Her roman ve hikâye okunurken muhayyelenin ukalâlığı tutar, netice hakkında aşağı yukan bir hüküm verdı Numara: 30 rir ve insanın dikkatini de, zevkini de den dirümiş, yeniden hayata doğmuştu. Bu aşk, ManJsanın zumrut gibi yeşil ona göre hazırlar. Mademki lon.an Göz yaşlarını dindiren, baykuşları susbağlarmda doğmuştu. Genç bir muallim ve hikâye hayattan bir akistir, bunu taturan Ulu Kemal, karanlık ufkumuza oian Özcan, komşu damın güzel sesli, biî saymak lâzım... ruhundaki cevherden özlü bir nur serpgüzel gözlü, narin kızile tanışmış.. Şeffaf, Fakat Sadri Etem Beyin son çıkan mişti. İznüre ilk giren Türk ordusunun çiğ tanelerile buğulu salkımlar arasmda hikâye kitabı, «Korku» yu okudj atsız neferi muallim Özcan; «Güler» ve ilerliyen arkadaşlıklan genç muallimin farkına var • annesile birllkte bağa çekilmişti. O şim ğumda daha iyi kalbinde Aykuta karşı kuvvetli bir dl.. Levent endammı bozan koltuk değdım ki Sadrinin sayılı hususiyetlerinden sempati yaratmıştı. Bu kız öksüzdü. Baneklerini taşımakta garip bir haz duyan, basile lhtiyar halasmm coşkun sevgile birini mevzuu ve hikâyeyi, muhayye kesik ayağını bir harp madalyası gibi rile şımartılanak büyütülmüstü. Genç le işgüzarlığımn dümen suyuna kap azizliyen bahtiyar maluldü. Artık ha komşusunun takdirkâr, sakin arkadaşlığı tırmamak teşkil ediyor. Pek basma yattan ne bekliyebilirdi. Yeni doğan Cum kalıplaşan bir tahkiye usulü vardır. onu da mütehassis ediyordu. Büyük ve huriyet Türkiyesi onun yegâne saadetl aziz sırrını bu delişmen, yalnız kahkaha Kız veya erkek, erkek veya kızı goriir, degil mlydi?.. Kalbinde ümitsiz bir aşkın ve hareketten ibaret gibi görünen kıza sever. Alttarafını tahmin etmek kolaysöylemeğe cesaret edemiyen Özcan, Manl. küllenmemiş ateşini saklıyan (Güler), dır; dörtbaşı mamur bir aşk sahne&i.. ağabeysinin şefkatli bir bakıcısı olmuştu. sadan ayrılacağı akşam bir kardeş gibi Bir de işler aksi giderse alın size bir Bütün çahşması hep ona münhasırdı. sevdiğl kuzinl (Güler) e derdini açtı. aşk faciası, filân... Yazmın icat edil Yeşermeden solan emelleri ruhunda yeAğabeysinin elemini kendl kalbinde buniden filizlenmişti. Fakat Özcanm haslan Güler, uzun tereddütlerden sonra digi gündenberi, kelimelerin örgüsünü talığı esnasında eline geçen blr defter Aykuta bu sevgiden bahsetti. Muallimin kaldırrverirsek hikâyelerin yüzde sek hayalini kıskanç bir itina ile gönlünde sak ona pek boş hulyalara kapıldığmı, mu sen beşinde hep ayni iskelet sırıtır. Müalllmin gönlündeki aşk yarasmın öyle lıyan genç kız, babaşım kışı İstanbulda temadiyen burilan okumak; hergün zamanla kapanacak çeşitten olmadığuıı gcçirme|e ikna ederek Erenköyundeki Galata köprüsünü geçmek kadar basıt genç kıza anlattı. O zaman Güler, ulvî amcasmm köşküne halasile beraber yerve tatsız oluyor tabiî... bir feragatle Aykuta mektup yaz leşti. Sadri Etemin kitabından «lki kanun mağı, vaziyeti bildirmeği düşündü. SeBirkaç gun sonra solgun bir güz aksalim Berin şimdi tarla halinde bulunan arasında* hikâyesinin başlığını okuyup mı Haydarpaşa vapurunda Özcana tesabağlarında yonca yetiştirmekle meşgul kenardaki «Şer î nıkâhtan medenî nı düf etti; kemanı koltuğunda, yorgun, olan kâhyadan Aykutun adresini aldı. kâha» işaretini de görünce eskisinı köbulanık gözlerle enginleri seyre dalmış *** tüliyerek yenisini meteden iki hâdise olan muallim, gönlüne ilk sevdayı sunan harikulâde gözlü, ince, nazlı kızı görünce nin canlandınlacağını zannettim. Gözü Hık, güneşli bir bahar sabahı.. Bandırşaşaladı. Konuştular. Anlaştılar. Güneşin ma Manisa yolunda koşan vagonlann kapalı, adeta elyordamile yapılan iz scn busesile yanan, kızıllaşan sularda divaçlar his, fikir, zevkiselim, nıan • birinde başını pencereye dayamış, gözaksi titriyen ilk yıldız, gittikçe birbirine leri sevinç yaşlarile incill blr genç kız tık, ahlâk ve arkadaşlarının hurdebi • yakmlaşan bu lki başa nurdan bir ç« vardı. Güzel Manisayı blr harabe halinde ninden miispet not alarak, iiste de ka lenk ördü. Görmüş geçirmis ihtiyar de bulan Aykutun yüreği sızladı. Fakat dına ortak hak vereTek yapılan izdi • niz; sarhoş edici bir aşk ninnisini ku yer yer yükselen yeni, asrî binalar yüvaçlar, ve saire... (Hoş, bugün dahi, laklanna fısıldadı.. Esmer dalgalar şı zünü güldürdü. Ona yarın içln kuvvetli içimizde intihaba hâkim olan nesnenin pırdadı. uaıitler verdi. ete, deriye pek diişkün olduğu içın* ** Ahmet Ağa kendisini lstasyonda kar gözü kapalı değilse bile yumuktur ya, şılamıştı. Beraber doğruca Özcanın evine AykuUa Özcan, İstanbulda çok tatlı neysel) Lâkin üstat, böyle alelâde tabir nişanlı hayatı sürüyorlardı. Her cu gittiler. Nekahet devrlnde bulunan mabiyelere düşmüyor. ma buluşurlar, Fenere, Adaya, yahut lul muallim, geniş bir koltuga oturmus Geçmiş devirlerin iltihaplandtrdığı Boğazın cennetten birer köşe olan köykitap okuyordu. Başını kaldınnca birden bir yaranın kabuğunu, öyle mahirane lerine giderek rakik tahassüslü, neş'e ve Aykutu görüd. Evvelâ, bu ince, narin sevinç dolu saatler yaşarlardı. Aykut, hayali yazile yorulan gözlerinin bir veh açıyor ki bir cerahat pansımanının veryaşadığı kibar hayatın bütün müsaa diği istikrahla değil, eski bir yara yenni, mi, hasta muhayyilesinin yarattığı blr delerine ragmen mahçup ve çekingen acıyarak seyrediyorsunuz. teselll oyunu zannetti Sonra genç kıza nişanlısma tamamile sadık kahyor, gözKitapta cidden güzel hikâyeler var: dogru koşmak istedi. Ona öyle geliyor lerinin önüne serilen alâyişe, muhabbet Allı yemeni, Morlu yemeni, Mum du ki; bu nazlı gölge, yaklaşmca bir nagdilenen, ayaklanna sürünen dünyalığı cunun faresi, Radyo haberleri, Kor, me, bir esir gibi uçacak, gözden kaybolayolunda âşıklara ehemmiyet vermlyordu. Şehir dolandırıcılığı, Vizite parası al cak. Aykuvvet; onun kalkmasına mey Yalnız halası inci gibi kızını fakir bir mıyan hekim, Mevlutçu Mukaddes dan venneden geldi. Elini sıktı. Muallimuallime vermeğe bir türlü razı olmuyor, Hanım, Insaniyet namına, bunlardan.. min sert avcunda tltriyen İnce parmaksebepsiz yere öfkelenip somurtuyordu. «Korku» ruh cüzzamı denilebilecek Mütareke aamanıydı.. İstanbulun saf lar bu temasın sıcak lezzetini damla damhavası tahammül edilmez bir esaret zehkorkunç bir iç hastalığının hikâyesi... la içiyor. Aykutun yarı kapalı gözlerile dolmuş, bağrı yanık, başı dik, hür ve Cemiyette cemiyete ragmen tekbaşına rinden süzülen yaslar, genç malulün mağrur Tüpkler üzerlerine kara bir du gögsündeki İstiklâl madalyasına dam kalmak, bİT Bahrimuhit kazazedesinin man gibi cöken bu kokmuş havada yaşacankurtaransız ve imdatsız kalmasm lıyordu. ' yamaz, soluk alamaz bir hale gelmişlerdan daha az feci değildir. Hele ruhu Batan güneş, mor sümbüllü ovaları son, di. Özcanla Aykut. yurt ateşi, milli nun gergileri bu kadar çözülmüs bir yet aşkile yanan muztarip hasta ruh hasta ışıklarile süslüyordu. Yeni filizlenen şuur, hayatta tek destck »aydıpı larını musikinin seyyal tesellisile avu bir bağ kütüğünü kendine siper ederek sevgilinin de kahpeleştiğini görürse... turlardı. Bu kötü bakışlı, yamyam ta ağlıyan Güler, Özcanla Aykutun yavaç Artık insanlık namına ne varsa bu vırlı kalabalıktan yurt temizlendiği gün yavas birbirine karısan başlarmı görmeıstırap dalgalannda erimiş, zavallı âşık nasıl mes'ut olacaklarını, sarışın sal mek için eve kaçtı. kunlarla süslü kütükler arasma kuracakinsiyakının sadece koku ardında giden Kavuşan nişanlılar; iyice karanlık olan dügün sofralarına kimleri çağıracakhayvanlığile kalmıştır. luncıya kadar bağda kalp kalbe ve larmı konuşurlardı. İptilâsının hamudu altında böyle ceelele kaldılar. Gece, bir toz gibi ovaya da set sürükliyen biçareler az mıdır? MaBir gün, bu zelil yaşayışa tahammül imkânını gittikçe kaybeden Özcanın mek ğıldı. Mayısböcekleri sevgiye susayan bu amafih bana bu mevzu daha kuvvetli tebini İtilâf kuvvetleri işgal ettiler. Mi iki ruha tatlı nağmeler besteliyordu. İlk olablirdi, gibi göründü.. Belki güzide nimini talebelerinln sokak ortasmda mah doğan yıldız; göz kırparak çamur dün hikâyeci, adamcağızı daha fazla kor zun ve şaşkın ağlaştığmı gören mual kutmak istememiş olacakk!. yanın bu fazla sarhoş fanilerine baktı.. lim, aylardanberi tasarladığı emeline Baktı.. Gülümsedi. Işıldıyaraka süzüldü.. Sadri Etemin yeni kitabı, hele bu kavuşmak Için Anadoluya o nur ve iman devrin sabunköpüğü hikâyeler mahşeülkesine ulasmanm yollarını ara^tırdı ve *** rinde, zevkle okunacak bir eserdir. buldu. Fakat bu kaçış pek anî olduğu 1Aykut ve Özcan, Gazi gençliğine lâ çin Aykuta veda edememisti. O.F. yık güneşli bir saadetle mes'ut oldular. Manisanm yandığını, emlâkinin haECNEBÎ MEHAFÎLDE rap olduğunu duyan Selim Bey kede rinden hasta düstü. Genç kız, nişanlısının ihmalile faMrleşmeleri arasında bir münasebet gördü, Bu fikrinl halası da takviye ediyordu. Bütün ümltleri bir anda Paris belediye meclisi reîsi M. Rey pusulası: 3 0 yıküan, gönülbagı kopan Aykut, bir Ficquet refakatinde ikind reis M. zaman avunma çaresine başvurdu. Zevk Reyimi «Gazi gençleri» başLobugeois ve kâtiplerden M. Dailly ve eğlence peşinde koştu. Sonra bun lıklı yazıya veriyorum. ve M. Bour ile meclis azasından dan da usandı. Yoksul genç kızları, annesiz yavrulan basına topladı. Bir İşevi bazı zevat olduğu halde önümüz • Adres: ldare etmeğe kuyuldu. Babası da bu kadeki pazartesi günü şehrimize ge ra günlere tahammül edemiyerek istiklâl lecektir. Heyet ayni gün akşamüzeri güneşinin doğduğunu göremeden fersiz Ankaraya hareket edecektir. gözlerini hayata yummuştu. Fransız belediyecileri Ankarada * * » bir gün kaldıktan sonra 23 mayıs Millî savas neticelenmiş, Türk yenl çarşamba günü tekrar şehrimize dönerek üç gün kalacaklardır. Farnsız belediye heyeti tstanbui Evvelki gece sabaha karşı HcıosBelediyesinde bazı tetkikatta buluman bayirında bir otomobil kazası nacakhr. Hükumetimizle klering mukave olmuştur. Şoför Ahmet oğlu Osman : leleri yapmış olan memleketlerden Efendi idaresindeki 2071 numaralı birçoğu tarafmdan son zamanlarda taksi otomobili Büyükdere Şişli yo. Brezilya hükumeti tarafmdan memleketimizde fazla miktarda lunda Hacıosman bajnrının üstün Türkiye maslahatgüzarlığina tayfn manifatura eşyası ithaline başlan deki dar virajı dönerken devrilmişolunan Dr. Pedro Franklin Almeida mıştır. Bu memleketler arasında tir. Esasen boş olan otomobilîn şo şehrimize gelmiş ve dün akşam AnÇekoslovakya, Italya ve Rusya en förü de yaralanmamıştır. karaya hareket etmiştir. çok tuhafiye eşyası ithal eden memKazanın şoförün yol kesmiyerek leketlerdir. M. Pedro Franklin Almeida Brehizla virajı dönmek istemesinden izilyamn Türkiye elçiliğine tayin oMemlekete böyle ihtiyacından leri geldiği anlaşılmıştır. çok fazla manifatura eşyası gelmelunan M. toaquim Eulalio de Silva si yiizümfen bu eşya fiatleri mühim buraya gelinciye kadar sefaret işlenisbetler dahilinde düşmeğe baslarile meşgul olacakrır. Şatndan verilen malumata gore mıştır. Maslahatgüzar siyasî mesleğe aSuriyenin umum nüfusu; yeni ya hlmadan evvel Rio dö Janeryoda pılan bir istatistik neticesinde 1 milavukat sıfatile birçok Türk ticaret yon 704,460 kişi çıkmıştır. Bu mikmüesseselerini temsil etmiştir. Büyük bazı Japon müesseseleri tarrn bir milyon üç yüz bini müs tarafmdan Türk afyonlarından mülümandır. him miktarda satın almak için Uyuşturucu Maddeler Inhisar idaresile müzakerelere başlanmıştır. Japon Çapa Kız Muallim mektebi talebeie • lar, standardize edilmis afyonlanmızın ri dün muallimlerile birlikte Adliyevi Mümessili Marlen Dictrich. Ilâvtten: nümunelerini tetkik etmek üzere baDünya Haberleri, gelecek filim gezmişler ve bazı mubakemeleri takip zı mütehassıslannı da memleketi etmislerdir. İSTANBUL S0KAKLAR1NDA mize göndermişlerdir. SENARVO MÜSABAKAMIZ Gazî gençleri "Cnmhuriyet. 16 Mayıs Kitaplar Arasında Korku Iktısat Işleri Esnaf Bankası işinin Ingilterede akisleri Londradan son posta ile gelen Ekonomist mecmuasının 12 mayıs 934 tarihli nüshasında memleketimiz iktısadiyatı, yeni yaptığımız ticarî itiIâflar ve ahiren İstanbul matbua tını uzun uzadıya işgal eden Esnaf Bankası rezaleti hakkında mühim bir makale gördük. Ehemmiyetli taraflarını aynen ahyoruz: «Hükumet, Iktısat Vekâletine yeni bir şekil vermeği kararlaştınnıştrr. Bu vekâlet memleketin iktısadî, sınaî ve ticarî her türlü inkişaflarma cevap verebilecek bir tarzda ıslah edilmektedir. S senelik sanayi programı ve oldukça muğlâk olan karşılıklı ticarî anlaşmalarla tutabilen ihracat ve ıslahata lüzum göster miştir. tlk iş olarak Türkiye dış ti • caret işleri millî ofisleri dairesi adı altında merkezi Ankarada ve şubeleri İstanbul ve tzmirde olmak üzere bir teşkilât yapılmıştır. Türkiye ihracat maddelerini murakabe etmek, müstahsil ve tüccarlan irşat eylemek, her ihraç mad'desi üzerinde ayrı ayn meşgul olarak bunlarm ıslahı çarelerini araştır mak, standardize etmek, teylori • zasyonunu temin eylemek, millî markalarım yapmak, modern inkişaf vasıtalannı kullanarak ıslah edilen Türk mahsulâtmı hakikî mahreç lerine sürmeğe çalışmak gibi hususat, bu teşkii&tın başlıca vazifelerini teşkil ediyor. j RADYO Bu gJksamkî program j İSTANBUL: İ 18,30 fransızca ders 19 Muammer BeJ tarafmdan monolog, AJans 19,30 ala 1 turka muslkl neşrlyatı (Etoem Bey, Ruj şen Bey, Cevdet Bey, Şeref Bey, Yahy* Bey, Cevdet Bey, Vecihe Hanım, Semlhi Hanım, Nedime Hanım) 21,15 AJans v« borsa haberleri 21,25 Necip Yakup Bey orkestra tarafmdan muhtelif «serle*, (viyolonsel solo) Mes*nt Cemfl Bey. VİYANA: 18,05 musahabe . 18,25 bugünkfi ATUS «Ekonomist» bu vesile ile, Iktısat Vekilimizin Vredi müesseselerini kontrol için verdiği kararın isabetinden bahsediyor 1931 1932 senelerinde azalış nis • beti % 2 0 idi. İhracatta görülen bu salâh hükumetin takıp ettiği karşılıklı ticarî anlaşmalar siyaseti sa . yesinde kazanılmıştır. Klering itilâflan Uzun ve çetin müzakerelerden sonra ttalya ile yeni bir klering itilâfı yapılmıştır. Türkiyenin karsilıkü anlaşmalar yaptığı Avrupa manzumesi haricindeki Amerika istisna edilirse bu anlaşmalar çerçevesi dışmda kalan yegâne memleket tn gilteredir. Türkiyenin beş senelik sanayi programı ve sureti umumiyede piyasa ihtiyaçlan için elzem olan makinelerle alât ve edevatm ancak Türkiye ile klering itilâflan yapmış memleketlerden alınması esas addedllmiş ve bu hususta alâkadarlara tebligat yapılmıştır. Bu hal, Ingiliz tüccarlannı Türkiyeye mal gönde rebilmekten mahrum eyliyecektir. turya bestekârlannın eserlerinden mü rekkep konser 19,15 tıbbl konferans 19,40 musahabe 20,20 killse musiMsI 21,50 konferans: Atina şehrine dalr 22,50 akşam haberleri » 23,05 esperanto 23,20 gece konseri. VARŞOVA: 18,15 klarinet konseri 18,35 konferanS« 19,15 kafekonser havalan . 20 edebiyat, spor, haberler ve musahabe 21,07 solo konseri 21,40 plyano konseri 22,05 tef. rika 22,20 taganni konseri 23,05 dans havalan . 23,45 Polonyaya dalr ingilizce konferans 24,10 dans havalan. BUDAPEŞTE: 19,05 Italyanca ders . 20 iktısadî musa% habe: Budapeşte Ticaret odası reisi ta rafındatt 20,35 operadan naklen «Qiuditta» operası, Giuditta rolunde Matmazel Rozsi Walter, sonra Simi Kurlna Çingene orkestrast. PRAG: 19,25 almanca nesriyat 20,15 kohser:' Herman Schrammeln takımı 20,45 konferans . 21 opera binasmdan Smetana şenliğlne alt muslld İle <tki dul kadın> ismindekl opera komliln nakll23,35 fransızca nesriyat MÜNİH: 18,35 çocuklann zamanî 18,55 flüt T* piyano İle birlikte taganni 20,05 dans havalan . 21,05 hafcerler 21,35 plyes 22,35 konser . 23,05 haberler 24,05 Hamburgdan naklen opers " LAYPZİG: 19,20 halk musikisl 20,40 Ortısadt konferans 21,05 haberler . 21,15 Frank furttan naklen konferans 21,35 İtalyan muslktsi . 23,05 haberler, spor habCTleri23,40 Kolonyadan naklen dans havalan. BÜKREŞ: 19.05 radyo gazetesl 20.05 ders, gramofon. konferans . 21,05 oda musikisi 21,35 konferans 21.50 taganni 22.20 viyolonsel konseri 22,50 radyo gazetesit' Rumence, fransızca, almanoa . 23,05 Cina lokantasından naklen musUd. TULUZ: 20,35 haberler, senfonlk orkestra 21.08 opera komlk parçaları, Viyana orkestrası 21,35 şarkılar ve çocuk orkestrası 22 05 operet parçalan 22,35 askerî bando, Tirol havalan . 23,05 flllm parçaları23,35 tangolar . 24,05 heveskftrlarm konseri 1,05 haberler, radyo fantezisi, sen fonik orkestra. LONDRA (Regional): 19,05 haberler 19,35 şimall Regional programı 20,35 taganni: Ruzgâr çiçeklerl 21,05 B. B. C. orkestrası. 22,05 Mîdlanddan nakll 22,50 gramofon 23,20 haberler ve dans havalan. Esnaf Bankası skandalı Türkiyede bankacılık kurulalı danberi ilk defa olarak bir malî skandal karşısmda kalınmıştır. Bundan 9 sene evvel kurulan 500,000 lira »ermayeli Esnaf Bankasımn parası mali hulya kabilinden işlere yatınlmak suretile batrnlmiştır. İstanbul Belediyesinin de sermave sine muh'm nisbette iştiraki olduğu anlasılan bu müessese fena idare edilmis, teminatsız, çürük işlere a • tılarak perişan olmuştur. Elinde 4100 lira para kalmıştır. Dif ticaret Muhtelif vilâvetlerde heykel yapTürkiyenin dış ticareti son 4 sema ve dikme işleri de bu bankanm ne zarfında 55 milyon Türk lirası azalmıştır. Maahaza, ithalâtı kıs • giri<tiği sergüzestler arasındadır. ma tedbirleri ve ticarî anlaşmalarla Müddeîumumilik meseleye vaziyeni mahreçler bulmk ve eskilerini yet etmis ve suiistimal varsa mücrimgenişletmek suretile 1933 senesinde lerin muhakkak tecziye edilmeleri ticaret bilânçosu 21,400,000 lira leh kararla^tınlmıştır. te kapatılmıştır. Bu skandal, tktısat Vekilinin krelhracatın son 4 sene zarfında a • di müesseselerini kontrol etmek huzalma derecesini aşağıdaki rakamsusunda ah;ren koyduğu yeni ahkâlar g ö s t e r i y o r : n r ».%R ttf? stttp mın nekad'ar lüzumlu ve yerinde bir Lira olarak icraat olduğunu göstermeğe kâfidir. İhracat Bilânço lehlnde Bugün memlekette 38 millî ban1930 151,450,000 3,900.000 ka mevcuttur. Bunlara iki yeni mü 1931 127,300,000 600,000 essese daha iltihak etmiştir. Biri 1932 101.300,000 15,400,000 15,000,000 lira itibarî sermayeli Be1933 96.100.000 21,400.000 lediyeler Bankası, diğeri de 3 mil1932 1933 seneleri arasında ihyon lîra itibarî sermayeli Halk Banracatın % 5 derecesinde azalması kasıdir.» memnuniyetle karşılanmıştır. Zira, f Almanyada tütün zeriyatı artıyor Almanyada Hitler fırkasuıın ik • tidar mevkiine geldiğindenberi yerli tütün ziraatine çok ehemmiyet verildiği malumdur. Tütünlerimizin en devamlı ve büyük mahreci Almanya olmak itibarile bu vaziyet bizim tütüncülüğümüzü de ehemmiyetle a lâkadar etmektedir. Son gelen haberlere göre, 1933 senesinde bu memlekette yerli tütün ziraatinin keyfiyet noktai nazarın dan tekâmül ve terakkisi hususunda sarfedilen mesai muvaffakiyetle netrcelendiğinden zeriyat sahasının daha ziyade arttınlması için zürra tarafmdan izhar edilen umumî arzu haklı görülerek 934 senesinde zeriyat sahasının yüzde 3 nisbetmde arttırılması takarrür etmiştir. Marsilya t : caret odası heyeti geliyor Marsilya Ticaret Odası heyeti cuma günü sabahı ekspresle şehri • mize gelecektir. Fransız tüccarlan Sirkecide Ticaret Odası namına bir CÜMHURIYE Paris Belediye Meclisi azaları geliyor EVLENME Sevkiyat komisyonu retsf merhum heyet tarafmdan karşılanacak ve Ticaret Odası namına misafir edilecek kaymakam Süleyman Beyin kerimes» MelHa Hanımla merhnm doktor miralerdir. lay Cemil Beyin mahdumu Eskuehir Fransız tüccarlan şerefine bu Şeker fabrikası şeker ambarlar şefi Zerada Ticaret Odası tarafmdan bir kâi Beyin evlenme merasimi 10 mayıs perşembe günü Kadıkoy Belediye daiziyafet verilecektir. Marsilya Tica resînde icra edilmiştir. ret Odasına mensup azadan bir kısmı Tarafeyne saadetler dileriz. buradan Ankaraya giderek memleketimîzle Fransa arasındaki ticarî münasebetler etrafında tetkikatta bulunacaktır. Mevsimin en büyük artistik galası GEORGES idaresinde 75 kişiden •Veşhur şef dorkestra ( Eski Glorya ) sinemasında GEORGESCO verecektir J tnürekkep Bükreş * FILARMUMCA^ orkestrası 22 ve 23 mayısta Tuhafiye eşyası ithalâlı çoğaldı Bir otomobil devrildi S A R A Y Sinemasında 2 büviik konser Bugün matinelerden itibarcn Lilyan Harvey'in cazip bir filmi Yaz fiyatlan : Umumî duhuJiye SARAY Sarışın Kukla 30 kuruş Yann akşam SARAY sinemasında yannki perşembe günü saat 18.30 da Konservatuvar konser heyeti Yaylı saziar orkestrası tsranndan Yeni Brez lya mas'ahaîgüzarı SUMtR sinetnssı (Eski Artistik) C H A R L E S B O Y E R Büyük ve emsalsiz filminde takdim edecektir I ATMACA Esbak Rus prenscsi NATHALE P A L L E Y sevimli Richard \Villim ile beraber Son Konser Şef dorkestr : CEMAL REŞİT Solistler. Matmazel ODİLE KAMIVIERER, MUHİTTIN SADIK Suriyenin nüfusu Fiyatlar: 1 5 0 1 0 0 5 0 Bütün İstanbul halkının sabirsizlıkla bekledigi türkçe büyük Inkılâp filmi Japonlar afyon alıyorlar ÜskUdar HALE s nemasında Sarışın Venfis Kız Muallim Mektebi talebesi Adliyede Türkiyenin Kalbidir Yarınden itbaren Ayasofyada Şehzadebaşında ANKARA Her lki »inemada birden başlıyor. Bu akşam saat 21 de S A R A Y Chaliapine'in mesai arkadaşı S L A D K A R O V A tarafmdan bir Meşhur Rus Sopranosu ve ( Eski Glorya 1 sinemasında A l e m d a r Hilâl SiNE RESiTAL verilecektir. Fiatler: 75100150 ve 200 kuruştur