Akademi ve Ressamlık münakaşası [Güzel San'atlar Ahademisi müdarü Namık İsmail Beyin ressam Ali Sami Beye verdiği cevabın ilk kıs ntoıı dercetmiştik. Son kısmtnı da bugün neşrediyoruz:] Cumhariyet Heyelân Namık tsmail Beyin cevabı: Tehlikesî! Vilâyet dün altı ev tahliye ettirdi Paşabahçe'sinde Tepeköy mahallesinde altı evin heyelân neticesi yıkılmak üzere olduğu dün Vilâyete bildirilmiştir. Vilâyet evlerin tah liyesini emretmiştir. Bu evlerin sakinleri civardaki evîerde iskân edilmişIerdir. Heyelâna son karlar sebep terilmektedir. gös Çinli'ler Japon ileri hareketini durdurdular < Birinci sahifeden mabait > geri çekileceklerdir. 23 Subat 1932^ Bu akşamki program 18 Gramofon 19,30 Hafız Bürhan B. heyeti 20.30 Gramofonla bir opera CBelki Karmen) 21 Hafız Bürhan B. 22 Radyo orkestrası. \HYANA: 5 1 7 m. 18,05 Musikide hayvanlanri sesleri 18.50 Piyano konseri 19,15 Konferans 19,40 Konferans 20,05 Jimnastik (piyano ile) 20,25 Havadisler 20,35 Halk kon seri 21,20 Dört perdelik bir musikili temsil 23.20 Akşam havadisleri 23,35 Dans musikisi. BÜKREŞ: 3 9 4 m. 18.05 Muhtelif musiki 20,05 Konferans20,45 Gramofon 21.05 Radyo orkestrası21.35 Konferans 21,50 Operalardan şarkılar 21.10 Radyo orkestrası. BERLÎN: 1635 m. 17.35 Lâyipzig'den naklen konser 18.35 Konferans 18,55 Kitap saati 19,25 Hafif musiki 19,50 Havadisler 20.05 Radyo hakmda bir konferans 20,35 Piyano ile konferans 21.05 Konferans 21,20 Breslâv'dan naklen Senfonik orkestra kon seri 21 50 Konser 23,20 Havadisler. BELGRAT: 4 2 9 m. 20,35 Konferans 21.05 Şarkılar 21,35 Zagrap'tan nakil 23,35 Havadisler 23,55 Radvo orkestrası. VARŞOVA: 1411 m. 18,15 Konferans 18.40 Hafif musild konseri 20,50 Radyo gazetesi 21,05 Tefrika 21.20 Halk konseri 23.15 Ka rakuvi'den nakil 23,45 Havadisler 23.35 Dans musikisi. 18.05 Millî şarkılar 19,05 MusanaDe 19.35 Şehir operasından naklen Vagner'in, Triston ve İsenlt operası Müteakıben gramofon konseri. yim ki talebelerimizden yalnız Bursa'lı Şefik Efendi değil, büyük tablo veya duvar dekorları yaptığım za man daha bir çoklarını, büyültmek ve eskislere nazaran tuval kapatmak gibi yardımlarından istifade ettini. Yazraızın program bahsîne hasret Bu her hocanın şerefli bir mükâ fatıdır. Teşbihte hata olmaz derler. tiğiniz kısmmda şu cümlelere tesadüf ediyoruz. <:Paris Güzel San'atlar Büyük Ronesans üstatlarının bile daima eserlerindc talebelerini çalıştırmektebi resîm şubesinde asgarî (iki dıkları hatta (Vandik) in portreleriiiç bin) talebc bulunur. Buna mukabil nin, çehrelerinin kendi fırçasından iki resim atelyesî vardır/. çıktığı malumdur. Bir ressam ne vaAli Sami Bey, siz ya rakam biltniyorsunuz, ya bizimle eğleniyorsunuz. kit resimlerini kendinden usta san'Şu halde bir atelyede bin beş yüz ki atkârlara yaptırırsa, o zaman mezmum bir hareket yapmış olur. şilik bir ordu çahşıyor demek. Biz Makalenizin bir kaç yerinde kende bu atelyelerde çalıştık, fakat hiç dinizi bermutat metederken Aka bir zaman yirm; otuz talebeden fazdemî atelye muallimlerimizden baztlasına tesadüf etmedik. Bugün bu larının sizi nasıl beğendiklerinden atelyelerde bu miktarın yarısını da bahsediyorsunuz. Halbuki Akademi bulamazsınız. Sonra siz devam ettiğiniz mektebin kaç atelyesi olduğunu atelye muallimleri Güzel San'atlar da bilmiyorsunuz. O mektebin gale Birliği resim şubesi heyeti idareslne dahildirler, san'atımz ve şahs.mz riden maada daimî dört resim atelhakkında ne düşündüklerini bir ma yesi mevcuttur. Sizin zamanınızda kale ile neşretrrişlerdir. Müsaade ebu dört atelyenin hocaları şunlardı: diniz de bu hususta daha kısa yoldan (Kormon), (Gabriel), (Ferrier), v« gitmiş olmak içîn kendilerine ina (Humbert).. nalım. Cevabımzda mektep mevcudundan Yazınızda evvelce ileri sürmekte erkam ile bahsettiğiniz halde 'esim iken bu defa bahsetmediğiniz < ir çok atelyelerindeki talebenin mevcudunu zikretmiyorsunuz. Mektebin dört bü j noktalar vardır. Anlaşılan bu loktalar hakkında hata ettiğinizi kabul ve yük resim atelyesinde müdavim anteslrm ediyorsunuz. cak otuz kıık talebe olduğunu, hatta Son makalenize nazaran tenkidiniz bazı atelyedeki talebe mevcudunun 1 iki noktaya inhisar ediyor. Biri, ih dörtten fazla olmadığını söyliyerek: | «Bu doğru mudur?» diyorsunuz. Bir, zarî sınıfın kuvvetli olmayışı, diğeri müesseseyi ilır.î bir surette tenkit e ' de resim şubesinin san'atkâr yetiştirmemesi... Şu halde sizce Akademi • den bir kimsenin (diyorlar ki) taden san'atkâr yetişmesi için ihzarî birini kullanması ve böyle yanlış is sınıfın ihdası ve takviyesi kâfi gele tihbarata istinat etmesi sizce garip | cektir. İtiraf edelim ki biz bu işi bu değil midir? Bîz söyliyelim: Resim şubesinin bu seneki talebe miktarı • kadar basit göremiyoruz. Biliyoruz (96) aslî va <65) misafir ve ınüda ' ki dünyanın hiç bir yerinde Aka demiler konservatuvarlar, san'atkâr vim talebe olmak üzere (161) dir. Bir miktar galeri dahil olduğu halde yaratmazlar. San'atkâr doğanlar bu beş atelyeye taksim edilmiştir. : müesseselerde techiz edilirler, ve inkişaf zemini bulurlar. Fransa bir a«Resim sımflarında eskis ders ; sırda bir gelen (delacrox) bulmak leri çok mühimdir > diyorsunuz. Bu ! için on binlerce telebe yetiştirmiştir tavsiyenize teşekkürler ederiz. Yalnız | Memleketimiz Türk san'at ekolunü biz eskisleri resim sınıflarında değil, yapacak olan böyle bir kabiliyeti bek atelyelerinde ve ders olarak değil, liyor. Belki de daha senelerce beklimüsabaka seklinde yaptırırız. Çünkii yecektir. dünyanın hiç bir güzel san'atlar mekBir taraftan mevaddı iptidayie tebinde resim sınıfı yoktur. Ve e.tkis koyup öbür taraftan mamul eşya çı ders olarak verilmez. Bu eskislerin karan makineler gibi san'atkâr yetiş mevzularını Yunan mitolojisinden tiren bir san'at mektebini henüz be intihap etmemizin sebebine gelince; şeriyet görmemîştîr. Akademimiz sü evvelâ Akademimizde tedris edilen mitolojinin bu suretle tatbikatını yap kun ve tevazu îçfnde çalışmaktadır. Ve on senedr yüzden fazla genç ye mış oluruz, Saniyen bilmeniz icap tiştirmiştir. Memleketin her tarafına ettiği veçhüe resim tedrisatı çıplak insan vücudü üzerine yapılır: ve çıp yayılan bu genç san'atkârlar, yap tıkları binalar ve muhtelif memle!ak vücut yapabilmek için bu klâsik ketlerde açtıkları sergilerle, yurdu • mevzuların intihabı her yerde bir muzun her köşesinde san'atm ay • kaidedir. Eskisler içîn tarihimizden mevzular vermekle Türk resim eko dınlığını yaymaktadırlar. Bu müessese ile yakmdan alâkalunun doğacağını ve san'atıınızın dar olanlar onun ne yaptığım bi millileşeceğinî zannetmek hatadir. lirler. Ve merak edenler de gelio goBilâkis Fransız mektebi daima (esrebilirler. Henüz hiç şüphesiz kusur kis) ve (Prix de Rome) mevzuunu ve eksiklikierî bulunan Akademi hümitoloiiden aiarak Fransız resîm kumetimizitı kıymetîi alâka ve yarekolunu meydana çıkarmıştır. Res dımı ile gün geçtikçe inkişaf etmek • tnin, siirin, musikinin, millî olusu tedir. Bir ilim müessesesi reklâm yapmevzuunun tarihi oluşundan neş'et etmez. Şüphesiz tarihimizin resimle ; mak ihtiyacında değildir. Bu müestesbit edilmesi lâzımdır. Fakat bunu sesenin bugünkü tedrîs kıymeti hakyapacak olan talebe değildir. > kında bir fikir vermek için yalnız şunu söyliyelim ki Balkan'Iardan, Yeni san'at hakkındaki sözlerinizi j hatta Prağ'dan sırf san'at tahsilî için gene anlıyamadım. Çünkii içlerinde gelmiş talebelerimiz vardır. (Sezanne), (Burdelle) gibi dâhiler Ali Sami Beyefendi; münakaşamıbulunan bir san'atkâr kafilesine «tavcılar, papelciler» diyen bir ressa zın bidayetindenberi bir ilim ve san'at müessesesini, hiç bir ciddî malumın Iisamnı aniamakta aciz duyduğutnu itiraf ederim. Yalnız şunu söy matla mücehhez olmadan kulaktan dolma bir takım yanlış bilgi ve fikirle Iiyeyim ki (Sezanne) veya (Hanri Matisse) gibi ressam yetiştirmek bi tenkit etmek istiyorsunuz. Bu bir lâübaliliktir, ve yanlışlarmızın meyzim idealimizdir. Ve bunu yapabil mek içindir ki talebemize akademik dana çıkmıyacağını farzetmek te bir ihtiyatsızlıktır. değil, hakikî klâsik bir tahsil ver meğe çahşırız. Çallı fbrahim Bey Biz sîzin gibi yapmadık. Ne iddiaveya diğer bir atelye muallimi yeni da bulunduksa kat'î deliller ve misan'atı sevebilîr. Cünkü bir ressam saller gösterdik. Zikrettiğimiz ra • resmin yenisini, eskîsini değil, iyisini kamlann sıhhatini de daima geiîp sever. Fakat gerek atelye muallimleri tetkik edebilirsiniz. Yazılarımszda, ve gerek yannın atelye muallimleri dediğiniz gibi, şahsiyaia kal'lyyen olan muallim muavîni gençler kensapmadık. Bilâkis ilim ve san'at vadilerine düsen tedris vazifeleHnde disinde kalabilmek için mantıksızlıktamamile klâsik usulü tatbik etmek larınıza, sabır, sükun ve tahammülle tedirler. Buna talebe eserleri sahîttir. j cevap verdik. Bundan sonra makalenizin şah sıma aît kısımları geliyor. Ben sizin gibi kendimi methedecek değilim. Bunun ne kadar gülünç ve acınacak bir şey olduğunu sizin yazılarınızı okuduktan sonra daha iyi anladım. Esasen ben beynelmilel büyük bir ressam olmak iddiasında hiç bir zaman bulunmadım. Hocalarımdan birinin (Lovis Korintş) oluşundan ne kadar iftihar ediyorsam, o atelyede mesai arkadaşim iken bilâhare be nîm atelyemde üç sene çalıstıktan sonra bugün Paris'te muvaffakiyetler kazandığını memnuniyetle öğrendiğimiz Sabiha Rüştü Hanımın meslektaşliğından da o kadar iftihar duymaktayım. Yalnız henüz aklî, melekelerimi kaybetmemiş olmama rağmen hatırlamadığım iki nokta vardır: Biri size (muhterem üstadım) demiş olmarr», diğeri de Akademiyi size gezdirmiş olmam. Atelyemde bir kartpostaldan resim kopya edildiği ise sadece yaland.r Y&Iais şunu size feefi San'atınızdan, yalnız bir defa bahsederek, sizden daha iyî resim yapan talebelerimiz olduğunu söy • Iedik. Emin olunuz ki bunu da sizi tezyif maksadile değil, samimiyetle kani olduğum bir hakikati gîzlememek ve sizi Akademiye neden dolayı muallim yapmak imkânınm bulun mamış olduğunu izah etmek mak • sadile söyledim Bu iddiamı indî ve yanlış addediyorsanız bunu da isbat edebiliriz. Pek eski değil, ikî sene lik bir talebemizle birlikte canlı veya cansız modelden yapacağınız bir resmi mühürliyerek Avrupa'nın istediğiniz Akademisine veya jürisine göndeririz. Netice lehinize çıkarsa ben bahsi, hatta her istediğînizi kaybetmeğe hazırım. Cevabımı bitirmeden evvel şunu da söyliyeyim ki; artık hiç bir ilmî vâsıf ve kıymeti kalmıyan bir münaka şaya devam etmek için arzu ve vaktim yoktur. Şayet siz sıyet ve söhretinizi yeniden kurmak îçin Akade siye veya bana hücum etmekte da hasımlarını müşkülâta düsürmektedirler. Mermiler, Japon beynelmilel mıntakasından ıslık çalarak geçmektedir. Japon. topçulan ve mitralyozlan da ayni siddetle cevap vermektedir. Yüzlerce Çinli yaralısım hamil olan kamyonlar sabahtanberi Changhay sokaklarmdan gecmekte ve esasen dolu olan hastahanelere yaralı götürmektedir. Japon'ların zayiatı Londra, 22 (A. A.) Changhay' dan Times gazetesine bildirildiğine göre Japon'lann dünkü zayiatı cumartesi günkünden daha ağırdır. İSTANBUL: 1200 m. Japon'lar neler kullanıyorlar Tokio, 22 (A. A.) Rengo ajan. sından: Harbiye Nezareti namına söz söylemeğe salâhiyettar olan bir zat, matbuat mümessillerine tavzih maksadile beyanatta bulunarak, Japon'lann Changhay'da tedafüî bir usul olarak sun'î bulutlar kullanmış olduklarının doğru olduğunu, fakat bu bulutlann insanlar ve hayvanlar için zararlı olmadığını söylemiştir. İleri hareket durdu Dünkü kosu Darülfiinun kulübünün ikinci müsabakası SPOR Darülfünun spor kulübü dün ikinci kroskonteri müsabakalannı yapmıştır. İkinci kategoriye dahil bulunan tecrübesiz atletler Şişli ile Hürriyeti ebediye tepesi arasındaki 5000 metrelik mesafede koşmuşlardır. Müsabakaya muhtelif mektep talebelerinden 40 efendi iştirak etmiştir. Neticede Eşref Bey birinci, Nihat Bey ikinci, Ahmet Lutfi Bey üçüncü gelmişlerdir. Birinci, ikinci, üçüncü gelenlere madalyalar verilmiştir. Şanghay, 22 (A. A . ) Japon'lar Kang Ooan köyünü şiddetli surette bombardıman ettikten sonra karanlık basmca geri çekilmişlerdir. Bu köy iki gün devam eden hunrizane muharebelerden sonra hâlâ Çin'lilerin elinde bu. lunmaktadn, Çin'liler yanhz tüfek, mitralyöz ve siper havan toplan ile mücehhez bulunmaktadır. Çin'lilerin gösterdikleri mukavemet Japon'lan bile hayrete düşürmektedir. Çin'liler saat on dokuzda Chapei'e tekrar hücuma başlaşmışlardır. Buraya düsen top mermileri Japoniann konakladıklan yerlerde büyük hasarat yapnustır. Hong Keou'nun cenubuna dabir çok. mermi düsmüştür. Beynelmilel mıntaka hududunda şiddetli bir mitralybz atesi baslamışbr. Japon'lann ileri hareketinm bütün noktalarda durdurulduğu kuvvetle zannedilmektedir. Bir senelik hazırlık Tchang • Kai • Chek, Voosung'ta Londra, 22 (A. A.) Times gazetesinin Changhay'dan istihbanna göre Maresal Tchang Kai Chek dün Woosung yakınında Liuho'a vâsıl olmuştur. Kendisinin orada bulunması hükumet kuvvetlerinm mücadeleye gireceğine delâlet eder mahiyette telâkki olunmaktadır. Japon'ların hedefleri Bütçenin tevzini dir. Evvelce bildirdiğim gibi me murlardan tekaüdiye kesilmesi de mevzuu bahistir. Bu arada buhran vergisinin serbest mesleke erba bına teşmil olunacağı kuvvetle muhtemel görülmektedir. Fırka Ğrupu toplamyor Fırka Grupu yann saat 3 te toplanacakttr. Grupta Malî komisyon reisinin şimdiye kadar vâsıl olu nan neticeler hakkında grupa malumat vermesi muhtemeldir. Bundan başka Manisa .meb'usu Refik Şcvket Bey Ftrka Grupu ri, yatetine verdiği bir takrirde Dahiliye Vekâletinin Ankara'da inşa edilecek vekâlet binalart için vilâyetler idarei hususiyesinden istemekte olduğu paralann hangi kanurta müstenit olduğunu sor muştur. Bu mes'elenin yann grupta gene Refik Şevket Beyin Ankara'daki şirket hâdiselerine dair ver diği takrirle beraber müzakere edileceği melhuzdur. Tokio, 22 (A. A.) Resmi menabiden bildirildiğine göre Japon'lann Changhay'daki hareketlerinin hedefi 19 uncu ve 20 inci Çin ordulannı beynelmilel mıntakanın 20 kilometre gerisine atmakbr. 3u maksadın 8 veya 10 gün zarfında istihsal edilebileceği zannediliyor. Bundan sonra Japon'lar, müdafaa vaziyeti alacaklar ve bitaraf mıntakanın teessüsunden ve gerginlik zail olduktan sonra Şanghay, 22 (A. A.) Salâhiyet. tar mehafilde beyan edildiğine göre millî Çin hükumeti Japonya'ya karsı bir sene harp için hazırlıklar yapmakta, mü him miktarda cephane ve bir çok tayyare sahn almakta, siper kazmak için Ahnanya'dan bir takım aletler getirmektedir. Çünkii hükumet sonuna kadar mücadelede devam için sarfettiği gayretlere memleketin mukabele tar. zından cesaret almaktadır. Hükumet. Çin milletinin istikbalinin bu ihtilâfın neh'cesine bağh olduğuna kuvvetle kani bulunmaktadır. Tokio, 22 (A. A.) Japonya, Cemiyeti Akvama cevabmda, Cemiyelj Akvamın hareketlerinden bazılannm isabet ve makuliyetine itiraz etmektedir. Japonya'ya göre Cemiyeti Akvam, Çin kuvvetlerinin de geri alınmasını istemeli idi. Cevapta deniliyor ki: «Şanghay ve Mançuri'ye Japon kuvvetlerinin sevkine Cemiyeti Akvam misakının onuncu maddesmin tatbikı doğru değildir. Çünkü böyle bir şey caiz olsa, mezkur maddeyi Çin'e asker göndermiş olan diğer hükumetlere de tatbik etmek icap ederdi. Böyle bir muamele tarzımn ihtiyan meşru müdafaa hakkının selbine rauadildir. Harp aleyhindeki misakın ihlâl olunduğuna dair Akvam meclisi tarafından şikâyetler serdedilmesi de hiçbir esasa istinat etmemektedir. Bu misak Cemiyeti Akvam muahedesinde de zikredilmemistir. BUDAPEŞTE: 550 m. Kadıköy'Gnde Suzan gecesi Geçende vefat eden Kadıköy Süreyya opereti primadonnası Suzan Hanıma, Sinema holünde tunctan bir büst yaptırmak maksadile bir heyet tesekkül etmiştir. Bu heyetin delâletiyle 29 şubat gecesi Süreyya operetinde bir müs^Tnere tertip edi'm'stir. Bu müsamereye DaüIHedayi, Raşit Rıza, Naşit Bev heyetU riyle, Süreyya opereti ve M"hlis Sabahattin iştirak edeceklerdir. Aynca Suzanın sesi işitilecektir. Şeker komisyonunun ilk içtimaı ( Birinci sahifeden mabait ) azasını tahlif etmis, «yamız vicdanınıza istinaden karar vereceğinize ve hiç bir guna taraf girlik etmiyeceği nize yemin ediniz» demiştir. Komisyon azaları yemin etmiş lerdir. Bundan sonra çalışmağa başlıyan komisyon usulen Vilâyetin Ticaret Müdiriyetinden talep ettiği raporun gelip gelmediğini sormuş, bu sırada gelen rapor kıraat edilmiştir. Ticaret Müdiriyeti bu raporu biri Vilâyete, diğeri Müddeiumumiliğe ait olmak üzere iki nüsha göndermiş • tir. Rapor muhteviyatı gizli tutul maktadır. Dünkü içtima daha ziyade ihzarî mahiyette olmuştur. Komisyon bu sabah saat 9,5 ta ikinci defa toplanacak, ve icap ederse alâkadar zevatı davetle şif ahen de izahat alacaktir. İhtikâr kanunu bu iş îçin toplanacak komisyonları üç gün zarfında ikmali vazifeye mecbur ettiği cihetle komisyonun perşembeye kadar işini bitirmesi ve tetkikat neticesini mübeyyin mazbatayi Müddeiumumiliğe vermesi lâzım gelmektedir. Yapılan tetkîlıata fför« tekmil Tiirkiye'nrn bir senelik şeker ihtiyacı (8,000) vagondur. Alpullu 1400, Uşak fabrikası da 870 vagon ki ceman 2270 vagon şeker istihsal ederek bu ihtiyacın ancak dörtte birine cevap vermektedirler. Kontenjan listelerînde şeker miktarı az olduğu cihetle piyasadaki normal şeker fiatlarında tereffüler görüldüğü anlaşılmıştır. Alpullu Şeker fabrikası, matbuat vasıtasile bayilerinin satacakları şeker miktarını ve fiatlarım ilân etmekle beraber ihtikâra sapanlar hakkında müteyakkız davranılmasını ve bir hâdise karşısında kalındığı tak dirde şirkete malumat verilmesini bildirmiştir. Aldığımız malumata göre, Alpullu Şeker fabrikası elinde bulunan normal şeker miktarını ve bunları her an hükumetin emrine amade tuttuğunu Vali Muhittin Beye bildirmiştir. BİR MİLYONERİN SEYAHATİ Zengin ve dilber dul Amerikalı Madam Tamarinde Brook'un müteveffa kocasını unutmak üzere pek yakında İstanbul'a geleceği haber verîlmektedir. diaları hakkında malumat almıştır. VEFAT vefat etmiştir. Cenaze merasimi bugün saat 14 te Kadıköyü'nde Ayia Eftimya kilisesinde icra ed>'ecektir. Ailesi: Atina Aynacıoğlu ve kardesleri. Haralambos Aynacıoğlu Efendi,,r Avukat Havacılık ve spor Havacılık ve spor mecmuasırun 65 inci sayısı çıkmıştır. Hava şehitleri gününün bütün memlekette nasıl geçtiğine dair ve diğer kıymetîi yazılar ve resimler vardır. Tavsiye ederiz. Bötçenin ihzarı başladı Maliye Vekâleti yarından itibaren 932 bütçesmi 145 milyon lira üzerinden hazırlamağa başlamıştır. Adana'da iizüm ve karpuz Türk Sözü gazetesi Malatya'dan Adana'ya getirilen taze üzümlerin elli kuruşa, karpuzun okkasının da on kuruşa satılmakta olduğunu yazıyor. İSTANBUL BELEDİYESİ Darülbedayi Temsilleri Bugün akşam îsîanbul Belcdiyesi İleri siirülen iddialar larına bakılırsa Alpullu Şeker fabrikası kendilerinin muhtaç oldukları şekeri vermeği vadetmiş, fakat bu sözünü tutmamıştır. Alpullu Şeker şirketinin ilerî sürdüğü mütalea bu iddiaları tamamile cerhedecek mahiyettedir. Şirkete göre ortada bir şeker ihtikârı mevcut ise de bunun müsebbibi her halde spekülâsyon yapanlar olması lâzımdır. Çünkü, Şeker şirketinin piyasaya arzettiği malların fiatmı Şirkette her hafta içtima eden bir komisyon koymaktadır. 21,30 da J Edirne'de grip salgını Edirne'de grip hastalığı salgın halinde hüküm sürmektedir. Mektepler tatil edilmiştir. ENİNDE SONUNDA Komedi 4 perde Tercüme edenler: Bedia H, Vasfi Rıza Bey Tenzüâth talebe gecesi YALOVA TÜRKCSÜ 3 mart perşembe gününden itibaren Bir batında üç Çocuk Eskişehir'de Ahmet Efendi isminde bir zatın refikası bir batında üç çocuk do ğurmuştur. Çocuklann ikisi erkek, biri kızdır. Her üç çocuk ta sıhhattedir. Vali Muhittin Bey de tahkikat yaptyor Dün İstanbul Valisi Muhittin Bey Alpullu Şeker fabrikası müdür muavini Haydar Beyi nezdine davet ederek bir kaç gündenberi hararetle mevzuu bahsolan şeker ihtikârı id Mamul sekeı tüccarlannın iddia Raşit Rıza tiyatrosu Bu akşam saat 21,30 Hazin bir ölöm Merhum tüccar Kazan'h Hacı tsmail Ef. nin haremi ve Tuzla içmeleri sahiplerinden Kâmil, doktor Nafiz ve tüccardan Faik Beylerin valdeleri Münire Hanım irtihali darübeka eylemiştir. Cenazesi bugünkü salı günü Düyunuumumiye ve Cumhuriyet matbaası karşısındaki hanesinden kaldırılarak ikindi namazı Fatih camiinde badeleda Edirnekapı'daki ailesi kabristamna defnedılescektîr. Mevlâ rahmet eylye. vamı faydalı buluyorsanız buna devam edersinİ7. Ben cevap verecek değilim. Yalnız haddim olmıyarak size küçük bir tavsiyede bulunayım: Res • sam olarak iodei itibar etmek îçin evvelâ Türk ressamlarının ressamhğınız hakkında neşretmiş oldukları ağrr hükümleri izale edecek eserler veya makaleler hazırlayınız. Güzel San'atlar Akademisi Müdürü NAMIK İSMAİL " LA DAME AUX CAMELIAS „ da sizferi ağlatan N O R M A T A L M A D C E Mme D U B A R R Y f Ihtiras'ar kadını) fiiminde daha yüksektir. Möheyyiç ve müessir enoikah olan bu meşfvır eser büyük muvaffafciyetle SERSERi da ilk defa T l i T i K Piyes 4 perde Terceme eden: Muhtar Bey Talebeye, muallimlere ve zabitana birinci 50 duhuliye 30 Cumartesi akşamı 21,30 da Aziz Hüdai Beyin AŞKIN MANASI •İMiHÜİV Şehzadebaşı •ÜİÜMH sinemasında devam ediyor. 0 P E R A SİNEMASINDA 00U6LAS FAİRBANKS f 6İZLİ VAZiFt î == ^ Brigitte Helm Willy M=F l l l l t a Ferah sinemada Bu gece halk gecesi duhuliye 20 umumî koltuk 35 Komik dümbüllü fsmail ve Ahmet beyler temsilleri 2 oyun bir arada CİHAZ SANDIĞI 2 perde KUMUSYONCU CEVRtYE 3 perde aynca pehlivanlar ve Anastas bale heyeti BEBE 'üANıELS Birinci sözlü şarkılj halkı eğlendiriyoriar. h tarafmdan^111^ AYA ÂŞIK filimlerinde AVUKATI KADINLAR Üsküdar Kızıl Raks Hâle sinemasında Mümessili: Dolores del rio, ilâveten: (Kahraman KÖpek). "PRENSiN GECELERiw ( A S K H A Z R E T L E R I ) nin mubdeii I O E MAY' ın bir fılmidir.