmentolar ticaret konferan.•••ıiMiMmımiHif'' TELGDAF HABERLERİ [BUGUNDEBU. Şehir tiyatrosu fıın îytf Prag Fe sefe Kongresi Kongreye iştirak eden Halil Nimetullah Beyin kongre hakkında muharririmize beyanatı *•* f NAL1NA MIH1NA M. Herriotda böyle dedikten sonra irkaç gün evvel, bu sütunda Bm yoğlunda yerleşmiş bir Fransız perSkânnm şikâyeti mSnasebetfle küçük san'atlerin T&rklere tabstsi hakkmdaki kanunun tatbîkı Szerme sağdan soldan kopardan yaygaralarm haksızlığmdan bahsetmiş, «biz ba kanunla kendi memleketimizde, kendi milletfmizin en tabn bir hakkmı; ça hşmak, kazanmak ve yasamak hakkmı korudnk. o kadar...» demtstim. Sanlri benim yazdıklarnnı teyit et • mek ister aribi M. Herriot ta, birkaç gSf evvel, Beledtve reîsi balunduğu Lyon şehrinde sn •ozTeri söylemittir: « Lvonda issizlerin adedi 5,500 ki*'dir; fakat ayn! şehirde 35,000 ecnebi var. Benhn, nasyonalist bir pomİkaeı ohnadı^nna manmanızı rica ederim; fakat, Fransanm, arhk, hem kendi evlâtlarnn, hem de eeenbl amele < • STBÎ besTiyemiyecegnıi soylemekte te • redd&t etmem.» Lyonda otoran 35.000 ecnebWn yansı i«çi ve ucretndir. 5,500 Fransı* İŞSİT i^en bn ecnebilerîn muhteîîf !ş J«rde kunanıîması kabnl ediiebinr mî? Bir mem'eketîn kendi evlâdmı aç bı • rakıp ta eenpbiier! beslemesl anlaştlir bîrsev midîr? Akıl ve manhŞa karşı vak! olan Im kadar buyuk bir teeavuzS meydana koymak nasyonaTistlik degOdir; fakat bu tecavSzttn devamma mBsaade et • mek sosyalistliktir. Çünkü, aosyaTizm den>ek kendi nvîTeti mustesna oimak & • zere, butfin mületlere dost olmak de mektir.» MiUiretperrer ohnadıfmî aedcea s 8 y ttven 1^. rıerrıot gibi ounyaca bir siyaset adamı Lyonda Fransnriar \ş bulamazken ecnebiiere iş verilmesml aa bir surette tenkft etmek •aretfla küçSk san'atleri Törklere hasreden kanuuuıuımı da mödafaa etmiş oluyof< M. Herriot ta b&yle sSyledikten sonra, arhk bn kanunun aleyhmde bnhnıanlanı «fHlerini tnbnak ve sesiermi kesmek düşer. smra İngiliz murabban M. Povelin riyasetindeki Avrupa iktısadî ibya komisyonu mmtakavî misaklar hakkmda Yogoslavya murahhaunm izahatmı dinlemiş ve aşağıdaki karar suretini kabul etmiştir: Mıntakavî misaklar bihakkm faydalı olabilirler. Bunlar: 1 Bünyeleri itibarile birbirle • rinm mütemmimi olan devletlerle bilhassa komsa memleketleri iktı • sadî kalkmmalan için birleştirebi • lirler, 2 Devletler arasmda daba genif bir gthiüük mukarenetinde ya • ni beynelmilel ticaret «ahastnda daha lîberal bir rejim tesismde mt&al merhaleleri olabilirler. Iktıdar elîmizde! Bloke paralar M. Göbbels kuvvetli bir Maliye Vekâleti bir tali nutuk daha söyledi matname hazırladı Berlin 17 (A.A.) Berlin hacum k'aatraa mensup 25 bin kisi dün sabah Tempelbofer (Feld) de M. Göbbelsin önünde bir geçit resmi yapmışlardn*. Ankara 17 (Hususi) T5rk parasmm kıynıeüni koruma hakkmda 11 numaralı kararnamedeki ismi geçen bloke paralar içm MaKye Vekâleti tarafmdan haznianan taKmatnameyi aynen fSnderryonjr.i: 1 Hariçtekî bankaiarm memieketfmrzle olan malî ve tiearî moameleie rinden mutevellit olarak bura bankalarma Sdiyecekleri masraf ve kumiisvon •• satre gibi borçlarm TSrk iirası he • lan tedJvesL 2 TBrkfyede saidn veya Turlryeye gelecek «ahıslar lehnıe verecekleri ve ayhk yekonn ber hesap için beş yfiz nVayt geçmiyecek olan havalelerin tedfyesL 5 Burada bulunan ban ecnebi *irketlerfn hariçtekî ana şhicetleri veya sermayedar grunTan hesabma borçla rma veya hasıTatlarma mafcsuben yaphkîan tevdtattan mCtehassd olarak toplamlaa paralardan indel>cap parayt tevdf eden firket ihHfyacı îçin verÜecefc tedîye envrlerimn kabnl ve icraa. 4 Muhtelif ştrket'ertn temettu veya faız knoon'armm vazîyetı hazıra dolayısîle dövbı verflmem*sî yuVrnden Türk nrasîle tahrlmden mfitevellit o • lan hesaplar Szerme yaoıTacak ke«;deIerde ber hesap icm ayda aznmî ikî vSz TSrk lirasma kadar olan miktannra tediyesL 8 Hartete &amet edtp te Tfir Iryede hesabı balunan eşhasm burada ikaraet eden ailesi efradına jjeçinroek içm verecekleri parava ait tediye emirlerfntn avda 6ç yuz Grayı geçmemek 3zere kabol ve tediyesî. 6 Turkiyede bankalar nezdmde Tfirk nrasfle matlubu oian ecnebi bankalarmm memleket danilinde giri<tik ler! ticaret ve san'at ve nafıa Werîne ediecek meba'ijTi kabul ve tedîyesi esaslan kararlaytmbnishr. M. Göbbelsin nutktt Propaganda nazın M. Göbbels lıücum kıfalannm Snünde soylediği bir notukta demiştir kit c Noremberg konfreti milH sosyalist hareketinin lnıvvetmden hiçbirşey kaybetmemiş olduğunu bütün dünyaya göstermiştir. 19 ağustos intîhabatında müntebiple • rin aleybte rey veren yüzde onuna karşı hükumet şiddet tatbik etmek fikrinde değfldir. Biz onlan mu • habbetle nraamele ederek kazan • mak istiyoruz. Onlara millî sesya • lut devletini anlamak imkânını vereceğiz. öyle unsurlar var<hr ki bunlar bilkaten tenkitlerda bulonmak Uterler. Bunlan kazanamayıs ve kazanmak ta istemeyiz. Çok «Ükür bunlar milletin yüzde onuna teşkil etmiyordu. Şiddetli bir kif yaklaşıyor. Bizi bekliyen müfkO • lâtı gözönünde bulundurarak ba • zırlanıyoruz ve geçen sene olduğu gibi bu sene de diyoruz ki hiç kimse aç kalmıyacak, hiç kimse üşü • miyecek ve hiç kimse sefalete düsmiyecektir.» M. Göbbels hücum bt'alannı mücadeleye şiddetle devama davet etmiş ve demiştir ki: c tktid&r efimizdedir. Ona rauhafaza edeceğiz ve milleti menfaati uğ • runda kullanacağız. Bizi yolumuxdaB çevirecek hiçbir muşkül yoktur. Hiçbir endife bize cesaretiroizi kaybettiremez. Biz mücdelede doğduk mücadele için • de tutunacağız.» Eski katolik fırhast reisi ne diyor? Berlin 17 (A.A.) Vettfalya ru • nS m&nasebetu'e belediye dairesrade eski katolik ftrkaM reisi M. Rosenberg bir nutuk irat ederek mfllî sosyalist • likle beraber yeni bir ffim doğduğuno; nk nazariyes'ie kısirlashrma kanuııunım yeni bir tarihî görnş olduğunu, Almanyanm 20 nci asırda en ivi devlet şek • !înî bulduğımu söylenv^tir. Alaçatı ve Çeşmede kurtulus bayramı tezahürat Alacafa 17 (A.A.) Alaçaçtınm kurtulufu dHin coskun tezahüratla kutlulandı. Bütün balkm ve gençliğin istirakile geçis yapıldı ve şehitler abidesine çelenk konuldu. Abi • dede ve hükumet önünde heyecanh nutuklar söylendi. Cumhuriyet meydannda geceyarılarma kadar sen likler yapifanıstır. Çesme 17 (A.A.) Çesme, kur tulus bayramım bugün büyük heye • canla kutluladı. Hükumet önünde toplamldı ve geçiş yapıldı. Burada Üniversite talebe bhligi reisi Rüknettia Fethi Bey çok heyecanh bir hitabede bulundu ve günün bize verdiği gurur u ve sevinci anlattu Halk sonsuz bir sevinç içindedir. Ik'ısaf Veküi Zonnnldakta Zonguldak 17 (A.A.) Ikbsat Veküi Mahmut Cettl Bey saat 18.30 da fehrimize vasıl olmuştur. Vekil Beye Izmir meb'osu Osman zade Hamdi Bey refakat ebnektedir. Celâl Bey vflâyet hndudunda Dınakhan mevkünde Zonguldak valisi Halit Beyin riyaseti altında bir heyet ve Devrekte bütün Devrek halkı tarafından ve Zonguldakta bütün Zonguldaklılar tarafından karsılanmıştır. Vekil Beyin yarın sabah Safranboluya hareketi muh • temeldir. emleketimizde, güzel san • atlerin en zavallısı olan ti • yatro «'n'atini, her neden se bir türlü, lâyık olduğu seviyeye çıkaramadık, gttti. Tiyatro, bizde, bir ihtiyaç değil dir, desem, yalan olur. Halkın, ken> disine san'at namıaa sunulan so • ğukluklara gösterdiği rağbet meydan • da. Hotantolarm ıslıkla karsıhya caklanna şüphe etmediğim acayiplikler, bütün bir kış mevsimi, mü temadiyen oynanıp para yapıyorsa, bu, sırf tstanbullulann tiyatroya kaırsı ne kadar iptidai olursa olsun teşneliklerine delil sayılabilir. Bu decece istiyak ve tehalüke rağmen, hâlâ nicin bir tiyatromuz yok?. Kabahat, kusur kimde?. Belediye para esirgemiyor, Belediye reisi gücü yettiği kadar san'atkârlan kayırmağa çalışıyor, gençlerde istidat yok değil, halk temsillere rağbet gösteriyor, dekorctJanmız az çok muvaffak oluyoclar, muharrir ve bestekârlannnz, şuradan buradan sırıklama da olsa, ortaya söyle boyle eserler koyuyoclar.. Halbuki, gemi gene de yürümüyor, gene de yerinde sayiyor; neden?. Bunun elbet bir illeti var. Var ama, bu öyle bir illet ki, mini mini bir kadm saatinin makinesinde hasıl olmus biır sakatlığa çok benzi • yor: Kesfedebilene aşk olsun! Bu illet, tnüzmin ve mühmel bir halde devam ededursun, bir yan • daa da mevcut bir tek tiyatro te • sekkülümüzün, içinden içinden ke> mirildiğini, her mevsim basında yeni bh anza ile sarsıldığını gövüp elemleniyoruz. Bu sefer de, Türk sabnesinin belki en kuvvetli »an'atkân olarak bildiğimîz Raşit Rızanın, yakından tanıdığım millî duygularma ve in * sanî meziyetlerine hiç te uygun oU mıyan bir tarzda Şehir tiyatrosundan ayrıldığını gördük. Rasit Rızadaki san'at kabiliyetini herkesten önce sezip, onu tefvik ettiğini ve yetijtirdiğini iftiharîa id1dia eden Fehim merhum, oldukça uzun süren ömrünün sonuna kadar yokluk içerisinde, »an'atine bağlı kalmıştı. Fehimin hayatı, sahneye atılanlar için ibret alınacak bir misal olmalıdır. Herhangi bir malî zaruret yüzünden, alınan bir «naasın bir miktan eksildi diye, küsüp te bir müesseseyi yıkmağa tejebbü» etmek hakikî ve ciddi bir san'atkâra yakısır jestlerden değildir. Lâ kin, esasen, ben, bu sebebin Raşit Rızanın istifasmda amil olduğuna inanmıyorum. Bu iste bir rekabet, bir haset, bir çekememezlik, biraz ; hotkâmlık hissetmekteyim. Eğer , zanmmda yanılmıyorsam, bu, daha elimdir. Elbirliği, gönül bkliği, ideal bir • ligi.. Ifte hakikî san'atkârm varlı ğını dolduracak yegâne gaye budur. Rekabet, benlik davası, bunlar bu kadar dar sahaiara sığmıyacak şeylerdîr. Daha limandan çıkarken, kaptanlar arasmda rekabet, benlik davası başlarsa, gemi ileriye gidemez; belki de batar. Bu ihtimalleri gözönünden ayırmamalıdır. Rasit Rızanın bu jestine muka bil, Vasfi Rızanın matbuatta intişar eden candan mektubu, halk üzerinde ne güzel bir tesir yaptı! Gönlünde, mesleğini bir ideal yapıp, onu samimî bir ask havası içinde yasatan hakikî bir san'atkâr, ne güzel, ne ümit ve kuvvet verici şey, diyorlar!.. ERCÜMENT EKREM • İstanbulda bir muharrlrin adreslnl soran Niğdell okuyucuma: Edebıyat âle. minde bu ısml tamyan hiç kımseye raslamadım. Belki mustear bir isımdır, ve o da maalesef meçhuldür. • Haydarpaşada Izmiril Hasan Fehml Beye: Bahsettlğiniz mesele, şüphe yok çok çirkindir. Lâkln zamanla duzelecektir, emin olunuz. Atılan adunlan gozö . nune getinn, kâfidlr. £. £. lCongrenin parlamento bmanndahi k&çat resmine tnt bir îzah XX ifaretli Ziyaettin Fahrt Bey X isaretli Halü Nımetvllah Bey Pragda toplanan beynelmilel fel bir heyet gelmistir. Kotnsumuz Balsefe kongresine istirak etmis olan kan memleketleri olan Bulgaris • mülga Darülfunun profesörlerinden tan, Romanya, Yugoslavya, Yunan Halil Nimetullah Bey, sehrünize av memleketlerinden birer değil, bir det etmiftir. Halil Nimetullah Bey kaçar aza gönderlimistir. Çinden dün kendisile göriişen bir muharribile aza gelmis ve bu suretle Uzakrimize atideki izahatı vermistir: şarka varmcıya kadar bütün mem< Pragda toplanacak beynel • leketler kongreye iştirak etmişler • milel felsefe kongresine kânunuev dir. Çünkü kongrede cfelsefe ve velde davet edilmistim. Davetna din» gibi en yüksek ilmî mevzularmede gönderiiecek tezlerin mayı dan «demokrasi buhranı> gibi busin on beşine kadar hazırlanıp göngün bütün milletler için en hayatî derilmesi lâzım geldiği bildirili • yordu. Hazırladığun tezimi o ta • olan mevzulara kadar bütün meserihten evvel göndermistim. Tezimra lelere ait tezler okunmus, möna • kabul edidiğini ve kongrede oku • kaşalar cereyan etmistir. Bütün mak iuera eylulde Pragda bulun • bunlar sonra bir kitap halrade nesmaklığımı bildiren ve tezleri kabul rolunarak eihan efkân umumiyesine ed'ilen azanin esamiskıi gösteren arzolunacaktn*. programı da ihtiva eden ikinci mufassal davetnameyi de aldım. Prog Sizin tezmizm mevznu ne idi? ramda gönderilen tezlerden bir kıs Tezhnm mevzuu «akıl man mmin bazı sebeplerden dolayı kaşudur: Felsefenin esası olup Arisbul edilmemif olduğunu gördüm. tığı, vicdan mantığı> dir. Hulâsası Eylulde Praga ghtim, kongreye istodanberi gelmekte olan an'anevî turak ettim. manhk tefekkürü yalnız ctabiat» Kongre nasıl çaliftı? üzerme tevcih ediyor ve yalnız in Kongre mesaisi sabaıhleyin öğsan <akl> ına istinat ediyordu. Halleye kadar umumî bir içtima, öğlebuki «cemiyet» varhğı görüldükten den sonra da felsefenkı muhtelif sonra bu manhk artık bütün mevzukısımlarına ait ve gruplara ayrıl lan idareye kifayet edemez olmuşmak üzere ayrı ayırı içtimalar ha tu. Bunu ilk olarak Kant sezmif, linde olarak hazırlanmıstır. Kon • fakat «içthnaî şe'niyet> i görebil • gre altı gün devam edeceğindeo yüzü mütecaviz muhtelif mevzua ait miş değildir. Asıl içtimaiyatm va tezlerin bu kısa zamanda okuna • zıı olan Auguste Comte «içthnaî bilmesi ve icap ederse münakaşa eşe'niyet» i görmüş ve bunun neti dilebilmesi için bir tezin okunma cesi olarak an'anevî mantığın ki müddeti olarak oa. bes dakika ve fayetsizliğini düşfinmeğe basla münkkasa müddeti olarak bef damıştı. Sonra Ribot «hissiyat mantığı» kika tesbit edilmisti. Bu kaideye rim, daha sonra Durkhehn «kıymet ayet ettirecek olan her celsenin rehükümleri> ni, nibayet Liuy Bruhl isi önüne saati koyarak bu müddeti de «maşerî tasavvurlan» yazroış • muhafaza etmek istiyordu. Fakat buna rağmen bazı hatipler bu müd lardu*. Fakat bütün bunlar ntevzudeti tecavüz etmek ızturannda kalun kısımlarına ait ayn ayn birer nuslar, ve bu suretle bu kaideye tahlildir. Ben bu tahlilleri birleşti tamamile riayet edilebilmis değilrip terkip haline koyarak «akıl mandir. Sabahki umumî içtimada oldutığı» ndan başka olarak insan vicğu gibi grup içtimalarmda da o danıni idare eden «vicdan mantıği» kunacak tezler arasmda kıymet itinı meydana koymuş oluyorum. Her barile fark yoktu. Sırf zamandan yeni nazariye derhal kabul edilebitasarruf için bu usul ittihaz edil Iir değildir. Bununla beraber konmisti. Meselâ Fransa heyeti reisi gre orijinal bulduğu mevzuu alâka profesör Lalaode «zamammızda felile karşıladığı için tezim kabul e sefenin vazifesi» tnevzulu tezini, benim tezimi okuduğum G grupundilmiş, ve ben de kongrede oku da okumuştur. mus bulunuyorum. Bu hulisa tezi bütün tafsilâtile bir kitap halinde Kongreye hangi memleketler yazarak yakında Avrupa ilim muistirak etmistir? hitinde neşredeceğiz.» Kongreye hemen hemen bütün memleketler istirak etmistir. Hatta bazı memleketlerden birkaç aza gönderilmistir. Meselâ Fran sadan profesör Lalandein riyaseti altında müteaddit azadan mürekkep Halil Nimetullah Beyle beraber kongreye iştirak eden Doçent Ziyaettin Fahri Bey memleketimize avdet etmiyerek Avrupaya gitmiş • tir. Orducta Haeı Hamzazade Mshmet Beye Fikir ve rıutalealannızda hakîısmızı Fakat, bazı esbaptan dolayı mektubu • nuzu nesredemiyecegiz. Fîrdevsi günü Moskovadada büyük merasirn yapılacak Moskova 17 (A.A.) 933 te doğan ve 1021 de ölen meşhur tran şairi Firdevsinîn şerefine 20 eylul de Opera tiyatrosunda büyük me rasim yapılacaktır. Rus tesirinden hariç kalan bir memleket için ter tip edilen bu merasime, Sovyet Rusya merkez icra komitesi umumî kâtibi M. Enukitzenin tertip heyeti ne riyaset etmesi, hususî bir mahiyet vermektedir. tran hükumeti, muharrir ve san'atkârlardan mü • rekkep bir heyet göndermeğe karar vermiştir. Herşeyden evvel sağlık mücadelesi Imtihanda kopye! Dort hukuk talebesi yakalandı ve ioka ediidi Hukuk Fakültesinde dün hukuk başlangıcı tarihî imb'hanı tahrirî olarak yapılmıshr. tmtihana sahnh sraat doknz buçukta baslanmış, yarunda nihayet verTm'ftir. Dünkü hntihana birinci s:nıf tan 300 ü mütecaviz talebe girmiştir. Taleb'ler üç smıfa aynlmıs ve ayn ayrı imtihan edümiştir. tmtihan çok sıkı cereyan etmiş, kopya yapılmaması i çin ctkı tedbirler almmıştır. tmb'hanlara Dekan Sıddık Sami Bs^le bütün fakiilte profesörleri n^zaref et mişlerdir. Üniversite Rektörü Cemil Bey de imtihsnda bulunarak imtihan larm nasd cereyan rtfiğini görmüştür. Alınan btı sıkı tedbirler neticesindc dün dört efendi kopya ederlerk'n elierîa deki kâğıtlarla yakalanmış v« haklarmda fakültenin imtihan ta'im'tname ah • kânn tatbik edilerek dördü de smıfta ipka edilmiştir. Tuna havzası Macaristan, bir iktısadî birliğe taraftar... Pefte 17 (ATAO^Hükumete müşavîrlik vazifesi görmekte olan 33 azadan mürekkeo parlamento ko • mitesinin reisi M. Gabor, Havas ajansına şu bevanatta bulunmmtur: « Gerek benim gerekse hükumet fırkasma mensup biıçok dostlan mın fikirnce Tuna memleketleri a • rasında iktısadî bağları kuvvetlendirmeğe müsait hiçbir fırsab Macaristan kaçırmamalıdır. Ancak Maca> istandan arazi hakkmdaki ta • leplerinden vazgeçmesi istenmeme Hdir. Fransız ttalyan mukareneti merkezî Avrupa iktısadiyatı için Avusturya, Macaristan ve diğer Tuna memleketleri arasmda teçriki mesaîyi kolaylaştırabilir. Bund'an siyaset sahasında da istifade edile • büir.» Bugday ihraç talimatnamesi Ankara 17 (Hususî) Maliye Vekâleti bugday ihraa hakkında bir talimatname hazırlamaktadır. Dil bayramına hazırlık Ankara 17 (Hususî) 26 ey • lul dil bayramı için zengin bir program haztrlanmaktadır. Radyolarda bayrama istirak edeceklerdir. Radyoda öz dilden şiirler söyle necek konusmalar yapılacaktır. Bir Misin asılsız beyanatı Ankara 17 (Hususî) Mis Cray<up isminde bir kadm kadınlara aile bilgisi öğretmek üzere Türki • yeye davet edildiğine dair bazj ecnebi gazetelere beyanatta bulunmuş ve Türk kad:nlarını tezyif eder mahiyette sözler söyletniştir. Alâ kadar makamlardan sordum. Böyle bir davetin olmadığını bildirdiler. Tokatta yol ve imar faaliyeti Tokat 17 (A. A.) Vilâyetin her tarafında yol faaliyetine ba» • lanmısfar. Yollarda 7,000 amele çalısmaktadır. Mütehassıslara şehcia haritası yaptırıknaktadır. Plân biter bitmez felıria imanna başlanacakbr. Prenses Marina Lonirava nitti (Bcvmahaleden mabaît) de mahal y o k t u r . Her tşin başı sağlıktır. Evvelâ sağlık, sonra herşey. Memleket zenginliğinln en krymetli unsuru nüfustur. Niçin her kaza merkezmde dispan • s^rîer:miz o'masın, niçin safhk i«lerhı de butün köyieri senede üç dört defa devredecek seyyar teskiiehmız ohnasm, niçin bütun memlekeHe eocuk bakımı • Gazi köprüsü projesi, Nafıa Vekânı yakından tak^p edecek millî tesek • leti tarafından teşkil edüen bir komis küüeri alabildiğine coğaltmıyalım? Niyon tarafmdan tetkSc edilmisti. Mü • çin dert sahibi vatandasm derhal hn • hends mektebi rektörü Fikri Beyin ridadma yetişilecek bötun sebepleri ha yaseti altında toplanan komisyon köp • zırlamıs olnvyalım? Bugunden tezi yok, rü projesnıde tadflât yapılmasma lü herne pahasma olursa olsun bütun bu zum görmüş, bu tadi'âtm, projeyi ha ihtiyaçlan numtazam ve muazzam bir zırlıyan Fransız mühendisi M. Pijo taprotrram ha'inde terHp ve icraya geçrafmdan îcra edümesini de münasip meliviz. görnüşHi. Tü'kiyede muasır hekîmliği millî bîr îş halinde tesis keyfiveti bir asır evvel Bu raporu tetkik eden M. Pijo, yabaslamıştır. Bu miiddet zarfmda elbette pitması istenen tadilâta daîr bazı fennî varlıjp yokluğundan çok iyi kıymettar itiraz'arda buîunmuştur. M. Pijonun cevabî raooru da Nafıa Vekâletine gön neticeler ahnmış ise de milletin sağlık iji hâlâ büyük nvkyasile olduğu yer'îe derilecektir. sayıp durmakta olduğuna görmemezITt edemeyîz. Eğer sag''k işlerin»:z simdiye kadarki cereyarPe yürüyecek olurLondra 17 (A.A.) tngfltrre Prensa bından bir asır sonra gene ancak si Jorjun nişanhsı Prenses Marina dün bir arpa ucu kadar mesafc almış ola Londraya ge'miş ve istasyonda biriken bi'irz. Bu düşünce müfekkireleri yakbinleroe halk tarahndan karsüacmıs • mak lâzım gelen atesli bir hakikatb'r. YUNUS NADİ br. jazı koprusu Mühendis Pijo istenen tadilâta itiraz etti