Mısır seyahatınden ı otiar... Camiülezher...Nil üzerindeki su bentleri Hayvanat bahçesinde bir saat 1 Kahire, nuan 1632 Mısır'a giden her seyyahm, her yabancının ilk görmek istediği şey şüphetiz ehramlar, isfenkstir. £b ramlar... Tarihin bu muazzam eseri beşerin nelere kadir olduğunu. bu taş yiğınları önünde kaç ytiz bin in • aanın eridiğini gösteriyor, bu itibarla çok değerli. Biz de bunları, bilhassa son za manlarda kesfolunan (Tutanka mon) un mezarını gördük. Bunlar hakkında bir çok eserler yazılmış, bir hayli mütalealar ser dedilmiştîr, bunları tekrar edecek değilim. Bundan sonra müzeleri, abideleri, sarayları, kanalları, hayvanati vahşiye mUzesini, ziraat eıutitüsünü, Mutr Bankasını, daha bir çok müesaeseleri ve yerleri gezdik. Benhn biraz olsun bahsetmek istediğim Camiülezherdir. Filhakika yukanda saydıklarımdan maada Camiülezheri de ziyaret ettik. Camiülezher... Eski zamanlarm mübalâğalı görüşü, yanlış bilgi • •i bize burasını pek bambaşka şe • küde belletmişti. En büyük din ülem u ı burada yetîsiır, diyebilirdik. Camiülezher bir ok»fort, bir Kembriçtir. Onlardan ayrılıgı yalniz dinî meaail üzerinde tetkikat yapan bir mtteMete olmasında idL M«dreaeyi görünce bu fikrimizi pek çabık taahih ettik. Medresenin öniinde arabadan inmce bisi aarıklı bir Mıaır'lı karşı • ladı. Şapkalarımjzı görünce kefereye müeMeseyi ziyaret etmenin memnu olduğunu töyledi: Maahaza Evkaf Vezaretinden müsaade ahrsaıuz caizdirl dedi. Arkadafrmız biraz arapça biliyordu.Kefereden olmadığımızı bildir • dik. tş değişti. Sarıklı Muu'h ve etrafına toplananlar (etrak) diye bağırıştılar. Sonra (müslim, müslun .) kelhnelerini bir kaç defa tekrarla dılar. Elhamdülillâh müslim .. Miisüm! Şapkala'rîniizı bıraktık. Ayak kabılarımızt çıkardık. Terlikler giydîk. Bu suretle Ayasofya'y» ziyaret eden Amerika'lılara benzemiştik. Geniş bir avlu... Bu avlunun dört bir tarafını üstü açık taraalar çerçeveliyor. Buralarda küçük, büyük bir çok talebeler ellerinde defter, kîtap mütemadiyen okuyor, yazıyor, ez berliyorlar. Rehberimiz türkçe bilir zannile talebeden birini çağırdt. O da türkçe bilmiyortnuf. Çerkez olduğunu, Umman'dan buraya yirmi beş arkadaşile beraber tahsil için geldiklerîni söy ledi. Avludan asıl binaya, camiin içîne girdik. Burada da ayni manzara... Küme küme oturanlar. yüzükoyun yatanlar, arka üstü istirahat edenler, horlıyanlar, sallana sallana okuyanBaşvekilinin oğhı da bulunmaktadır. lar, bağıra bağıra ders ezberlemeğe çahsanlar, sobbet edenler, tek baslarına, yahut cemaat halinde namaz kılanlar ve saire ve saire... Rehberimiz kilitli bir kapı açtı. Lüzumsuz hasırlarla dolu, rütubet kokan, karanhk bir oda Kibrit çakarak bize gösteriimek istenen şeyi sezer gibi olduk: Sırmalı bir seccade. Bu seccade vaktile bir Türk tarafından Camiülezher'e hediye edilmiş imiş. Delil Efendi bahsişi hak etmişti. Artık duracak vaktimiz yoktu. Ayni merasimle çıktık. Bundan sonra Nil üzerindeki baraj (Su bendi) ni gördük. Bu bent şehre otomobil ile yarım saat me safededir. Tesisat cidden mükeaımel. Adeta bir fen harikası.. Barajın her tarafı park halinde. Ağaçlarla, çiçeklerle bezenmiş. Enfes bir vezk nümunesi. Zaten Kahire'nin her tarafı çlçeklerle, ağaçlarla donan mıs, yemyeşil bir hale gelmiş. Bîr millettn medeni olduğunu iddia edebilmesi biraz da ağaç ve ci çek zevkini tatmış bulunması ile kabildir. Onlara karsı aşk ve muhab beti olmasile mütenasiptir. * Notlarıma tatlı bir hikâye ilâve edeyîtn: Dün hayvanati vahşiye bahçesine gittik. Bahçeyi gezmeğe gi derken düşüncem su idi: Şu veya bu hayvanın garabet ve meharetini seyretmekten ziyade memleketimde yapamıyacağım bir şey yapmak Utiyordum. Nihayet bunun seklini bulduıtı. Bahçede asirdide kocaman bir fil geziniyordu. Filin üzerine rahat ra hat oturulacak kanapeler konulmuştu. Hayvanın boynuna binen ve elinde sivri çengelli bir demir parcası sallıyan Mısır'lının bu celâdeti (!) hoşuma gitti. Derhal binmek arzusunu gösterrfik. Kibar ve Haluk arkadasım ta Bankası kâtibi umumî mu> avini Baki Beyle karanmızı verdik. Alelusul bilet aldık. Birimiz bir merdivenden bir tarasa, birimiz de öteki merdivenden diger bir tarasa çıktık. Fil bu iki tarasa arasına girdi. Bindik ve fil hareket etti. Fakat müba rek yiirürken bizi o kadar sarsıyor du ki bîr ara düsmek tehlikeai bile baş gösterdi. Kanapenin demirine sarıldım. <rSu mahut bir dursa da in • sek...> diye için için söyleniyordum. Nihayet durdu. Hele şükür! Derhal kanapelerden tarasa atladık. Kor kudan kanapenin demirlerine o kadar aıkı sıkı sarılmışız ki avucları rnızm içi kıpkırmızı olmuş. Faruk Nafiz zengin olursa Çat gölü ormanlarında fil üzerinde kaplan avına çıkacakmış .. Kahire hayvanat behçesinde fil üstünde yaptığım bu sekiz adımlık gezintiyi ben ona inat olsun diye yaptım. îzmir meb'usu OSMANZADE HAMDİ M. Bogdan Filof fransızca bir hitabe ile mukabelede bulunmustur. Aynca Türk Darülrunununda tahsilde bulunan talebe namına M. Vasilef de bir nırtuk sövlemiştir. Bundan sonra misafirler bir araya gelerek evvelâ İstiklâi maraımızı ve son ra da kendi millî marslannı söylemiş • lerdir. Darülfünundaki ziyafet bu suretle nihayete ermiştir. Miaafirlerimiz bugün Bursay'a gideceklerdir. Bulgar muallimleri Bursa'dan avdetlerinde şehrimizde bir kaç gün daha kalacak, müteakıben memleket lerine döneceklerdir. r Cumhuriyet Sehlr ve memîekef haberleri I Bulgar misafirlerimiz Bir kaç gündenberi şehrimizde bu hman Bulgar Darülfünunu tarüı, cog . rafya müderrU ve muallimleri dün aehrimizde muhtelif mektepleri dolaamıs • iardır. Misafirler bu meyanda Çapa Kız Muallim tnektebini ziyaret etmişler ve bir çimnastik dersinde haztr bulunmuşİardır. Bu esnada beden terbiyesi u • mumî müfettişi Selim Sırrı B. kendilerrâ« Türk beden terbiyeciliği hakkın da fransızca izahat vermiştir. Bulgar misafirler müteakıben Per tevniyal Lisesini dolasmışlar ve ögle yemeğini mektepte yedikten sonra Erkek Muallim mektebine gitmişlerdîr. Misafirler bu arada Sultanahmet parkını dolatarak Alman çeşmesini ve Dikili taşı tetkik etmişlerdir. Muallimler öğleden sonra da saat 16 da Istanbul Erkek Lisesini gezmişler, mektep muallimlerile görüşmüşlerdir. Kendilerme tarih ve coğrafya ted rîsatımız hakkında etraflı malumat verilmiştir. Misafirler Erkek Lisesinden ayrıldıktan sonra Darülfünunda kendi şerafle rme verflen çay ziyafetinde bulunmuş İardır. Bu esnada, Edebiyat Fakültesi re isi Muzaffer B. kendilerini Türk Da • rülfünunu namına selâmlamış ve bir hitabe irat etmiştir. Muzaffer B., kismen fransızca olarak irat ettiği hitabesinde Sofya Darülfünun Emini M. Bogdan Filof ile diğer mü derris ve muallimlere hitaben iki kardeş millet arasındaki temasların içtimaî bir tesanüt yaratabileceğini, İstanbul Darulfünununun bu kabil temaslardan memnun kalacağını söylemiştir. Bu s8z!ere Sofya Darülfünun Emini Maarif Müfettişi Tevfik Bey Bir müddettenberi Avrupa'daki Türk talebesinin teftişile meşgul oîan maarif müfettişi umumilerind»n Tevfik Bey dün şehrimize gelmiştir. Bugün Ankara'ya hareket edecektir. Ticaret lisesi Yüksek ticaret mektebinin ticaret Iisesine kalbedildiğini yazmıştık. Ayrıca Galatasaray lisesinin 2 sınıflık ticaret kısmı da bir sene ilâvesile liseye kalbolunmuştur. Ancak bu mekteplerin bu jeneki mezunları yüksek iktisat ve ticaret mektebine alınmıyacaklardır. Çün kü ders programlarında lise esasma göre mühim tadiller yapılmışsa da halen son sınflarda bulunan tale belere ait tedrisat tadil haricinde bırakılmıştır. Gelecek seneden itibaren her iki iisenin mezunları da diğer lise mezunlarının imtiyazına malik olacaklarmdan yüksek iktisat ve ticaret mektebine de alınacaklardır. Cemiyeti Akvam manda komisyonu tarafından Irak mandasımn ilgası kararlaştırılmış olduğundan kom şumuz Irak'ın Utiklâli tahakkuk etmektedir. İngiliz'ler yakında bu İlk mekteplerden 6587 Toptancılar kabahati pe 2 Halı ticaretinin Istanbul'da bürasını tahliye edeceklerdir. Şarki g yük bir mevkii vardı. Bu mevki karibin bu yeni ve genç hükunıeti talebe mezun olacak rakendecilere^yükletiyor u dolayısile bir çok halı tacirleri istiklâline kavuşurken haricî siya Hl İrtanbul'da yerleşmişler, mağa setinin gayet sağlam esaalarını ka Maarif Vekâletinden verilen Ticaret Müdiriyeti tarafından zalar açmışlardı. tstanbul Lon rarîaşıtrmıştır. Bu esaslar dah; I emre göre liselarde bu sene on beş toptancılar hakkında yapılmak dra'dan sonra halı transit tica rak'ın komşu rfevletierile samimî ta olan ihtikâr ve apekülâsyon tetretinin ikinci bir merkezi oldu J | hazirandan itibaren imtihanlara dostluk tesis etmesidir. Irak hüküm; gundan bilhassa Iran, Efgan, Biü 3 baçlanacak, imtihanlar bir tem darı Faysal şimal komşusu Türkiye kikatı üzerine bazı zahire üzerinde Cumhuriyetile sıkı dostluk ve mü muzda bitecektir. Yapılan hesatoptan muamele yapan tüccarlar * cistan ve daha buna müma.»ii ismi ^ dünyaca tanınmış ha!ı imalât mernasebet tesisi için geçenlerde An ba nazaran; bu sene ilk mektepmemlekette ihtikâr yapan kimse$ kezlerinin malları buraya geüyor kara'yı ziyaret etmisti. 2 lerden (2545) erkek, ( 006) kız lerin perakendeciler olduğunu is ^ ve buradan dünyaya sevk ve takŞimdi de şark komşusu İran'ın talebe mezun olacaktır. Buna köy bat edecek vesaik ve delâil top İS sim ediliyordu. Halı ticaretine iyi paytahtı Tahran şehrini ziyaret et mektepleri de dahil edildiği tek hyarak İstanbul Belediyesine, Ti $ bir istikamet veremediğimiz ci mektedir. Bu ziyaret Asya'nın en eski  hetle bunun bir kısmı mühimmini dirde ilk mekteplerin mezun adeve müstakil hükumetlerinden Iran ile caret Müdiriyetine esbabı muci g elimizden kaçırdık. Bazı ticare Asya'nın en genç hükumeti Irak a • di (6587) ye baliğ olacaktır. besile birlikte bildirmeğe karar ,to taneler bizim zararımıza oîarak rasında çok samnnî münasebetler Bundan başka Darülfünun Huvermişlerdir. A buradaki mağazalarını kapatarakâ tesisi edecektir. Irak hükumeti öte • Toptancıîarın müttefikan be 1 Yunanistan'a ve diğer memleket ^ kuk Fakültesinden 121 erkek, 8 denberi şimal ve şark komşuîarile hanım, İlâhiyattan 7, Felsefeden yan ettiklerine göre, toptan satı J. lere gittiler. Halı muamelâtına gayet iyi geçinmektedir. Türk . Irak ve İran • Irak hudutlarında inzi 8 hanım, 10 erkek, Edebiyattan lan eşyaları hakikî ihtikâr fiatla 2 karşı tatbik eylediğimiz yanlış ubattan raahrum aşair ile daimî hali 6 hanım, 7 erkek, Tarihten 5 ha rile satan perakendecilerdir. Ha 2 suller hem hazineye, hem rr.em f lekete zararlar verdi. Bugün ise harp olduğu halde Jrak hükumeti nım, 6 erkek, Kimya ve fizikten lis Trabzon yağının toptan okkası " halı ticaretimiz belini pek zor her iki devletin hududuna müstaki 11 hanım, 17 erkek, Eczacıdan 13 mane hareket etmiştir. 90 kuruşa olduğu halde peraken w doğrultabilecek ve yahut hiç dü • erkek, 1 hanım, dişçiden 7 hanım, deciler (150) kuruşa, Trabzon fa* f zeltemiyecek bir vaziyet içinde Şarkı karipte sulh ve sükunun ta$ bocalayıp gitmektedir. Hele halı 33 erkek mezun olacaktır. Resmî sulyesinin okkası beş kuruşa ol mamile istikrar bulması bu üç devlet Û transit ticaretinin latanbul'u bı • ve hususî liselerin de yetiştireceği ] arasındaki samimî teşriki mesaiye duğu h^Ide 15 kuruşa ve çalı fa A rakmak ve mihverini değistirmek muhtaçtır. Uç devletin dahi hudut sulyesi 15 kuruşa iken yirmi ku A üzere bulunması cok korkunçtur. k bir çok mezunlar vardır. mes'elelerindeki menfaatleri müşteruşa ve hatta bütün erzak, şeker î Transit muamelâtının buradan der' rek ve noktai nazarları müttehittir. ve sair erzakın toptan f iatları nor £ lenip toparlanıp gitmesi demek Kral Faysal'ın Şah Pehlevi ile mübir çok ticaretanenin daha bu • lâkatı şüphesiz Ankara ziyaretile mal bir vaziyette iken peraken baslıyan şarki karipteki samimî dostradan gitmesi bu yüzden geçinen deciler bunları müttefikan ve mücbir çok tamircilerin, temizleyiciluk ve teşriki mesai teşebbüsatını iktemian % yüz fazlasına satmak lerin, hatta nakliyecilerin işsiz kalmal edecektir. İran ile Irak arasında Millî tasarruf ve iktisat cemiyetinin tadırlar. Toptancıîarın bu husus V ması demektir. Bu vaziyete şöyle hudut ve iktisadî mes'elelerden başbir (Yerli Mallar bonmaraaaı) aça ta yaptıkları hesaplar şayani dik f bir kuşbakışı ile nazar edilse de ka mezhebî mahiyette bir çok mücağı haber verilmişti. Bu meyanda millî him mes'eleler vardır. Irak'taki halkat rakamlar ihtiva etmektedir. % yalnız hazinenin zayiatı düşünütasarruf ve iktisat cemiyetinin, Sanayi kın mühim bir kısmı şiî olup Iranüer Ş lecek ise gözümüzün önüne akılBankasına ait olan (Yerli Mallar Pa ile hemmezhep olduğu gibi şii âle 0p lara hayret verecek rakamlar çıkzan) nın ismine itiraz ettiği de yazıl minin nazarında hususî ehemmiyeti maması kabil değildir. Eğer eli • olan makamatı mukaddese Irak'ta mıştı. mizden gelirse İstanbul'a eski halı bulunuyor. İ ticaret merkeziyetini iade ede k Cemiyet bu itirazını şu noktadan yaBazı çıkmaz sokaklann methal k bilmek için büyük fedakârlıklar 1 pıyordu: Bu mezhebî mes'elelerin Tahran leri çok dar olduğu cihetle bir yanL dan da asla çekinmemeliyiz. & ziyareti neticesi olarak ikî komşu «Sanayi ve Maadin Bankasının idagın vukuunda bu kabil sokaklardaki i Ne yapıp yapıp daha vakit ta k re ettiği dört, beş fabrika vardır. Hal hükumetin ve milletin müstakbel müevlerin büyük bir tehlikeye maruz J mamile geçmemiş iken alâkadar f buki memleketteki yerli mallar, yalnız nasebatında ciddî bir rol icra etmikalacakları nazari dikkate alınmış, "* tüccarı topiamak ve onlarla isti J yeceği tahmin olunabilir. Her balde bu fabrikalar mamulâtından ibaret debunların itfaiye vesaiti geçebiiecek !f şare edildikten sonra en kat'î ve 7 Kral Faysal'ın Ankara'dan sonra tarzda genişletilmelerine karar ve ğildir. Başka bir çok millî fabrikalar tam tedbirleri hemen ittihaz ve Tahran'ı ziyareti şarki kari rilmisti. Belediye şubeleri kendi mınvardır. Binaenaleyh bankanın (Yerli bin asri hazırı tarihinde yeni tatbik eylemeliyiz, diyoruz. takalarında bulunan ve tevsie ihtiyaç Mallar) ismini yalnız kendisine, ma bir devir acmakta ve şarki gösteren çıkmaz sokaklann birer lisDosfru de^iî mi? mulâtına inhisar ettirmesi doğru ola karip devletlerinin cihan ai tesini tanzim ederek Belediye riyamaz.» yasetinde mühim birv mevki sahibi setine göndermişlerdir. önümüzdeki olacakiarına fali hayır teşki) «t Bu mes'ele hakkında Sanayi ve Maseneden itibaren bunlar peyd'erpey mektedir. adin Bankası umumî müdür muavini tevsi olunacaktır. MUHARREM FEYZl Sami B. şu sözleri söylemiştir: K Biz hem kendi mallarımızı satı • Ahırlarda yapılması icap eden tayoruz, hem de diğer millî fabrikaların Gayrimübadiller cemiyeti idare he dilât hakkında verilen son mühlet mallarımn satılmasına delâlet ediyo yeti azasınd&n Hamdi B., bize gönderdün bitmiştir. Bugünden itibaren ruz. Vitrmimizde (Yerli Mallar Pazarı) diği bir mektupta, gazetelerden birisibunlar teftiş edilmeğe başlanacak ve nin evvelki günkü nüshasında kendi • ibaresinin altında kendi fabrikalarımı • Istanbul'da 129 kişiye bir içlerînde henüz inşaata başlanma »me atfen neşredilen beyanatın hilâfı ha zın isminden başka (diğer millî fabri mış olanlar derhal kapatılacaktır. kikat olduğunu, hiç bir gazeteye hiç kalar) kaydı vardır. dükkân düşüyor bir suretle beyanatta bulunmadığını Saniyen bu bir unvandır. Herkes kulbildirmektedir. Satış azlığı yüzünden bir za lanabüir. Nitekim, Tüfk Pazarı, Îzmir Surpagop mezarlığının ciheti a manlar azalmağa baslıyan bak Pazarı dersek kimae bizi Türklüğü, \z idiyeti hakkında cereyan eden mumir'i inhisar altına almakla itham e kal dükkânları son günlerde gene hakeme sırasında ehli vukuf tara • Gayrimübadiller cemiyeti idare hedemez.» artmaktadır. fından mahallinde tetkikat icrasına yeti, dün içtima ederek faizli bono ihkarar verilmişti. Geçen çarşamba racı mes'elesi için hükumet nezdinde Buna sebep toptan iş yapan bir günü ehli vukuf tayin edilen zevat teaebbüsatta bulunmak üzere Ankara'ya takım tüccarın iktisadî buhran domezarlık yerine giderek bu tetkikatı giden ve dönen heyetin izahaünı dinlayısile ziyan ederek selâmeti bakyapmışlardı. Iemiştir. tdare heyeti, Ankara'ya gi Darülfünunumuzun ıslahı için tet kal dükkânı acmakta bulmağa Bu husustaki rapor dün mahkeme den murahhasların faaliyet ve teseb kikat yapan profesör Malş raporunu ye verilraiştir. Rapor mahkemede büsahnı tasvip etmiştir. İçtimada teş çahşmalarıdır. Yapılan tetkikata hazırlamakla meşguldür. Profesör dün okunmadan evvel bunun etrafında ki] edilecek üç kişilik büroya intihap kendisile görüşen bir muharririmize şun göre İstanbul'da beş binden f azla malumat verilmek istenmemektedir. edilecek zevat hakkında müzakereler bakkal dükkânı mevcuttur. Bu suları söylemiştir: Maahaza raporun Belediye lehinde cereyan etmiştir. « Bazı gazetelerde yeniden lâbura* retle 129 kişiye bir bakkal dükkâolduğu anlaşılmaktadır. Dünkü içtimada yakında toplana tuvarları dolaştığım yazılmaktadır. Ben nı isabet etmektedir. cak olan gayrimübadiller kongtesi için şimdilik raoorumu hazırlamakla meş • de görüşülmiiştü!. Kongre, mayısm Darülbedayi müessesesinin 930 se j gulüm. Mayıs sonlannda Ankara'ya giilk haftası içinde Halkevi'nde topla • nesi bütçesine ait hesabı kat'i raporu derek raporumu Maarif Vekâletine taknacaktır. Gayrimübadiller idare heyeUmumî Meclise verilmiştir. Buna ti, bu çarşamba günü toplanarak kon dim edeceğim. Hareket günüm henüz nazaran müessese 930 senesinde dört gre ruznamesini hazırlıyacaktır. bence de meçhuldür.» Vilâyet ile Defterdarlık binaları a • bin beş yüz küsur lira kâr temîn etrasındaki bahçede vücude getirilmekte miş, bu kâr 931 senesine devrolun olan İstanbul bahçe, sebzecilik ve kü muştur. mes hayvanati sergisinin hazırlıkları • na devam edilmektedir. Sergiye şhn diden pek çok müracaatler vardır. Beyoğlu ciheti kanalizasyon ameAlâkadarlardan geç müracaat edenliyatına başlanması kararlaştırıl lerin sergide yer bulamadıkları ihti • mıştı. Bu mıntakaya ait plânların malinin varit olduğu söylenmektedir. tanzimi için Belediye ile şirket ara • Sergide bu sene Ankara ve Van kedisınd'a dün bir mukavelename imza Ierile tavşanları da teşhir edilecektir. lanmıştır. Plânların Belediye Fen heyeti tarafından tasdikını müteakıp işe başîanacaktır. Defterdarlık bugünden itibaren mayıs maasının tevziine başlamıştır. Vali ve Belediye Reisi Muhittin Bey bundan bir müddet evvel me • murların devammı kontrol etmek Mülhakattan İstanbul Ziraat mü maksadile Belediyede üstüste tef diriyetine gelen malumata nazaran son tişlerde bulunmuş, bazı tetfbirİT algünlerde yağan yağmurlar çok nafi olmıştı. Son günlerde bazı memur muştur. Bu sene meyva, sebze ve bil ların yapılan tebligata rağmen tekhassa kavun ve karpuzun fevkalâde rar devamsızlığa basladıkları gö mebzul olacağı anlaşılmaktadır. rülmüş, bunların bir kaçının maaş larınd'an kıstelyevm yapılmak ve bir kaçının da vazifelerine nihayet ve rilmek suretile tecziyeleri cihetine gidilmiştir. Müsdbakaâan bir intiba Dün İstanbul Ticaret lisesinde bir miştir. Kendisi ayni zamanda Ticaret stenoğrafi müsabakası yapılmıştır. lisesinin de stenoğrafi profesörüdür. Müsabakaya 11 talebe iştirak etmişYunanistan pasüalya münasebetile Gümrük idareierine verilen mayıs Müsabakanın neticesi bugün anlatir. Bu esnada talebelere stenagrati memleketimizden külliyeüı miktarda ayına mah?us kontenjanlar hu«jün şılacaktır. ile yazılmış bir parça verilerek türktevzi olunacaktır. Bu ay üç aylık Dünkü müsabaka daha ziyade ta koyun almaktadır. Uç gün evvel Sey çe yazıya tahvil ettirilmiştir. Ayni kontenjan listesinin son ayıdır. Hazirisefain'nin Ankara vapurile İzmir'den Iebelerin stenografiyi öğrenip öğ zamanda verilen diğer bir türkçe randan itibaren mevkii tatbik a ko Pire'ye 9300 koyun gönderilmiştir. renmedikleri hakkında esaslı bir fifıkra da stenografiye çevrilmiştir. nacak yeni kontenjan listelerinin gekir alınmak gayesile tertip edilmişçen aylara nazaran daha yüksek yeMüsabakaya, B. M. Meclisi zabıt tir. Yakında bir de sür'at müsaba • kunları ihtiva edeceği ahnan haberkalemi stenoğrafi muallimliğir.i yaTrabzon ile Erzurum arasındaki lerd'en anlaşılmaktadır. pan M. Avram Benaroya riyaset et kası tertip edilecektir. yolun tamirine yakında baslanacaktır. îhtikârı Kim yapıyor? |istanbul halı transit I liğini kaybediyor! Mekteplerde merkez| Sene sonu ırna? Siyasî icmal * Kral Faysal Iran'da • Yerli mallar pazarı ve bir ihtilâf Genişletüecek sokaklar Ahırlarda yapıiacak tadilât Bir izah 5,000 bakkal Surpagop mezariığı mes'elesi BayrimübadJllerin dünktt içtimaı Profesfr Malş'ın faaliyeti Darülbedayiin 930 hesapiarı Çiçek ve sebze sergisi Beyojjlu kanaiizasyonu Stenoğrafi müsabakası yapıldı Mayıs maaşı Belediyede devamsız memuriar Bu sene meyva bol olacak Mayıs kontenjan listesi izmir'den Pire'ye gönderilen koyunlar Trabzon Erzarum yolu