İfcf Yıîzlü Kız Yuzan: MARTA MAK KENNA Çeviren: ABİDİN DA VER r Cumhmiyet '• Şehir ve memleket haberleri Yarım kalan Mektep binası " Siyasî icmaı ] Uzak Şarklaki SOB vaziyet Uzan Şark ahvali, büsbütun fenalastı, Cemiyeti Akvaro a«l maksab teşekkülü olan nzlafbrma işini bir tarafa bırakarak küçük devletlerm zorile Japonya'ya karşı dürüst btr Uvn takınmakla Uzak Şarkta ihtUâf bafind* bulunan unsurlar arasmda tavassutta bulunabilecek ortada bir cthaz kahnamıştır. Japonya Cemiyeti Akvamdan çıktığı için tamamen serbest hareket etmekte artık hiç bir mahuzr görmüyor. Mançuri hareketi başlamazdan, yani bir buçuk sene evvel Japonya arazi itibarile yirminci derecede bhr devlettı. Bugün ise Japonya cihan devletlermin dördüncüsünü teşkil ediyor. Yani İngiliz Imparatorluğu, Sovyet Rusya'sı ve Şirralî Amerika MiHtehit hükumelleri devletlerinden sonra Japonya geliyor. Çünkü garbî Avrupa vüs'atinde olan Mançuri ve Fransa'dan büyük olan cenubî Mogolistan'ın Jshol eyaleti ve Sovyet Mogulistan'ının şark eyaleti Kmgan şimdi Japon'larm askert işgali ve idarî kontrolu altında bulunuyor. Japon kuvvetlerinin Seddi Çin'e yetiştikten sonra bu hatta duracaklan ve asıl Çin'in şimal hududu bulunan bu eski harb geçmiyecekleri bekleniyordu. Halbuki Japon kuvvetleri Seddi Çin'in kapılarmı harple zaptettikten sonra da durmamıslar ve şimalî Çin'i istüâya baş'amışlardır. Japon kuvvetlerinin şimalî Çin'de Lvan nehri hattına kadar ilerliyecekleri tahmin olunuyor. Şüp • hesiz Japon'lar halis Çin'li nüfus ile kesif bir surette meskun bulunan şimalî Çin'i daimî surette işpji, yahut Mançuri hükumetine ilhak edecek değildirler. Anlaşılan Japonya, ileride Çin'le müzakerede bulunduğu sırada Seddi Çin'în şimaline ait talep ve iddialanra zorla kabul ettirmek ve asıl Çin'de Japon emtiasma karşı boykot yapılmasmı menetmek için şimalî Çin'in bir kısmını yahut hepsini elmde bir rehme olarak kullanmak isb'yor. Artık Cemiyeti Akvamdan ve Çm'den endi«esi kalmıyan Japonya, bîr taraf» tan da Sovyet Rusya'sı ile dahi hesap görmek istiyor. Şimdiye kadar Sovyet Rusya'sımn Japon'larm siyasî ve askert teşebbüs ve hareketlerine karşı takip eylediği brtarafane ve müsaadeK siya» set, Japon'lar tarafmdan bir zâf v« aciz eseri olarak telâkki edilmiştir. Bu* nun için Japon'lar S^v^ret Rusya'sın* karşı dahi taarruz etmeğe^ başlanBşlar* dır. Merkezi Vlâdivostok olan Roıv* nın sahil eyaletini asıl RuşgA'ya. rapte» den şimalî Mançuri demiryolu hatta 5» zerinde Rus'larm transit muvasalan Ja> poniar tarafından bir kaç gün «vrcl kesildi. Rusya devletine milyarlarca altın rul leye malolan bu demiryolunu Sovyet memurlannın idare etmesme dc knkâa bırakılmamıştrr. Şimalî Mançuri demiryolu 3e birnkte şarkî Sibirya'nın emniyet ve selâmetd tehlike altında bulnnuyor. Şimalî MançurTnm Sibirya îçeri • sine âdeta bir koridor gibi sokulmuş bir yer olduğu malâmdur. Japonya'nm müttefİki Mançuri bükumeti, şimalî Mançuri demiryoluna ait yüzlerce lo komotif ile binlerce vagonun Sibirya'ya kaçınldığmı iddia ederek bunlarm iadesi için Rus'lara br ültmatom ver • mişti. Bu ülUmatoma karşı Sovyet hü kumeti böyle bir şey vaki ohnadığuu büdirmiş ve bilâkis Rusya'nm "^V olan demiryolıma ve bunun memurlanna ve Sovyet Rusya'snm transhme taarruz edudiğinden bahisle bunlarm tamirini şiddetli bir lisanla istemiştir. Bu şiddeüi teş«bbusun Japon'lan taarruz siyasetinden vazgecireceği zannedilemez. Çünkü Avrapa'daki siyasî mehafllde hânl olan kanaate göre Japon'lar şknalî Mançuri demiryolunu, vagonlarmın Sibirya'ya aşınldıgı bahanesfle zaptetmeğe hazırlanmışlardır. Buna karşı Sovyet Rusya'smn askeri bir müdahsJede bulunmasma meydan buakmamak için külliyetli mürtarda Ja pon kuvvetleri Tsi Tsikar'dan şimale tahrik edümistir. Bu kuvvetler Maveraj Baykal havalisinde Sovyet bududunda tahaşşüt ediyor. tlk defa kızıl ordu ve Japon kuvvetleri bu hudurta karşı karşıya gelmiş olacaklardır. Burada ufak bir hâdisenin zuhuru tamir kabul etmes kanlı musademeleri intaç edebüeceginden Uzak Şarkta vaziyet şkndi gayet tehlikeü bir safhaya girmis bulunuyor. MVHARREM FEYZİ 22 Nisan 9 M. Hoot ihtiyar hizmetçi ve ahçısi, hemen bu harp kurbanı atın budunu parçaladı ve kızartmağa basladı. Etin kokusundan heprraiz yutknnma ğa başlamıstık. Sabahtanberi açtık. A&zımız sulanmakta, midemiz zil ça'makta haklı idi. Tam bu esnada pencerelerin camları sangır şungur kırıldı, kapılar dipçik darbelerüe çatırdamağa başladı. Bahçede sivrî uçlu Alman miğferlerinin ve daha korkuncu keskin süngülerin ay aydınhffinda parladı ğmı gördük.Evin içi, bir anda çizme takırdılan ve bağnşan seslerle dol du. M. Hoot : Çabuk, mahzcne saklamnız, dîve bağırdı ve karısmı kolundan yakalıyarak mahzene giden aralı&a sürükledi. Het>imiz, korkudan nefea nefese, karanlık merdivenlerden yuvarlanarak mahzene saklandık. Arkamızdan bîr elektrikli cep lâmbası nın ziyan mahzeni aydıniattı. Birde, ne RÖreyim, mahzen agzma kadar insanla dolu! Bunların heps! korlnı dan gozleri faltası gibi açılmış za vallı mülteciler idi. Ustümüzde gök gürültüsünü an dıran ayak sesleri dolaşıyordu. Biraz sonra, mahzene inen merdivenin basmdaki kapı şîddetle açıldı. Elinde bir fener tutan bir nefer göründü. Nefer, elîndeki fener! birinci baaamaîin üstüne bıraktıktan sonra, siiâha devrandı ve içeride adam olup olmadığmı anlamak icin tüfe •ginin hazmesindeki kursunlan bîrblri arkasmdan mahzenin karaniığı icinde kaynasan insanlara doijru sıktı. PatUyan her fişek bn daracık ka palı yerde, bir zelzele tesiri hasıl edivor, kursunlar, vizıldıyarak du varlara, me'divenlere çarpıp geri »ıcrıvordu. tçeriden, evvelâ bo£uk vahsi s<»sler, tonra acı feryatlar yükseldi. Uç erkek yaralanmış, diijer kursunlar. AUah bize acıdığı icin, bir tereyaği fıçısma isabet etmişti. Asker, sonra, feneri eline aldı ve tallana sallana merdivenden inmefre başladı. Arkasında bir kaç nefer daha vardı. Mahzendeki erkeklerden bazıları canlan burunlanna gelmiş oldu$u için bu nef erlere hficum ettiler. Bofruşma esnasmda fener kırılıp söndü.Merdiven başında duran bir tabit, emirler veriyordu. Boğuşma çok sürmedi. Yukarıdan koşup gelen diğer askerlerm yardımile hepimizi mahzenden yukan çıkardılar. Ay aydınlığında bizi bir hizaya koydular. Takriben elli kişi idik. Sessiz ve mütevekkil bekledik. Zabitin sesi gürledi: Erkekler üç adım ilerii Erkekler saftan aynldılar. Erkekler, sola dön marş! Bir kelîtne söyletmeden, veda bile 1 Türkiye Büyük Millet Mecli«nin ilk açılma günü olan 23 nisan ayni zamanda Çocuk Bayramı olarak kabul edildiğinden resmî daheler ve hususî müesseseler Türk bayraklarile beraber Himayeietfal bayraklarile de donanlacaktır. 2 23 nisan pazar gün» saat on beşte Halkevinde merasim yapılacaktu. Merasime İstiklâl marşile başlanacak, Halk Fırkası lstanbul Vilâyeti tdare Heyetı Reisi Cevdet Kerim Bey tara fından bir nutuk söylenecek, daha sonra Gazi Hz. nin nutkundan muhtelif parçalar okunacaktır. Bu merasim ve nuhıkiar radyo ile dinlenebilecekrJr. 3 Bavramın birinci günü çocuklar Fatih parkında toplanarak Himayeietfal bayraklarile süslenmiş otomobillerle sıra ile Belediye, Fırka, Himayeietfal, Halkevi, Vilâyet, Kolordu merkezlerini ziyaret edecekler ve bu suretle Taksim abidesi önüne gideceklerdir. Abide 3nünde toplanmıs olan çocuklann manevî şahsiyetinde bütün Türk çocuklannın bayramı Halkevi tarafından tebrik edilecek ve merasimle Türk sancagı çekilerek selâmlandıktan sonra abideye çelenkler konulacak ve merasime nihayet verilecektir. 4 Çocuk alayı köprüden geçerken vapurlar tarafından düdükler çalına rak selâmlanacaktır. 5 23 nisan günü ilk ve orta mekteplerde konferanslar verilecek ve Himayeietfal cemiyetinin yardımile eğlenceler tertip olunacaktır. 6 Himayeietfal Cemiyeti tarafından sehrin muhtelif mahallerine çocuk hakkmda vecizeler yazılı levhalar asılacaknr. 7 Çocuk Haftası içinde çocuk mevzularma dair gazetelerle neşriyat yapılacaktır. 8 Himayeietfal Cemiyeti tarafından hazırlanacak kartlar mekteplere dagıtılacak ve çocuklar bunlarla birbirlerini tebrike teşvik edilecektir. 9 23 nisan günü tayyare ile sehrin muhtelif semtleıine Himayeietfalin hazırladığı vecizeli kâğıtlar atılacaktır. 10 Her kaza mıntakasının, Himayeietfal ve Fırka reislermin yardtmiU Alman'lar, mahzenden elli kişiyi çıkardılar, erkekCemiyet bir sene zarleri ve kadmları ayrı ayrı yerlere götürdüler! fında neler yaptı? ettirmeden bütün erkeklerimizi, süngülü neferler arasında alıp gittiler. Biraz sonra, kafile karanlık sokağın içinde kaybolup gitti. Zabitin sesi tekrar gürledi: Kadınlar ve çocuklar, mahzene! Hepimiz tekrar mahzene indik. Neden sonra dostumuz Mm. Lucel le'tn kaybolduğumın farkına vardık. Sakm onu da öldürüp, cesedini bahçenin bir kenarına yahut ta bir çulcura atmış olmasmlar. Maamaf ih bu azimkâr kadının, gürültü arasında kaçıp kırrtulmuş olması ihtimali de çoktu. Onun çok enerjik ve tnetin bir kadın olduğunu bilîyorduk. Pek merak etmekle beraber Lucelle'in ne olduğunu tabiî askerlere sormadık ve onun kayboluşu, bizi endişe içinde bırakan bir sı r halinde gizli kaldı. Tam on dort gün bu mahzende hapsedildik. Günde yalnız bir defa mahzenden dışan çıkmaraıza müsaade ediliyordu.. Nisbeten küçük bir yer olan mahzenin havası, teneffüs ve tahammül edilm«z bir hale gelmisti. Altma koyacak ot ve minder bulamıyanlar, geceleri softuktan çok mustarip oluyorlardı. Yakacak kö* mürümüz de yoktu. Alman kumandanlıgi bizi umıtmuş gibi görünü yordu. Aldığımız su ihtiyaca yetis miyor, mahzen hiç temizlenmiyordu. Sıhhatimizi düsünen hiç kitnse yok~ tu. [ 1 ] jGümrüklerde iş Hilâliahmer Kongresi toplandı Neden uzar: Bir tek beyanname tam Saray'daki mektep tamir ve ikmal edilecek on elden geçiyor! tzmir «Hususî» Yirmi gündenberi tzmir gümrüklerinde tetkikat yapmakta olan gümrükler mütehassısı Amerika'lı Mister Vorfeld, buradaki işlerini bitirerek Ankara'ya gitmiftir. Oradan İstanbul'a geçe cek ve lstanbul gümrüklerinde baş ladığı tetkiklerine devam edecek tir. Mütehassıs, tzmir'de bulundHığu yirmi gün içinde, gümrüklerdeki işleri inceden inceye gözden geçirmiş, işlerin kolaylaştırılması için neler yapmak lâzım geldigini aıraştırmıştır. Mister Vorfeld, bir taraftan güm* rük başmüdirile gümrük memurla rından malumat ahrken, diğer taraftan da gümrüklerle alâkadar tüccar, kumusyoncu, gimsar gibi i» adamla rile de konuşmuş onlardan gümrük işleri hakkında izahat almıştır. tzmir, mühim bir ihracat ve ît halât limanı olduğu için, Amerika'lı mütehasMsın burada yaptığı tetkik* ler büyük bir alâka ile takip edil miştir. Mister Vorfeld gazetecHerle görüsmekten, onlara beyanat ver mekten mümkün olduğu kadar kaçmış ve hakikaten hiç bir gazeteciye tek bir söz söylememişttr. Fakat, gazeteciler de, mütehassısın gümrük lerde yaptığı tetkikler hakkında malumat almanın yollarmı bartmakta zorluk çekmemislerdir. MütehassısIa görüşenler, ona izahat verenler, gazetecilere, Amerika'lı mütehas sısın sözlerini, düsüncelermi nakle den en güzel bir vasıta olmuşlardir. Mister Vorfeld, gümrüklerdeki işlerin bir çok kanallardan geçmesi yüzünden müşküllerle kar*ıla?»lrfıgı noktası Uzerinde çok durmuştur. Mütehassısın vardığı neticeye göre, ithal edilecek eşyaya ait bir beyan name, gümrükie tam on kanaldan, on elden geçmektedir ki, mütehas sıs, bunun mutlaka üçe indirilmesi lâzım geldiği kanaatini hasıl etmistir. Amerika'lı mütehassısın alâka darlara söylediğine bakılırsa, güm rüklerdeki kırtasiyecilik ortadan kaldınlmakla beraber memur kad rolannı da azaltmak lâzımdrr ve iş başında bırakılaeak memurlara yüksek maaş vermelidir. Mister Vor feld'm, tnhisaırlar Vekâletine vere ceği uzun raporunda, memur kad rolannın azaltılarak kalacaklara yüksek maaş verilmesi hususundaki fikirlerini izah ve müdafaa edecegi anlasılmaktadır. Mütehassıs tzmir'e geldiğinîn i kinci günü, gümrük kumusyoncularının işten menedilmeleri lâzım geldiğtni söylediği şayi olmuştu. Bu haber tzmsr'deki gümrük kurmısyon • cularmı telâsa dü«ürmü»tiL Şim dî daha etraflı ve daha kat'î olarak anlaşıldıgma göre, mütehascıs böyle bir şey düşünmemiştir ve düşün mediğini de kendisme müracaat e den kumusyonculara açıkça söyle miştir. Nihayet bir sabah bizi mahzen d«n çıkardılar. Bir erkâm harp z*biti, sayet asametli ve tantanali bir tavırla, uslu oturmak ve düriist hareket etmek şartile evlerîmize gidebileeeğimizi söyledi. Ayni zamanda on dört gün evvel alıp götürdükleri erkeklerimizi de tahliye etmislerdi. Oğleden sonra babam da geiip bizi buldu. Onlar da bizimle ayni mua meleye uğramışlardı. Bir komşu evinde başrmızı aokacak bîr oda bulduk. Köyümüz, bir istirahat ordugâhı ve cephe gerisinde yaralılan geri gönderme merL«zi oimuftu. llk günlerin delice heyecam ve a* aabiyeti geçtikten sonra, Alman'lar biraz sakinlesmiş görünüyorlar, Belçika'lılara karsı zulümsüz bir şidtfet gösteriyorlardi. Sokaklarda hiç bir intizamMzlık ve kargaşahga kat'iyyen raeydan vermiyorlardı. (Mabadl var) [1] Mfitareke Mneterinde İngUlzierle Fransular, İstanbul'a harben glrmemiş olmakla beraber, blrer bahane lle hapisanelerlne doldurdukları Turklere ayni muameleyl, hatta daha fenasuu yapmıslar* dL Oarlp »ey! Hepst ne kadar blrblrlerlne benzdyorlarmiB! A. D. 23 nisan günü kutlulanacak ve eğlen ceier tertip edilecektir. 11 23 nisan günü öğleden sonra muhteh'f istikametleTe hareket edecek tTamvaylorla çocuklar gezeceklerdar. 12 Himayeietfal Cemiyeti tara fından Gülhane parkında çocuklara ve umuma müsamereler tertip edilecektir. 1 3 Himayeietfal Cemiyeti taTa fmdan 27 nisan perşembe günü Mak 8İmbaT*da bir çocuk eğlencesi yapıla caktiT. M 24 nisan pazartesi günü saat on beşte çocuklara hitaben bir konfe rans verilecektir. 15 25 nisan salı günü saat pn beştv Halkevinde gürbüz çocuk müsaba kan yapılacak, meme çocugu ve mama cocuğu brrincileri ayrılarak bunlara he diyeler verilecektİT. 16 26 nisan çarşamba günü saat on altıda ilk mektep çocuklan arasmda Halkevinde bir şür ve söz müsabakası yapılacak, bu müsabakada birinci ve ikincî üçüncü gelenlere mükâfatlar verilecek OT. 17 27 nisan perşembe günü saat on beste Halkevinde çocuk mevzuu hakkmda bir kanferans verilecektir. 18 28 nisan cuma günü saat on dörtte Halkevinin temsil şubesi tara fından Gağaloglu'ndaki merkezde ve Alayköşkünde çocuklar için müsameTe let verilecektir. 19 29 nisan cumartesi günü Halkevinden birer heyet tarafından yatı mektepleri ve Dariilâceze ziyaTet edilecek ve çocuklarla bayramlaşılacak ve küçük hediyeler dağıtılacaktu. 20 Çocuk Haftası içinde muhtelif günlerde Hse ve orta mektepIeTde ci müsamereler verilecek ve muhtelif sinemalarda çocuklan alâkadar edecek filimler gösterilecektir. Hilâliahmer Cemiyeti tstanbul mer kezi senelik içtimaını dün öğleden sonra, cemiyetin Cağaloğlu'ndaki merkez binasmda yapmıştır. Toplantıda Hüâliahmer Cemiyetinin tstanbul vilâyet ve kaza şubelerinden gelen murahhaslar hazır bulunmuştur. Cemiyetin tstanbul şubesi reisi doktor Ali Paşa ietimaı açmış ve 1932 senesi içinde yapılan yardımlardan kısaca bahsederek yeni sene için iyi çalışroalar temenni etmistir. Kongre resliği için yapılan intihapta birinci reis'iğe Abdürrezzak, ikinci re • isliğe Ferit ve kâtipliğe doktor Ali Beyler seçildikten sonra müzakereye baş lanmıştn*. Evvelâ 1932 senesi çalışmasmı gös teren eski idare heyetinin senelik raporu okunmuştur. Rapora göre senelik bütçede 44 bin 4 lira varidat ve 26 bin 181 lira masraf tahakkuk etmistir. 1932 1933 senesindeki varidat aza aidab, iane, çiçek günü, bayram tebrik kartlan, pul hasdab müsamere hasılab, Belediyenan yardımından ibarettir. Bunun yekunu da 52412 liradu. Masrafa gelince.. Merkezi idare, şubeler masrafı, pul bey'iyesi, alelâde yardım, veremlüere yardım, gıdasız ço • cuklara yardım olmak üzere 36014 liradn*. 1932 senesi içinde umumî merkeza de 16,398 Kra gönderümiştir. HHâliahmer'in bir senelik yardunlan bPhassa îlk mektep talebe!erinden gı dasız olanlara, muhtaç veremlilere yardım ve âcfl yardımlardan ibarettir. Gıdasız talebeye bPhassa tstanbul mıntakasına 2724 lira, Beyoğlu 1551 lira, Üsküdar'a 1379, Beyoğlu şubesine 1232, Kadıköy'e 630, Eyüb'e 373, Beykoz'a 306, Kartal'a 274, A da'lara 41 ve Kantıca'ya 36 liralık yardım yapdmışbr. tdare heyetinm raporu ve hesaplar muvaftk görülerek aynen kabul edilmiş ve yeni idare heyeti intihap olunmuş • tur. Nizamnameye göre eski id8WÜeye tinden beş azanm kur'a 9e çıkarılması ve yerine yeniden aza intihap edumesi lâzım geliyordu. Çekilen kur'ada eski idare heyetinden doktor Ali Paşa, doktor Kutsi Bey, Safiye Harnm, Akil Bey, Necip Bey idare beyetinden istifa etmiş telâkki edilerek inb'haba başlandı. Bu zevat gene ekseriyetle idare heyetine seçildi. Umumî merkez kongresinde tstanbul merkezini temsil etmek üzere Ankara'ya çidecek heyete de Naci Paşa, tstanbul meb'usu Ziya, tbrahim Tali, Şemsettin, Celâl Sahir, doktor Ali Paşa ve Ferit Bevler seçilmiştir. tntihaotan sonra Eminönü kaza mu • rahhası Mehmet Ali Bey bütün Türki • ye'deki Türk bayraklarmm yerli mal lanndan yapılarak yalnız Hilâliahmer menfaatine satılmasını teklif etmistir. Bu teklifin merkezi umumî kongre • sine tstanbul namma bi'dirilmesi kararlaşhnlmıstır. Propaganda maksadfle sulh zamanmda Hüaliahmerm faaliyetini gösteren bir filim ve broşür resimîerin merk^zi umumiden ricasma karar ve rilerek kongreye nihayet vcilmiştir. Saray kasabasmda lnşaatı İkmal edile . cek olan mektep binası Saray «Hususî» Saray'da sefer berlScte yapılırken yarıda kalmış bir mektep binası vardır. Bu bina o zamandanberi ikinci bir himmete mazhar olamadıguıdan günden gime harap olmaktadır. Saray'da tahsil çağındaki çocuklardan yüzü mütecaviz miktan bugün iş* gal edilen mektep binasının darlıgı yüzünden mahrum kahmştır. On binlerce lira sarfile bu hale getirilen binanm yarıda kalışı ise yürekler acnıdır. Bir orta mektebi, bir şehir yatı mektebini, tam teşkilât!: bir ilk mektebi hatta bütün teferrüatile beraber bir liseyi bile istiaba e'verişli olan bu binanm ikmali için yapılan kesiflere nazaran 20000 lira lâ zundır. Bu sene binanm ikmali için vilâyet hususî bfîtçesi tarafından 5000 lira tahsisat kabul edildigini haber aldık. Eğer bu haber dogru ise bu 5000 lira ile bu binayı faideli bir şekle getirmek imkânsız gibi görünmektedü*. Maahaza bu teşebbüs eğer akamete uğramazsa • başlanmış bir iş olması iti barfle memnuniyetle karalanmıstır. M. Halit AntaVya ve isVenderon ve havalisi Törkleri kongresi Antakya ve tskenderon ve havalisi Türk'leri yardunlaşma birliği dün saat on birde tstanbul Halkevinde ikinci kongresinfi aktetmiştir. Kongreyi reis doktor Zrver, kâtip Edip, aza Reşit Beylerden mürekkep bîr heyet idare etmistir. Nizamname heyetinm tertip ettiği nizamname bazı ufak tadiiâtla umum hev*fve hazır buhmanlar tarafmdan kabul edümis ve kongreye nihayet vertlmistir. Agâh tzzet Beyin 1926 senesinden 1931 senesine kadar her Ramazan «Davuldan Ilhamlar» başlığı altında gaze temizde çıkırus olan fıkralanndan vü • cude ge'en (özlii Sözler) ismindeki kitabmın fikrî, edebî ve terbiyevî kıymeti Maarif Vekâletince nazari dikkate alınarak, maarif kütüpanelerine dağıhl mak üzere bu kitaptan mühim bir miktar satın ahnrrusbr. Bir kitap takdir edildi Ayasotya mozaiklerinin temizlenmesi Mozaik mutehassm M. Ditemor evvelki günden itibaren Ayasofya cami sinde tekrar işe başlamıştır. Mütehassıs ile beraber îki mozaik ustan d* çalısmaktadır. ingiliz seyyahları geliyor Bu aym yirmi beşinde Andora vapurile şehrimize 500 İngiliz seyyahı gelecektir. Âfyon madensuyu Afyonkarahısan'nda madeiMuyu membaındaki tesisatm tevsii hususunda tetkikat yapan su mütehauuı dün tek rar EskişeMr'e gitmiştir. Tepebaşı bahçesinin devri Tepebaşı bahçesinin mukavele müddeti yakmda bitmektedir. Taksim ve Tepebaşı bahçelerinin yeni mukavele şartları yakmda hazırla narak ilân olunacaktır. Belediye feo heyeti Tepebaşı bahçesindeki kıraciya ait sahneye, A$rî sinemadaki koltuklara yedi bin lira kıymet koymustur. Ahret kapısında dünya safası Rum'Iarıa Balıklı panayni dün başlamıştır. Havanın çok gü l zel olması p& • nayıra rağbeti ar tırdığından het taraf hıncahuı^ dolmuştu. Heı sene olduğu ü zere dün de panayırda yencniş, içilmiş, bol bol eğlenilmiştir. Pa nayır üç gün sürecektir. Artık bahann iyiden iyiye gelmesi sade Rum'lara değil, gezip eğ • lenmek istiyeri diğer milletten gençleri de Ba lıklı'ya sevket mektedir. Ba lıklı'nın bir hu susiyeti vardır. Kilisenin etra fında, kabristanın kenannda ve hatta me • zarlann arasm da çilingh* sof • rası kurulur. t' çilir, dansedilir, bir taraf tan da kilise ziyaret oîunur. Adeta ahret le dünya burun buruna gelmiştir a ma Bahklı panayırınds. Vurnunu gören yoktur... Resmimiz ahret k« pılarmda dünyanın safasuu süren leri göstermektedir Yeni Maliye teşHilfltı tstanbul Defterdarlığındaki yeni teşldlâta ait lâyihamn bu ay içinde Büyük Millet Meclisinde müzakere edileceği haber verilmektedir. Bu yeni teşkilâtm tatbikında bir çok memurlar zam ala caklardır. Bu yeni teşkilât, muamelâtta karısıklığı mucip olmaması için tedricî bir şekilde tatbik edilecektir. Dişçi talebesinln çayı Darülfünun diş tababeti şubesi '*le beleri evvelki akşam Galatasaray lisesi konferans salonunda bir konser vermiş • tir. Konserde Darülfünun müderrisleri ve talebeleri hazır bulunmuşlardır. Gençler, konsere istiklâl marşile başlamış ve bazi klâsik garp parçalan çalmışlardır. Inlhlsaırlapdl® Peşte ve Paris sergilerine iştirak edıliyor tnidsarlar idaresi, onumfizdekf ay içinde açJacak olan Paris ve Peste sergüerinc iştirak etmeğe karar vermiştir. Bu sergilerde teşhir edilmek üzere yap« rak tütün ctnslerinden, sigara çeşitlerin» den ve son derece nefis olan UkÖr ve saiı Kküerimizden nümuneler hazırlanmak • tadır. Davet tstanbul Halkevi Reisliğlnden: 23 nisan bayramı günü saat on beşte evimİE Cağaloğlu merkezlnde yapılacak merasime Istanbul'da bulunan Türkiye Büyük Millet Meclisi muhterem azası beyefendllerin tesrifleri ve adresleri malum olmadığından bu llân) davetiye yerlne kabul buyurmalan rlca olunur iki yeni Lise cemiyeti Ankara lisesi ile Kayseri Lisesi mezunlan dün Halkevinde ayrı ayrı toplanarak birer cemiyet teş kili için konusmu&lardır. Seyfi Paşa gitti tstanbul Gümrük muhafaza tasfcmHW nı teftiş için şehrimize gelmiş olan Güm rük muhafaza kumandaoi Ankara'ya gitmiftir