4 Ekim 1933 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

mıevvel • >:>.* Cumhuriyet • S O N Klering Ankara 3 (Telefonla) Ecnebi dev letlerle yaptığımız klering mukavele Ieri bakkında tetkikat yaptım. Aldı ğım malumat tacirlerimiz için çok faydalı olduğundan aynen bildiriyorum: Türkiye ile Almanya arasmda yapılan ticarî itilâfın ana hatları malum olduğu iizere 10 ağustos tarihinde aktedilen bu itilâftan evvel Almanya ile aramızdaki ticarî münasebet aşağtdaki sekilde cereyan ediyordu: Almanyadan mem lekeb'mize yapılan ithalât umumî kon tenjan miktarı ve hudutlan dahilinde gümrüklerimizden giriyordu. Bu suretle giren mallann dövizleri ise kâmilen ve serbest olarak tarafnnızdan veriliyordu. Bıma mukabil memleketimizden Alraanyaya yapılan ihracat filhakika AIman gümrüğünden serbest olarak gi rebiliyordu. Fakat bu mallann bedelleri ancak Almanya elinde umumî döviz müsaadesi bulunan firmalar tarafından ödenebiliyordu. Halbuki Abnan itha Iâtçı firmalarma verilen bu döviz mü saadeleri eski kıymetlere göre yüzde 50 hatta daha fazla nisbetlerde tahdit edîldiğfnden filen Almanyaya ihracat imkânlan mahdut mîktarlara inhisar etmekte idi. Bu suretle memleketimizin ibraç kabiliyeti ve Alman piyasalannm istihlâk ve sarf kabiliyetleri nisbetinde gayrimuayyen hudutlar dahilinde Al • manyaya ihracat yapmaklığnnız imkâm kalmryordu. Yeni yapılan anlasmanın en naühim faydalarmdan biri gayri muayyen hudutlar dahilinde ve sata • bilmek imkân ve fırsatlanna malik olduğumuz nisbetlerde filî hiçbir tahdidata tâbi olmadan Almanyaya istenildiği miktarda ihracat yapmak îmkânmı memleketunize bahşetmis olmasıdır, yeni itilâflann çok ehemmiyetlî olan ba riz bir hususiyeti de memleketimîzden Almanyaya yapılan ihracat bedellerindert yüzde 30 unun Almanyada yapılacak sair tediyat için Cumhurivet Merkez Bankası emn'ne tahsisidir. Bu suretle Almanyadan Tiirkiyeye vaki îhracata mukabîl Ttmlriyeden Almanyaya yapılaooic îhracat lehme mühim bir nisbette fazlalık vc faikiyet teım'n edilmt» bulunmaktadır. mukaveleleri klering vasıtasile tediye olunacaktır. Bu suretle büyük miktarlara baliğ olan Almanyadan yapılan resmî mubayaatın bedelleri tamamen Türk mah ihracı suretile öderaeğe imkân hâsıl olmuştur. İthal edilen emtia bedellerinin tesviye şekli Almanyadan memleketimize ithal edilen emtianın bedelleri Merkez Bankasına Türk lirası olarak te» viye olunacaktır. Eğer alıs muka velesi Türk lirasından maada bir ecnebi dövizi ile yapılmıs ise o dövizin paranm yatınldığı günkü Merkez Bankası sahş kuru ile mukabili Türk lirası yatırılacaktır. AFLA Tahdidi teslihat Cenevre 3 (A.A.) Havas A jansı bildiriyor: M. Pol Bonkurun diinkü Millet ler Cemiyeti heyeti umumiyesinde söylediği nutkun en esaslı kısmı hiç şüphesiz dörtler mi«akmın nasıl mıntakavî mUaklar zincirine dahil bulunduğunu ve Milletler Cemiyeti zihniyetine uygun olduğunu gösteren fıkradır. M. Pol Bonkur demiştir ki: « Bu mıntakavî eserleri yanyana getirmek, telif ve tanzitn evle . mek lâzımdır. Şayet bu eserleri her hangi bir misakta derpiş olunan amelî kaidelere bağlamak için ortada bir Milletler Cemiyeti olmasavdı bunlar birbirile tezat teşkil ederlerdi. Bu gibi anlaşmalar, teşriki mesai lüzumunu kabul eden büyük dev • letler, dörtler misakında olduğu gibi daha evvelden bir misak ile bağlı bulunurlarsa daha ziyade zaruret kesbeder.» « Birçok hasin fikirlerin yeni den gelmeğe basladığı bugünkü Av. rupa içinde teessür izhar etmenin sırası değildir. Devletlerin kuvvetlendirdikleri misakların ahkâmma riayet olunmak suretile beynelmîlel emniyet teminat attına ahnacak mıdır? IHEM NALINAİ MIHINAI Sporun şımarık çocuğu! ihayet, atletlerimk Balkan Olempiyatlannda iki bffincflSl kazandılar. Yamlmıyorsam kaç senedir iştirak ettiğimiz müsabakalarda simdiye kadar bir defa, ikinci Balkan Olempiyatlarmda, 4X100 bir bayrak yarısında birinci olmuştuk. Bu sene kazandığunız gülle atma ve yüksek atla» ma birincilikleri ferdî müsabakalarda elde ettiğimiz ilk birinciliklerdir. Atletlerimizin bu sene daha ciddî çahşmalannın ve birçok yarışlara girerek mu • sabaka pişkinliği ve tecrübesi kazan rmş olmalan, bu muvaffakiyetlerin en büyük âmili olmuştur. Bilhassa Atinada ilk uğranılan mağIubiyetler karşısmda duyduğumuz tabiî teessürlerin sevkile geçen seneler, stddetle tenkit ettiğimiz atletlerle atletizm idarecilerini ve bu meyanda Felek Bürhanettin arkadaşımı, simdi de tebrik etmeği bir borç addediyorum. Atletizmm memleketteki terakki ve inkisafı karşısmda memnun olmamak kabil değildir. Cünkü hakikî spor oradadır; yoksa futbolda değil... Hele bizim memlekette futbol, adeta muzır bir spor şeklini almağa başlamı»nr. Atlet olmadan yuvarlak topun Desinden ko • san cılız çocuklaruı futbola gösterdik • Ieri iptilâ. beden terbivesi itibarile za * rarlı bir sekil aldığı gibi, spor hayatı • rmza fenalığı dokunan her gürüTtü de futboldan çtkmaktadır. Galatasarayın birinci futbol tafcnni geçen sene yenildi diye az kaldı 30 senelik bu kulübü yıkacaklardı. Halbuki Galatasaray yalnız birinci futbol takımmdan mı ibaretti? Orada atletler,kürekçiler, yelkenciler, yüzücüler, va * terpolocular, voleybolcular, basketbolcular, boksörler vardı. Bunlarm bir lnsmı rökorlar kınyor, şampiyon oluyor,ecnebi memleketlerde Türkiyeyi ma * vaffakiyetle temsii ediyorlardı; fakat dînliyen kim? Futbol birinci taknnî mağlup oldu ya Galatasaray mahvol • muftur, Gafatasaray hiçtir!... İste, simdi, tstanbul spor tesküahni sarsan fntma da gene futboldan çıkıı»s« hr. Halkın heyecanını tahrik ettiği, «evkine gittiği için futbol sponanuzim sı • mank çocuğu olmuştur. Futbolculara atletlerden, hatta güreşçilernnizden faa la ehemmiyet verilmektedir. Macarit» tanda bile hasmtnm «n+rm yere geti • ren Yusuf Aslanı veya Saimi tanıyanlar pek azdır ama nazwn geçn'ği için misali Galatasaraylılardan alayım Niha « dı, Leblebi Mehmedi bilmiyen, tamn»> yan, alkişlamıyan yoktur. Futbol böyle haHcm sımank eocuğtı olduğu içindir, ki bütün münakaşalar, gurültüler, hatta kavga ve dövÜşlef futboldan çıkmaktadır. Galiba bu mak> satladtr ki spor teşkilâtımıza verilecek yeni nizamlar hakkmda mütalealan sorulan idafedlerin çoğu futbolun, diğer spor şubelerinden aynbnastm istemek» tedirler. Filvaki futbol, sporcutar ve inHüpler arasında mevcut ojpıası lâznn gelen dostça ve merdane rekabeti, çirkin bir duşmanlığa çevirmekte, bir sürü dalavereler döndürülmesine sebebiyet vermekte, sporu ahlâk cephesrnden çok d3 fürmektedv. Futbol yüzünden, yalnus ayni şehrin sporculan ve kulüpleri de • ğil, hatta mıntakalar bile birbirine gir • mektedir. tstanbul tzmir mıntakalan arasmdald tatstzlığm sebebi de hep futboldur. Bu vaziyet karşısmda futbolun diğer sporlardan ayn teşkilâta tâbi tutulma • sım btiyen idarecilere hak vermemek kabil olmuyor. Çünkü bu şımank çocuğun ikide birde bağurp çağırması, gu rültü ermesi, ortalığr karıştırması, diğer kardeşlerine de rahat ve huzur verrrd • yof • • • Nazırı Bonkur, Milletler Almanya ve Fransa ile yapılan mukaI Fransa Hariciye mühim M. Polnutuk söyledi Cemiyetinde bir velelerin ana hatlannı neşrediyoruz kabul edilecek diğer bir bankaya tevdii veya böyle bir bankanın kefaletinin temini mukabüinde kambiyo murakabe heyetlerinm müsaadesile meri'eketi mizdeki bankalardan bu avanslar için Türk lirası kredi terf'n edebilir. Satış ımıkavefelerinın icrası Almanyaya mal satmış olan ihracat tüccan bu mallara ait vesaikın tevdii veya müsterisi bulunduğu bankanın mu vafakatile vesaikı vermeksizin çek keşidesi suretile muamelede bulunduklan bankalardan yükledikleri mallann bedellerini tamamen veya kısmen tahsil edebilirler. Emtia bedellerinin tahsili hususunda itilâftan evvelki zamanlara ait şeraite nazaran değişmiş bir vaziyet yoktur. Eski zamana nazaran farkh o Ian vaziyet dövizlerin satılması husu sundadır. Satıs Türk lirasından maada eğer bir ecnebi dövizile yapılmışsa eskiden bu dövizi mah yüklediği zaman derhal satabildiği halde simdi Almanyaya jfönderilen mal bedelleri tamamen tahsil edildikten sonra tahsil habermin Cumhuriyet Merkez Bankpsma gelmesini müteakıp dövizi satabilmektedir. Buna mukabil srönderdikleri malm be delini yükleH'kleri zaman derhal avans olarak tahsil edebilirler. Ancak yeni vapılan ifa'Iâfla geniş mikyasta olarak Türk lirasile satıs yanmak imkânlan temin edilmiş olduğundan satıs mukave • lelerirri ecnebi dövizi yerine Türk lirasile yapaniar irîn bu yüzden bir endîse varit değildir. Almanyaya gönderilen mallar oradaki altcı tarfından tesellüm edilerek bedeli Rayisbanka tamamen yatınldıktan sonra Tür • kîye C'jmhuriyet Merkez Bankası alâ kadar ihracat tacrrlerine veya talenleri üzerine muamele yaptıklan bankalara derhal bu mallann bedelini Türk lîrası olarak tesviye etmektedir. Ancak yatırılan meblâiın ha kikaten ihracat emtiası be * delleri olduğunu tevsik için ihracat beyannamelerinin veya diğer vesaikin Merkez Bankasına ibrazı mecburidir. Almanyaya marktan başka bir dövizle yaDilan satışlarda bu malların döviz Ieri Daranın Almanvada yatınldığı gündeki vasatî borsa fiatine nazaran marka tahvii edilmektedir. Almanyada Ra • yisbanka vatınlacak mallann mukabi linde Merkez Bankası tarafmdan te diye günündeki alıs kuru ile Türk lirasına tahvil edilerek alâk^darlara öde necektir. Tahsil jriinü ile tedive gö nü arasmda pek kısa bir müddet ge çeceği icin ihracat tacirlerimizm ehenv miyetli bir kambivo n'ski karşısmda k»'mıyacaklan tabiidir. Vadeli alışlar Almanyadan getirdikleri emtiayı lasmen veya tamamen vade ile satuı al mış olanlar borçlu kaldıklan mebaliğin % 5 nisbetinde bir meblâğı Merkez Bankasına kendilerine nakten tevdi e' decekler ve mütebakisini altı ayı te cavüz etmiyecek olan muayyen vade • lerinde tamamen tediye edeceklerine dair taahhüt mektubu vereceklerdir. Ba şahsî taahhüt mektubu alâkadar tücca • nn kendileri tarafmdan verflecektir. lsbu şahsî taahhüt banka teminat mek tubu değildir. Keza yatmlacak °fo S meblâğ emtia bedelinin tamarrn üze rinden değil peşinen tediye olunan miktar tenzil edildikten sonra baki kalan ve vadeye bağlanan kısım üzerinden hesap edilecektir. Tayin olunan azamisi altı ay vade de daha fazla olabüecektir. Daha uzun vade üe satın aluvnan muhtemel olan mallar için tesbit o lunan uzun vadeleri tetkikten sonra Cumhuriyet Merkez Banka tsı kabul edebilecektir. Almanyaya yapılacak sair tediyat simdiye kadar olduğu sekilde yani kambiyo murakiplerinin müsaadesi almmak suretile ya " pılabilecektir. Son itilâfın mevkii mer'iyete vazından evvel vuku bulan itjha Iât bedelleri Almanyaya yapılan sair tediyat gibi kambiyo murakıplartnm müsaadesile tesviye edilecektir. Al manyaya sipariş olunan emtia bedelle • rine mahsuben mallr/nn vürudünden evvel vuku bulan peşin tediyatta isbu tediye Türk lirası olarak Merkez Ban " kasına veya diğer bir bankaya yatın • Iabilecektir. Ancak bu mebaliğ emtia memleketimize tamamen ithal edil " dikten sonra klering he&abına dahil edilecektir. Şurası mukarrerdir ki iki memleket mübadelelerinde transit ti * careti isbu mukavelelerin ahkâmı ha » ricinde kalmaktadır. Silâh bırakımı konferansı her kesçe kabul edilebilecek makul ve adilâne bir mukaveleye müncer olacak mıdır? Mütekabil, müsavi ve müessir bir murakabe bu mukave lenin tatbikını temin edebilecek midir? Ve nihayet silâh bırakımı mukavelesini imza edecek olan devIetler mukaveleye riayet edilmesi için aralarında tesanüt gösterecekler midir? İste bugün bilinmesi lâ nm gelen şey budur.» M. Pol Bonkur silâh bırakımı konferansmm tekrar çalışmaya başIaması ve muvaffak olmasmm Milleler Cemiyeti heyeti umumiyesince verilecek kararların ihdas edeceği müsait havaya bağlı olduğunu ve Avrupa ve hatta bütün dünya siya • setinin alacağı istikametin de bu konferansa bağlı bulunduğunu söyIiyerek nutkunu bitirmiştir. Nutkun bu kısnunın heyeti mu rahhasalar ve bilhassa Italyan zîh. niyeti taraftarlannca alkışlanması büyük ekseriyetin ayni fîkfrde ol • duğunu göstermistir. Bu fikir beraberliği M. Pol Bonkur şunlan söy Ierken de tezahür etmistir: ••""""nıımımııınmitllllllllHtlHlllllHI 1 urkıyeourıye gümrük itilâfı Muvakkat itilâf name feshedildi Beyrut «Hususî»Âli komiserlik, Ankaradaki Fransız sefhi vasıtasile Türkiye hükumetine yaptığı bir ebliğte 30 eylul gece yansından itibaren Suriye Türkiye muvakkat gümriik Hilâfının feshedildiğini bildir • mistir. O tarihten sonra Türkiyeden Suriyeye gelecek esyadan azamî re. sim alntacakir. Bütün dünyada işsizlik azalıyor Beynelmilel mesai ofisinin bir raporu Cenevre 3 (A.A.) Beynelmilel mesai ofisi bütün dünyad'aki işsizlik hakkında bir rapor nesretmistir. Bu rapora göre yer yüzündeki memleketlerin büyük bir kısmmda issizlerin sayısi azalmaktadır. Gene bu rapordan anlasıldığına göre ltalyadaki tssizlerin miktarı geçen ağustosta 824,193 kışıye in mistir. Geçen senenm ayni ayında bu miktar 931,291 kişi idi. Suriyeden memleketimize gelecek mallar Beyrut «Hususî» Türkiye hükumeti âli komieerliğe bh tebliğ göıu dererek, tesrinievvelden îtibaren Suriyeden Türkiyeye gönderîlecek mallann mahallî Türk konsoloslu • ğundan vize edilmesini, aksi takdirde bu eşyanın kabul edilmiyeceğmi ve cezaya tabi olduğunu bildirmiş . ttr. Tediyat 'şartları îhracat tüccanmızm muameleleri ve Almanyadan memleketimize yapılacak tediyat, sauslar, ihracat tüccanrmz eski den olduğu gibi derhal teslim veya alivre şartile Almanyaya mal satabilirler. Fazla olarak döviz tahdidah dola yısile eskiden satış knkânlan tahdit e • dildiği halde bugün istedikleri miktarda mah Almanyaya sevkedebilirler. Ayni zaraanda bu satıslarmı ister Alman markile ister Fransız frangı, Hollanda florini ilâh gibi arzu ettikleri diğer bir ecnebi dövizi ile de yapabilecekleri gibi Türk lirası ile de yapabilirler. Esasen satışlannı Türk lirası ile yapmalan menfaatlerine en uygun olan şekildir. Çün kü bu suretle diğer bir ecnebi dövizinin her hangi beklenilmiyen bir sukutun • dan veya sair temevvücatından kendilerini muhafaza etmis ohırlar. Yeni itiiâf Türk lirası satışlarmm kolaylıkla yapümasmı ve revacmı temin edecek şekildedir. Yaptıklari sanşlara mahsuben Al • manyadaki alıcılan tarafmdan avan* verilmesi müteamil olan ihracat tüccan • mıza bugün dahi bu avanslarm yapılması imkânı mevcuttur. Bu kabil avanslar bundan evvel ecnebi dövizlerin bor«alanmızda sablması ve mukabüinde alınan Türk liralarmm tesviyesi suretüe yapılmakta idi. Bir kadın tayyareci rekor kırmağa çıktı Le Bourget 3 (A. A.) Maryse Hiltz, saat 10,44 te yanında makinisti Prax olduğu halde Le Bourgetten Tokyoya yapacagı uçuşun ilk durağı olan Atinaya doğru kalkmıstır. Kadın tayyareci, bu seyahatinde 650 beygirlik ve Codos ile Robidanm Pa ris Saygon rekorunu yaptıklan tipte bir tayyare üe uçmaktadır. Tayyare Fransa hava nezareti tarafmdan em > rine verilmistir. Ve Maryse Hiltz bu nunla bütün snrat rekorlarmı kıracağını ümit ediyor. Uçuf fu şehirler üzerinden yapıla * cakbr: Atina Bağdat • Karasi Kalküta • Hanoi Tokyo Fransa ile yapılan itilflf Balkan Bankası Ankara 2 Türk ve Yunan bankalannm iştirakile teşkil edilecek Balkan Bankası hakkındaki temas • lara yakında başlanacaktır. Almanvadan memleketimize yapılacak diğer tediyat Emtia bedellerinden maada memleketimize yapılacak diğer tediyat •imdiye kadar olduğu sekilde cere yan edecektir. Diğer taraftan Al manyada da mevkuf bulunan alacaklanmızın da klering vasıtasile tesviyesi için vaki olacak taleplerin Alman hükumeti müsait bir suretle karsıhyacaktır. Fransa ile yapılan iü'lâflar da hetnen ayni esasatı ihtiva etmektedir. Hikmet Bey Riyaseticumhur umumî kâtibi meb'usluğa namzet gösterilecek Ankara 3 (Telefonla) Aldığımız malumata göre sefirliğe taym edilen Memduh Şevket Beyden inhilâl eden meb'uslukla beraber dört münhal vardır. Birkaç güne kadar bu münhaller için kismî intihap yapılacaktır. Münhallerden hirine Riyaseticumhur Umumî Kâtibi tsmet Beyin nanazet gösterileceğine muhakkak nazarile bakılmaktadır. Millet Meclisinde ithalât tacirlerimizin muameleleri ve Almanyaya yapacağtmız tediyat Ankara 3 (Telefonla) Meclis binasındaki tamirat henüz bitme • mistir. Tamîratın ikî üç güne ka dar bitmesi muhtemeldir. Meclis encümenleri henüz çalışmağa başla mamışlardhr. Meclisin cumartesi günkü eelsesuıde müzakere edile • cek biraey olmadığından celsenin pazartesi veya persembeye taliki muhtemeldir. Mecliste asıl faaliyet 15 tesrinievvelden sonra baslıya caktır. Cemiyeti Akvamda yeni azalar Cenevre 3 (A.A.) Danimarka 52 reyle Norveçyanm, Arjantin 49 reyle Guetamalanın, ve Avustralya 47 reyle trlandanm yerlerine konsey azalığma secilmislerdir. Memleketimize yapılacak olan menseli emtia ithalâtı: Eskiden olduğu veçhile mevcut kontenjan li mitleri dahilinde yapılabilecektir. Ancak yeni yapılan itilâfa merbut listede gümrük tarife numaraları Maamafîh Almanyada gittikee »id • zikredilmis olan emtia kontenjan Üetlendirflen döviz tahdidah son zaman tahdidatma tâbi olmaksızın iste Iarda buna da imkân brakmıyacak ma nildiği miktarda memleketimize Hhiyette idi. Bugün ise lâztm gelen roe . hal. edebilecektir. Ayni zamanda bübaliğin Almanyada Rayişbanka veya tün devlet müessesatı mubayaatı da Teşrinievvel maaşından kazanç vergisi kesilmiyecek mi? Ankara 3 (Telefonla) 29 te* • rinievvel Cumhuriyet bayramı için teşrinievvel ayımn sonunda verilecek maaşlardan kazanç vergisinin kesilmemesine dafr Meclise bir teklif yapılacağı şayidir. Fakat bu hususta fikirlerine müracaat etti ğimiz malî mehafil bunun varit olmadjğmı beyan etmektedir. gisi? Gidip getireyim! Yahut, gel, yukanya beraber çıkalnn. Bu sefer Tahir Salihin yakasma iki elile yapyşmış, onu çekiyor, sü rüklemek istiyor ve bağınyordu: Bende! Hep bende! Gel! Beraber çikahm yukanya! Gel! Kadın gene müdahaleye mecbur olmustu: Bırak oğlum, dedi, çocuğu rahatsız etme, nevakrt olsa okursunuz, acelesi ne?.. Salih de bir silkmtfle kendini kurtardı. Tekrar oturdular. Tahir biraz yatışmış bir heyecanla soruyordu: Nedir? Senin aradıgın nedir? Hangi mektup? Söyle bana... Çoğunu ezber bilirim be... Fakat Şük . ranm mektuplannı... ötekileri de biraz hatırlantn. Söyle! Salih macerasınm şurasım, burasını anlattı. Yalnız tertipli anlat mağa muktedir olmadığı için değil, Tahir arada bir hep sözünü kestiği için hikâye paramparça olmustu. Cumhuriyet Nüshası 5 Kurustur Maliye Vekilinin avdeti şeraiti 1 •«"> J Türkiye '««« Hariç Ankara 3 Viyanada tedavide bulunan Maliye Vekili Abdülhalik Beyin ahvali sıhhiyesi düzelmiştir. Aym on beşinde avdeti beklenmektedir. hastanm omuzlanna koydu, vücu dünü sarsarak bağırdı: Sende mi? Sende mi? Doğru söyle! Sende mi? Hepsd var mı? Hangisini ararsak bulurmuyuz? Yahu ben bunun pesmdeyim, sana buv nun için geldim, doğru söyle! Çıl dıracağım, doğru söyle! lkisi de kıpkırmızı kesilmislerdi. öyle ki teyze hanım korktu ayağa kalktı ve ikisinin arasına girerek: Ne oluyorsunuz? Demeğe mecbur oldu. Tahir bir elile teyzesini iterek Salihle göz göze geldi: Bende! Diye baırğdı, hep bende!.. Hiç birini kaybetmedim, Şükrana ait ne varsa çamasır, saç, kurumuş gül, mektup, defter, hat ta terliklerini bile sakladım. Bende!.. Hep bende! Hangisini isti yorsun?.. Altı ağustosta Heybeli den Nezahete yazdığı mı?.. tşte asıl mühimmi odur. Yoksa ölmeden yirmi gün evvel Nafizden aldığı mı? O da mühim o da! Hep mühim. Han Senelik 1400 Kr. Ait» ayhk 750 Oç ayhk 400 Bir aylık 150 170Ö Kr. 1450 800 yoktur \r iV 29 teşrinievvel Cumhuriyet bayramı Verem Mücadele Cemiyetinin rozet tevzi günüdür. Tefrika: 64 SERVER BED1 Sabahsız Geceler " Biliyorum. Ya!.. lyi öyle ise... Kim soyle^li sana? Hem anam, hem Nafiz Bey! Ben sana her sevi biliyorum decfim A... Sen çorap söküğü gibi git, an • lat, durma! Ha... Peki... İs kolaylas fa simdi... Peki... Evet... K)z kardesim Nafiz Beyi severdi. Nafiz Bey de Şükranı severdi asna kar de« gibi... Şimdi buraya dikkat: Kız kardesim Nafiz Beyi severdi, bu bir, nasıl severdi? Basbayağı. Kız erkeği nasıl severse, yani sevda fle severdi, velhasıl onun kansi ol nak Uterdi. Bu iki: Nafiz Bey de kız kardesâmi severdi, bu üç, fakat kardeş gibi severdi, başka türlü de^ü, bu dört. Şimdi de buraya dik • kat: Eğer... Dikkat!.. Eğer Nafiz Bey kız kardeşimi sevmeseydi, yahut, eğer... Dikkat!.. Eğer Nafiz Bey kız kardeşimi kardeş gibi sevdiği halde, onu kandırıp ta «seni ciddî bir sevda ile sevij»rum, kar de? gibi değil!» demiş olsaydı kız kardeşimin ölümüne sebep Nafiz Bey olacaktı. Anladın mı? Tamam. Tamam. Burası ince noktadır. Tamam. Ben burasını iyice tahkik ettim. Nafiz Beyden Şükrana yazılan mektuplar, Şükrandan Nefiz Beye yazılan mektuplann müsveddeleri, Nezahetten Şükrana yazı Ian mektuplar, Şükrandan da Ne zahete yazılan mektuplann müs • veddeleri hep bendedir! Salih yerinden fırladı, iki elini de Fakat esaslı noktalar izah edilmiş oldu: Kulak meselesi, doktor Macit, filân. Hikâyenin sonlarına doğru Tahir dikkat kesilmişti. İyice dmledi. Hatta Salih sustuktan sonra Tahir epeyce durgun durdu. Nihayet ağır bir »esle dedi ki: Bak, simdiye kadar hep anana kızıyordum ama... Sahi... Ortada bir de doktor var. Evet... Zihnim karıştı şimdi... O herif... O herif... Ta. biî... Senin baban o... Bunu bilmî yen kaldı mı ki?.. Sen kulağı filân bir tarafa bırak... Nezahet bunu Şükrandan gizlememiştir, evet, böyle bir mektup var... Bulacağız onu, muhakkak... Fakat ben bunu düşünmüyorum simdi, bak nedir,madem ki Nezahet Şükranın hem akrabası, hem arkadaşıydı; tnadem ki Şükranın Nafizi sevdiğini biliyordu; ne diye kalktı da Nafizle evlenmeği kabul «tti? Paşa zorlamış. Yalan! Paşa, kizının yalnız Ma« citle evlenmesini istemiyordu. öte . sine karışmazdı. Fakat anam da böyle söylü • yor, Nafiz Bey de. Yalan! Bu işte gene bir kadın fendi var. Dur. Sana sorayım, eğer Nezahet ümit vermeseydi Nafiz onu sevebilir miydi? Anlamam bu işten ben! Sevemezdi. İşte Nezahetim bu ikiyüzlülüğü kanıma dokunuyor. Anandır ama gene söyliyeceğim: Fettanlık yapmış o zaman... Bir taraftan doktoru çelmiş, bir taraftan Nafize ümit vermiş... Anladın mı7 Sonra teyzesine döndü: Ne dersin? Kadın cevap verdi: Oğlum, sen bana bunu her gün sorarsm. Kadın kalbidir bu, bilm mez derim sana... (Mabadi var)