Çocuk masalları lhDirik®llo Vaktile çok »ık ve kor • kunç bir ormanın kenarındaki küçük bir kulübede bir ihtiyar kadınla bir küçük kız oturuyordu. Bu orman iki memleketi birbirinden ayırı yor bir tarafta oturanlar öbür tarafta neler geçtiğinden ha berdar olmu • yorlardı. Bir çok gençler bu sırrı halletmek için bir memleketten öte kine gitmek istiyorlar, fa kat ormanın dar yollan, girift ağaçlan arasmda kayboluyorlar, bir daha geri dönmüyorlardı. İhtiyar kadın çok fakirdi, oğlu bu uğursuz ormanda ölüp gitmiş gelini de kocasımn acısına dayanamıyarak onu takip etmişti. Torunu küçük kız onun başına kalmıştı. Bir mekleri vardı, onun sütünden tereyağı, peynir yapıp satıyorlar bu suretle geçiniyorlardı. Bir gün ihtiyar kadın hastalanclı. Peynirî, tereyağmı yapmağa, ineği otlatmağa küçük kız mec bur oldu, bu işleri bitirdikten sonra büyük annesinin yanına gelip oturdu, örgüsünü örmeğe başla dı. İhtiyar kadın bir aralık göz • lerini açtı: Aferin kadife hırkalı kız, 'dedi, böyle örgü ördüğü için çok çabuk zengin olan biri vardı. Sen de ona benziyeceksin. Küçüğün adı bütün köyde kadife hırkalı kızdı. Bu isim ona giydiği güzel hırkadan dolayı verilmişti, herkes onu sever ve zenğinler ona hediyeler verirlerdi. Bu hali bütün arkadaşlarının kıskançlığına sebebiyet vermişti. Kadife hırkalı kız: Büyük anne dedi, şu zengin olan kızın hikâyesini anlatsana! İhtiyar kadın yattığı yerden doğrularak derin bir göğüs ge çirdi, sonra anlatmağa başladı: Vaktile bir köyde bir kız varmış, o kadar çirkin o kadar çir kmmiş ki hiç bir delikanlı yüzüne bakmazmış. Kız buna müteessir olur, arasıra ağlarmış. Fakat annesi onu şu şekilde teselli e dermiş: Güzel olmadığın için esef etme kızım ağız burun kaş gözle FAYDAU B Açık hava mektepieri Amerika'lılarda her şeyde bir yenilik göstermek arzusu ebedi • yen sönmek bilmiyen bir aşk hâ lindedir. Bunun için muhtelif sahalarda bazen garip olmakla beraber çok faydalı teşebbüsler de bulunabilir. Meselâ profesör Raçlif isminde bir profesör Amerika'da «Sen Lui» şehrinde bir açık hava mektebi tesis etmiştir. Bu mektebin her sınıfı bir çayırra muhtelif köşelerindedir. Bütün talebe çayırın üstüne uzanıp yatmakta, keza yere uzanmış muallimin etrafında bir halka teşkil etmekte • dirler. Yağmur yağdığı zamanlar bir çadırın altına iltica edilmek tedir. Kışm ise ders üstü camla kapanmış bir bahçede yapıhnakta ve talebe yere serilmiş hasırlar, hahlar üzerine uzanmaktadırlar. Fakat ne gariptir ki «Sen Lui» şehrinin bütün gazeteleri bu yeni usul mektebin aleyhinde bulun makta ve çocuklann birer tav • şan yavrusu addedilemiyecekle rini ileri sünnektedirler. M E M L E K E T T E Hırsızlar ve telefon Kasa hırsızları bazan çok cesaretli davranırlar. Bankalarda.n birinin içine girer, kasalardan birine bir bomba atar, onu kırar ve içinden bir iki deste para kapıp kaçarlar. Çünkü fazla duracak vakitleri yoktur. Gece bekçisinin gelip onları görmesi ihtimali çok tur. insan insan olmaz senin elinden her iş geliyor ya ona bak! Fakat her sokağa çıkışmda eve mahzun döner ve bu sahne her gün tekerrür edermiş, bir gün bu kız kuyu başmda su doldururken yabancı bir delikanlı oraya yaklaşmış, diğer genç kızların kovalannı köyün delikanlılan taşıyıp götürmeğe hazırlanırken çirkin kız bir köşede mahzun ve mü kedder duruyormuş. Ostübaşı tozlu, kıyafeti pejmürde, gözleri kör yabancı: Kızlar, demiş, bana biraz su verir misiniz? Genç kızların hepsi kahkahayı koyuvermişler, fakat onlar git • tikten sonra çirkin kız: : Buyurun! Diyerek kovasım körün dudaklarına doğru uzatmış. Kör o zaman: Ey hayır sahibi sen kimsin, demiş ne yazık ki seni görmüyorum. Genç kız şu cevabı vermiş: Görmediğiniz daha iyi.. Ben gayet çirkin bir kızım. Kimse yüzüme bakmıyor. Acaba hangimizin hali daha acıklı? Yabancı: Ne olursanız olun, demiş, eğer tenezzül buyurulursa ben sizinle evlenmek istiyorum. Çünkü ben yüzleri, gözleri görmem ama, ruhlan okurum. Sizin daha se • sinizi işitir işitmez ne iyi kalpli bir kız olduğunuzu anladım. Genç kız bu sözlerden memnun olacak yerde kör yabancının kendisile eğlendiğini zannederek kaçıp gitmiş. Sonu gelecek hafta Küçük bir iktîsat kaKfâmanî aoldur'dugü kttmbaTasIni « I ^ sı» gişesine veriyor. Bilmecede kazananlar Gazetelerin bu f ikirlerinin çok haksız olduğu bu mektebin imtihanlan akabinde pek âsikâr ola rak meydana çıkmıştır. Talebe imtihanda diğer mekteplerinkin den daha fazla muvaffakiypt göstermişlerdir. SBSB Geçende bu kabilden müthiş bir vak'a ohnuş. Hırsızm biri bankaya nazari dikkati celbetmeden girdikten sonra biri kasanın kapağına, diğerleri de yan taraflan delmek üzere üç bomba atmış. Fakat bombalardan biri oradaki telefonlardan birinin ahizesini koparmış. Her vakit mahzenlerde atıldığı için kimsenin nazari dikkattni celbetmiyen ses bu sefer telefon merkezine aksetmiş ve hırsız da tutulmuş. 1 inci şekildeki gibi f araza cakımzın C ucu kırıldı. Onu he men atmak mı lâzım? Hayır. Bunu pek kolaylıkla küçük bir tornavida haline koyabilis'.niz. Geçen bilmecemîzi doğru halledîp te bîze resim gönderenlerin fotoğ raflarının bir kısmını basmıştık. Bugiin de geri kalanları nesrediyoruz. Mükâfat kazanıp kazanmadıklarını anlamak istiyenler evyelki haftaki büyük listeye baksınlar. Bir mukavvadan 7 8 santimet7 Biga, Kurtzade Halim Bey 1 Mardin erkek yatı mektebi re kutrunda bir daire kesiniz. O oğlu HiUeyin Halim. üçüncü smıfta (1) numaralı Saradaireyi altı lasma taksim ederek 8 Konya, Cumhuriyet Halk Fırcettin Kaya. her kısımda resimde gördüğünüz kası karsısında Istanbul'lu terzi Ab2 Büyükdere serkomiser Salim veçhile mustatil şeklinde ve bir met mahtumu Turhan. Beyin kızı Vehibe. tarafı daireye merbut kalmak 9 Selimiye kışla karsisı numara 3 Aksaray, tnkılâp sokak nuüzere menfezler açınız. 33 M. Şeref. mara 16 Avni. 10 Eskişehir, ilk mektep nu 4 Diyarbekir, Ziya Gök Alp mara (27) Fethi Hulusi. mektebi ikinci smıf talebesinden 1 1 Izmit Gölçük tersanesinde (350) Ismet. makine insaat fabrikasında mükeffel 5 34 üncü mektep beşinci sınıf çırak (3012) numaralı Salâhattin talebesinden Fahrettin. oğlu Adil. 6 Usküdar, Ihsaniye mahallesi 1 2 Konya, Gazi Paşa ilk mekSultaniye sokak 66 numaralı hanetep talebesinden (377) numaralı Hakkı oğlu Fuat. de Mihriban Nadir. B Rüzgâr topacı Bunun için evvelâ kırık ağzın ucunu törpü ile düzeltirsiniz. Sağmı, solunu da eğe ile alırsınız. Bu suretle çakınızın ağızlarmdan biri 4 üncü şekildeki gibi bir tornavida haline gelir. j Eylul bulmacası nillllllllllimilllllllllllimlllllllhl llllllllllllllllinillinilimiMII tlllllllllltt llllllltlIIMIIIIIlllMtlilllllltlllllllllllllMIlllllltlllllillllillllllit E L E K r^ K E K A V A K A B A K E K K A M U K Şu yukarıki boş hanelere öyle harfler koyunuz ki soldan sağa doğru okunduğu zaman her biri manalı bir kelime olsun. Yukarıdan aşağıya okunduğu vakit te bu ayda tekrar kavu şacağımız bir yer meydana çıksın. Doğru halledenlerden bir kişiye 5 lira, bir kişiye bh" İş Bankası kumbarası takdim edile cek. resimleri gazetemize basılacaktır. Diğer 100 kişiye muhtelif hediyeler. Herhangi mükâfat kazananların resimleri de bize fotoğraflarını gönderdikleri takdirde gazeteye basılır. Cevaplar teşrinievvelin birincij gününe kadar «Cumhuriyet Çocuk sahifesi ımıharriri» adresine gönderilmelidir. Hal suretleri daima gazeteden kesil = miş cetveller üzerine yapılma I lıdır. Bu şartlara riayet etmi yenler hediye kazanamazlar. OîUNLAR Gazetede çıkan resim veya karikatürlerden bazılannı kesiniz. Bunları üzerlerinden giderek kopya ediniz. Kopya ettiğiniz zaman hatları biraz kalınlaştırmağı u • nutmayınız. Bundan sonra siyah yerleri tamamile oyup keserek çıkanmz. Ve be^az kışımlara i 3 4 santimetre uzunluğunda rnce bir değneği dairenin ortasına geçiriniz. İki tarafına balmumu yapıştmnız ki orada sabit kalsın. Değneğin alt kısmını iyice sivri • letiniz ve üstte kalan kısma da orada biraz gevşek duracak bir malişmeyiniz. Duvara sinema perdesini teş kara geçiriniz. Topaç hazır oldu demektir. Onu döndürmek için kil edecek büyücek bir beyaz kâküçük parmağınızın üstüne sivri ğıt iğneleyiniz. Ondan biraz u • ucunu yerleştirmek ve baş par • zakça mesafeye de bir lâmba vemak ile işaret parmağı ile ma ya mum yerleştiriniz. kara tarafından tutmak icap eder. Her şey hazırdır. Resmi elinize Bu vaziyette kanatlann açık buahp perde ile ışık arasına tuttu lunduğu taraftan üfliyecek olurğunuz gibi tabiî kesik yerlerden sanız topaç dönmeğe başlar, bir ziya serbestçe geçecek ve siyah masa üzerine bıraktığınız vakit te yerlerden yekdiğerine zıt bir ha* gene dönmesine devam eder. Eyal hasıl olur. Kesilmemiş kısımğer dairenin üzerindeki kısımlara lar gölğe yapar ve siyah olarak renkli kâğıtlar yapıştıracak o akseder. Kesilmiş yerjer işe ta • lursanız dönerken daha güzel bir manzara arzeder, ' mamile &eyaz. Şemsiye ile yılan avı