CtmhtmyH' SON TELGRAFLAP ^merika'da görülmemiş tedbirler Cavit Pş. merhum Cenaze dün ihtifalâtJa kaldırıhp defnedildi ANKARA MEKTUPLARI: Kazanç vergisi esasları Müzakereleri aydınlatacak noktalar: Prensip mes'elelerindeki tadiller... Ankara fHususî) Kazanç vergisi kanun lâyibası Meclk heyeti nmumiyesine sevkedilmis ve hatta geçen eumartesi ruznamesine konmuş olduğu halde Çorum meb'usu tsmet Beyin teklifi üüzerme müzakeresi bir hafta sonraya bırakıldi. Bu talikin sebebi kanon lâymasınm ehemmiyeti kadar ortada hiikumetin, iktısat, maJiye ve bütee encümenlerinin bir çok noktalarda yekdiğerinden aynlan noktai nazarlannı ve tekliflerini thtiva eden dört lâyihanın meveut oluşu ve meb'uslann bu teküflerden hangUinin vcrgi adaletine daha muvafık olduğunu takdir için epeyce genis bir zamana ihtiyaçlan balunmasıdır. Demek ki bazı gazetelerin her seyi ohıp bhmiş ve kazanç vergisi kanunu kat'î şeklmi almu gibi bütçe encumeninm teklifini esas ittihaı ede» rek yaptikjan nesriyat henüz mevsirasizdir. Gerçi Meclisin teamülün* göre kanunlann mUzakeresinde daima SOB teklif okunarak müzakere bu teklif 3zerinde cereyan eder. Fakat kazanç vergisi gibi genif bir vatandas kutlesini alâkadar eden mühim mevzularda muhtelif temayüllerin bulunması, flmî veya «unure menfaatlerinden mülhotp yekdiğerme xıt kanaatlerin carpısmaaı tabüdir. NHekim lâyihanın tetkiki sırasında • vejev U taferraat üzeriade de olsa • encümenlerin birbirlerinden farkh netieejere vâsd olduklan göniimektedir. Bu Hibarla kannnnun müzakeresi esnasmda bir çok meb'uslann bir çok noktalarda lehte ve aleyhta soz «öyliyecekleri füphesffdir. Ancak Medis heyeti umumiyesidir ki bu muhtelif temayulleri umumî menfaat ve mülâhazalar çerçcvesinden mutalea ederdc birbtrine tercih veya yekdiğeril* teh'f edeeektir. Bunun içindir ki biz, hem müsakere ve münakaşalann mevzaiamn ştmdi • den tebarüz ettirmiş elmak, hem de bütÜB ealısaa vatandaslan alâkadar ettiğine sQph* olmıyan lâyüıanın müzakerelerini takip hususunu kolaylasbrmak için yukanda bahsettiğimiz dört teklif arasmdaki mühim farklan bir 3n yazı fle ortaya kejrmagı faydalı gördfik. Yalnız mevzuu bahis noktai naıar farklarmm iyi anlasılması içm hfikâmet tarafmdan teklif edilen kanun lâviha<mm umuroi Yaarflannm bünmcM Uzımdır. Malnmdur ki ştmdiki kanun hemen tamamîle zahirî karine usuKne müstenit ve bu hibarla gayri flmî olan temettü kanununu istihlâf etm]ş ve onun ye • rine mükellef lehine olan beyannajne usulünü g«niş mikyasta ikame ehnisti. Böyle obnasma rağmen temettü kanununun çok fazla sikây«ti ve hükAmetin yeni lâyihanm esbabt mucibesmde de sSyledigi Teehil« bir eok adaletsiılfeIefi davet etmektm geri kalmarruştır. Bunun sabebi her şeyden e w « l b'earî ve »ınaî tesebbüs erb&bmm büyük ekseriyetmin defter tutma?a alışmamış ol» masıdnr. Kanun moeibmee defter tutmaga mecbur olanlar defter tutarna nuş T « bu yüzden beyannam» vera • miyerek ağır vergi cezalanna maruz kalmiflardır. Bundan ba»ka beyanna mçlerin hakikate muvafık olmadıgmdan şüphe edüen ahvalde tahakkuk ms murlarma verilraif olan takdir salihiyetinin suiistimale ve bazine lehine de olsa mükellef aleyhine çok agır adaletsizliklore müsait olmasi da nazariyat noktasmdan ideal bir nsnl olan beyanname usulünden haklı olarak şflcâyet edilmesini mucip olmustur. Yeni lâyiha hem bu şflcâyetleri or • tadan kaldırmak, hem de kavbolmakta devam eden hazine menfaatlerini kurtarmak maksadile teklif edîlmistîr. Lâyihanın ana prensiplerini hükumet şöyIe anlabvor: a Törkiye'de aynca iradı urrrumî vergisi olmadığı için lâyiha şimdiki kanunun hududu haricinde kalan iratlan da vergi fle mükellef hıtmak «sasma züne değecek kadar yaslanıyordu. Perihan büsbütün sıkıldı. Bir iki âefa döndükten sonra durdut Aman, bende bir fenalık var. biraz oturalım.. Diye Abdurrahman'ip kollann • dan »tyrıldı. Kendi masalvFinft doğru yürürken tek göflüklü fencin önünden geçtiler. O, kayltsiz bir bakısla etraf» süzüyordu. Bir s»niye Perihan'la fSsgöze geld;. Genç kız bUsbü tün utandı. Kıpkırnıızı oldu. Abdutrahman Npzir: Sıcaktan sıkıld<n<i geüb».. tstersenia bira* bahçeye çıkahm.. Diye fısıldıyocdu. Teşekkür ederim. Burada oturalım. Simdi geçer. Artık iyiden iyive içina kerku girmisU, Bw adaml» Ye?üköy'e kadar, yalnız başına nasil denecekti? Bu tarafta kalacak, gecey! evlerinde geçirecek bir tanı Jığı da vpUtu Olsa d« ba snttUn •onr* kimİB evine gİdebnirdif. göre hanrlanmışhr. Meselâ Türkye'de sabs yapmıyan ihracat tacîrleri de ver* giye tâbi tutularak hem (kazancm menşei), hem de (ikamet) esaslan kabul olunmustur. b Beyanname usuHi laruri vezi • yetlere hasredflerek hududu çok daralhlmış, fakat mükelleflerden istiyenlere beyanname usulünü tercih etmek hakkt verilmiştir. c Tahakkuk memurlannın sajâbi* yeti alınmıs, r«sen yapılacak tarhiyat komisyonlara bırakilnus, büyük şehn> lerde beyannamelerin hesap mütehw< sulannca tetkiki usulü konmuftur. d^ Muamele rakamlanna luuanç emsali tatbiki suretfle vergi tarhı usulü kaldmlmıştır. f. Beyanname usulüne tâbi olanlann vergi nisbetleri aynen muhafasa editmif, fimdiki kanuna göre iear üıerindan vergiye tâbi olan ve lâyihada işgal ettikleri binalarm gayrsafi iratlan •ergiye esaı tutulan mükelleflen'n vergi nisbetleri ehemmiyetK miktarda mdirilmistir. g• Hismet erbahuun simdiye kadar devlet memuru olup olmadıklarma göre farklı olan vergi nisbetleri bjrleştiriimiş. ye bunlann yergflerine UtbUc edflen müterakkiyet esatmdan vazgeçilmistir. h Eğlence ve hususi istiblâk Tergi» sine tâbi müessesderin verdflden bu vergilerle kazanç vergisi birlestirflmif ve mecmuu uzerinden tenzflât yapj nusbr. Lâyiha iste bu prensiplere göre h««irUnmışbr. Simdi encümenlerin bu ana pren sipler üzerindeki tadillerini tetkik edeIim: Prensipler üzerinde tadilât yapan yegâne encümen bütçe encümenidir. Bu encümen m mazbatasında lâyihanm heyeti nmumiyesi itibarile sayanı kabul görüldügü yazılıdn. Bu turetle encü nun mevcnt kananu muhtaa ıslah gö» ren hükumetin noktai nazannı kabul ettiği gibi ulah şeklini de esas itibarile movaftk gördügünü iıah etmi| bohınmalrtadır. Eneümenm yukandalri prcnuplerde y«ptuji UdUlerm bir kısmı sekle, diger btr Innm esasa aittir. Meselâ menkvl kıymetlerin gelirinden ve bankalardaki mevdoabn faizlermden vergi ahnması için encümenhı lâyihaya yapbgı İlâve sekle aittir. Çünlrii hfikomet diger bir lâyiha fle bu yeni vergiyi zaten teklif etmif bulunmakta idi. Esasa sJt tadiUerin en mühimmi hükfimetin şimdiki kanunda olduğu gibi yukandaU b maddesfle mükelleflerin ekseriyetini teskil eden kısma tanmmasını teklif ettiği tercih hakkının encü • mence kaldınlmaşjdır. Bunun neb'cesi olarak beyannameye tâbi tesebbüs erbabı ancak kazançlan nisbetinde vergi fle mükellef hıtulmuş ve hiç kazanmadıklan zaman deftçrleri™ göstererek vergi vermek mecburiyetinden vareste btrakılmış olduğu halde işgal ettiği binanın gayrisafi iradma göre Uyin edi« lecek vergisi hakikî kazanemdan alınması lâzım gelen vergiden fazla olan mükellefler gayrimüsavi bir vadyate düsraüs olacaklardır. Bu hal kazanç vtrgisinin hakikî bir vergi olması dolayısile verginin mahiyetile de kabili telif değildir. Eneümen terefl) hakkınm kal« dınlması sebebini mazbatasında söyle izah ediyort «Filhakika böyle bir hiyar hakkının meveut olması evvelâ kanun h&kümlari tatbikahmn hudut ve şümulünü ipham içinde bırakacaktı. Saniyen islermm mahiyet ve yüs'ati bir olan vatandaşlar arasında mücerret bir takımının muhasebe usullerinde haiz olduklan kolay • Iıklar dolayısile seyan olmıyan muame> leler ihdas eyliyecekti. Salisen beyannamelerin tetkikinde emniyeti elde etmek için lâyihada bir çok tedbirler mti* edilmiş olmak îtibarile bu tedbirBHeğindeki saate baktı: Bire geliyor, dedi. Vakit ge cikmiş. Basım da ne fena ağrıyor!, Artık gideüm, Abdurrahman Bey! Nezir, önünde dur an içki batdağını bir yudumda bosalttı. Sonra yeniden doldurdus gitt<kçe artan, bütUn sayarıları unutan bir eıvıklıkla ı Amma, yaotımz ha, Perih»» Hanım!.. Divordu. BöyU eğlenceli bir yer bvrakılıp ta nereye gidilir?. Hem bu saatten sonra Yeşilköy'e donülür mü'.. Rica «derim, Abdurrahman B. Bunun lâtifesi bile insana pek »|ir geliyor. Ak?amdanberi ne güzel »akit geçirdik. Bize karşı çok naz«k, çok lutufkâır davrandınız. Şimdi bunların burnumdan golmesini ister m{' ajniz?. Sinemadan sonra beni tek far eve kadar götürmeği vadetmiftlniz, zanneder m. Ben d* buna gü* yenerek siz'n'o bember gelmeğe <ra* Xi oldum. Abdurrahman Nezir, fena fena NAL1NA M1HINA Güzel bir emir' 1 Bankalardaki mevduata hükumet vazıyet etti Bunlara mukabil senet verilecek ve bankalar perşembeye kadar kapalı kalacak Nevyork 6 (A.A.) Altın re gü müş ihracatına ambargo konmasına dair karar, mahallî saatle yan gecede mcr'iyate girmiştir. Bu karar, federal hükumete mflletin altm ihtiyat akeele • H üıerinde mutlak bir kentrol yapmak «alâhiyetini vermektedir. Perşembe gününe kadar perıernbe de dahil elmak üzere millf bir «Bankalar moratoryomu» flân edilmiştir. Ilân edilen ambargo kararı, hükamete bankalardaki mevduata m&steniden Clearing • Haıue sehadetnameleri ihracı İçin tnilit bir ahkam ve nizamat vücnde geunlmesi meraniyetini ver • mektedir. Bu şehadetnameler, şimdiki halde muvakkaten mütedavil akçe yerine geçecektir. Banknot ve her nwi para ithali menedilmisb'r. Bu ambargo, aneak persem be gününe kadar deram edeeek v« O tarîbte koıtcrenin fevkalâde içb'ma derresi açılacakbr. M. Rorvelt'in perşcmbc gijnü kon • greden kendisîne kanumı esasî dahilinde büton salâhiyetleri istemek tasavvurunda olduğu haber verilmektedir. M. Woodin, Amerika'nm altm esasîm terketmemiş oldufanu ve böyle bir motaieanm yanlıs olacagmt açikça soylemistir. Mumafleyh, «idare editen para» va» ziyetinde bulundnğunu ilâve etmiş ve bu münasebette îsviçre'vi misal olarak, göstermiş, tsviçre'nîn altm esasma malik elduğunu ve fakat alho Oıracatını menetmis bulanduğunu söylemişb'r. tıı.ıııınlımiinllll M. Rojtvelt'in riyaset beyannamesi aynen su satırlarla bitmektedir. «Ben Amerika ReJsictrmhuru Roıvelt, 6 marttan 9 rnarta kadar bütün banka müesseselerinin faaliyetlerini dur durmalannı ve bu müddet zarfında bfitfiq banka muamelelerinm tat3 edilme«tni flân, beyan ve emrederim.» Bankalar kapandt Nevyork 6 (A.A.) Nevyork v» Şikago ihtiyat bankalan fle Kaliforniya ve Richmond bankalan hariç olmak 3rere diğer bStün HıHvat bankalan, moratoryom münasebetfle kapanımstır. Amerika'da meveut eâttn miktart Nevyork 6 (A.A.) Amerika'da bugün h&!A 4,300,000,000 dolarldk altm meveut olduğu söylenmektedir. Bu miktar, bütün dihıyadaki ihtiyat altın miklannm 8ç*e birtnden faziadrr. Bu halden dolayı bangerler emniyet hîssi avdet eder etmez Amerika'nın evvelce olduğu gibi beynelmilel altm esam üzermden muamele yapmasına kâfi gelecek derece atma maUk olacağını temin etmektedir. Dolar Londra'da maamele görmSyor Londra 6 (A.A.) Londra'da bangerler arasında yapılan bir içthna bittikten «onra dolardan başka ecnebi dövizleri vzerinde alım sabm muamelelerme bugSn tekrar baslanaeağı bildjril • raistir. Dolar, bugim tescil edilmiyecektir. Bangerler komitesi, vaziyeti totkik İcra her gün toplanacaktır. Caylt Pa|a mtrhum Dünlcü nüshamızda vefatını teetsurle yazdığunız on albna hrka kumandanı ve esbak Kars meb'ına mirliva Cavit Pafantn cenazeai dün a*keri meratimle kaldmlmış ve EySp'teki aile makbere•mde ebediyete tevdî olunmuftor. Cavit Pa«a merhum, 1910 senetinde Fransa'ya ikmali tahsile gönderilen zabitan heyetme dahildi. Franıa'da ik«n ttalyan'Iar Trabluıgarb'e hücıun edİnre, Cavit Paşa da, Ga*i Hz. ve diğer bir •vuç fedakâr zabitan gibi hemen Trablosgarb'e koçtu. Ondan tonraki bütün hayah hep muhtelif cephelerde vatan müdafaasile geemişttr. Cavit Paşa, tktnci Büvük Millet MeeUsinde Kart meb'usu idi. Muahharen, G«» Hazretlerinin daveti &zerine meb'u*luktan istifa ederek ordudaki vazi • fesine donen erkân ve ümera arasmda merhum da meb'usluktan çekflmîfti. KıynMtli askerin ailesine taziyetlerinuai beyan edcris. Yeni bono çıkerılmıyacak mı ? Ankara 6 (Telefonla) Buraya gelmiş olan gayrimUbadilIer heyeti bugiln tstanbul'a donmüştür. Meveut bonolar bitmediğinden yeni bono çıkarılmıyacağı anlaşılıyor. fierlin Türk Ticaret Seddiçin Odasının faaliyeti Önlerinde harp! Berlin 5L(A.A») Beş »ene evral tçikil edilmiş olan Berlîn Türk Ticare| Odasraın bu »eneki heyeti umuvmiyeun'îe Oda kâtib! ymumisi Os m»n Zaki Bejr sos alarak demistir < Genc müescese simdiden büvlik muyaffakiyetler k*ydetmi«tir. O da ayda bir netrettiii i»tihbar scrvisini aimdR haftada bir yapmaktadır. Oda Türk ticaretiıtin Laypziır panayınna Utirakini temin etmiştir. Ge leeek mavısta Alman ticaret ve sanayi erbabmın îştirakile Türkiye'ye b!r tetkîk sev»hati tertip etmek niyetîndedjr, Oda yakında Alman ve TUrk barict ticaret ittitittiklerinin mukayeseıinden cıkan b»zı tefıirler bj&kkinda bir muhtıra neşred««ek Ür.» " * * ' Akşam Tw"k Ticaret 0da#ı aıa»ı ve dostiirı samimi bir toplnntıra davet edümi*lerdir. Toplanhda memurlar ve jktısat ve matbuat âîemî mi'Tnes»il'<»rî hazır bulunmuslardır. Tttrk Ticaret ateseri doktor Necrfet B«y bu vesile île blr nutuk s3yliverek Türkiye hKkumetinin tahsll için muntazaman Almanya'ya J?ençler göndermesinln ve şimendîfer, köprü, Iiman, hastane ye Iiboratu varlar insaati için lâzım olaq ef yayı tercihen Alman mamulâtından te darik etme»iniB Türkiye'nm Alman Kar« ve sâyini ne derece takdir ett!ğine delil oldnğunu kaydetmlftir. Necdet Bey müteakıben TOrkiye'nin Cumhuriyetin üânındanberi yaptıfı i»l«H, adımlan «ayaıak Türkiye ile Almanya »rasındaki iktısadî münasebatm grittikçe daha sıkı olacaği ToMo 6 ( A . A . ) Jehol mıntakasmdan gelen haberlere göre Jehol'dan Çin'in shnal kununa giden geçMerm hepsi simdi Japon'lann elinde bulun maktadrr. Yalnız Koopei geçidi, Çin kmrvetlerinİB hâlâ Jehol'da bulunan kısmının da Çin'in şimalme çekilip git mesine imkân vermek için kasten açık bırakılmışbr. Çin'in şfanal kısmmda raaresal Tohang Hsuch Liang'ın bu asker • leri sffâhlartndan tecrit ettiği soylen mektedir. Pelda 6 (A.A.) Çin'in şimal cephesinde büvük kargasalık hüktim sür mektedir. Oradaki Çin kuvvetleri ricat «tmekte, kiiçük gnıplar halinde Tchagart eyaletine kaemağa uğraşmaktadrr • lar. Çin metnurlan, dün sabahleyin Je aol'da kâin Tcheng'e takviye kuvvet lerinin gelmi» olduğunu bfldirmektedhrKupeiku 3e Teheng Teb arasında yeni bir müdafaa hattı yapmak istiyen Çin'lflere karşı bu kıtaat bir taarruz yap mulardn. Neticeji henüz malum değildb\ Jouan Ltngau hatb 8 saat devam eden Wr muharebeden sonra Japon kuvvetleri tarafmdan tahrip edümiştir. Çin dümdarUn Tchu Feng'in şimalinde yeni bir cephede mukavemet ebnekte • dir. Japon Uyyareleri büyük bir faaliyet göstermekte ve Çin münakale hatlannı bombarJıman etmektedir. Nankm umumî karargâhı, mukavemet tavsivesinde ve takviye kıtaab sevkedi'eceği vadinde bulunmustur. Merken hükoroebn başlıca erkânmm Pekin'den ge'melerine ve veni harp plânrnı tanzim edeeek konferansa iştirak etmelerin* tntizar olunmaktadar. Çin'Iilerin taviatı 12.000 telef, rnec Celâl Beyin izahatı Ankara 6 (Tel«fonla) tkh «at Vekili Celâl Bey bugün Is met Pa?ayi ziyaret ederek seyahati hakkmda irahat vertnîçtlr. Celâl B. Reisicumhnur Hazretleri tarafın dan da kabul buyrularak sejrahat intiba'annı arzetmUtr. Gazeteler yazıyort «Izmir Belediyesi şehirde ç« konuşmak mes'elesi etrafm • da bir mücadeleye t"iri«mİ|tİTTürkçeden başka dille bağıra rak satıcılık yapan gezici satıcıIarın çiddetle cezalandırılmaıı için meaıuTİara emir verilmiştir. Satıcılann istedikleri dille bagırmalarına kulak asmıyan memurlar da ayrjca cezaya çarptırıla caklardır.» Işte, Istanbul Belediyefinin de hemen taklit etmesi lâzım gelen güzel bir emir; fakat eaırİn güzelliği, hakkile tatbik eı zaırtan tecelli edeeektir. Üç dört gün evvel bu «ütunlarda, türkçenin hakimiyetinî te> min lüzumundan bahsetmiştim. İstanbul'un bazı semtlerinde sokak Mtıcılannm türkçeden başka dillerle bağırdıklannı her za~ man işitiriz, arasıra bir emir çıkar ama tatbik edilmez olacak ki ayak »atıcılanmn çoğu gene Türk («tanbul'un bazı semtlerin» de türkçeden baaka lisanlarla bangır bangır bağınrlar. Bazan sabahlan, be* on satıcının iistüste gectikleri bir zamanda; in$an, kendini Utanbul'da ve Türkiyede derilî başka bir memlekette aanır. Bu garip hale ise, dük.kan Ievhalannda arapçamn hiç bu Iunmadıgı veya en alta yazıldıgi f»kenderiye de bile tesadüf *d>U mez. Bilmem Şanghay'da tesadüf ohınur mu? Tekrar ediyoruz: Ekalliyetler ve ecnebiler kendi aralannda istedikleri dili konuşmakta serbesttirler; fakat gazinolar gibi umumt yerlerde hâkim dil türkçe olmahdır, sokaklarda yükselen satıcı sesleri türkçe olmalıdır. îzmir Belediyecinin kararını lstanbul Belediyesi d« taklit etmeli ve her iki belediye de verdikleri karan mutlaka tatb!k'etmelidir!er. Türk bayrağımn hâkim olduğu yerde türkçenin tam hakimiyetini temin etnıezcek millî vazifeleri» mwin en mühimlerinden birini yapmamış oluruz. Münhal meb'us'uklar Ankara 6 (Telefonla) Halk Fırkası yakında münhal dairei intihabiyeler için yeni meb'us namzetlerîni ilân edeeektir. Münhal yerlerden birine sabık \rdıhan meb'usu Tahsin Beyin, birine de Pertev Paşanın namzetlikleıri söylennıektedir. M. Cermah öldii Miami 6 ( A . A . ) M. Rozvelt'e yapılan «uikast e*na«mda ağırca yara lanroıa olan Şikago beladtye r « « M. Cermak ölmüstür. ruh ve kayıptan ibarettir. ler evsan mnayyen hesap mütehastıslannın isb'hdamını zarurt kıbnakta ve bmaenaleyh basit ohnaktan çıkmaktadır. Bu emniyet tedbirlermin tamamîle İsByebihnesi için şümul sahasmm ancak »aman fle genişlemesi lâzımdır. Aksi tal dîrde halen meveut olduğu gibi beyanname usulünün inceliklenni istismar etmek içm çok müsait bir saba bırakılmış olacakb.» Tadillerden b'«si de beyannameve tâbi mükelleflerin vergi nisbetlennin hükumetin teklifine nisbetle bir miktar daha indrfljnif olmasıdur. Aynca kinei kısım mükelleflerden banlannm vergit1 de indirilmiştir. Uçünçü bir tadü, hizmet erbabuun 1 vergilerinin simdi elduğu gbi reüterak kiyete tâbi hırnlmasıdır. Bundan baska Ankara'nm bususî yanyetj nazan itibara ahnarak hizmet erbabuun verecekleri vergilerin yansımn ve işgal ettikleri binalann iradı gayrisafisme göre vergi verecek ikinci kısım mükelleflerh) vergilerinden yüzde otusunun bey sene raüddetle almmaması da gene esasa taalluk eden tadillerdendir. Lâyihanın maddelerindeki mfihim farklann izabını ikinci yanmıza binkj' yoru». Çin'de yei$ Şanghay 6 (A.A.) Şanghay ve Nankin'deki ersmî Çin mehafili, Jehol'ün merkeri olan Tcheng'in işgali dolayısile yese düsmüştür. Japonya sulhu muhafazaya çaltftyormuş Tokio 6 (A.A.) Burada Japonya'nın Uzak Şark'ta sulhü yeniden ihya ve te»is etmek hususunda kullanıUcak uıuller hakkında MiH«"tler cemiyetile arasında çıkmıs olan ihti • lâfa rağmen Japonya'nın cihan sulhunu muhafaza hususunda diğer Jevletlerle teşriki mesaiye devam tasavYunjnda olduğu «öyjenmekte dîr. ALt SÜREYYA Macrra romam 4 Gizli EHer Perıhan, n»sıl olup ta böyle bir adamm yanmda buraya geldiğini düsündü; kendi kendinden sıkı'di. llk defa otarak yaptığı bu çılgınhğın, btitün giıîj günahlarda olduğu gibi, hiç bir «aadetle değistiril miyecek kadar derin bir zevki bile o'sa pek tehlîkeli, pek çirkin tarafları da olduğunu artık kendisi de anhycrdu. N»sıl olup ta şuradan kurtu labilsçm, diye düşündü. Biraz sonra bir bahane bplup eve dönmekten başk» çare yok.. tçkiler geldi Abdurrahman Ne " zjr tfetüste bir iki kadeh içer içraez biisbütün başkaiaştı. İO«ft«kİler ikidç bkde dSnüp \ ba h\m, diye hafifç» doğruldu. ö n taıraftaki masalara baktı. Sinema daki lek gözlüklü g«nç, bir hasıy koltuga gömUlmüş, sigarasının du~ manlarını savuruyordu. O da gözlerini bu siyah taçlı, Çatık kaşlı kadından »yırratyordu. Onun gözle Nakleden: KEMAL RAG1P ri de hakaretle, hatta biraz da öfdönüp ona bakıyorlardı. keli, aert bir bakısla kısılmıstı. Numaralar baslamıstı. Perihan, Perihan, »rtık yanmdakileri « f ittikçe cıvjyan bu gtnçten bir»» Oİ" nntmuş, bu tek gözlüktü gençle sah•un kurtulmak, onun tözlerini duynedeki k»dınd«n gözlerini »yınnı mamazlığa gelmek için sahnede dan* yordu. EHndeki orogıamı karıştırdı. «eden artistlerden gösünti ayırmı Artist resimİMinip arasında bu ka yordu. Bunların içinde kaşları ça dmmkinl buldu. Admı okudu: Mathk denecek kadar birbhine yakm, mazel Rosemonde Dcveril... Acaba bir kadın vardı ki şımank bir eda tek gözlüklü genç kimdi?. Bu kaile kırılıp dökülerek seyircilerle şadınla aralarında ne vard"ı?.. kalaşıyordu. Bir aralık sahneye ya*** km masalardan birine dendii. Ha " Bir aralık dansa kalktılar. Abdurkaret dolu bir hakışla dudaklanpı r,hmin Ne*lr Pe«rihan'la, Süat'l» büktü; sonra »iyah, «imslyah dal FahJre de baskalarile dansediyor du. Abdurrahman Nrjir, genç kı • galı saçlarını arkava efot»^ • R V U " zın belini sımsık yak»î»mış, ona rarak baçmî ççvi'"di. göğsünün üstüne yatırıverecekmi» Perihan, pek merak etti. Onun gibi kendlne dolru çekiyor, yttıtt ytt füldtt' ' Haydi güzelim, dedi. Çoçuk ' luğu bırakınız da eğlenmeğe ba kalım. Bu saatten sonra otomebil tutacağız; bozuk, karanlık yollardan ta cehennemin bucağına gîdeeeği>, öyle mi?,. Mükemmel bir apartiman, sıcak bir oda, yumuşak bir döşek dururken Olacak çey mi bu?.. Genç kız, bunlarc duytnamazlığ» gelmek Içln başını çevirdl. Mızıka * nm çaldığı parca bitmış, danseden • ler takrar basiarnak için el çırpı yorlardı. Süat'la Fahire de göfti nürde yoktu. Perihan ayağa kalktı: Rica ederim, Abdurrahman Bey!. Bu çirkin sakayı bırakınız da kalkalım, artık., Benim söylediklerira şaka de" ğil ki güzelim... Çok cahatsizım diyorum size. ™ Geçer yavrura, geçer.. Ben de şuradan suraya kımıld'ıyacak hal ' de değilim, diyorum »İ?e...