Hayat Ansiklopedisi üncü cüzü çıktı 33 Onuncu sene: No. 3261 umhuriyet tSTANBUL CA&ALOCLU Telgraf re tnektup adresi: Cumhuriyet İstanbo] Posta kutusu: lstanbul, No 340 Telefoo: Başmuharrir: 22368. Tahrlr mfldüra: 23236, tdare müdürü: 22365, Matbaa. 20472 Hayat Ansiklopedisi Büyük bir küfüphareyi bir arada evinize gefiren en faydal» eserrfir. Her evde bir tane bulunmak lâzımdır. Salı 6 Haziran 933 Osmanlı Bankası itilâfnamesi imzalandı Londra Konferansından Beklenen neticeler I W11 Otomobilât, otomobilât! I Ankara 4 {Başmıiharririmızden) iinyanm dört kösestnden he • men bütün memleketlerin mu • rahhaslan ya Londra yolunu tutmus, ya tutmak üzere bulunuyorlar: Bu Octısadî cihan konferaroında Umu • mî Harp sonu insanlanmn çefctikleri ısbraplara çareler bulunmağa çalışılacaktn*. Hemen kaydedelim ki Londra konferansına gidilirken dahi henüz silâh lan azaltma işi kat'î sekillerîni almış değildir, ve devletler arasındaki borçlar rneselesine ise henüz dokunulmamı*tır bile. Buna ilâve ediniz ki dünya iktı sat buhranmın sebepleri ve izaleleri çareleri hususunda bellibaşh yüksek ik tısat mütehassıslan arasında görüs ve anlayif birliği yoktur. Bu mukaddeme fle anlatmak isfediğimiz şudur ki gö • rülecek iş, meselâ süâhlan azaltma konferanslarınmkine nisbetle adeta uçsuz bucaksız denilecek kadar büyük ve genisbY. Bımlarla beraber herkes konferansa, b«!ld oradan dünyanm ıstırabtna azçok sükun verecek kararlar çıkabilir ümi dfle, adeta mütehalikâne istirak edi yorlar, ve bütün murahhas heyetleri oraya ceplerinde ve çantalannda, bk • tabi daba ziyade kendi memleketleri • nin ihtiyaçlannı derpis veya telif eden, bir takım fikirler ve projeler götürü yorlar. Konferansın çok nutuklara boğuhnasmdan korkan M. Ruzvelt Amerikan murahhaslarına müzakere mevzulanntn sahrbaşlanm vermiş ve sozler dallandırılıp budaklandınlmıyarak bühatsa bunlar üzerinde ısrar ed3me«ni işaret eylemiştir. Bir dert üzerinde bflhassa mütehassıs geçmenlerin konuşmağa baslamalan hiç şüphesiz ilk caredir. Londra kon feransmdan hemen müsbet neticeler çıkmasa bOe büyük deff etrafında jra pılacak hararetli hasbıhallerin ortaya hv takım bakikatler koyacağı muhak kakbr. Milletlerin ondan sonra bu haIdkatleri yavaş yavas olsa da hal ve mevkie hâkim kümalan ümk olunabilir. Bizce ilk Londra konferansı umumî bir araftırma vazifesini gördük ten sonra hal ve fasledilmelerı çetin olarak taayyün edecek meseleler üze rinde tekrar konusmağa vakit kazan mak üzere tecil olımacalctır. Yani bu büyük konferans bir içtima ile bStmi yerek, «ilâhları bırakma isinde olduğu gibi, müteakiD ve mütevali içtimalarla devam edecektir, ve öyle hükmoluna bilir ki yapılabilecek şevler de ancak bu müteakıp ve mütevali içtimalarda tahakkuk ettirilebilecektir. Cihan ikfasat konferansında dahi her* şeyden evvel emniyet islerinin ilk safa geçen meselelerden biri olarak göze çarpman müstebat sayılamaz. Sulhun en kat'î surette müesses bulunmaması dünya islermin bozukluğunda âmil olan sebeplerdendir. Şikâyetçi milletler var, vaziyetleri muhafaza etmek gayretinde bulıman milletler var, kin var ve gayz var. Bu havanın işlere inkişaf isbdadı verecek bir hava olmadığı meydanda dır. Silâhlan artık bir daha harp ohnıjcacak veçhile azaltmaktaki çalışmalann müsbet neticelere varamamıs olmasmdaki acılık bilhassa Londra konferan sında daha açık ve daha müessir o larak hissedüecektir diye tahmin ederiz. Devletler arasmdaki harp borclannm dahi Londra konferansı havası üzerinde asılı bir kılıç tesiri yapacağmı ta savvur etmekte hata olmasa gerektir. Amerika haklı olarak alacaklanm istiyor ve alâkadar Avrupa memleketleri 'de kezalik azçok haklı olarak bunlan ©demekteld müskülâttan bahsediyor lar. Mesele muallâkta, fakat dedifimiz 'ccibi, düsmeğe müheyya asılı bir kılıç halindedk. GSmrük duvarlan isine gelince belIri konferansın mahiyeti itibarüeonu en «iyade alâkadar ve'meşgul etmek la • kım gelen mesele budur. Sanayii iler lemis büvük ve ne olsa zençin memleItetler için bu duvarlan mdirmek veya 'kaldırmaktan bahsetmek kolaydır. Az'çpk sanay! tesisine henüz başlamıs ikiny , üçüncü derecedeki memlekeder için 'roeselenin o kadar kolayltkla geciliver'miyecek kadar büyük bir ehemmiyeti jvardır. i Şu hakacati ele alm: Tekâmül yolun3 » v« mecburiyetinde her mıHetm ax'çok aanayie malik olmak ihtiyacı mubakkaktır. O mıllet tamamen ziraî bir mtllet olsa dahi. tlim ve fen bugün tarU ile lâboratuvan ve fabrikayı birbirme kan«farmu bulunuyor. Bu bir. Sonra herkes alelıtlak sanayi yoluna Altı senede 18 milyon liralık otomobil aldık >•• <ı *m* Osmanlı Bankası Yeni itilâfname dün Ankarada imzalandı Ankara 5 (Telefonia) Osmanlı Bankası ile yapılan müzakereler bugün bitmiş ve yeni itilâfname imzalanmts ttr. ttilâfnameyi Saracoğlu Şükrü Beyle Osmanlı Bankasımn Paris müdürü M. Bele imzalamtşlardır. Yeni itilâfnameye göre Bankanın imtiyazt 1952 senesine kadar temdit edilmistir. Ban ka hükumete 5 sene müddeile 2S milyon sterlinlik bir döviz kredisi açacakhr. Karar tatbik ediliyor Tıp Fakültesinin nakli işine başlanmak üzere.. • • ••^«»^^^^ • • Bu rakamlar bizi otomobil mubayaatında lükse kaçmaktan menetmelidir Dün teşkil edilen yerleşme komisyonu plân hazırlıyor M. Malş ta Darülfünunda bir kürsü alacak Profesör Malşla ıslâhat komitesinin beğendikleri Darülfünun bmasımn Tıp faJriHtestne terki takarrür etmiş ve nakil işlerile meşgul olmak üzere de ıslahat komitesi, Maarif müste şarı Salih Zeki Bey ve bazı profesörlerle Tıp fakiîltesi reisi ve Da rülfünun emini vekili Tevfik Recep Beyin iştirakile bir nakil komisyonu teşekkül etmistir. Komisyon dün öğleden sonra geç vakte kadar Da rülfünun binası dahilinde uzun uzadıya tetkikatta bulunarak sınıflan ve diğer daireleri ayn ayrı gezmiş, Tıp fakültesinden nakledilecek sı nıflann lâboratuvar ve sair kısım • lann nerelere yerlestirileceğini kararlaştırmağa başlanmıştır. Ko misyona dahil Tıp fakültesi mü derrisleri ayrı ayn kendi ihtısaslanna ait kisımlann yerleşthilmesine memur edibnişlerdir. ProfesöVier Darülfünun binastnı ge • zerek kanaatlerini ayn ayrı rapor halinde bildireceklerdir. Bundan sonra salı akşamma kadar, bir yer Attt senede 18 milyon liralık otomobil satın aldtk, bu kadar paramız hartce gittı «Şimendtfer mi, otomobö mi?» münakaşalan gazetelerimizde sık sık gö rülmektedir. Fakat bu münakaşalarda mühim bir nokta mühmel bırakıl • maktadır. Otomobilin nakliyat islerinde yaptığı büyük inkılâp herkesfn malumudur. Fakat acaba bu bize kaça malomuftur? Eski bir meb'usun oto mobilât, otomobilât diye sikâyet ettiği bu otomobiHer için son senelerde Avrupa ve Amerikaya mekadar para verdik? Biz bugün bu tetkiki yapmaği fay • dalı görüyoruz. 1927 senesinden 1932 senesi niha yetine kadar Türkiyeye khal edilen otomobil, kamyon, kamyonet sasi ve teferruaimnı kıymetleri so kadardn: 1927 4 29l,000hra 1928 4 800,000 1929 4.435,000 1930 2.161,000 1931 1,549,000 1932 870,100 Yekf.n 18,1 06,100 » . 1933 scnesmm ilk üç ayı zarfmdaki khalât 123,000 liraya yakm oldduguna göre, bu sene otomobil îthalâtının bir miktar daha tenezzül edeceği anlasıhyor. 19271929 seneleri vasatisine göre otomobil ithalâhmra senevî 4,S mil » yon liraya kariptir. 1930 seneskıden itibaren ithalât birdenbire azalmış ve bu azalu devam ederek 1931 senesmde 19271929 seneleri ithalâtının vesa tisine nazaran % 6 6 , 1932 sen«sinde dc % 8 1 derecesini bulmustur. Bu azalı* bashca iki sebebe atfedüebilir: Bidayette döviz tahdidah, muah haren koMenjan, v« nihayet iktuadi buhran dolayısiie iftira kudretimizin' düçan zâf olması. Italya ile Müzakere bitiyor İtalyanların açacakları kredinin esasları Ankara 5 (Telefonia) Italyada kredi meselesine dair yaDilan müzakeratm bitmek üzere olduğu büdirilmtştir. Müzakereler kilâfla netıcelenirse ttalyanlar bize 30,000,000 liralık bir kredi aeacaklardır. Bunun 10 milyon lirası mal olarak verilecek, 10 milyon Bratı borçlara mahsup edilecek, 10 milda nakten tesviye edflecektir. Edebiyat Fakülteslnde Wr kttrsfl &laeak olan Profesör M Mals lefme plinı tesbtt edilip vekâJet» gönderilecek ve vekâletten ahna (Mabadi 4 üncü Bursada iki vak'a daha Geçen günkü soygun faillerinden iki haydut bir korucuyu öldürdüler; birisini de yaraladılar Bursa 5 (Telefonia) Bu sabah Yenisehir civarında iki vak'a olmuştur. Bir korucu öldürülmüf, diğer bir korucu da yaralanmıstır. Bu cinayetler şöyle olmuştur: Orhaneli yolundaki soygun fail Ierinin bir an evvel yakalanması için vîlâyetten köylere ve kazalara ya pılan tebligat sırasınd'a köy ve kaza hudutlanna glrecek olan yabaneı sahsın hüviyetinin ahnması bildiril mistir. Bu sabah mahut gökbayrakçı Cemalin Yenisehir yolu üzerindeki çiftliği civarından geçen iki meçhul şahsı, kendilerini gören korucu tarafından «dur» emri verilince emri dinlemed'kten maada oradaki bir gübreliğin arkasma yatmak suretile siper ala>"ak korucunun üzerine tabanca ile ateş etmeğe başiamıslar dır. Korucu müdafaa vaziyetine geçmek üzere iken isabet eden bir kursunla derhal ölmüçtür. Bu adamlar korucuyu öldürdük ten sonra oradan kaçmışlar ve Dimboz civarına geldikleri sırada bu köyün korucuları ile karsılaşmıç lardır. Katiller bunlara da ateş ederek bir korucuyu ağzmdan yarala mışlardır. Yaralı korucu Burtaya getirilmi», meçhul katiller de Dimboz cfrannda kaybolmuşlardır. Bu hâdise sabahleyin vilâyete ha tthalâtı teferruatae tetkik ettiğimizde kamyon ve kamyonet ithalâtında son senelerde ezayüt olduğu görülmektedir. Diğer taraftan beherinin sıkleti 900 flâ 2000 kiloya kadar olan otomobil Hhalâtımız 1930 senesinde 900,000 liraya baliğ olmusken 1932 de 200,000 liraya düsraüstür. Bu da gösteriyor ki mem leketimizde otobüs servislerinin inkisafı dolayısile kamyonet ihtiyacı artmakla (Mabadi 4 üncu sahifede) Alî Fuat Paşa Ankarada Gazi Hz. tarafından kabul buyuruldu Ankara 5 (Telefonia) Sabık ordu müfettişlerinden Ali Fuat Paşa Hazretleri Ankaraya gelmiştir. Ali Fuat Pasa Hazretleri Reis^um hur Hazretleri tarafından kabul buyurulmustur. Müşarünneyh Hz. Ismet Pasa Hazretlerini de ziyaret etmistir. Re isicumhur Hazretleri Ali Fuat P««a Hz. ni bu aksam yemeğe alıkoymuslardır. Yunanistanda dahilî vaziyet karışıyor Muhalefet şiddetli harekete geçiyor. Hükumet kanun mahiyetinde emirnameler çıkaracak Atkta 5 (Hususî) Tesriî mezu m'yet komisyonu teskffî tararan hâlâ muallâkta kalması ihtirasların alevlenmesine sebebiyet verivor. Hükumet meclisteki ekseriyetine istmaden komisyonda da ekseriyeti temin etmek iddiasındadır. Buna karsı muhalifler meclisi âyandaid muhalif azanın ekseriyeti teski! ettiklerinS ileriye sürerek kotnisyonun hem meb'uslardan hem de âyandan mürekkep olduğunun umıtulmemasım ihtar ediyorlar. Meb'usan meclisi reisi, M Venizelosa göndermiş olduğu mektupta hüku metin tesriî mezuniyet komisyonımun azası arasma yeniden üç meb'us flâve etmek kararmda olduğımu bfldirnrve bunun için muha.liflerden de ik? meb'us seçilerek komisyon azasınm 45 e iblâğma muvafakatini istemistir. tiursa Muddetumumi muaıHni Fahri Bey ber verilir verilmez vilâyet jandar • ma kumandanı Muhittin Beyle kuv vetli jandarma müfrezeleri hemen bu istikatnete sevkolunarak genis mikyasta bir tarama hareketi yap maya baslamışlardir. Ayrıca Müd • deiumumî Fahri Bey de vak'a ma hallerine gitmiştir. Bu hâdiselerden müteessir olan köylüler de jandarma ile birlikte tarama hareketine iştirak arzusunu göstermişler ve land'arma alay kumandanının idaresi (Mabadi 6 tnct sahifede) Yeni Maarif Vekâfeti binası Ankara 5 (Tele5onla) Maarif Vekili bugün profesör Eğli ile beraber yeni Maarif Vekâleti binası, kütüpane ve müze bmalartnın plânlan üzerinde tetkikat yapmıstır. Büyük ve ebedî Haşimi dun gomduk Başvekil M Çaldarlse şlddetle hücum eden M. Venizelos {IIIIIMIIIIIIIIIMimilllMllllllinillMII Muhaliflerin kararı Atina S'(Hususî) Muhalefet li J (Mabadi 5 mci sahifede) dökülmesin denüdiği zaman böyle bir teklifin faraza bizimki gibi memle ketlere temin edeceği mukabil taviz müsbet ve hakikî olabilir mi? Kim bize bizim i^tidaî maddelerimizi muntazaman ve mütemadiyen değer pahalarile alacağını temin edebilir? Bu iki. Mübadele vasıtası olan para mese lelerinde kuvvetli ve cazip nazariyeler mevcırt olmakla beraber para kıymeti memleket faaliyet ve servetüe alâkadar oldukça bunun dahi muğlâk safhalar arzettiği görülecektir. BeyEelmael mübadele vasıtası olan müstakir ve altin esasma müstenit bir para: Nihayet konferansm teminini istihdaf edeceği amelî maksat bu olabüir. Bu ise simdiye kadar iyi kötü vardı, ve gene var olmakta devam edecektir. BeBd «mdi ona daha amelî ve umumî bir esas buI kmabüecektir, o kadar. KonferanMa I altma yardmıcı olarak gümüşün sahne' ye çıkanlması ciddiyetle mevzuu bahıo inillllllllllllllPIIICIIMITIIIIIIlllllIllllllllMllllllllillirlMIIMimilllllllllllllllMII lllllllllllllMinillllilllllMIIIMII lacağı görülüyor. Fakat bütün gayret lere rağmen millî ikbsatlarda para faymetleri tehalüfün« çare bulanmamn kolay olmadığı ve olamıyacağı görühlr diye tahmin ederiz. Geriye ne kahyor? Işin edebivatm dan sarfı nazar olunursa konferansta hal ve vaziyete hâkim olacak mese leler işte bunlardır, ve bunlann halli ise zannolunabileceği kadar kolay değildir. Bize Öyle geliyor ki bütün bu meseleleri halletmek için evvelâ beseriyet âteminde harbi hakikaten mümteni kı lacak çareler bulmakla ise başlamak lâznndır. Biz zannediyoruz ki eğer biz harbi mümteni kılmazsak bu mesefekrin halli gene sflâhm kuvvetîne merbot ve muallâk kahr, yani hiçbir zaman Evveöa gim ebediyete kanfan büyük hallediknemis olur. sairimiz Ahroet Hasimin cenazesi dün, Halbuki bundan sonraki harp ihÜ • hayranlannnı gözyaslan ve hudutsuz maHeri omuzlannda anarsi heyulâlan teessnrleri arasında Eyübe defnedâdi. taşıyorlar! Varın artık beseriyetin nereHa|im, o ender kudret sahiplerinden ye gktiğine siz hükmedio! idi ki bütün hayatmda dahna nadide YUNUS NADİ Ortada Ostadm cenazesine lştlraR eden binlerce kişıden bir kısım, safda Ahmet Haşlmin olümünden blr gün evvel, yatağında, şair Ahmet Kutsl tarafından çekllmiş son resml, solda cenaze merasimine ialrak eden Kadıköy kız orta mektebi talebesi çelenklen takibcn yüruyor bnr kıymetle yükselen yazı ve sözlerle her hareketi elemK bir san'at hâdiseri teskil etmistir. Dün his ve hayal âlemmm bir cihangirini fetheden toprak, fani bsanlarm, araiarından ayrılan ebedî bir zekâ için nastl yas tuttuklanm ve nasd ağlashklannı gördü. Cenaze, öğle üzeri, Kadıköyünde B» hariye caddesindeki Belvü apartıma nından kaldınldı. Bu smlarda bütün Lutfen sahıfeyı çeviriniz