10 N'san 1934 Inkılâbın hukukî Dünkü Meclis içtimaı Türk Çin siyasi münasebatı san Beyin riyasetinde toplandı. Reis, Başvekil Paşanın Mecliste bulunmadığını, Devlet Şurasının karar lan hakkmdaki encümen mazbata sının gelecek celseye talik edildi • ğini bildirdi. Ruznameye geçildi. îihal ve ihraç edilecek nebatlar, hayvanat ve mahsulâtının muayenelerinç dair lâyiha T. Rüştü Beyle Çin Hari Esbak Adliye Vekili, mütareke günlerinde Impauzun münakaşalardan sonra kabul edildi ciye Nazırı arasında teati ratorluğun içten ve dıştan izmihlâlini anlatıyor A n W a 9 (Telefonla) Biiyük Mahmut Esat Bey, Oniversite tnkılâp tın temizlenmesine hâdim müesse olunan telgraflar Millet Meclisi bugün saat üçte Hakürsüsündeki dersine dün devam et • sat vücude getirileceğini, nebatat ve hayvanat ve mahsulâtının kontro lunun ve temizlenmesinin hayvan sağlık kanunile Meclise sevkedile cek yeni bir kanun lâyihasile temin edileceğini söyledi. Refik Şevket Bey lâyihanm tekrar encümenlere havalesini istedi. Mustafa Şeref Bey Bütçe en cümeni namına söz alarak lâyihanın encümene sevkine lüzum olma dığını bildirdikten sora dedi ki: « Bu kanun mutlak surette muayeneye tâbi tutacak değildir. Icra VekiIIeri heyeti tarafından lüzum görülecek yerde icap eden müesseseler yapılacaktır. Refik Şevket Beyin tasavvurlan varit değildir. Yalnız lâyîhanın başındaki her nevî tabiri sümullü olduğundan bunun kaldırılmasi halinde mesele kalmıyacaktır.» Müteakıben doktor Suat (Kas tamonu), Mazhar (Aydm), Ali Rıza (Mardin), Sadri Maksudi Beyler de ayni mesele üzerinde mütalea lannı beyan ettiler. Neticede Suat Beyin lâyihanın memleket iktısa diyatını alâkadar ettnesi münase betile bir kere de tktısat Encüme nine havalesi takriri reye konarak kabul edildi. Meclis perşembe günü tekrar toplanmak üzere dağıldı. Ankara 9 (A.A.) 4 nisanda Ankarada Çin ile Türkiye arasında aktolunan dostluk muahedesi müna sebetile Çin Hariciye Nazırı M. Yang Cingvay ile Hariciye Vekili doktor Tevfik Rüştü Bey arasında atideki telgraflar teati olunmuştur: Bugün sef ir M. Hoo iİe Türk Çin dostluk muahedesinin imzaland4 ğmı «atı devletleeine bildirmekle kesbi şeref eylerim. Bu münasebetIe memleketimiz arasında mevcut olan dostluk münasebahnm inkişa fmı hararetle arzu ettiğimi arzet mekle büyük bir memnuniyet his sediyorum. Tevfik Rüftâ 4 taeihli telgraflarından dolayı zatı devletlerine teşekkür ederek memîeketimiz arasında mevcut dostluk bağlarını daha ziyade sıkılaş • tıracâk olan Türk Cin dbstluk muahedesinin imzasından dolayı mü tekabil ve derin memnuniyetimi arza müsaraat eylerim. Yang Çingvay b*. Derse başlarken, ihtilâle takaddüm eden vak'alarm, hâdiselerin mütaleasına devam edeceğini, bunlann Türk ihtilâlinin nekadar haklı şartlar içinde infilâk ettigini anlatacağını söyledi. Mondros mütarekesini biri tarih, diğeri hukuk bakunından olmak üzere iki noktadan etüt eden Mahmut Esat Bey, mütarekenin, bukuk dhetinden de iki türlü mütaleası lâzım geldiğini söyledi ve hem hukuku düvel, hem de hukuku esasiye noktasından tetkike başladu Mütareke sartlanm ayn ayn gözden geçirdikten sonra, o zamanki düşmanlar için: Osmanlı hem zayıf, hem mağluptu IHEM Imparatorluğu evsafı NALINAi MIHINAt Habbeyi kubbe yap< I Harice ihraç veya hariçten ithal edilecek nebatlar, hayvanat ve mahsulâtının muayeneleırine, ve bu iş içîn müesseseler teşkiline dair olan kanun lâyihasının müzakeresinde Refik Şevket Bey kürsüye gelerek harice çıkacak mallann ve hariç ten gelecek nebatî ve hayvanî mahsulâtın muayene ve temizlenmesine taraftar olduğunu, ancak bu işin başarılmasmın çok güç olduğunu, konan 500,000 lira tahsisatla ya pılamıyacağmı, Ziraat Vekâletinin de bu işi yapayım detrken tnuame • lâtı sairesinin çok güçleşeceğini söyledi. Gerek Bütçe Encümeninin gerek Ziraat Vekilinin bu hususta izahat vermelerini istedi. Ziraat Vekili Muhlis Bey harîce çıkacak ve haıriçten memleketimize gelecek nebat, hayvanat ve mahsulâtının mutlak surette kontrolu ve temizlenmeyi istihdaf pabilme hnkanınm etmediğini, ancak îcap ettiği zaman bunu ya hazırlandığını, konan bu para He bu gibi mahsulâ Hem zayıf, hem maglup! « Galiptiler, dedi. Her istedik lerini yaptırabilirlerdi; fakat bunu kuvvetle değil, hukuk yolundan yapmayı menfaatlerine daha uygun buldular; çünkü kat'î ve hayatî bir zaruret olmadıkça kuUanılan bir kuvvetin aşmacağmda süphe yoktur. Bir kuvvetin hakla beslenmesi lâ zımdır. Halbuki Osmanlı murahhaslan mağlup bir devleti temsil ettikleri halde bu cihete lâzım olan ehemmiyeti vermediler; yahut bunu anlıyamadılar. tsmet Paşa Hazretlerinden birçok defalar işittiğim ve istifade ettigi'm değerli yüksek bir görüsü burada tekrarlamak isterim. Diyorlar ki: «Kuvvetlinin haksız olması bile azçok bir zâaftır, bir zarardır; fakat bem zayif, hem de haksız! Bunun zararlarma payan ola maz. Osmanh Imparatorluğu yalnız zayif değil, mağluptu. Ustelik bu mütareke ile haksız da oluyordu.» Yüksek İktisat talebesi Parise vardı Paris 9 (A.A.) Anadolu ajansmın hu^usî muhabiri bildiriyor: Muallim Turgut refakatindeki yüksek iktisat talebesinden yirmi kisilik bn kafile, Yunanistan ve ttalyada iki hafta süren bir tetkik gezintisindcn sonra buraya gelmişlerdir. Şerefîerine, Paris büyük elçilıgimizde yapılan bir kabul resminde Suat Bey, talebelerimizi <chos geldiniz* dıye se • lâmlaJrktan sonra bu seyaV.ttlerirden kendilei kadar vurdumuzun da müs tefit oiKcağmı ?öylemiştir. Araiannda üç kız talebenıa de bnlunduğu yurttaşlanmızın buradaki ikamet gürlerinin faydalı gecmesi iç;n ta lebe müfettisi Kadri ve ticaret mümes sili Fahri Beyler ve elçilik erkânı tara fından kendilerine azamî derecede yardım gösterilmektedir. Burada bir hafta kadar kalmalan muhtemel olan talebelerimize bugün müzeler ve saraylar gezdirilraiştir. Kafile arasından ayrılan dört beş kisilik bir grup, birkaç gün kalmak üzere Londraya gidecek ve tekrar Pariste arkadfiarına iltihak eyliyeceklerdir. Şikago ve Boston Cenevrede yeniden ermenileri çarpıştı faaliyet başlıyor Arbedeye sebep başpapa7İarınm katlidir Boston 9 (A.A.) Ermeni Klise • sine mensup rakip gruplar, baış papazlan Leon Tury»nm katli h* disesi mesuliyetlerini bhbirlerinîn ü zerine atarak döğüsmüşlerdir. RakİDİ«r, ellerinde bıçaklarla sokakta karsılasmıslardır. tçlerinden 9 kisS yaralanmıştır. Mühim poli» kuvvetleri bircok tevkifat yaparak sükunu iade et mişlerd'ir. Bir polisin kulâğı kop • muştur. Silâhsızlanma divanı bugün toplanacak Cenevre 9 (A.A.) M. Henderson, dün ve bugün, yarınki sah günü saat on altıda toplanacak oîan silâhlan bırakma konferansı bürosunun içtima hazırhklarile meşgul olacaktır. Fransa murahhası M. Masigli ile Lord1 Eden ancak yarın sabah geleceklerdir. Lord Eden, maiyetinde kara, deniz ve hava ordularma mensup yirmi kadar teknisiyen getirmekte ol duğundan, tngiliz heyeti murahhasası hepsinden kalabalık olacaktır. Italya, korferansta bajmurahhas bulunan M. Sizoranya (Gisoraçnva) Birleşik Amerika devletleri, Bren sefiri Mister Hiyu Vilson (Hugh Wilson), Sovyetler ittihadı ise, geçenlerde amelivat gören Paris büyük elçîsi M. Dovgalevskinin yerine M. Boris Stayn tarafılarmdan temsil fdileceklerdîr. Büronun reis vekili M. Politis ve umumî raportörü M. Benesdir. Bunlann her ikisî de içtimalara riyaset edeceklerdir. M. Hendeson. Cenevrede, henüz sayanı diVkat hirbir müiâkatta bulunmamıştır. Bu<Tün öŞleden sonra, Akvam cemiveti kâtibi nmumisi M. Avenol ile görüşmesi ihtimal da hilindednr. Bugünkü fafağt hazırlıyan han Mahmut Esat Bey, Mondros müta rekesinin aktinden sonra çok zaman geçmeden müttefiklerin derhal bundan istifade 3e yalnız mukavel«uıtn mad • delerine istinat ederek memleketin muhtelif kısımlarını isgale başladıklannı söyledi ve: « tste o gün, dedi, vatanın düş mnlarile Osmanlı hükumetinin yüzü ne ilk defa ayaklanan millet, ilk istik • Iâl ve hürriyet kurşunlannı sıktı. Bu istiklâl ve hürriyet kurşunlarmin akıttiğı kandır ki bugünün safağını o günden snlere hazirladı.» Mahmut Esat Bey, sabık Italyan Basvekili Nitinin son çıkardığı demokra • siler ismindeki kitabmdan, o gün Türk milletinin silâha sanlarak istihsal ettiği neticeyi anlatan şu fıkrayı okudu: « O gün modern tarihin en büyük vak'alanndan biri cereyan etti. Bir millet, Türk muleti, ayağa kalktı. Basta Mustafa Kemal, tarihin nadir yetiştndiği bu adam, bir avuç yiğit Türkün başına geçti ve en sonra müstevlileri denize döktü ve sonra her bakımdan kuvvetli bugünkü yeni Türkiye doğdu.» ofyada çıkan Zara gazetesi, 7/ nisan 1934 tarihli nüithiMHidd «Gözlerin açılması» serlevhasile yazdığı başmakalede şunlan söy • lüyor: «Yanresmî bir Türk gazetesi olan' «Cumhuriyet», M. Titulesko, M. Malc< sanı Osmani» ile Âyanuı o sıralarda nesimos ve M. Yevtiçin yakmda Ankalerle istigal ettiğine göz attı. Osmanlı rada toplandıktan sonra Tevfik Rü« * tmparatorluğunun muhtelif unsulrannın tü Beyle beraber Edimeye de uğnyavaziyetlerini anlattı. Bu sırada Meb'ucaklarıni yazmaktadır. Bu Tüık gazesanda olsun, Âyanda olsun bir insanı, tesi, Bulgaristan, Balkan misakına if * bir vatanperveri, bir millet severi utantirakten imtina edeliberi, Türkiye, Yii« dırır ve ağlatır hâdiseler cereyan ediyornanistan, Romanya ve Yugoslavyanın du. Bir Rum meb'us saatlerce Türkler aBalkanlar sulhunun muhafazası mak leyhinde söylüyor, Ermeniler buna sadile Edirneyr ehemmiyet veTmeğo iştirak ediyor ve hatta Arap me'uslar başladıklannı ilâve etmektedir. da alkışlıyordu. Mahmut Esat Bey bunSulhun muhafazası ıçın Edirneyi iletf ları anlattıktan sonra: sürmenin manası sarihtir. Edırne Bul tki milyon öz evlâdını kaybet garistan tarafından tehdit edilmediğf miş mustarip ve yaralı bir milletin kargibi, üstelik Bulgaristana doğru yapı • şısında, Türk olmıyan meb'uslar bu lacak bir hücumun hareket noktası o^ küstah ve hokkabaz adamlar, naralar lacaktır. Bu, meydanda hiçbir vesil« atıyorlar, Türk milletinin bütün mu yokken memleketimize karşı yapılan kaddesatına sövüyorlardı. açık bir tehdittir. Çünkü bugün Bul • Meclisin bu vaziyette olduğu sıra garistan yalnız maddeten değil, nıhan larda beride milletin ayaklandığından da silâhsız bir memlekettir. BugOni bahseden Mahmut Esat Bey, gençlere bizde, meb'us sıfatına bürünmü» bir şu hitapta bulundu: tahrikçinin yazdığı gibi, yalnız bazı « Ağabeylerin ve ablalann senin muvazenesiz adamlar Edirne ve T«esaretine tahammül edemezdi. Bu za kirdağının zaptı için söz söyliyebilirle»» ferin kıymetini bil ki, o seni yetiştirmek Bundan başka bu yeTİer Boğazlarm için kazanıldı. Nasıl bir neslin çocuğu etrafında bulunduğu için, küçük Bul * olduğunu unutma! Alp Aslan Melez garistanın buTalara karşı hatta hayal kert muharebesinde ancak 20 bin ki beslemesi bile mümkiin değildir. Bu « filik kuvvetile 220 bin kisilik Bizans nun içindir ki biz, Edirnenin hücum içhi ordusunu tmparatorile birlikte esir etbir çıkış noktsı olduğu huauaunda ti. Kılıç Aslan Anadoluya akm eden «Cumhuriyet» in yaptığı imalarda Bul» garistana karşı bir tehdit seziyorur. bir milyon ehlisalibi küıcınm ağzı ya • mılmcıya kadar kesti. Türk topraklan Biz bu vesile ile Türklere, bu yer • çok mukaddestir. Oraya ayak basan Ierin eğer sulh muahedeleri yalnm larm nasibi kılıçtan geçmektir. thtilâ Bulgaristan için zararlı oldukları vaklt lin ülküsünü bütün dünyaya karşı bilği muteber değilseler muahedat muci t » nurile ve elinde kılıçla bekliyeceksin. bince askerî kuvvetleTden uzak bulunKılıçı asla bırakmıyacaksın ve bilecekdurulmak lâzım geldiğini hahrlatmalç »m ki aklın hâkimiyetine, ruhun ve isteriz. mantığm icabatına yol açan vastta mutBalkan misakıni imzalıyanlann,laka kılıçhr ve bu ihtilâli böyle bek konferanslanna BulgaT hududunda teliyeceksin.» zahüratla nihayet vermek maksadire bu müzakerelerri Ankaradan Edirneye nakletmeleri meselesi bizim için hususî bir ehemımiyeti haizdir. Ankara konfe» ransına Yugoslavya Hariciye Nann M. Yevtiçin de iştirak etmesile n e * seleyp alâkamız artmaktadır. M. Yevtiçin Edirneye de gitmesi, bütün da lâletleri oTtadan kaldnracak ve gözO kapaiı olanlann gözlerini açacaktn.» Bazı Bulgar gazeteleri, habbeyi ktAU be yapmaktan ve buhıttan nem kapmaktan hoşlanırlar. Zara da bizkn bfir haberimizi böyle yapmıs. Karilerrmwtn hatınnda olsa gerektir ki biz mevzoo* bahs havadisi 1 nisan tarihli nüsha • mızda vermistik ve bu haberm sono şöyle bitiyordu: «Hariciye Naztrlartmn Ankarayt ziyaret ettikten aonra Edirnede toplanrnalart ve orada m^zakerede ba, lurmalan muhtemeldir.> tşte Zara gazetesme yukanki zorln başmakaleyi yazdnan haber, sahrhk ihtimalden ibarettir. Bulgar gazetesi, Edirnede toplan * manın Bulgaristana karşı bîr tehdtt teşldl ettiğini, Edirnenin Bulgaristana karşı hücum için bir çıkış noktası oldoğunu ve buralarda askerî kuvvetler bulundurulmaeı memmı açılmağa davet ediyor. Hani adamın biri havanm olduğundan bulutla bahsetmiş te karjısm > tşte, bolund*uğuna şu Id Mahmut Esat Bey, sultanlar taraftndan intifaap edilen Ayanm ne vaziyette oldug'nMi da anlatarak Ahmet Rıza Beyin Ayan meclisi riyasetine intihabı münasebetile söylediği bir nutuktan bahsetti. Khnbilir, belki de müttefiklerin hüsnü nazarını temin etmek fikrile, dosta düşmana karşı hükumetçe ve milletçe irtikâp edilen hataları sayıp döken Ahmet Rıza Beyin bu nutku münasebetile Wolterin şu cümlesini hahrlattı: « Şikâyet, bağırmak, adalet tstemek esirle, mağlubun kârıdjr!» Ahmet Rıza Beyin Ayan riyasetine verdiği bir takrirden de bahseden Mahmut Esat Bey, bu takrirde: «Ermeni, Rum ve Arap kardeslerimizin taktil ve tehçirlerinde methaldar olanlann derhal adî mahkemelere verilmesinden» bahsedildiğini izahtan sonra dedi ki: « Şimdi, namını derin bir hürme»le yadedeceğim, hiç tanımadığun bir a dam, topçu feriki Rıza Paşa ayağa kalkıyor. Buna tahammül edemiyor, a yıphr, diyor. Rum, Ermeni, Arap kardeşlerinden bahsediyorsun, halbuki bütün devletin yükünü taşıyan en zulümdide unsur Türk yor. Ahmet Rıza Bey itiraz ediyor. Kar şılıklı teessüflerde bulunuluyor. Ahmet Rıza Bey utanmadan: Türk kelimesini koyduktan son ra, bir de Çingene mi ilâve edelim? diye soruyor. Ermeni Ayan da Ahmet Rıza Beyin bu cevabuu pek beğeniyorlar, gürültüler oluyor. Nihayet ara bulmak istiyen reis: «Osmanlı kardeşlerimîz» ibaresini ilâveyi teklif ediyor. Ahmet Rıza Bey, bu saltanah kuran milletin isminin geçmesinde ısrar edince, iş rey« konuluyor. Hepsi Osmanlı ibaresini kabul ediyorlar ve bir tek Rıza Paşa bir tek Türk kelimesile kalıyor!» Mahmut Esat Bey bugün de dersine devam edecektir. milletidir, takrirde Türk milletinin de adî geçmelidir, di Sikagoda da Şikago 9 (A.A.) Bura erme nilerî de ayni sebepten dolayı çar pnmışlarchr. 4 kadın, üç erkek ya ralanmiş, hastaneye kaldırılmilar dır. 4 kadın, bir erkek tevkif edil mistîr. Başpapaz Leon Turyan, gecen kânunuevvelde klisede measim yaparken dört ermeni tarafından öldürülmüştü. Mecliste yeni münakale lâyihaları Ankara 9 (Telefonla) Bütçe encümeni bazı Vekâletlerce istenen münakaleleri kabul etmis, bu husustaki lâyihalar Meclis ruznamesine almmıştnr. Bu meyanda petrol arama ve işteme idaresine evvelce v«rilen 300,000 liradan başka 200.000 lira daha verilerek sermayei mütedavilesinin 500,000 liraya iblâğı lâyilıası da vardır. Bundan başka mayısta Budapeştede toplanacak beynelmilel parlâmentolar kongresine gidecek mu rahhaslar için tahsisat temin etmek üzere münakale icrası da kabul e Salih Paşanın sıhhati Ankara 9 (Telefonla) Buraya gelen malumata göre Salih Pasanın ah vali «hhiyesi bugün daha iyicedir. Operatör Mim Kemal Bey ve diğer dok torlar heniiz Erzuruma varmamışlardır. Bugünkü medeniyeti hazırlıyan Türk medeniyeti Rana Bey Ankara 9 (Telefonla) tnhisarlar Vekili Rana Bey bugün şehrimize geldi. Almanların noktai nazarı Berlin 9 (A.AJ Silâhsızlanma meselesi etrafında coreyan etmek te olan görüşmelerden bahseden matbuat Alman efkân umumiyesini «u s'iretle hulâMi etmektedîr:M. Bartu, silâhsızlanma meselesi mevzuu bahsoldukça da silâh«7lanmadan bahsedivoc. Bu tarz diğer devletlerin anlasma arzularm çetin bir imtihana çekmkted'r. îneiltere ve Italyada, malum oldneu üzere »ilâhsızlanma konferansım süratle fakat muvaffakiyetle isal edebîlecek seTait altmda yani ev velemirde Büyük Avrupa devlet leri arasmda prensip hakkmda iti lâf edîlmek sartile tekrar işe baş lanmasınr istivorlar. Zaten bizzat konferansın fikri de budur. Konferansm reisi »ilâhsızlanma mukavelesinin esas noktaları bey nelmilel bîr parlâmentonun ekseri yeti kararile tesbit edilmiyecek derecede mühim olduğunu çoktanberî tanımıştır. Herşeye rağmen hali hazırda Fransızlarla tngilizler arasmda yapılmakta olan müzakerelerin çar • kına otomatik mukavemet vazifesini görecek olan konferans makanizmasını ithal etmek icap edip etmi yeeeğini Almanya, meseleye bigâne bir ü^üncü devlet gibi sükunetle bekliyebilir. Kontenjan listelerinde bir tadil Ankara 9 (Telefonla) 3112933 tarihli kararname ile (75 A 2 ) ve (B 1) ve (C) tarife numarası için kabul edilen 25000 kiloluk kontenjandan Amerika menseli eşyanın bir defaya mahsus olmak üzere istifade ettirihnesi ve bu miktann yüzde 50 sinin Istanbula, yüz de 50 sinin Izmire ayrıldığı gümrüklere bildirilmiştir. Vaşington ve Madrit Sefirlerimiz Ankara 9 (Telefonla) Ame rika büyük elçimiz Miinir ve yeni Madrit »efiri Tevfik Kâmil Beyler bugün şehrimize geldiler. Şurayî Devlet meselesi ve Fırka Grupu Ankara 9 (Telefnla) Fırka Grupu yarm mutat içtimamı ak tedecektir. Bu içtimada Şurayı Devlet meselesinin münakaşa olunmaaı ve almacak karara göre meselenm perşembeye Mecliste müzakeresi muhtemeldir. Bina vergisi hakkmda bir karar Ankara 9 (Telefonla) Bina ver gisi kanunile sehir, kasaba ve köylerde sahiplerinin ikametine mahsus olup seneük iradı 25 liradan (25 üra dahil) aşağı olan binalar tamanven, 60 liraya kadar olanların da 25 lirası vergiden istisna edilmekte idi. Hükumetin ver diği bir teklif üzerine tetkikat yapan Maliye ve Bütçe encümenleri 25 liradan yukan iradı gayrisafisi olan bina sahiplerinin tediye kabiliyetlerinin daha müsait olduğu ve muafiyet nisbetine nazaran mükelleflerin istifadesinm pek cüz'î bulunduğunu gözönüne alarak 25 lira ile 60 lira arasmda iradı gayrisafisi olan binalardan da 25 lira tenzil edilmek • sizin tamamından vergi almmasını kabul etmişlerdir. Cemiyetler kanun lâyihası Ankara 9 (Telefonla) Dahiliye günü cemiyetler encümeni perşembe yacaktn, kammu lâyihasının müzakeresine başh Mahmut Esat Bey, geçen derste îleri sürdüğü bazı fikirlere bu derste de temas ederek, Türk milletini medeni yet itibarile geri ve mütaassıp addeden zihniyete, gene garp âlimlerinin ver miş oldukları cevaplan mevzuu bahsetti. Bu arada, tngiliz hükumeti hesabı « na Mezopotamyada tarih tetkikatı yapan Woleym Sümer, medeniyeti yanında Roma, eski Yunan ve Mısır medeniyetlerinin dünkü çocuklar gibi kal • dığı neticesme vararak: «Bugünkü Avrupa medeniyeti, kendisini bu Türk medeniyetine borçlu b'lmeli» de diğmi söyledi. Amasya Tarihi isimli eserinde, şimdi Evkafta ya kâtip, ya mümeyyiz otan Hüsamettin Bey ismnde bir Türkün de: «Şöhreti âfakı tutan kadim Roma ve Yunan medeniyetinin Küçük Asyada basarabildiği yegâne sey, eski Türk medeniyetinin şeh'rlere verdiği isimleri değiştirmekten ibaret kalmıstır» diyerek, Küçük Asyadaki Türk medeniyetinin 7, 8 bin senelik oldu ğunu isbat ettiğini, tngiliz Woleyin de bu mütalealan teyit etmiş olduğunu i lâve etti: « tşte, dedi. Bu kadar büyük bir medeniyeti ardında taşıyan bir millet bir Mondros kâğıdile, bir Sevr kâğıdiIe yok edilemezdi. Türk muleti sesini duyurdu. Türk mlletmin tarihe söyliyeceği daha çok sey vardır. Mustarip beşeriyet Türk milletinin söylemesine muhtaçtır.» yazarak Bulgaristandaki kapalı gözleri daki ahngan herif te, sen bana ördefc dedin diye kıyameti kopanmş. Zaranm başmakalesi de bu birşey... Edirnenin hücum noktası olması için»eskisi gibi ve hatta eskisinden daha kuvvetli bir müstahkem mevki olma« Iâzımdır. Halbuki güzeJ Edirnemizde bir tek top bile yoktur ve dört Hari ciye Nazınnm orada bir 3d îçtinHi yapmasile Edirne ne bir kale olabilir, ne de bir ordu merkezi... Zara gazetesi, Bulgaristanda lıide birde, o mahut Midye tnoz hattuu hudut yapmaktan, Çar bilmem nenin mukaddes mezan olan Odrini, Trakyayı ve Tekirdağını Türklerin elinden almak« tan bahseden Bulgarlara ve Bulgar gazetelerine «muvazenesiz adamlar» diyip geçeceğine ve Türklere mevhum hücum füdrleri atfedeceğine, asü bu gibileri gözlerini açmağa ve muvazenelerini bulmağa davet etse daha iyi ederdi. Komşularile iyi geçinmek ve hakik! sulhperverlik bunu icap ettirir, neyi kale yapmağı değil! yoksa böyle habbeyi kubbe ve silâhsız Edir neviden Gümrlik kumusyoncularının imjihanları Ankara 9 (Telefonla) Gürarük ler umum müdürlüğü gümriik kuntus yonculuğu, maiyet memurluğu ve tüc car müstahdemliği için müsabaka imtihanlannm ne suretle yapılacağma dair gümrüklere bir tamim göndermiştir. kinci Müfettişlik Başmüşaviri Ankara 9 (Telefonla) 2 nci u mumî müfettişlik başmüşaviri Şükru Bey bu akşamki trenle mahalli memuriyetine hareket etti. Vapur devrildi, 50 kişi boğuldu Puri 9 (A.A.) Birçok yolcuyu olan hâmilen bayramyerine gitmekte miş ve 50 kişi boğulmuştur. bir vapur Devi nehri üzerinde devril Mecliri Meb'utant Osmanideki hâditeler Mahmut Esat Bey, «Meclisi Meb'u *i