"Cumhuriyet • Meşhur Casuslar : BERNDORFF Türkçeye çeviren: ABİDİN DAVER 3™ Şehir ve memteket haberleri Askerî tekaüt Kanunu tadilâtı Son muaddel şekil tebliğ olundı Askerî tekaüt kanununun 53 üncü maddesi «aleKtlâk ağır hapis eezasi le ve yahut hırsızlık, emniyeti suîisti mal, sahtekârhk, dolandmcılık, yalan yere sehadet ve yemin, cürüm tasnü, iftira, irtikâp, irtişa ve ihtflâs suçlan nın bîrinden dolayı altı ay veya daha ziyade hapis cezasile ve yahut alelitlâk beş seneden ziyade hapis cezasile veya asgarî haddi bir seneden aşağı omamak üezere mükerrer bapis ceza lannı müstelzim suclarla mahkum o lan memur veya mütekahlerin teka • > üt hak ve maas'an sakıt ohn*. Bunlardan beş seneden fazla hizmeti olan memurin bu kanun mucibince îsabet edecek maasına ve mutekaitlerin muhassas maaslanna nazaran yetim'erine cezalannm icrası müddetince maaş verilir. Cezalanmn hitammda bu maaş Iar kesilio vefatlarında gene yetimle • rine tahsis olunur. Turk vatandaslı§ı»u terkeden veya vatandaslıktan iskat olımanlann kezalîk tekaütlük haklan sakit olur veva bunlar mStekait îseler roaasları kesilt Ancak bunlar Turkîye'de kalan ve Türk vatandaslığını rnu hafaza eden maaşa mSstahak yetbn • lerinden nafakaya muhtaç olduklan sabrt bulunanlar hakkmda yukanki hühümler tatbik olunnr» şeklinde tadü ve Vilâyete tebliğ edîlmiştir. Vilâyet bu kanutra Defterdarlıga ve Maltnudür Iüklerine bildirmiştir. Siyasîicmal Amerikanim ikinci cevab Amerika hükumeti tngiltere'nln ikinci müracaatine d«hi cevap verdi. Amerika hükumet' çok mutedil bir lisanla yazılmfş nctasında harp borçlaruun şiradiki buhran müna sebetile bir kat daha ağırhğını arttrrmış olduğunu ve dünyanm fktis&« dî ahvalinin düz«lme»i ile a'.âka rfar olduğunu tasdik etmîş •* bunur* ıslahı çarelerini tetkîk için tngiUere ile teşriki mesaiye hazrr bulun duğunu bildirmu>tir. . Bu sozler ile Amerika tngiltere nin noktai nazarının esasraı kabul etmiş oluyor. Maahaza haro borçIarı ile silâhları brrakma mes'eîesi ve tesiiaat yükü arasmda sarih münatebet olduğunu kaydederek bu iki meesleyi kanstırmağa m&iuf olan Amerikan noktai nazarının etasrada ısrar etmiştir. Amesika hükumeti 15 kânunuevvel taksitmin tediyesi ve dolara tahvili hasusunda Amerikan parlâmentosunun tngiltere'ye makul her ttirlü kolaylığı göttereceğİni dahi bUdirmistir. ' Valhasıl şimdiki Amerika re4si cumhnru ve parlâmentosu muvak " katen iş başmda bulunduklannJan harp borçlarının tecili yahut esasından halli gibi katt bir tedbire müracaat edecek vaziyette buulnmamak" tadırlar. tngiltere'nin noktai nazenn ; tasvip ve ber türlü teshilâtı zhar etmekle beraber zahiri kurtarmak için 15 kmnunuevvel taksiHnin b:r suretle tediyeeiııi istemektedirler. Şimdiki Amerika hükumeti İle esaslı bir is görmeğe onkân olmadığın» takdir eden tngiHer* nük&meti birinei takstti nasıl oisa da tediye et 4 meğe temayiH gBsterrjror. tkmei tak sit gelecek hazirana tesadüf ede « ceğind'en o zaman* kadar yeni A • merika reisicumhuru ve parlftmen * tosu ile gorüfmegi re meseleyî kat*l bir neticeye bağlamağı lngiltere hü« kumeti tedıyeden ıcutlak surette untina. etraeğe tercih ediyor. Şu kadar var ki tngiltere hüku « meti Losan tamirat konferansından sonra Paris'te tngiltere ile Franssi arasında aktolunan Gentlemen'a agreement kilâfnamesi mucibince kat'î bir karar vermezden raukad « dem Fransa hükume.U De teatii ef&rda bulunmaga lüzum görmüş * tur. Bu maısatıa tngiıterrv »»»tj^ naziri ile başvekili Paris'e kadar; gelerek Fransa maliye nazın Te baş* vekili ile görüstüler. Fransa hükumeti dahi şundSd Amerika reîsicunrt hurunun ve kongresinin vazıyetinl düşünerek 15 kânunevvel taksitinl tediye etmege ve maahaza harp; borçları hakkmda umumt vaziyeta uygun yeni bh itUâf yaparak Lozao mukaveleri ikmal ediünciye kada» baska bir taksvt vermemeğe kara* vermis gibidir. > i . Lâkin bu işte son söz Fransıı parlâmentosundadır. Fransız meb'usari meclisi bu işte gayet sabırsızlık gösteriyor ve Amerika'y» bir para bile vermemek gibi aculâne bh* karar kabul etmek istiyor. Şîmdilik müna* kaşayı hükumet pazartesine talik* etmiştir. Fransız parlâmentosu 15 kânunuevvel taksitmi ödememeğe karar verdiği takdirde çok karışık ve sonu meçhul bir vaziyet hasıl olacaktır. Fransız'ları en ziyade sinirlendîren cihet Amerika'nm harp borçları meselesinde Fransa'ya karş sert bir tavır almış olmasıdır. Hal * buki Amerika'lılar tngiliz'lere karsı her suretle mülâyim ve müsaadekâr davranıyorlar. MUHARREM FEYZİ 1 " Anadolu Ajans „ ından şikâyetçiyiz! Anadolu Ajans» gündüzleri üç, geceleri bir bulten nesreder. Her bultenin neşir saati muayyendir, Ba i • tibarla gazeteler işlerini buna göre tanzim ederler. Bültenlerin son günlere kadar muntazam olan neşir saatleri birdenbire bozulmuş ve karısmıstır. Saat yedide çıkması lâzım gelen balten üç dört gündenberi sekize, sekiz buçuğa kadar gecikmekte, bu taahhür bittabi gazeteletin mesaisine tesir yapmaktadır. Ajansm bo hususta vâki stkâyetlere «havadislerimiz geç tamamlandı, onun îçin geç kaldık» diye v«rdiği cevap mukni bir cevap ola • rak kabul edilemez. Çünkü bu bül * ten son bulten değildir. Ajans bül teni geciktiren haberi gece servisine pekâlâ bırakabilir. Saat 7 bulteninin saat sekiz bu çukta çıkması değil, beş dakika ta • ahhuru bile gazeteler idn büyük bir zarardn*. Anadolu Ajansının bunu bilmiyorsa öğrenmesi, biliyorsa kendi ihmal v« teseyyübü yüzimden başkalannın uğradığı bu zarara artık bir nîhayet vermesi lâzımdır, diyoruz. Telefon Şirketi Fazla para alıyor! Piyasaya göre fiatlarîn tenzili lâzım... Telefon sirketinm halktan ve mü • essesattan bir müddettenberi fazla para almakta olduğu anlaşıldığından Belediye tarafından tetkikata baslanmıştn*. Kendisüe görüşen bir muharririmize Belediye reis muavinî Hâmit Bey bu mes*ele hakkmda şu izahah vermişür: « Şirket mukavelenamesinin bir maddesi mucibinee) tngüiz lirası sukut ettiği zaman telefon ucretlerinin. de tenzili icap etmektedir. Halbulri bu ten zilât yapıimadığı için şirketler komiserliğince bu cihet tetkik olunmaktadır.» Bizim yaphğırruz tahkikata çöre tngiliz lirası her fld yüz kuruş tenezzül ettikçe telefon fiatlannm da yüzde on indiriimesi lâzım gelmektedir. Halbuki mukavele tarihine nazaran bugunku piyasa arasmda iki yüz kuruştan da fazla fark «vrdır. Binaenaleyh şirketin fuzuli olarak aldığı para mühim bir ye kuna baliğ olmaktadır. Fazla alınan para miktan tesbit edilmce istirdadı cihetine gidilecektir. Matmazel Doktör Fransız casuslukla mücadele teşkilâtınm içinde... Ba müracatleri esnasmda da. hemen bir ilr: iş buldu. Fakat jene Lir tüılü karar veremedi. Tereddütiü bir tavırla f ene, ; Düşüneyim, bakayım, ş*ır.e gelirM burada çalışınm, diye *ik.p gatti. Bir gün gene böyle dolaşa dolasa, aksam üstü François I sokağında, 3 numaralı biiyük evin kaoıcısına r»üracaat etti. Bu evin alt kati bomboş görünüyordu, birinci katta kalem ler, yazıhaneler vardı. tkinci ve üçüncü katiar ise, otel gibi, kullanılı • yordu. Tam bugünlerde, Fransa'da bu lunan Alman casusları, en kısa bir zamanda ve en seri vasıtalarla bitaraf memleketlere kaçmak îçin emir aldılar Teşkilâtm âmiri elan zabit ile en mühîm üç easus îspanya hu dudu tarikile kaçmağa muvaffak oldular; fakat easuslardan bazilan tara trene binerken Fransız'lar tarafından tevkif edildiler, bunlann diğer bir kısmı da kolayca bitaraf memleketlere geçtiler. Alman'lara ihanet eden casusun herkesi tam madığı anlaşıhyordu. Alman casuslarınm bir kısmı kaçar, bir kısmı da böylece yakala nırken ölümden korkusu olmıyan bir düzüne yeni ca»u« ta, muhtelif yollardan Fransa'ya giriyorlardı. Yeni vazife alan bu casuslarra içinde her tnflletten, mücerrep ve emin adam1ar vardı. Bunlar tevkif edilen veya fîrar eden casusların vazifesine de» vam etmek üzere, onların yerine gelmislerdi. zahitin, vazifesi dolayısile bu teşkilâtın François I sokagındaki sivil teşkilâtla alâkadar olduğunu, hatta belki de o daireden buraya geçmiş olması ihtimaüni düşünmüyor mıy dı ki bu binada çahşmak cüVetini gSsteriyordu? Bu eiheti, benim ve sizin gibi, hatta bizden çok evvel bu yaraan casusun düsünmemesi mümkün müdür? Anne Marie Lesser bu iki dairenin elele çalıştıkla rını gayet iyi biliyordu ve eğer, bir sene evvelki âşıkı, bu dairelerden her hangisinde bulunsaydı, tanın maz bir surette şeklini ve kıyafetini değiştirmiş olmasma rağmen, kadın buraya girmeğe cesaret edemezdi. O, daha Paris'e gelir gelmez, kapı kapı dolaşıp iş ararken, genç zabit vekilinin eskiden gittiği kahve, lo kanta gibi yerlere uğrıyarak onun ne olduğunu tahkik etmiş ve mülâ zknliğe terf i ederek cepnedeki kıt'alardan birine gittiğini ögrenmişti. Onun içindir ki, şimdi, eski sevgili sine tesadüf etmekten korkmaksızın François I sokagındaki daireye girmeğe çalışıyordu. Anne Marie'nin i» istediği kapıcı, böyle mühim bir daireye lâyık bir ibtiyat ve basiretle kızı, hasbıhal tarzmda isticvap etti. Bir saatten fazla konuştuktan sonra, hizmetçinin, dairede çalışmağa ta mamen elverişli çok budala, ve gayet sadık bir kız olduğuna kanaat getirdi. Ona: Haydî yukan kata çık, otel kısmmın müdiresi olan madama git. Ben, ona telefonla söylerim. Sana bir iş verir, unınm, dedi. Kız, müdirenin yanına çikarken o da, telefonla, hizmetçinin kendi üzerinde bıraktığı intibaı anlattı. Müdire de, Anne Marie Lesser'i sıkı bir hntihandan geçrrdi. Nüfus cüzdanma baktı, hüsnühal şehadet namelerine baktı ve nihayet o da, kızın aptallık derecesinde saf ve o nisbette hamarat bir kız olduğuna kanaat getirdi. Çetin bir pazarhktan sonra, gayet az bir aylık mukabi linde, kızı tuttu. Anne Marie, otelde yatıp kalkacak, orada yemek yiyecek ve buna mukabîl ortalığı süpü recek, silecek, bulaşık yıkıyacaktı. Kendisîne en ütt katta, diğer üç hizmetçi ile beraber yatacak bir oda gösterdiler. Kız, daha o günden işe başladı. Merdivenleri siliyor, eski evin görüknemiş derecede pis oda • larını süpürüyor, iğrenç *ptesane • lerini temizliyor, bulaşıkları yıkı yordu. Bu işleri yaparken de orta ve asağı sınıf Fransıziarla kullandık ları diğer milletlerden adamlann pisliğine hayret ve lânet ediyordu, On bes gün bu hiç alışmadığı ağır otel hizmetçiliğine devam etti. An • ne Marie'nm, sabahtan akşama kadar devam eden bu yorucu iş içinde bir tek istirahati ve zevki vardı. Fakat, o da müthiş surette tehlikeli ve kendi hayat ve mukadderatile oy • myacak kadar korkunç bir istirabat ve zevk idi. Şirhet ne diyor? Bu hususta sirket nezdinde yap • tığinaıs istimzaca da şu cevap v« . rilmiştirt < Telefon şirketi 1923 tarihm • de hükumetle bir mukavele akte • derek b a n taahhütler altına girmiftir. Bu taahhüdah if a edebilmek için şirketin senelik taahhüdat ve varidat yekunları bir olmahdır. Mukavele mucibince eğer varidat taahhüdattan az olursa sirket hükumete müracaat edip tarifelerine zam istiyebilir. Ak» takdirde hükumet şirkete raüra caat ederek tarifenin tenzilini is tiyebilir. Tarifeler millî para kıymettnîn fngiliz lirası temevvücatına gore muayyen bazı hatlerde değişir. 929 senesine kadar kambiyo tahavvülât ve temevvücatı temadi etti ğinden varidat taahhüdattan az çıkmağa başlamıştır. Şirketin müra caatı üzerine 929 senesinde akte • dilen ve bu temevvücatı sabit bir hale koyan mukavele mucibince Ingiliz lirası 8501100 kuruş olarak kabul edilmiştir. tngiliz Hrasının al tınla mübadelesi tngiltere ükume tînc* kanunu mahsus ile menedil diği tarmten itibaren Ingiliz lirası »abit kıymetim kaybettiğinden mukavelenin tadili için bu işle meşgul komisyon Vekâlet e müracaat etmiş, Vekâlet evrakı Devlet Survsma vermiştir. Devlet Şurası kararını vcrdikten sonra mes'ele kalledilmif olacaktir.» Firarî Yunan'h emlâki Izmir'de de bir komisyon faaliyete geçti Gayrimübadiller eemiyeti idare heyeti dün bir içtima aktederck, elde mevcut birinci tertip bonnlmrın biran evvel tasfiyes: ve ikinci terlip bonolann da tevzii için hükurnet nezdinde tesebbüsat icrası hususlarını görüşmüştür. Maliye Vekâleti elde bulvnan birinci tertip bonolar tamamen tasfi* ye edilmeden ikmci tertip bono tevziatını yapmıyacağından, birinci t«"tip bonolann biran evvel firari err>lâkine ait müzayedelerde sarfı için dbil l Neticede, Defterdar Mustafa Beyin riyasetinde çalışan komisyonun haftada iki içtima ederek munt A zaman çalışmasınm tslerin tesründe âmil olacağı görülerek vaziyetleri tesbit edilecek olan emlâkin derhal satışa çıkanlması için teşebbüsat icrası münasip görülmiiştür. Gayrimübadiller cemiyetinin müracaat ve temennisi üzerine hüku metin tzmir'deki firarî Yunan em lâkini de meydana ctkararak pey derpey tasfiye etmek üzere tzmir Defterdannm teşkiline karar verdiği heyet faaliyete başlamıştır. Gayrimübadiller cemiyetinin bo • nolar işi için gayrimübadilleri y* kında fevkalâde bir kongreye davet etmesi muhtemeldir. Alfredo beraet etti Bir müddet evvel, ttalya bandırali Grezya vapurunda üç sepet içersinde patatesler arasma saklanmış 23 parça 53 kilo kaçak tıbbî ecza bu lunmuştu. Zabıta o zaman bu se petlerin sahibi hasta bakıcı Alfredo'yu aramıssa da bulamanustı. Vapurdaki sandıklann arasına saklanmış olan Alfredo'yu gemi süvarisi ya kahyarak ttalya zabitasıina teslira etmiştir. Gümrük idaresi, yakala nan tıbbî eczanın manifestosu olmadığindan dolayı ikmci cezada A} fredo aleyhine dava açmısb. Dün bu muhakeme bitmis ve maznun vekili vapurun limanımızdan transit geç tiğini, tıbbî eczanın da gemi kalkacaği sırada yakalandığını, bu hâdisenin bu sepetleri şehre kaçak olarak rthal etmek maksadı mevctu olmadığmı gösterdiğini, filhakika hasta bakıcı Alfredo'nun zatî eşyası olan bu sepetlerîn Beyrut'a cıkanlmak üzere vapura konulduğunu söylemis, mahkeme de bu müdafaadan sonra maznunun beraetine karar vermiştir. Diyeceksiniz ki kırmızi »açlı, ahk halli hizmetçi kizın müracaat et tiği François I sokağındaki ev ile bu Alman easuslarının ne münasebeti var. Şimdi bu münasebeti görürsü nfix. François I sokagındaki büyük ev, Syle alelâde bir ev değildi. Ge rek birinci katındakî bürolar, gerek ikmci ve üçünciL katındaki otel odaları, daha yeni tanzim edilmişti. Bu garip ev ne ise y an yordu, diye me rak ediyorsunuz değil mi? Sizi daba fazla merakta birakmıyalım. Bu altı kaval, üstü şişhane ev, Fransız Casuslukla Mücadele teşkliâtmın sivil kısmmın merkezi idi. îçeride çalışanlann ekseriyetini sivil giyinmiş Fransız zabitleri teskil ediyordu. Yukan katlardaki otel odalan ise günün muhtelif saatlerinde, gerek Fran sa'nm muhtelif yerlerinden, gerek diğer memleketlerden gelen Fransız memurlannı ve casuslanm misafir ettneğe y an yordu. Teşkîlâtın müdürü yüzbaşı Ladoux memurlarile casuslanm geceleri dairede yaturmakla hera onlan icabmda derakap vazi • feye göndermek hem de şehrin otellerinde yathklan zaman, gevezelik etmekten ve taarruza uğramaktan sıyanet eylemek gibi iki büyük istifade temin ediyordu. Birinci kattaki dairelerde, gece gündüz elektrikler yanıyor, gece gün. düz, sivil giyinmiş zabitler ve meBütün gün hiç durmadan merdi murlar çalışıyorlardı. Otel gibi kulvenleri inip çıktıktan, beynelmilel lanılan yukarıki katlarda daimî veya casuslar denilen ekserisi vatansız muvakkat olarak ikamet eden kadın, serseriler olan bu pespaye ve bayağı erkek bir çok kimseler vardı. Bun heriflerin iğrenç şakalarına ve tecaIar, büyük salonlarda toplanarak vüzlerine uğnya uğnya, pisliklerini gÖrüşürler, gider, gelirlerdi. temizledikten sonra, güzel vücudü Matmazel Doktör, Fransız Casusçimdiklerden çürümüş bir halde yelukla Mücadele Teşkilâtınm askerî meğe otururdu. IMabadi var) şubesinde çalışan eski sevgîlisi küçük rebilirler. icra da'relerinin teftişi 2 inci, 3 üncü, 4 uncü ve 6 mcı icra dairelerinin müddeiumumilik tarafından teftişine dün başlanmıştır. Törkçe hocalarının maaşı niçin vaktinde verilmiyor? Ekalliyet mekteplerinden bazılarmın türkçe hocalan Maarif tdaresine mü* racaat ederek vaktinde maaş a]amadıklarmı ve hatta bir, iki aylıklarmnı tedahülde kaldığını bildirmişlerdir. Maarifçe yapdan tetkîkat müsbet netice verdiğînden bu kabil mektep îdarelerine ihtar yapümışhr. Kopye kâğıdınt, slğara kâgıdı yerine satıyormuş! Kayit muamelesi devam ediyor Kayıt muamelesine devam edil • mektedir. Cumadan maada, her gün saat ondan altıya kadar idarehanemize müracaat ederek isimlerinizi yazdırabilirsiniz. Müsabakaya kay dedilen hanımlarm resimleri, tstanbul'un en güzide fotografçıları ta rafından bizim hesabımıza mecca nen çekilmektedir. Müsabakaya girtnek için Türkiye tebaası, 16 ilâ 25 yaşinda, hiç ev lenmemiş ve namuslu olmaktan başka bh* sart yoktur. Nişanlilar mü sabakaya girebilirler. M. Troçki geliyor Eski komiserin Stalin'e müracaatı doğru değil... MOkâfattar ve hediyeler 1933 Türkiye GÜzellik Kraliçesine, seyahat masraflarmdan başka 1000 lira, ikinciye 400, üçüncüye 200 lira mükâfat verilecektir. Gü • zellik Kraliçemiz, 1933 Avrupa ve dünya güzellik müsabakasına işti rak edecek, iki güzel seyahat yapacak ve talihi de yardım ederse 100,000 franklık mükâfat, bir çok hediyeler alacaktır. Keriman Halis Hanıma Fransa otomobil kralı meşhur M. Citroen tarafından on iki bin lira kıymetin de lüks bir otomobil hediye edilmif olduğuna unutmayınıs. Danimarka hükumetinden aldığı kısa bir müsaade üzerine Kopenhag'a giderek orada Rus ihtilâli h»kkında bir konferans veren sabık So?yet harbiye komiseri M. Troçki aym dokuzunda Brindizi'den Adria va purile şehrimize hareket etmijtir. VilâyeHe müteşekkil ihtikârı tetkik Adria vapuru Pire'de tevakkuf et komisyonuna Belediye tarafından yeni mediği takdirde bugün limanımiîa aza tayin edildiği halde gene komisyogelecektir. M. Troçki doğru Büyuknun içtimaına imkân hasıl olamamaktaada'daki ikametgâhına gidccektir. dır. Diğer taraftan tetkiki ihtikâr ko Bazı Avrupa ajansları, M. Troçmisyonunca haklarında mes'uliyet karaki'nin Kopenhag'da bulunduğu günrile müddeiumumiliğe sevkedilen bir lerde (Stalin) e müracaat edsrek kısun kahve ve seker tüccarlanna ait vatanına avdetine müsaade istedi evrakı tahkikiye adliyeden vilâyete iade ğinî ve bunun üzerine ikisi arasmda bazı mahrem muhaberelerin ccre • ediimistir. Komisyon evvelce tahkikat yaparken bunlann kahve ve seker a yan ettiğini haber vermislerdir. lıp sattıkları tüccann da bu mes'uliyetŞehrimizdeki resmî Rus maka * te hisseleri olup olmadığinı mülâhaza matı bu haberlerin iıydurraa oldu kabîlinden zikretmîşti. ğunu beyan etmektedir. . Troçki Brindizi'de Adliye bu cihete ehemmiyet atfe • derek bu hususta da tamîki tahkikat eRoma 10 (A.A.) Troçki s»«t dilmesine lüzum göstermistir. Bu tak14,35 te Brindizi'ye vasıl olmuş ve dirde yirmi, otuz Hiccar hakkmda daha tstanbul'a müteveccihen vapura bintahkikat icrası lâzım gelecektir. misiâr. Boşnak Abdullah Ağa isminde bir şahıs, tzmit civanndaki köylerde dolaşırken jandarmalarm nann dikkatini celbetmiş Abdullah Ağa da takip edildiğini anlayınca elin • deki paketi yere atmış ve kaçmağa başlamıştır. Abdullah Ağa yakalanmıs ve paket açılınca içinde 6465 yaprak ince beyaz kopye kâğıdı bulunduğu ve bunu sigara kâğıdı yerine kullanmalan için köylülere satmak nîyetile dolaştıği anlaşılmıştır. Adliyedeki ihtısas mahkemesi dün bu davayı görmüş ve Abdullah A ğayı mahkum etmiştir. Maznun avukatı müdafaasmda bu ince kâğıtların eşya sarmak için kullanıldığmi söylemis, mahkeme Abdullah Ağanın 6465 kuruş ta naktî cezaya mahkumiyetine karar vermis ve maznunu tevkif etmiştir. Makine aletlerinin ithali Hesap, daktiio, dikiş makineleri ve bisikletlerle birlikte gelen tornavida, pens ve anahtar gibi teferriiatm ayn gümrük tarifesine mi yoksa ait olduk lan makinenin tarifesine mi tâbi ola caklan istimzacma Vekâlet bu gibi teferrüat mevzun bahis mevaddni takımı olarak beraber gelirse aynî tarife ile ithal edilebilecekleri cevabım vermiş • tir. Haber aldığımıza göre, Ankara Gazi Terbiye Enstitüsü teşkilâtınm önümüzdeki seneden itibaren tevsiine karar verümiştir. Buna nazaran enstitünün ihzarî kısmı Iâğvedilerek müesseseye yalnız lise mezunlan alınacaktır. ts > tanbul'daki Yüksek Muallim mektebi de kaldırılacak ve lise muallimleri Gazi Terbiye Enstitüsünden yetiştirile cektir. Mektep kitaplannın pahalılığı hak • kında tetkikatta bulunmakta olan komisyon bugün mesaisini bitirerek neticeyi ihtiva eden raporunu Maarif Vekâletine gönderecektir. Pertevniyal Valde vakfi mütevellisi Osman Bey bir muharririmize şu izahatı vermiştir: « Yapılan tetktkat neticesinde Aksaray'daki Pertevniyal Valde Lisesi o civann mektep ihtiyacatmı Iâyikile temin edemediği anla.dldığından lisenin yanında yeniden bir orta mektep bi nası inşasını kararlaşhrdık. Bundan başka Sarıyer'deki Pertevniyal Valde mektebini yeni bir hale ifrağ ettik. Evvelki sene inşa eliirdiğimiz Edirne Valde hastanesinde eksik olan cerrahî alât ve edevatmı tedarik ederek gönderdik.» YOksek muallim mektebi kaldırılacak Fribot seferleri Nafıa Vekâleti ile sermayedar bir grup arasmda hasıl olan anlaşma ü zerine Sirkeci ile Haydarpaşa arasmda fribot isletilmesi takarriir etmiştir. Ha ber verildiğine nazaran bu hususta iki taraf arasmda yakında elli senelik bir mukavelename imza edilecektir. Şir ket; bu maksatla Sirkeci'de bazı tesi sat vücude getirmek nw#Wiyetinde olduğundan Nafıa Vekâleti Belediyeye müracaatle müsait bir sahanın tefrik edilerek istimlâk bedelînin neden ibaret olduğunun bildirilmesini istemis tir. Belediyece mahallinde bir heyet tarafından tetkScat yapılmış ve Nafıa Vekâ'etine bir rapor gönderflmiştir. Yalnız; istimlâk edilecek sahaya gümrük antrepolan da tesadüf eyle mekte olduğundan bu takdirde yeni tesis edilecek antrepolann yerleri üze rinde de ayrıca tetkikat yapılmaktadır. Mektep kitapiarı fetkikatı Terkos şebekesi Devir ve tesellüm mua melesi bitmek üzere.. Terkos mes'elesmin bir kanunusanî • den itibaren Belediyeye geçeceği malumdur. Tesisat ve idarenin devir ve teı lüm muamelesi ikmal edilmek üzeredir. Yeni idarenin başma Belediye sujar möşaviri Bürhanettin Bey getirilecek ve hâlen şirkette müstahdem memurlann bir çoğu vazifelerinde ipka edilecektir. tstanbul terkos müdiriyetinin idaresi etrafında iki şekil düşünülmektedir. Buniardan biri terkosun bir heyeti idare ile idaresi, diğeri tütün ve muskirat inhisan şeklinde tedviridir. Bu hususta bugünlerde karar verilecektir. Aksaray'da yeni bir mektep tetkikafı ne safhada? Vapur tarifeferi tesbit ediliyor . Ticareti Bahriye müdiriyetmdeki tarife komisyonu yakında tekrar faali • yete geçerek yeni seneye ait vapur bi • letlerine ait âcretlerle liman tahmii ve tahliye ücretlerini tetkik «tmeğe basfa yacaktır. Geçenlerde şehrimize gelen maruf Yunan san'atkârlanndan Madam Gi • oeli ile Madam Mari Kolopulo şerefîne Fransız tiyatrosu tarafından dün ak • şam Maksim'de bir çay zryafeti veril • miştir. Ziyafette yerli ve ecnebi san'atkâr • Iar hazır bnlunmuylardır. Yunan aıfstleri şerefîne çay Berat gecesi tstanbul Müftiliğinden: Kânunuevvelin on üçüncü salı grünü şabanm on dördüne müsadif olmakla yevmi mezkur akşamı (çarşamba fecesi) Leylei B«ra« olduğu ilân olunur.