SEKiZiNCi SENE No. 2816 Sahip ve Başmuharriri .YUNUS NIA.DİI İDAR£HANESİ\ } ÜftvuauııiBuıniyfl karştsında daiwi «ahsusa îelgraf: İstanbul Cumhuriyet Posta kutusu: N« 2 4 6 ' 22366 Başmuharrir Tahrlr mOdOrü 4 23236 20472 htare müdürü 22365. Matba* Telef on: rıye v limizin Feragati Y. Kemal ve M. Şeref B ler 75,000 lirahk bir hak Alpullu larını hazineye verdiler ÇARŞAMBA 9 MZRT 1932 ABOIME ŞERAİTİ ^ M Ü D D E T ' : JTÜRKİYE İÇİN j HARİÇ İÇİN j Î* Sçneliği | 1400 Kr.b : 2700 : 6 Aylîjjı : 750 Kr.^ 1450 Kr.*: : 3 Aylığı • 400 K r / : 8 0 0 Xr.«: : 1 Ayhğı : 150 Xr."| NCishası faer y e r d e r llllllllllllllllllillllMIIHIIIUHIIIIIIIItMIIHIMIIIMUIIIIIIlllllMIMIIMHMIIIinii:' ııuıııiıiHiııiMiuiMHHiımm:' 'mıiHiııiHmHmiMiHiiHHmnıııımırmımiHHiııımıım Köylüye 10 kuruşa malolan buğdayı 5 e yemek onun alınterini yemektir! Buğday mes'elesinde söylediklerimiz yanlış anlaşılıyor Hiç te mi tedbir almıyalım?. !" , f * <* Yüksek Biz buğdayı kıymetlendirelim diyoruz. Şimdiki fiat köylüyü tahrip ettiği kadar hazineyi de tahrip ediyor. Eğer tedbir almazsak ekmeği 12 kuruşa da deği', hatta 14 15 kuruşa yemeğe mecbur kalacağı? Malî Komîsyon Raporunu Son Defa Tetkik Etti Ihtikâr yapıldı mı ? = 5 Kuruştur IIIMIIIIMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIM ,,,,,n , IIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIJIIIIIIIIMIIIIIIIMIIIMMIIIIIMMIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIIII11IIMIIIMIII Şeker mes'elesinin dün muhakemesine başlandı şeker fabrikasmın 34,5 liradan yukarı şeker satmadığı anlaşılıyor Eğer buğdayı Kendi haline bîrakîrsak.. Hiç bir tetbir Almamak tetbiri! Buğday mes'elesindeki tekliflerimizin dünkü gazetelerde yapılan münakaşasma bakarak söylediklerimî • zin anlasılmamış olduffunu gördük. Vakit muharrîri Asım Bey arkada şımıza göre mes'eleyi guya biz ta mamen vergi şeklinde koymuş ve aIınacak resmin yarısını köylüye îade etmeği teklif etmisiz. Diyor ki evvelâ ekmek fiatının 12 kurusa çıkarılması doğru değildir, çünkü bu sehirlerin ekseriyeti mutavassıt ve fakir olan lıalk tabakalarına ağır gelir, saniyen ahnan resmin yarısını köylüye iade etmek mümkün değildir, salisen verginin değirmenlerde tabsili kolay değildir. Milliyet muharrirî Ahmet Sükrü Bey arkadaşımız da vergiye aleyhiar olarak bu mes'elede çiftçi lehine bir şeyler yapılmak lâzımsa da ne yapı'acağını henüz bilmiyenlere iltihak ediyor. .. .,,',:.'~ ,,, . . " " . Bis mutlak suf ette vergi tarattan «ieğiliz. Bu işin esası köylünün eliniden bugün yok pahasına çıkan buğdaya kıymet vermekten ibarettir. Bu kıymetlendirme ameliyesi için mümkün olabilen şekiller meyanmda bulabildiğimiz bazı usulleri teklif ettik. Eğer yalnız buğdayı kıvmetlendirmeyi teklif etseydik kendi başına ayrı teskilât ve masraf istiyen bu işi yalnız bu halile bütçenin simdiki dariık zamanında başarmağa belki imkân bulunmaz dîye düsündük. Binaenaleyb buğday fiatını köylü lehine mümkün olduğu kadar yükseltirken bu buğday maddesinden hazine lehine de bir para çıkardık. Takvîye edilmis bir bütçenin başta köylü olduğu halde bütün memleketm en sağlam istinatgâhı olacağını düsündük. Böyle bir verginin adilâne olup olmıyacağını mukayese eden ve adi lâne olmıyacağı neticesinde karar kılan düşünceleri asla doğru bulmadığımızı her şeyden evvel söylemeliyiz. Şu basit sebepten dolayı: Buğdayın şimdiki fiatı köylüyü tahrip ettiği kadar hazineyi de tahrip ediyor. Hem şimdiki adeta bedavaya yakın ekmek fiatı en gayritabiî ve o nisbette muzır bir vaziyettir. Köy • lüye on kuruşa malolan buğdayı beş kuruşa yemek, köylünün alnının terini yemekle müsavidir. Bu hal böyle devam edemiyeceğinden pek yakın bir atîde, belki önümüzdeki seneden itibaren karsımıza çıkacak zarurî netice şudur: Bizde yetişecek buğday mahsulü memleket ihtiyacına kifa • yet etmiyeceği cihetle hariçten buğday îthaline mecbur olacağız. O zaman f iat mevcut gümrük resmi zammile buğday da lâakal 1112 kuruş olacak, ekmek fiatı da 1415 kuruşa çıkacaktır. O zaman bizim çiftçi lehine hiç bir tedbir almağa ihtiyaç kalmıyacaktır. Cünkü bizim ciftcinin buğdayı da bu f iatlar nîsbetinde satılacaktır. Fakat şimdi 7 kuruşa ek mek yemesi iltizam edilen halk o zaman ekmeği çaresiz olarak 1415 kuruşa yemiyecek mi? Hâdiseyî kendi haline bıraktığımız takdirde kendi kendine gelecek bu netice iki ile tkinin dört ettiği kadar kat'î bir hakikattir. Bu hal böyle olmak için kendi buğday mahsulümüz kendi ihtiyacımıza yetecek dereceden aşağı düşmeiidir, ve hariçten buğday ithaline mecbur olmalıyız. Şimdiki fiatlara bir çare bulunamadıkça bunun böyle olmasından başka bir ihtimal yoktur. Piya sayı hariçten ithal edeceğimiz buğdayın fiatı tayin edecektir. Hariçten ^ getireceğimiz buğdaya vereceğimiz döviz (yani ecnebi parası) da bir mes'ele olmakla beraber eğer buğ dayı kendi haline bırakırsak olacak Elbette tedbir lâzım! Bu sene, köylü, mahsulünü maliyet fiatının nısfmdan daha aşağı satmıştır Zahire Borsası Mubayaacılar reisinin Şayani dikkat sözleri Elbette tedbir Zahire Borsası mubayaacılar cemi • yeti reisi Hancızade Nurullah B., buğday mes'elesi etrafında, şu mütalea da bulunmuştur: « Türk miistahsillerini himaye etmek üzere ortaya konulan fikir, bu rnemleketin bugün değfl, bir kaç se • nedenberi şiddetle hiısedilmekte olan bir ihtiyacınm mahsulüdür. Bu me • yanda buğday mahsulü de bu sene kendisinden şiddetle bahsettirecek bir dercceyi bulmuştur. B a sene, köyKi ve çiftçi fazla mal istihıal etmiş ve malı geçen senelere nazaran çok ucuz satmak mecburiyetinde kalmıstır. Yani Zahire Borsası mubayaacılar Meclisı Reısı İMabadi 4 üncil sahifede) Hancızade Nurettjn B. Takas Komisyonu Ânkara 8 (Telefonla) Fırka Grupu saat 3 te Cemil Beyin riyasetinde toplandı. Adliye Vekili Yusuf Kemal, İktisat Vekili Mustafa Şeref Beylerin, tcra Vekilleri Heyetinde buIunmadıkları sırada, müdafaasını deruhde ederek sulhan devlet lehine kazandıkları, HaydarDasa istasyonu sigorta davasının 75,000 küsür lira lık ücreti vekâieti, müşterek bir ibraname ile ve bilâıvaz hazine lehine bıraktıkları Kâtibi Umumî Recep Bey tarafından bir takrir ile bildi rildi. tki Vekilin hareketi grup ta rafından takdirle karşılandı. Bundan sonra bir muallim ve üç sınıflı köy mekteplerinin bir muallimOfJnkü mTmakeme3eri bir Intlba: MpuHu fabrlkası milâur muavfaıl ve li ve beş sınıflı mektep haline îblâğı kemede evvelâ Vîlâyetteki komuyo* hakkında Cebelibereket meb'usu Hünun verdiği rapor ve bu rapora merseyin Basri Bey tarafından verilen but vesikalar okunmuftur. Bu karartakrir müzakere olundu. Bu hususta namede hulâsaten şöyle deniliyordvt Maarif Vekili Esat Bey izahat verdi. 1913 numaralı kanunun ikinei mad» Şeker fiatları üzermde ihtikâr Neticede Esat Beyin verdiği izahat desine tevfikan tesekkül eden ko • kâfi görüldü ve celseye nihayet ve yaptığı Vilâyetteki komisyonu mah mUyonun raporunda, İstanbul ve sus tarafından mahkemeye verilen rildi. Trakya şeker Türk anonim şirketinin Alpullu şeker fabrikasının muhake bayramın dördüncü gününe müsadif mesine dün Sultanahmet birinci sulh 11 şubatta birdenbire şeker satışım ceza mahkemesinde baslanmıştır. Fabrikanın müdür muavini Hay durdurmuş olması şeker tacirleri arasında heyecan husule getirmiş, fabdar Bey, fabrika mümessili sıfatile (Mabadi 4 üncü sahifede) mahkemede hazır bulunmuştur. Mah Şahitler ve 19 tacir Mahkemeye çağrılacak Komisyon ilk içtimainî bugün yapıyor Ankara 8 (T lefonla) Takas komisyonu yarın Maliye Vekâleti Tetkiki mukavelât dairesinde ilk içtimaını akte • decektir. İçti ma Ziraat Müsteşarı Atıf Beyin riyasetinde yapılacaktır. Komisyon çin Millî M fakas Komisyonu Reisı dafaa Vekâleti Ziraat Müsteşan Atıf B namına Harita dairesi reisi Hakkı Murat Paşa, Maliye Vekâleti namına Varidat umum müdürü Cezmi, Gümrük ve İnhisarlar Vekâleti namına Gümrük umum müdür vekili Cemil, İktisat Vekâleti namına müşavîr Sefik, Nafıa Vekâleti namına İmttyazh şirketler müdürü Ziya Beyler intihap olunmuşlardır. Dahiliye ve Sıhhiye Vekâletleri namına komîsyonda bulunacak azalar henüz teayyün etmemiştir. BriancTın ölümii , Bütün dünyada hakikî bir teessür ve teessüfle karşılandı Şükrü Kaya Be> Bir makale neşretti Ankara 8 (A.A.) B. Briand'ın ölümü münasebetile Hariciye Vekâleti Vekili ŞükrS Kaya Beyefendi, Hâkimiyeti Milliye'de şu makaleyi neşretmislir: « Briand'ın öldüğü havadisini öğleden sonra aldım. Bu beklenilmiyen ansız haberin benim üzerimde yaptığı tesirleri hulâsa etmekte azap ve müşkülât çekiyorum. Briand, bir idealist idi. İdealist, bu dünyanın maddilik lerinden azade olmağa çalışan bir insandi. Briand, sulh, insanlık istikamet • lerinde son zamanlann mütemayiz siması idi. Briand, idealistlik, insanlık farklanndan evvel benim devamlı müşahedelerime göre koyu bir Fransız vatanperveri idi. Briand'ın siyasî a lemşumul telkin ve iddiaları arasın daki çok ince tenakuzlan ve boşluk • ları ona kusur sayacaklar, affetsinler, IMlMIMMIlllIlltMIMI Yeniden muharebe mi? Japon'lar cepheyi yeniden takviye ettiler, iki taraf ta hazırlık yapıyor Şanghay 8 (A. A.)Vaziyet daimî müphemiye tini muhafaza e diyor. Japon kuvvet • leri gelmekte de vam ettiği gibi diğer taraftar. Yang Tsze'nm ve Kiangsi'nin şima • linde bulunan kuvvet li Çin kıtaatı nın da Şanghay'a doğru tevcih e dilmiş olduklan söylenmektedir Çin'li halk mütemadiyen Şang • hay'daki JaponHutareke ilânından sonra iki tarafır bugunku vazıyetmi tebaaları tarafın 2™**™ haita dan taarruza uğramakta ve maalesef | şiler yaralanmaktadır. bunun neticesi olarak ta bir çok ki I (Mabadi 4 üncil sahifede) Bir Türk kızının MuvaffaV:* ^ti M Briyan'ın ölümu münasebetBe Mr makale neşreden Dahiliye Vekili v« Hariciye Vekâleti Vekili Şükrü Kaya B kusur zannettikleri görüsler omm FranIMdbadi 2 inei sahifede) tl IMIIIIMII11411IIIIIIIIIM11IIM IHIt IIIIII f IIIIIIII llttTttMf* 11IIIM1111IIIIII111 tt )1111) IIIIIIM Mllf Itlli tll I • MIUIIH11IIIMIII t • Saadet Hanım isminde bir nMIMnnHUIIIIIIIIIIMIIMIIIIIIIMIIIIIIIIIHIIIIHIIIMnMIHIIUIIIIIIHIllllllHUIIIinillllllllllllllinilllllinillllllllllllllllllllllllllllinillllllllMIIIIIIIIIII Türk kızı Berbuğdayların yükseltmesini beklemek işler şunlardır: lin Darülfünu te tehlike vardir: Evvelâ o vaziyete 1 : Kendi buğdayımız son bir iki nunun felsefe sene zarfmda olduğu gibi kendi ihti gelinciye kadar çiftçimizi harap et ve filoloji fa miş olacak olan fiat düsüklüğü, sayacımıza yeterek bir miktar da fazla kültesini ikmai niyen o vaziyetin huluiile hariçten olduğu takdirde fiatlar şimdiki gibi etmistir. Saa yok pahasına düşecek, çiftçi ile be getireceğimiz buğdayların tediye mu det Hanım bu raber millî iktisat ta harap olarak ni vazenemizde oynıyacağı fena rol. fakülteden çıhayet bir gün kendi buğdayımızm Bugün çiftçi buğdayım yok pahası kan ilk Türk kendi ihtiyacımızdan (kim bilir ne na satıyor. Bunun ıslahı lâzım bir va kızıdır. kadar?) az olduğu görülecektir. ziyet olduğunda müttefikiz. Çekmek1927 senesinte olduğumuz hayat zorluklarınm 2 : Kendi buğdayımız kendi ihtidenberi bu dayacımıza yetnjjyecek dereceye düş mühim bir kısmı buğdayın bu haîe Saadet Hantm rülfünuna dedüşmesinden ileri geliyor. mesile memlekette buğday ve ekmek vam eden Saadet Hanım geçen se fiatı yükaelecektir. Eğer çiftçinin belini doğrultabüenenin temmuzunda doktora tezini crft bir ça,re bulamıyacaksak aradaki vermiş ve geçen şubatın on sekizinde 3 : Bundan cesaret alan çiftçi tekfiat farkını hazineye bari mal edelim. felsefe ve filoloji doktoru unvamını rar ekmeğe başlıyacak ve gene ihtiEğer buğdaym maliyet fiatına zamiyacımız kadar, belki biraz fazla buğkazanmıştır. meten az çok kârla satılmasma çare day hâsıl edecek, fakat o zaman fiSaadet Hanım Şimal Türk gazetebulabileceksek bunun hepsini köylüye atlar gene düşerek çiftçi ve memlecilerinden İyaz İshaki Beyin ke de bırakabiliriz. Yahut aradaki farket tekrar harap olacaktır. Cihanda muvazene hâsıl olmadık kın yarısını hazineye, yarısını köylü rimesidir. İlk tahsilini Kazan'daki ye temin edelim. Millî Türk mektebinde ikmal etmi;ça ve biz buğdayı kendi haline bıAncak kuvvetli bir bütçe iledir ki raktıkça buğday mes'elemiz fasit bir tir. Lise tahsilini Rusya'daki Jimnaj daire içinde düşe kalka gîdecek, bun başta köylü olarak bütün memlekete mektebinde başlıyarak Berlin lise • kuvvetli bir emniyet memba ve mes lerinden birinde ikmal etmistir. dan millî iktisat pek ziyade muta nedi olabiliriz. zarrır olacaktır. Saadet Hanım Avrupa'da türköMuhakkak olan bir şey varsa buğBuğdayı.kendi haline bırakmıyaloji hakkında muntazam tahsil ve dayın şimdiki gibi kendi haline bıralım demek, bu mahsulümüzü tesa ihtisas gören yegâne Türk kızıdır. kılamıyacak olması, bırakılmasımn düflerîn cereyamndan kurtaran sağSaadet Hanımı ve pederi İyaz Beyi asla ve kat'a doğru oimamasıdır. lam bir vaziyette tutalım demektir. tebrik ederiz. YUNUS NADl Piyasayı hariçten ithal edeceğimiz Limanda garip bir kaza oldu! . „„' . Bacasını kaybeden «Asyas ve Seyrisefain'in Cumhuriyet vapuru İstanbul ile Mudanya arasmda se baston direğine çarpnuş, baca yarıyarıya fer yapan Mustafa Nuri Beye ait Asya kırılarak düşmüştiir. vapuru dün sabah Mudanya'ya git Kazada nüfusça zayiat olmamış, mek için Galata rıhtımından kalkmış, Cumhuriyet vapuru da hasara uğra • fakat suların tesirile biraz ilerideki mamıştır. «Cumhuriyet» vapuruna bindirmiştir. Hâdise hakkında tahkikat yapıl • Müsademe neticesinde Asya'nın ba cası Cumhuriyet vapurunun önündeki maktadır.