13 Kümmutani Askerlik bahisleri: Demokrasilerin donanması totaliterlerinkine çok faik! Saffı harb gemileri İnşa Serviste Ton & halinde ğ Ton Amerika, Fransa ve İngiltere 92 8 Japonya, g < 5 & 125000 243000 Tayyare gemileri Kruvazörler halinde Ton Serviste Ton İtalya ve 267000 430000 — 68000 68000 67000 393000 Almanya İnşa 172000 719000 - 121000 294000 74000 218000 Muhribler — Tahtelbahirler halinde Ton Serviste Ton halinde İnşa Ton Seviste Ton 50000 175000 26000 153000 İç Demokrat devletle mukabil grub devletleri gemilerinin tonaj miktarı Japon donanması kolayca abluka edi- lebilir. Fakat, iştirak lâzım! SERVİSOE —: 2,355,000 Töm 3 TÖTALİTER DEVLET DONANMASININ TONAİ YEKÜNU BERYİSDE 3 L262,000 vek & Japonya - İtalya - Almanya ile İngiltere - Amerika-Fransa grup> larının deniz kuvvetleri bakımın- dan karşılıklı vaziyetleri nası- dır? Aşağıdaki rakamlar bu hu- susta bir kıyaslamaya imkân ve- rebilir. Rakamlarda yalnız harb- den sonra yaplan veya baştan başa tamir görerek yenileştirilen gemiler nazarı itibara alınmıştır. Keza inşa halindeki gemiler arasına tezgâha konulmamış ve henüz proje halinde bulunanlar idhal edilmemiştir. İngiltere: Hizmet halinde 475,000 ton- luk 15 harb zırhlısi, - 100,900 mecmu tonluk 5 tayyare gemisi, 144,000 tonluk 15 birinci sınıf ve 173,400 tonluk 23 ikinci s- mf kruvazör, 110,500 tonluk 81 torpido, 37,800 tonluk 25 bi- ci sınıf ve 7800 tonluk 12 ikinci sınıf denizaltı gemisi vardır. İnşa halinde olan gemileri şunlardır: 175 bin tonluk 5 zırhlı, 110 bin tonluk beş tayyare ge- misi, 20 bin tonluk 2 birinci sınıf, 64,100 tonluk 10 ikinci sı- mif kruvazör, 56 bia tonluk 32 torpido, 22,300 tonluk 19 de- nizaltı. hngiliz zırhlıları 1916 ile 1927 leri arasında yapılmış, bir defa tam tamir görmüştür. Şimdi sıra ile yeniden tamir ve ıslah edilmekte sürat, silâh ve mu- kavemetleri arttırılmaktadır. Bu tamirat yüzünden vasati olarak 125 bin tonluk gemi hizmet ha- ricinde kalmaktadır. Silâh ve sürat hususunda İn- giliz saffı harp gemileri Japon- larınkine nazaran hafifçe ve daha Zâyıfsa da, İtalyanlara ve A manlara nazaran ezici bir üstün- lüğe sahiptir. Birleşik Devletler: Hizmet halinde 438,000 ton- Tuk 14 saffı harp zırhlisi, 120000 tonluk 5 tayyare gemisi, 181,800 ton birinci sınıf, 70,500 tonluk 10 ikinci sınıf kruvazör, 62,600 tonluk 42 torpido, 34,000 ton- luk 21 birinci sinif ve 19,000 tonluk - 23 ikinci sınıf denizaltı gemisine sahibdir. “İnşa halindeki gemileri: 70 bin tonluk 2 zırhlı, 14700 ton- luk 1 tayyare gemisi, — 80,000 tonluk 8 birinci sınıf kruvazör, ;âîğo yc:ıııııııııı 31 torpido, 20 üç toni Hlsülmin, luk 14 tonluk ÂHŞAMALİNDE 1935,000 von İ SY Ral İNSAHALNDE. :502,000 vom İngilizlerin yeni Varspit krevazörü Amerika donanması büyük bir kuvvettir. Bütün zırhlılar harbden sonra modernleştiril- miştir. Tayyare gemileri filosu dünyanın en kuvvetlisidir. Buna mukabil torpido ve denizaltı gemileri hususunda Japonyadan hafifçe daha zayıf görünmekte ise de harbden evelki zaman- dan kalma 170 - torpidosu da hesaba katılırsa — vaziyet tama- mile değişir. Harb halinde bunlar - ikinci derecede hizmetlerde pek - âlâ kullanılabilir. Bunun gibi, Ame- rikan donanmasında, yukarıdaki rakama ilâve edilecek kırk eski denizaltı vardır. Fransa: Hizmet halindeki — gemileri: 137,500 tonluk 6 zırhlı, 22,200 tonluk 1 tayyare gemisi, 70000 tonluk 7 birinci sınıf, 78,200 tonluk 11 ikinci sınıf kruvazör, 79,600 tonluk 32 büyük torpi- do, 41,000 tonluk: 35 torpido, 44,900 tonluk 31 birinci sınıf ve 31,000 tonluk 46 ikinci S- nıf denizaltı. İnşa halindeki gemileri:96,590 tohluk 3 zirhli, 8000 tonluk bir kruvazör, 20,200 tonluk 15 tor- Pido, 8000 tonluk 9 duv'g’ln_. l Courbet sistemindeki iki zırh- Lsı harbden önce yapılmıştır. Harbden sonra tamir edilmiş olmakla beraber askeri kıymet- leri zayıftır. Provence - sistemi olub, gene harbden sonra ye- nilenmiş olan üç zırhlı Alman ve İtalyan donanmalarına silâh bakımından üstündür. Dünkerk zırhlısı, hasım — donanmaların son gemileri ayarında ve bek ki de onlara üstündür. Kruva: zörleri İtalya donanmasına mü- savi gibidir. Fakat süratleri da- ha azdır. Buna mukabil 32 Fran- sız torpitosunun başka hiç bir donanmada benzeri yoktur ve Fransanın halif filosunu dünya- nın en kuüvvetlisi haline koy- maktadır. Tamamile yeni olan denizaltı floları da İtalyanınki- lere muadildir. Devam eden in- şaat, Fransız donanmasının, İn- giltereden sonra Avrupada ikin- ci mevkii muhafaza etmesini te- min edecektir. Japonya: Hizmet halindeki donanması: 301.400 tonluk 10 zırhlı, 68.400 tonluk dört tayyare gemisi, 79 bin <00 ton'uk 8 birinci sınıf, 134.500 tonluk 22 iknci sımıf kruyazör, 110.800 tonluk 86 Geisi ANADULU torpido, 58700 tonluk 37 bi- rinci sınıf ve 19,800 tonluk 22 ikinci sınıf denizaltı. İnşa balndekiler. 40.000 ton- 2 zarhlı, 10.500 tonluk 3 tay- yare gemisi, 8450 tonluk 2 ikinci sınıf kruvazör, 10800 tonluk 12 torpido. İnşa tarihleri — oldukça eski fakat hepsi az önce yeni- leştirilmiş gemilerden mürekkep olan Japon donanması, çok kud: retli olmasına rağmen, Amerikan donanmasından — sarih — surette daha zayıftır. Fakat bu kıyas- lamada maddi kuvvetin haricin: | de unsurların da rol oyaıyacağı unutulmamalıdır. İtalya: Hizmet halinde: 47200 tonluk iki zırhlı, 70,000 tonluk 7 birine sınıf, 74,500 tonluk 12 ikinci sınıf kruvazör, 77,400 - tonluk 69 torpido, 15,640 tonluk 12 birinci - sımf ve 46,100 - tonluk | 67 ikinci sınıf denizaltı. İnşa halinde: 117,200 tonluk 4 zırhlı, 74,500 tonluk 12 kru- vazör, 34,400 tonluk 36 torpido, 16,000 tonluk 19 denizaltı. İtalyamn bu gün hizmet ha- linde bulunan Cavour - sistemi iki zırhlısı harbten önce inşa edilmiş, fakat son seneler zar- fında tamamen yenileştirilmiştir. Yenileştirilme ameliyesi devam eden iki eski zırhlı ile yeniden inşa edilmekte olan otuz beşer bin tonluk iki zırhlısı 1939 ba- şından evel faaliyete geçemiye- cektir. Bu gemilerin inşası bit. tikten sonra İtalyan donanması Fransız donanmasına i's'ünlük kazanacak, fakat bu üstünlük ancak Richelien sistemi iki Fran- sız. zırblısının tamamlanmasına yani 1939 gonlarına kadar de- vam edecektir. Diğer sınıf ge- milerde de İtalyan donanması Fransaya nazaran zayıftır. Diğer katogorilerde İtalyan donanması zanılftır. -Fakat inşa halindeki denizaltılar hakkında verilen rakamların hakikatte da- ha fazla olması mümkündür. Almanya: Hizmet halinde 82,000 tonluk Sizırhlı, 37,500 tonluk 2 tayyare gemisi, 50,000 tonluk 5 birinci sımf, 35400 tonluk 6 ikinci sıs nıf kruvazör, 30,000 tonluk 31 torpido, 12400 tonluk 36 ikinci sınıf denizaltı. İnşa halinde: 70,000 - tonluk iki zırhlı, 29,200 tonlak 25 tor- pido, 9600 tonluk 15 denizaltı. Tonaj itibarile Alman donan- ması Fransaninkinden zayıftır. Fakat bütün Alman zırhlıları 1933 ten sonraya aittir. Halbur ki — Frai gemileri nisbeten deha eskidir. Alman gemileri- nin bu modernliği onlara sürat üstünlüğünü veriyorsa da, silâh- iar bakımından Fransız donan- / masının üstünlüğü kat'idir. Netice: Yukardaki rakamlardan anla- şılacağı gibi, mikdar itibarile, demokrasiler grubunun üstünlü. ğü, ezici değilse bile pek bü- yüktür. 'Tek başına Amerika donan- ması, bilhassa büyük zırhlılar hususunda Japon donanmasına hâkimdir. Dünyanın en kuvvet: lisi olan Amerika deniz, hava kuvvetleri üstünlüğün diğer mü- him bir elemanıdır. Bu itibarla ilk bakışta, Japonya Amerika ile bir deniz harbine girmeğe yanaşamaz gibi görünüyor. Fa- kat deniz üslerinden çok uzak mesafelerde donanmanın tesir kabiliyetini muhafaza — etmesi güçtür; halbuki birleşik devlet: leri Japonyadan pek geniş me- safeler ayırır. Amerikanın isti- nad edebileceği tek ciddi hare- ket üsleri Kaliforniyada ve Ha- vai adalarındadır. Filipindeki Cavite limanı bütün donanmaya istinad noktası olmağa kâfi de- #ildir. Alaska üslerine gelince, tından parçalar Yazau: E. H. Akman Rossini ve Portekiz kralı Büyük kompozitör Rossin bir gün Portekiz kralı tarafın- dan saraya kabul edildi. Kral kendisine Porto şarabı gönde- receğini vadetti. Aradan bir iki ay geçti, fakac şarabın geldiği yok, Onun üzerine sabrı - tüke- nen Rossini krala şu tarzda bir tezkere yazdı: “Haşmetlüm, bana Porto şa- rabı vaad buyurmuşlunuz. Haş- metlümün vaadlerini unutmak şanından olmadığını biliyorum. Fakat çok ihiyarladım, fazla beklemeğe ömrümün vefa ede- ceğinden emin değilim., Mektup kralın hoşuna — gitti, şarabın derhal gönderilmesini emretti, Filip H ve dilenci Dilencinin biri İspanya kralı Filip JI nin önüne geçiyor, on- dan para ist yör: Kral, yarı kızgin bir. davra- nışla: — Sapsağlam adams n, senin için dilenmek ayıp değil m? Kendine bir iş bulup çalışsana. Diyor. Dilenci de buna kar- şilik: — Sayın Bayım, diyor, s zden öğüt değil, para istiyorum. Öğü- dü âz çok kafası sağlam kim olsa verir. Cev bot veriyor. Dilenc'nin G:vabı kralın hoşuna gidiyor ve kendisini saraya hizmetçi alıyor. Bir eşek Leipz'gde musiki Sebicht Beethovenin musiki debasına pek ve ikide bir: hava kuvvetleri belki müstesna olmak üzere, bunların hazırlan- ma işi daha başlangıç safhasın- dadır. Bu sebebler yüzünden, Amerikan donanması, — Uzak Şarkta harekete geçtiği takdir- de küvvetinden çok şey — kay- beder. Fakat İngiltere, Amerikanın emrine Singapur veya Hong - Kong İlimanlarını verirse vaziyet işir. Bu üslerin kuvvet n bilh on sene- lerde çok genişletilmiştir. Say- gonla Hayfong da kruvazörlerle hafif gemiler için faydalı olabi- lir. Sovyetler Birliği de üç de- mokrasiye iltihak ederse, Vladi. vostok limanı evvelâ üs olarak, sonra da Sovyet denizaltılarının hareketi itibarile mühim bir rol direktörü dramatik inanmıyor İngilterenin — işbirl deniz kuvvetlerinin gönderilmesi suretiyle tezahür etmesi de müm- kündür. Esasen İngiltere normal olarak Uzak Şarkta bir tayyare gemisi, 6 kruvazör, 8 torpido ve 17 denizaltı bulundurmaktadır. Çin denizine Akdenizdeki kuv- vetlerinden iki üç zırhlı ile bir miktar torpido gönderdiği tak dirde, Japon donanması, karşı- sında münakaşk edilmez surette pek üstün bir kuvvet manzumesi bulacaktır. Avrupada kalan İa- giliz deniz kuvvetleri, Fransız donanmasiyle birlikte İtalya ile Almanyaya karşı koymağa) kâfi ir, Jıponymn böyle bir abluka altına alınması yalnız mevzuu bahsedilmiş bile olsaydı, Japon: larin istilâ ve ;htiraslarına kuv- vetli bir fren vurulmuş olurdu. | — Beethoven ve melodrama: , tik eserleri eşek ve eşeklikten - başka bir şey değildir. Dermiş. Bir akşam Beethove- - nin meşhur operası - “Fidelio, temsil ediliyor. Bir kaç dostu » Sebichti giç halle operaya götü- , rebiliyorlar. Temsil bitince Se- * bicht düşünmeğe dalıyor - ve yanındaki dostlarına: ğ — Hayır, eşek o değil, be- ! nim, eşeklik bendeymiş ki par- lak dehayı anlıyamamışım! Diyor. Sultan Süleyman ve tecimer Sultan Süleyman Belgraddan İstanbula geri dönüşünde önüne ibtiyar bir tacir çıkar. Padişah ona kim olduğumu, ne iş yap- tığın, ne istediğ.n- sorar. Adam bu sorulara karş , tacır o'du nu, geçende gece vakti eşy nn çalınd ğını / söyler, ya sızların bulunmasını veya eşya- nin bulunmasını rica eder. “dişah bunun üzerine bir. davranışla: "ek iyi, eşya çalındığı zar itedeydin, ne — yapıyor- de 4 Diye sorar — Evimdeyd.m, uyuyordum. Sultan hiddetle bağırır: — Niçin uyuyordun? — Zatı şahaneyi, bütün teba. aarı Üzerinde uyanık murakâ- beleri olduğunu sanıyordum da ondan.. Bu cevab sultanip hoşuaa gini der ve tecimere devlet hazines — sinden bir miklar para verik mesini emreder. Henric İ/ ve odacısı Fransa kralı Henric IV bir. gece yatağından kalkıyor ve odacısı Bellegarda sesleniyor, ciddi bir eda ile diyor ki; — Gece yatarken hatırımdan , ne geçti biliyor musun? — Hayır haşmetlüm. — Maaşının yarısını parasız: hk içinde kıvranmakta olan Vi-: conte de Türemnee versen ol-. maz mı? : Bellegarda başını eğerek kralı selâmlıyor, hiç bir şey demiyor, yarım saat sonra kral yine ses- leniyor; bu sefer: iyor musun yatarken ha-” tırımdan ne geçti? , — Hayır haşmetlüm. — Maaşının yarısını kumar-* da bütün servetini kaybetmiş — olan Kont Roguelaurece - terket- sen nasıl olur? Bu önerge kar- şısında Bellegarda krala: — Ne olur haşmetlüm, yarın sabah bir kere daha uyansalar da bundan sonra sarayda nasıl bir rol alacağımı bildirmek lüt- funda bulunsalar, diyor. ğ Henricin, bu söz hoşuna gi- diyor, odacısına daha yüksek bir vazife veriyor. Şarl Xil ve sekreteri İsveç Kralı Şarl Xll bir gün savaş meydanında sekreterine bir mektup yazdırıyormuş. Yan- larına bir bomba düşerek pat- hyor. Sekreter birdenbire afal. — — hyor, kalemi elinden fırlatarak — Aağzı açık, şaşkın şaşkın » ik İ yor. Sekreterin bu dürü uu gören Krak: — Ne var, ne oluyorsun? Di- yor, — Bomba haşmetlüm, duy- madınız mı? — Bomba ile mektubun ne münasebeti var. Bombadan bize ne, haydi, yazmağa başlal yarı