10 Aralık 1938 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 9

10 Aralık 1938 tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SAHİFE 8 General Şan-Kay-Şek'in sevgilisi Parl asabileşmişti. Başını İki tara-;ve neşesini kaybetmişti. fa salladı. Eleni bunü görünce, —— Ne kızıyorsun -dedi- yalan m öylediklerim.. im de sana hâber veriyorum * bedbaht kardeşim. Öldü o, öl Atina caddesindeki köprü va: ya, işte onun önündeki dönemeçte bir otomobil zavallıyı çiğnedi. Purinin gözleri dehşetle açıldı. E lenin bileğini yakaladı ve bağırdı — Çabuk söyle, kim öldü, kim! Babam mı?, — Bayırl.. Hayır!.. Baban ölsey. di daha iyi idi. Nihayet ihtiyar bir Adam.. Fakat o.... Başını iki tarafa salladı; — Zavallı o1.. Pari, nihayet hakikati anlar gibi oldu; — Sakınt.. — Evet ya, evet ya!.. İşte ol Pari ayağa kalktı; — Niko mu? — Evet, işte o zavallı Niko! Pari, keskin bir çığlık attı, Birkaç âadım yürür gibi oldu ve sonra yu . rlandı. Zavallı genç kız, bayılmış- Teni, birdenbire yerinden fırladı kendi kendine; küçük hanım güzelliğine — güvenir, fşk yapar, madam bilmem kimin e- vinde aşıkı ile başbaşa kalır. Sona bana kinaye kinaye söylenir.. Âşık de çek bakalım” sevda O bayılsın, sen ayılt... tleniyi, kucaklıyarak, sürük- bir şezlongun üstüne yatır- me biraz su serpti, bileklerir ni, kollarını oğuşturmağa başladı. Zavallı kız, biraz sonra hıçkırık- larla kendine geldi: — Nikot... Zavallı Nikam benim! Diye inledi. © bası gelmiş! yü açtı.. İşte bu eksikti -dedi- öyle ya,| | bu sırada kapu vurüldü. Ba-| . Eleni fırladı ve kapu-'racı; allr adarm, çok yorgundu. E- -diye bağırdı- kalk, — N o Eleni, neyin var senin? — Hi Hiç fakat, gel bak, Pari İşte bak, gene ber |a oldu?.. Pari hâlâ kendisini toparlayama- nıştı.. Kendisini boğacak' dercecde zuvvetli hıçkırıklarla ağlıyordu. Babası, heyecanla ona doğru koş- u: — Pari, yavrum!.. Eleni, manidar bir tavırla biraz ile- zide durmuştu. Pari cevap vermiyordu. Başını babasının göğüne dayamış, hiç duür- madan ağlıyordu. İhtiyar baba, endişe ve merakla Eleniyo baktı. Eleni, fırsatını bulmuştu, taşı ke. diğine koymak istedi. Başımı iki tara- fa salladı: — Ah, gençlik!.. İnsanım başına neler getirmiyor? Namuslu ve ihtiyar kunduracı blr- denbire irkildi. Bu da ne demekti? — Süyle, ne var Eleni?, yoruz? Eleni; — Hiç -dedi- hiç!.. Bir gönül ma- cerası, Zavallı adam donmuş gibi kaldı ve kızını kucaklıyan kolları, harare- tüini, sıkılığını kaybetti. İçine şüphe düşmüştü: Acaba, kızı bir şey mi yapmıştı?. Kızının başından bir macera mı, şe- refini, namusünü lekeliyecek bir hâ- dise mi geçmişti? Bidenbire hiddetlendi ve, kucağım- daki yarı baygin vücudü — şiddetle Barstı.. — Kalk, doğrul!.. mam.. Pari, gözleri-yarı pt ! , — Bağa! j Diye inledi., Fakat ihtiyar kundü- Ne-olu - Yokaa- karış - — Babanın Allah belâsını versin nlat!.. Peyce de çökmüştü. Bilhassa kıruı yidin, kendini nerelere sattın biçare öla ükten sonra artık eski sıhhatini| kız!.. — Devam edecek — Mahkemede kadınlar pantalon giyebilirlirler! Mes'ele, uzun bir münakaşadan sonra nihayet halledildi Kadınların pantolon giymeğe hak- ları var mür? Şüphesiz K, vardır, diyeceksiniz. İstiyen kadın pantalon da giyebilir, Ceket de. Fakat Los Ancoles mahkemesi bu fikirde değilmiş. Geçen gün Los Anceles mahkeme- len birinde bir dava görülüyor- Muş. Bu davada Holivudlu bir ka- dm muallim olan Mis Helen Hulik Bahld olarak dinlenecek. Miş Helen Hulik, ne de olsa, Ho- llvudlu. Elbette bir başkalığı olacak. tekim, şehirde hep pantalonla gez. Mektedir. O gün mahkemeye de Ayağnda krem rengi pantalon, Üze- Tinde mavi bir kazakla geliyor. Los Anceles hâkimi bu kadını gö- Tünce birdenbire kızıyor. Ve davayı erteği güne birakıyor. Mis Helen Hulik de inatçı bir ka h. Ertesi gün mahkemeye «krem mavi kazak» la Kelmiyor ama, tersine, mavi bir pan- Tengi — panlalon, lon üzerine krem rengi yün fanil; Riyip geliyor.. Bükim, tabii, alay edil da, Bu sefer öfkesi daha fazlala- #WYor ve davayı gene ertesi güne br. Takmakla heraber, is Hulikf eriyaseti ayni zamanda. mühakemey tühkiriümir bir hareket» takındığın- dolayı beş gün hapse mahküm liyor. Fakat Holiyutlu muallim — itirazd” — Mahkemeye krem rengi panta- |" , mavi kazakla gelinmez, diyor, bulunuyor ve müdafan hakkı istiye Los Ancelesin en meşbur avu-'ni katlarından birini *tütüyör, “üçüncü gün mahkemeye — yenl'bir dava ile geliyor. Lâkin, busefer kıyafetii deıııtır. mek nezaketini de göstermiş, lâcivert pantalon ve lâcivert fanilâ giymiştir. Avukat da, bir kadının istediği gibi giyinebileceğini, mahkemeya de is. Lerse pantalonla gelebileceğini iddin ediyor ve mahkme' heyetine - kabul ettiriyor. Bu suretle Amerikada yeni bir da- « halledilmiş bulunuyor. İngiltere kraliçesinin yeğeni — Baştarafı $ nci Sahifede — çarson yoktur. Yalmız Mister Fane “uradaki ihtisasını bitirdikten sonra 'talya, Almanya ve Fransaya da git- melidi renmek bir garson için lözumludur. BÜYÜK BABANIN BAHŞİŞİ Mister Fanenin ilk müşterisi büyük | - Malümdur |berlayn Almanyaya, Orta Avrupa Ki bu Lord 1918 ten 1933 yılına kadar| babası Lord Klentandır. Gali prensinin müşaviri hüş ve ve - idi. Torununun hirmetiri nun olan büyük baba , torununa fer niştir. Mister Fane, yedi yıl oulım'k ve 'ai bilen bir garsondür. t | Ne halt | mem. kalüde olmamakla ıyi bir ımsçiç ver-i ÇANADOLU) Pravda yazıiyor: Şarkı Avrupa ve Balkanlar hareketinin düğümü olacaklar! Romanya kralı Karol Moskovada çıkan « Pravda » Romanya kralının son ziyareti hak-| :ndı ezcümle şunları yazmakta- «Son Münih anlaşması, faşizm için yeni ekspansiyon sahalarına yol) vermek itibariyle küçük devletlerde şiddetli heyecan — uyandırmaktadır. unlar Avusturya ve Çekoslovak ya misalinde kendi muhtemel akı betlerini görmektedirler. Bu endişe Romanya kralını uzun bir yolculu- ga mecbur etmiştir. Yugoslav reja- nının Londra seyabatı da gene böy- le bir endişe ile izah edilebilir. Çün- kü Avusturya ve Südet toprakları- nın İşgalinden sonra Almanya Ce- nubu şarkiye olan savletini — arttır- mıştır. Bu mintaka faşizm ile İagil tere ve Almanya arasında- bir çar pişma sahası olacak gibi görünüyor Halbuki bu mıntaka faşizm için yal miz zengin bir ham madde ve erzak, anbarı değil, ayni zamanda Yakır Şarka ve daha ilerilere akımak İçir kuvvetli bir stratejik istinadgâhtır Bu itibarla Buralarda faşizm, Remna- Berlin mihverinin tabit müttefikle rini arıyor. Nitekim Alman İktisad nazırı Funkun son seyahatinin İneticeleri Yugoslavya ile bir ticare' 81 olmuştur. İngiliz ve Fransız ser- mayesinin olunu kapatmak için yap” lan bu hareketlere, Almanyanın sor zamanlarda Romanyaya, Romen ta- bit membalarını müştereken işlet- mek yolundaki müsirrane - teklif munzam olmaktadır. Zaten Almar sanayüi Bükreşte - son zamanlarda mühim — imtiyazlarla kuvvetli bir mevki almıştır. Buna karğı İngiltere ve Fransa- 'nin yapacağı nedir? ngiliz ve Fransız — opozisyon |matbuatı kralın son ziyarelirin neti- celerinden açıkça ademi memnuni- yet beyan etmektedirler. Vakıa İn giltere Romanyaya 25 milyon sterlir lik bir ikrazı kabul etmiş ve İngiliz de faâl bir istirak teşehbüsüne giriş mişlerdir. Fakat bazı İngiliz meha- filine nazaran bu yardım, İngılıen— nih Alman hulülünü durdurmak için ne dereceye kadar muüktedir olacağı hakkı dıı bir fikir verecek mahiyet- Filvaki muhafazakâr İngiliz mat- buatı, Romanya kralının, memleke- tinim faaliyetlerini Almanya ve İn- giltere ile genişletmek Fikrinde ol- Çünkü büyük'lokantalarda da | guğunu kaydetmekte: ve fakat bu| — Hemen'koğarak peneeroden > dışarı Thtisas yapmak ve yabancı diller öğ- fikirin Cemberlayinin politik hare- ketlerinde kâfi müzaheret bulmadı-| danı yazmaktadırlar. Bu matbuatın fikrine göre Cem- ve Balkanlara hulül için imkân ver- mek istemektedir. Münih anlaşması üstünde kayal lere dalan Fransanın da fikri budur. nenin, mümaşat t Hulâsa, Şarki Avrupa ve Bal - bir imperiyalizm Tetmektedir. Geniş bir emperyalizm ve Türkiye ile de bir'kredi anlaşma | Nitekim Fransa hariciye nazırı Bon- Romanya kralına - Berline| iyesinde — bulunduğu okantacılık sanatı yapacağırü ve an-|haber verilmektedir. -ak bü kadar zaman zarfında sanata sahip olabileceiğini söylemektedir. Kra |kanlarda ge in yeğeni, hakikaten nüzik ve İşi- ha İrRhibesine aittir: Râhibenin ruhu da- reketinin yeni bir ukdesi, ıqekkül 10 Burtacı 58 Cumarte BÜYÜK SARAYLARDA RUHLAR Kardeşinin sevgilisini diri diri gö- men rahibenin ruhu da gözüküyor Dehlizde her sene bir gölge koşuyor. Şimdiki Dük dö Vindsorun bir sarayında da böyle bir ruh dolaşıyormuş! İngiltere adalarında kral ve silesi efradı turafından meskün bir tek sa- Fay veya şato yoktur ki bir veya bir kaç ruh tarafından zaman zaman zi- yaret edilmesin. Meselâ Sandringham| sarayında her sene Noel gecesinde!| Sandringham rahibesinin ruhu görü. nür. Yedinci Edvardın eski bir manas-| tırın ankazı üzerine yaptırdığı bu muh. teşem sarayın uzun koridorlarında her| Noel gecesi bir rahibe hayalinin görün-) Mesi artık saray halkının alışık olduğu bir hâdisedir. Teymis nehri kıyısındaki Vindsor kasrı tamam yirmi üç tanınmış ruhun cevelângühıdır. Bin seneden fazla bir zamandanberi İngilitere krallarımı si- nesinde barındırmış olan bu kale gibi mazgallı, tarihi ve muhteşem binada iki de bir de bir takım hayallerin görü- nüşü avam arasında ona büyük saray idini taktırmıştır. Maamafih Vindsor sarayında görünen ruhların hiç - biri çorkunç değildir. — * Orauda en fazla görünenlerden biri Xraliçe Elizabetin, diğeri de kral birin- i Şarlın rühudür. Bu iki ruh da von İkl yüz senedenberi muhtelif fası- larla, krallar, bendegân ve hizmet-. “Arlar tarafından görülmektedirli Almanya imparatoru Frederiğin ka. paratoriçe Frederik, İngiltereyi Londradan bir manzara.. çehreyle görünür. Teymis nöhri üzerindeki Hampto: Şimdiki Vindsor Dükü, daha prens|saray, sarayı yaptırmış olan kardins! Döğal iken emrine Londradaki St. ja-| Volsey zamanımda ait bir sürü-ruhla- mes sarayı tahsis edilmişti. Bu söray|rın cevelângühıdır. Orada en fazla'gü- bekizinci Hanri tarafından eski birirünen iki hayalet vardır: Bunlar An miskinkâneni ursası üzerine yaptı- Boleyn İle Catborine Hovard'ın ruhla- ;ğ;'rî:':m':* Vindsor kasrinda |/ iıştı. Sarayın Kocaman havlusunun 'ridir. Bü zavallıların ikis! de krallar İaNER Na BLE Fü öğle Yamağın|EYER bir köşesinde arasıra görü- , ;î::.f.:îî.ı: ;mîî,;ngr;:;: ı;ğn —nıu:ır;:n—ııu. lariydı. Bir gün, kraliçe An Boloyn ile Şi YŞ D SÜ va gSSD <ral sarayın kilisesinde diz çöküp dua ga Ş gha sitikleri bir sırada içeriye baş piskopos vasinı yaran İmparotiçe büyük bir ması L L aN L hanlar. onuü | ranmer girmiş, kralın avacuna usül T::ıııı“ı:: T"'M'":o;“:m” ğ" ancak «çok Korkünç'bir şey gördüm |<a, Rraliçenin- başka- biriyle münaza; okumağa koyulmüş, bir Kİ z Ğ VU u irh eti olduğun! bat eden b Südöet nakbu: kütüpbkünede 'yalaız ol diye tarif edebilmektedirler. beti olduğunu isbat eden bi Sent Coyms sarayında arasıra görü-|kıştırmıştı. Kral bu kâğı madığını histederek birdenbire başını V ) ğ b n jer Jet te kral - ik muhafı t et İzakdirmış. ve yanı başinda, güler bir| 00" diğer bir hayalet te TnT MA RUR İ İSöğireyli * di kendisi: Şarlın yenç ve güzel metresi ılü—e— dö-İv iki silühşör kraliçeyi sür ÖŞÜCCE'lE - BERKİE ÖERLAŞÜNREK ( İi CİSİN? | Mazarine aittir. Düşesin. kiliseden çıkartmışlardı. Kra sakmakta, olan;bir şövalye görmüştür. | / L N G btlği dalrezinden, ara-İdan aonra kendi dafresine kilidi Bir ah biribirlerine bakışmışlar, son- İ Ş sıra şeffaf bir tül geceliğe bürünerek :;:':['3;3::2:':':::'& :':; çıktığı görülür. Aradan iki gön geçilkten - yi larından birinin tepe-|liçe bir fırsatını bularak ba Alykaln birdönbirü türetinden . sileii İskoçya dağlarından birinin tepe-|liçe bir fırsatımı bularak ihaytet ve'bi z sindeki Balmorul kasiının da bir haya: |YeTden kurtulmuş, sarayın T SAĞT LA M Te TU aa a vi e riy. Bi G Tani tonun | dehlizinden koşarak - kiliseye nüstüe', - Bü ruh “dalma — şatonün | SeN İmparatoriçe'hatıratında, — göklüğü | Dütfağının bulunduğu yerde görünür. 5 bu hayalin, Kromvolin diktâtörlüğü sı.| ONu bazıları irl, parlak gözleriyle İn İ Atıralar uy Kral dunda Vd rısmd.q'hııillere parlümentosunun ka- | YANA, yiyecekmiş gil _hnknıı Küyet U k İzun-bir egnavar olarak tasvir edorkoen lenme reki hayalet belki de ğ sene evvel ölmüş-bir cüzamlıya aittir. Bü hâyalet o kadar şekilsiz ve bi çimsizdir ki şimdiye kadar onu gör- küğat Si ikumuğ, ri yâe liyorek ve se- miş- sonra kPt. sedildiği . Üzun rynek Kraliçe ondü öyle merha. #evgri bislerini öyle tahrik ede- andıracak, onur rariyle kafası uçurulan genç Kral Stü- S Na i ki keal onu uffedecek, idam ka. urt'ın portrelerine çok benzediğini yaz- |HT ';““"*»'"k""ıb“tzm'b'î' yüzün. | vazını eliyle yırtacaktı. ; at a bi ; maktadır. DA Lâkin talih zavallı kraliçeye “gülme. nsan ve göksünden kanlar akan -bir olarak tasvir ederler. K 'Daha ridorua ırtasında iken muhafızlar tarafından kalanmış, feryatlarına rağmen tek- z bucaksız ki Kraliç& Mlizabetin hayalini sarayda bir çok kimseler müteaddit defalar gör.| Balmoral şatosundaki ruhun kim müşlerdir. Bunların hepsi — kraliçeyi |ait olduğu malüm değildir. Maamafih gayet kederli bitkin bir vaziyette gör-|İngiltere kralının İakoçya dağlarında.| sar hüeresine sürüklenmişti. müşlerdir. Prenses Rentrice baklye kra|ki bu malikânesi eski bir Takoç dere.| Ondan sonra da kralı bir daha gö- liçenin hayalini bir gön balkonda otu.|beyinin şatosunun harabeleri üzerin: | rememişti. lüğü şey celiğdim rur bir vaziyette götmüştür. Hayal bir| kurulmuştur. ve İzkoçya — derebeylik | barlak baltı kaç dakika hareketsiz olarak balkon-|devresi tarih sayfalarıma kıpkızı! bir| Sarayın sakinleri zaman zaman u- da oturmuş, 'aonra birdenbire gözden |renkle aksettiğine göre hayaletin ne.| sun Koridorda çığlık sesleri duyarlar, ır. Bir defasında da pren-|den ıstıraplı bir çehreyle ve kanlar| ve bazan”da-bir gölgenin koştuğunn se$ gene ayni sarayda, kendisine tahsis|içinde görüldüğüne şaşılmamahdır. | sürürlerdi. edilen odada öturürken birdenbire dı-| , İskoçyada tek bir eski şato veya kü-| - Seneler vardır ki sarayda feryat işi- şarıda bir patırdı İşitmiş, pencerenin|Sir harabesi yoktur ki toprağı, ates| lilmemişti. Maamafih arasıra bir ta- içinde uyumakta olun ve daima bera-|kan, cinayet, aşk hiyanet ve faeia e am ” İniltiler duyulmaktadır. Dehlizde »berinde gezdiği siyah kedisinin pence. | yoğrulmamış olsun. Balmoral hayaleti|her sene bir gölgenin koştuğu görü. reden dişarı bakarak korkü ile sırtını |bu eski, kranlık günlere alt olsa ge |'ür. ıııbımııııu görmüştür. rektir. Ayni dehlizde Catherine Hoyard'ın Şimdiki kralın ikamet ettiği Buo-|vayali de dolaşır. Catherin, betbaht kingham saraymda da daima bir hü-| yrtağının hayatını kurtarmak. için o iyalet görünür. Bu, bir papasa aittir. | dehlizden yüzlerce sene evvek krala Bückingham sarayının inşasına kral| <oşmuş lâkin onun bu tavassutu fayda gdördüneü Core tarafından başlanmış İvermemişti. Şimdi onun ruhu Kayet şaray onun halefi olan dördüncü Vi yus bi de ile ve sessiz sadasız sa- İyam tarafından tekmillenmiştir. İ*ayın koridorunda görünür ve kaybo, Hayalet, ortulık karardığı vakil bir- u.r (denbire sarayın garp cephesindeki w Markız Markoni niş terasında, parka inet üzun mer. — Baştarafı 8 inci sayfada — divenlere yakm bir noktada — bel Ve kaybolur. Sarayın arsası e« Yiliseye'aittir, Haynlet, belki ha le, Kulaklarımıza koyduğumuz İer da büyük bir günah veya cinayet l6 | elsiz ahizesinde; uzaklarda kalan Ciği noktaya ruhu gayri mer'i bir zim- | çir sevgilinin telefondaki sesinde, 20 cirle bağlı kalmış olan Vestmininter | hci asır nı,m. daima dipdiri gözleri- rahiplerinden birine aittir. sarkmış, o anda, karanlıkta - bevazlar giymiş bir hayalin yürüyerek pencere- nin altından gecip Wlxıkiuiunu gör- müştür, Sandringham ıırxvuıdı Körünen ra- hibenin bir de hikâyesi vardır. Riyaye- te göre bu ruh, Takip olmak - islediği halde bir kıza-i ıışık olarak bu işten vaz-|dı göçen erkek' k)r&çin&n sevdiği güzel bir şövalye Kizım: zorla manastıra ka-| pay'an ve onun hücresinin -methaline düvar Ördürmek suretiyle onü — canlı calılı, gönen İhtikamcı Sandringham 'pfeı çakyra batmış Jmı]er ye Ö- #OYÜŞEK di gibi dönük ve bulanık bir

Bu sayıdan diğer sayfalar: