13 Mart 1932 Tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1

13 Mart 1932 tarihli Cumhuriyet Gazetesi Sayfa 1
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

No. Sahip v.; Basmuharriri NAOİ İDAREHANhMBmıınuuuıuıniic UıMMnd» «laır*ı Telgraf: İstanbul Cumhurıvel Posta kutusu: N« 246 Başmuharrir ' 22360 rahrlr roüdürU 23230 20472 Idare mudUrü 22365. Matba» m h u rîyet Buğday mes'elesinde avamfiriplik yapıhyor Rapor Hazırlandı Malî Komisyon dün son/ defa toplandı Ankara 12 (Telefonla) Fırka Mali Komiayonu bugün sabahtan akşama kadar süren uzun bir içtima yapmtfttr. Bu içtimada rapor ikmal edilmiş ve komisyonun mesaisi niha yet bulmuştur. Rapor bugün Fırka Riyasetine takdim edilecektîr. Raporun muhtevi olduğu e sasları salı giinü Fırka grupunda\ mevzuu bahsedilmesi muhle mel gb'rülmekiedir. Rapor henüz verilmediği i • çin esaslart hakkında gösteri len ketümiyet devam etmek tedir. • ZAR 13 MART 1932 ŞERAİTİ T#RKİY E İÇİN 1 HARİÇ İÇİN: 2700 Kr. i ^750 Xr.\ 1450 Kr/: ?3A^İîT 4 0 0 Kr. i 800 Zr.t; :: 1 Ayhsı: 150 Kr. ; i Kr. 1 Nüshası her yerde İIIIIIUIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIMIIIIIIIUIIIIIIIIIIIIIIIIIIİIİI Malî Komisyon Raporunu Bugün Veriyor • •.Mro.ırifMKiiıııııirııidiıııııiiMiıııııııiııııiMiıırııııııııiıırııııııııııııifiııııııiMnııuııııırıııiMiıııiHiııiııııiıı ıtııııttıifMif ııııif nıııiNinırntHnı ^ 5 Kuruştur^ İstanbul Rum'Iarının Türkleştîrilmesi! Muhaîif Yunan matbuatt nın, Tiirk Yunan dostluğu esasını haleldar edecek dedi kodulara karşt, müteyakkız bulunmasını temenni ederiz. Hariciye Vekilimizin Sofya'daki temasları • ••••«».. • Hakikati apaçık konuşmahyız, mugalâta karii nihayet bir kaç gün oyabyabilir Buğday mes'elesinin hayati, millî ve müatacel olan ehemmiyeti üzerinde dunnağa lüzum kalmadığını zannediyorduk. Fakat bazı gazeteci arkadaşlarımız, buğday fiatınm himayesi mevzuunu bırakarak, hayati u • cuzlatmak, buğdayı ucuza mal et mek tedbirleri tavsiye ediyorlar. Diğer taraftan da silolar, depolar yapmak, yahut buğday isinin (fakat hangi kısmının olduğu tasrih edil meden?) bir bankalar konsorsiyo muna verilmesini söylüyorlar!.. Fikirler henüz karışıktır!. Biraz daha duralun!.. Buğday isinde evvelâ devlet mü dahalesini istediği halde son günlerde bundan vaz geçen bir gazeteci arkadaşımızm garip bir fikri var: «Buğday fiatını himayeye lüzum yoktur; çünkü buğday fiatı düs müf ise, bütün esya fiatları da düşmüştür. 1929 senesine nazaran eşyada yüzde otuz düskünlük, yahut Türk parasmda yükseklik vardır.» Ayni gazeteci arkadasımız köylüye buğdayı ucuza mal edecek ted • birlerin alınmasını tavsiye ediyor; tavsiye ediyor ama, sonra bu «güçtür» diye bundan da vaz geçmek yoIunu açık bırakıyor. Evet, esya fiatlannm.vasatisi memIeketimizde düşmüştür; bu doğru.. Fakat doğru olmıyan bir sey varsa bunun her esyada müsavî ve hakl. bir nisbet dahilinde olduğudur. Bilâkis bu düskünlük eşyanın bir kısmında hiç, bir kısmında az, bir kısmında fevkalâde çok bir nisbette oldu, ve fiat muvazenesi bozuldu, gitti. Uç sene evvelki şeker, kahve, gaz, «igara kâğıdı, kibrit, kumas, barut, av fi • şeği gibi ithalât ve sanayi eşyasında veya inhisar mevaddında, nüfuzu nazar sahibi meslektaşım söyler misiniz, ne düskünlük vardır? Acaba simendifer, liman tarife (Mabadı 4 uncu sahijede) M. Muşanof'un ziyafetinde çok şayani dikkat bir nutuk irat edildi Ankara 11 mart (Basmuharriri tnizden) Atina matbuatından bir kısım gazetelerde bir müddetten beri guya İstanbul'daki Rum'Iarın Türk'lestirilmelerine teşebbüs edilniş gibi bîr iddia ve isnat üzerinde çalakalem yazılar yazıldığmı görmekten mütehayyir ve bunun hangi sebep lerden ileri geldiğini arastırmakla mesgul idik. Bir kısım Atina matbuatının ki bunlar bilhassa simdiki hükumete muhaîif gazetelerdir bu vadideki neşriyatı gözümüzün önünde bulunuyor. Bu bir kısım Yunan matbuatma göre guya İstanbul'daki Rum gazeteleri cebir ve tazyik ile kendi ekalliyet hakları aleyhine yazılar neşrediyorlarmış. İstanbul'da iken biz bu gazetelerin o yolda. yani bir kısım Atina matbuatının sikâyet ettiği şekilde neşriyat yapmakta o • lup olmadıklarmı bir iki defa tetkik ettigimiz halde ortada fevkalâde bir vaziyet görmemis idik. Nihayet bir kısım Atina matbuatının sikâyet ettiği nesriyatm iki üç makaleye inhisar ettiği kulağımıza fıslanmış oldusrundan o gazeteleri de buldurmuş idîk. On • lar da gözümüzün önfinde bulunu • yor. Nihayet vazîyet hakkmda An • kara'da resmî ve millî mahfillerle de temas etmiş oiduğumuz cihetle bu mes'ele üzerinde artık bizim de bilsrüerimizi ve fikirlerimizî söyliyebi • leceğimiz zaman gelmîstir. Türk • Yunan dosriuguna Kt7ık oldugu btl/uk e^prnmiveti atfedenlerden oldu&umuz îcin bir kısım Atina matbuatının ı nesriyatı üzerine mes'eleyi lâalettayin bir kösesinden yakahyarak .nii nakasa mevzuu ittihaz etmek iste medik. Hissiyata veya noksan ma > lumata istinat edecek münakaşalardan favda yerine zarar çıkmak ih timali vardı. Bir kere İstanbul'un rumca jazete'erinin dün ve bugün devam e den yazılarmda hiç bir fevkalâdelik olmadıp'inı söviemistik ki bu mey danda *»ir hakikattir. Bir kısım Atina m**buatınm nazari dikkatinî celp ve sikâvetini davet eden iki üc makaleve çeîince inceden i n c v ç t»*mk eHiirrpiîz halde bun'arda dahi övle büvük bir fevkalâdelik görmpmis ve görmf»mekte oiduğumuzu itiraf tmeğe morb'rıız. Bu mak^lelerd» *»>lâsa olarak istanbul Rum'larının birer Türk vatandası sıfatile Türk Cumhuriyet reüminde todanan muasır ve mpd°nî inkılâp hayatına intibakın 3aki faydalara işaret olunmakt»dır. Rumca gazetelerin kendi karilerine arzını faydah buldukları fikirler üzerinde nesrivat yapmalarmın nicin bir kısım Atina matbuatmı telâs ve tenkide sevketmiş olduğunu anlıyamad'k, ve bu matbuatın vaziveti takdir ve tefsirde pek ileri gitmîs olduğuna hükmetmekten kendimizi alamadık. Rumca gazetelerin bir kısım Atina matbuatınca sikâyeti mucip görülen o bir kac makalesi C. H. Fırka« U mumî Kâtibi Recep Beyefendinin İstanbul'da Darülfünun konferans salonunda pek kalabalık bir halk kütlesi muvacehesinde verdi&i konfe • ransın bazı parcalarını Türk vatan dası olan Rum'lar noktai nazarın dan serh ve izah edivor. Recep Beyefendinin konferansı H. Fırkasımn siyasî programım tetUik ve tesrih eden bir konferanstı. C. H. Fırkası orta daki büyük eseri ile tarif olunan bir fırkadır: İnkılâpcı, lâik, halkcı, devletci bir fırka. Bu fırkanm istinat ettîği millet ekseriyeti dil ve emel birliği ile bütün bu esasları kendisine mesnet ittihaz etmiş olan bir ekseriyettir. Türk teskilâtı esasiyesi TUrkiye camiasına dahil bütün efradı Türk ad ve ilân etmektedir. Ancak bir milletîn efradı yalnız tabiiyet kaydile tarif olunabilecek rasgele unsurlar değildir, belki efkâr ve hissîyatile daima hareket ha'inde bulunan ve hareketlerinin tarz ve mahiyetine göre kendilerine olduğu kadar dahil bulundukları cemiyete dahi şekil ve vücut veren canlı ve iz'anlı mab'uklardır. Binaenalevh insanlar millet mefhumunda kendilerine zaman zaman söyle vev* bövle istikametler tayin ederler. Fikir hür Irak sefirinin Itimatnamesi Gazi Hz. dün yeni sefiri kabul ettiler Tevfik Rüştü Bey Pazartesiye gelecek Sofya 12 (A.A.) Hariciye Vekili Tevfik Rüstü Beyefendi Ope ra'da birinci perdeyi seyrettikten sonra Basvekil M. Musanof'un ziya fetine gitmiştir. Bütün güzergâhta Vekilin otomobilini ihata eden halk, mumaileyhi hararetle alkışlamıstur. Otomobil, bu tezahürat arasında Tetfık Rüştü Bey ve Sofya'mn tayyareden altnmtş bir resmi güçlükle ilerliyebilmiftir. Ziyafette; hükumet erkânı, Mec* lis reisi ve reis vekilleri, Kralın mümessili, Türkîye sefiri, hariciye er • kânı ve müteaddit siyasî şahsiyetler hazır bulunmuslardır. ( Mabadi « ıneı sahifeie ) Himaye nasıl olmalı r İstanbul Ziraat Bankası Müdürü Ahsen Beyin noktai nazari Buğdayı köylüden Muayyen fiatla Toplmak lâzımdır İstanbul Ziraat Bankası Mndürü Ahsen Bey, buğday mes'elesi hak kındaki noktai nazarını söyle izah etmektedir: « Bugün buğday hakikaten çok ucuz satılıyor. Köylünün iştira kabiliyetini arttırmak mutlaka lâzımdır. Memleketteki buğday vaziyeti esas itibarile bir kaç seneyi bir araya alır; sak ihtivaçtan fazla i*t b«al vaziyeti henüz göze çarpmıyor. Binaenaleyh, bugünkü vaziyete göre, daha ihracat yapan memleketlerin bulunduğu hal ve vaziyette değiliz. Benim kanaa timce, evvelâ, bolluk senelerinin ihtîyaçtan fazla mahsulünü darlık senelerinin açıklarına karsılık olarak muhafaza etmek imkânını bazırla mak lâzımdır. Bu imkân temin e dildiği gün, pivasaya ancak ihtiyaç nisbetinde buidav arzedilecek. ne ııtıııııııımıiMiııııııiiiııııııııııııııı Ankara'daki feci cinayet • • •• Faillerin ikisi İstanbul'a gelirken İzmit'te, biri de Ankara'da yakalandı Irak sefırt Hz. Ankara istasyonundc Ankara 12 (Telefonla) Yeni Irak sefiri bugün itimatnamesini Reisicumhur Hz. ne takdim etti. Sefir Cenapları Hariciye Vekâleti Vckilini de ziyaret ederek görüstü. Gaziantep meb'usluğuna Nuri Bey narazet.. Eski Kütah ya meb'usu Nuri Beyin Usak şeker fabrikası müdürlüğüne ta yin edilen Rem zi Beyden mün hal Gazi An tep meb'uslu ğuna Cumhu riyet Halk Fır kası tarafın dan namzet gösterileceği haber verilmektedir. 'stanbul Ziraat Bankası Mudürü Ahser l bolluk senesinde fiat fazla düşecek, ne de darlık senesinde fiat fazla yükselmiş olacaktır. Bu imkânı temin, evvelâ, buğdayı (Mabadi 2 Incı sahıiedei , ııııııuıiMMiıiHfitıııııtııııı ınııınıııııııııııııııtııııııınnımınımıııııııııııııııniiHHiıııırııııımııımıııııu riyeti temeline dayanan C. H. Fırka1 maktan müteessirdir. Binaenalevh resmî ve millî mahfillerde ekalli smın siyasî programı da b'Tp ?öre yetlere ait hukukun her hangi bir seterakki merhalesi ifade eden iste kil veya derecede ihlâli fikrinden böyle bir istikametten ibarettir. Bozı zerre bile yoktur. Bu harfiyyen böy Rum gazetelerinin bu programda Iedir, ve bunun böyle olması Türk mensup oldukları ekallivet cemaati milletinin içtimaî tekâmülünde e hesabma dahi istifade edilecek sağkalîiyetlerin ekseriyetle hemahenk lam esaslar görmesi ne teskil»tı e bir hayat yaşamaları için her tarafça sasiyeye muhaliftir, ne de ekalliyettam ve kâmil bir hürriyet içinde ler hukukuna. mesai sarfedilmesine asla mâni de Hele ekallivetler hukukunun bu ğildir. bahiste hiç veri yoktur. Çünkü bazı Ancak görülüyor ki mevzu hassa • gazetelerin bazı neşriyatı ne ~u hu» siyetleri tahrik edecek bir neiaketi kuku ortadan kaldırmağa kâfi, ne de bu hııkukun ortadan kaldırıldığı ma haiz olduğundan bütün bir hüsnü niyetle olsa da bu yolda Rum olsun, nasına gelemez. Malumdur ki bu lıuTürk olsun çalısacaklarm fazla dikkuk ana dilde hars ve din mevrularıkatli olmalannı icap etmektedir. Biz nm mahfuziyetine itina eder. f'rnı, bütün bu dedikoduları işte bu mülâMusevî ve Ermeni cocuklarınm Türk dilini öğrenmeleri kendi dil'erini öğ hazalarla hulâsa edebilmekteyiz. Tekrar edelim ki Türk ve Yunan renmelerine mâni deîildir. Din bahdostluğunun kıymeti nazarımtzda osine gelince Türk teskilâtı esasives? onun tahakkuk ettiği mes'ut günl°re nu mutlak bir vicdan hürriyeti ile her nisbetle simdi daha az degildir. Bu hangi bir muahedenin yaoabilece dostluk gün geçtikce kıymeti artan ğinden daha kuvvetli surette temi büvük bir siyaset hâdisesidir. Harici nat altına almıstır. O halde telâs ve siyasetler fırka ihtilâfatına mücadele endî«eve maha' nedir? zemini teşkil edrmiyeceğinegöre muBilâkis biz Ankara'da gördi"W ki halif Yunan matbuatının Türk • Yubütee darhğtna çareler taharrisile nan dostluğu noktasından TüvUîve'mes?ul olan Cnmhurtvet b::1*><"ti de deeiimi* hic bir şey olmadığma ek»11ivetler mekteplerine verilecek inanmasını temenni e<*°W'*™. tnH.isat icin bu sene dahi ancak pek YVNUSNADİ az imkân bulabilmek vaziyetinde ol Arikara 12 (Telefonla) Ankara'nın sayılı zenginle rinden Fahret tin Ef. ile zevcesinin dört meçhul hay dut tarafından feci bir çekilde öldürüldükle rini haber ver miştim. Zabıta katilleri kısa bir tnüddet i • çinde yakala mağa muvaf fak olmuştur. Bunlar ev uşak velce Fahret Katıllerın boğduklarını zannederek bayüttıklan cınayetin tka edüdiğı ev tin Efendinin sıvacı Dursun'dur. evinde tamirat yapan inçaat us Dört haydut evvelce yaptıkları ta ve kalfalarından sıvacı Kımız, t Mabadi 2 ınd sahifede ) Erzurum'lu Kâmil. sıvacı Baron llllllllllllllllllllllll ııııııııııııııııiMiııiMiuııııııııııııiMiHiıııınııııııııııııııiMiıııııııiMiıııııııııııınııııııiıııııııııııııınıııımııııııııııınmnıımnrmı Nuri Bey İlkbaharın güzel günleri geldi Piyango talihlileri Tayyare p yangosunun on ikinci tertip i kinci kesidesi ne dün Darül fünun konfe rans salonun da devam edil miş, mütebaki numaralar çe kilmiştir. Otuz beş bin liralık büyük ikrami yeyi 19253 nu mara kazanmıstır. Bu biletin 35,000) UralVc ıkra. miyenın onda bırini İstanbul sokakîannda bahar gezintısi onda bir par alanlardan Mehmet Ef. çası Çarsıkapı'da Mehmet Efendiiedir. Bir diğer parçası da Necati Beydedir. Necati Bey İsabet gişesinden parasını almıştır. Dün kazanan na • maralarm tamamı sıraya koı»mus bir halde ikinci sahifemizdedir. Bir kaç gfündenberi havalar iyiden iyiye açtı. Güneş, uzun ve bıktırıcı kıştan kurtulan şehre ilkbaharın ılık havasım ve parlak manzarasını getirdi. Temiz havaya, sıcak gfüneşe has ret çekenler kendilerini sokağa attılar. Paltoların yerini pardesüler aldı, hatta caketsiz gezenler . bile görühneğe baslandı. Bilhasıa dün, hava tam bir bahar gününün havası idi.

Bu sayıdan diğer sayfalar: