Cengiz Han TEFRİKA: 2 Yazan: M. TURHAN Adının Temuçin olduğunu öğrendiğimiz sanşın genç, birşeyler söylemek isterken miithiş bir gürültü koptu; sanki demirden dağlar birbirlerle çarpıfiyorlarmıs gibi korkunç bir gürültü!.. Yiizü bembeyaz kesilen Temuçin, titrek dudaklannı güçlükle açtı, ke keledi. Gök gürlüyor!.. Bu iki kelbneyi, yaıubaşındaki çıpiak adama söylemişti, yahut söylemek istemişb. fakat o, yerinde yoktu. Buîutların itk kopardıklan savhayi du . yar duymaz bir pire çevikliçile sıçra RIIS gerive doğru savuşmuştu. Zavallı Temuçin, kulakzarlannı patlatacak kadar şiddetle devam e dip giden gök gürlemelerfnden dny . duğu iç acısı arasında bu kacışı ve kendî hayvanmın da kacmlısmı sezeme . misti. Lâkin ağzından bir zerre teselli beklediğf çıplak adarm yanmda gö remeyince belinledi: Korkak! dedi. kaçıyor, hem atımi çalarak kaçıyor! Şimdi gözlerini savaş yerine çeviri\ yordu. Fakat çekinerek, haJecanlara kapılarak! çünkii şu dinmiyen, tüken miyen gök gürühüsünden savasa da uğursuzluk bulaştığını sezmiyordu. Ulu Gökçenin dediği gibi Tann, asıl Tann, son sözünü bu korkunç velvele ile sövlemişse, savaşın istikameti değis . mişse, galipler anstzm mağlup mevki. ine düsmüşse ne yapacaktı! Temuçin nemli gözlerinde tek bir lâhza anan ve kansı tkredi, son. ra o nemler kurudu, gözler .bütün keskinliğile savaş sahnesi üzerinde do . laşb: Felâket!... Zafer perisini kucaklamak üzere bulunan cesur ordonun •ağ yanı boştu, bir fırka düşman bu boşluğa doğru koşarak orduyu çevir. meğe savaşıyordu. Temuçin, bir an içinde, vaziyeti kavradı, sag cenahta çarptşan Moğol oru ğunun gök gürlemesini duyar duymaz harpten el çektiğini, dinî bir an'ane . ye uyup suya fprdiklerinj anladı. Filhakika Moğollar, bu münase betsizliği yaprruşlardt, gökten dökülecek uğursuzluklardan guya korunmak için (Altaysu) çayına dalmışlardı. On. lar, böyle bir vaziyette harp, safer, yurt ve ceza düsünemiyecek kadar cahil adamlardı. Babalanndan, dedele • rinden kahna bir Lmanla gök gürler . ken suya girmenin mutlaka lâzım olduğuna inanıyorlardı. Bu sebeple, fld adun önlerinde bulunan zafer perisinin tebessümünü mühimsememiş ler, başbuğlan Temuçin tarafmdan cezalandmlmak ihtimalini düsünmesnişler ve ilk gök gürültüsü kulakianna çarpar çarpmaz kıhçlannı atarak ve birbirini çiğniyerek suya koşmuşlar, atlarile beraber nehrin içme sıralanmış . iardı! ( 1 ) Temuçin; ne şaşmanın, ne de kız * manın faydası olmadığını anladı, çarçabuk kendine bir yol çizdi: Savaşa a. tılmak!... Alag«»yiğin alageyik torunu, Yesügeyin oğlu için ( 2 ) yapılacak başka birşeyi de olamazdı. Eğer o da, şu suya giren ötsüzler gibi ortadan çeki lirse, evKyalık tasladığı halde at çalıp savuşan Ulu Gökçe ( 3 ) gibi kaçarsa anası, mutlaka yüzüne tükürecekti, Güzel kansı mutlaka yatağını ayıra caktı, bütün Türk oruklan arasında maskara olacakh. O halde henüz boğuşan askerlerinm başına geçmesi, sonuna kadar vuruş ması lâzımdı. Temuçin, gözlerini ka payıp açıncıya kadar, bunlan düşündü ve uzun etekli koyun postu mantosunu bir tarafa attı, kılıcmı çekti: Dayanm kurtlanm, ben geliyo • rum! Narasile ileri atıldı. Fakat bu hamle nihayet mertçe bir atıbştı, boşa giden bir cesur adımdı. Çünkü suya giren Moğol takımınm açtığı gedik. iri ve yiyici bir yara gibi ordunun bfr yanmt harabeye çevir mişti, bir değil, yüz Temuçin bu yarayı kapıyamazdı, vaziyeti düzeltemez • di. Bununla beraber Temuçin, düşmanlara bile parmpk ısırtacak kadar celâdet gösterdi. Dört tarafa atıldı, insan kılığına girmis bir ecel gibi boyurta da öHim sactı. Onun gözüne flisen, önüne düsen düşman, ne boyda ve ne kuvvette olursa olsım, mutlaka ölüyordu. Lâkin. gök eürültüsü seklinde ko. nuşan Tann, biraz evvel Temuçinin bayrağma doğru airan zafer yıldızını simdi beri tarafut başına çevirmîsti. Temuçinin elinde kandan ter döken kilıç, Tannnın yaptığını bozmıyacak kadar cılızdı! Şehlâ bakıslı genç kumandan, belki böyle düsünmoyordu, kılıcmm aman sız islevisile Tannyı da utandıracağmı. elden kaçmıs göriinen muzafferiyeti yeni bas'an yakalıvacağmı umuyordu. Ha^buki beri tarafta düsmantn çevir diği çember, gittikçe sıklasıyordu. Belki bir saat sonra Temuçin de, savaş yertni hâlâ bırakmıyan Konkratlaria Konkmarlar da ağa düsmüs balık sü . rüsü haline gtreceklerdi. fMabadl var) (1) Cengizin bilâhare terfip «ttiği yasaya «gök gürlerken suya şrirmek yasaktır» diye bir rnadde koyması işte bu savaşın yüreğinde bnaktığı elemdendir. Büyük cihangir. bütün ömriinde bu rezaleti unutmamıştı' (2) Moğol efsanelerine göre Türk Beylerinden DSbomeTgen alageyik (moğolca Alang Gova) adlı bir kızla evlenir ve tki çocuk babası olduk tan oonra ölür. Dul Alageyik Hanım, bir hayîi vakit oğullarile yaşar ve bir gün günahsız, yani herhangi bir <r * kekle temassız olarak gebe kaliT. üç oğul dünyaya getirir. BunlaTdan biri Cengizin dedesidir! Alman istikraz tah[f * vilâtı yükseliyor Cumhuriyet 8 Teşrînievvel 1933 j Çay fiatleri niçin yükseliyor? Alâkadar daireler spekülâsyon yapılması ihtimalini düşünerek tetkikata başladılar lira kıymetinde 845 bin kilo idi. Alâkadar tacirler, senevî istih lâkâtın yarısına yakın olduğu hal de, ithaline müsaade edilen 300 bin kiloyu da az bulmakta, piyasadaki stokların azaldığını, buna mukabil çayın memlekette en fazla istihlâk edildiği mevsimlere g'rrfiğimizi söy. lemektedirler. Maamafih bu mîk tar da henüz gümrüklere taksim edilmemiş olduğundan, vaziyet çay fiatleri üzerinde büyük bir spekü lâsyon yapılması ihtimalini ortaya koymuştur. Alâkadar daireler bil • hassa bu cihetten de piyasayı takibe ve tetkikat yapmağa başlamış lardır. Ne tezat! Silâhları azaltma teraneJerinin sonu bu mu? İngiliz bankaları külliyetTemuçin, düşmanlara bile parmak ısırtacak celâlet li miktarda tahvil aldılar ve insan kılığına girmiş ecel gibi ölüm saçtı! Son günlerde Avrupa borsalannda Yuny ve Dawes istikrazlan tahvilâtınuı kıymetlerinde calibi dikkat bir tereffii baslamıştır. tngiliz gazeteleri, bu yükselişin İngiltere bankası müdiri umumisi Mister Montagu Marman ile Alman devlet bankası umum müdürü Dr. Şaht arasında yapılan son müzakerelerden ileri gel diğmi ileri sürerek İngiliz hâmilleri a leyhine büyük zararlar verecek bu hareketi şiddetle tenkit ediyorlar. lngi lizlerin elinde 45 50 milyon tngiliz lirasına vakın tahvil vardır. İngiltere bankası müdiri umumisi, Dr. Şahtla bu hususta mutabık kaldıktan sonra, tngiltere bankası bütün tngiliz bankalanna Alman tahvilâtı almalannı tavsiye etmiş, bu bankalar da müsterilerini ikna ederek Abnan tahvilâ tına büvük mikyasta bir talep uyandırmıslardır. tngiliz bankalannın Almanyada külIiyetli miktarda depo edilmiş paralan vardır. Bu paralan kurtarmak için tn • giltere bankası müdiri umumisi Mister Montagu, Dr. Şahttan bazı mütalebatta bulunmustur. Dr. Şaht, Alman tahvilâtınuı yükseltilmesi hususunda ken disine yardım edildiği takdirde Almanyada depo edilmiş olan tngiliz bankalarmın alacaklannı serbest bırakaca • ğını vadetmiştir. tngiliz gazeteleri tngiliz sermayedarlannın zararile neticelenecek olan bu şekil tesvivevi tngiltere bankasınm himaye ettiğinden dolayı şiddetli neşri yatta bulunmaktadırlar. Diğer taraftan Alman tahvilâtı bütün borsalarda yükselmektedir. Bu vaziyet Almanyanın son zamanlarda maruz kaldığı enfilâsyon tehlikelerini de bertaraf etmiş, Alman vaziyeti maliyesinin yeni bir felâkete sürüklenmesine mâni olacağı ümitlerini vermiştir. Salâhiyettar mehafildeki kanaatlere gö re tngiltere bankasınm bu müzahareti devam ettikçe Almanyanın malî vazi yetmden endişeye mahal yoktur. Piyasada çay stokları azalmış ol. duğundan fiatlerin yükselmeğe başlad'ığını yazmıştık. Dün yaptığımız tetkikata nazaran vaziyet şudur: 26 eylul 933 tarihli ve 14975 numarali tarifenin 213 B pozisyonıin . da büyük sandıklar derunundaki çaylardan altı aybk kontenjan devresinin yalniz birinc! 3 ayı için (teşrinievvel, teşrinisani, kânunuevvel aylan) 300 bin kilo kontenjan ve rilmistir. Bu miktar senevî çay it halâtımızın yarısına yakındır. Ge . çen sene raemleketimize 659 bin lira kıymetinde 751 bin kilo çay ithal edilmiştir. 1931 de Hhalât 1 milyon 70 bin lira kıymetinde 887 bin kilo, 1930 da 1 milyon 216 bin ingiltere Arjant'n arasındaki yeni anîaşma Uzun zamandanberi beklenmekte olan tngiltere • Arjantin ticaret rtilâfı ahiren aktedilmiştir. 1 mayıs 933 tarihinde imza e dilmiş olan eskî it;lâfnamede Ar • jantin mahsulâtının tngiltereye it . hali bazı kuyut ve şüruta tâbi tu rulmuştur. Halbuki eski itilâfnameye zeyil olan yeni anlaşmada bu hususta Arjantin lehine bazı hü kümler vardır. Yeni mukaveleye göre Arjanti nin tngiltereden her sene yaptığı 20,000,000 tngiliz liralık mübayaa. tın takriben 6 milyon tngiliz liralık kısmı gümcük tadilâtı ve tenzilâ • tına tâbi tutulmuş, 5 milyonluk kısmının tthali tamamen serbest bırakilmış ve 2,6 milyon l'ralık kısmı nin d"a gümrük tarifeleri konsolide edilmiştir. tngiliz pamuklu eşyasının Ar . jantin gümrük resimleri %15,5 ilâ 31 derecelerinde azaltılmış, yün, keten ve sun'î ipekten mamul eşyanın tarifelerinde de müh;m tenzilât icra edilmiştir. Otomobil, cam eşya ve mevaddı kimyeviye gümrük resimleri üze rinden bir hayli tenzilât yapılmıştır. Bu suretle, Arjantin hükumeti tngiliz eşyasına çok müsaadekâr bulunduğu için lüzumundan fazla himaye gören Arjantin erbabı sana . yii yeni rtilâfname dolayısile müşkülâta maruz kalmışlardır. tngil tere emtiasının öted'enberi Arjan tin piyasalarında tutumlu bir mevki elde etmiş olmalarının da bunda büyük tesirleri olduğuna şüphe yoktur. Yunanlılar Selânıkte bir tütün kongresi aktettüer Yunanlılar Selânikte büyük bir tütün kongresi aktetmişlerdir. Kongreye Yunan Iktısat Nazırı M. Pesmazoğlu riyaset etm!ştir. Yunan tütün kongresinin, Balkan tütün konferansını takip etmesi ve bilhassa bu kongrenin, Cenevrede tütün meselesinin müzakere edildiği günlere tesadüf etmesi, piyasa . mızda nazarı dikkati celbetmiştir. 'hracat Ofisi istanbulda kalıyor thracat Ofisinin Ankaraya nak Iinden sarfı nazar edildiği anlaşıl • mıştır. Bu karar İhracat Ofisinin piyasa ile olan daimî teması nazarı dikkate alınarak verilmUtir. An • karada ayrıca merkez ofUi teşki lâtı yapılacaktır. Bir taraftan dünya sulhu ıçm çalışılır, silâhlan azaltmak gayesile müte » addit konferanslar kurulurken diğer taraftan bütün devletler dişine, tırnağına kadar silâhlanmakta devam ediyorlar. Hergün gazetelerde bir hükumetin yeni bahriye programına, ordu miktarlannın tezyidine, tayyareler filoları teş kiline dair haberler eksik olmuyor. tşte, şu resmini gördüğünüz şeyler de Almanyada Layipzig sergisinde teşhir olunan muhtelif cinste tayyare bom balandır. Bunlann 50 kilogramdan tutun da 2000 kilograma kadar ağırlık ta olanlan vardır. Yaptıklan tesirlere gelince içlerinde büyük şehirlerin bütün mahallesini altüst edecek derecede kuvvetli tahribat yapanlan mevcuttur. Allah versin de yeni bir harp olmasın, yoksa bütün dünyanm hali harap br! Bayıltan tabanca Yeni bir cins tabanca daha icat edildi Bir esnaf mecmuası çıkacak Esnaf cemiyetleri reislerile kâ tibi umumileri dün toplanmışlar ve aylık bir esnaf meslek mecmuası nin neşrine karar vermişlerdir. Arılara mahsus çesme Yumurta pyasasının vaziyeti tspanya ile ticaret uzlaşmasının feshedilmesi münasebetile, yumurta piyasasında görülen sıkıntı alâ . imi, Ticaret Odası tarafmdan tet • kik edilmiştir. Oda bir rapor hazırlamış. bu husustaki intibalarını Vekâlete bildirmiştir. Komşu memleketlerin yumurta ticareti de kriz geçirtnektedir. Almanlann da son zamanlarda yu . murtayı konienjana tâbi rutmaları bilhassa Yugoslavyada buhranı artırmıştır. Bugünden itibaren Amerika Reisicumhuru yerli kıyafetinde Amerika yerli lerile oraya hicret etmiş ve bilâhare Amerikanın hâki mi mevkiine geç miş olan beyazlar arasında asırlar danberi devam e de*> mücadele son zamanlarda biraz sükunet bulmuşa benziyor. Beyazlar. kırmızı derililere es kiden lâyık gör mekte olduklan muhkir müamele den vazgeçtil»r, yerliler de beyazlartn kendilerine gösterdikleri terakki ve tekâmül yolunda yürünneğe başIadılar. fşet, Amerika Reisicumhuru Mister Ruzveltin başına yerlilerin tüyKi serpuşlanndan giyip gezmesi de bu dostluğun ve yerlilere karşı göstermek fetediği nezaketin en bariz eserlerin ffer memlekette mufitefiF zîraat \u (3) Ulu Gökçe, «Minigilik Içiğe» hayvancüık işleri arasında ancılığa da adlı yüksek tabakadan bir Moğolun ehemmiyet veriliyor. Bal, bugün bazı oğludur. Keramet sahibi tanılmıştı. Çıpilâçlar yapılarak eczacılıkta ve sair iş lak gezerdi. Halkın itikadma göre her lerde de kullanılmaktadır. Büyük Bri gün gelen boz bir ata binip göke çı • tanya adalannda ve tngilterenin diğer kardı, Tann ile konuşurdu. Tefrika müstemlekâtında da ancılık ve balcı mızda onun da, babasının da mühimIık kârlı san'atlardan birini teşkil et • ce rolleri vardır. M. T. mektedir. Son defa Londradaki sergilerden birinde şu resmini gördüğünüz anlara mahsus çeşme teşhir edilmiştir. Çiçeklerin özlerini alan anlann balı yapmak için suya ihtiyaçlan çok fazladır. Bazan suyu aramak için anlann ta u zaklara kadar gitmekten müstağni kalmalannı temin eden bu çeşit petekli çeşmeler şimdi her tarafta taammüm etmektedir. ( Sabık Etual ) 933 34 sineroa mevsirnine Mevsıtnin en güzel fi'mlerinden olan ŞAHANE MENEKŞELER Meshu artıst Söz Bir, AHahBir Memleketimizde ş'mdiye kadar hiçbir filmin nail olamadığı muvaffakiyeti kazanmaktadır. Türkçe filmlerin en giizeli Herhangi bir tecavüz karşısında mü~ tecavizleri öldürmeden korkutmak, bayıltmak ve kaçırmak için tehlikesiz bazı silâhlar kullanılmakta, hergün bunun yeni bir çeşidi vücude getirilmektedir. Resimde gördüğünüz tabanca da bun larm en son sistemidir. Mösyö Dion namında bir mühendis tarafmdan icat edilmiştir. Tetiği çeker çekmez içeri sinden kesif bir duman çıkmakta, karşınızdakinin gözlerini bürümekte ve genzine kaçaraktan onu bayıltmaktadır. Ge ce geç vakit evlerine dönen, tenha yerlerden geçenler için mükemmel bir si • lâh! LiLiAN ŞARL MELEK ve sınemasında HARVEY Raquel Meller tarafından temsil edıien Fransızca sözlü ve Ispanyolca şarkılı muazzam ı fümile başlıvor. Aynca Fatinin 2 kısımlık sözlü gayet gülünçiü kornediS! ve manzara BOYER İPKE ELHAMRA Sinemalarında (8323) ve Bugun ve bu akşam son olarak Sinemada BENVE iMPERATORiÇE büyük muvaffakivetle gösteriliyor. edilen tarafından temsil edilen Fransızca söz'ü Malumat Ssteniyor 293 Rusya muharebesinde Şevket Paşa fırkasmm mühimme kâtipliğinde bulunduğu arüaşılan şair Hıkmet Bey kı harekâtı ahrarane ve serbestanesınden dolayı kendisine (Deli Hıkmet) te deni lır ve bu suretle o vaktin şüerasından Hersekli Artf Hikmet Beyden de tefrik edilirdi. Bu zatm Namık Kemal Beyle müşterek eşarı ve hâlâ arasıra tegannı edilen (grup etti guneş dünya karardı) ve (sanki geldım de ne buldum bu harap abade) gibi şarkıları da vardır. Muma ileyhin tercümei hali yazılmak isteni liyor. Hüvıyetini bilen veja malumat alınabüecek bir yol gosteren olursa kendisinin rahmetle yadına yardım etmiş ve sevaba girmiş olacağmdan gazetemizde muallim Fahri Bey adresine ihbar ve iş'arı rica ciunur MAOAME BUTTEHFLY Mumessılı Silvia S i d n e y 333 Tamamen TÜRKÇE müthiş film Yarmdan itibaren Gün Doğarken sözlü I " S a r Ş'n arzu „ tabır edilen \e E L V ı R ; SARAY tarafından komedısi POPESCO temsil (tskıGoya) \üksek muvafrakivetle ve R E N E ve nükte'i LEFEVRE kemali devam ;T D D edi\or. 8328 12 teşrinievvel perşembe akşamı den biridir. Mister Ruzvelt bu kıya fete Amerika gençlerinin kendisini izcilik teşkilâtını almalan fmdan hediye edilmiştir. münasebetile girmiştir. Bu serpuş ona gençler tara JEANNE CLARK Hu HARLOVV 6ABLE TURK Sinemasında En meşhur Eransiz mugannisi. ALBERT PREJEAN 4000 lira dolandıran şebeke Limon taciri Sabri Efendiye Balık pazarmda 11000 liralık bir dükkân temin etmek vadile kendisinin 4000 H rasmı dolandıran şebeke mensuplan Şeyh Nuri, Ali Rıza ve îhsan Efendiler beşinei müstantikljğe sevkedibnişler . dir. Bunlar hakkındaki tahkikat mevku . len yapdacakbr. Sabri Efendiden alınan 4000 liranın ancak 1200 lirası meydana çıkarılabilmîştır. Tiitün ikramiyele rini almıyan malullere Beykoz Askerllk şubesinden: Şubemizde kayitli şehit yetimlerinden olup, gerek 933 ve gerek daha evvelki senelere ait tütün ikramıyelerini henüz almanuş olanlar varsa ikramiyelerini almak üzere bir an evvel Beykoz kazası Malmüdürlüğune müracaatleri Uân olunur. SARAY SAYGON 6ÜZELİ filmınde görüneceklerdır. Sıcak memlekttlerın güneşı altında aızumın çılgınlıgı Metro Goldwyn Mayer'in emsaisiz fransızca sözlü filmi mmtt^ımmmm^^ (8329) •«• ( Eski Glorya ) sinetnasında perşemhe akşamı En meşhur komedi artisti. RA1MU ve en güzel yıldız: ALICE FIELD tarafından temsil edilen: ÜET TELLâL (6322) Nükte... Neş'e... Kahkaha... m tRTlHAL Beykoz eşrafından Tahsin Bey merhumun haremi ve Ahmet Muhtar ve Hüseyin Hüsnü Beylerin validesi Dr. Tevfik Salim Paşanın kayınvalidesi hanım dün irtihal etmiş ve cenazesi Beykozda ailesi kabristanına defnedilmiştir. Mevlâ rahmet eyleye. Henry. Berrstein'm meşhur edebî piyesinden muktebes bir şiir ve aşk şaheseri T ö R K Sinemasında C C I h L U llâveten Fransızca Pathe Jurnal ve komedi Rövü M (HULYALI DUDAKLAR) Gaby Morlay Victor Francen Pierre Blanchar (8321)