ll-'ı — Bir İngiliz gazetesinin yazdık'arı — lngıhz gazetesımn yazdıkarı Çemberlaynın felsefesi lıgıltere matbuatında asabiyet var | İngiliz umumi efkârından bugün beklenen şey şudur: Kabineyi supurmek M. Çemberlayn Londrada intişar eden Daily Heraldın başmubarriri Francis Williams, İngilteredeki son kâ- bine değişiklikleri — dolayısile “Şimdi halk kararımı- versinl.. başl gı altında şiddetli bir ma kale yazmıştır. Pek enteresan bulduğumuz bu makaleyi oku- yucularımıza naklediyoruz *“Mister Eden - istifa etti. Bu memleketin beynelmilel adalet idesllerine ehemmiyet verdiği iddiası da onunla beraber git- miş bulunuyor. O idealler ki Onlar için ayni memleketin halkı ve bir çok hükümetler taahhüt- lere, mesuliyetlere girmişlerdi. Mister Chamberlain bir “kuv- wet, politizası yolu tutmuş bu- lunuyor. Bi polıtıkının ilerle- tilebilmesi içia, Batanya mem- desllörine İlişmemeleri şartile enternasyonal — faşizme - hatta yüz kızartıcı da o'sa - istenilen imtiyazlır verilecektii $ Pakat.bü “kuüvvet. politikar “sında bile Mr. Chamberlainin falso yaptığı görülüyor. O, va tanya efkârı umumiyes diğı ve bütün dünyanın ıulhu Beven demokrasiierinin gözettiği herşeyi te ke âmade... Chamberlain tamamile bir te- “gaflı ve her cihetçe faşizmla le- bine ve onun dışında - gelen herkese büsbütün aykırn olan garip bir pazarlığa keadini kap- tırmış bulunuyor. Bu işte, Mr. Edenin Musso- liniye feda edildiğ'ne hiç şüp- hemiz olmasın.. Fakat korka- mt ki, Muasolininin dostluğunu sdaha doğrusu dos'luk vereceği sözü- eld. için uğruna bir Hariciye Nan- rından başka daha bir - çok şeyler feda etmek — mecbur.yeti hasıl olucaktır. Mr. Eden, bu vahim meti- ceyi gördüğü ve bir çok ba. kımla dan zayf ve nüteıgdd.d bir. Hariciye Vekili olmasına rağmen, Bil'anyanın masuniye- tins dört elle bağlı bulunduğu içindir ki, bugün çekilmiş bw Tunuyor. Efkârı umumiye onu bu kararından dolayı alkışlıyar caktır. Fakat elkârı umumiye- den şu sırada beklenen - alkış değil, hareket, icraattır. Osa bir vazfe ve mesuiyet p etmiş bulunuyor. E!ılıı mmumiyede öyle şid. detli bir galeyan ve o kadar kuvvetli bir infal uyanmalıdır ki, bu, bugünkü hükümeti ikti- dar ııovkııııdın süpürüverme- lidir. e Bu hbuıı bubranının arka- sında e vardır? Bu kadar mühim olan asıl bir politika değişikliğidir ki, Mister Çem- berlaya, İngilterede pek tutun- muş olan bir vekili kaybetmeği göze almıştır. Daha Basvekâleti ııik gderuhde ettiği ilk gnıılııdnlı,-i*“ /.ster Mister Edenin Grandiye . Çemberlayn, faş'st idarelerile daha yakın bir teşriki mes3i tesisini istiyen küavvetli meli teşekküllerin tesirine kapılmış bulunmaktadır. Bu “teşekkülerin istedikleri şudur: 1 — Habeşstandaki İtalyan fütuhatının tanınması (Maksat: Habeşistanın ekonomik islisma- rına iştirak) 2 — İspanya harbine mü- dahale edilmemesi. (Maksat: Frankonun kazanması ve İs- Panyada paraya şiddetle ihti- yaç duyacak yeri bir faşist rejimin ortaya çıkması) Yazan: Francis Villiams Cihamberlainin Milletler Cam« iyetine karşı bir sevgisi yuktur. O, © cemiyetin temsil ettiği kollektif emniyete hiç itimat et- memişti. Mister Chamberlain, başvekâlete geçtiği gündenberi, faşist idarelerile daha İ teşriki mesai ü kuvvetli mali teşekküllerin tesi- rine kapılm'ş bulunmaktadır. O mali teşekküller, İngilterenin, İtalyanın Habeşistan - fütuhatını isterler; çüne “kü- bu, © memleketin ekocomik . | - istişnarına iştirak için — onlara bir başlang.ç teşkil edecektir. Gene o mali teşekküller İs- panyada Frankonun kazanma- sını isterler. Orada hükümetin kazanması demek, heryerde de- mokratik aosyalizmin hızlanma« sı demek olacaktır. Halbuki bükümet — taraltarları mağlüb oldukları takdirde paraya şid- deti ihtiyacı olun - yeni bir fa- gist rejimi ortaya — çıkmış ola- gaktır. O zaman bu teşekküller ellerindeki vâsi sermayeleri iş- letecekler, bir kat daha zengin- leşecekler, ceplerini — doldura- caklardır. İşte Britanyayı kendi menfı- ne sevketmek, onu daima amete çevirmek istiyenler bu teşekküllerdir. Britanyanın bugünkü yeni siyasetile bu te- şekküller maksatlarına erişmiş oluyorlar. Şimdiden sonra, eğer bu hü- kümet iktidar mevkiinde bıra- kılırsa, ecnebi siyaset'nin idaresi tamamiyle Mister Chamberla- in'ın elinde — bulu sacaktır. O zaman, diış siyasetimizin, Ml- letler Camiyetiyle, beynelmilel adaletle hiç ilişiği olmiyan, Britanyanın üzun vadeli mena- fi'yle ise pekaz ilişiği olan is- tkametlere — tevcih — edild ğni göreceğiz. Mister Chamberlain'ın giya- seti açıkça nedir?. Mister Eden, İtalyan elçisi Sinyor Grandi ile konuşma: larnda, Britanyanın umumi ve beynelmi'el bir suihu — temin younda alınacak her tedbire zahir olmağa âmade olduğunu söylemiş, İngiltere ile italya arasındaki münasebetlerin hak- kiyle düzelmesinin ancak İtal- yanın diş — siyasetinde — esaslı değişiklikler yapmağı kabul etmesine bağlı olduğunu pek kat't olarak anlatmıştı. M. Eden rârla söylediği bu dış siyaset değişikliğinin - başında İtalyan askerlerinin İspanyadan — çekil- mesi ve İspanya dahili har- bnde İtalyan müdahalesine bir n hâyet 'verilmesi geliyordu. Bundan başka, sade beynel- milel sulhü tehditle kalmıyan, fakat Britanyanın Akde iizdeki menfaatlerine dokunan Müajor- kanın İlalya tarafndan işgali de Edenin şiddetle muarz bu- lunduğu bir nokta idi. O, İtal- yanın Britanyanın aleyhindeki propagandalarına da bir son verilmesinde ısrar ediyordu. Bütün bunlara cevap olarak İtalya matbuatı (Eden dişnel. di.) diye bağırdı ve Eden düştü, . DÇ Mister Edenle kont Grandi- nin görüşmelerini Mist>r Cham- berlain kesti. Mr. Edenin Bri- tanya hü<ümeti için elzem diye ısrar ettiği, üzerinde bilhassa durduğu noktalardan hiç birini ihtva etmyen bir İagiltere - İtalya anlaşm 5i ortaya attı. Bu iti âf. tem'n edebilmek için M ster Chamberlainın, İtalyanın Habeşistana tecavüzünü tanıyar cağını, İspanyıda olup b'tenleri unulacağ mı, İtalyan matbualının ve radyosunun — mütemadiven haykırdığı hakaretleri yutacağını açıkça ilân etti. Beynelmilel prensip ve ada- lete kırşı bu kadar büyük ve koyu bir ihanet, Britanyanın hayati menfaatlerine karşı bu direce şayanı hayret bir lâkay- di Mister Edenin — tahammül edemiyeceği şeylerdi. Mr. Charmberlainin, İtalyan elçisine yaptığı teklifleri ona ilham eded âmiller, sebepler neydi? Bunları anlamak kolay değik dir. Bu teklif dışarıdan İtalyan emellerine kayıtsız. ve şartsız teslim olmak gibi görünüyar. H Holivudun Esrarı Marlen tarafından yırlı'dı Hello Mırlen, uğurlar olsun! Avrupalı erkekler nasıl, sakallı, kıvırcık bıyıklı mı? Holivud hakkında, ş.mdiye kadar, yüzlerce, hatta binlerce yazn yazılmıştır. Bu yazların hemen hepsi, “Sinema payitah- tıştda birr. müddet kalmış ve bittabi bu kısa zaman içinde, Holivudun esrarına nüfuz ede- mem'ş muharrirler - tarafından yazılmıştır. Fakat bu esrarlı diyarın, en büyük yıldızların, aşk ve ihtiras kahramanlarını barındıran iç: yüzü vardır ki, bu ana kadar, bu hususta hiç bir şey yazıl- mamıştır. Fransanın en büyük gazetesi olan “Paris» Soir, - karilerine, Holivudun bu içyüzünü —anlat- mak için, Marlen Ditrih'e mü- râcaat etmiş, sinemanın bu bü- yük yıldızı da, binbir nazdan sonra, nihayet, iyi bir muharrir gönderildiği takdirde kendisini gezdiip, Holivudun bütün es rarını ilşa edeceğini ve icap eden malümatı vereceğini bil- dirmişti. Bunun üzerine, Paris- Soir gazetesi de, en değerli muharrir. ve röportajcılarından Paul Bringuisr'i Ho ivuda gön- dermiştir. B z, karilerimize, Ho livudun esrarını işte oaun ağ- zından anlatacağız. * .. Akşamın saat onunda, Nev- yorkta, Grand Central garın- dayız/ Vağmur yağıyornr ——>> Islak şapkamdan sular, kok larımda — tuttuğum — kocaman gizete ve maşazin paketine damlıyor. Gayrişuuri bir şe- kilde, bitmez tükenmez “halls,: lerden geçen, demir merdiven: lerden inen, otomalik makine- lerle biletlerimi zımbalıyan zenci hammalı takip edyorum. Bir çan mütemadi bir gürültüyle çalıvor. O haide bu muammanın anah- tarı nerede?. Bakın nerede: Mister Chamberlain, hükü: metin beynelmilel bir antipati uyandırmakta olduğunun - far- kındıdır. Memlekette hayat pa- halılaşmakta ve ekonamik - bir kriz korkusu başgöstermektedr. Dahili siyasette hü.ümetin var z yetini kurtaracak mühim bir muvaffakıyet başarabilmek im- kâaını bulamıyan Başvekil gö- zinü dış syasste dikmiştir. Umumt bir Avrupa sulhü tesisi için kat'i bir harekel gibi gö rünebilecek bir iş başarabild ğ takdirde efkârı umumiyenin tek. rar onu iltizam edeceği kanaa. tindedir. İşte bu düşüncenin neticesi olarak Britanya Habeşistanın gazabına ve İspanya patırdışı- nın başlıca elemanlarından bi- rine hemea hemen bir ricacı gibi yansşmakta ve ne şartla olursa olsun ondan dostluk di. lenmektedir. İşte dünya sulhuna Mister Chamberlainin hediyesil Bu kadar maddi bir feda: kârlık mukabilinde Mr. Cham- berlainin acaba elde ettiği nedir? Britanyanın Avrupa işlerine karşı Olan vaziyetinde Cham- berlainın âmil olduğu bu ani tebeddül hatta Romayı bile se- vinçten ziyade hayrete düşür- müş almalıdır. Çünkü bu, tam Toperat N hayet yeraltı istasyonunda- ki methal boyunca, içinde üç gün ve dört gece seyahat ede- ceğimiz tren - bekliyor. Toz ve dumandan siyah'anmış, koca- man, kırmızımtrak demir — va- gonlar. Vagonlardan birisinin önün- de, fotoğrafçılardan, — sinema örterinden —— kılıklı br çok gençlerden mü- teşekkil bir grup duruyor. Bun- lar /gazetecilerdir ve — Marlen gecikliği için Tena hâlde hid- detli görünüyorlar. Oalardan bir kaç metre öte- de, yalnız baynadaran bir ka- dın onlara bakıyor. Bu kadın genç ve oldukça güzeldir. kat çehresi, nazârı dikkati mi celbeden bir bitkinlik ve elem Mussolininin aczınin dereces, onun dostu ve müttef.ki Hitler tarafından ortaya çıkatıldığı bir sırada olmuş'ur. İspanya ha binin durdurul- ması için beynelmilel teşebbüs- lerde bulunmak — tekl fleri hep, Habeş vak'asında olduğu gibi, Mussolin yi — kizdırmanın - pek tehlikeli olduğu seslerile sustu- rulmuştu. Fakat Htler - Avus- turyayı nev'ama — Almanyaya üğveye karar verdiği zaman Mussolininin blöfünü karşılamış, Mussolini de ağzını bile açmı- mştır. Ö Avastarya ki istik â- linin muhafazası — İtalyanın ha yati menlaatlerinden birini teş- kil eder. Mussolini kırılan izzetinefsini tamir için ona koşan Mster Chamber.aine karşı müteşe«kir olmalıdır. Bu memleket ne İtalya ile, ne de herhangi başka Lir deve letle harbetmek istemiyor, Fa- kat, İtalya ile, M ster Chamber- lanin teklif ettiği kadar - yüz kızartıcı şerait altında yapılar cak br anlaşma hiç şüphesiz ki sulh bağlarını kuvvetlendirecek yerde harp ihtimallerini körük- liyecektir. Böyle bir itilâf Britanyanın patavatsız vs tecwüzkir bir g- yaset güden herhangi bir mil- lete liderlik rolünü terkedecek kadar zayıf olduğunu bütün âleme göstermekten başka bir işe yaramıyacaktır. sırtarak, onun, rarak, Ameı karşı olan meşhur ifade ediyor. Bilhassa bu gaze- tecilerle fotoğrafçılara, kıskanç- lıkla ve adeta kinle bakıyor, asabi jestler yapıyor ve — çan çaldıkça Ürperiyor. — Ayakları altında iki valiz var. Bu valir lerâı üzer'nde, şüphesiz eskiden kalma et ketler var ve etiket. lerin üzerinde şunlar okunmaks tadır: “Hollivad Calif..,, Bun- dan başka, bir az evel, bagaj — memuru tarafından yapıştırılan yeni etiketler üzerind: de ayni şeyler var: “Hollivud,C :lifornia.,, Bir gürültü, bir heyecan, bir koşuşma, işte Marlen geliyor. Göz er nden birisini yeşil fötrden bir şapka giziyor. Eleri parde. . süsünün — ceplerindedir. Dört zenci, kan ter içnde kalmış oldukları halde, beyaa dişlerile — beyaz dariden valizlerini taşıyorlar. Marlen ve gazeteciler: Tâübalilik. lerile isticvap ediyorlar. — Hello Marlen! İyi seyahat yaptınız m:? Avrupalı erkekler nasıl? Hep kıvırcık ııhll vı * Üğiki ü? Biribirlerinin oı:ıııılıııı vü. rarak güllüyorlar. Fotoğrafçılar, arkadaşlarının omuzlarına tırma- narac resm çekiyorlar. Bu anlaşma, şimd.den sonra İngiltere dış siyasetinin beynel- milel sulh ve adalet esaslarına bağlı olmıyacağına bir - alem teşkil edecektir. 4 Dünyanın — diğer — milletleri bilmelidirler ki bugünkü Britane ya hücümeti mevki iktidarda kalırsa dünya işlerinde meydan, mütecavizlerin olacaktır, - İşte bunan içn dir ki Britanya efgârı umum yesi ayaklanıp bu sakim siyaseti ortadan kaldır- malı ve bugünkü hüsümet ye. rine bir h kiki “salh, hükü- meti ikame etmelidir. : Hakiki bir *su.h, siyasetini tess etmek kolay ve kabildir. Bu, daha mü:ssir bir tler Cemiyeti meydana getirebilecek, mihetierin haklı — ş kâyetlerini, ham mevat, müstemleke vesaire gbi — stediklerini beyaelmilel — dostane anlaşmalarla — hallede- — blecek verimli bir syaset ol. malıdır. O takdirde milletlerin terakki ve inkişafları kolayla- şacak, kimse tecavüzden kork« mıyacağı için herkesn - istifade edebilec ği bir refah ve emni- — yet havası yaratılmış olacaktır. İşte sulh siysseti budür ve *İş Partisinin, — siyaseti de bu- dur. Ancak ve ancak bu siyar setle kendimizin ve dü'vyanın menafi ni muhafaza edebli riz. Ve gene ancak — böylelikle bl' günkü hökümetin bozduğudu T düzeltebiliriz. Bu işi halk "P' malıdır., AA c