20 Şubat 1948 Tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 7

20 Şubat 1948 tarihli Büyük Doğu Dergisi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

e. A e kli ait AİT paşa gerek sadırâzam; gerek mazul iken istişare ettiğimiz za- manlarda kat'i bir rey dermeyan et- mezdi, Mesuliyetten, efkârıumumiye- den, tarihten ve bunlar kadar da ben- den korkardı. Bu. vehmi ibtirazlar on- dan, kat'i bir söz söylemek kudretini nezetmişti. Sait paşayı cülüs ettiğim güne ka- dar tanımazdım. O vakit, Ticaret Na- zırı Damat Mahmut paşa tavsiye etti. mani imiş. Filhakika muktedir bir kât Oz in pek meşhur.olan Ziya paşadan, Kemal beyden ve emsalin- den aşağı kalmıyan bir kâtip... Bâbıâ- linin maruzatını bizzat tetkik ge a müru cer riye ile de meşgul olur hükümetin sarayda Çi op- lanması, onun rey ve içtihadı eseri idi, Babıâli hükümetin, saray da saltanatın merkezi olmasına nazaran, saltanatın hükümete tefevvuku icap edermiş. Bunu söyliyen bizzat merhum idi. Fakat ben çekildikten sonra intişar eden hatıratında o böyle söylemiyor. Benim sözüm Babıâlinin kuyudatiyle de müeyyeddir. (Hazinei evrak) dan aşırılmış vesaik varsa (Yıldız) sarayın- dan giden evrak, cebri noksan eder. Tunus. Mısır meselelerinde de hep (levtelâal) ile günler ve aylar geçir- mişken, hatıratında, kusuru bana tah. mil ediyor, Halbuki bana kusur sure- tinde isnad ettiği şeylerle ben iftihar Tahsin Berin haltıratından : Harici siya giltere ile asla mesele çıkarmamak, Makedonyada olduğunu unutmamak, çinmek, Balkanları ve körkunç bir döeman olduğnr İngiltereden muaven bu KİL Sİ, söylemişti. siyasetini takip ederdi. Sultan Hamidin en çok çek hattından dolayı ğinden muzu esasındar mağa çalıştığı aşikâr i bet, zıddiyel ve münafes: ri siakialscnk meseleler çıkarmak idi. dağ prensi Nikoladan dişide fevkalâde ikram edilmişt | Abdülhamit Tezimiz Etrafında | Sultan bii siyaseti hariciyede mesleği şu idi: Almanyaya istinat etmek, diger devletlerle mümkün RM ik ge- birbirine karıştırıp Bulgarlar ve Sır sında nifak ve ihtilâf yaratmak. Sultan Hamit Rusların vakit vakit başmız getir- miş oldukları felâketleri hatırdan an onun en yakınımızda gayet arı zaman, indiği devlet, Akabe körfezinde tahaddü Sultan Hamit pek telâşa düşmüştü. samimi dostu ba her fırsatta tekrar ettiği halde, Mısır üzerindeki derim. O meseleleri birer vesilei harp ittihaz etmek fikrinde değildim. Ben daima harbin aleyhinde bulun- um. Tunusta ısrar etseydim, belki Suriye'yi, Mısırda inad gösterseydim, muhakka' — iletimi ve belki Irak'ı kaybeder Yal ya aşanı$ nimeti inkâr değil, hakikati de tahrif etmesine te- essüf ediyorum. Lâfzi hâkimiyetleri mubafaza edeceğim diye. hakiki hâ- kimivetleri tehlikeye koymak caiz değildi O kadar mütereddid ve vehham elan Sait paşa, bazan cesur da olur- du. Mısır meselesinde bir aralık İngil. dan asker rdi. İngilizlerin Mısırı işgal etmesine Fransızların muarız bulunmasından ümidvar almuştu. Ben mâni oldum. Mamafih Gazi Ahmet Muhtar paşa da hazır olduğu halde keyfiyetin bir ke- re de Meclisi Vükelâda tezekkür edil- mesini tavsiye ettim. Muhtar paşanın eh like savuşturuldu. Ve Fi güne kadar ne elini uzattı, sini çıkardı. Bu devlet, inşallah, korktuğum ne- ticelere uğramaz! İradesi metin olmi yan şevketli biraderim hazretleri, dev- letin mehamı umuriyle bizzat iştigal nede se- edemedi. Bundan sonra gelecek bira., der ve oğullarıma nasihat ederim ki, artık uzun, kısa muharebelerle uğ- raşmasınlar. Rusyayı idare etmek, İn- Avusturyanın gözü rplar ve Yunanlılar ara- söylerdi. Sultan Hamidin Rusyaya karşı akim hakkındaki kanaâti sarsılmaz bir halde idi. Vaktiyle Ruslar, Deyil Âliyeye karşı gayrikabili kabul bir takım metalip serd ile pall vk ap tahşidatı askeriye yaptıkl bulunan İngiliz murahhası (Lord Salisbori) İngilterenin Tü tersane konferansında hazır rkiyeye muavenette Bnndan dolayıdır ki, Rusyaya karşı idarei maslahat İngiltere idi. Hattâ bir aralık Hicaz esele İngilizlerce izani &dildi- i, zahiren, devletimizin hukuku- yı a ve Bahriahmer taraflarında bir takım hâdiseler çıkar- *#** Balkan Sesle rine karşı takip edilen siyasetin esası bunlar arasındaki reka- eti muttasıl körüklemek, bu devl etlerin anlaşmalarına im- Bu hususta Sultan Hamit en zivade Ka- istifade etmişti. Prens Nikola İstanbula geldiği zaman ken- ti. Bir kere daha demiştim: Galibi- yetle biten harpler de mağlübiyetle neticelenenler kadar milleti yorar. (Şan ve şeref) gibi şeyler, her ta- ı mamur ve hâl ve istikbali İkinci Abdülhamid o aleyhinde — İsviçre'de (Jönev )de çıkarılan ve Mason parasiyle yaşatılan (Osmanlı) gazetesi şeref peşinde koşmaları kadar hem gülünç, bem feci birşey yoktur. #** Saltanatın son devirlerinde bir Bal- kan ittihadı vücuda getirmeyi emel s i çalışıyordu. Balkan devletleri iki teblike karşısın- da idiler: Rusya ve Avusturya. Ahvalin ilerde ne şekil alacağı bi- linmez, Rusyanın Harbi Umumide inhilâl ettiği görülüyorsada talihi henüz tayyün etmemiştir. Bir seneyi mütecaviz zamandan beri dahilini sar- san ibtilâlden kurtulursa - daha büyük olmasa bile- daha kuvvetli bir Rus- ya meydana gelir. Şimdi orada fikir mücadelesi var Fransa İnkilâbı Kebi- rindeki mücadeleden daha şiddetli bir cidali fikir Ben Balkanlı ıları öl iki teblikei müştereke karşısında ikaz etmeğe ça- lışıyordüm : Bosna ve Hersek meselesinde ku. ru bir namdan ibaret olan hâkimiyet- ten vazgeçmek gibi lâfzi bir fedakâr- lığa ta tavizatı müfide alacak. tım ya kralı (Karol), evvelâ Mr gösterdiyse de yavaş ya- vaş yola geliyordu. Başlıyan müzake- rat semeresini vereceği zaman Tem- muz İnkilâbı tahaddüs etti. Hattâ Mü- uğrama anasırı dahiliyeyi telife çalıştılar. Ve bu ihtilâfı temin etmeden dünyaya meydan okudular. İşte benim o kadar arzu ettiğim ve çalıştığım ittifak hiç istemediğim bir Ke yani aleyhimizde vâki ol- ünün birinde dört Balkan lili. birden üstümüze atıldılar,

Bu sayıdan diğer sayfalar: