SON TELÖRAFLAP "İngiliz lirası Harbi kaybetmiştir!,, İngiliz'ler tehlikeyi sukutta değil, bunu hazırhyanlarda görüyorlar Kar yağrnası ıBekleniyor Karadeniz'deki fırtına devam etmektedir Karadeniz'de fırtına bütün sid d«*tile devam etmektedir. Dün de bir çok vaourlar limanfian dnan çjkamamı*Iardır. Evvelki *ün Karnde niz'e hareket etmesi icap eden 5adıkzadelerin Sakarva vaDuru bir gün teahhurla dün aksam kalkmt'tır. Kandilli Rasatane«inden v»»rilen malumata pöre tazviki nesimi Hün sabah saat 7 de ve ö&'e üzeri saat 14 te 770 mîlimetre idi. Dün rüzgâr povrazdan sanivede azamî 10 metre sür'atle esmîctir. Dün en fazla sıcaklık (3f*) ve en az ( 1 ) dı. Hava buoün de bulutlu olacaktır. Rüzgâr gene povrazdan mutcdil sur^tte etecektir. Kar yağmasi ihtimali vardır. Tercume, iktibas, tabı ve sair hukuku mahfuzdur İHEM Intihap günü.. Turkuvaz'a girerken Rakîplerim.. Ümit, ümit!.. NALJNA MIHINA Maşallah, ne döğüşken artistler! Muhterem karilerim, bilmem, ilk türkçe sesli filmi gördüler mi? Bu filmin en canlı yeri, Hâzım horul horul uyur, daha doğrusu korkusun dan uyur gibi görünürken Talât ile Behzat ve Galip arasmdaki dövüş sahnesidir. Bizim Darülbedayi ar • tistleri mîntarafillâh dövüş sahnelerinde gayet iyi muvaffak oluyor lar. Ankara Postası filminde de saatIerce dövüşmüsler, seyirciler, dövüş seyretmekten bıktıkları halde onlar boğuşmaktan bıkmamışlardı. Bu defa da bir tarafta Galip, diğer ta rafta Talât ile Behzat, bir hayli dö vüştüler. Yumruk, Tokat, kafa vurma, ısırma, çelme, diz vurma, tekme, elense, boyunduruk, baş kapma, çapraz, direkt, kroşe, operkat gibi ala turka ve alafranga güreş, tngiliz ve Fransız usulü boks ve nihayet sokak dövüşlerinin ne kadar oyunu ve hilesi varsa hepsini tatbik ettiler. Birbirlerinden alınacak hınçları olmalı ki bir filim kavgasını fırsat addediyorlar. Maşallah üçü de üc tane yaman Hint horozu gibi... Bıraksalar, nakavt olunca yahut ta pes diyinciye kadar dövüşecekler. Mübarekler, sanki DariMbedayi artisti değil de boksör.. Boks birincilik müsabaka larına girseler mutlaka şampiyon o lurlar. Onlar dövüşürken ben dü sündüm: Acaba zavallı artistlerin bü filimden aldıkları para yedikleri dayağa değdi mi? Hiç zannetmiyorum. Doğrusu bes Qn kâğıda o dayağı yemek şöyle dursun atmak bile mes'eledir. Bu dövüs sahnesine Hâzım hiç karısmamıs. Bilmem yüklendiği aptal çırak rolünün icabı olarak mı, yoksa kendi fıtrî açıkgözlülüğünden mi? Bana kalırsa ikinci sebenten olsa gerektir. Bu sirin artistimiz, arkadasları, pir askına dövüşürken, kim bîlir, uzaktan ne kadar gülmüstür. Ben ise, sırf san'at aşkile yalandan da olsa altalta üstüste dövüsen üç san'atkâra acıdım. Cünkü deflişinı ?ibi bu dayaklı sahne için aldk'arı ücret, •minim ki kazara yedikleri sıkı yumruklar söyle dursun, sakacıktan vurdukları muştaların bile kefareti ol mağa kâf i gelmemiştir. M. Musolini ile Çin'de Ismet Pş. arasında Vazîyet Londra 2 (A.A.) îngîliz lirası, Sebep nedir? ric'î harekete devam etmekte olup Londra 30 (A.A.) Sterling bugiin Mançester Guvardiyan pazeteMne gerek Nevvork'ta ve srerek, Avrupa nazaran, liranın dün düşmüş olduçu merkerVrinde ivice düsmüstür. Dün 13 6 sîlin kıymet, harp esna«ırda muhtelif borsalarda sterlin üzerinde düsmüs oldu?u kıymete yani 13,5 şi yapılan muamelelerîn vüs'at ve e Iin» pek yakındır. hemmiyetüe gayrimütenasip olan Bu grazete. ilâve ed'vor: bu tenezzül. Londra bankalarında «Bu fiat dUakiıniüfü bunu tevlit altm mevcutları olan büviik Avrupe f etmîg olan mu»m»'' m ehemmiyeti barValarından bazı'armm harice oile miitenasin deö'ildir. lan borçlarını tediye irin muhtaç olBazı mem'pketfert'e ecnebi do dukları altınlan Londra piyasasıntzmir'de fırtına yüzünden kayboviz'«rinin nakline a't tahdidat, dödan çekmelerinden ileri pelmistir. lan balıkçılar bulundu TÎzî art'k a'tma ba*Iı olmadiğından Müttehidei Amerika'da sterlinin fidolayı tngiltere'yi çok mutazamr tzmîr 2 (A.A.) tki gün evvel atı dolara nisbetle 3 38 3/4 kadar etmistir.» dü«mtiştür ki bu simdiye kadar kay trmir körfeTÎnin Yenikale civarında Bu gazete neti"e olarak dîvor ki: Kıli7man sahillerinde bir kavık ido'u«an en a««~ı f*?»tr\ «Filvaki, t<»M''k«; tr>ffîHz !<VaMnin suçinde balık tutmaMa meşsrul 7 kisi Amerikctlılirın mntaleast kutnnda defcildir, inMtnt hareketini anî surette cıkan fırtmaya k^nılan Nevyork 2 (A.A.) tn«*iliz H tacil icin adeta müsabakat eden gaykavıkla a**ıkl*ra doğru sürükl*»nip ra^'nın mü*emadi sukutu, Nevyork retlerdedir.> gitmislprdir. Ra'»kci kavıfcının ta pîvasasını havrete düsürmüjtiir. harrNi irin tahrik ettirilen b!r ro • Alman'lara gSre vazivet Bazı alâmet'ere na^aran, Nev morkör, kayık'arı batnn bu haVk Berlin 2 (A.A.) Berlin*r vork pîva^asmda tneiliz lîrasının çıîarı bu^îin Focs'nın izbe sahiüe B~rsen Kurîer, «ITIOÎMZ lirası. Hk far'a mîVtarda »atı'ması Nvicre ve rinde bir kum«a"ikta bulmtıs ve muharebesini muhakkak sıırett** W«yFelemenk dövîzl*»r'nin mubayaa sebre petirTniştir. Bu 7 balıkçı tedavi betnv«tîr» d»m«»kte v» b» formül ile stndan ileri gelroiştîr. edilm"ktedir. eenebilerin fikirlerini hulâsa etmekTorîfe muharebesi siddetleniyor te^r. Yunawstan'da soiruklar Pari* 2 (A.A.) Framız tneiliz tncilîz lirası. d"n Rpriln pîva • Atina 2 (A.A.) Siddetli bir ikt'sadî ni'"zal« »r«»Ieri, derkâr olan 8*«mda evvelkî pii«'»U finh »»'an so?uk bütün Yunanistan'da hüküm 13 75 marktan 13,90 marka dü« • y mesürmekte ve vükselmîs olan deniz nr"*tür. hafîMe p<*'< b'*'viik bir al»kc uvan sevrüs*»ferleri teahhurlara uğ'ramakdırm«ıkt»dır. Sınaî ve ziraî irtibnalât tnrilîz lîrasımn ır»ıiharf»beyi kavtadır. Evangelos ismindeki Yunan ÜTerme tneilter*»'nin koymus oMuğu betmiş olması bı>»*»da umumîvetle vapuru Lepante civarında karava riisum Fransıı ibracatına takrib^n bnvrete şayan telâkki edilmemekteoturmu*tur. Denizin fenalı&ı tthlisibir milyar frank kavbettirmektedir. dir. ye gemUerinin yardıma gitmesine Ma«m»*ih Exo»lıior grazetesine fnçiliz l!ra«ının mütemadi sutu • mânî olm?ktadır. sröre. Inriît^re b"kâmetini ıJnm butt'iun tesirl<»rine înTÎmam eden tn Yuçoslâvya'da kurt sürüleri müh'm bimave kuvveti hapiliz gi'rnrük tarife'Arinin te«Meri Belerat 2 f A.A.) Cenuhî Sırvaziv»tind«»n v+ri döndürmek A'man ihracatını o derece s'ddet'e bi'tan'da hakikî bir kar fırtması hümü*kül jröHJnm»»ktedır. t^hdit etm«»ktedir ki simdî bıırada küm sürmektpdir. Simendifet mü Bînaenalrvh, bu rüsumun daha h'n«»T| vakit kavbetmek«iiin himaye nakalâtı inkitaa uframıstır. Bazı tedbirlerine mü»*a<"»at ed'lmes'ne ka ffmnsîfane bîr tarz^a t«»«isi imkânını eld«» ey'»mek ve yahut Pran«a'va ge noktalarda kar iki metre irtifaa karar v*»rilnıt*tîr. hal^uVî gecen hafta dar vükselmistir. Kövlere ac kurt bu gibî tedbirlerin ittihazı »ivasî mü len tn^riHz esvasına tatbik edilen asgarî ta»*'feyi ils'a etm»»k Fransa için sürülerinin hücum ettiçi bildiril lâhaza'ar dnNvnile muvafık arörül • çok mün'm ve lüzumludur. mektedir. Köviöler bunlan defet • m**mokte idi. Daha simdiden tntriliz Excel»'or eaTetftsi. Franna'nın kuv meğe uğrasmaktadır. kömüriinün • .Almanya'va îthaiinin vetli vazivetînîn bedbin olmaksızm si mevzuu bahsedilmektemiÎTak*releri haT?lıyabilecek dereeede oMuğunu sövliver<>k vazdıkla • Dairoî sur*»tte mer'iyet mevkiinde rına nîhayet vermektedir. bu'unan bir kararname, bunun bir Atina Borsası kapatddı ha<nlede yamlmaoma müsaittir. tngiltere'yi en hassas noktalannAtina 2 (Hususî) Hükf'met, Ankara 2 (Telefonla) Fırka Kâdan vurmak için vün mensucat île, gerek Paris'te, gerek Londra'da İntibi Umumisi Recep Bey bu aksam dikiş makinelerinîn ve paınıık inlikgiliz lirasının yeniden tenesziilü raü tstanbul'a hareket etti. Maliye Ve le'n ithalinin men'i de düşünülmeknasabetile nakit borsasınm bir ay kili, Fırka heyeti idare azaları, bir tedir. daha tatiline karar vermiştir. çok meb'uslar tarafından tesyi olunntfmnmmHinmillfflnnilffllffin)lllllinill[limi(niluniııııuıuı>nın< du. Kendisine Fırka baskâtibi Ziya Bey de refakat etmektedir. Recep Beyin sebebi seyahati ts • tanbul'da çocuğuna yapılacak olan cerrahî bir ameliyede hazır bulun mak istemesidir. Fırka Umumî Kâtibi Recep Bey geliyor sakindir! Kaza dolayısile samimî Gidecek tahkik heyetinin Müstakil bir meb'us azaları seçilîyor telgraflar teati edildi Halk Fırkasına girdi Londra 2 (A.A.) Tokyo'dan Ankara 2 (A.A.) Başvekil ts • Reuter ajansına bildiriliyor: met Paşa Hz. nin tstanbul'da uğradık • Tien Tsin'de vaziyetin sakin bulan otomobil kazası münasebetile Italya lunduğu ve Cemiyeti Akvam tarafınBasvekili M. Muso'ini tarafından göndan gerek Çin'in ve gerek Japonya'derilen telgrafname ile Basvekilimizin cevabİ telgrafnamesi berveçhi âtidir: nm kabul edeceği bir formüle nibaî «Uğradığınız otomobil kazasını haber sekil verilmek üzere bulunduğu su aldım. Tehlikeyi geçirmis oldugunuzdan sırada, Tsitsikar'dan gelen bazı endolayı zatı âlilerine samimî tebriklerimi diseli «ayialar müstesna olmak ü • takdun ederim.» zere, Mançuri'de yeni bir takım ih • tilâtlar suhnr etmemiş olduğundan Musolini Japon mehafili nisbi bir sükun ve aItalya Hükumet reisi Musolini sayiş devrinin hulul edeceğini ümit Cenaplarına: «Otomobil kazas ıvesilesile hakkımda etmektedir. Bundan başka iyi bir membadan gosterilen alâkadan dolayı pek ziyade bildirildiğine göre Çin Reisicumhuru mötehassis oldum. Zab âlilerine en haM. TchangKaiChek, Nankin'den şiraretli tesekkürlerimi arzederim.» male hareket etmek tasavvurundan tsmet vaz geçmistir ki bu da ümitbahs bir alâmettir. Bursa 1 Müstakil Bursa meb'usu Rüştü Bey H. Fırkasına girmistir. Kocaeli meb'usu Sırrı Bey yeni bir takrir verdî Ankara 2 (Telefonla) Kocaeli meb'usu Sırn Bey malî ve iktisadî tedbirler etrafında beyanatta bulunurken makamı riyasete bir takrir vermiştir. Takrir sudurt «Meclisi âli icraî salâhiyetini bizzat istimal ile bütçeye müessir hü kumet teşkiiâtı içinde tetkikat ya parak terkininde beis görmîyeceği devair hakkında meşhudata mebni bir rapo rihzar ve takdimi için azayi kiramdan mürekkep bir komisyon teskilini teklif ederim.» tntihaptan sonra Türkuvaz'daki Ablam da çok heyecahlıydı. Bu isi doğrudan doğruya kendisi hazırladıSı için. kazanmadıgım takdirde kendisine hücum edeceğimi biliyordu. Saat dörde doğru • hâlâ tereddfidümU muhafaza ederek • hazırlandım. Beyaz bir tuvalet ıriymış, yüzüme hafif pudra, kirpiklerime de hafif stirme sürmüstüm, o kadar. Miimkün olabildi(i kadar sade idim. Türkuvaz'ın kapısını müthis bir însan kalabaliğı ile kat kat orülmüş bulduk; gecmek imkânı yoktu. Do laşıo arka kapıva geldik; orası da avni halde idi. Ablam, içeriye girebilmek icin sağa sola rica etmeğe: Müsaade ediniz, müsabakaya gîrecek bir hanım var! Diye beni ileriye itme^e basladı. Fakat kimse kimseyi dinliyecek halde deŞrildi. Hakemlerden bazı lan da, bizim sribi. içerive girmek için ka • pıdaki halkla adeta mücadele edi yorlardı. ömrümde bu kadar aıkıldığımı bîlmiyorum. Geriye dönmek mümkün olsa çoktan dönecektim, fakat ne ileri, ne çeri bir adım atmak imkânı yoktu. O aralık ne oldu, nasıl oldu bilmiyorum, ablam içeriye giriverdi. Bende de tahammülün son damlası eridi, ağlıyacak halde idim: Bana müsaade edin, dÖneyinr.l Dive etrafımdaki insanları adeta tazyik etmeğe başladım; içimden de: Elveda Avrupa seyahati!... Fikri bîr anda geçti. Tam bu Mrada arkamdan bir kapı açıldı, bir kol uzanıp beni içeriye çekti. Titriyordum; saşırmıştım. Bir merdivenden çiktık, sonra dar bir merdivene indik; kendimi loş, büvük, ılık ve tenha bir salonda buldum. Sa<kınlığım henüz geçmemişti ki, müsfik bir sesin bana ismimle hitap ettisrini duydum ve sıcak bir el bileğimi tuttu: Naşide! Ne oluyorsun?... Sığınacak bir liman bulan kazazede ve ümitsiz bir gemici ne hissederse ben de onu hissettim; bana şefkatli sesile hitaD etmiş olan hocamın ellerine sarılarak: Korkuyorum, hocam! Dedim. Ya kazanamazsam? Kazanırsın, Nasîde. Sonra döndü, beni Abidin Daver Beye takdim etti. Onun yüzünden içimdeki endişeli muammayı halle çalışıyorum »ma beyhude... halk 1931 Kraliçesinî alkışlarken Rakibelerimi birer birer tetkik ediyor; kiraini bir demet menekseye, kimini sarı bir gül koncasına benzeti yordum. Hakemler karşısında Nihayet mühim saat çaldı. Ha • kem heyeti, kendilerine hazırlanan yerlere geçti, oturdu. Bende de kaç gündenberi devam eden çarpıntı had devresine girdi. Kalbhn göğsümü de lip dısarı fırlıyacakmıt gibi çarpı • yordu... Salonda büyük lâmbalar yandı. Numaralarımız göğüslerimizde olduğu halde sıraya dizildik, fotoğraflarımız çekildi. Benim gözünı hakem heyetinde idi. Senelerce yüzlerini görmeğe hasret çektiğim insanlarla karsı karşıya bulunmak bana tatlı bir heyecan veriyordu. Büyük Hâmit, Cenap Şehabettin ve daha baskaları.. Çok güzel yazılarile ilk gençliğimin ruya ve hulyalarını yaratan büyük adaralar, kıymetli, aziz »airler.... l»te hepsi karşımda idiler ve hepsi bana bakıyorlar, beni tetkik ediyorlardı. Aoaba beğenecekler mi??... lçimde bu sual, ateşten bir yılan gibi bükülüp kıvrandı: Acaba beğenecekler mi?.. Lutfen eteklerinizi!.. Rakibelerim... Umumî resmi geçitten sonra bizi birer birer masa üstüne çıkarıp çift (Birinci Sahifeden maiatt) ziya altında inceden inceye tetkik etnoktalar üzerinde bir itilâf teminî meğe başladılar. icin u?ra?maktad>lar. Bı>n!«»dan hU Bu işte en çok yorulanlardan biri risi vaorak tütün ihraeahm da ?nhiolan Peyami Safa Be^in en müşkül sar »Hma a'maktır. GruD. meml«ket vazifesi, masaya çıkan hanıma *u dabilinde si?ara, sıVaret, tömbfkî cümleyi söylemekti: Lutfen eteklerinizi biraz kal • enfive ve püro ima>5tı ve satısi ile bunların harice sevki mbîsari ile be dırınız!... Hakem beyler, Peyami Beye bu va raber yaprak tütün ibracatmm da kendisine verilmesini istemektedir. zifesini ihtar için, gülerek; Peyami Bey! Lutfen! Gruo, bundan bajka inb'sar idaresl Diyorlardı. O da alnını ipek raen te^kilâtım ve memurin kadrosunu ye. dili ile kuruluyarak, ayni cümleyi ni baatan yapmak arzusun»ı irhar ettekrarlıyordu! mi» ise de bu teklif kabul olunma Lutfen; eteklerinizi biraz kal mıstır. Hükumetinvz, mevcut me mur kadrosunıın tamamen muhafa dırınız! zasmı ve hic bir memurun acığa çıkarılmamasını sart kosmustur. Biraz daha... Hakemler tarafından bir se»: ^ Bu mes'ele ile alâkadar di|er bir Peyami Bey! Lutfen! rivayete nazaran, Ankara'da, yapLutfen, efendim, biraz daha!.. rak tütün ihracatını ıVbisar a'tına alVe bu mükerrer ihtarlarla etekler mak f'krinin kuvvetü hir c«revan aldıf ı göriîlmektedir. Yaorak tütün ihancak dizlere kadar yükseliyordu. racatı inhisarının da sab'k reii s'r Bunu gördükçe içimden uzun etek keti müessislerinden ve sermavedarmodasına lânet ediyordum. larindan bir gruo tarafından talep e Mabadi var dildi*i ileri sör«Wktpdir. Tütün İnhisarı için... Kaçakçılıkla mücadele Mecliste bugün Neler konuşulacak? Tahkik heyeti seçiliyor Paris 2 (A.A.) Cemiyeti Ak vam meclisi tahrir komitesi Mançuri'ye gSnderilecek tahkikat komite sine ait teknik teşkil&tmı ikmal etmiştir. Komisyonun mürekkep olacağı beş azadan üçünün Şimalî Mançuri'ye gidecekleri ve bunlardan birinin Amerikan, differinin tngiliz ve üçüncüsiinün Fransız olacağı anlaşılmıştır. Dördüncü azanm iki tarafın fikir ve arzularına göre ya bir ttalyan yahut bir Alman olacağı, besinci azanın da ya bir Felemenk'li, yahut bir Bel çika'h veya bir Portekiz'li olacağı söylenmektedir. Hariciyede bir tayin Ankara 1 • Marsilya konsolosu Ragıp Naci Bey Vekâlet emrine alınmıstır. Marsilya Baskonsolosluğuna tkinci daire müdürü Server Cemil Bey tayin o lunmustur. Ankara 2 (Telefonla) Yarın Mecliste 5 idam mazbatası ile şüm rük tarife kanununun 477 inci maddesinin tefsiri hakkındaki tezkere Tardır. Memurların yol Masrafı nasıl verilecek? Darölfönunun ıslahı Ankara 1 Darülfünunun ıslahı için tsviçr'den celbi takarrür eden Profesör Mars'ın mukavele esaslan tesbit olunmuftur. Mütehassıs bir kânunusaniden itibaren tstanbul'da vazifeye başlıyacaktır. Mukavele müddeti beş aydır. Ankara 1 Maliye Vekâleti memurların tetkikat, tahkikat, istikşaf gibi muvakkat bir vazife ile yapa cakları seyahatlerde yol masraflarının nasıl verileceğine dair alâka darlara bir tamim göndermiştir. Bir vilâyet veya kaza merkezin Cemiyeti Akvamın karart den ayrılarak malum bir daire dafc.il inde tetkikat, taharriyat, ve is • Paris 2 (A.A.) Cemiyeti Ak . vam meclisi tahrir komitesi tarafıntikşaf tahkikatında katolunan medan tekrar elden geçirilmif olan su•afeye bakılmakstzın yalnız nakliye reti teaviye projesini nihaî olarak kamasarifi nisbetinde yol masrafı ile bul eylemiştir. Bu projenîn her faslımemuriyet merkezinden aynlınmasm dan gene buraya avdete kedar geçen nı müteakıp hemen reis tarafından pıüddete göre seyahat ve ikamet yaz:Imış ve meclisce daha evvel tasyevmiyesi verilecektir. dik edilmis mütalea bulunmaktadır. Berlin ve Moskova elçilerimiz Ankara 2 (Telefonla) Berlin sefiri Kemalettin Sami Pa$a, Moskova sefiri Hüseyin Ragıp Bey bugünkü trenle tstanbul'a hareket ettiler. Ankara'nm imarı Ankara 1 tmar müdürlüğünde yakında yeni teşkPât yapılacaktır. Plântn tatbikı icin ecnebi mütehassıslannm yerine üç Türk mühendisi kullanılacaktır. Profesör Or'ey'in mukavelesi yakında bitecektir. Mukavele yenilenmiyecektir. tnanır mısınız? Tereddüdüm devam ediyordu. «Dönsem, kaçsam... Uzak, uzak, uzak memleketlere.. Kimsenin beni bulamıyacağı, göremiyeceği yerlere gitsem!...» diyordum. Ve gözlerimin önünde ucsuz, bucaksız, namütenahi yollar uzayıp Gaziantep 1 (A.A.) Dahiliye Vegidiyordu. küi Şükrü Kaya B. Siiriiç'ten şehrimize Rakibelerimi tetkik etmeğe kormuvasalet etmi, hararetle karşılanmış kuyordum. Renk renk tuvaletlerile karşımda dolasırlarken hepsini ayrı br. Belediye tarahndan Vekil B. serefine bir ziyafet verilmiştir. ayrı güzel buluyor, fakat hiç birine dikkatlice bakamıyordum. Bu aralık kulağımın dibinde aşina bir ses: Mersin 2 (A.A.) Cumhuriyet H. F. Muhakkak ki sen hepsinden Ocak kongresi basladı. tçtimada bütün güzeisin! F. azalan yerli malı kullanmak için ant Dedi. Bir uykudan uyanmışım gibi içtiler. silkindim; ve o zaman cesaretle rakibelerimi tetkik ettim: tçlerinde çok beğendiklerim olduğu gibi, beğenmediklerim de vardı doğrusu. Anadan doğma dalkavuklar tşte »iyah tuvalet giyuunis ve saçAhmet Rasim larını arkaya doğru taramış bir genç kadın, karşıdaki masalardan birinde tertibi saniye kalanlar sigara içiyor ve yanındakilerle neş'eli Kıvılcım neş'eli konuşuyor. Bu, mağrur bir güzellik; ki heyeti umumiyesile, va(Biraz da gülelim) sahifesi zoda çok durmus bir manolyaya benziyor... Sinema sahifesi Açık maviler giymis narin, beyaz, Münir Nurettin Beyin Vâ Nu mavi gözlü bir taze Snümden geçtı. Beye cevabı Bu hanımda da bir dal sümbülün gözü zevkle dinlendiren tatlı güzelliği Ankara 2 (Telefonla) F. karan ile teşkü olunan kaçakçılıkla mücadele kcmisyonu bugün Gümüşhane meb'usu Hasan Fehmi Beyin riyaseti altında Hariciye Encümeni odasında toplandı. Geç vakte kadar tetkikatma devam etti. Maamafih. bu habe»lerin, tütün işlerile alâkadar mehafilde mevzuu bahsolan rivayetler mahiyetinde kaldığını ve resmî makamlarca henüz teyit olunmadTğmı tekrar ederiz. Behçet B. Ankara'ya çağırıldt Şükrü Kaya B. 6az$antep'te Mers'n C.H. F. ocak nahiyesinde <•" ^ ^ ~ ~ ^ ~ ~ " Bugünkü Yeni Gün'de var.. Bu mefgale bana pek zevkli geldi. Spor, siyasî hâdiseler arasında Tütün tnhisar tdaresi umumî müdürü Behçet Bey, dün telefonla Ankara'ya davet edilmis ve aksamki trenle hareket etmiştir. Behçet Beyin, fırkada kaçakçılıkla uğrasmak üzere kurulan komisyon tarafından ça ğırılmış olması muhtemel olmakla beraber yukanda anlattığımız mes'ele için davet edilmis bulunması ihtimali de mevcuttur. Behçet Bey, dün bir muharririmize demi=tir ki: < Hükumet tarafından vaki olan davet üzerine Ankara'ya gidiyorum. Davetin sebebini iyi bilmiyorum. t dareye ait işler, bu meyanda kaçakçılık mes'elesi olabilir. Memleketimiz dahilinde kaçak çılığı tamamen bertaraf etmek için hükumetin her türlü lüzumlu ted birleri alacaçı ve bunlan derhal ve sür'atle tatbik edeceği muhakkak tır. Devlet harinesinin en büyiik düsmanı olan kacakçılığı ortadan kal dırmak için icap eden her şey yapılacak, herkes uhd^sine düsen bu va tanî vazifeyi kat'iyyen ihmal ve lâ • kaydî göstermeden büyük bir dikkat ve hassasiyetle ifa edecektir.»