19Temmuz 1933 Ya hiirriyet, Ya ölOm! TEFRİKA: * Yazan: ALİ NACİ Büyükdere faciası Otel odasında işlenen cinayetin içyüzü nedir? Birinci gahifeden mabat ihmal etmiş, bir takım maceralara atılmıştır. Stambuliski nasıl öldürüldü? Ciftçi fırkası liderini düştükten sonra, yakalıyan, elini ayağını bağlıyan en çok güvendiği çif tçiler oldu 3 2000 asker, ormanlarm içine ve çalılıkların arasına dağılarak, canavar avlar gibi, Stambuliskiyi araştırmağa koyul dular. Çiftçi diktatör, her taraftan kuşatıl dığını anlıyordu. Son bir çareye başvurdu: Ayaklarına Bulgar çobanlarımn giydiği bir çift yün çarık geçirip her tarafTnı çobanlar gibi beyaz iplerle bağ • ladı. Bacaklanna yün dolaklar taktı. A<kasına yiinden bir aba aldı. Başına kara koyun derisinden bir kalpak geçirdi. Bıyıklarını kesti, eline bir değnek aldı ve bu kıyafetle canını kurtarmanın çaresini aramağa savaştı. Evvelâ Gulak köyüne gitti. Kimsenin nazarı dikkatini celbet • meden köye girdi. Burada ne yapacaktı? Kime iltica edecekti? Onu artık kim kurtaracaktı? BilriSiyordu. Hiçbrşey bilmiyordu. Aklı durmuştu. Ruhu işlemiyordu. Bir kalın gibi, iradesiz, avare, yalnız ölüm korkusu icinde, biçare. biçare, serseri, seraeri dolaşıp duruyordu. Köyde evvelâ odun pazarlık etti. Niçin? Gene bilmiyordu. Sonra, biraz birşeyler yemek ve barınmak ümidile, kendi adamı olan nahiye müdürünün dairesine gitti. Fakat ihtilâl, daha önce Stambulis kinit. nahiye müdürünü kaldırmıs ve yerine başka birini dikmişti. Yeni müdür, çarıklarına, dolaklanna, kaipağına ve değneğile abasına rağ • men, Stambuliskiyi tanıdı ve bağıra bağıra halkı çağırdı ve ibret alınacak hâdisedlr, çiftçi diktatörün en çok güven diği adamlar, çiftçilerdir, ki, herkesten evvel koşup gelerek onu yakaladılar, elini ayağını bağladılar. Stambuliski, bir katlı, beyaz badanalı nahiye müdiirlüğünün kirli bir oda • sında. o odanın karanlık köşesinde, şimdi, kurbanlık koyun gibi, çiftçilerine, hayretle, korku ile, boş gözlerle bakıp durmakta idi. Sanki onların bu halini görünce bü tün enerjisi, sönmeğe yüz tutmus mum gibi eridi, bitti. Nihayet dayanamadı: « Yuda İsaya nasıl ihanet ettiyse siz de bana öyle kiydmız!» dedi. Yemek vermek istediler. « Hayır... Beni zehirlemek isti yorsunuz!» Dedı, reddetti. Deüam edecek Fakat, Stambuliski neredeydi? Biitiin bu ihtilâl hareketleri olup bittiğı sırada, cumartesi sabahı, Sofyanm neye uğradığından haberi olmıyan Stambuliski, Slavovhsada, kemali sükunet • le, bağlarım temaşa etmekle meşgul • dii. Bu esnada, Tatar Pazarcıktan gelen bir zabitle birkaç asker, kabine reisinin oturduğu evin önüne geldiler. Bu grup, niçin geldiğini söyleyince, Stambulis kinin muhafazasına memur portakal askerlerden biri, gözleri faltaşı gibi açıla rak arkadaşlarını telâşa verdi ve hep • si. birden küçük müfrezenin üzerine çullanarak, zabiti, askerlerile beraber ka • çırttılar. Stambuliski, başına gelen felâketi anlayınca, asla soğukkanlılığını kaybet • medi. Derhal kilise çanlannın çalınmasını ve etraf köylerin halkını haberdar et • mek üzere evvelden kararlaştırıldığı üzere havaî fişeklerinm yakılmasını em • retti. Slavovitsanın papazı, bir elinde haç, bir elinde tabanca, köylüleri bizzat Stambuliskinm muhafazasına çağırıyordu. Muhafızlarla bir kısun köylüler, yüksek noktalarla bellibaşlı geçitleri tuttular. O gün ve o gece beklemekle geçti. Fakat Pazartesi Filibeden gelen süvarilerle Tatar Pazarcıktan gönderilen »skerler ve Sofyadan koşturulan askerî kıt'alar, Slavovitsayı kusattılar. Te • peden tepeye kurşun atılmağa başlan dı. Mitralyözler işe girişti. Köylüleri korkutmak içht top bile atılmak mecburiyetinde kalmdı. Tedbir muvaffak olmuştu. Daha o akşam çiftçi kuvvetleri dağılıp çözülme ğe yiiz tuttular. Daha dün biitiin o havalinin hâkimi olan adamın etrafında, çember, sık laştırıldıkça sıklaştınlıyordu. Stambu • liıki, miithiş bir azap ve tazyik cehenneminin ortasında, yalnız, çaresiz, artık ne yapaeağını tamamen şaşırmıştı. Bir an geldi ki, etrafına baktı: Her .kes kaçmıştı! Yapayalnızdı! Daha dün ekmeğini yiyen, onun lutfile mevki ve servet edinenierden bir tanesi bile, yanmda kalmamışti! *** Gece, Azrail dislerinin çarpmasını hatırlatan korkunç mitralyöz takırtılarile olunca, miithiş bir takip başladı. Romanya ile yaptığımız yeni mukavele Mukavelenin iki memleket ticarî münasebatmı inkisaf ettirmsi bekleniyor Hükumetimizle Romanya hüku | beş senelik ihracatımiz ve ithalâtımız şu vaziyettedir: meti arasında ahiren imza olunan (Bmer Türk lirası hesabile) 6 aylık ticaret mukavelesi hükümİhracatımiz İthalâtımız Açık lerine tevfikan iki memleket arasında ticarî mübadelenin hacmini bü6.094 7,647 1,553 1928 yültmek için bazı tedbirler almmıştır. 3.449 5,211 1929 1,762 Memleketimizden Romanyaya ih1,272 2,492 1,220 1930 raç edilecek bilcümle malların dö 364 1,447 1931 1,083 vizlerini Romanya Devlet Bankası 915 915 1932 bilâmüşkülât tediye edecektir. 93 253 1933 4 ay 160 Romanyaya nekadar ihracat ya Romanyaya başlıca ihracatımiz pabilirsek Romanya Türkiyeye o kamadenkömürü, tuzlu balık, üzüm, dar ithalât yapabilecektir. Hesaplar incir, fındık, ceviz, badem, kaysi, her üç ayda bir Ankarada İktısat erik, kavun, palamut, sisam, zeytin Vekâletile Rumen ticaret mümessiltanesi, zeytinyağı, »ebze gibi mad liği arasında tesbit olunacaktır. delerdir. Bu mevat ihracatile meş tthalâtta bizim istatistiklerimiz gul tacirlerimizin Rumen piyasasınihracatımızda da Romanya istatis • dan istifade etmelerini tavsiye ederiz. tikleri esas tutulacak ve 17 haziranDiğer taraftan Rumenler Türki da meriyfte giren işbu itilâfname tayeye petrol ve müştakları, kontr • rafeynden biri tarafından feshi 2 ay plâk tahta, pamuk mamulâtı, makievvel bildirilmedikçe kendiliğinden neler gibi esya ithal etmekte ve bu 6 ay daha temdit edilmiş olacaktır. ithalâtı çoğaltmağa çalışmaktadırlar. Romanya ile mübadelelerimizde Yeni mukavelenin iki memleket son senelerde tevazün husule gelmis ticaretini inkisaf ettirecek mahiyette olmakla beraber her iki memleket arasındaki ticaret çok azalmıştır. Son olduğu şüphesizdir. ı Bu akşamki program 1 X S İlk tanışma Arif, cinayetin kurbanı Mehlika Hanımla bundan üç sene evvel Süadiye plânnda tanışmıştır. Aralarındaki alâka ve sevgi süratle büyümüs, bir ta kım hâdiselere rağmen senelerce devam etmiştir. Bürhanettin Bey, kızının bu delikanlı ile alâkadar olmasmı hiç muvafık görmemis, görüşmelerine mâni olmak için bir çok tedbirler almış, Arifle arala rında müteaddit münazaalar olmuş, hatta bir defasında Arif dayak bile yemiştir. Fakat bütün bunlar, Arifi maksadın dan çevirmeğe kâfi gelmemiştir. Bu vaziyet yüzünden işine devam etmediği için bankadan ayrılmış, bir arkadaşile birlikte «Çelik Kanat» mecmuasını çı karmıştır. Arifin, idare müdürlügünü yaptığı bu mecmuanın ömrü pek kısa olmuş, birkaç nüsha neşredildikten son/ ra kapanmıstır. Artık işsiz kalan Arif, kendisini ta mamen Mehlikanm sevgisine vakfet • miş, onunla evlenmek için kaçırmak • tan başka çare bulamamıştır. Bazı arkadaslarının yardımile, sık sık görüştüğü Mehlikayı geçen yaz kaçırmağa muvaffak olmuştur. Bu hâ • dise üzerine yapıian teşebbüsler neti • cesinde, Arif izdivaç vadi alarak sevgilisini evine iadeye muvafakat etmiştir. Fakat Bürhanettn Bey ve ailesi, ö tede beride bir takım maceralan *öylenen bu gencin Mehlika Hanımla ev • lenmesine kat'iyyen razı olmıyarak kendisine ümidrni kesmesini bildirmişler • dir. Evvelce sevgilisile geçirdiği hayatı bazı arkadaşlarına günü gününe anla • tan ve kendi annesine Mehlikayı nişanlısı olarak tanıtan Arif, son zaman • larda eski neşesini kaybetmiş, dalgın bir hale gelmis, senelerce süren sevdasmın ne olduğunu soranlara can sıkıntısile: «Artık bu bahsi kapayın!» demiş, bu işin lâkırdısına bile tahammül etmez olmuştur. Hatta bir aralık Mehlika ile münasebetini keseceğini de söylemiştir. ANKARA: 12,30 gramofon 18 salon orkestra« : 1 Beethoven (Ouverture Pro metheus), 2 Granichtaedten (Potpourri Orlew), 3 Bayer (Valse Sou ) , 4 Mozart (Marche Turca) nen 19 dans musikisi 20,15 ajans haberleri. İSTANBUL : 18 gramofon 19 saz: (Mahmure Hanım) 19,45 Hazım Bey tarafın dan karagöz 20,30 udî Salâhattm B. Nobar Ef., Hamiyet Hanım 21,30 gramofon • 22 borsa, Anadolu ajano, saat ayarı. VİYANA. 18.30 iki piyano, keman, ve vîyolonsel konseri 19,20 konferanslar, millî saat, havadisler 21,35 garp bestekârlarının şarka dair olan eserlerm • den konser • 23,05 havadisler 23,20 konferans • 23,30 dans musikisi plâk • lan. BÜKREŞ 18,05 carbant 20.0S klraat 20.25 plâklarla: Rumen musikisi 20,45 konferans 21,05 keman konseri 21,35 konferans • 21,50 pivano konseri22.20 viyolonsel konseri 22,50 dans musi kisi. BUDAPEŞTE 18,05 cazbant 19,05 konferans19,35 Griegm eserlerinden konser 21,05 kıraat 21,35 şarkılar • 22,25 **•"„ m.ikisi 23,50 plâklar. Şeker Ucuzluyor İstatistikler Hazırlanırken Ihtikârla yapıian miica Ecnebi istatistiklerindeki delenin tesirleri görüldü! rakamlara da bakılacak Bes. on gün evvel 68 kuruşa ka dar çıkarılan perakende şeker fiatları dün 4555 kuruşa kadar düş müştür. thtikârla mücadele e t r a fmda yapıian neşriyat ve şekerin elden ele zincirleme geçtnesine mâni olmak üzere alınan tedbirlerle son zamanlardaki maliyet fiatınm bir müddet evvelkme nazaran ek silmiş olması bu fiatlann tenezzü lünde müessir olmuştur. İstanbulda, alâkadar iktısadî müesseselerin tanzhn ettikleri ithalât ve ihr^cat istatistiklerile, kendilerine ihracat yapmış olduğumuz devletlerîn istatistikleri ekseriya birbirine uy mamaktadır. Nitekim Bulgaristan ile devam etmekte olan ticarî mü zakereler münasebetile ithalât ve ihracatımıza esas olması için tutu lan istatistik rakamları ile Bulgar hükutnetinin rakamları arasında çok biiyük farklar görülmüştür. Bu se beple alâkadar müesseseler tktısat Vekâîetine müracaat ederek, bu hususta kabul edilmesi lâzim gelen usul hakkında emir istemişlerdir. İktısat Vekâletinden gelen emre göre, ithalât ve ihracat istatistikleri, bundan sonra şu esaslar dahilinde hazırîenacaktır. İthalât cetvelleri, gümrüklerin tesbit ettikleri rakamlarla, ihracat cetvei'eri de, ihracatın yapılmıs ol dueu memleketlerin resmî istatistikleri nazarı dikkate alınarak tanzim edüecektir. Galatasaraylıların Vapur tenezzühü Galatasaravhlar Cemiyeti millî b'avrama tesadüf eden 23 temmuz pazar günü yapılmak üzere bir vapur tenezzühü tertip etmiştir. Tenezzüh Akayın K.alamış vapurile yapılacaktır. Kala mış vapuru pazar sabahı 10 da köprü • den kalkarak Kadıköyüne, Üsküdara, Ortaköve, Bebeğe ve Büyükdereye uğrıyarak AUınkuma gidecek, orada öğle yemeği yenecektir. Bundan sonra köpriiye gelecek, tenezzühe öğleden sonra iştirak etmek istiyenler alınarak Kadıköy ve Modaya uenyacak, bunu müteakıp Siiadiveve çidilecektir. Sü adiyede banyo için 1 saat 45 dakika tevakkuf edüdikten sonra Adalara uğranacak ve Büyükadada t'uru^apakl,ırvı . h «KaUmıs» vapuru Büyvkadadan 22,30 da ka!k?cak, Kadıköy ve Üskü. Hara uğrıyarak 24 te köpriiye gelecek tir. Elektriklerle yeni ve fcvkalâde bir surette donatılacak olan vanurda mü • kemmel bir cazbant ve büfe buluna cak, Darülbedayi san'atkârlarından Mu «mmer Bey de monologlar söyliyecektir. Galatasaraylılarla ailelerine ve dostlarına mahsus olan tenezzühün mü kemmel olması icin hertürlü tertibat almmıstır. Galatasarayhlann bütün eğlenceleri gibi bu vapur tenezzühleri de herhalde eğlenceli geçecektir. Son günler Maamafih bu sözlere rağmen girli gizli görüşmeler, gezintiler devam et • miştir. '..., Delikanlı işsiz olmasına rağmen ha • zır parasını sarfederek sosyetehaya • tından uzaklasmamağa gayret etmiş, en lüks yerlerde dolasmıştır. Zaten içkiye müptelâ olan Arif, son zamanlarda bazan kendini kaybedecek derecede içiyor, nüfus kaydine nazaran henüz on yedi yaşında olan sevgilisini kendisile izdivaca mecbur etmeğe uğ rasıyormus. Fakat Mehlika Hanrmdan aüesinin sözünden çıkamıyacağı cevabını alıyormuş. Şeker ihtiMrı tetkikatı Ticaret müdiriyeti şeker ihtikârı hakkımla İstanbul Vilâyetine bir rapor göndermişti. Vilâ.yet bu rapor üzerlne kaymakamlıklara bir tez • kere yazmış ve zabıtai belediye memurlarınm şeker satan bakkallarda tetkikat icra ederek ticaret müdiriyeti tarafından gönderilen listedeki fial&rdan fazla fiatla şeker satan • lar varsa haklarında takibat icrası nı ve zabıtai belediye nizamname • sine tevfikan tecziyelerini, bu ihti kârın tiiccar v e mutavassıtlar tara fından yapıldığı anlaşılırsa bunların isimlerinin de Vilâyette müteşekkil tetkiki ihtikâr komisyonuna gönde rilmesini bildirmiştir. Kaymakam lıklar bu husustaki tetkikatları ne • tice*in ; henüz Vilâyete gönderme mişlerdir. Maamafih bu şekildeki tetkikatm uzun süreceği ve fazla memura ihtiyaç göstereceğî anlaşıl • maktadır. Cinayet Yeni ticaret itilafları Birinci gahifeden mabat Sefir cenaplan bundan sonra memleketimizin iktısadî istikbali hakkında da sunları söylemiştir: * tktısadî inkisaf bahsinde ben Türkiyenin diğer bir çok memle ketlerden daha müsait şeraiti haiz olduğuna kanaat getirdim. Türki yede bütçe mütevazindir. Borçlar tasfiye edilmiştir. Mahsulât çok mütenevvidir. tşte bütün bunlar birer mazhari yettir. Buhran geçtikten sonra Türkiyenin iktısaden süratle ilerliye • ceğine eminim.» Brezilya sefirinin beyanatı Berezilyanın Türkiye sefiri M. Pimentel Brandav Ankaradan şeh rimize gelmiştir. Sefir cenaplan dün kendisile görüşen bir muharririmize şu beya natta bnlunmuştur: « Türkiye ile Brezilya arasında takas esasına müstenit bir ticaret mukavelesi imza edilmiştir. Bu mukavele mucibince iki hükumet bir birleri hakkında en ziyade mazhari müsaade memleket usulünü tatbik edeceklerdir. Evvelce Brezilya ile Tiirkive arasında bir ticaret mukavelesi bulunmadığından iki hükumet birbirle rine azamî gümrük tarifesi tatbik ediyorlardı. Bu vaziyet bertaraf edildiğinden Türkiye Brezilva ik ftısadî mânasebatı daha ziyade m kişaf edecektir.:» Halk musiki cemiyetinden: diriyeti erkânile Ziraat Odası aza İdare heyetimiz umumi heyetin fevkaları bulunmuşlardır. lâde olarak toplanmasına karar vermiş Akif Bey, mütareke senelerind'e olduğundan cemiyete kayıtli bıılunan azanın 28/7/933 cuma günü saat 11 de Şeh her türlü tehlikeyi göze alarak sahibi zadebaşmda Letafet apartımanında bulunduğu Çiftçi kütüpanesinde, AnC. H. P. salonuna teşrifieri. karada çıkan gazetelerin ve resmî tebliğlerin parasız olarak gizlice tevN İŞA N Halil Hamit Paşa zadelerden mer zii vazifesini kabul etmis, bu suretle bum Rauf Bey kızı ve Suphi Paşa zade fstanbul matbuatına ve tstanbul Türk merhum Sami Bey hafidesi Nesrin Hahalkına hizmet ifa etmişti. Merhum, mm ile Hacıağa oğullanndan merhum haluk ve sevimli bir insandı. Kendidoktor binbaşı Hüsnü Atıf Beyin oğlu Emcet Bey nişanlanmışlardır. Tarafeyne sine Cerabı Haktan mağfiret diler, saadetler dileriı. (5615) ailesine taziyetlerimizi beyan ederiz. Evvelce bir tavuk bile kesmpkten çek;nen Arif, bir aralık küçük bir Brovning tabancası tederik etmiş, bunu vak'a Birinci »ahifeden mabat gününe kadar daimî surette yanmda taSüvari Mister Çarles bu kaçak madşımı.ftir. deler yakalanınca memurlara dokuz Anlasıldi?ma göre, izdivaç teklifine sterlin rüşvet vermek istemiştir. İngiliz kaptan dünkü duruşma esnakarşı sevgilisinin, gayrimüsait bir ce • sında tercüman vasıtasile kendini şöyle vap vermek suretile ailesinin kararına müdafaa etmiştir: Deri ve yumıırta fiatları da istirak etmesini kendisinden soğudu • Bu müskirat ve sigaralar benim düştü ğuna hamleden bu avare grenç, çok sahsıma aittir. Odamda saklıyordum. Son günlerde derî ve yumurta Dört şise viskiyi hediye verdim. Me asabiiesmiş, vak'adan evvel birkaç defiatlarında da düşkünlük görülmüşfa buhran geçirmiş, miithiş bir kıskanç • murlar gelince bunları da komanya listür. Bilhassa ecnebi deri fiatlann tesine ithal etmeği unuttum. lık ve ihtiras, zaten gayritabiî olan ru daki düşkünlük, deri fiatlarının dünDiğer küçük şişelere gelince bunlar hunu büsbütün altüst etmiştir. ya piyasasında düşmüş olmasından Filozan nammda kan ve kuvvet için bir Elindeki son paraları vak'a günü ileri gelmektedir. Deri fiatları şehilâçtır. Yalnız İngilterede kullanıLr. sarfederek Mehlika Hanımla birlikte ritniz piyasasında bir hafta içinde Tozlar da yeni icat bir ilâçtır. Nezbir otomobil gezintisi yapmışlar, Bü • on kuruş düşmüştür. lede ve enfeölanzada kullamlır.» Bir hafta evvel 16,5 liraya verilen yükdere civarında Kefeliköyde Bristo! Diğer suçlu Mehmet Ali de viski yumurta sandıkları da dün 15,5 lileri hediye aldığını söylemiştir. Müd • oteline inerek bir oda tutmuşlardır. ra üzerinden muamele görmüştür. deiumumî gerek kaçakçılıktan, gerek Işte son münakaşalar bu odada ol • Zahire borsasındaki fiatlar memurlara rüsvet vermek istemekten muş, nihayet genç kızın, ailece başka Son iki gün zarfında şehrimize dolayı İngiliz kaptanı Mister Çarles ile birile nişanlaması mukarrer olduğunu Anadolu ile Trakyadan 12 vagon Mehmet Alinm 1918 numaralı kanu bildirmesi üzerine Arif, dün tafsilâtını 350 çuval buğday, 4 vagon 77 çuval nun 25 mci maddesinin ikinci fıkra kaydettiğimiz cinayeti ika etmı'stir. arpa, 2 vagon çavdar, 5 vagon tifsına göre cezalanduılmalarını istemisArifin vak'a günü çok içki içtiği testik, 7 vagon 21 balye pamuk v e 1 tir vaeron un gelmiştir. bit edilmistir. Duruşma müdafaa ve karar için cu Zahire borsasında dün aVpa 3.51, Tahkikat martesi gününe bırakılmışhr. çavdar 3,51, afyon 670,81 kuruş üzeMüst^ntiklik tahkikatı neticesînde, • rinden muamele görmüştür. ^•»•»••^^ bilhassa hâdisede kasit ve taammüt o lup olmadıgı tavazzuh edecektir. Şfrketlerin müruru zamana uğrıBirinci sahifeden mabat Otelde vak'aya şahit olan garsonlar yan tahvflât ve hisse senetleri be olmadığım tahkik etmektedir. ve katili tevkif eden poiis memurları dellerinin hazineye intikaline dair Merhumun cenazesi dün Üsküdar bugün dinlenilerek tahkikat bitirilecekkanunla, Türkiye Cumhuriyeti Merdaki hanesinden kaldırılarak ailesi tir. Katil, dün validesi Rukiye Hanımı kez Bankası nakkındaki kanunun tadil edilen 14 üncü maddesinin yeni kabristanına defnedilmiştir. görmek arzusunu izhar etmiştir. Cenaze merasiminde Ziraa* müBunun üzerine Rukiye Hanım tev • sekli alâkadarlara tebliğ edilmistir. Kaçakçı Ingiliz kaptanı Amerika Buğday piyasası Esrarlı bir' ölüm Tebliğ edilen kanunlar kifhaneye gitmiştir. Rukiye Hanım, oğlunun yaptığı ci nayetten çok müteessirdir. Zavallı kadın, gelini olmasını bek • lediği kızın. oğlımun elinden öleceğini hatırından bile geçirmediğini ve hâdi seden çok hayrete düstüğünü söylemiştir. Dün matbaamıza müracaat eden Arif Bey isminde bir tercüman isim müsabeheti dolayısile iltibasa mahal kal maması için hâdise ile alâkası olmadığının tasrih'ni rica etmiştir. D Yedi 6Dn! Mem'eketin en güzel haftahk mec • muası olan «YEDİ GÜN» ün 19 uncu nüshası bugün çok zengin mündericatla intisar etmiştir. ömer Rıza, Sadri Etem, Ahmet Refik, Server Bedi Beylerin makalelcrinden, hikâyelerinden, tarihî musahabelerinden başka bu nüshada ka rikatürist Cemal Nadire ve Amcabeyine dair çok meraklı biiyük bir yazı vardır. 15 kurus fiatla her yerde satılan YEDİ GÜNÜ karilerimize tavsiye ederiz. Birleşik Şimalî Amerika cumhuriyetlerinin buğday vaziyeti neşroluDavetiyeler, Tünelde Celâl Ergun nan resmî raporlarla taayyün et eczanesmde tevzi edilmektedir. miştir. Bu seneki mahsul geçen seneden yüzde 31 daha azdır. Rekolte 496 milyon Amerika kilesi (1 kile 28 kilodur) tesbit ed : lmiştir. Geçen sene 727 ve 1931 de ( 9 0 0 ) milyon kileye baliğ olmuştu. Ankara Hukuk Fakültesinin 8 inAmerikanın buğday vaziyeti beyci tahsil yılına ait imtihanlar bitmişnelmilel buğday piyasalarını can tir. Bu sene mezuniyet sınıfını teşki landıracaktır. Maamafih sureti umueden 129 kişiden 73 ü ilk devrede miyede buğday fiatları üzerinde humuvaffak olarak mezun olmuşlardır sule gelecek tesirler daha ziyade Yeni mezunlar şunlardır: diğer müstahsil memleketlerîn re Mazhar (Usküp), Sami (Antakya). Mah> koltelerine tâbi kalacaktır. mut Celâl (Harput), Kâzım ^Beyşehir), Amerikada buğday ve alelumum Sabri (Merzifon), Tevfik (Çerkeş), Abdulhububat fiatları tereffüde devam elah (Antep), Cebbar (Kars), Yıısuî Bahri diyor. 5 temmuzda 1 Amerikan ki(Erzurum), Lutfi (Erzurum), Muhlttin (Sılesi buğday 96 7/8 sentesten mua • vas), Orhan Sami (istanbul), Yalçın <Semele görürken 12 temmuzda 106 3/8 yiteli), Zühtü (Çankırı), Abdülmecit (Ansentese yani 160 kuruşa yükselmiş, takya), Necati (Sıvas). bu suretle bir kilo buğday bizim para Hadi (Bolu), Zühtü (İstanbul), İlhar> ile 5 kuruş 30 paraya çıkmıştır. (Sıvas>, Mahir (Tarsus), Şevket (Edirne), Kahve fiatları doların düşmesine Süleyman (Sınirkent), İsa (Kars), Cevdet rağmen kımıldamamakta olduğuna ^Bor), Mustafa Nuri (Sivrıhisar), Kâmi göre kahve fiatları düşüyor demek (Antakya), Ratip (Tire), Nevzat (Kıbrıs), tir. Bu sukutun başlıca sebebi Brezil Şekip rAntakya), Semiha (Ankara), Ceya mahsulünün bu sene «imd'iye ka* mil (Kılls), Nazif flstanbul), İbrahim (İzdar hiç görülmemiş bir miktara yanî mir), Seyfi (Fılıbe), Abdülkadir (Ordu). 30,000,000 çuvala baliğ olmasidır. Celâl (Erzurum), Samiye (istanbul), Hasar Alelumum maden ve petrol fiatları (Rize), Sezai (Kırklareli), İbrahim (Kayda yükselmektedir. seri), Muhtar (Bursa), Mustafa (Bozkırı, Pettah fBolu), Berki (Malatya), Rifat !Sıvas), Sami (Silıfke), Tacettm (Kemalpaşa) İhracat Ofisinden tebliğ edilmistir: Kemal rKıbns), Zahit (Taşkent), Şükrü Romanya hükumeti 4 temmuz 933 (Kıbrıs). tarihinden itibaren yeni bir takım Enver (Bursa), Nevzat 'Ankara), Ahmet maddelerin ithalini kontenjana tâhi (Sıvas), Hasan (Izmit), Bedri (Hozat), tutmuştur. BunJ^r meyarında TürkiAdnan (Işkodra), İlhami (Gördes). Nuyeden Romanyaya ihraç edilen bir çok maddeler vardır. Bunlar hak • rettln (Hereke), Enver (Kıbns), Hamit (Kayseri), Ali (Çermik). Süreyya (Kayseri) kında İhracat Ofisinden izahat alıİhsan ^MarmarLs), Sezai (Hayrebolu), Basnabilir. ri (Adana), Tevfik (Tavas), Hılmi (Mersinj Salâhattaı (İztnir), Cemal (Erzurum), Mehmet Ali (Antakya), Fazıl (Olti). Bürhanettin fAdana), Âdıl (Koyulhisar), HaSümer Bank servislerinde nım ve Beyler. Ankara Hukuk Faköltesinden 73 taiebe mezun oldu Romanyada yeni kontenjan ^ Daktilo aranıyor istihdam edilmek üzere daktiloya ihtiyaç vardır. Ankaraya gitmeleri şarttır. Lisan bilen ler tercih olunacaktır. Talip oIanların Galatada Sümer Banka müracaatleri. Üsküdar Hâle sinemasında BiR KADININ HAYSİYETİ lla. A\DRE LUGUET "Ti: Garp Kahram mlan Vilyam Desmond