25 Temmuz 1932 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3

25 Temmuz 1932 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

25Temmux 1933 SON TELGRAFLAR Almanya'da 31 temmuz günü neler olacak? «Intihabat ne netice verirse versin Hitler gelecek» diyenler var Berlm 24 (A.A.) Müfrit milliyetperver raeb'uslardan M. Zillkens, fU beyanatta bulunmuştur: «•31 temmuı intihabatmı meşru olsun gayri meşru,olsun Berlin üzerine bir yürüyüş takip edecektir.» Meb'uslardan Ris de şöyle demistir: .. «31 temmuz întihabatından sonra, mtihabat neticesi ne olursa olsun, memleketi Hitler idare edecektir.» Zittau'da 30,000 kisi karşısmda bir nutuk söyliyen Hitler, daha ih • tiyatlı davranmıştır. Ve yalnız şöyle demiştir: • 31 temmuz, alelâde bir tahriri nüfus günü olabileceği gibi kat'i bir gün de olabilir.> ANKARA MEKTUPLARI Parlâmentolar Konferansında Hakkımızda sitayişkâr sözler söylendi Buğday fiatı nasıl tesbit ediliyor? Ziraat Bankasının mubay aa fiatı köylüyü müsterih kalple çalıştıracak bir fiat olacaktır! Ankara 23 (Hususî) Heyeti Ve Umumî Harbe ait Garip bîr iddia Sultan Reşat Fransız*Iara sulh mü teklif etmis! Paris'te münteşir Vu mecmuaunın son posta ile gelen ııüshasındtf «Eski Midilli Valîsi Eram» îmzasıns taşıyan bir makale vardır. Bu ma« kale ile ortaya garip bir iddia atıl^» maktadır. Eram Efendi harbi umumî esnasında Çanakkale Müttef ik devletle « rin donanması tarafından bombar » dıman edilirken Sultan Reşat çok korkmuş, telâşa düşmüş ve nazırla» rından gizli olarak Fransız hüku metine bir telgraf çekmiş, münferil sulh talebinde bulunmuştur. Makai«« yi yazan adam padişahın, şehzade Ziyaettin Efendinin tesirüe hareket ettiğini, şehzadenin İstanbul'da hvf lunan bir iki Fransız'a mutavassît olarak Ialasını gönderdiğini soyle mektedir. Padişahın yazdığı telgrmft bu Fransız'lar Sofya sefareti vası * tasile Paris'e göndermişler, Fran&ız Harbiye Nazırı da telgrafı derhal sepete atmıştır. İradesizligi ve korkaklığı ile maruf olan Sultan Reşad'ın böyle bir sey yapması ihtimal haricinde değildir. Maamafih bu yazınm son zamam larda pek çok okunan uydurma hi> kâyelerden biri olması da muhte » meldir. M. Von Papen'in beyanatı Stuttgart 24 (A.A.) Dün sabah «aat 10.30 da başlamış olan Alman devletleri konferansında, Prusya'da bir Alman komiserliği ihdası mes'elesi görüşülmüştür. M. Von Papen, «Bu tedbirin muvakkat olduğunu, misal teşkil etmiyeceğini ve hükumetm bn tedbiri tfiğer devletlere teş • mil tasavvurunda bulunmadığını» »öylemistir. M. Von Papen, muhtelif Alman devletlerinden inzibat ve umumî emiMmHunıınmt1 Maliye Müsteşarı Ali Rıza B. bugün şehrimize geliyor Ânkara 24 (Telefonla) ttal yan'ların bize açacakları krediye ait teferrüatı tesbit etmek üzere İtalya'ya gidecek heyet reisi Maliye Müsteşarı Ali Rıza Bey bu akşamki trenle îstanbul'a hareket etti. Herr Nadolni Ankara'ya dönüyor Cenevre 23 Terki teslihat konf eransında Alman başmurahhası olan Herr Nadolni, konferan»ın neticeleri hakkmda hükumete izahat vermek için Berlin'e gitmiştir. Herr Nadolni, Berlin'den, sefirlik vazifesini deruhde ederek tekrar Ankara'ya dönecektir. Zurich 24 (A.A.) Duebendorf av tayyareleri beynelmilel müsa • bakasmda ağır surette yaralanmıs olan ttalyan tayyarecui Sassone ölmüştür. Vasington 24 (A.A.) M. Borah, teisizle neşrolunan bir nutkunda harp borçlarmın ilgasını veya bu mes'elenin yeniden rüyet edihnesini tetkik edecek ve harpten sonra ortaya çıkan mes'eleleri tesviye eyliyecek olan beynelmilel bir konferansın âcilen içtimaa davetini teklif etmiştir. Mumaileyh, bilhassa demiştir ki: Lausanne'da açılan siyaset yolunda devam edilecek olursa harp borçları mes'elesini yeniden tetkik etmenin Amerika milleti için nafi olacağı zaman hulül edecektir. Rabat 24 (A.A.) Cezayir Fa« hudutlarında icrayi harekât eden seyyar grup, yerli taraftarlannın yardımîle OuTarbat mmtakasını da işgal etmiştir. Bu grup, yukarı Atlas'ın İıenüz îfaat etmemiş olan mıntakalannda sür'atle ilerlemektedir. Bir itaiyan tayyarecisi öldö M. Borah'ın teklifi Fas'ta mücadele tahsillerin yanında kendisi kasabada oturduğu halde köydeki arazisini yardımcıya işleten toprak sahipleri ve nihayet kendi toprağı üzerinde çalışan küçük müstahsîller vardır. niyet işlerinin çok iyi ellerde alduğBuğday mes'elesinin karşimıza daha nu ilive etmiştir. vahim neticeler çıkarmaması için Mumaileyh, fevkalâde ahvai reayrı ayrı şekillerde tec^lli eden bu jiminin intihabat tarihi olan 31 temistihsal tarzlarının ileride gerek tekmuzdan evvel ilga edileceği ümidini nik ve gerek topraktan mütevellit de ihsas eylemştir. içtimaî münasebetler noktasmdan eTahrikât devam ediyor saslı bir surette ıslahına veya insi • Berlin 24 (A.A.) Ürfî idareye yakî seyirlerini takip ederek kendîve esleha taşınmasının memnuiyetine lerine has tekâmüld'e karar kılmalarağmen Berlin'de bilhassa sol cenah içtima ederek buğday talimatname rına intizaren şundilik kendi husu Necmeddin Sadık Bey silâhlann tenmen»uplarına karşı müsej^âh teca sini intaç edecektir. siyetleri ve şartları içinde devam ezili, Ahmet Ihsan Bey iktisadî, Fazıl Ahvüzler devam etmektedir. Talimatnameyi tetkik ettiği strada dip gitmeleri lâzımdır. Diğer tarafGazette de Voss muharrirlerinden met Bey siyasî, Rasim Ferit Bey sıhhi, tan Ziraat Bankasının buğday ala • Heyeti Vekileyi en ziyatfe meşgul Richard Winner, Nazi'le» tarafmdan Nazım Bey hukukî komisyona aza aynlcağı mıntakalar ticarî ziraat yapan eden mes'ele buğdayın kaça alına . mıslardır. vuku bulan bir taarruz esnasında buğday mıntakaları olduğuna göre cağını tayin mes'elesidir. Buğday Reis intihap edilen M. Karton de Vikafasından yaralanmıştır. mes'elesi dün de, bugün de tamamen buğjay fiatı, istihsalin yukanda kayyar nutku iftitahisinde bir kaç gün ev • Gazette de Voss, Berlin kumandadettiğimiz her şeklinde bu mınta buğday fiatı mes'elesi olduğuna gövel cemiveti akvama aza olan eenç ve nına müracaat ederek tikâyette bukalardaki ziraatin ticarî karakterini, re Heyeti Vekîlenin iki üç içtimaını lunmuş ve vatandaşlann hayatını hi enerjik Türkiye Cumhuriyetinden sitayani pazar için satılmak üzere istihbu mevzua tahsis etmesi elbette çok yişle bahsetmiştir. maye için ne gibi tedbirler itihazı sal vasfını kaybettirmemelidir. yerind'edir. tasavvurunda bulunduğunu sormufMes'ele bugün için o kadar kat'î Görülüyor ki istihsal tarzları detur. bir fiat mes'elesidir ki bu fitam iyi ğiştikçe maliyet fiatı üzerinde mübir hadde, yani buğday müstahsiline essir olan içtimaî âmiller de değişDeğiştirilen memttrîar masrafraı koruduktan sonra biraz da mektedir. Bundan başka her istihsal Berlin 24 (A.A.) Sosyal de kâr bırakacak bir nisbette tesbiti ile mıntakasının tabiat şartlarında, yolmokrat fırkasına mensup 30 kadar onu hemen tamamen halletmek larmda ve münakale vasıtalarında yüksek memur azil ve tebdil edîl Palencia 24 (A.A.) Sierra'da mümkündür. Bu böyle olunca ak tecelli eden hususiyetleri de maliyet miştir. Yeni memurların ekserisi bir kaç gündenberi hüküm sürmekte si de, yani buğday fiahnı iyi tesbit fiatında müessirdir. Müstahsil le merkez fırkasından ve bu firkaya olan soğuklar dolayısile Copmpre» edememek te halline çahştığımız hine ve her şeyden evvel maliyet fi Kasketler tevhit ediliyor, mütemayil olan kimselerdendir. Bu dends, Velille ve Cuardo şehirleri cî> mes'elenin müstahsil için o kadar atını koruyacak bir müd'ahale mev meyanda M. Bauknecht'e halef olan 3 tiirlii kasket olacak varinda kurt sürüleri görülmüştür. elim olan avakip ve neticeleri ile dezuu bahis olduğuna göre bütün bu Colonya polis müdHirü M. Linkens S inek kurtlar tarafından parça vamına mâni olamaraak demek olur. muhtelif maliyet unsurlarının hesade vardır. Mektep kasketleri hakkındakı kalanmıştır. Vali, sürek avı yapriraası Şu halde fiatın tesbiti işi mes'elenin ba katılması ve nihayet en gayri münunun Vilâyete tebliğ edildiğini yaz> na ruhsat vermiştir. can damarmı teşkil etmektedir. Zasait istihsalin yaşayabileceği bir azamıştık. Maarif Vekâiett bu kanunud Venedik'te bir tayfun hiren çok kolay görünen bu müşkül minin kabulü icap eder. sureti tatbiktna ait bir talimatname Roma 24 (A.A.) Venedik mmve nazik işin ehemimyeti anlaşıhnca Bu sene mahsulün kifayetsiz ol hazırlanmaktadır. Mtatnafih tstanbuf takasında bu sabah büyük bir iayfun onun üzerinde fazlaca tevakkuf eduğu kuvevtle zannediliyor, bu zan Vilâyeti Polis müdiriyetine şimdiden dilmesi sebebi de kendiliğinden meyçıkmıştır. Hasarat, mühimdir. Yıl • tahakkuk etmese bile mahsul istih tebligatta bulunarak mektepli oT < * dana çikar. dırım isabetile iki köylü telef ol • lâk ihtiyacımızdan fazla olmıyacak madığı halde mektep kisketi giyett muştur. Bu bahiste hükumetçe alınacak tır. Su halde en tabii fiat, piyasanın kadın ve erkeklerin derhal adliyeyö karar şu iki noktaya bağlanmak zabir müddet sonra kendiliğinden katevdiini emrtmiştir. Dublin 24 (A.A.) Fevkalâde ruretindedir: bul edeceği rayiç istihlâk merkez tarifeler kanununun yarından iti • Maarif Vekâleti ilk, orta ve SR 1 Müstahsile istihs&lini koruya lerine arzedilebjiecek ecnebi buğ baren meriyet mevkiıne gıreceği mektepler için üç çesi* kasket nümu> Cenevre 24 (A.A.) Dün sabah cak ve devam ettirecek bir fiat tayini. daylarının fiatına gümrük resmmin malumdur. nesi intihap edecek, bütün talebe paı lâmentolar konferansında reis M. 2 Bu fiatın mıntakalara ve Rüsuma tabî olan mevat lisijesinjn Carton VViart, cuma günü zuhur eden mahsulün nev'mdeki değişikliklere I ilâvesiie teşekkül edecektir. Bu is ni renk ve biçîmdeki kasketi giye • tihlâk piyasalarinın fiatıdır. İstih bu akşam neşredilmesi muhtemel hâdîse hakkında beyanatta bulun • cektir. Mekteplerî birbirinden tel nazaran mütehalif veya bütün mınsal piyasalan ise bu fiattan muta dir. Bu listeye, bütün tngilîz jh^gş ; muştur. îçin bu kasketlerîn urprlennde na J takaları için tek olması. vassıtin makul kârı ile nakliye mas maralar ve renkli şcritler buluoa catının ve bilhassa kömürün dahil Mumaileyh, o gün müzakeratı iMüstahsil buğdayını devlet mü raflannın tenzilinden sonra kalacak olacağı zannolunmaktadır. Kömüre dare etmekte olan İsveç'li reis vekicaktı. bayaatı ile takarrür edecek fiata bakiyeiere göre taayyün edecektir. bilkuvve ambargo vazedilecektir. linin İtaiyan heyeti için mütecavî sattığı zaman yaptığı bütün masrafBu sene mahsulün ihtiyaca ancak Bu listenin neşrîndeki teahhur, zane addedilen sözleri işitmemiş ol • lan, öd'emeğe mecbur olduğu devlet bir takım mütalealara yol acraıştir. duğunu söylemiştir. vergilerinin tutarım alabilmeli, çarşı tekabül edecek bir raddede bul" nuşuna ve buğday işinde devlet mü Sucular hakkında bir karar Malum olduğu veçhile, bu liste eşyasma olan asgarî ihtiyaçlarını giBu ahval üzerine, parlâraentolar Kadıköyüne indirilen KayışdağJ neşredilmezden evvel kabinenin tas meclisi toplanmış ve mes'eleyi tasfiye derebihneli, borçlarından da bir kıs dahalesinin istihdaf ettiğî ilk hed'ef dikına iktîran etmesi lâzim gelmeksuyunun bir kısım sucular tarafmdacö için bir rtilâf elde edemediğinden reis mını ödiyebilmelidiı. Buğday muba teşkilâtsız olan müstahsilin mahsul zamanı mahsulünü ucuz fiatla elinyaası hakkındakı kanunun istihdaf tedir. Amele fırkası reisi M Mor • M. Carton Wimart, mes'elenin dospaslı tenekeler içinde satılmakta olden çıkarmamasım temin olduğuna ton'un dün M. de Valera ile icra ettane bir surette halli çaresini araş • ettiği gaye budur. Buğday fiatı bu duğu görüldüğünden bunun men'ı nazaran yapılacak is mahsulün nedmaksatlan temin etmedikçe devlet miş olduğu mülâkat esnasında İngiltırmısır. hususunda alâkadarlara emir verîl« müdahalesinin manası kalmaz ve ret kesbettiği aylarda bulabileceği tere ile îrlanda arasında iktisadî bir M. Renaudel, kendisine isnat olumiştir. azamî fiatı şimdiden vererek buğ harbe mâni olmak için son bir g&ynan sözleri stelâffuz edilmemi^) ad yapılacak müdahaleden de hiç bir netice hasıl olmaz. dayı istihsali teşvik erfecek bh hadde ret sarfedip etmediği suale şayan gö detmeğe amade olduğunu beyan et • istikrar ettirmektir. Bu nokta kanunun ruhu mesabe • rülmektedir. miştir. sindedir. Fakat bizim prensipleri göz Bu azamî fiatın, devlet zararına , İtaiyan heyeti, Fransız meb'usunİrlanda'lılar, tngiliz'lerin bulunaUsküdar tramvaylannın bazı Hal« önünde tutarak ne olması lâzım gelolmasa bile, mijstehlik zararına müsdan resmî tarziye vermesini istemekcaklcm içtimalara iştirak larda uzun fasılalarla işlemesi haK diğini kolayca tarif ettiğimiz buğ • tahsili belki de lüzumundan fazla te ısrar etmişir. Fransız meb'usu bu kın şikâyetini mucip olmaktadır. etmiyecekler day fiatınm rakamla ifadesi ne olhimaye edeceği iddia edilebüir. Bu, talebi is'afa lüzum görmemiştir. Hatta mümkün olduğu kadar sık malıdır? Mes'eleyi böyle vazeder Ottava 24 (A.A.) İrlanda henazarı itibara alınacak bir mülâhaBu vaziyet dolayısile M. Carton araba işletilmesine karar sek işin güçlüğü derhal meydana yeti, faidesiz bir ihtilâfa mcydan zadır. Ancak, hep bu senenin vaziWimart, zapta nazaran, «filvaki şaçıkar. yetini göz önünd'e tutarak söylüyovermemek ve diğer dominyonları yani teessüf sözler sarfedilmiş olduEvevlâ büyük mutavassıt ve küçük ruz, mahsul kâfi gelmediği takdirde serbest bırakmak için İngiliz mü • ğunu ve fakat böyle hâdisatm te istihsal cüzütamlan içinde istihsal hariçten buğday ithali zarureti hasıl messillerinin bulunacağı içtimalara kerrür etmiyeceğini ünıit etmekte masrafiarımn ne olduğunu bilme olacak ve bu zaruret karşısmda da iştirak etmemeğe karar vermiştir. bulunduğunu ve M. Renaudel'i adaba miz, sonra, doğrudan doğruya ver müstehlikler şimdi kendilerini esirHarie Türkiye Irlanda'hlar, bütün donıinyonlarm riayete davet eylemekte muztar kal gilerin böyle bir istihsal cüzütamına gemek istediğimiz neticed'en kur mış olduğunu» beyana mecbur ol • için için iştirak edecekleri içtimalara iştirak tahmil ettiği fedakârlığı ve daha tulamıyacaklardır. Esasen buğday muştur. edeceklerdir. sonra haddi asgarî maUet için de 2700 Kr. 1400 Kr. gümrük resmi dünya buğday fiatınm Senelık Fransız meb'usu ise celseye ait köylünün (Pırtı) dediği mensucat 1450 750 şimdikinden daha yüksek olduğu Altı aylık zaptm natamam olduğunu, çünkü İ sanayi eşyası ile diğer mallara olan 800 400 Üç ayhk zamanlarda konmuştur. Buna nazaBerlin 24 (A.A.) Yelkenle uç talyan murahhaslannın bazı sözlerini ihtiyacı derecesini tayin etmekliği Yoktur 150 Bir ayhk ran vazıi kanun buğday müstahsilin ma cihan rekorunun sahibi Groenmiz lâzım. ihtiva etmemekte bulunduğunu söymüstehlikin bugün ecnebi buğdayına hoff, dün öğleden sonra kaza neti Iemişir. Bunlardan istihsal masrafları ki rafile derpiş ettiğini öğrendik. Her vereceği paradan biraz daha yukarı cesi telef olmuştuT. Binmiş olduğu maliyet fiatım tayin eder muhtelif halde verilecek karar Türk köylü Paris 24 (A.A.) Matin, Ce olan bir nisbete kadar himayeye lâtayyare, sukut ettiğinden Groenhoff mıntakalara göre de§'?en, hem de nevre'den almış olduğu aşağıdaki sünü sapanı başında müsterih kalpld yık ve muhtaç görmüş demektir. paraşütle kurtulmak istemiş, fakat pek çok değişen bir fiat unsurudur. telgrafı neşrediyor: çalıştıracak bir karar olacaktır. 1932 de ise Türk köylüsü daha ihtimal mesafe paraşütün açılmasına Cuma günkü hâdiseler dolayısile Köy iktisadiyatımızın içtimaî bün Vekiller Heyetinin vereceği karar» yevi yeknasak değildir. Modern tek az himayeye muhtaç değildir. kâfi gelmediğinden ve toprak ile te itaiyan murahha»ları, parlâmento dan ayrıca bahsedeceğiz. Heyeti Vekilenin buğday fiatım nik tesisat ile mümkün mertebe rasbirliği azalığından istifalarını ver mas şiddetli olduğundan tayyareci ALl SÜREYYA tesbit ederken bütün bu noktaları etyonel bir tarzda çalışan büyük müsmiştir. hemen ölmüştür. Cenevre 24 (A.A.) Anadolu Akile son iki içtimaında buğday mü jansmın muhabiri mahsusu bildiriyor: bayaası için hazırlanan talimatna 20 temmuzdanberi hali içtintada bumeyi tetkik ile meşgul oldu. Dün de lunan beynelmilel parlâmentolar itti • cuma olmasma rağmen, Ismet Paşa hadının bu konferansına 40 memleketin Hazretlerinin Çankaya'daki köşk meb'uslan iftirak etmektedir. B. M. lerinde toplanılarak bu husustaki Meclisi namına da Sıvaı meb'usu Nec • müzakerelere devam olunacaktı. Fameddin Sadık, Ordu meb'usu Ahmet kat bu sabah Vekillerin toplanamamış Ihsan, Elâziz meb'usu Fazıl Ahmet, Bur olduğunu haber aldık. sa meb'usu Raslm Ferit, Tokat meb'usu Bununla beraber Başvekil Paşa Nazım Beyler iştirak etmişlerdir. Bey • yarınki trenle Izmir'e hareket ede nelmilel parlâmentolar ittihadı konfe • cekleri için Heyeti Vekile, bu ak ransi silâhlann tenzili, îktisadi, siyasî sıhşam, olmazsa yarın sabah behemehal hi ve hukukî komisyonlara avnlmışhr. Yaz ortasında kış hiicum ediyor İspanya'da kurtlar şehirlere i Talebe kasketleri i îktisadîharp İrlanda ile İngiltere arasında italyan'lar Fransız meb'usundan tarziye istiyorlar üsküdar tramvaylarından bir şikâyet Cumhuriyet Abone• şeraiti • Bir tayyare şampiyonu öldö CUMHURtYET'in edebi tefrikast: 11 Bir Tereddüdün Romanı Peyami Safa Gülme, dedi, bu hiç bhi gibi değil Fevkalâde. Hani Billâhi... Azizim, bulunmaz bir kız. Ve bana halis usaresini mazinin derin köklerinden alan eski bir aileye mensup, ciddî ve kendisine güvenüebilir, anlayışlı ve hazimli bir kültür sahibi, fakat içtimaî zaru retlerden değil, ımummalar karşı eındaki doymak bümiyen ferdî tecessüsünün sevkile okumak ve an • lamak istiyen mükemmel bir kı« tasviri yaptı. Şimdi buraya gelecek! Dedi, bende aradığı cirfdiyetin ne kadar devam edeceğini anlamak ister gibi yüzüme uzun uzun baktıktan sonra, hiç bh sey ilâve etme • den, ağır ağır odadan çıktı. İçimde uyanan ümitleri daima istihza ile karşılıyarak muhayyele mi ölçüye ve ihtiyata davet eden benliğimin murakabesinden bir an içîn kaçtım ve evlenmenin bayağı romantizmini terennüm eden fran sızca bir parça hatırladım: «Evleniniz, çocuğum . Benim yaşımda yalnız yaşamanın ne olduğunu bilmessiniz. Akşam üstü, ev de, ateşin karşısmda, yalnızhk, o vakit bana öyle gelir ki yer yüzünde yapayalnızım, meçhul şeyler, belirsiz tehlikelerle çevrili, müthiş su rette yalnız; ve tanımadığım komşumdan beni ayıran duvar, penceremden gördüğün» yıldızlar kadar onu benden uzaklaştırır. Beni hümma ile karışık derin bir korku sarar ve duvarların sükutu beni dehşete düşürür. İçinde yalnız yaşanan odalarm sessizliği ne kadar derindir ve ne kadar korkunç! Bu yalnız vücudün değil, ruhun etrafmı da çeviren bir sükuttur ve mobil yalardan biri çıtırdıyacak olsa, rn . san iliklerine kadar titrer; çünkü bu ıssız odada hiç bir gürıiltü memul değildir.» Yalnızhk korkusunun bu ezelî e debiyatma karşı, can sıkıcı beraber liklerde hissettiğimiz tekbaşma kalmak ihtiyacını mcteden edebî hay • kırışları da unutmatnak lâzım gel • diğinî düsündüm. Hcr mes'elede iki zıt kutup arasında çırpman insan ruhunu, tereddütten harekete ge • çirmek için, kendime yeniden isti kamet vermek mecburiyetinde ol mak hoşuma gidiyordu. Böyl«ce, ö andaki felsefî şahsiyetimi yapan bütün uyumus ve durulmuf fikirlernni Hiç, dedim, evleniniz, evleni . çalkahyarak uyandıracak, hepisine ' birer birer bakacak ve onlardan yeni niz çocuğum .. Benim yaşımda yalnız yasamanın ne olduğunu bilmezsiniz! bir terkip ve sistem çıkarmak için, yeni bir zekâ oyunu sarhoşluğu içinde Bu hanımefendi evliydi ve tekrar oyalanacaktım. Bir evlenmek hikâ ettiğim cümlenin basit manasına oyesi, her şeyden evvel bana yeni muzlarını silkti. Ben de, Çerkes kızı sistemler aramanm taze ihtirasmı kaçırmak hülyasının kâşifi, tüccar vadettiği için ehemmiyetli ve güzeldi dostumun yanına oturdum ve kula Sayisız imkân âlemlerine doğru ya ğına iğilerek sordum: pacağım hayalî seyahetlerin ümidi Niçin evlenmezsiniz, dostum? ve keyfi içinde öteki salona girdim Güzelce, temiz pak bir halayık ve bir kadınm kulağına iğilerek, arbulsam tereddüt etmem; evimde iki kasında büyük bir ciddiyet gizlenen tane var, fena değil, fakat daha, damaznun bir neş'e ile: ha güzellerini arıyorum. Bu safsatanın tüccar dostumun i« Evleniniz çocuğum Benim yaşımda yalnız yasamanın ne oldu çinde gizlenen hakikî ihtiyaçlarla ne derece alâkası olduğunu sezmeğe ğunu bilmezsiniz» dedim. Beni bir kaç aydanberi ve oldukça calısarak yüzüne bakıyordum. An sızın, herkesle beraber ayağa kalkaz tanıyan bu münevver kadın, mü mağa mecbur oldum ve salona giren rahiklere mahsus alelâde bir inşat Muallâ Hanıma yerimi verdim. heyecam içinde olduğumu zannettı Raif bana onun i»mini söylememîşve estetik zevkimi tenkit etmek istiti; fakat yaptığı küçilk tasvire ben yen bir yan bakışla: zeyişinden anladıtn ki bu, odur. Ya Nedir bu? Diye sordu. bancılar kendisine takdim edilirken, Gülerek: aiâkasını herkese müsavi derecede taksim etmesini bilen Muallâ Ha « f *» nımin bu muvazenesini hem beğetf« miştim, hem de biraz endişe ile kar* 1 şıladım. Mazbut hislerin şiddetlerinö karşı duyduğum şüphe de hemen »• yaklanmıstı. Doğrusunu söylemek Iîw zım gelirse ben «kapalı» denilen. ruh% ların muammadan elbiseler içinde* büyük ve derin görünmelerine iti • mat etmem ve bu tuvaletin nauam* masından alelâde ruhlarm da ba»î£ bir maharetle îstifade ettiklerini Kfc lirim. Onun için, bazen, bizde bu şüpheyi uyandırmıyan açık kalpler# karşı meylim artar, fakat onların d^ ihtiyacımızdan fazla hararetimizi söndüren bol akıslarından ve taşkınk Iıklarından bıkınca, kanunlarmt ıvîc^ bilmediğimiz bir değişme ile zaman < zaman kapanıp açılan ve bize bİr fırsat gibi yaklaşıp uzaklaşan ruhl**» rin meddü cezrini ararım. Mabadi vat

Bu sayıdan diğer sayfalar: