. v.j« ..»ıte V "umhuriyet' SON TELGPA'FLAP Faşizmin yıldönümü Roma 27 (A.A.) Millî faşist meclisi dün Palazzo Littorioda M. Musolininin reisliği altında toplan mışhr. Bu toplantıda direktuar azasile federasyon kâiplerinin hepsi ha. zır bulunmuşlardjr. Fırka umumî kâtibi M. Starace faşist fırkasmın on birinci faaJiyet senesi içrnde elde ettiği neticeler hakkmda bir rapor okunmuştur. Bu rapordan anlaşıldığma göre 26 birinci teşrine kadar fırkaya dahil olanlar geçen senenin ayni devresine nazaran 609.253 kişi fazla o. larak bir milyon 416,289 kimseyi bulmuştur. Fırkanm diğer teşkilâtmda kayıtlı olanlar ad bu yekuna katılacak olursa aza miktan iki milyon 209.082 ye yükselmektedir. Bu raporda 1932 birinciteşrininden bugüne kadar 405.142 isi çocuk ol mak üzere iki milyon 178 bin kişiye fırka tarafından yardun edilmistir. Rapor okunup bittiten sonra M. Musolini söz alarak fırka umumî kâtibinin ve millî direktuardaki çalışma arkadaşlarmm başarddclan i^eıi takdirle anmışhr. M. Musolini Ker sene fasist inkılâbtnm yıHönümünden bir tgün evvel fırka millî meclisinin toolanroasını ka. rarlaştırmıs, tasradaki fec'Kasvonlann gö^erdfkleri çaltskan''ttan memnun katdığmı söylemiş. nv'llî ve beynelmilel sivaset hakkmda bazı izahat ver mi.'tir, M. Musolini on ikmci sene icin îk • tısadî ve sivasî mahiyette bir takrm direkt'fler de verdikten sonra demts nr ki: «Fasist mkılâbı, onuncu yıldönü . münün kırt'ulanmasmdan sonra millî çercevesînden dwan cıkarak âlemşu • mııl bîr mesele h»l'ni almıstır. Bu nutuk harat'ı' r>Ikularla karsılan mıs ve toolanhva Giovmerza marsmın Jeneral Guro, verdiği ültimatomBayramda bulunmak üze dan sonra harekete geçiyor gelecek olan Macar heyeti aşağıdaki zevattan mürekkeptir: I Âyan Meclisi azasmdan: 1 Bihar komitesi Prefesi Baron Udislas Vay, 2 tktısat Encümeni azasmdan Kont Paul Bethlen, 3 Münakalât Encümeni azasmdan Kont Emîl Dessevvffy Hazretleri, II Meb'usan Meclisi azasmdan: 4 Sabık nazırlardan Hariciye Encümeni reisi M. Ynles Pekar Hazretleri, 5 Hariciye Encümeni azasmdan Bj»T>n F>'th«sar Lang Hazretleri, 6 Hesabat encümeni azasmdan M. Bela Somogyi, 7 tktısat encümeni azasmdan Ba . ron Vicoas Vay, 8 Hariciye encümeni asasmdan M. Etienne Rubinek, 9 tstida encümeni azasmdan M. Bela Lukacs, 10 Adliye encümeni azasmdan M. Tihamer Erodi Harrach, 11 tçb'maî siyaset azasmdan M. Bela Teplassy, 12 Ziraat encümeni azasmdan M. Etienne Kalman, 13 AdTive encümeni asasmdan M Colotnan Petro, IIT Teze îsmindeki içhmat eemi • yetler azası: 14 Sabık nazırlardan M. Gabriel Baross Hz.. 15 Litvanya fahri ienerai koa solo«u M. Vitez Jo«ef Pesthy Müller, 16 M. Josef Pronay, 17 Debrecen Belediye retsi M. Et'*»«ne Vasary, 18 BudaDeste Bel»diye Meclisi aza«'ndan M. Coloman, Coorna, 19 Adliye Neraretmde mfişavîr M. Fugene Javorniczky, 20 Kont komitesi prefesî M. Bela Soldos. 21 Ticaret Nazeretîn«len fîatler komit3«9nu azasmdan M. Bela Majt • henvi. 22 Budaoeste Nsfta meelisi asasmdan M. Aleksandr Fodor. 23 Zizaat Nezaretmde eiftçileri himaye komisyonn azasmdan M. Loub Zimmermann, 24 Extonva fahrt konsolosa M. Gabriel Zs'Tinozky. Heyete Budapestede Türk . Macar Ticaret Odası mürahhası M. Emîle Bors refakat «decek ve Ankaradaki ıkamet leri esnasmda Macar misafirlere Macar Iisanma asma olan Ankaradaki Macar sefareti mütercimi Baskâtip Hulusi ve Ziraat Bankası memurlanndan Ferit Beyler mihmandarlık edeceklerdir. Mecliste garp ve sark mmtakalan . nnı muhtelif mezheplerini temsil e den meb'uslar bulunmuştur. Lübnan, Meclise üç meb'us göndermiştir. Bun lar sulh konferansı namına Suriyeye gelen Amerika heyeti önüne Lübnan a. haHsinin vekâletmi haiz olarak çıkan zatlardır. Ben bunun üzerine meclisi müessesan karanna binaen tacı saltanatı kabul ettim. Ve yeni hükumetin ne gibi bir siyaset takip edeceğmi ilân ettim. E sasen pek gergin bulunan ahalinin sinirlerile oynamağa ve aldatmağa bilhassa^dikkat ettim. Halbuki o vaidtler, hal. km hali teheyyüç ve galeyanda bulu nan sinirlerüe oymyabilir, ve kendime daha baska bir vaziyet temin edebilirdim. CÜMRÜK SİYASETİ: Bundan sonra bemen idareyi memleketm ta biatine uygun olarak tesis ettim. Hı ristiyanlar hükumette tamamile temsil edilmekte idiler. Heyeti Vekilenin vazifesi fevkalâ • de güçtü. Çünkü hükumetin esas vari. dahm temin eden gümriik Fransızlann eKnde idi. Bize pek cüz'î bir kısmını azar azar ve pek zorla veriyorlardı. Hükumetim bu yüzden büyük bir darIık geçiriyordu. Fransızlar gtttSfçe gümriik siyasetini darahmağa basLumşlardı. Bu suretle fa'caret sekteye uğradı. Şam piyasası durdu. Fransızlar esasen bunu istiyorlard.. KÂBUS ALTINDA BİR MEMLEKET: Müstakil Suriye hayatına böyle korkunç bir kâbusla başlamıştır. Haddad Paşa vasıtasile tngiltere Hariciye Nezaretine iatiklâlin ilânını, ve tahta cülüsümü icap ettiren sebepleri bil. dirdim. San Remo konferansından sonra tngiltere Hariciye Nezaretinden, Suriye iatiklânni ve kralhgum tamdığını mübeyyin cevap aldon. Halbuki Fransa, Suriyenin »tiklâli • ni ve krallığımı tanımadı. Jeneral Guro Lubnanda hükumetim aleyhine nutuklar soylemeğe ve Lübnanlılan Meclisi Mii. easesan karanna Itiraza tesvik etmeğe basladı. FRANSIZ ZABİTLERİNDE MAFEVKA ITAATÜ: Bukadan me selesme bir daha dönmek icap etti. Jeneral Gurodan Bukaı tahliye etmesini istedkn ve ondan şu garip cevabı a] . dim: «Bukadan çıkamam. Çünkü zabkler bu husustaki enurlerimi reddediyorlar.» Ben de «Eğer sizin gibi bir Jeneral, zaptı rapta alışmış zabitlerini menedemiyorsa; zaptı rapt nedir bil • raiyen kabileleri ben nasıl menedebi . lirim» cevabını verdim. TÜRK . FRANSIZ SULHUNDAN SONRA: Fransızlar Mustafa Ke • mal Pasa ile sulh aktine muvaffak olunca, crdularmın büyük bir kısmile bir çok tayyare ve tanklan etrafımıza tahfk etmeğe baslannşlardır. Ben bu esnada Parise gidip müşkülâ. n orada halletmek arzusunda idim. Fakat vaziyetin Suriyede gittikçe va Bmueşfnesi oradan aynlmamaklığimın daha münasip olduğunu gösteriyordu. Suriyede bulunmamm vaziyet üzerinde daha ziyade müessir olduğunu Je neral Guro Fransız hükumetine gön . derdiği bir mektupta rtiraf etaniştir. Lort Kürzon, Lortlar Meclüinde söylediği bir nutukta keza bunu ibraf etmistir. Maamafih yakında beni Londrada gör. meği arzu ettiğini de beyan etmistir. tngiliz Hariciye Nazınnın bu arzusunu bana telgrafla bildiren Haddad Paşa. nın isteğî üzerine Avrupaya azrmete karar verdim. Jeneral Guronun günden güne tebellür eden, ve vazih bir sekil alan vaziyeti bu karanmı şiddetlendi . riyordu. Avrupaya gidersem meseleyi halledebilecegimi ümit ediyordum. 9 temmuz tarihinde Jeneral Guroya, Avrupaya azimet edeceğimi ve bu hu kalacaktım. Çok çahşmakla geçen bir çocukluğun, gayrisıhhî geçen bir ilk gençliğîn bu fidyei necatiydı; tam büyüme devresinrfe olan bir çocuğun gece valrtine kadar masanın üstüne iğilerek, omuzları çökerek, bütün bedenî hareketlere ehemmiye* vermiyerek yaşaması cezasız kalmaz. Camm mı sıkıyorum? Canını sıkacağım diye odüm patlıyor. Fakat hiçbir satın kaçırnva. Emin ol ki sadet haricine çıkmayacağım: tkimizin de hayatlanmınn dramı, bilmediğin yahut unuttuğun bu hâdiselerin tesiri içindedir. Bir de, şimdiden, ilk sahifeîerd'e görüyorsun ki sözümü sakınmıya cağım. Bu senin kinini oksıyacak... H&yır, rtiraz etme; beni düşünmen hakkımda hen kin beslemek içindir. Mabadi var susta icap eden tedabiri abnasmı yazdım. Aldıgım cevap ta azimetimden ev. vel bana arzedeceği bazı şartlan ol . duğunu, yoksa Fransa hükumetinin be. nimle müzakereye girişmiyeceğini söylüyordu. FRANSIZLAR ILERLİYORLAR: Bundan sonra hâdiseler süratle birbirini takip etti. Şimdi Jeneral Guro kendisine karşı duracak her kuvveti ezmeğe kâfi bir kuvvete malik bulunuyordu. Ben me seleyi Avrupada halledebilecegimi ümit ediyordum. Halbuki Jeneral Gu. ro seyahatime mâni oldu. 11 . 12 haziranda Fransız ordulan Cerablustan kalkarak bize doğru ha rekete basladılar. Evvelâ Cesri Şuguru istilâ ettiler, daha sonra Rayaka gir • diler. Bircok silâh ve toplarla mevkile. rini tahkim ettiler. Bu yürüyüş haberim olmadan ve şimşek gibi bir süratle vuku buldu. Je. neral Guronun, topraklanma karşı bü. yük bir hücuma hazırlandığı tamamile belli idi.. JENERAL GURONUN ÜLTÎMATOMU: 14 temmuzda Jeneral Guronun meşhur ültimatomunu aldun. Ültimatomda, Mustafa Kemale karşı muharebe eden Fransız ordusuna müşkülât çıkarmış olduğum, asker, esliha, ve mühimmatın demiryollarile nakline mâni olduğum zikrediliyordu. Halbuki mühimmatın demiryollarda nakline mâni olmamıştım. Askere gelince, demiryollaram sevkiyatta kullan . madan evvel, müstakil Arap hükume . tini . tngiltere nasıl tanıdise tanunasını ve Fransız hükumetinin vermiş ol » duğu taahhüdaü infaz etmesini iste . miştim, ve aksi takdirde ahaliyi teskin edemiyeceğimi bildirmiştim. Fransız hükumetuıtn müstakil Arap hükume • tini tanıyıp tanunamak meeslesini Je • neral Guronun arzusuna terkettiğini muhakkak bir surette büiyordum. Fransızlann demiryollanmda mii . himmat sevkettiklerini zikretmiştim. O vaidtler bazı gazeteler bu sevkiyattan kuşkulanmışh. Şimdi hak veriyorum. Jeneral Guro sevkiyahnı Mustafa Ke. mal Pasa ile harbetmek için değil, bize karşı muharebe için yapıyordu. Ben Mustafa Kemal Paşaya olan bis. lerimi daha Fransız kuvvetleri Cerablusu tahliye etmezden evvel izhar etmişn'm. O vakitler Jeneral Guroya gönderdiğim bir mektupta, hudut kapılannın Türk lere açılmasınm Suriye ve Irakta müşkülâta yol açacağını ve sulh konferan . sınm Suriyeye tâbi olduğunu tasdik ettiği araziyi işgal etmek üzere ordulan . mı Fransız ordularile müştereken ha rekâta girişmek üzere izamına hazır olduğumu bildirmiştim. Jeneral Guro bu teklifimi reddetmişti. Binaenaleyh Türklere karşı muharebeye amade olduğunu bildiren bir a . dam, Türklerle muharebe eden Fran. su ordusu askerlerinin sevkiyatma ma • ni olmasile îtham edilemezdi. Ankaraya gelecek Macar heyeti Kral Fagsalın gizli mektupları Türk inkılâbı ve Rus gazeteleri Bir Rus mecmuasınm şayanı dikkat makalesi Moskova 2 7 (A.A.) Tas Ajansmdan: Za Roubojom mecmuası Türk millî hareketi hakkında bir takım malumat ile Gazi Hz. nin ve tsmet Pş. nın ter. cümeihallerini ve «Türkiyede on sene Cumhuriyet» namı altında bir maka • Ie neşretmektedir. Bu makale, Türkiyenin sultanlık zamanındaki vaziyeti ve garp tmpara torluğunun esareti altında kalmış olduğu zamanlan tasvir etmektedir. Mon. doros mütarekesinden hâdis olan çok müşkül vaziyete rağmen millî istihlâs hareketi parlak bir muvaffakiyet ka zanmıstır. Bu gazete müteakıben, 1919 ve 1921 senelerinin tarihî vakayiini nakletmekte ve B. M. Meclisi hükumetinin oynamış olduğu rolü anlatmakta ve yalnız Sovyet bükumeti tarafından yapıl mış olan dostane müzaheretten, Tür . kiyenin tngiltere ve Yunanistanm müdahalelerine karşı girişmiş olduğu cidaL den, tarihî Dumlupınar muzafferiyetmden ve nihayet Cumhuriyetin ilânından bahseylemektedir.TürkiyeCumhuriyeti, < nuncu yıldönümünü tes'it ederken mem. Iekette vukua srelen cezrî deçrisik'iklerden dolayı hakkile iftihar edebilir. Tür> kivede yeni bir kanunu medenî kabul edilmis, teaddüdü zevcat kaldınlmış far. Asırlarca mahpus olarak yaşamış olan Türk kadmı şimdi serbesttir. tlim sahasmda, edebiyat sahasmda ve serbest mesleklerde çahşabilir. Bu gazete, elbise ve serpus ıslahahndan da bah setmektedir. «Eski ve geri sark» m timsali olan fes giymenin menedilmis olduğunu yazmaktadır. Şer'iye mah • kemeleri yerine lâik mahkemeler kaim olmustur. Eenebilerin Türkiye dahilinde ve adlî hariciez memleket imtiyazlan ki Türkiye için hicap verici birşeydi kaoitülâsyon rejimile birlikte ortadan kalkmıştır. Osmanlı Bankası yerine millî bir Turl bankası, banknot ihracı hakkmı almış. tır. Alfabenin lâtinleştirilmesi cehalete karşı mücadeleyi kolaylaşhran son derecede mühim bir reformdur. M. Musolini, faşizmin millî çerçeveden çıkarak re 24 kişilik heyet geliyor Fransızlar millî Türk idaresile sulh akteder ehnez Cumhuriyetin onuncu yudönümü senâlemşümul bir mesele halini aldığını söylüyor yıldırım süratile Faysalm üstüne yürüyorlar liklerine istirak etmek üzere Ankaraya ıiHHIIimilttllllllllllllllllllllllllflllllimilHllimiimıınııun. Almanyada intihabat isi Intihabata miidahale ediImiyeceıH söyleniyor Berlin 27 (A.A.) Volf aj*n sından: Prusya Dahiliye Nazırı M. Goe rmg çıkardığı bir emirnamede ikinei tesrimin on ikiıinde halkın reyine mii. racaat muamelesini ve Rayiştag intihabatını ne suretle ve ne gribi şartlara göre vapılaeaçını bildirmiştir. Bu emirnamede intihap şubelerînin teşekkül tarzına ve intihap neticelerinin sayilmasına dair olan maddelere, nizamnamelere tamamile riayet edildip'ine her yurttaşm bîr inan getirmesine imkân bırakmakta • dır. Emirnamede bilhassa deniyor ki: «Dahiliye nezareti halkın reyine müracaat muamelesinin ve intihabat Tieticelerinin •esbiti işinin intihap kanununâ uygun bir surette yapıl masma çok büyük bir ehemmiyet vermektedir. tntfhap dairelerinm ve mtihabatı tetkik heyetlerinin sadece milliyetçi sosyalu'tierden müteşekikl olmast hiç te istenmemektedir.» Altm almmasma müsaade edildi M. Ruzvelt yeni programı tasdik etti Vaşington 27 (A.A) Cumhur reisi M. Ruzveltin imzajile çıkan bir kararnamede altm satın alınması hakkmdaki proçram tasdik ve teytt e . dilmiş, evvelki karar altından ya . Dilmış maddeler ihracatına imkin bırskmak icm sreri alınmıştır. M. Ruzvelt Nevyork esham ve tahvilât borsası reisi Whitney ile yanm saat kadar görüşmüştür. Bu görüfmede herhangî meselenin konuşul . duğu belli olmamıstır. Bununla be raber M. Ruzvelt yolsuz apekülâs yonlann önünii almak icin esham ve tahvilât borsasının hükumetçe kontrol edilmesi hakkmda bir kanun çıkarmasını meclisten istemek ni yetindedir. Sof yada nümayişler Dobricedeki vakayi şiddetle protesto edildi Bulgar koraîtacılan tarafından Dobricede bir takım Rumenlerin katli u zerine çıkan kargaşalıklar esnasmda, Rumenlerin Bulgar ekalliyetine meza. lim yaptıklan Bulgarlar tarafından İddia edilmekte ve Bulgaristanda mütemadiyen mitingler yapJarak Rumen . ler protesto edilmektedir. Evvelki akşam da Sofyada birçok Bulgar teşkilâtının istirakile bir protesto içtimaı aktedilmiştir. tçthna, Mm. Ekaterina Kravelova tarafmdan açıl mışhr. Bundan sonra profesör Amandov Dobricedeki feeaati ve mezalimi tas vir eden bir rapor okunmuştur. Bu rapoi Dobriç şehrinden gönderilmiştir. Profesörden sonra «Dobrice» teş . kflâh reisi Angel Stoyanov irat ettiği heyecanlı b : nutukta demiştir ki: , . r»vJer tarafından gasbe • • âfam &rlr^ce hâlen kalplerimizde yaşamaktadır. Er veya eeç gene dünyaya hakikat hâkim olacaktır.» tctimada alınan kararlara göre; Romanya ve Bulgaristan hükumetlerine, Cemivet? Akvama müracaatler yapı • larak Dobricede bevne'milel bir ant . kent icrasını istemektedirler. Ayni zamanda karar neticelerj raporlar halinde Bulgar hükumetine ve buradaki ecnebi sefaretlerine de verî* lecek. bîr kopyesi de Cemiyeti Akvama gönderilecektir. tctima kapandığı halde kimse dağılmamıs. sokak'ar^a gencler ve ünîver. site ta'ebe'eri «Dobrice dvan» miilî sarkısını sövliyerek nümavis yapmıs • Iardır. Zabıta, yan sokaklan da sdrf kontrol ahmda hıttu^u halde, nümavisciler askerî kulün önüne de gelerelc «Sumi Maritsa», (Meriç ca^livor, dul kadın'ar a^lı^or ) Bulgar mHH marşuM hep bir aeızdan sovlemîslerdir. Bunun üzerîne zabıta lâstik kamcılarla nümavişçileri dövmeğe ve dağıtmağa bas Iamıstir. Buna rasmen nümayisci • ler a«^erî kulün önüne too'anarak fife. ne m'l'î marşı sövlemeğe baslannşlardır, Rm kilise« «Halâskâr Car Aleksandr» önüne se'dik'*»ri zaman oolislerle Ü niversite vc di^er gençler arasmda bir bo^mma olmustur. Boğusma yanm saat sürerek bircoK talebe varalanmıua da nümayişciler f^niversife talebesi tevk^f e • dilmi°tir. Kargasalık esnasmda bun lf»rm hW kısmı da a«kerf ku'üo hina • s'na sr'zVnmişlerse de bilâhare çıka • nlmif Iardır. Amerikanın haricî ticarefi Vaşington 27 (A.A.) Amerika Birlesik hiikâmetlerinbı geçen eylul ieindeki ithalâh 147 ve ihracatı 160 milvon dolan bulmuştur. Geçen sene eylulünde ithalât 98 milyon dört ytiz bin ve ihracat 132 miL yon dolardı. Si'âhları azaltma konferansı Cenevre 27 (A.A.) Silâhlan azaltma konferansı umumî komis yonu toplantılarını birinci kânunun dnrdüncü girnüne bırakmıştır. Ankara at yarışları Ankara 27 (A.A.) Sonbohor at yarulannm dördüncüsü bugün yapıldı. 2,200 metre mesafeli birinci koşuya hiç koşu kazanmamıs 10 yerli ve Arap hayvanı girdi. Şevket Beyin Nerimanı birinci, Ahmet Efendinin Zaf«ri îkinci, Tahir Beym Yasan üçüncü geldi. Yerli yanmkan Ingiliz hayvanlanna mahsus olan 1,000 metre mesafeli ikinc' kosuya 3 hayvan girdi. Halim Beyin Semiri bîn'nci, Ahmet ve Fikret Beylerin Yıldırunı ikinei geldi. 1,200 metre mesafel yerli haliskan tnçiliz taylan koşusuna 7 tay girdi. M. Vaganofun Uraganı birinci, Celâl Beym özkesi ikinei, Amirs Saliyu Beyuı Ecesi üçüncü geldi. 4 haliskan Arap hayvanımn gırdiği 3,500 metre mesafeli koşuda Halim Beyin Paan Rougeu birinci, Ahmet Efendinin Tayyan ikinei, Mehmet Ali Beyin Cesur Ceylânı üçüncü geldi. 2,200 metre mesafeli haliskan tngiliz at ve kısrakları koşusuna dört hayvan girdi. Halim Beyin Aknatonu birinci, Ahmet ve Fikret Beylerin Piperi ile Fri«n sırasile ikincî ve üçüncü oldu. Bulgar heyeti geldi Birinci tahifeden mabat Gazetecîler Belgrat, Zagrep ve Bosnada çıkan PoIHika, Reme, Pravda, Novosti, Jutarnilist, Obzor, Var. dar, Yutro ve Slovenats gazetelerine mensupturlar. Bu heytm arasmda Hamza Hoca ve Hıfzı Yalavaç is minde iki de müslüman gazeteci vardır. Heye* azasmdan ve Reme gazetesi muharrirlerinden M. Milan Tokin dün Tokatlıyanda kendisîle görü şen bir muharririmize ihtisasatını şöyle anlatmiftır: « Istanbul çok güzel bir şehir Pîyer Lotmin tavsif ettiği eski Istan. buldan bugün hiçbir eser kalmamıs. Türkiyenin son on sene zarfında yaptığı büyük inkılâpları, gösterdiği muazzam terakki ve tekâmülü bütün cihan gibi biz de işitiyor ve biliyoruz. Simdiye kadar olan bilgimiz sadece işitmekle kalıyordu. Fakat şimdi Ankaraya giderek bunu gözümüzle de görecek ve memleketimize döndükten sonra gördüklerimizi va. tandaşlarımıza da göstermeğe ça Iısacağız.» olduğu kadar az gidiyordu. Bense muKtllim mektebine girmek hulya sile yaşıyordum. Hiç zahmet çek mez görünerek sınıfta birinci olan çocuklardan değildim. «Çalışkan» dim ve bununla övünürdüm: Çalışkan, o kadar. Lisede iken sair Virgile yahut Racine okuyarak haz duyduğumu hiç hatırlamıyorum. Bütün bunlar bence ders bahisle rinden ibaretti. Muallim mektebinde de beşerî eserlerden yalnız programda bulunanlarına ehemmiyet veriyor, imtîhanda mümeyyizlerin hoşuna gkmek için icap eden şeyleri, yani benden evvel o mektepte o kuyan nesiller tarafından yazılan şeyleri yazıp geçiyordum. tşte o vakit böyle bir ahmaktım ve eğer göğsümden annemi dehşete düşüren, beni de imtihandan Ski ay evvel muallîm mektebinden ayrılmaya mecbur eden kan gelmeseydi hâlâ öyle Almanyada ne kadar mevkuf var? * Berlin 27 (A.A.) Volf ajan . sından: Paris Soir atlı Fransız gaze*e»inde çıkan ve Almanyadaki mevkuf lar garnizonalrında şimdiki halde 170,000 kişi bulunduğunu iddia eden haber yabancı memleketlerde Al manya aleyhinde kin ve nefret uyan. dırmaea gayrimes'ul surette nasıl calışıidığını göstermektedir. Almanyada mevkuf garnizonlarında bupiin ancak 22 bin kisi bulımmaktadır. Bunlardan on beş bin kadan da Prusyalıdır. İki genç devriâlem ^eyahatine çıktı Bir tayyare parçalandı Marmanda 27 (A.A.) Dün Tonneins üstünde uçuşlar yapan bir tayyare Garonne nehri kıyısmda bir çayıra düştnüştür. Tayyarenin içinde bulunan pilot ile bir karı koca ölmüştür. Bunların bir kız çocuklan da tehlikeli su . rette yaralannuştır. EDEBÎ Engerek TEFR1KAMIZ:* Düğümü Tercüme eden: PeyamiSafa ve büyük babam, çoeukken, sürü leri bizzat otlatmıya götürürmüş. Bilmiyordum ki, annemin, baba mın ilk işleri oralarmı ektirmek olmustu ve yirmi bir yaşımda iken tamamile yetişmis iki bin hektar ormnna sahip olacağırndan haberim yoktu. Annem ehemmiyetsiz varidatından da tasarruf için ayırmıstı. Henüz babam sağken bin güç • lükle Kalez bağlannı dört bin franga almışlar ( ki bugün milyon ver seler vermem!). Sent Katerin sokağmd'a, kendi malımiz olan bir evin üçüncü katında oturuyorduk. Haftada iki defa köyden bir sepet geliyor, annem «kajaba» mümkün Yazan: François Mauriac Mektepteki muvaffakiyeflerim amıemin kollanm kabartıyordu. Benim d« yegâne sevincim bunlardı. O za manlar çok fakir olduğumuzdan hiç şüphemiz yoktu. Buna emin olmamız için sıkmtılı yaşayışınuz, an nemin bir kanun haline getirdiği stkı tasarruf kâfidi. Şüphesiz hiçbir şeyim eksik değildi. Ne şımank çocuk olduğumu bugün anlıyorum. Annemin çiftlikleri sayesinde bize çok ucuza mal olan yemeklerimîzîn o zanun nefis olduğunu söylese • lerdi çok hayret içind'e kalırdım. Bu arazinin daima az bir geliri olduğunu duymuştum. Oralan anne me miras kaldığı zaman çorakmıı tay a devriâlem »eyahcttine çıkan Süleyman Sadi ve Aziz tbrahim B.Ier Süleyman Sadi ve Aziz tbrahim isminde iki Türk genci yaya olarak dünyayı dolaşmak için bugün şehri . mizden hareket edeceklerdir. Birisi Çanakkaleli ve diğeri Bulgaristanlı olan bu iki genç, Yunanistan tarikile Mısıra gidecek ve oradan Filistin, Suriye, Irak, tran, Efganistan. Türkistan ve Rusya yolile döneceklerdir. Seyyahlara muvaffakiyet temennî ederiz. Fikir hareketleri \ I Muharriri: Hüseyin Cahitİ İlk tayısı yartn çtktyor J I