2 Şubat 1933 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 4

CH SULTAN Yazan: M. TURHAN istanbul fiorsası kapanış | fiatları 1 2 9 3 3 ! Londra Ne%v York Paris Milano Brüksel Atina Cenevîe Sofya Amsîerdara prag Stockholm Viyana Madrit • Budapeşte Berlin Varşova Bükre$ Belpral Moskova Yokohama Cumhurlyet SANAYI 1933 PROGRAMIMIZ t 2 NUKUT Satiş 72U 211 Programda istikrar Sanayiin himayesinde hangi prensip' ! 30 I67,r5 216 113 25 814 24 83,50 118 37 25 15 30 49,50 22 21,50 53 • 45 923 33 238 Cem'in ordusu, bir tenezzüh alayı gibi gülerek, eğlenerek ilerliyordu! Onun şairlerle dizdize gelip ve kafayı tütsüleyip mey diye, mahbup diye bangır bangır bağırmasından, sabahlara kadar saz çaldınp köçek oynatmasından hiç te hoşnut değildi. Beyazıd'm, fazla afyon kullanmakla beraber, çok dindar olduğunu bili yordu. Onun en büyük zevki din kitapları okumak, müneccimlik yapmak, eltnas tiras etmekti. Gerçi kadınlardan hoşlamrdı, fakat Cem gibi her güzele gönül vermezdi, haftanın yedi gecesini halvetlerde geçirmezdi. Bütün bunlar Yakup Beyi hiasen Beyazıd'a meclup bulundunıyordu. Lâkin Cem'in yanında bu düşüncelerini, bu duygulannı açığa vuramazdı, kafasınm kopanlmasından kor kardı. Uhdesine verilen kumandanlığı da ayni korku ile reddede memisti. Fakat büyük bir azap içinde kıvranıyordu, için için ıztırap çekiyordu. Lala Beyin elemini ziyadeleştiren bir sebep te bütün ordu arasında kendine uygun bir kafa bulamıyışı îdi. Herkes Cem'i pohpohluyor, Cem'i alkışlıyor, Cem'i haksızlığa sevke diyordu, Yanlı» bir istîkameti kabul «tmekte Htifak eden bu kalabalık îçinde, kendisi, pek bikes idi. Çok defa atımn basını baska ta raflara çeririp savusfnayı, hakuz bir tesebbüsün basında bulunmak acıhğından nefsini kurtarmayı düşün • müştü. Fakat bu kaçifina korkakhk manası verilmestnden çekmerek gene vazife basmda, endiseleri ara sında kaltyordu. Bir adam, dertleşecek tek bir adam bulsa sıkıntisı bi~ raz azalacakta, lâkin bu bahtiyar hğa eremiyordu. Ordu, bir tenezzüh alayı gibi gülerek, eğlenerek ilerliyordu. Tek bir köy, tek bir kasaba ve tek bir şehir, Cem'in padisahlık hakkim inkâra kalkısmıyordu, hep bu hakkı kabul etmiş görünerek vergilerini veriyorlar, dualannı okuyorlar, hatta orduya asker de katıyorlardı. Bu, Yakup Beyin büsbütün »inirlerini bozuyordu, içini bulandırıyordu. Nihayet Bursa'ya yaklafUdı. îki üç giin sonra yeşil şehir gorünecekti ve Sultan Cem, bir payitaht sahibi olacaktı. Ordu, zahmeUizce elde edÜmis görünen bu parlak neticenin zevkile şenlik yapıyordu, gülüp oynuyordu. Cem de, Bursa'nın ne suretle tesellüm edileceğini, orada neler yapılacağim kararlaştırmak üzere bir meclu toplamıştı. Lâla ve kumandan sifatile ilk söz, Yakup Beyindi. Cem, ona hitap ederek *or ımıstu: Lala Bey, Bursa'ya yaklastık. Uludağ bize bakıyor ve bizi selâra lıyor. Şehrin kapılarmı açacağina füphe yoksa da şayet karşı koymak isterlerse tedbirin nedir? Açılmıyan kapı kırılır! Demek hücum edeceğiz. Dönecek değiliz ya, elbet saldıracağiz. Bursa kalesi »ağlamdır, kolayca düşer mi? Oran ordunun gayretine bağIı. Yerinde ölmeği bilen askerin düsüremiyeceği kale yoktur. Bu gayreti bizim ordudan umuyor musuh ? Orasını defterdar beye sormalı. Lala Yakup Bey, yeniçeriler gibi askerî ruh taşimıyan bu derme çatma ordunun ancak bol bahşi* ve bol ikram ile gayrete gelebileceğini ima ediyordu. Lâkin Cem, bu fikri be ğencnedi, fedakârlıği para ile satın almabilecek bir orduva sahio jribi 726 214 167,75 219 . 26 822 26 85 !22 39 27 17 32 51,50 24 23 56 • 48 925 24 240 Bu akşamld program Tercih ediniz: BUDAPEŞTE î 23Jt$ Opera orfeestrasmm konseri ROMA: 21,50 Plyaao «olo. BÜKREŞ: 20,35 Lohengrm (Wa*ner)". KOPENHAO: 21,15 Bflyflk epenfonik konaer. ANKARA ı 12^0 Ankarapalas^n cazbandı a3,30 a kadar) 18 saz: (kürdlU hicazkâr fasU) 19 hayadlsler 19,15 Edip Bey tarafından ylyoloaşel konseri . 20 hava raporu 20,05 gramofon. İSTANBUL t 18 saz: (NebUoğln tsmaH Hakkı Bey) 18,45 orkestra konseri 19,35 fransızca ders (ilerlemiş olanlara) 20 saz: (Senlye H.) 20,30 Darulbedayl san'atkârîan tarafından temsil 21 saz: (tambur! Reflk Bey ve arkadaşlan) 22 gramofon plâklan sonra: Ajana, Borsa haberlerl ve saat ayan. ur ler takîp edilecektir? gösterflmekteB bir nevi küçüklük te* vebnüm etti, yüzünü ekşiterek şu ' sözleri söyledi: ı Beni seven, ardıma düşüp can pazarına gelen erlere savaştan evvel para dağitmak çirkin olur. Ben bah* şişimi kelle getiren yiğitlere verhim. Yakup Bey, biraz müstehzi cevap verdî: Kelle getirmeğe gidenler, kelAltı. Mecidiye lelerinin de gidebileceğini hesaplarBanknot Iar. Bu hesabı bozmak için onlann kesesini doldurmak gerek. Cem, Lâla Yakup Beyi hoş tutması için anasmin verdiği nasihati hatırI Londra ladı ve gevşiyen »inirlerini bu tahatNewYork türle düzelterek Gedik Nasuh'a dönParis dü: MİUDO Sen ne dersm Nasuh Bey. ŞimBrüksel Atina diden a&kere para dağıtmak doğru Cenevre mu? llkin is, sonra bahşiş! Sen ne düçünüyorsun, Süley m u Bey? Frenk Süleyman diye anılan bu dönme adam, yediği ekmeğin şük rannu çiğnemiyen tecniz yaradıhşlı insanlardandı, Cem'e candan bağb idi. Paranın ürkekleri de cesur edeceğine kanaati vardı, tereddütsüz Yakup Beye hak verdi, onun mülâhazasını tekrarladı: Bir akçe bazan bh* kıltç olur. Askerinizi bu silânla da kuvvetlendiriniz! Fakat ekseriyet Gedik Nasuh'un fikrfne istirak etti, bu suretle de her hangi bir muharebeden evvel askere para dağrtılmaması, dil ve baş getirenlere bah*i* verilmekle ihtifa edilmesi kararlastınldı. LaU Yakup, fikrinm kabul edilmemesinden dolayı kizmıs ve kml mif degildi. Hatta için için memnun oluyordu. Çünkü askerin çevksiz kalmasmı emeline, henüz bir çekil veremediği o müphem emeline uygun buluyordu. Evet, Açtin oğlu Lâla Yakup Bey kendi duygulannı bir türlü tahlil edemtyordu, düfüncelerhra nraay yen bir istikamet veremiyordu. Fa kat tahteçfuuruhda daîmî bir kargaşalık vardı, saltanat için kavgaya çıkan Hci karde? yüzünden binlerce ve binlerce Türk'ün ölüme sürüklenmesi dille soylenemiyen brr dert gibi . nıhunu yakıp kavuruyordu. (Mdbadi var) , ÇEKLER Açılış 722,75 0,4707 12,06 9,22 3,385 81,815 2,435 65,8675 1,1718 15,915 8,5540 4,125 5,74 1,9809 4,2025 3,64 79.73S 34.80S 3.2230 1095,75 Kapanış 722,50 0.470J 12,03 9,195 3,3759 81,6111 2,4*125 65,2025 1,16825 ı 15,8725 2,5475 4.115 1 5,73 1,97375 4,1925 3,6312 79,50 34,7225 2,2225 ' 1095,50 Sanayl TO Mnftd^n bankasnm laareslns eçtOrtcn sonra mukemmel bir hale gelmlş ve fabrlka denllmege lâyık Mr gekll almış 'an Feshane fahH^^unn^an tdr manzara Ök yaznnuda, devletîn, sanayn m | Id^af ettirmek için, evvelâ bir sanayi programı yapmaga ve program dahi • linde devamlı bir surette çahşmaga karar verdigini yazımş, bu sanayi ^rogrammm esan, cMOlî sanaynmizle mflif ihtiyaçlanmızı temin etmek» Olduğunu da soylemiştik. Şîmdi bu esas üzerine kurulacak sanavî programmm ana hatlarmı izah edelim: Bu programm ikinci muhim bh* esan da, bunu, ciddî ve derin tetkiklere istinat ettirerek yapmak suretile devletin, sanavii tesvik ve himaye vazifelerinde sık sık noktai nazar ve fîkir tebeddüllerine meydan bırakmamaktnr. Bh* kelime ile söylivelim «istikrar» dir. Esasen program demek istikrar demektir. tkide birde degiııtirecek olduktan sonra prosrram yaomağa ne lüzum vardir. Ve böyle deffisen seve, «program» değfl «programsızlık» derler. Onun i VtYANA t 18,05 haflf musOd . 19,10 muhtelif konferanslar, musahabeler ve saire 20,35 koro konseri 21,10 Berlln'den naklen orkestra musUdsl 22,10 havadisler 22,30 Kopenhag'dan naklen senfonlk konser » 23,20 konferans 23,35 akşam musikjsi. BÜKREŞt 18,05 muhtelif konser 19,15 konferans19,30 konser devam edlyor 20,05 konferans 20,35 opera blnasından nakll:' (Lohengrin) Wagnefln üç perdelik operası Sofya Amsterdam Hrag Stockholm Vtyana Madrit Berlin Varçova Bnd?peşte Bükreş Belgrat Yokobama ' Moskova BUDAPEŞTE : 18,05 konferans . 18,35 farküar 19.20 muhtelif 21,15 Kopenhag'dan naklen konser 23,20 havadisler ve opera orkestraa tarafından konser: (Lehar'm, Kalman'm, Strauss"un eserlerl.) VARŞOVA : 18,05 muhtelif solo konserlerl 19,05 kafekonser 20,30 tlyatro 21 konser 21,15 Kopenhag'daM konserln nakll 23,35 gramofonla dans musüdsl • 24,05 cazbant. ROMA t 21,05 gramofon plâklari 21,50 pîyanö solo: ıHândel, Beethoven ve salre) 24 havadisler. ESHAM Açıhş U Bankaa A. Şlm. 60 o/o Tramvay Bomonti Nektar Terkos ; Balya IO Kananış | 10 24,05 ' 24 çin sanayi pro^ramının esaslarmı, ana hatlarun depistirmemek devietoe, en 1STİKRAZLAR mühim prensîp olacaktır ve bu prensiAçılış Kapanış pin valnız kâğıt üzerinde kalması degil, tstikrazı Dahllt kafaiara smmesi l&zundır ki tesvfld sa! Şark şimendiferi 5,70 5,81 nayi kanununda oldu^u gibi on beş se1 Döynnu MUT. 62,75 62,25 ne için yapilmısken bes sene »onra^deGümrük değiştiriverihnesm. Saydi Maiıi Projrram tanzim ediiirken evvela saBagdat nayiin himayesi noktasından memlekeAskeriye tin ihb'yaçlan ve istihlâklerî ile bu ihtiTAHVILAT , . ! yacları karşıiavacak sanavîden hangiKapanıj. ı lerinîn raemleket dahilinde tessüs ve AçUıg \ inkisaf kabilivntini haiz olduklan her Elektrik Şirketi I cepheden tetkik olunacaktır. Sanaviin Tramvay . 1 kuruhış devrbıe ait himayenin, istik Tünel Rıhtıra , Anadohı CO ı Anadoln ( 2 ) Anadolu ( 3 ) • A. Mümessil 4?.9O 43.M0 .t0,?5 43,90 40,90 50,90 San«yl v« İİa&din bankasının Idare ettigl Uşak seker fabrikasında son slstem Isplrto fabrikan Prograıuuı nftmıye prensıpıen şu ola* caktır: 1 Ham maddelerinîn rfraati, memleketm uıııunıt nraat ve hayvancıhk ıslahabna yardım eden sanavi mfihim • dir ve diğerlerine tercih edilecektir. Bu sanaviie misal olarak şekeri gosterebiiiriz. Şeker; hem riraat, hem hayvançtlık, hem de sanayi ftıbarile mem* lekete faydalı olan sanayidendir. 2 Ham maddeleri memlekette hiIen yetişnuven ve yetismes! de ya hiç mümkün olmıvacak yahut ta çok zaraan sonra mömkün olacak olan sanayn himaye hnsusn, müsbet ve menfi cepheden tetkik edilecek ve bir çok aile gecmdiren el sanayiinm sürümünü kaybedio mahvolmasına meydan verflmiyecektir. Meselâ, lâstik kundnra sanayii bu cfimledendir. Bu kunduralarm imal ettigi Iâstikler fle keten bezleri memle • kette yetişmiyor. Bunlar burada işlenip kundura yaoıhrken amele biraz kazanıyor, memlekete yüzde 3040 derecesinde bir kâr kalıyor; fakat yerli ham maddeler kullanan kunduracılanmız işsiz ve ac kalıyor. Lâstik yerine race kösele ve keten yüz yerine de ince deri kM"»n»rak hafrf kundı*ralar yanmak kabildir. Bînaenaleyh ham maddeleri memlekette cıkan bu nevi kunduralarm zararma lâstik kundura sanayiini hî • mave etmek faydalı değfl muzırdır. Başka bir misal daha: Ham petrol tasfiye sanavii. Hariçten ham petrol sreIiyor, ku<flk ve kolav bir muamele ile tasfiye edüiyor. Bu vüzden memlekette kalan para ehemmiyetsizdir v e devletin bu vuzden bagısladıjh resimler yeknnundan daha aşağıdır. BoyleuTde hakikî sanayi teessus etmiş olmuyor. BilâIds himayeden istifade suretile vergi ve resim vermefcten kaçmak îmkânı hasıl oluvor. Bu gibilere «venn ve resimlerden kurtulma sanayii» demek daha doğru olur. fste mevcut teşvrki sanavi kanununun değisnfCsi lâzım gelen yerleri buralandır. Çünkü hnal kıvmetlerinin ancak yüzde 2 5 ni memlekette bırakan bu cesh ehemmiyetsiz sanaviî da, birinci derecede ehemmivet verdiŞinrâ elzem sanaviie ayni derecede hîmaye edivor. Sanavi progrdnnm tanzim ederken yapılacak derin ve esaslı tertokier, himayeyi alelıtlâk himaye şeklinden çıkarark hangi sanjrvnn çok veya az himîye edîlmesi yahut hiç himaye edü memesi lâzrni geldi|ini tayin edecektir. Biz de gelecek yazımızrta bu hhnayentn lüzum ve derecesinden bahsedeceğiz. A. D. BELGRAT : 18,05 plâklaa 19,35 fransîzca mflkâ « leme 20,05 radyo orkestrası 21,05 konferans ve musikili bir plyes 22,35 havadisler ve gramofon plâklan 23,25 tslgan muslklsi. MOessif bir irtffml £2Aak Adlrye Nâzm Necmettin Molla Bevin mahdumu Hayrettm Bey bir müddettenberi çekmekte olduğu has talıktan kurtulannyarak dün sabah sa at 10,30 raddelerinde irtmali dari beka etmistir. Cenazesi bugün saat 11,30 da Cihangir'deki evlerinden kaldınlarak Beşüctaş'ta Sinanpaşa camüşeriflnde namazı kılındıktan sonra Şirketi Hayriye* nm 7 4 numaralı vapurile Bes>ikraş iskelesinden Harem iskeîesme ve oradan dâ Karacaahmet'te aile kabristanma nakil ve defnohmacalctır. Ailenin genç ve haIuk bir r&knünS kavbederek çok ağır bir acıya uSramış olan Necmettin Molla Beyefendiye ve aüesine sabrr ve ecir, merhuma da maSfiret temenni ederiz. ~ TEŞEKKÜR tstanbul Tîcaret Odası azasından Ah> met Hamdî Beyin vefah hasebile tees* sürümüze ve cenaze merasîmine istirak zahmetini îhfivar eden ve şifahî ve tahrirî taziyet Iutfunda huiunan zevah kirama ve Beledive ve Ticaret Odalari reis ve azayi munteremelerine ve matbuat ve müessesafa maliye ve ticariye ve arkadaşlanns ayn ayn tesekkürde bulunmağa teessurümüz mâni oldu ^ ğundan bu vazıfenin ifastna delâlet buyuru'masını rica eylerun efendim. Merhumun ailesi namma yeğeni Avukat: Mehmet Münir MÜHİM ve FAİDELİ BİR ŞEY Haber aldıçımraa göre Galata'da Lazarro ve Franko ticaretlıanesînde hanmJara mahsus ^amaşır ve cihaz takımlarile tuhafive ve ıtriyat levazmmti elden çıkarıhnak üzeredir. Inanılmryacak dun fiatlarla satılmakta olan bu fvi eşyadan istifadeye kosması muhterem hatkm menfaati icabıdır. 6azi Hz. nin Ankara'lılara hitabı Ankara 1 (Telefonla) Cemiyeti Belediye bogün ıçtima etmiçtir. Gazi Hz. nin Ankara'ya gelişinin yıldönürrm munasebetiie haBcm hürmetlermi arza Vali Nevzat Beyin riyasetinde gideo heyete 2 7 kânunnevvelde irat ettik leri hitabenin Cemiyeti Belediye salo • nuna talikı ittifakla kabul edflmiftir. Atina'ya gîden Heyetimîz Cemal ve Vehbi Beyler yarın geKyorlar Atina'da, Türkiye ile Yunanistan arasmda takas esasına müstenit bir ticaret mukavelesi ako'ne memur edilen murahhaslanmız, memleketimize mu • teveccihen Yun«nistan'ı terketmklerdir. Murahhasımız, thracat Ofisi müdürii Cemal Beyden dün bir telğraf gelmis tir. Cemal Bey Sevrisefainin Izmir vapurile hareket ettiklerini, cuma günS şehrimizde bulunacaklarını bildirmektedir. Seyrisefaimn tskenderiye postası, dönüş seferinde Pire'den sonra lzmir'e uğradığından, Cemal ve Vehbi Beyler bugün Izmir'de bulunmaktadırlar. tz mir'de tabiatüe tkhsat Vekfli Celâl Beyi görerek müzakeratm geçirdigi safhalarla alınan neticeler hakkmda izahat vereceklerdir. balde tedricen azaltılacagı ve bir gün tamamen kaldınlacaği g'âz önünde bu' lundurulacak, yasayılabilmeleri büvük himayelere muhtaç sayani, memleketin mudafaasi gibi âli menfaatler olmadıkça, himaye edilmiyecektir. Yani kendi kendine yaşıvabüecek, rustünü isbat e^^cek snnayi himaye olunacak, ile'ebet yüksek himaye üe yaşıyacak olanlan himaye ednmivecekrir. Bu esası kovduktan sonra memleketimizdeld sanayii şu dört kısma ayırmak mümkündür: 1 Mamulâtı memlekette çok miktarda kullanılan ve iptidaî maddeleri memlekette yetisen sanavi (pamuklu mensucat sanayii gibi) 2 Ham ihracat maddelermi mamul ve yan mamul hale koyan sanayi (yaş deri, yün ve zeytinyağı sanayii gibi) 3 Mamulâtı memlekette büyük mîkyasta «arfedilen ve ham maddeler^ memlekette yetismemekle beraber fabrikalan kurulunca ham maddeleri de hemen yetişebflen sanayi (seker sanayii gibi) 4 Ham maddeleri memlekette hem mevcut ohnıyan, hem de yetismesine imk»tı o'nuvan •"•navî. Bu sanavii îkînci bir tasfiveye daha tâbi tutmak mümkündür. A Ham maddeleri memie kette bulunmiyan, fakat imal safhalan memlekete ehemmivetü favdalar temin eden sanavi, (kıvmetli yuniü kumaş, ince namuklu v> trikotai sanavii pribi). B Ham maddeleri mAtnlekette bu lunmıyan, fakat imal edfHrken memlekete pek ehemmivet«iz faydalar, hatta zâhiren fayda, halpkatte zarar veren sanavi (ham netr~1 tesfiye ve lâstik kundura sanavii gibi). Şimdi bü dört çeşit sanavi arasında en zivafJe hîmaveve lâyık olanı han • gisidir? Eilıette Virinci maddedeki «ham maddeleri dahîlde yeti<en ve summü de cok olan sanavî» ikhsadî favda itibariie en ba^te srelir. Fakat Kirinri maddedeki sansvii himaye etmekle di&erlerini etmemek lâzım srelmez. Bunlann hangilerrnin ve nasıl, ne kadar müddet, ne sekilde himaye ednmesmi taym e'ieeek olan sev işte o esa*1ı ve derin tetkiklere müstenit programdır. T. D. T Cemiyet'nde içt'ma Ankara 1 (A.A.) T. D . T.Ce mıyetinden: T. D. T. Cemiyeti umumî merkez heyeti umumi kâtip vekfli Celâl Sahir Beyin reisliği altmda toplanarak gelen kâğıtlar ve mevcut mes'eleler üzerinde müzakerelerde bulunmuç ve icap eden kararlan vermiştir. Umumî merkez heyeti pazar günü saat 10 da tekrar toplanacaktır. Rusya'ya gidecek heyet Ankara 1 Rus'lardan alacağımız makineleri tesellüm edecek üç kişilik heyet yakmda Moskova'ya hareket eneceKtn*. 6USTAV FROEHLİCH L i A N E' H A i D BUVUK 6ALA olarak Sizi bu akşatn Murahhaslarımız, M. Mihalakopulos'la görilştOler 1 ARTİSTİK sinemasında gösterilecek ve her tarafta parlak muvaffakiyet kazınmış olan Atina 1 (A.A.) Yeni TürkYunan itilâfnamelerîni müzakereye me raur Türk marahhaslan bugün Hariciye Nazın M. Mihalakopulos'u ziyaret et mişlerdir. Türkiye sefîri Enis Bey murahhaslan Hariciye Nazınna takdim etmiştir. Türk murahhaslan yeni talimat almak üzere Türkiye'ye döneceklerini söylemişlerdir. KARlLERtMtZE KOLAYLIK: Aylık abone Hususile vilâyetlerdeki bir çok karilerimiz gazetelerini munta • zaman kendi adreslerine alabil • mek için bizden bazı kolayhklar i* temektedirler. Bu aziz karîlerin arzularmı yerine getirmek üzere Cumhuriyet için aylık abone usulü tttihaz etmeğe karar verdik. Ay • hk abone bedeli yalnız KİM OLOUÖUNU BİLMEK İSTEMİYORUM en SOP operet'erini görmeğe ve dinlemeğe davet ederler. A'usiki Büyük müdlif: ROBERT STOLZ'un llâveten: FOX JÜRNAL Artistik sineması müdiriyeti; muhterera müdavimlerine bu filmi görmelerini hassaten tavsiye ve yerleri evvelden temin etmelerini rica eyler. Karım Beni Aldatırsa sinemaiannda misilsiz bir tnuvaffakivetle devam etmektedir. Bu akşam N i L L E T tiyatrosunda ^Sl San'atkâr Naşit ve Fahri Beyler, Şamram ve Hermine, Ayten, Saadet ve Muzaffer Hanımlann işrirakile C E N N E T M A J İ K'te bir itai tadanberi binlerce seyirci tarafmdan alkıçlanan: DOLORES DEL RİO'nun şaheseri P E R i S i Bir kaç gün daha devam edecektir. Görünuz hayret edeceksiniz. ELHAMRA ve MELEK Büyük Türkçe operet filmi 150 kuruş... tan ibarettir ve tabîî peşin olarak gönderilmek iâzımdn*. Bu usul idarece fazla mesaiyi icap eden külfetli bir meşgale olduğu için abonelerinin inkıtaa uğramamasını istiyen karflerimizin paralarını idareye vaktinde yeti secek veçhOe döndermekte devam ' ehneleri iktiza edecektir. iki büyük oyun birden E L E M Y O L C U L A R I 1 KADIN ERKE6İ ALDATIRMİ? 2 perde 1 komedi 3 perde Cuma günü gündüz ve gece büyük müsamere Duhuliye 20 kuruş aile locası 120 kuruş