Ctrmhttriyet' 4 Mayu 1934 DIHYA KARIKATIRLHI Bir hırsız çetesi Üsküdarda 11 ev soyanlar muhakeme ediliyor Osküdar asliye ceza mahkemesinde dün dikkate şayan bir hırsızlık dava ama balolmıştır. Davanın •oçluian Usküdarda on bir evi »oyroakla maznun eski Çatalca adliyesi zabıt kâtiplerin den Salâhattinle kendisinin idare ettiği şebekeye mensup sabıkalı Şükrü ve Bekirdir. Bunlardan başka, Halide isminde bir kadın da, şebekenin aşır dığı eşyayı evinde muhafaza etmek, esnaftan Ali Ekber, Rıza, Habip, Jak ve Yasef bu mesruk mallan bilerek satm almak iddialarile maznun mevkiine getirilmişlerdir: Salâhattmin macerası dikkate sayandır. Zabıt kâtipliğinden, bir hâkimm para çantasını sirkat yüzünden çıkarıian bu sabıkalı, şehrimizde bir müddet kendisine memur «üsü vererek bazı işler yapmtş, bununla kalmıyarak bir hırsızlık kumpanyası teşkil etmiş, Üskü darda ev soymakla meşgul olmuş ve nihayet yakalanmıtır. Salâhattm ve arkadaşlan dünkü cr' sede cürümlermi inkâr etmişler ve bazı müdafaa şahitleri ileri sürmüşlerdir. Şahitlerin celbi için muhakeme başka güne bırakılmışhr. Kayseri Halkevi nasıl çalışıyor? Halkevinin dokuz şubesi de tam bir faaliyet halinde olup memleketin içtimaî işlerine cevap vermek yolunda yürümektedir Kayseri (Hususi) Burada bir gece geçmiyor ki, Halkevinde bir mü samere, bir konferans, bir temsil veya projeksiyonla inkılâba ait menaznr veya bir musiki zıyafeti ve dersi verifanemis ve gösterilmemif olsun. Halkevinde her vakit hummalı bir faaliyet ve toplantı göze çarpar. Her aksam evin salonlan hıncahmç dolar bosalnr. Halkevini teşkil eden dokuz şubenin ko miteleri takrm ve tevzii vezaif, esasına müsteniden yapılan progrann tat • bik ve takip etmektedirler. Ba şubelerrn faaliyet programlannı ve yürüyüf îstScametlerini çizen ve gösteren ve bunlan giinü güniine takip eden, evin bütün mesaisinde direksiyon vazifesi gören zat, Halkevinin ve Halk Fırkasının reisi ve ayni zamanda Kaysermin de kıymetli meb'usH Reşit Beydir. Halkevinin bu kıymetli mesaisi, halk tarafından da candan bir alâka ile karşdanmaktadır. Bunun en güzel mik yası şudur: Halkevinin dokuz şubesmde mukayyet 25 i kadın olmak üzere 1007 faal azası vardır. Uç ay zarfın da muhtelif eshas veya komite tarafından verilen müsamere, temsil ve konferanslann adedi 26 ya baliğ olmak tadır. Bu 26 toplantıya 11,770 kişi iştirak etmiştir. Evin, kânunusani, şubat, marta aît üç aylık faaliyetleri ve bu faaliyetlerin randımanını da izah edeyim: 1 DU, Edebiyat, Tarih şubesi: Evvelce Türk dili cemiyetme gönde rilen ve halk arasında yaşıyan keli • melerin yeni baçtan tasnifi suretile, ilmî mahiyette bir (Kayseri lugatçesi) çıkarılmak üzere sarfı mesai edilmek • tedir. Toplanmasına devam edilmekte bulunan kadim millî masallar ve ata sözlerile Kayseri halkiyatma ait bazı tetebbülerin küçük broşürler halinde neşri esbabına tevessül edilmiştir. 2 Güzel san'atler: Gerek Halkevinde verilen müsamerelerde, gerekse balolarda musiki ihtiyacı bu şube ta rafından idare ve temin edilmektedir. Haftada beş gece beynelmilel, modern ve millî musiki dersleri verilmekte ve millî musikide beynelmilel musiki oletleri kullanıbnaktadır. Kayserıli Mimar Sinanın büyük kıt'ads yağlıboya ile bir fotoğrafisi yapüarak Halkevi salonuna asılmıştır. 3 Temsil şubesi: Mavi Yıldınm, Şer'iye Mahkemesi, lkizler, Yarım Osm«n piyesleri muhtelif zamanlarda müteaddit defalar temsil edilmiştir. 4 Spor şubesi: Futbol, voleybol, koşu ve emsali sporlara muntazaman devam edilmektedir. Atlılar ve avcılar hir araya getirtilerek teşkilâtlandınl mak için çahsılmaktadır. Halkevinin müdavimlorinden (Yılmaz Spor) na • ınile bir futbol kulübü meydana geti • riimiştir. 5 İçtimaî yardım şubesi: Bu komite balolar ve müsamereler hasılatile, bütün mahallâtı dolaşarak, hasta ve Dalgın âlimlerden biri ötekine: Ne dertîn, ttratoafer tabakasına geldik galiba! ingiliz karikatürü . Kayaeri Halkevi reiai ve Kayâeıı meb'uau Refit Bey fakir olan yurttaşlara moavenet ve ba uğurda 523 lira sarfiyat yapmıştır. Bundan başka Ksenin talebe pansiyo • nuna yardım etmiş ve ilk mekteple rin fakir yavrulanna elbise ve kitap temini maksadile 250 lira sarfiyat yap nusto. 6 Halk dersahenleri ve kurslar şubesi: Fransızca, ingilizce, almanca lisan dersleri devam etmekte halk ders i haneleri, modern inşaat, resim, dakti • loğrafi, usulü muhasebe, b»nkacılık kurslan kendüerinden beklenen va • zifeleri muvaffakiyetle ifa edebile cek vasıtalara malik bulunmaktadır. 7 Kütüphane ve neşriyat şubesi: Oldukça zengin bir kütüphane vücu • He getirilmiştir. Geçen bir sene lar • fmda 2750 olarak tespit edilen oku • yucular adedinin; bu senenhı ilk üç ayı içindeki müdavimlerin çokluğuna nazaran, bu sene daha ziyadeleşecegi muhakkak görülmektedir. Memleket gençliğinin istifadesini temin için Haydar Rifat Beyin harsa müteallik mü tercem eserleri, Hayat Ansiklopedisi ve birçok kitaplarla beraber yevmi gazetelere, haftalık mecmualara abone olunmuş ve bunlar da Evin okuma sa • lonunda halkuı istifadesme vazolunmuştur. 8 Köycüler şubesi: 180 fakir köy lünün memleket hastanesinde tedavileri icra ettirilmiştir. Köylünün arzuhal ve mektuplan meccanen ve ev tarafmdan temin edilmektedir. Bu şubenin daha ziyade faaliyet göstermesi için bazı yeni tedbirler düşünülmektedir. 9 Müze ve sergi şubesi: Kayse ride mevcut olan tarihî eserler tespit ve bir albüm halinde Reisicumhur Hazretlerine arz ve takdim edilmiştir. Memleketteki asan atikanın imar ve ihyasile hüsnühalde muhafazası için muktezi tertibat alınmtştır. Velhasıl Kayseri Halkevi; memle • ketin içtimai ve maşeri ihtiyaçların» cevap vermek ve onu temin emek için bütün kuvvet ve kudretile çahşmakta ve bu yüksek ideale doğru bütün hı zile yürümektedir. Almanya alacaklılarına izahat veriyor Hitler Zannederim ki, parantzı fena bir şekilde »arfetmediğimi işte s'z de hendi gözlerinizle gorüyoı tunuz. Holanda karıkatüni M. Musolininin nutku (Birinci »ahifeden mabat) mekte ve ezcümle şunlan söylemekte • dir: « Hariciye Vekili ve Büyük MU let Meclisî, her nekadar, berayi neza ket M. Musolininin beyanatı karşısın da mutmain olmuş gibi göriindülerse J< Gazi Hazretlermin, Türk ordusu mu fettişi umumisile birlikte, nisan bidayetinde, Anadoiunun muhtelif askerî mmtakalanna yaotıği anî seyahat, buna, sessiz, fakat fevkalâde manidar bir cevap teskîl etti. Turk devleti reisi, bu gibi tezahüra • ta ahşıktır. ittiyor! Fransız karikatürü ^ 1933 senesinde, ttalyanın, Asyada bazı tevessü emelleri besledirfnden şfiphe edilditri sıralarda, Gazi H?zretleri, Antalva Vilâyeti dahilmde bir tefHs seyahatine çıkrmsh. Cesur ve büyük bir asker olan Gazinin, efkân umumiyenin tehdide maruz bulundugunu tahmin ettiği bu mıntakalara seyahat etmekten maksadı kend<nin ve mesai arkadaşla • nnın, memlekete nekadar merbut ol duklannı sarahatle göstermekti. M. Musolininin mıtku, esasen y*l nız Türldyede bö"le nahoş bir tesir bırakmıs değildir, Balkan ittihadına dahil olan diğer devletler dahi bundan kuşkulandılar. Ankarada, son zaman larda, Tevfik Rüştü Beyle M. Yevtiç arasmda cereysn eden müzakerelerin kısrm azamı, herhalde, ttalyanın bu son vaziyeti etrafında cereyan etmiş olsa gerektir. Bunu tevit edecek başka bir hâdise daha vardır. Gazi Hazretleri M. Yevtiçi kabul edeceği günün arifesînde gece geç va • kit Ankaraya avdet etmis ve alelâcele Basvekil tsmet Pasa ile Erkânıharb'ye Reisi Fevzi Paşayı dave* ederek kendilerile uzun uzadıya görüsmüstür. Bu tnüzakere esnasmda, ertesi gün M. Yevtiçle görüsüîecek meselelerin tetkik edilmîs olduğuna süphe yoktur.» StogUbn, ttîflerinîn aU*M ot duğımu şimdi görüyorum. Evvelce farketmemiştim. Hiç gösterir tniyim, »ervetime tamahedip te bana varmam istemeı dim, hakiki askla beni aevip »ev mediğini denemek istiyordum. İspanyol karikatürü Haciz memuru geldi.. Bir itkemle gSsterl ttkemle ile kanaat etmiycr, piyanoyu almak Oğlamun elbiselerini yapan terzi »izrinız değil mi, zavallı üç senedenberi boicunu ödiyemedi. Evet, parayt vermek için mi geldiniz! Haytr, ayni şeraitle bana da bir elbiıe yapar mınnız, diye aor may geldim. F .z karikatürü / KSpeğinm şemriyetini taşımayt Sğreten adamtn baştna gelenler Alman karikatürü Yahudiler için yeni bir yurt (Birinci »ahifeden mabat) Bu müzakerat ilerlediğinden meselenin teferrüatını görüşmek üzere rtvühim bir Yahudi heyeti murahhasası Paristen Lizbona hareket et miştir. Portekiz hükumeti Angolada muazzam bir Yahudi kolonisinin te . sis edilmesine esas itibarile şimdi • den muvafakat etmiştir. Yahudi mültecilerin işlerine bakmak üzere Cemiyeti Akvam tarafından komiser tayin edilen Mister J. rinden Jak Glover. Arkadaşım da müessesemizin en eski şeriklerinden Mis • ter Rennettir. tsminden de anlaşdacağı üzere müessesemiz adlî işlerle uğraşır. Dava deruhde eder, müşavere yapar ve saire ve saire... Sizi ve arkadaşınızı tanımakla memnunum Mister Glover. Teşekkür ederim, sözlerimi ta • mamlaraak için sizinle bu temasımızın şahsımızı değil, müessesemizi alâka • dar ettiğini de bildirmeliyim. tşte bu garip... Benim adlî bir müşavereye ihtiyacım yok Mister Giover. Bir dava açmak niyetinde de değilim. Maamafih size bir hizmet ya pabilîrsem... Nezaketinize tekrar teşekkür ederim, Mis. Bu sırada söze Mister Rennet te kanştı: Mis, lâtife ediyoruz, zannetme • yiniz. Mesele çok mühimdir. Herşey den evvel şunu söyliyeyim ki müessesemiz kurulduğundanberi ilk defa olarak gayrikanunî bir tefebbüse girişmif baMokdonalt, Yahudilerin îskâm îçin Cemiyeti Akvam marifetile Amerikadan 2,000,000 İngiliz liralık bir istikraz aktedilme«ini teklif ede cektir. Lizbonda büzakere edilecek noktalar, muhtariyeti haiz yeni Yahudi hükumetinin Cemiyeti Akvam hî mayesinde olmasma ve muhacirlerin nakil ücuratmm Portekiz hükumeti tarafmdan tediye edilmesine ait olacaktır. lunuyor. Lidya: Öyle ise bu, mâessese hesabuıa parlak bir iş değil, dedi. Benim gibi bir yabancıya söylememelisiniz. Bunlan size anlatmaklıgunızın sebebi var. Maksadımızı bu dakikada izah etmeyi istenrriyoruz. Yalnız şu kadarını bildirelim ki bizim tarzı hare ketimizi zabıtaya haber verecek olursanız müessesemiz mahvolur. Ha, işte geldik... Mister Rennet birdenbire sustu. Lidya da dudaklannın ucuna kadar gelen suali sormaktan vaz geçti. Otomobil 3ci tarafı ağaçlıklı bir yola grrmiştL 5060 metre daha ilerle • dikten sonra muhteşem bir köşkün ö • nünde durdu. Mister Rennet genç kızın arabadan inmesine yardım etti. Köşkiin kapısı açıldı. Içeri girdiler. Jak Glover öne geçti. Mis Lidya, size yol göstermem* miisaade edinizl {Mabadİ Par) Po!u Be'edye Re?sl>qi Bolu «Hususî» Bolu Belediye reisl'ği inhilâl etmis olduğundan vekâ Ietle idare edilmekte idi. Belediye mecItsi Bolu rener Alim Yeni bir ilâç heşfettim. ış fimdi bana münasip bir hastahk ieadına kaldı. Fransız karikatürü bekçiti: Bu otomobil bana ton eşya piyangosunda çıktt. Ne işime yarı yacak jey, değil mi? Fransız karikatürü Bana herke» fena dansediyor»an, diyor ama, şimdiye kadar damlarımdan hiç birinin ayağına ba» madım, . ispanyol karikatürü Lidya atıldı: Sizin intihap ettiğiniz kadın ben miydim? Bu intihap niçin? Söyleyin... Bir iki kelimelik izahatın benden esirgenmemesi lâzım geldiğini siz de her halde takdir edersiniz. Sözlerine cevap aiamıyan Lidya ilâve etti: Eger sizce bir mâni yoksa beni gazeteme götürünüz. Tehiri imkânsız bir işim var. Vazifemi yapmazsam mes'ul olurum. Genç adam ayni soğukkanlılıkla mukabele etti: Malum... Vazife, herşeyden mukaddestir. Yaptığınız resünler mukabilinde size haftada 6 sterlin, 10 şilin kazandıran bir iş kolay kolay terkedilemez. Fakat biliyor musunuz ki Mis bu iş, size, ihtiyaçlannıza tekabül * • d«cek, bilhassa pederinizden kalan borçlan ödiyebilecek kadar para kazandBmıyor. Hayır, bu vazifeyi ben hiç te parlak bulmuyorum. Yüz sene ya • şıyabllecek misiniz? Zannetmem. ' Lidya derin bir hayret içindeydi. ' Belediye riyasetine azadan Yrğh oğlu Resat Beyi ittifakla intihap etmiştir. Kısa bir müddet zarfında vazifei riyaseti vekâleten hüsnü idare eden Resat Beyîn asaleten intihabı Bolu muhitinde memnuniyetle karşılanmıştır. Görüyorum ki benim hususî ha yatımın bütün snlannı biliyorsunuz, diye mınldandı. Sizin tahmin ettiğinizden daha fazla Mis. Lidya muhatabınm güldüğünü gördü. Fakat sesi o kadar tatlı, edası okı> dar mutevazı ve nazikâne idi ki bu güliiş onu hiç te kızdırmadı. Son dokuz ay içinde mahkemelerde pederinizin borçlanndan dolayı aleyhinize tam otuz dokuz karar ve rildi. Bunlann adedi geçen sene yalnız yirmi yedi tane idi. Anhyorsunuz ya terakki pek müthiştir. Kazancınızdan haftada yalnız otuz şilin sarfediyorsunuz. Varidahnızuı bakiyesi pederinizin borçlanna gidiyor. Fakat efendim... Sözlerimi beyhude yere tekzibe kalkışmayınız, Mis. Bütün bunları ve saikle ispat ederîm. Ha sırası gelmişken kendimi size takdim edeyim. tsmhn Gloverdir, «Rennet adlî takrbi mesalih idareha • nesi» nde, bu idarehanenin sahiple • )l§l İBLİS uzan: Edgar Vaüas Tercüme eden: Ömer Fehmi 6 , Genç adam biraz soğuk bir tavırla cevap verdi: Sizi şehirden mumkün olduğu kadar mak bir yere götürüyordu. Bu seyahat bütün gece devam edecek, sonn Londtm ü* daimî muvmsala ve muhabere vasıtalarından mahrum, kuş uçmaz, kervan geçmez bir köyde bırakılacaktınız. Size fenalık yapmak istediklerini zannetmem. Çünkü sizi gö türen şoförün efendileri Hizumsuz ye • re kendilerini tehlikeye atmazlar. Onların maksatlan basitti: Sizi bir gecelik ortadan kaybetmek... Bizim sizi intihap ettiğimizi anlamışlardı. Fakat bu nu nasıl anladıklannı bilmiyorum, Sonra arkadaşma dönerek ilâve et • 6: Rennet bu hususta sizin fikriniz ne? Yaşli zat bu suale yalnız omuzlannı aükmekle cevap verdi.