KADIN AVCISI Yazan: M. TURHAN 84 Ve elinl yanı başındaki yastıfin al tına sokarak biraı para çıkardı: Şlmdllik şu bir kaç lirayı al. Delikanlıyı bana gösterdiğin dakikada borenmun üst tarafını veririm. Aleksandra, veriien parayı alırken gösünün önüne Süruri Beyin hayali geldi. O hayal, sanki gülüyor ve kulagma fı sildıyordn: Al, bana verdifin zevklerin bede lidlr, al! *** Sfkruri B., bastonuna dayanarak köprüdeki Ada vapurlan iskelesinde bekli yordu. Şurada blr erkeğin göıünden dalgın bakışlı blr hannmn yflzüne fırlıyan serserl bir base, beride jenç bir kızm gögsünde titrîyen sebepsiz bir kahkaha. daha ötedc bir mektepli gencin olgun bir kadına döktü|ü korkak raşe, hoşuna gidiyor, yüreüne neş'e dolduruyor, du daklarına tebessöm getiriyordu. başlangıçtan sonra genişliyor, caziple şiyor, pek rengin bir şekil alıyordu. Bütün bu sahifelerin vücude gelişinde kendisinin de o kız kadar alâkası vardı. Müşterek tarihlerinl müşterek bir vect içinde yazmışlardı. Biri ilham vermişse biri o ilhatnı tesbit etmiş, biri kelimeyi yazmışsa öbürü noktasını koymnştn. Süruri Bey, çehresine gurur getiren bu tahayyülle artık etrafını göremiyordu. Yoicuların gizli veya açık alış verişlerile, teati olunan işaretlerle, kısmen kabul ve kısmen reddedilen taleplerle alâkadar olmıyordu. Hatta, sevgilisinin gecikip gecikmediğini bile düşünmiyordu. Kendi aşkının yüksek tarihini gözden geçirmekle, o tarihi dolduran vakıaların sevkini yeni baştan idrak ediyordu. Vaktile hayal içinde zevk bulan delikanlı, şimdi hayal olmuş hakikatlerin hatırasile bahtiyar olmak yolunda yürüyordu. Sevgilisinin yanında iken aldığı hazzı, neş'eyi, onun bulamadığı yerde de ayni kuvvetle buluyor ve alıyordu. Bazan koluna vurulan bir darbe, onu hakikate irca ediyordu. O zaman, etrafına ve iskelenin methallerine bakıyor, sevgilisini anyordu. Bu arayış, müsbet bir netice vermeyince gene tahayyül başlıyordu. Vapura girilmek izninin verildiğini şösteren tehalük, o haşin itişmeler, kakışmalar, Süruri Beyin dalgınlığına nihayet verdi. Bastonu düşürülmüş, kendi bir kac adım ileri ve geri atılmıştı. Bu sarsıntı üzerine sevgilisinin geç kaldığını anlıyan delikanlı bastonunu güçlükle aldıktan ve üstünü, basını düzelttikten sonra asılı olan büyük saate baktı, vapurun hareketine 10 dakika kalmıs olduîunu gördü. r CumhurıyaL 18 Ağuatos 1930 Sehir ve memleket haberlerı Fuat B. geldi mî Vüâyet ve Emanet ^ ^ Siyasîicmal • Iran ordusu Himayeİ Elfal reisinin beyanatı Beynelmilel Himayei Etfal ve Tavukçııluk kongrelerinde neler konuşuldu? Himayei Etfal cemiyetl reisi Kırklareli meb'usu Fuat Bey Avrupa'dan avdet etmiştir. Bugün Yalova'ya gidecek, avdette bir kaç gün daha şehrimizde kaldıktan sonra Ankara'ya dönecektir. Fuat Bey dün Tokatliyan otelinde kendlsile görüşen bir muharrlrimize §u beyanatta bulunmuştur: « liyej'de bütün memleketler murahhaslarının iştirakile toplanan ve Belçika Başvekili M. Hanri Jaspar tarafından açılan beynelmilel 9 uncu Himayei Etfal kongresine iştirak ettim. Kongrede mektepler hakkında 5 madde üzerinde münakaşa oldu: 1 Mektepliler arasında verem, 2 Oyun çocuklannın himayesl, 3 Ana ve babalan ayrı yaşıyan çocuklann vaziyeti, 4 Mekteplilerin usulü muayeiesi, 5 Meme ve mama çocuklannın usulü terbiyesl. Liyej'de bunların her birisl üzerinde Belçika'lılann yaptığı tatbikat şekilleri gösterildi. 10 uncu Beynelmilel Himayei etfal kongresinln Bükreş'te in'ikadı muhtemeldir. Tedavi İçin Viyana'ya gitmiştlm; üç ay kadar orada kaldım. Sonra Londra'da 22 temmuzdan 29 temmuza kadar devam eden beynelmilel Tavukçuluk kongresine iştirak ettim. Kümes hayvanlannın ıslahı cinsi, hastalıklan, tegaddileri ve satış usulleri görüşüldü. Aynca kümes hayvanlanna mahsus ve bütün büyük memleketlerln İştirak ettikleri blr sergide tertip edilmişti. Tavukçuluk bllhassa köy lktisadlyat: üzerinde çok müessirdir. Azaml yumurta ve et randmanı veren tavuk clnsleri sergide teşhlr edilmiştir. Ankara ve İstanbul'da çalışan a n ve kümes hayvanlan yetiştirme cemiyetinde bu esaslar tetkik edilecektir. Yumurta için beslenen Legorn ve Buttylan cinslerl, senede 50250 yumurta veriyorlar. Müstesna olarak 333 yumurta veren de vardır. Ankara ziraat mektebinde 100 tavuk üzerinde yapılan tecrübeler 25 tavuğun hiç yumurtlamadıgı, 34 tavuğun 103, mütebakislnta 7072 yumurta yaptığı görülmüş, vasatt 66 yumurta elde edilmiştir. Bu da gösterir ki tavuklarımız ıslaha muhtaçtır. An ve kümes hayvanlan yetiştirme cemiyeti, Türkiye'nln muhtelif yerlerinde tevzi merkezlerl teşkü etmek suretile çalışacaktır. Bir çok memleketler tavukçuluk ve tavşancılıktan milyonlar kazanıyorlar. Bizde bilhassa Ankara tavşanlanndan çok kâr elde ediliyor. Ankara tavşanı, yalnız tüyü için beslenmektedir. ÇÜnkü tüyünün uzunluğu 20 santim kadardır. Bu tavşanlardan her biri 5600 gram tüy veriyor. Bir kilo tüy 2022 lira etmektedir. Şu suretle bir tavşan 1015 lira kâr getirmektedlr. Tavşanm senede 30 yavru yaptığına göre bunların tüylerini satmak suretile edilecek lstifade düşünülürse Ankara'mızın ismini taşıyan bu sevimli hayvanın ne kadar kârlı olduğu anlaşılabilir.> Orası bir iskele degil. sanki vuslat diyanna açılan efsunlu bir kapı idi. Ka dın ve erkek, genc ve ihtiyar. bütün yolcular. ask perisinin cobanhğile hareket eden bir sürü teşkil ediyorlar gibiydi Hepsinin melemesi bir, geviş «etiriai bir soluması birdl ve hepsi o sihirkâr cobanın rüzgârlar ağzında üflenen kavahna meelup ve raeczup, vuslat ağılına do|ru yürümefe hazırlanıyorlardı. O. bu sürüntin sanki kösemeni idi. Tesadüfün kendisine bahşettigi eş, bu vuslat yolcularmın dişiler zümresi içinde naziri olmrvan bir güzeldi. Q jtihar ile nefsinde difcer erkeklere karşı tefevvuk ve tefahur hakkı buluyordu ve gözlerile öpiis dafrıtan, titrek ellerile ricalar fsliycn. sinsi sokuluslarla bir şeyler ihsas Şimdi vapurda yer kapmak için biretmck istiyen bntün erkeklere bir nevi birini çiğniyerek koşuşan yolculara kıademi tenezzülle bakıyordu. zıyordu. Kendisi henüz beklerken ve Biraz sonra sevgüisi gelecek. şu sürü sevgilisi henüz gelmemişken vapura atıtaridarını bulmuş vaziyetine geçecek ve lan insanlar, onun için kösemenlerini yolrnluk başlıyacaktı. Bu neş'eli başlan istihfaf eden saygısu bir sürüden başka ficın mabadi, saatlerce süren bir visal bir şey değildi. Maamafih, yüreğinde ümevkilne hayatı olacaktı. Buseler, deraguşlar ve züntü de başlamıştı. Telâkl daima erken gelmek itiyadında bulunan mes'ut bir humma!.. Delikanli. düşüncesinin bu noktasında. sevgilisinin bugün geç kalışından müphem surette teşeüm ediyordu. Acaba Nadire zannettifi kadınla geçen tatlı hasta mıydı, ailesinden izin mi alamagünlerin. nes'eli gecelerin tarihini tahat mıstı, bir kazaya mı uğramıştı? tura girişti. Bir gün, gene bu iskeleden Gözü büyük saatin rakamlarında ve vapura binmisler. Büvükada'ya geçmis butün bu endişeler yüreğinde bekliyorlerdi. Daha ilk adımda cılgın bir heyeca du. Vapurun iskeleden aynlmasile berar>t kapılan rüzel kız, bir çam agacının ber son ümit zerresi de sönecekti ve oradibinde eögsünü açmış ve gözlerinl ka dan bu suretle dönüş, taşıdığı aşk taripamıştı. O teslimiyet anı, bir şiir, ölmez hinde bir matem sahifesl vücude getirebir şiirdi ve Süruri Bey, o şiir dakikası cekti. Böyle bir acıya uğramamak için o, nın hazzile simdi de titrlyordu. neler ve neler feda etmezdi? Mabadi var tarihinin altın satırlı sahifeleri bu İngiliz gemileri bugün geliyor Tuna'ya gitmek üzere limanımızdan gececek olan bir İngiliz kruvazörü ile iki torpido bu sabah saat 7 de limanımıza gelecek ve top endahtı turetile şehri selâmliyacak • tır. Amiral Davi'in kumandasındaki bu filo Romanya'ya gitmektedir. Filo kumandanı Vali Beyi ziyaret edecek, vali B. de bu ziyareti iade edecektir. Bugün İngiliz sefiri tarafından bir öğle ziyafeti verilecek ve filo akşam saat 3 te limanımızdan hareket edecektir. Dün 11,000 kişi sergiyi gezdi Dün havanm yağmurlu ve bulutlu olmasına rağmen sergiyi saat 4 e kadar on bir bin kişi ziyaret etmiştir. Şu halde altı gün zarfında 89635 kişi ziyaret etmiştir. Serginin yirmi dört muntazam salonlarını dolduran büyük müesseseler satışa yetişememektedirler. Halk sergide ucuzluktan yerli malların sağamığmdan çok memnun kalmaktadır. Yalnız dün gece sergi sinemasında altı 'lin kişi vardı. Mevsimin gündüz ve gece en kalabalık mesiresi yerli mallar sergi tramvaya sidir. Sergi radyosu muntazam fasıla Usküdar otomobilcileri Hrla serçi bahçesini dolduran halka serrekabet ediyorlar srinin nasıl ziyaret edileceğini tarif ve Üsküdar otomobilcileri Üsküdar tramvayverli mallara rağbetin memleketin yara larınm tenzilâtlı tarife tatbik etmesinden dolayı tramvayla rekabete karar vermiş taeaçı iktisadî tesirleri anlatmaktadır. lerdir. Bunlar 30 otomobil ve otobüsten müSergi radyosu geceleri komedili reklâm rekkep bir şirket yaparak daha ucuz tarife lar yapmakta beş altı bin seyirci gülmek tatbikına başlamışlardır. Bu hal Üsküdar tramvay idaresinin vaziyetlni müşkülleş ten katılmaktadır. Tüccarın Seyrisefain vapurların Serginin daha beş on gün devam ede tirmiştir. daki telsizlerden istifadesi ceğine ve halkın bu rağbeti de mütema Kadıköy otobüslerinden bir kısmı Seyrisefain vapurlarında telsiz olduğu diyen artmasına göre sergiye nöbetle işletilmiyecek halde tüccar telgraflan şimdiye kadar kaŞehremaneti Kadıköy Kalamış arasınbul edilmlyordu. Halbukl bazı klmseler yol girileceği anlaşılmaktadır. da 13leri için telgraf vermek mecburiyetinde da işliyen otobüslerden kamyonet haünde kahyorlar. Bu; şimdiye kadar Seyrisefainle M. Troçki Çekoslovakya' bulunanlann işlemesini menetmiştir. ŞirTelgraf idaresinin ücret mes'elesinde anlaket buna ltiraz etmektedlr. Şirket bunîan şamamalarından ileri geliyordu. Bu hususta getlreceğl zaman Emanetln müsaadeslni da mı? her iki idare arasında yeniden müzakere Prağ'dan Deyli Telgraf gazetesine bildi istihsal etmi^ olduğu cihetle Emanet aleybaşlıyacaktır. riliyor. Bratislâva'da çıkan bir gazetenin hinde bir dava ikame etmiştir. Tercümanlar Cemiyet verdifi habere göre M. Troçki bir kaç saat Binek arabaları çoğalıyor Bratislâva'da kaldıktan sonra tedavisine deyapamazlar mı? Şehrimizde fayton, yük arabalan ve blvam için Çekoslovakya'nın Franzensbad Seyyah tercümanları bir cemiyetin teşki şehrine gitmiştir. nek hayvanlan çoğalmağa başlamıştır. Bunline teşebbüs etmişlerdir. Dlğer taraftan lar; clvar köylerden getirilmekte veya Şehremaneti tercümanlann memur olduğu M. Troçki'nin seyahatinden maksadı bu metruk arabalar ihya olunmaktadır. Buna nu iddia ederek aralannda bir cemiyet ya rada bulunmakta olan M. Çiçerin ile gö arpa flatının çok düşük olması sebep gösrüşmektir. M. Lunaçarski'nin de bnraya terilmektedlr. Diğer taraftan faytoncular; pılamıyacagını ileri sürmüştür. muvasalatma intizar edilmektedir. cemiyetlerini tekrar kuvvetlendirmeğe teLek'Ii onnan amelesi şehrimizde (Cumhuriyet) Bu haber yanlış ola Leh'li orman amelesinden 70 kişilik bir caktır. Büyükada'da ikamet eden M. Troçki şebbüs etmişler ve himayeleri için hüku mete müracaata karar vermişlerdir. fcafile şehrimize gelmiştir. Millî kıyafetleDün rile gehri dolaşmakta olan Leh'li onnancı elyevm şehrimizde bnlunmaktadır. Sokak isimleri ve ev numaraları lar kendilerine i? aramak İçin Ankara'ya yaptığımız tahkikat bu neticeyi verdigi gibi kendisine müracaat ettiğimiz Vali Muhittin Şehirde evlerln numerotajına devam e Ildeceklerdir. B. de M. Troçki'nin İstanbnl'da bulundn dilmektedlr. Sokak levhalan ile ev numaDüyunu umumiye binası ralannm 30 ağustosa kadar takılmıs bu ğunu teyit etmiştir. Te(rinlewelde Düyunu umumiye binasılunması lâzım geldigl halde müteahhlt Ekun hükumete devrl lktiza etmektedir. Famanete müracaat ederek bu müddetin bir kat Düyunu umumiye taksitlerlnin ademi TASH1H buçuk ay daha temdidini lstemiştir. Emalediyesi dolayısile tesellüm muamelesinln M. Nermi Beyin «Türkçe nasıl ıslah edi net bu talebi tetkik ettirmektedir. kehiri muhtemeldir. Maamafih bina tesel lir?> mevzuuna dair yazdığı İki makalede tüm edllse blle hükumet burayı bedell mu( E c n e l b B ınnı<elh)a)ffOBdl@ tabiünde satmak istediğinden Vilâyete tah bazı ehemmiyetli yanlışlıklar olduğundan şu suretle tashlh ve itlzar ederiz. ılslne ünk&n görülmemektedir. Venezüella nazırlarından biri 10 ağustos 1930 tarihli Cumhuriyette çı Fikret gfinfi kan yazıda şu hatlar vardır: şehrimizde Güael San'atlar Birllgl Edebiyat şubesln Protestanhk Almanya'yı kurtarmıştır deCenubî Amerika'daki Venezüella Cum Ben: BOyök lnkılâp gairi Tevfik Fikret'ln ğil, Protestanhk Almanca'yı kurtarmıştır. huriyetinin orta elçi payesini halz nazırlaMümflnfin yıldönümâ münasebetile 19 a Daha aşağıda: hem onlar tam ve hakikî nndan M. Joze Montilla, dün refikasile frustoa sab. fünfi saat on be$ buçukta Birlik zeki olduğu balde, değil hem onlarda tam ve birlikte Viyana'dan şehrimize gelmiştir. nerkeamde blr Ihtlfal yapüacaktır. En bü hakikî bir dil zevki olduğu halde. rük şalrbniı AptfUhak Hâmit Beyefendl bu Daha aşagıda: ve onlar da bizden yannş Perşembe günü İtalya'ya gidecek olan M. nerasüne riyaset buyuracak, Halit Ziya ve ş beklivorlar, değil ve onlar da bizden yalnız Montilla, blr tetkik seyahatine çıkmıştır, luçen Kşnt Beyler Plkret hakkmda birer iş bekliyorlar, olacaktır. Öteki hatalar kari dün şehrin şayanı temaşa mahallerini gezıitabede bulunacakiardır. Herkes gelebllir. nc ile bulunur. 1 mişttr. Asya'da mUstekil hükumetler dahi • linde eksik olmıyan kanşıklık ve harplerin muhtelif siyasl ve iktisad! âmil Belki bin bir defa yazdık. Bu*/ leri var ise de bu hallerin müzmin bir f gün gene tekrar ediyoruz, yarın Dahiliye Vekilinin yakınâa şekil almasmm başlıca sebebi muntajr gene yazacağız: Bir türlü düzel şehrimizde tevhit işile meş zam, asrî ve kuvvetli ordular vücude f tilemiyen dertlerimizin en acıkgul olması muhtemeldir getirilmemlş. olmasıdır. ^lılarmdan biri de bu millete uEğer Çln Reisicumhuru eline raptti | z u n seneler namuskârane hiz f Şehremanetinde birkaç haftadanberi zaptı, techizatı vc talimü terbiyesi müjî met edip tekaüt olan ihtiyarlara,« şehrimizde Vilâyetle Emanetin tevhidi kemmel büyük bir ordu bulunsaydı ne ğölen emektar memurların geri işleri ile meşgul olan Umuru mahalliyei şimaldeki mütegallip cenerallere ne de a de bıraktıkları kimsesiz dullara,,^ Vilâyat müdürü Nazif Beyin riyasetinde cenuptaki komünistlere göz açtırmaz İdi. ^ bikes ve yetim yavrulara aylarâ bir içtima aktedilmiştir. Bu içtimaa Vali Efganistan'da deryalar gibi kan dökülme muavini Fazlı , Şehremini muavini Hâ sine bais olan kanşıklıkların bir an evvel ^ ca, yıllarca maaş bağlanamama| mit Beyler de iştirak etmişlerdir. İçtimakökünden izale edilmemesi gene böyle ^masıdır. öyle ailelere tesadüf| da eylulde yapılacak tevhit için son is bir ordu olmamasından ileri geliyor. As^ediyoruz ki kocaları, babalan tihzarat yapılmış ve kadroların tesbitine rî ordusuzluk dahildeki fesatlann de| tekaüt olalı, öleli iki üç sene ol başlanmıştır. vamına yol açtıktan başka bu devletlerln Vilâyetle emanetin tevhidinde ema komşulannı dahi lz'aç Şj muş, fakat bunlara bir türlü hâetmekten hali lâ maaş bağlanmamıştır. | net sıhhiyesinin kaldırılacağını yazmış kalmıyor. tık. Emanet sıhhiyesinin bir çok memurİran devletinln hudutların tarassut ve Açlığın, yoksulluğun uzun jf lan ipka edilecektir. Müdür Neş'et Osmuhafzaasındaki aczl şimdiye kadar müddet beklemeğe taham I*, man Bey yeni ihdas edilecek olan bekomşularmın defaatle şikâyetini ve teIfmülü yoktur. Artık istirahati | lediyenin sıhhl müesseselerini 7000 ku şebbüsatmı ve bir çok hudut hâdiselerini I hakketmiş ihtiyar bir adamı,ölen| ruş maaşla teftişe memur edilecektir. bais olmuş idi. Son zamanlarda Türklye İkinci müfettişliğe de İsmail Hurşit | b i r memurun, devletin himaye % Beyin tayini muhtemeldir. Sıhhat mü ile İran arasındaki dostane münasebatın f sine terkettiği ailesini sef alet I dürlüğünde Ali Rıza Bey ipka edilecek az cok haleldar olması gene İran devle5 içinde bırakmak en büyük bir^ tir. Nazif Bey akşamki trenle Ankara'ya tlnin hudut civanndaki topraklanndan komşusunu rahatsız edecek teşekküllef günah, en ağır bir cürümdür.^ gitmiştir. Yakında Yalova'ya gidecek olan Dahi re mâni olmamasından ileri gelmiştir. f Dünyada, bir insana hakkı oldu** liye Vekili Ştikrü Kaya Bevin İstanbul'a Gariptir ki Çin Reisicumhuru Çan Kay f ğu parayı vermiyerek onu uzun ^ da gelerek bu işleri tetkik etmesl muhf müddet aç bırakmak kadar feci ^ temeldir. Vilâyetle Emanetin tevhidine Sek, Efgan Kralı Nadir Şah ve Şah Pehlevi askerlikten yetişmiş olup asrl | b i r işkence tasavvur e^dilemez. f ait nizamname henüz Vilâyete tebliğ eve kuvvetli ordulann ehemmiyetini herHalbuki teessürle ve teessüfle^ dilmemiştir. kesten ziyade takdir edecek vaziyette itiraf etmek lâzımdır ki, memf oldukları halde dahilî asayişi, haricl emlekitimizde Teşkilâtı Esasiye niyeti ve komsularının rahatını tekanununun şiddetle menetmiş min edecek kuvvetli ordular meydana olmasına reğmen böyle bir iş, Geri verilecek muamele vergileri getirmeğe bir türlü muvaffak olamamışadır. Bu savede Avrupa, Asya üzerindekl ne oldu? kence hâlâ devam edip gidiyorî ve bu hususta vaki neşriyatın hiçf Hariç memleketlere sevkedilen mamul nüfuz ve hdkimiyetini muhafaza ediyor. esnasında alınan Hindistan'da milyonlarca halk ecnebi bir faydası olmıyor, vaziyetinf maddelerin lmallerl mucibince mallarınmuamele vergisijsanun sa ldaresine karşı zahiren ve batınen isyan ıslahı lüzumu bile hissedilmi | hiplerine geri verilecektir. Halbuki Def halinde olduğu halde îngllizier Lort yor. Bunun böyle olduğunu her" terdarhk müşkülât çıkarmıs, keyfiyeti Ma Kiçner'in mirası olan 70,000 kişilik küliye Vekâletinden sormuştur. gün almakta olduğumuz mek Yeni gelen diğer blr emirde bunun tefsire çük ve Iftkin asrl bir ordu ile mevkllerlni tuplardan anlıyoruz. muhtaç bir şey olmadığı bildirllmiştir. Bu muhafaza ediyorlar. Asya devletlerl asrt nunla beraber bu emir henüz Maliye Şübeve kuvvetli ordulara ehemmiyet vermlBu vaziyet karşısında biz, bir lerine tebUg edilmemiştir. yorlar değildlr. Meselâ İran'ın bütçesi defa daha başta Ismet Pş. Hz. Vergi itirazları nin yüzde kırkını ordu masarifi teşkll İ olmak üzere bütün devlet adamMaliye Vekâleti vergi itirazlarmı temyi ediyor. f lanndan rica ediyoruz: Artık# zen tetkik için Maliye Vekâletinde bir koŞah Pehlevi teşebbüs eyledigi muhteteşkil fbu kırtasiyecilik içinde boğulup!^ misyonetmiştir.edildiğini Defterdarlıklara lif şubelerdeki ıslahattan en ziyade cateblig Bu tebliğde temyizen vaki f kalan ihtiyar mütekaitleri, dul# olacak itirazlann komisyona gönderilmesi lıştığı ve muvaffak olduğu orduya alttlr. Ş lan, yetimleri, öksüzleri sene i bildirllmiştir. Hatta kurduğu devlet parlâmentosunun lerce süründüren, inleten maaşl biraz tadil eyledigi askerî blr otokrasltahsisi işi, mutlâk surette salim.f dir. Merkezleri Tebriz, Tahran ve MeşOrhangazi Tütün tnhisarı ve hed yeni şimal hudutlarma yakın yer seri bir şekil ve usule raptedilF tütünlerimiz lerde olan üç yeni fırka ve bahusus Tahmelidir, eğer bunu yapmaktanF Gemlik Tütün İnhisar idaresi da âciz isek bu işin tanzimi için^ zi'yede şamil olarak müdiriyete Orhanga ran fırkası model kıtaatmdandır. Lakin yükseltilAvrupa'dan bir mütehassıs bilef mig ve bu yeni vazifeye tayin edilen İzmit bu nizamiye kuvvetlerinin bütün mevgetirtmekten çekinmemelidir. f müdürü Abdüssamet B. yeni vazifesine baş cudu kırk bini geçmiyor. Filvaki blr kaç lamıştır. Bu seneki tütün mahsulü çok ne senedenberi îran mecburî hlzmeti askeDiyoruz. fistir bu sebeple zürraa birinci muavenet riyeyi kabul etmiştir. olarak bu hafta içerisinde faizsiz (35000) Fakat nüfusun mühim bir kısmı göllra teval edilmlştir. çebe olduârundan bunlardan asker almamıyor. Bilâkis bu göçebeler Şahm merkeziyete matuf vâsi ıslahatından hususî menfaatleri müteessir olan mütegallip rüesanm teşvikleri İle daima isyan ediMübadele komisyonunda Muhtelit Mübadele Komlsyonunun 1 incl yorlar. Ezcümle Cenubl İran'daki Lur bürosu, bugün içtimaa davet edilmiştir. Ba kabaili bir kaç sene içinde yedi defa iszı malî işlerin içtimaa başEkmek 11J0, francala 17J0 murahhasımız görüşüleceği bu B. de iştirak yan etmiştlr. İran ordusunun efradı şeTevfik Kâmil hirli ve ovalı olduğundan dağlarda ve «, kuruşa satilacaktır edecektir. dağlı kabaile karşı müessir harekâtta Dün Şehremanetinde toplanan ekmek bulunamıyorlar. İran ordusunun en bünarh komlsyonu yeniden ekmek fiatlayük noksanı ordusunun yeknesak sllâh Radyo kaçakçılığı nnı lndlrmiştir. Salı gününden Itibaren Radyo kaçakçılığını men İçin hazırlanan ile teçhiz edilmemiş olmasıdır. ekmek 11 kuruş 10 paraya ve francala kanun mucibince Meclisin bu devrei içtlMaahaza Şah hükumeti bu noksanlada 17 kuruş 10 paraya satilacaktır. Bu maiyesinde müzakere edilecektir. n ikmale ciddî surette çalışıyor. Ordusuretle ekmekten 30 ve francaladan da Memleketin muhtelif yerlerinde on bin 70 para tenzil edilmiştir. Ekmek şimdiye makine radyoyu kaçak olarak dlnlemekte nun talim ve terbiyesl için Fransız usulü kadar bu derece hiç düşmemişti. Bu haf dir. Meselâ Çerkesköy'ü gibi küçük bir yer ve muallimlerl kabul edilmiştir. Bir çok ta Zahire borsasının cetvellerinde çok de şirkete abone olmamış kaçak 16 makine abit Fransa'ya gönderilmiştlr. Petrol vardır. madenleri miri hasılatı ordunun teslihldüşüklük müşahede edilmiştir. EkmekŞirket buna Yeni lerin bir miktar daha tenezzülü beklen kanun çıkmca mâni olamamaktadır. dava ne tahsis edilmiştir. Fransa'nın mütteradyo şirketi bunları fiki bir memlekete bir milyon İngiliz limektedir. edebilecektir. ralık tüfek ve dag topu siparis olunmuştur. Bu tedabir İran ordusunun tekemmülüne çok hizmet edecektir. Fakat bugün için komşularmın emniyet ve istirahatine kâfi değlldir. İran'ın bu askerl vaziyeti mes'elede en büyük âmil olduğundan Türk İran hududundakl herekâtı askeriyemiz Avrupa mehafilinde büyük endişeler uvsndırmamıştır. Yazıktır, günahtır, curumdur!.. Şehremaneti'nde içtima aktedildi Doğru değ 1 Ekmek ve francala fiatı düştü Kendinden küçük erkekle evlenmeli mi? «28 yaşındayım. Nişanlım 24. Kendimden küçük bir adamla evlenmekte tereddüde düştüm. O itiraz etti. Beni sevdiğini temin etti. Yaş mes'elesinin ehemmiyeti yok dedi... Acaba, doğru mu? Yoksa yol yakın iken dönsem mi?» Muaşakada yaşın ehemmiyeti yok derler. İlk çekiçi gözle iki çeken gözün birleşmesi... Amma izdivaç öyle mi? Kalpleri birbirine çeken, ve bağhyan gözler dahi olsa, düğümlerin çözülmesine kâfirler seyirci gibi bakıyorlar... Bazan teessüre kapıhyor ağlıyor, bazan kızıyor fırıl fırıl dönüyor, bazan umurumda mı diye alaycı alaycı gülüyorlar. Fakat çatlasalar da, patlasaalr da düğüm bir gün çözülüyor. O halde evlenirken bu gözlere bağlanmak kadar çılgınlık yok... Yaş ta öyle... İki genç evlenirken, aşkları kadar, gençliklerine güvenirler. Fakat ailenin üç ejderi, maişet, çocuklar, vazife, omzuna yüklenince, ikisi de altında kalırlar. Muharrem Fevzi Amma erkek genç, kadın yaşlı olursa, bu üç ejder onun omuzlarına daha kuvvetle basmaz mı diyeceksin?... Ben öyle gençler bilirim ki, bu ejderlerin bir tanesi onları çökertmiye kâfi geldi... öyle yaşını almış kadınlar var ki, on sekiz yaşındaki kızdan daha genç, daha zindedir. Bu biraz sıhhat, biraz neş'e, biraz da hayatı olduğu gibi kabul etmededir. Aşk ta geçer, seneler de geçer, dertler de geçer, kâfi ki neş'e ve nefsine olan itimat kaybolmasın. Bu üç ejder neş'eyi öldürmez mi? Bu üç ejder, her kuvvetli gibi zayıfı ararlar. Kuvvetli bir karakterin karşısında yılan gibi siner ler. Kalbinin etrafına neş'eyi, sıhhati, azmi bir çelik ağ gibi örersen ne bu üç ejderin, ne ihanet gören aşkın, ne de senelerin oku giremez. Gençlik yaştan değil, gamdan korkar. Cîei Anne Şehir MecV'sî 'k Fırkasında dünkü İçtima Hazırlıkların sür'atle ikmali takarrür etti Dün C. H. Fırkasmda 4 saat devam eden bir içtima aktedilmiştir. İçtimaa Fırka kâtibi umumisi Saffet Bey riyaset etmiş ve fırkanın İstanbul vilâyetl idare heyeti azası ile müfettiş Hakkı Şinasi Paşa hazır bulunmuştur. Saat 14 ten 18 e kadar devam eden bu içtimada bilhassa belediye intihabatı hazırlıkları hakkmda müzakerat cereyan etmiştir. Belediye intihbatma bir ay kaldığmdan hazırlıklan lkmal için azaml surette çalışılması takarrür etmiştlr. Dünkü içtimada diğer fırka işleri de görüşülmüştür. Bu hususta Fırka kâtibi umumisi Saffet B. demiştir ki: « Bugünkü içtimaımız fevkalâde bir içtima değildir. Burada arkadaşlarla fırka igleri hakkında hasbihalde bulunduk.»