Beklediği Aşk Edebi roman Yazan: 47 PERlHAN ÖMER Söylediğim gîbi saatlerce ağladım, akşam Sedat geri döndüğü zatnan gözlerim şişmiş yüzüm büsbütün cararmıştı. Berbat bir haldeydim. Fakat kararımı vermiştim. Ondan ayrılacaktım. Ama onun da benim le ayni fikirde olduğunu, bana düsiinceleritnin aynmı söylemeğe geldiğini anlayınca dayanamadım. Gene ağlamağa başladım, yavaşça yanıma yaklaşarak sordu: Niye ğlıyorsun?. Evvelâ hıçkirarak: Bilmem!. dedim. Sonra yüziine bakarak itîraf ettim. Sana son zamanlarda o ka • dar alışmıştım, sevginden o kadar emindim ki, iyileşmeğe başlamış • tım. Şimdi yeniden... Lâkırdımı bitiremedim. Gözyaş • larım benden daha kuvvetli idi. Saçlarımı okşuyarak: Zavallı Birge... dedi. Haki katen ne kadar yalnız kalacaksin. Ben de öyle. Hayretle yüziine baktım. Sesî oyle yumusak öyle müşfikti ki. Gayriihtiyari sordum: Beni affettin mi?.. Evet, çiinkü bugün »eni an • lıyorum. Beni anlamamasını hatta affetmemesini tercih ederditn. Bana hak Veriyordu. Çünkii o da benim kadar, belkî daha fazla sevmiş ve ısitırap çekmişti. Bu düşünceler iç'mdeki acıyı büsbütün fazlalaştırdı. Bunu anlamış gibi tekrar saçlanmı ok • çadı ve yavaşça tereddüt ederek •ordu: tster misin a ynlmıyalıns ? tki arkadaf gibî beraber yasıyalım?.. Evet, Sedat!. O halde hetnen seyahate çıfcahm. Fransa, ttalya, Almanya... Nereye isteraen oraya gideriz o • lur mu?.. Tabii olur. Yalnız senden birçey rica edeceğim. Nedh7.. Cebinden buruşuk bir k&ğıt çıkardı. Bu, senin yazdığın raek • tupru. Bana götterere titrek bir sesle: Bu mektup, dedi. Bana çok ıstırap çektirdi. Onu yakmak isti yorum. Çünkü bir daha bir keliraeuni bile okuyamam... Tahamtnül edemem... Halbuki kalırsa... Evet, evet anladım, dayanainaz, okursun. Hemen knistal çanağin Içine kolonya doldurdum, bir kibrit çak tam, Sedadm elinden mektubu al dım ve içine attnn. Kâğıt, alevlerin arasında çabucak eridi. Nihayet a* Ievler de söndü ve parlak çanağın ortasında kâğıdın kararan, büzülen kalıbı kaldı. Sedat olduğu yerde sendeledi, sonra boğuk bir sesle: Gördün mü?.. dedi. Alevlerin kucağmda zavallı kâğıt nasıl eridi, nasıl acayip gülünç bir kalıp olarak kaldı. Bir fiskede bu kalıp dağılır, büabütün yok olur. Birge, iste biz de böyleyiz. Tıpki bı kalıp gibi. Omuzlanmı silktim, lâkayt gö • rünmeğe çalışarak söylendim: Vakıa askla alevi birbirine çok benzetirler ama, biz gayret edelim de kâğıt kadar zavallı birşey ol • mıyalım. Sedat madetn ki yaşıyo • ruz, madem ki nefes alıyoruz, yi • yoruz, içiyoruz. Umit te edelim. Semi, sözlerimde satnimi idim. tnsan ücnit etmedecı yaşıyamıyor. Ben ümit ediyorum. Kim bilir, belki bir gün mes'ut olurum. Hem senin dediğin gibi, insanlann en çok u • nulraağa istidatlan vardır değil mi? O halde niçin bedbin olalım?.. Yalniz geçirdiğim vak'aları düşündüğüm zaman bedbinlesiyorum. Bunlar öyle çirkin, öyle iğrenç seyler ki kendimden nefret ediyorum. Ben nasıl böyle hareket edebilmişim, havretî... Bir de hiç sevilmedim diyorum. Tabiî... Benim gibi ira • desiz, düşüncesiz rüzgârın savur • duğu kirli, tozlu bir çöp gibi her itiien tarafa sürüklenen bir insan nasıl sevilir, hürmet görür?.. Fikretin benimle eğlentneğe, Seda • dın iğrenmeğe haklan vardı. O zaman nasıl düsünemiyordum?.. Acaba, başım boş mu yaradılmıştim?.. Nasıl?. Evleniyorsan ne olur?. Gene bana gelirsin!... Diyebilecek kadar baya bir adama, bana karsı fedakârhktan baska brrsey yapmıyan birinin namusunu çiğniyerek koşabildkn?.. Yüksek ilâhi bir his olması lâzım gelen ask, beni nasıl bu kadar düşürebildi?.. Zihnim almıyor. düsündügüm kadar, yeni den çıldıracak gibi oluyorum. Bu kirli vücudü artık taşıyamıyacak bir hale geliyorum. Fakat o kadar ıstırap çektim, yaptıklaranın ceza« bana öyle kuvvetle geldi ki... Allahın da, insanların da beni affedeceklerini ümit ediyorum... Sedat, beni temiz, sade saadet verebilecek bir kadın zannetmif, onun için istemis, sevmişti. Ve al • dandığını anladıği dakikada, ben, onun için bir hiç olmuştum... Benim mariz ahlâkımm, sarsak irademin sönüklestirdiği güzelliğimin yanın • da, senin azimkâr hareketlerin, rraden, güzelliğin birden parlamıstı. Şimdi bütün gayretimle, bende aradığı, lâkin sende bulduğu seyleri ona vermeğe çalışacağım. Yalandan, riyadan uzak, doğru, temiz bir hayat yaşıyacağım; her halde sonunda Sedadın kalbi de bana dönecek. Semi, önüraüzdeki perşembe seyahate çıkıyoruz, evvelâ Fransa • ya gidoceğiz, sonra bakahm neresfaıi ca» nunız isterse... Daha belli değil. Babama ve annerae, seyahatin sinirlerimin düzehnesi için lâzım oldugunu söyledim. Doktor Sıtkı da aynı fikir de... Tabiî onlar da kabul ettiler. Altı ay sonra döneceğimizi zannediyorlar, halbuki kim bilir ne zaman döneceğiz?.. (Mabadi var) Kitaplar ve mecmualar J) Bir ad bulamadım Yazan: YUSUF SITKI Futürist bir kabm kenarlannda, şa • irin pek sevdigi aya asdmif gibi duran isim; babya sarkmıs mehtbam, koyu dalga sırtlarmda ısıyan izlermi andmyordu. Genç şairin imzası ise mavi yüz üstünde beyaz yırtmacile yelken açnvşa pek benzetnisti. Dikkati dimdik eden bir terkip. tnsan ük sabifeyi, sonundan zevk beklenen bir muammayı çözmenin heyecanile açıyor. Engin hayalleri muayyen kalıplara sığdırmak nekadar güçtür? tlham ve buluş hudutsuzluguna çerçeve koymanm, yıprantnıs kelimelerden yenilik yarabnanın ıstırabını bütün sairler çekti. Çoğu arzulayıp aza razı oldular. Yusnf Sıtkı Bey darlıktan değ1, herhalde bol varlıktan müsteki.. Çoğu bir bahar tazeliği ve duyuf hususiyetüe nadide çiçekler koku«u getiren mısralar deraetine at bulamamak ince bir senbolizm nüktesi olacak; değilse sair yann içm vadettiği kudreti orijinal bir tevazula tüllemis... Bunlann ikismi de birbirini tamambyan bir tarif diye kabol et • mek kabil. Yusuf Sıtkı Bey daha ük manzumelerinhı basamağtnda; ö ı • iediğini bize söylüyor: Arkamda yasayan bir isim bırakmak İçin Rüzgân tutmak için ben ağlar örüyorum Son neslin şairlermde bir mimar! iptilâsı var. Tavan, duvar, kapı, koridor ve bu malzeraenin çapraz dernegi içinde ekseriya baslarile yürüyen hayallerin yatak hali... Yusuf Beyde bu oda dekorculugu yok. Hayalleri dahna ge • nifliğe yayılnnş, daglardan, enginden ve esirden görüsüyor. Engini hokkaya sığdırmak ve kalem ucundan ezelî ça|lıyanlar eıkarmak.. Bu ibre şaşmazsa şairin ağları muhakkak örülecek.. «Bir Ad Bulamadım» da kitaba adını veren şiirle beraber, ördügüm ağlar, Hıçkınklar, Ümidim, Bir geceydi, TeJgraf direkleri, SevgiKm sen de uyn, Bîlmem ki, Kalbinin kalblme aktığı anda, Son arzu, Bari sen gitme anne, Hayaltni öldürdüm, Dağda papatyalar isimli güzel manzumelerle fld de nesir Şeker sanayiinin bizde inkişaf seyri... İş Bankası sergisinde en çok dikkatle tetkik edilen yer, şeker sanayii paviyonudur 30Ağustos 1934 RADYO w ^ ^ ^ s ^ p y £tksamki nrogram J İSTANBUL: 18,30 plâk neşriyatı . 19,20 AJans ha berleri . 19,30 Türk musiki neşriyatı: (Kemal, Niyazi, Azmi Beyler ve Hayriye. Müzeyyen Hanımlar) 21 Selim Sırrı Bej tarafından konferans 21.30 Nurullah Şevket Bey (taganni) ve stüdyo orkes . trası. VİYANA: 17,15 çocukların zamanı 17.40 haberler . 17.45 piyano ve taganni konseri 18,15 üç kısa musahabe . 19,10 lkind! konseri . 19,50 Avusturya tarihi 20.50 haftanın makalesi 21,20 Salzburgdan naklen konser . 23,10 gece konseri 23,35 haberler ve hava raporu 23.55 gece konserinin devamı . 24,50 gece musikisi. VARSOVA: 17,05 hafif musiki parçaları 18.05 mek. tup kutusu 18,20 Katoviçten nakil . 19.05 kadmların zsmanı 20.20 gramo fonla hafif musiki parcaları . 20.55 spor neşriyatı 21,15 Salzburgdan naKen kon. ser . 23.10 konferans Irklar ilmi . 23,20 dans havalan. Şair; şör gibi bir his ve zevk san'atile maddedliği işlemeğe kalkışmamif... Nazm Hikmetvari manzumelerinde bile bir kampana sesinden çok bir melodi dalgalanışt, bir çiçefc bfikülof 6, ni • hayet bir sevgili hayalinm krvnlrçlan var. Temiz duyuş, düzgün veıin, güzel ahenk.. Yamız onun da düşkünlüğünü çektiği unsurlar göze bahyor. Meselâ fettan ay; gölgeK sayfiye yollarmda ikide bir ortaya çıkıveren flâh bakışh genç kızlar gibi zaman zaman, hemen her manzumede, muhtesem bir teşrifatla yer alıyor. Sanki sair bütün şiirlerini mehtapta yazımf gibidir. Günet bile olsa bu kuru duygunun ateşini kaybettirecek!.. Yuıuf Sıtkı Bey yarm için kuvvetli bir ümitfa'r. Hele bugünkü gidişi değistrrmezse.... BekCyefim.. Ç Yeni eserler """") Askerî mecmua Fevkalâde safaf. 1934 ağustosun 31 mcl cuma günü sabah saat 10 da Be ,Avrupaya gitmiştir. Teşriniyoğlunda Harbiyede Harbiye mekte • evvel ortalanna kıdar çocuk" bi karşısmda 221 numaralı Duvaz a • İstanbul Kumandanlığı kıtaatı ları kabul edemiyecektir. partmranmın 4 numarah, dairesinde ile birinci fırka kıtaatı ihtiyacı Bilhassa 93 sayılı mecmuamn i^hi • mevcut ve muteber bir aileye ait ga • için 25,000 kilo ekmeklik un paİstanbul beşinci icra dairesinden: yet nadide ve müzeyyen eşyalar mü ka kısmını Tünürün Ankara savaşı ve zarhkla alınacaktır. lhalesi 1/9/ zayede suretüe satılacağı ilân olunur. Mahçuz olup paraya çevritmesi nra94 sayılı mecmuamn lâhikası Mora »934 cumartesi günü saat 15 tedir. Muhtesem tngiliz hakikî Meypl fabri karrer bane eşyası 2/9/934 tarihine yanı ve tarih kısrfflnda Büyüfc Harpte kasnun kompl« yatak oda taknnı 7 Taliplerin «artnameyi görmek musadif pazar günü saat 10 dan 12 ye Şimalî Kafkasyadaki faaliyetlerimız ve parça, 3 kapıh aynalı dolap, tuvalet, üzere hergün Fmdıkhda Satınalkadar Pangaltı Şafak sokak Nnr aparlâvabo, 2 komodino ve iki karyola, tekon beşinri fırkanın harekâh ve muhama Komisyonuna müracaatleri ve bmanı önünde paraya ç^rilecektir. Tarar bakikî Paris mamulâh komple yatak ihaleye iştirak edeceklerin de o rebeleri teskü etmektedir. Binaenale>h lîplerm lüzumu müracaatleri Uân olu • oda takımı, mükemmel komple Fransız jgün vaktinde Komisyonda hazir ncfasetî tab'a malik olan bu eser nrrahRenesana usulü yern^k oda takımı, 9 nur. (2213) fculunmalan. «87» (5271) teviyah ifa*bar3e yahm askerler içîn deparça Vienna Tonet mamulâh salon ğil, bStün memleket ve millet içîn mü • takımı, 3 parça Hayvot usulü Ameri taleaya şayandır. kan kanape koltuk, 3 parça maroken kanape ve kohuk, Berger usulü 9 parça salon takımı, Goblen panolar, tm • 85 ind sayısı çıkmıştır. «Halk Ünlverzalı faymeü yağlıboya resimler, ipekli «lted» dfrslcrinden içtimalyat bahsi, haf perdeler, Kolumbiya graraofonu, kris4ÖÖ0KÜO Keyaz sabun : 2 eylul 1934 pazar günü saat 14 tanın siyaset habcrleri, memteketimizdeki tal ve maden taknnlar, komple porseresim hareketlerine dair yazüarla İsmaii te pazarhkla len tabak takımı, bronz avizekr, tekHakkı Beyin «Sporculuğumuz», Abdül 64 Adet yangm «öndürme aleti: 2 eylul 1934 pazar günü saat 15 mil apartimanm yeni halde muşambafeyyaz Tevfik Beyin «Dirim şua'am, lan, sedefli tabureler, Tonet portman • te pazarhkla Köse Mihal o&lu Nurettin Beyin «Aşk to ve sair hayli lüzumlu eşyalar. Ana Yukarıda cins ve miktarî yazılı iki kalem eşya hizaîarînda yazılı ( dolu ve Acem seccadder. Apartıman açlıktan mı gelmiştir?> ve Vahdet Gül gün ve saatlerde pazarhkla alınacaktır. Şartnamelerini görmek istidahi kiralıkfar. Pey sürenlerden 100 de tekin Beyin «Dört ba«lı ihmalcüik» bajyenNr hergün ve pazarhğa gireceklerin de o gün ve saatlerde Ka • 25 teminat aknır. Satış pesindir. lıklı yazuı ve saire. «mpaşada kâin Komisyona müracaatleri» (5229) lîstanbul kumandanlığı satınalma komisyonu ilânları Dr. IHSAN HiLMI BEY Profesör Askerî mfcmua bidayette Mecmu • al Fünunu Askeriye namfle bir cüz halinde intişara baslamış ve 1336 tarihinde Askerî Mecmua namını almıs ve seyri tetkik «Jilince tedricen tekemmül ettiği anlaşılmıs ve bugün Avrupada intişar eden mecmualara hemen tefevvük edrcek bir hale gelmistir. Mündericah itibarfle de ordunun kara, deniz, hava ve fen kısımlarmın as • kerlik noktai nazarmdan terakkiyatma alt birçok kıymetli malumatı ihtiva etmekle beraber lâh'ka ve tarHı kııımlarmda da birçok vekayii mühimme ya • zılmiitır. BUDAPEŞTE: 17,05 çocuklara masal 18.05 kadın sporları 18.35 orkestra konseri 18.50 tf Bankasınm Galatasaraydaki edilmistir. Birçok kimseler sergide konferans . 20 Çingene orkestrası . 20.55 sergisi, açılah dört gün oldugu halnotlar da almıslardır. harici siyaset revüsü 21.15 Salzburgdan de Türkiyede hiçbir serginin gör Bulundurulan hususî memurla • naklen konser . 23.15 haberler . 23,35 mediği muazzam bir kalabahğın ra, dün en fazla şeker paviyonunda Çingene orkestrası 24,15 dans havalan. tehacümüne maruz kaldı. ts Ban sualler sorulduğu tesbit edilmistir. PRAG: kası sergisi, bütün sehirde günün Ziyaretçiler, konulan pancar nü • 18,50 sirai musahab* 19 gramoıon mevzıru olmustur. Halkın coşkun munelerini tetkik etmekte, su ha 19,05 ameleye ait neşriyat 19.15 almanve yakından alâkası, daha ilk günlinde akan hareketler istasittikler ca neşriyat 20.05 haberler . 20,15 Pres. lerde en yüksek tahmin derecesini önünde durarak sualler sormak • burgdan nakil 20.40 felsefî konferans aşmış bulunuyor. tçinde satış yapıltadır. 20.55 saksofon konseri 21.20 Sabsburg. madığı, çalgı bulundurulmadıgi ve dan naklen konser . 23,10 son haberler . Bu istatistikler Alpullu seker eğlenceler olmadığı halde, halkın fabrîkasının 1933 senesinde köylüye 23,25 gece konseri. yüksek iktısadî mevzuları canlan ve pancar zürraina: 4 milyon 125 ROMA: dıran tablolarla dakikalarca basba bin, muhtelif vergilere: 1 milyon 17.35 çccuklann zamanı v« Bariden sa kalraası, sergi kadar güzel bir 830 bin 861, memur ve amelesine: naklen kadınlann zamanı . 18,05 orkestra mnzara teskil etmektedir. Bu ifti1 milyon 572 bin 637, nakliyat ve ve taganni konseri 20,05 haberler 21,2* har edilecek netice, böyle ciddî bir fimendifere: 710 bin 706, kömü ecnebi lisanında haberler 20,35 gramo . sergiyi kurmak için sarf olunan büre: 482 bin 136, hissedarlara: 450 fon 20,50 Napoliden nakil . 21,15 gra . tün emeklerin hakikaten yermde bin, Tayyare, Hilâliahtner gibi hamofon . 21.50 konser. istirahat esnamn oldugunu göstermektedir. yır cemiyetlerine de 31 bin 743 lira da edebi neşriyat 23,35 dans havalaru verdiğini göstermektedir. 24.05 haberler. Serginin büyük bir hususiyeti de HAMBURGk Bu paviyonda, kelle sekeri şek • Türkiye ls Bankası tarafmdan, kenlinde ve üzerî hakikî sekerle sıvandi kendini propaganda maksadile 17,05 Stütgarttan nakleu iklndi kon ' mif istatistikler de büyük bir alâkurulmuş olmadığının her paviyon seri . 18.50 çocuklann zamanı . 19,05 rad' ka uyandırmiftır. Bu istatistikler da en samimî, en açık sekilde tebayo revüsfi 19.30 millî neşriyat . 20,09 eg. ziyaretçilere şucıu anlatmaktadır: rüz ettirilmiş olmasıdır. Banka bu lencell neşriyat 21.05 haberler 21,15 nezaketinde o derece ileri gitmis • Alpullu seker fabrikasında 1926 dans gecesl 23.05 haberler . 23,25 dan» tir ki, bazı lüzumlu istatistiklerde senesinde 794 amele çahsmıs, 459 gecesinin mabadi . 24.05 eğlencell konbile, diğer tîcart v > malî mii*»* • # ton seker istihsai edilmistir. O sene selere ait olan kısımlann teferrüat pancar ekenlerin adedi 550 kisi idi. halinde bulundurulmasma razı ol • 1927 de 2107 amele çalısmıs, 4398 mamıshr. tş Bankasile, bankanın ton seker istihsai edilmistir. 1929 «Cumhuriyet Almanaği> nvüdiriistiraki olduğu müesseselerin kat da ise 2777 amele çalısmıs 4808 ton yetinden: kat faik tnuamele ve hesaplan anseker almmıstır. 1930 da 3437 aMüess«semiz tarafından bazırlacak umumî yekunlarda anlaşılmakmele çahşmış 8226 ton şeker istihnan almanakta tercümeiballeri haktadır. sai yapılmiftır. 1931 de amele a • kmda kendilerinden melumat rica dedi 5378 e istihsalât ta 14120 to edilen zevatın cevaplarıtu azamî İS Buna mukabil memleket isi olan na, 1932 de amele adedi 6500 e is eylul« kadar göndermelermi tekrar her mesele azamî bir ehemmiyet tihsai 16309 tona, 1933 te amele a istirham ederiz. ve itina ile canlandırılmıstn. Me dedi 8737 ye, şeker istihsali de 38 selâ tasarruf paviyonunda, halka bin tona çıkmıştır, 1933 te pancar aadece tasamıfun Türk milleti içm ekenlerin miktan da 10311 e baliğ iktısadî ve siyasî bir zaruret olduEdebiyat muallimlerinden Hay • olmustur. ğu izah ediltnistir. Tasarrufa ait orettm tlhan Beyin oğlu süvari bi • Paviyondaki Eskişehir, Alpullu lan bütün tablo, grafik ve vecize rinci mülâzimi Fahrettin Beyle save Tırtıal fabrikalarımn rdsimleri lerde, tasarruf erbabını tf Bankabık Stokholm maslâhatgüzan Sü • de dikkatle tetkik olunmaktadır. yukzade Lay.k Mukbil Beyin kizı sı gifelerine çağıran tek bir satır Tırhal fabrikasınm işlemeğe açıl • Gülsün Hanumn akitleri Lozanda bulunmadığı gibi, halkın tasarruf icra edilmistir. Saadetler temenni masile memlekete bîr kilo bile hahamlesinde bir sembol halrn* geederiz. len tf Bankası kumbaralarından bir riçten şeker girmesine ihtiyaç kalmıyacaktır. : tek nümune bile bulundurulmamısŞehrimizde bulunan seyyahlar da tır. Üsküdarlı ecracı Celâl Beyin biradeDün sabahtan aksama kadar ser dün grup halinde gelerek tş Ban • ri Üsküdar tranrvayı sabık hat müfet kası sergisini ziyaret etmişler, lisan giyi ziyaret eden herkes, her pa • bilen memurlardan îzahat almıslar tişi Hiisnü Bey Cerrahpaşa hastanesinviyonda kolaylıklar göstermeğe ve de rahmeti rahmana int'kal etmistir. dır. Seyyahlar, Türkiyede gördük izahat vermege amade memurlar leri böyle modem ve teknik bir sergi Cenazesi bugün hastanedon kaldınlarak görerek memnun kalmışhr. Bu iza hakkındaki intibalaım ancak takcenaze nemazi Usküdardaki Yenica hatm halkın alâkasını arttırdığı mide kılınacak, Karacaahmetteld aile dir ve hayranhkla ifade edebile dün de birçok sekillerde müfahede makberesine defnedilecektir. Ailesin* ceklerini tekrarlamışlardır. taziyetferhn:zi beyası ederiz. !f Bankan serginnde bir koşe Bir rıca Mesut bir akit MUess f bir irtihal MÜZAYEDE tLE SATIŞ Kendi kendine Fotoğrafcılık Fiatı 15 Kr Ankar a caddesi İkbal I kütÜDhanesinde bulunur. Müzayede ilânı Cağaloğlunda eski Düyunuumumiye karşısindaki Cumhuriyet matbaasında bazı makina aksamile hurda denrr ve dokmeler ve eski hurufat kasalan müzayede ile satılacaktır. Müzayede eylulSn Cçuncfi pazartesi günü saat on beştedir. Hergün matbaada Mehmet Derviş Beye mürecaat edilerek gorülebilir. mmmammm MÜZAYEDE tLE SATIŞ Deniz Levazım Satınalma Komîsyonundan: Yeni adam Fevkalâde satıs. 1934 ağustosun 31 inci cuma günü sabah saat 10 da Be • yoğlunda, Asmahmesçit cadd<«inde Asmalımesçit apartımanmın 4 üncü kat 15 numaralı dairesinde mevcut ve maruf bir aileye ait gayet nadide ve müzey>en ffyalar müzayede surctile satılacağı ilân olunur. Gayet zarif ve mo • dern yemek oda takımı, 2 dolap, bir tuvalet, iki komodin ve bir karyoladan nrârekkep yatak oda taknnı, koltvklar. kanape, divan, sandalye, oyun masası ve sandalyeler, elektrik avizeler, döner kütüpane, Singer dikiş maklne&i, Edi son tmrka salon gramofonu. tablolar, etajer, khryolalar, pelüş masa örtüsü, vazo, tabak, kadeh takımlan, perde • ler, hava gazocağı, musamba ve sair hay'i eşyalar. «HANSEN» markah nefis bir Alman piyanosu. (Çaprats t'lli) Pey sürenlerden 100 de 25 teminat ahmr. Satif pesindir. 5ehirTu|atrosü î.tonbul 8tlt«l«nl 30 8 934 perŞembe Tepebaşı Belediye bahçesînde Şehir tiyatrosu san'atkârlan tarafından SVJfS Yalova Türküsü Büvülc operet, g petde Nakiü. I. Ciaiip, H.esttliyen H. Ferit Yagmurlu havada ttinsilter kışlık sahneda Beoek, Şiîli, İstanbul cihetine uanıvaylar ttmin edilmistir.