— Ne gülüyorsun öyle, pir yamurcak! Dedi. Genç bir kız sansesi ve büyük annesi olacaklar galiba: iki kadınla 10 kakta yütüyordu. Bir sinema afişinde, hakikalen gülünecek bir şekil vardı *6, güldü zavalhı kız.. İhtiyar kadın; heman ona yaklaştı: — Ulanmaz .dedi.: gülünür mü hiç?. Diğer, biraz genç olanı da ilâve etti: — Pişmiş kelle gibi sekaklarda mratılman.. Bit sile meclisinde oturuyordak. Yetmişlik, bir zarif ihtiyor, başından geçen eeki bir gülünç bâdiseyi anlatıyordu. Gülüyorduk, İhtiyars — karşı; bise gülmek sandetini verdiği için, içimizde mihayetsiz bir çökren doyarak gölüyordak.. Yanıbaşımdaki bayan, bir aralık çıktı. Kocam da böraber.. Fakat biraz venra yerlerine geldikleri saman o demin gölen çebrede, şimdi derin bir mwtırap ve hicap vardı.. Derkal anladım; kocas onu çağırınış ve kemdisine, mükemmel bir ahlâk dersi vermişti: — Ne diye bu kadar gülüyorsun diye!. t Evu, dünün terbiye ve ehlik telâkkisi, gülmek gibi eo tabi, ea ma #ein ve ea temin ruh tezahürlerimizin karşısına dikilmiş, hilâ ve hâlâ “ayıpn diyot. Göülmekt.. Gülmeki... Ahş; bu me sandettir insanlar İçla?.. Düşünüyorum: Benim annem, hayatında me kadar ax gülmüştür. Hatırlıyoram: Doğduğam kasabanın halkı ne kadar çok az gülüyordu!. Hatta köylüle.| rimle gülünce, ne kadar da gayri tabil oluyorlardı.. Bizde bakikt tebessüm, yani ge bötün saadetimizin ifadesi, ça bize yeni bir hayat aşkı ve zevki gey, asırlarca tokatlanıp durmüştar. Eğer varlığımıda, eke melânkoli tesahârleri varsa, bunu bütün silsilemizin çülmeğe L Tr y Mahsul menşeleri Fransanın en meşhur profe- sörlerinden ve âkâdemi azasın - dan Biffo ban meyvalarla mah- süllerin menşoini tespit eyle- lisinden, şeftali Çinden, kayası Türkistandan, badem Afganis- tan, zeytin Mısırdan ve üzüm Asyanın — muhtelif yorlerinden çıkmıştır. Güzel bir buluş İngiliz — ticaret gemilerinde çalışanlar için Plimutta umumi bir kulüp tesis edilmiştir. Bu kulübün tabi azası, ticaret ve posta vapurlarındaki mürette- Dattır. Banlara, az bir zaman içinde örgü işleri öğretilecektir. Mürettebat, seyahat esnasında boş vakitlerini bu işlerle geçi- recekler ve İngiliz ordusu için fanilâ, çorap, çanta ve torba öreceklerdir. Mucidler yetiştiren temleketler Dünyada en mucid ya ratan memleket İngilteredir. İngilterede 1937 yılında, muh- | telif sanatlar üzerinde yeni icad- lar vücude getirenlerin, tam502 | kişiye baliğ olduğu tesbit edik . miştir. Tcad kabiliyeti, İngiltereden #onra da cenubi Afrika İngiliz müstemlekelerinde gözükür. Bu- rada da, ayni yıl içinde, 479 — kişi muhtelif icadlarda bulun- müştur. Almanya da mucid yetiştiren memleketlerin üçüncüsüdür. — Almanyada, geçen sene 244 mucid kaydedilmiştir. Bunların bir kısını sanâyide çok mühim — icadlarda bulunmuşlardır. * Amerikada da, - 204 mucid tesbit olunmuştur. Meşhur bir yat — Meşhur mucit — Markoninin yatı, İtalya hükümeti tarafından satın alınarak müzeye kalbedil: mil- yarderlerinden Davit — Luntav, | bu yatı satın almak için, Mar: koninin varislerine müracaat at: miş ve mühim bir para - teklif — eylemiştir. 1937 yılında | ktalya bükümetinin, bu teklif karşısında ne yapacağı, henüz belli değildir. Markoninin yatı için muhtelif rivayetler vardır. Bazı kimseler; bu yatın, meşhur mucit tarafın. dan sureti mahsusada yaptırıl- dığını iddia ediyorlar. Halbuki | hakikat hiç te öyle değildir. Markoni derecesinde meşhar olan bu yatın eski sahibi, Avus- turya Arşidükü Jozeftir. Umumi harpten — sonra, — Avusturyanın bütün harp ve Ticaret gemileri gibi bu yat ta müsadere edil- miş ve İagilterenin — hissesine düşmüştü. Markoni, bilâhare bu yatı beğenmiş ve İngiltere- den az bir para mukabilinde sâtın almıştır. Görünmiyen servet! Kopenhagda, bir borç mese- lesinden dolayı büyük bir evin eşyatı müzayede ile satılığa çıkarılmıştır. Eşya, evden satış yerine nakledilirken yolda eski bir. dolabın kanadı - açılmış, dolu bir çorap yere düşmüştür. Çorabın düşmesile çıkan ma- deni ses, hamallarla eşyayı nak> leden memurların dikkat naza- rtını çekmiş ve bir. Mmemur, ne olduğunu anlamak için, koşarak Si TAYYAR ÇAF' ... çalınmış N SEANSLAR: Her gün : 3 — $ — 7 — 9,75 de ANADOLU devamda aa Fuarda inşa edilecek atış poligonu için lâzım olan spor silâhları ile atış İlevazımının Türk Spor Kurumu genel mer- kezi tarafından verileceğini yazs mıştık. Atış poligonu, buseneki fuara kadar inşa edilmiş ola- cağı için ihtiyaç şimdiden te& bit olunmuş, genel merkeze bil- dirilmiştir. Devlet ziraat — işletmeleri ku- rumu da buseneki - fuara işti- rakle 15000 liraya bir paviyon inşa ettirecektir. Bu paviyonda devlet zirai müesseselerinin is- tihsal ettiği yağ, süd, peynir ve bira satılacaktır. Trakyaya seya- hat hazırlanıyor İzmir Antikite Severler ku- rumu namıma, Hazirana doğru Trakyaya bir seyahat tertib edilecektir. Bu hususta Anka- rada bulunan valimizle Trakya Genel müfettişi General Kâzım Dirik ârasında görüşmeler yar pılmıştir. Seyahat programını B. Mehmed Aldemir tanzim edecektir. Esnaf bankası heyeti umumiye içtima: Esnaf ve Ahali bankasının Heyeti Umumiye içtimar bu ayin yirmi dördünde yapılacak- tır. İçtimada Vali namına B. Sırrı Şener ve B. Mehmed AL- demir bulunacaklardır. Ölüm Kulalı merhum B. Süleyman “Ekremin kızi ve B. Ali Rızanın eşi, vilâyet jandarmaa komutanı binbaşı B. Hulüsi Gür, öğret- men Ziya Gür ve Kula parti başkanı avukat B. Haşim Gü- rün valideleri Ba. Adile müp- telâ olduğu Zatürre hastalığın- dan kurtulamıyarak — vefat — et- miş, cenazesi evelki gün ihti- falle kaldırılarak asri mezarlığa defnedilmiştir. Merhumenin ai- lesi halkına taziyetlerimizi — su- nHarız. çorabı. yerden almıştır. Tesa- düfe bakınız ki, yere düşen ço- rabın içinde, tam elli bin flo- rin varmış! Ev sahibi, kimbilir kaç sene- denberi orada saklı bulunan çoraptaki paradan — haberdar olmadığı için, parayı görünce şaşırmış ve hemea maliye me- murlarına koşarak borcunu ver- miş ve eşyasını kurtarmakla berâber, kend'sine de mühimce bir para kalmıştır! IİCA:PARAM Sehir Dahili Haberleri |Fuar hazırlıklarıIBir seyyar satıcı, | bir polisi yaraladı Polis memuru hâdise esnasında sivil giyinmişti Pazar günü saat on birde İkiçeşmelikte Mumcu kahvesi civarında bir vak'a olmuş, sey- yar satıcı Mustafa oğlu Mehmed Ali bıçakla polis memuru Bay Abdullah Atateki üç yerinden Ağır sürette yaral amıştır. Vak'a şöyle olmuştur: Seyyar satıcı Mehmed Ali, başına topladığı bazı kimselere tombala çektiriyormuş. Şehid Fahreddin polis karakola mü rettebatından 170 - sayıl polis B. Abdullah, izinli olduğu için sivil giyinmiş olarak oradan geçerken bunu görmüş ve ya- sak olduğunu söyliyerek: — Buradan çekil, git. Demiş. B. Abdullah, biraz sonra tekrar oradan geçerken Meh- med Alinin tombalaya devam ettiğini görmüş, kendisinin po- Ks olduğunu söylemiş ve onu karakola götürmek istemiş. O vakit Mehmed Ali, polise karşı gelmiş: — Bana dokunma, fena ola- cakl. Tehdidini de savurmuş. Polis karakola götürmekte ısrar edin- ce kavga çıkmış, Mehmet Ali, bir müddet polisle çekişmiş, sonra bıçağını çıkarmış, omü- zundan ve sol kaşı üzerindan polis B. Abdullahı ağır surette yaralamıştır. Mehmet Ali kan içinde yerde yatan polisi bıra- karak kaçmak üzere — iken yetişen resmi elbiseli bir polis tarafından yakalanmıştır. Yaralı B. Abdullah memleket hastane- sine kaldırılmıştır. Tahkikatımı- za göre çok kan kaybetmiş olduğu için vaziyeti tehl.keli keli görülüyor. Tahkikata müd- delumumi muavini B. Cevad Özpay tarafından el konmuştar. Ziraat kongresi Ankarada toplanacak büyük ziraat köngresi için şehrimiz Ticaret ve Sanayi Odası tara- fından hazırlanan rapor Ziraat Vekâletine gönderilmiştir. Kültürparkta Pazar günü Kültürparkı 10819 kişi gezmiştir. Paraşüt kulesin- den atlama sporlarına başlan- mıştır. Şeker geldi Dün İtalyan bandıralı Albano vaparile Triyesteden 12000 çu- val şeker getirilmiş ve limanı- mıza çıkarılmıştır. | Toprak bayramı ——— Dün Burnavada kutlulandı Beyaelmilel Toprak bayramı dün öğleden sonra Burnava Ziraat mektebinde yapilan tö- renle kutlulanmıştır. Törende Vali muavini B. Cavit Ünver, Vilâyet Ziraat müdürü, Ziraat mektebi müdürü, Ziraat Müca- dele istasyonu ve bağcılık ens- titüsü müdür ve memurları, öğretmenler, talebeler ve kala- balık köylüler hezir bulunmuş- lardır. Köylü kızlar törene milli kıyafetlerile iştirak etmişlerdir. Burnava Ziraat mektebinde ya- pılan törende evvelâ talebe bir ağızdan köy marşını söylemişler, bııııııı üçüncü sınıf talebesinden B. İbrahimin toprağın kıymet ve ehemmiyeti .;P:kşı:ıdıkiy::ıt' ku takib etmiştir. Sonra talebe bir mandolin konseri vermiş ve (Çalar Saat) adlı bir piyesi temsil etmişler, davetliler çift- liği gezmişlerdir. Davetlilere bir Çay verilmiştir. “Bir kaza Fırıncı Osman iki yerinden yaralandı Cumaovası nahiyesinin Bul- gürca köyünde-bir kaza-olmuş ve hrıncı Mustafa oğlu Osman burnündan ve sol kolundan ta- banca kurşunile —ağir surette yaralanmıştır. Kaza şöyle ol- muştur. Şoför Mehmet, Osmanın f- rınına girmiş, o sırada belin- deki tabancası yere düşerek ateş almıştır. Çıkan mermi, fı- rinci Osmanin kolunu ve bür- nunu yaralamıştır. Yaralı İzmir Memleket hastanesinde tedavi altına alınmış, şoför Mehmet tutulmuştur. Liman hareketleri Dün limanımıza 2 Türk, bir İngiliz, bir Yugoslav vapuru gelmiş, 2 Türk, İtalyan vapu- ra İimanımızdan hareket et- miştir. Tahta çalmak İkiçeşmelik caddesinde İki- mezarlık arasında İbrahim oğlu 13 yaşında Bahaeddin ve Mus- tafa oğlu Hasan belediyeye aid iki tahta çaldıklarından —tutu- muşlardır. EE Sinemasında Türkçe Şarkılarımızla Bezenmiş Tamamile Türkçe Sözlü Alibaba Hindistanda Türkçe şarkı ve gazeller... Raks eden yüzlerce kız... Muazzam Fil güreşleri... Uçan halılar... Muhteşem sahneler San'atkâr Cevdet Kozan idaresinde müntehap Saz heyeti tarafından OUNT JOURNAL gdynn Muzaffer tarafından nadide şarkılar söylenmiştir. Cumartes' : Pazar Ssat 7 derlâve Soansı vardı. Mart ZZ0 T 5)) Halk Diyor ki: | Nakeeikmd eee — Vapurlardan iskelelere çıkı- lamıyor |Liman İdaresi bu va- ziyete niçin lâkayd | kalıyor? Bir kariimiz bze telefon etti ve şunları söyledi: *“Ben Karşıyakada oturuyo« rum. Dün akşam 19,10 vapır rile İzmirden Karşıyakaya dön- düm. Deniz suları çekilmiş ve bu sebeple iskele ile vapurun çıkacak yeri arasında yetmiş seksen santimlik bir mania hüsüle gelmişti. Bu maniayı ben diğer yolcular yibi - güç. lükle aştım.. Fakat kadınların vaziyeti çok feci oldu. Hatta ihtiyar bir kadın yere yuvar- landı. Deniz sakin bulunduğun- dan ve vapur da hareket va- ziyetinde olmadığından muhak- kak bir ölümden kurtuldu. Di- ğer kadınlar da düşe kalka is- keleye çıktılar. Bu vaziyet sık sık görülmek- tedir. Bir defa da sizin gaze- tede yazılmıştır. Fakat her ne- dense vapur idaresinin bir çare bulmağı düşünmediği — görül- mektedir.., Kariimizin de söylediği gibi bu mesele etrafında bir — şikâ» yet neşretmiştik. Fakat Liman idaresinin harekete geçmediğini gördük. Tekrar ediyoruz: Aca- ba vapurlarla iskeleler arasına bir tahta olsun uzatmak ve yolcuların yerelere yuvarlanma- dan çıkmalarını temin etmek mümkün değil midir?.., Halkoıfvî kğicü —'-_"'*ıiwi 1 — 23/3/938 Çarşamba ğü- nü saat 18 de Müstahkem mev- ki komutanlığınca seçilen de- gerli subaylarımızdan Teğmen Bay Refik tarafından (Sancağa hürmet ve sevgi) hakkında çok kıymetli bir. konferans - verile- cektir. Yurttaşlarımızın bu kön- ferânsa gelmelerini rica ederiz. 2 — Evimizin Sosyal Yar- dım komitesince Nazilli Bastaa fabrikası için amele kayıt ve gönderilmesine karar — verilmiş tir. 1640 yaşına kadar bu işte çalışmak - isteyen kız ve kadın şeraiti anlamak üzere hergün Halkevimize ve amele birliği başkanlığına müracaatları. 3 — Motör kursu için yeni- den kayıt işleri — yapılacaktır. İsteklilerin evimize müracaatları. 4 — Müstahkem Mevki ban- do şefi Bay Galibin idaresinde Halkevinde bando teşkil edik miştir. İsteklilerin kayıt için evimize müracaatları. $ — 23/3/938 Çarşamba gü- | nü saat 20 de Bay Colâl Üzel | tarafından verilen seri - konfe« rânsın dördüncüsü olan (on ye- dinci ve on sekizinci — asırda Fransız ve İngiliz meslekleri) mevzulu konferansı - vardır. 6 — 22/3/938 Sah günü sa- at 18 de Sosyal yardım ve sa- at 17 de Halk dersaneleri ko- , mitesinin — baftalık vardır. toplantısı Yankesicilik Birinci Kordonda Tayyare sineması önünde AÂziz oğlu Ah- met, doktor Bay CelâlYarkı- nın cebine hırsızlık maksadile elini sokduğu — sırada yakalan- mıştır. Para çalmak Şehidler caddesinde Mustafa kızı Fethiye, B. Fettahın evin: | den bir altın beşibirlik ve bazı eşya çaldığından — yakalanmış, Adiiyeye verilmiştir. .