3Haziran 1931 Cttmhanyef SON TELGRAFLAR Maliye Vekili dünde izahatına devam etti Vergi kanunları çıktıktan sonra bütçeninde tadili muhtemel... Ankara 2 (Telefonla) Maliye Vekili bugün de Bütçe encümenin de, 931 bütçesi etrafmda izahat vermeğe devam etti. Encümen bugünlerde inhisar bütçelerini tnüzakere ederek heyeti umumiyeye sevkedecektir. Bugün bütün Meclis encümen • Teri de ellerindeki kanunların tet • kikine devam etmişlerdir. icrasını icap etthreeeği anlaşılmaktadır. Bütçe encümeninde bh* ara lık vergi tadilâtmdan vaz geçilme si de mevzuu bahsedilmiş, fakat kabui olunmamıştır. 931 masraf bütcesinde icrası muhtemel tenzilât arasında, evvelce bütçeye konan 5 milyon liralık kupon tediyatı karsıhğınm da bulunduğu tahmin ediliyor. Hükumet 931 senesînde yeni msaat yapmıyacak, yalnız başlananları ikmal ettirecektir. Tekaüde sevkedilecek memurine verilmesi mukarrer ikramiyelerin tenkisi teklifini Maliye Vekili reddetmistir. Dr. Hacı Kemal B. Maruf ve kıymetli üstat dün vefat etti Maruf dok torlarımızdan Hacı Kemal B. dün vefat et • miştir. Büyük bir tabip ve yüksek bir in san olan Hacı Kemal B. Türk tababetine 40 sene ihtisas ve hazakatiîe hizmet etmis tir. Geçen sene 40 ıncı devri Merhuir, Hact Kemal B. Sularyum plâjı davası Dün Ağırcezada başlanan muhakeme bazı tetkikat için geri kaldı Vazifei memurelerinî sui istimal etmekle maznun olarak Ağırceza mahkemesine verilen Ikinci hukuk mahkemesi azasından Mitat, ve Başkâtip Macit Beyler hakkmdaki davaya dün baslanmıştır. Davaya mevzu olan hâdise su dur: Filorya'da «ulâryom piâjm hakkı tasarrufuna ait davada tahkikat hâkimi vazifesini görmekte oIan aza Mitat B. ba plâjın idaresi için yeddi âdil olarak mahkeme Başkâtibi Macit Beyin tayinine ve kendîsine yevmiye dört lira ücret verilmesine karar vermişti. Bilâhare Sulâryom palas müsteeh*i Halit Beyin vekili Mustaf a Hayri Bey tarafmdan verilen bir şikâyetnamede yeddi adlin vazife basmda bulunmadığı, usulsüz işler yaptığı ve bu yüzden mutazarrır olduklan bildirilmişti. Bunun üzerine Adliye müfettişliğmce tahkikat yapılmış ve eeza isleri müdiriyeti tarafmdan verilen lüzumu muhakeme kararı Adliy* Vekâleti tarafmdan tasdik edilmiştir. Bundan sonra müstentik salâhiyet ve vazifesüe evrak i tetkik eden Kocaeli Ağırceza mahkemesi, azadan Mitat ve Baskâtip Macit Beyler hakkında vazifei meraurelerini sui istimal suçundan lüzumu muhakemelerme ve son tahkikatm tstanbul Ağırceza mahkemesînde açılmasma karar vererek evraki İstanbul'a Dün mahkerr de lüzumu muhakeme kararı okunmus, Müddeiu mntni Cemil Bey, iddianamenin NAL1NA MIH1NAİ Bu, nasıl imtihan usulü? Varidat bütcesinde tadilât Vergi kanunlarında yapılacak tadilâtm Medise tevdi edilmiş oian 931 varidat ve masraf bütçelerinde takriben 10 milyon liralık tenzilât Icra ve iflâs kanunu Adliye Encümeni eslri kanunu bırakarak bir yenisini hazırlıyor Ankara 2 Adliye encümeni bir kaç gündenberi icra ve iflâs kanunu tadilâtım havi lâyihayi mü zakere etmektedî.Lâyiha evvelce de bildirdiğim gibi borcunu beyan dan îmtina edenlerin hapis cezasüe tazyiki, hacizden evvel borçluya malumat verilmesi usulünün kal • dırılması, muvazaa îşlerini ortadan kaldıracak hükümler, velhasil icra islerini sürüncemede bırakabilecek her türlü usuller kaldırılmakta ve şimdiye kadar elde edilen tecrübe • lerden istifade edümektedh*. Encümen bu kanunun bazı maddelerini tadil şeklinde değil, doğrudan doğruya yenî bir icra ve iflâs kanunu olarak hazırlamaktadrr. Bu yeni kanunun Meclisin bu devresîne yetistirilmesine çalışılmakta îse de bu îhtimal pek zayıftır. Yeni kanunun memlekette kredi vaziyetmin dü • zelmesine çok yardımı olacaktır. <MnHiın<uıııwHUIllHII!!lllll|l!lllllltlHhl>lllll!WIIH!HH<ınwiKit' n r îki Türk yavrusu İzmhr'de nasıl ve nerede tanassur ettirildi ? lzmir 2 Kançeşme'de tanasıur ettirilen iki Türk kızı vaktile bir İtalyan kadınile evlenmiş bir zatın kızlandır, Baba 4 sene evvel ölmüş, kadın müşkülât içinde kalınca Nadide ve Muazzez namındaki çocukları (Reddi ilhak) mektebine vermiş ve kendisi Bron isminde bir İtalyanla evlenmiştir. Kızlardan biri 12 bhi 10 yaşındadır. 6 ay evvel bu mektepten alınarak Kançeşme'deki Fransız yetimhanesine verilmişlerdir. Burada 3 ay evvel bir rahibe tarafmdan ve itirazlarına rağmen vaftiz edilen Nadide'ye Matilt, Muazzeze Antuvanet isimleri konmuştur. Polis gizlice tahkikat yaparken bir gün yetimhane müdürü gelerek bu çocuklar için çıkartacağı nüfus kâğıtları muamelesinio müşkülâta uğradığmı şikâyet «diyor. Polis müdürü eocukları getirtmiş, Türkçeyi unutmağa başladıklarını görmüştür. Takibat devam ediyor. Kanunen çocukların dininî tayinde muhtar olan ebeveyninden birisi öiünce diğeri evelce verilen dini değiştirmek hakkını haiz değildir. Bu cihet sulh mahkemesine verilecek, rahipler aleyhinde dava açılacaktir. İzmir Belediyesi Rıhtım şirketi aleyhine ziyan davası açıyor İzmir 2 (Hu. Mu.) Belediyc, Rıhtım Şirketi aleyhine yarım mü • yon liralık bir dava ikamesi için Vilâyet nezdinde teşebbüsatta bulundu. Davaya sebep, rıhtımm imtiyazı alınacağı sırada şirketin çay mecrasını değiştirmesi ve bu çayın da son seylâpta mchim tahribat yapmasıdır. Zararyarun milyon dere cesinde tesbit edilmiştir. Dava ikamesi Belediyece muvafık görülmüştür.* senevisi tes'it edilmişti, Merhumun mesleke intisabı tahminen yarım asrı bulur. 1306 tarihinde mektebi Tıbbiyeden çıkan üstat hayatının he • men büyük bir kısraını hastaneler de geçirmiştir. Sırasile Haseki, Cerrahpaşa ve Gureba hastanelerinde dahiliye mütehassılığı ve bir aralık göz mütehassıshğı da yapmıştı. Hacı Kemal Beyin en son vazi fesi Gureba hastanesi dahiliye mü tehassıslığı idî. Son zamanlarda çaIışamıyacak derecedo rahatsızlanan merhum tekaütlüğünü istemiş, artık bundan sonra olsun rahat edeyim, demişti. Fakat bu sefer de hastalıkla pençeleşmeğe mecbur oldu ve nihayet aramızdan kayboldu. Merhum son senelere gelinciye kadar stajları esnasmda yanında çalısan mektepten mezun yüzlerce genç hekim arkadaşlara hocalık etmiştir. Hacı Kemal B. ahlâkı kadar büyük malumata sahipti. fyî lisan bilir ve tababeti hergün mecmualardan takip nder ve yanında çalışanlara bir baba gibi ilim telkin ederdi. Merhum vefatıdan bir gün evveline gelinciye kadar yamndan tıbbî ki • taplarını uzaklaştırmamış, ölümle pençleşirken bile okumaktan fariğ olmamıştır. Çok hazık ve muvaffakiyetli bir hekim olan merhumun zıyaile Türk tababeti kıymetli bir uzuv kaybet • mistir. Hacı Kemal Beyin cenazesî bu « |TÜn î,n?elî . a T ü karMur.daki hanc T > sinden kaldmlarak Aksaray*da Valide camiine naklolunacak ve orasine defnolunacaktır. Kederli aile • sine defnolunacaktır. Kederli aile • sine beyanı taziyet ederiz. Halk hizmetleri Fırka 3 muhtelif komisyon teşkil etti C. H. Fırkası tstanb'ul merkezin • de yeni üç komisyon teşkil edilmiştir. Bu komisyonlardan biri esnaf ve amele zümresi ile meşgul olacaktır. Bu komisyona heyeti idareden Ne * cip, Ali Rıza ve Samih Beyler dahil olmuşlardır. fkînci komisyona Hâmit, Esat ve Hüsnü Beyler girmîş • lerdir. Bu komisyon da millî, iktisadî ve meslekî teşekküilerle hayır cemîyetleri ve spor tesekküllerile alâkadar olacaktnr. Safiye Hüseyin Hanımla Rüknettin ve Salâh Cimcoz Beylerden m3rekkep olan Sçüncü komisyon da neşriyat, matbuat, konferans ve hrşat işlerile iştigal edecektir. Hergün her komisyondan bir zat Fırkada nobetçi olarak bulunacaktır. Fırka işlerinm ba suretle daha iyi yurüye ceği anlaşılmaktadır. Şimdiye kadar bakılmıyan 4 bin paket var!.. Bütün dairelerde maaşlar verildi Mütekaidin maaşlarma yüzde 5 zam yapıldı Ankara 2 (Telefonla) Maliye Vekâletinde salâhiyettar bir zat suallerime cevaben dedi ki: « tstanbul'da satılan kıymetli evrak hakkında müfettiş raporu henüz Vekâlete gelmemiştir. Her yerde bütün memurlar eskiti gibi haziran maaçlannı al dılar. Yalnız vazifeleri Iâğvedilen bazı uf ak memurlar bundan istisna edilmiştir. Mütekait maaşlarma yeni ka nun mucibince yüzde 5 zam ya pılması vilâyetlere tebliğ edilmiştir. Masarifte asıl ehemmiyetli tasarrufat 1931 bütçe kanunu çıkınca yapılmıştır. Aldı, kanşttrdı, hüzünle kanşık bir memnuniyet duydu: «Kendilerine lise talebesi arasm* dan, hepimizin pek iyi tamdtğttmz bir genç kızı, Ania Sokoloff'a Krali* çe intihap etmeğe karar verdiler, Kız fevkalâde güzeldi, inee, za rif, ve zeki idi. Onun huzttrunda herkes basını iğdi, kananlartmtza riayet etmeğe yemin ettik...» Filip, çok güzel bîr manzara, sonra bu manzara sizi ne güzel çerçeveliyor. tKraliçenin huzurundz ba» iğe > rek kanunlara riayet etmeğe yemin ettik.» Kraliçe bir şey istiyor, bunu fedai bir kahraman, nihayetsiz tehlikeleri göze alarak arayıp bulmağa çıkı • yor. Az bana veriniz. Bakınız Kraliçe ne diyor: «Aman yarabbi ne dertlere gir • mişsiniz! Size müteşekkirim.'s> Kraliçe artık çok memmmdu. Veda ile huzurundan çıkarken elimi yeniden nkarak dedi' kit lEğer sizin daimî Kraliçeniz kahrtam, cenerala sizi hususi surette taltif etmesini soylerim.» Selâmladım, ben de Izmir'de açıkta kalanlar İzmir 2 (Hu. Mu.) Müsknat tnhisarından açığa çıkarılan memur adedi kırk ikiye bali? olmuştur. lmalftt müdürlüğü Iâğvedildi. Belediyeden açıkta kalan 121 kişidir. Bir milyon faşist! Roma 1 (A.A.) Bu yakınlarda nesredüen resmi istatistiklere gore Faşist gençliğini teşkil eden kuv vetler 31 mayısta şu miktar azadan ibaret bulunmuştur: Genç FaşUÜer teşkilâtı 780,280 FaşiU keşşaflar 250,496 FaşUt genç kızlar 74,182 Yekun 1,718,434 Ba yekunda geçen nisanm otuzunda mukayyet aza adedme nısbetle 113,818 kişflik bir tezayüt vardır. Bu teskilâtlara dahil erkek ve kız çocuklardan 270,250 kişiye kazalara karşı aigoria »enetleri tevxi edilmiştir. tamamen bdhtiyarhk duyarak çtktım. Filip, bütün ömründe işte o kü • çük fedaî kahraman olarak kaldın, yahuz Kraliçe sık sık değisti! Filip bir fundalığın yanma otur • muş, küçük dalları tutuyor, par • maklannın acile kınp çayıra atıyordu. Evet, dedi, Kraliçe ekseriya değisti. Daha doğrusu Kraliçeye hiç tesadüf etmedhtı, Sahih olarak, aıIaî... Kimler Kraliçe olmuştur? Bh çok kadmlar... Deniz Obbri biraz... Fakat onda kemal dea eser yoktu; size onun öldüğünü söyledim mî? Zavallı kadın! Hayır, daha pek genç olma lıydı... Acaba neden olmüş? Bilmiyorum, geçen gün an nemden duydura. Benim için bir kaç sene kâinatm ruhu mesabesinde bulunmuş olan bir kadının ölümünü, ehemmiyetsiz bir havadis kabilin • den öğrenmek üzerimde tuhaf bir tesir yapb... Ondan sonra tahta khn çık • miftt? Şekavet ve îşkence Manisa 1 7 haydut Hacılar köyü muhtarmın evini basarak para istemişler, muhtarın kansı para olmadığmı söyleyince zavallı kadının ayaklannın altını yararak tuza bastırmak suretile işkence etmiş lerdir. Kadın mevcut 10 altm ile 1 beşibiryerdetini vermeğe mecbur olmuştur. Bürhaniye köyünde Hasan Ağanm evini basarak işkence ile 300 Iirası ile bir çiftesini alan 8 haydut yaka' nmıştır. Mektepler de imtihanlara başladı. İşittiğime göre, bu sene en bü • yük liselerimizden birinde, pek gamaznunlara tebliğ edilmediğini ve rip bir imtihan usulü tatbik edili vekâletin, hakkı takdire taalluk etyormuş! Bu usule nazaran, smıf mesi itibarile takibata esas teskil muallimi tahrirî imtihanlarda sınıfa etmiyeceğini tasrih ettiği hususatın bile girmiyecek, sifahî imtihanlarlüzumu muhakeme kararmda suç da ise îmtihanı yapan mümeyyiz veolarak gösterilmiş bulunması itibaya mümeyyizierin yanında dilmi rile usule ait bu nevakısın ikmali yutmuş gibi oturacak, hiç bir sual için evrakın Kocaeli mahkemesine sormıyacak, hiç bir sey söylemiyeiadesini talep etmiştir. cek imiş! Usule ait noksanlar kendi aleyhBu usul, imtihan edilen çocuk lerine olmasma rağmen maznun • Ian döndürmek için birebirdir; aylar bu haklanndan ferağat etmiş • ni zamanda, bütün bir sene taie • lerdir. Diğer vekil Kenan ömer B., besini okutmus olan hocalara karşı Mustafa Hayri Beyin ne sıfatla da garip, manasız, hatta biraz, da müddei mevkiinde bulunduğunu haysiyet kırıcı bir emniyetsizlik sormus ve bunun üzerine saatlerce göstermek demektir. hukukî münakaşa devam etmiştir. Almanya'da imtihan yoktur. ÇünNihayet heyeti hâkhne kararmı kü imtihan daha ziyade bir talih ivermiştir. sidir. Avrupa'nın, diğer bazı mek Bu kararda, maznunların iddiateplerinde de imtihanları kal dır nameye îtiraz haklanndan ferağat mak ve »alebeyi muallimlerinin bh* etmeleri üzerine makamı iddianın senelik notlarile geçirmek veya dönbirinci talebinin reddine ve hakkı dürmek istiyorlar. Cünkü imtihan takdire taalluk eden kısmın Kocaeli usulünün bir hayli mahzurları varmahkemesi kararnamesinde lüzumu dır. Çalışkan bir talebe, ya sıkılmuhakemeye ithal edilmemis olması ganlık, yahut ta nasılsa bilmediği dolayısile ikinci talebinin de reddine bir bahse tesadüf ederek imtihan ve yeddi adlin muamelâtından muda döndüğü halde, bütün bir sene tazarrır olduğu müddeii şahsî iddia tembellik eden bir talebe, bir hafta, etmiş ve hâlen derdesti rüyet olan on gün içinde yarım yamalak öğren* dava da bu zarardan doğan şikâyet diklerile smıf geçebilir. Sonra bi • üzerine vaki bulunmus olmasına len, fakat imtihan korkusile bildi • mebni maznun vekillerinin, müddeii ğini unutan ve cevap veremiyen ta sahsinm terki mevki etmesme dair Iebe de çoktur. olan taleplerinin de reddine ve tiYeni tatbik edilmek istenilen ma> caret mahkemesindekî bu davaya nasız usul ise, imtihanm bu mah ait mütekaddim dosyanm celp ve zurjarım büsbütün artirmaktadır. tetkikine ve muhakemenin 14 haÇünkü; talebe, hiç tanımadığı, yüzziran öğleden sonraya talikine it • lerini bilmediği, seslerine ahşma tifakla karar veriidiği bildirilmiştir. dığı mümeyyizlerin karşısmda büsbütün şaşıracaktır. Mümeyyîzler de tembelini, çahşkanını hiç tanıma dıkları bu çocukları, Iüzumsuz yere sıkıştıracaklar, not verirken aldanacaklar, bilmeden bir çok haksızlıklar yapacaklardır. Smıf mu allunleri ile mümeyyizier arasın « daki tedris usullerinin farkı da, talebenin zaranna olacaktır. Hoca, talebesini bir kelime ile irşat ede Paket postanesmde, ilâve olarak rek onlara bütün bildiklerini söylegönderilen Gümrük memurlarile tebilecek bir vaziyettedir. Mümeybirlikte bugünkü muayene kadrosu kırk altıya baliğ olmuştur. Teraküm yiz için ekseriya, buna imkân yoktur. etmiş olan paketlerin muayenesme İmtihan, çocuğun bildiklerin! bilâfasıla devam edilmekte, günde göstermek için yapılır, yoksa bilmeüç yüz, dört yüz paketin muayenesi yapıhnaktadır. Geçen aylardan dev diklermi göstermek îçin değil. Çocuğun neler bildîğmi ise en iyi kenren kalan paketlerin miktarı dört di hocası bilir. Talebeyi hocasın « bin kadardir. Bunlarm da muayedan ayrı olarak imtihan etmek onesi bîttikten sonra vazîyet hali nun bildiklerini söylemesini aza tabiiye avdet edecektir. mî derecede güçleştirmek demek Dün erbabı mesalihten bir çoğu, tir. Bu şekilde, bir imtihan, sade • Posta idaresinden şikâyette bulunce, talebeyi döndürmeği istihdaf emuşlar, idarenin gümrükten aldığı \ der. tmtihanın esas maksadı, ba, oleşyalarla, gümrüğe sevkettiği es : madığma göre, bahsettiğimiz liseyalarda takip ettiği usulün seka de kabul edilen bu usul, tamamen yanlış ve manasızdır. metinden şikâyet etmişlerdir. Bazı Hsteler kaybolduğu için bîr takım tüccarların eşyalan yhmi beş gün denberi Posta idaresinde buluna mamaktadn*. Ahiren, Gümrük muayene heyetinin başına Ankara Paket Müdürti Nurettin B. memur edilmiştir. Nurettin Beyin tertibi veçhile yapılan taksimî âraal muayene usullerini düzeltmiş ve gümrükçe teahhurun önüne geçmiştir. Şimdiki halde, vaki olan şikâyet posta memurları hakkındadır. Paket muamelâtı Bilinmiyen Hakikatler Ermeni vak'aları nasıl çıkmış, nasıl bitmişti? Manisa'da yağmurlar Manisa 1 Şiddetli yağmur lardan Demirci'de 20 sığırı seller götürdü. Borlu yolunu sular tahrip etti. îzrnh 1 Bergama'da 18 ya şında ve Hayri isminde bir genç babasına darıldığı için kendini ovada bir ağaca asarak intihar etti. Odîl. Hulyalannıza en yakın Kraliçe o mıydı? Evet, güzelliğile.. Odil'den sonra, bh müddetçik Tianj ? Biraz o, fakat asıl siz! Ben de mi? Sahih mi? Benim saltanatım epey sürdü mü? Çok uzun. Sonra Madam Villie mi? Evet, o. O hâlâ tahtında mi? Hayır, fakat her şeye rağmen aleyhinde bir kinîm yoktur. Pek canlı, pek kuvvetli bir şeydi. Yanında kendimi gençleşmiş bulurdum. Lâtif bir şeydi. Onu tekrar görmeniz lâzımdır. Evet, büsbütün iyileşince göreceğim; fakat Kraliçelik bitmiştir. Peki şimdi taht bos mudur? Yeni bir Kraliçe var mı? Siz varsınız! Ben hal'ohraalı ne zamandırî İUabaâi var) Bir genç kendini astî Cumhuriyet'in tefrikası: 78 Yazan: Andre Morava IKLIMLER Tereeme eden: Haydar Rifat mu bilmem. Derdim. Bana bir sa • niye bakar ve devam ederdi. MütaIea bitince, mevzuun eşhasını, ba nIarın seciyelerini muhakeme başlar» dı ve ba tnuhakemeleri tanıdıklannuza, hakikî eşhasa intikal ettirirdik. Bir gün benim elimde bir küçük cilt vardı ve ona bunun ismini gos • termemiştim. Oturduğumuz zaman: Bu esrar kumkumasi nedir? Dedi. Bunu annenizin kitaphanesin den aldım. Bu, sizin hayatmızda bir rol oynamıştır, yahut siz bana öyle yazmıştımz. Bildim. O benim *Küçük Rus Askerleri> m olacak. Ah. onu bulduğunuza ne kadar memnunum, veriri miıiniz? Her tarafta gölgellikler, ağaçlıklar vardı. Her tarafımızda da oyle muntazama yollar vardı ki, iki ta rafı ağaçlarla bezenmiş ve bu ağaçların dalları karşılıklı olarak bir • birine kavuşarak yolu cennete müntehi bir yolmus hissini verirdi. Ba zan birer ağaç kütüğüne, bazan vaktile kayınpederim tarafmdan koydurulmuş olan kanapeler üzerine otu • ruduk. Onun elinde ya Etudes de femmes, ya Les Serets de la Prinsesse de Cadignan bulunurdu. Gene baslıca sevdikleri Merimee nin Doubîe Meorise, yahut Le Vase Etrusque gibi hikâyeleri ve Kiplig'in tarihleri ve sair bir takım şairlerdi. Bazan başını kaldınr ve sorardı: Sizi sıkıyorum ya? Daha ziyade bahtiyar olduğu Bunlara dair şimdiye kadar bir çok yazılar yazıldı, bazı e> serler çıktı. Fakat hakikatler tamamen tenevvür edememiştir, o hâdiselerin içinde yaşıyanlardan hiç birinin henüz günü gününe ve vesikalara istinaden yazılmış hatıralan çıkmamıştır. »Yeni Gün» lede ettiği pek kıy metli bir eser sayesinde bu nok • sanı ikmal edeceğini, yakın ta rihimizin henüz bilinmiyen noktalarını aydınlatacağmı okuyu • cularına haber vermektedir. Eser Zabtîye Naztrı Nazım Paşamndır. Nazım Paşanın hattratt, (Yeni Gün) refikimizin temin ettiğine göre ihtilâller, kitaüer, müthiş gailelerle dolu olan Er meni vukuatmt en küçük tefer ruatına varıncıya kadar nakle decek, Yddtz sarayının esrara lut, şayani hayret bir çok menakibini, o devrin heyecanlt siyasî vak'alarını, büyük cinayetleri, korkunç çetelerini, tarihte nam bırakan İstanbal kasa hırsızla rının maceralarını, tedhiş heyetlerini vesikalarla halktmıza tanttacak, bildirecektir. Hakikaten bu hatıratla, henüz bilinmiyen hakikatler meydan* çıkıyor demektir.