DrER MAF h FON Fransız parlâmentosunda, gürültüler devam ediyor ——— — ..-0 0 —— B. Flanden: U'uslar sosyetesi iflâs halindedir. Biz kime güve- niyoruz. Niyetimiz, tek başına Uluslar sosyetesinin jandarması kalmak mıdır? Diyor Paris, 26 (Radyo) — Fram sız parlâmentosu, bugün sabahe tan başlam ş ve harici siyaset etrafındaki müzakerelere devan eylemiştir. Dün olduğu gibi, bugün de bir çok hatipler söz söylemiş- lerdir. Müzakereler, öğleden sonra da devam etmiş ve parlâmento akşam üzeri tekrar toplanmıştır. Sabık Başvekillerden M. Fian- den, iki buçuk saat süren uzun bir söylev verm'ş ve hükümeti şiddetle tenkid etmiştir. B. F.anden, — daha kürsüye çıkarken Komünistlerin hücu- muna uğramıştır. Komünistler: — Yaşısın Hitleri Diye bağırmışlar ve ima su. retile sabk Başvekilin Alman taraftarlığı yapmakta olduğunu anlatmak istemişlerdir. . B. Flanden, bu gürültüler ke- sildikten sonra: — Beni daha dün, Bo'şe- viklikle itham ediyordunuz, bu- gün de Alman taraftarı oldum! Arkadaşlar; ben, yalnız Fran- sanın, Fransız milletinin. men- faatini düşünüyorum. Biz bugün iki vaziyet karşısındayız. Harp ve sulh. B. Çemberlaya, sulhu tercih etmiştir. Versay —mushedesi, — bugün lâfzı murad halinde kalmıştır. Uluslar Sosyetesi iflâs etmek üzeredir. Küçük devletlerin, bu müesseseye it madı kalmamıştır. Müşterek emniyet — sistemine kimse riayet etmiyor, biz kime ve neye güveniyoruz? Fransa, tek başına Uluslar Sosyetesinin jandarrmasımı omak ist yor? Yoksa günün birinde İagiltere- nin bize: Efendileri miayet ediniz! Demesini mi bekliyoruz.. M. Flandeain nutku uzun Sürmüştür. B. (Flanden) den sonra Hari- ciye Nazırı B. Delboz kürsüye çıkm $ ve uzun beyanatta bu- lunarak, — hatiplere cevap ver- miştir. B. Delbos, sorulan - suallere hulâsatan şu cevapları vermiştir: 1 — Fransanın milli müda- faasını takviye etmek İlâzımdır. 2 — Fransa bütün dostlarına ve bilhassa İıııilıeıeye sadık kalacaktır. 3 — İngiliz - Fransız dostluğu sulhun idamesi için en emin zımandır. 4 — Fransa Sovyetler birli- ğgile aktettiği fi sadakatle tatbik etmektedir. $ — Fransız hükümeti Md- letler Cemiyetine sadıktır. 6 — Avrupa silâblarını tah- dit etmek için teşebbüsler lâ- zımdir. 7 — Avusturyanın — istiklâli Avrupa su.bu için esaslı bir unsurdur. 8 — Fransanın Çekoslovak- yaya karşı giriştiği teahhütler ic. p ederse yerine getirilecektir. 9 — Fransa ne İspanyaya ne Taahhüdlerinize eli de Çine müdahale etmek ister. Delbos hulâsa olarak şunları söylemiştir: — Frensa sulbu sever. Fakat her ne pahasına olursa — olsun değil. Fransa, bir tehlike zuhurunda icape derse Çekoslovakyaya yar- dim edecektir. Hariçiye Nazırı M. Delbostan sonra daha bazı saylavlar söz almışlar ve uzun beyancatta bu- lunmuşlardır. Hatiplerin Ggözleri bittikten sonra, Başvekil M. Şotanda söz söyliyeceğinden, , ceisenin, sar baha kadar devam etmesi muh- temeldir. Zevcesinin ölümündenberi bu- gün ilk defa pariâmentoya gel- miş olan sabık Başvekil B. Leoa Blum da kürsiye gelerek şunları söylemiştir: — Halk cephesi hükümeti, her meselede vazifesini. yap- mıştır. Uluslar Sosyetesin'n 16 ıncı maddesine riayet edlmedi ise deyi ihmal etmiş olan devlet- lerindir. M. Flânden; benim Başvekâ- letim zamanında, İngiterenin, İtalya ile müzakere'ere hazır- laadığı hakkında bana, Londra selirimizden te'grafla malümat verildiği ve bu telgrafin, kas- ton tarafımdan saklandığı hak- kinda bazı sözler söylemiştir. Böyle' bir telgrsfran asla 'habes | rim yoktur. M. Flanden — tem kitte çox ileri gitmiştirler. So- rabilir. miy m, plânları :nedir?.. Diyorlar kiü: Biz de İtalya ve Almanya ile müzakerelere gi rişmek ülöre; Lodfa 'ile mutar bik kalalım. Ben bu fikirde değilim. Biz, şayet bu iki devletle müzake- relere girişmek istiyorsak, doğ- rudan doğruya müracaat ede- biliriz. N.çin başka devletlerle bu hususta beraber yürüyelim. B. Blumdan sonra daha bir çok — hatipler söylemekte ne istiyorlar; kabahat bizm değil, bu_mıd: Amerika, devam etmişlerdir. ]abönğanırîw ta- lebini reddetti Telef olacak Amzrik;lılarlu hasara uğrıya- cak binaları için tazminat istenecek Vaşington, 26 (Radyo) Hariciye Nazırı B. Hool beyanatta bu- lunarak ezcümle demiştir ki: — Merkezi Çindeki Amerikalıların oradan çekilmeleri ve Ame- ına- Japon bayrağı çekilmesi hakkındaki Jspon ta- lm ştr. Japonya Hariciye Nezaretine Tokyo sefiri- miz vastasile verdiğimiz bir notada hasıra uğrıyacak Amerikan mallarile telef o acak Amerikalılar için hükümetin tazminat isti- yeceği bildirilmiştir. Major Attlı, şiddetli hü- cumlarda bulundu Ing İtere, Uluslaı:osyetesini kendi haline mi Londrü,-26 (Radyo) — Mev- cut içtimai teşekkülerin işlira- kile önümüzdeki Pazartesi günü Avam kamarası önünde Ucus- lar Sosyetesi lebine büyük bir miting akdolunacaktır. Bu mi- tagte, bir çok hat'pler söz söyliyecekler ve İngilterenin bu günkü siyasetini tenkit edecek- lerdr. Matbuat, bu mitinge ehem:- miyet atfetmektedir. Londra, 25 (Radyo) — Mu- İşçi Pari Ldei M Atley Oksford adettiği bir nutukta - İngilterenin yeni tut- tuğu bar cisiyaset şeklini tenkit etmiş ve demiştir ki: — Çemberlayn Başvekâlete geçmekle İngilterenin an'anevi iyasetinde bir değiş.klik görül- müştür. Lord Halifaks, bundan evel Berline &va gitmiştir. Kabinede iki Hariciye Nazırı ve ayrı si- yaset takip eden elemanlar olamaz. Şimdi perde kalktı, ve görüyorsunuz ki hükümet ş mdi M İletler cemiyetini bir tarafa terketi;? bırakmıştır. Şimdi çler, aleyhnde bi kip ett ğini görüyol Nutkuü dnliyen ve alkışlıyan h İk ve 'talebeler B. Atleyi el üstünde taş'yarak tezahürat yap- mışlardır. E.'Mısri gazetesi müdürü tevkif edildi Kah're, 26 (Radyo)— Veft or- gant E.'Mısıf gizetesinin k törü tevkif edılmiştr. Seçimde tedhiş usulüne tevessülden suç: ludur. Ehamra halk ve iş- siyaset ta- Yalta 3 'OBA MEKTUPLARI 'belediyesi D AEŞEMALI AĞ YEZ AT Et fiatlerini ucuzlatmıştır.. İstanbul, 26 (Husust muha- birimizden) — Belediye, hayatı ucuz'atmak için tedbirler almak- tadır. Et fiatlerinde tenzilât ya- Pilmiş ve ' kivircik etinin kilosu- aün SO, kuzu ve daği ç etleri- n'n 47,5 kuruştan satılması ka- rarlaştırılmıştr. Bu Fatten yüks seğe et satanlar, şiddetle ceza- lândırılacak ardır. Galatasaray Ankarada bir Lokal açtı | — Ankâra, 26 ( Hususi muha- Birimizden ) — İstanbuldaki Galatasaray kulübünün Anka» rada bir Lokali açılmıştır. Ga- İatasaray Ankara şubesinin açıl- ması münasebetile tören ya- pılmış, - Dahilye Vekili ve Parti Genel Sekreteri Bay Şükrü Kaya ile Ankaradaki Galatasaraylılar hazır bulun- muşlardır. Törende nutuklar irad edil- miş, Galatasaray lokalinin, An- kâra spor hayatında mühim bir mevki tutacığı sörlenmiştir. Ziraat işleri Kurumu teşkilâtını tamamladı Ankara, 26 (ALA.) — Haber aldığımıza göze devlet ziraat işletmeleri kurumu teşkilâtını tamamlamış ve faaliyete geç- Miştir. Kurum İktısad ve Z raat Vekâletlerinden aldığı iktısadi ve zirat direktifler dairesinde çalışmalarına devam etmektedir. Atatürk tarafından hediye edilen müesseseler müdürlerinin Ankarada kurum merkezinde yaptıkları toplantılarda bu mü- esseselerin vaziyetleri surette tetkik edilmiş ve idare ve işletmeleri hakkında yeni kararlar verilmiştir. Bir saylavımız öldü Istanbul, 26 (Hususi muhabi- rimizden) — Ankara mebusu B. Risim Aktar burada vefat eltmiştir. İtalya Avusturya hududuna tekrar asker gönderdi Londra, 25 (Radyo) —Avus- tarya hududundan çekilmiş olan İtayan kıt'aları, tekrar - hudut: taki yerlerine sevkedilmişlerdir. Avustuya Başvekili Şuşnigin, son beyanatındaki şiddeti, buna atfedilmektedir. General Göring Berline dördü Varşova, 26 (Radyo) — Av partisi dün gece bitmiş, general Göring Berline htreket etmiştir. İdaresinde Milli Kütüphane SİNEMASİ Bugün matinelerden itibaren İki Dehakâr artist HARRI KORKUS Buyük Fransız Filmi Birden BAURun şahane — temsili UZ ADAM # — FRANSOSE ROSAY ve ALBERT PREJEAN Tarafından nefis bir surette temsil edilen MEMN UAŞK Seanslır: Korkusu” Adam 3 ve 7 de —W umnu Ask 5 ve 9 da SS L GÜD d CUREN AT e SA Na geg SAA | | esaslı | LA | ral Diriğin güzel t Bir çam Köyün doğusunda en son ev. Ondan öte artık ev yok. İçi badem ağaçlarile süslü büyük bir tarla, bu eve bitişik. Tarlar nın orlasına doğru bir de fıstık çamı var., Çiçek açmış badem ağaçlarında arılar - vızıldıyor. Tarlanın kıyılarında lâleler öbek öbek. Köylüler, bana: — Haydi seni Çakır Ataya götürelim, ded ler. Köy odasınd bir kaç sokak do aştıktan sonra Çakir Atanın yukarıki (Çamlıbel) ine vardık. Çakır Ata; canlı bakışlı, gür- büz, saçı sakâlı ağarmış (Gene- «rile) olgun bir delikanlı... Çakır Ata, bir alay misafiri görürceş arıların başından bize doğru geldi. Gençler; — Baskın var Ata. Çükır Ata. göldü — Böyle baskın dostlar ba- şına... Dedikten sonra, baskın dedi- niz de aklma geldi. Ben, size başımdan geçen bir baskını an- latayım dedi. Ve askerlikte uğ- radıkları bir baskını anlattı: *Huduttaydık. Zabitimiz, bir vazifeyle bizi üç kişi huduttan içeri yolladı. İşimizi gördük. Dö- nerken sipörsiz. bir araz'den geçmek lâzımgeldi. Belki görü- lörüz, diye şüphelendik. Br in bu up içine fgirdik. Akşam ka- ranlığı çöksün de öyle çıkalım dedik. Tam akşam karanlığı basınca inden çıktık. Kendi hu- dudümüza yaklaşmıştık. Yolur müz çakıllı bir dere içiydi. Derede bir pınardan su içerken bir düşman müfrezeşi de pınara gelmişmiş. Darı patlar gibi bir çatırdıdır koptu. Bereket versin siper alacak kayalar çoktu. On- lar bize, biz onlara.. Verdik kurşunu, Bizimkisi bir şey değil. Şimdi asıl bududun iki yanı boyunca da silâh sesleri çoğalmıştı. Bz ık iki ateş arasında... Öyle baskından çıktıktan son- ra, böylesi gül gülistan oğul..., Köylülerden biri, Çakır Ataya: — Bu baylar, köyümüzü gör meğe gelmişler Ata. Bizde se- nin yanına getirdik, dedi. Çakır Ata misafirlere hoş geldiniz, dedi. Eve doğru da; — Ayşe gel, kahve pişir mi» sâfirlere, diye bağırdı. Şehirli — delikanlılardan sordu: biri — Kaç yaşındasın Ata? çamoarmı Evelki sene otuz beş bin lira sarfile meydana çıkân fuar ga- zihosunu geçen sene on altı bin lira daha harcıyarak genişlet- tiler. Bu suretle gazinomuz tam elli bir bin liraya mal oldu.. Yeni Asırcı Hakkı Ocakoğ- lunun kulakları şınlasın; meğer bu iş de programsız aşağı, yu- karı her beledi iş gibi rasgele imiş. Başta çok sayın belediye reisimiz olduğu halde şehirci- likten, —fuarcılıktan ve Kültür- parkçılıktan anlıyan herkes bu gazinoyu hem yeri bakımından, hem de servis bakımından be- ğenmiyor. Şimdi ne yapmalı? Dut ağaçlarına fink attırarak beş defa yer değiştirten bele- diyemiz, bu kadarcık basit bir ış karşısında âciz mi kalacak? dibinde d D Yazan: R. B. — Şu fistik çamı Babam onu benim dünyaya geldiğim yıl dikmiş. Yeni yeti- şip gelirken bana: “Çakır, şu çam senin eşin. Çam gibi dai- ma taze kal. Çam gibi sığlam ol. Güneşlerden yamıp gelenlere çam nasıl serinlik veriyorsâ, hayatta bunalıp gelenlere de ile eşim. sen Öyle teselli et. Yazdımlarda - bulun, derdi. Hey rahmetli hey. yetmiş beşini geçtim., a biri, Çakır Ataya — Şu dünyada buldun? Ak sakallı kocanın gözleri parladı. Nazarlarını çama dik kereki — Neyi mi hoş buldun? Diye bir az düşündü. Sonra cevap verdi: — Şu bademlerin çiçeklen- Mmesi, şu çamın fışıltısı, şu lüles lerin açılışı, şa arıların — viziltis ları... Hep hoş şeyler. İnsanlardam da: Akıllısını, iş adamını, ekmeğini alnının terile yiyenleri, köye, komşuya faydalı olanları, ağaç dikip büyütenleriş cins hayvan yetiştirmeğe me- neyi hoş raklıları, hoş bulurum. Oaların — ömürleri boşa gitmiş değildir. Rabmetli babamın sözünü unut- mam. Çam bile insanlara fays dah.. İnsan ise elbet daha faydalı olmalı.. Çakır Ata, bize böyle tatlı tatlı konuşuverdi. Ayrılırken şe- — hirliler; Ata, şehre gelince bize de buyur, dediler. Ata, gülümsedi: — Şehbirlilerin çoğu, şehirde köylü dostlarını görünce: (Hoş geldin) | 'derdemez ö | Br daha gelişte bize de uğı da bir kahve içelim.., Der; dedi, Şeh'rliler gülüştüler. Çakır Atadan ayrıldık. Be- | nim kulaklarımda hâlâ Çakır Atanın şu sözleri çınlıyor: Çam, sıcaktan yananlara na- sıl serinlik veriyorsa; insan da insaların kalplerine öyle serinlik saçmalıdır. x Tatlı dille, güler yüzle.. İ sanlara iş öğretmek ve iş bi tirmek'e.. Muhacerat konfe- ransı toplanıyor Cenevre, 26 (Radyo) — Mik letler Cemiyetinin muhaceret konferansı, Şubatın 28 inci pâ- zartesi günü Cenevrede topla.- nacaktır. Yıkar ve yenisini yaparız. Karar mı, karar.. i Sarfedilen 51 bin liraya 4 bin lira da “yıkma parası, ilâ ve edildi mi; 55 bin liranın büzaillâhi tealâ canına yüsin okumak işten bile değildir. Fuar gazinosu bu sene yıkıs lacaktır. Belki liyesi, hâdiseyi vukaundan evel, ben yazdım diye seneye kala- cak, fakat gelecak sene behe- mehal yıkılacaktır. $ Ya paralar?.. Adam siz de.. Bu kadar yüz bin liralık Jüzumsuz sarfiyat arasında belediyenin hatrı için 55 bin lira daha giderse ne olur sanki, | Kıyamet mi kopar? bu yıkış. ames