Vi , Şah, çocukların h esir bağırdı: Sah, yapma, merhamet et!.. Şah esire doğru yürüdü: — Şahruh! Gürüyorsun de- ğil mi?, Kızaracağın cehennemi ateşi hazırlatıyorum. İnada lüzum yok. Söyle, kız- kardeşin, baban nerede?. Ben ayni zamanda ali- cenabım. Eğer inkâr etmezsen hem seni, hem onları affederim. Söylel, Esir başını eğdi: — Şahl., Kendimi müdafaa edecek bir vaziyette değilim. Bana istediğinizi yapabilirşiniz! Fakat bir şey bilmiyorum. Size hiç bir malümat veremem. Şah İsmailin hiddeti, beynini altüst etmişti. — Yal.. Öyle mi?, Ökçelerinin üstünde geriye döndü ve emretti: — Bağlayın şu hainil. Yedi, sekiz neler esirin gırt- lağına sarıldılar ve onu tekrar yuvarladılar. Bu sırada ilerden ince, acı iki çocuk feryadı yükseldi: — Yapmayın!, Babacığımız, ba- bacığımız!.. O size ne yaptı ki, onu böyle bağlıyorsunuz, döyü- yorsunuz! Şah, bir kaç dakikadanberi çocukları unutmuştu. Fakat -bu feryadlarla, bu vicdan yırtıcı çocuk ağlayışlarile başını oraya doğru çevirdi.. ? Kalasında caniyane, vahşiya- ne bir fikir; şimşek gibi sağdan sola esmişti.. Yerde yatan esire doğru yürüdü, z — Hâülâ mı? Hâlâ mı inad be herifl * , — Düşün ki senin yalnız vü- cudünü değil, içini de yakaca- ğgım, Söyle diyorum! Şahruh, derin derin — inledi, fakat cevap vermedi, Şah bağırdı: — Şu piçleri de — bağlayın, kebaba hazırlansınlar!, İşte © saniyede zgavallı eşir yerinden kımıldamak, bağırmak, yalvarmak, ağlamak istedi. — Şah!.. Şahi.. Şah!.. Sakın bunu yapmayın! Şah, güya işitmiyordu. Has- mının en zayıf damarına — bastı- gını anlamıştı. Bir baba, iki ev- lâdının ateşte yakılmasına nasıl dayanabilecekti? Genc esire yak- laştı: — Öyleyse söylel, Haydi ba- kalım, dinliyorum,. Esir, hıçkırdı, yaşlı gözlerini çocuklarına dikerek mırıldandı: — Fakat ne söyliyeyim?.. Ben.. Ben, ben hiçbir şey bilmiyorum. Emin olun, şerefimle yemin ede- rim haberdar değilim. Kaçtık- larını işittim. İşte o kadarl.. — Nereye kaçtılar?. Onu söylel ANADOLU Günlük siyasal — gazete ve Haydar Rüşdü ÖKTEM Umunji veşriyal ve yazı müdü- eai —— darlaşm İDAREHANESİ Tamir İkinci Beyler sokağı € Halk Partisi bipaşı içil Telgraf: İzmir — ANADOLİ Telefon: 2776 « Fosta kutasu: 405 : Abone şeraiti Yıllığı 1400, alta 800, üç 'fı*ım. " 600 #—m ğ Yabancı — memleketler için aboöne Ücreti 27 Jirağır ANADOLU MATBAASINDA BASILMIŞTIR senelik —TTERE e EçaaalA ı ANADOLU da yakılmasını emredince, zaval- lyarak bu ateşin dibine getir- diler. Şişteki çocık; kızarmış odun yığınlarından — yükselen — aleve doğru uzatılıncı şağdan, soldan korkunç, iğrenç, vahşi bir kah- kaha fırtınası yükseldi. Çocuk ağzını açar gibi oldu, Kızıl bir yalın, bu canlı Jokmayı yaladı, Tarihin hangi vahşet devre: sinde yaşanıyordu? — Şahı, ipler arasında kıvrandıcdığı — esirinin yüzüne bakıyor ve: — Şimdı söyliyecek; her şeyi Hani, kız karde- şin,baban nerede? Yazan: M. Ayhan — Bilmem vallahil.. Merha. met ediniz şah, merhamet! — Hayırl.. Senin baban, be- nim gibi bir şahla istihzaya kak kışmıştır ve siz bunlara müsta- haksınızl, Pazar tatili kanunana aykırı harekette bulunmaktan suçlu Ya- şar adında bir şahsın dün İkinci Sulhcezada duruşması yapılmış ve dinlenen belediye memurla- rının ifadeleri arasında şayanı dikkat mücayenetler görülerek, zapta geçirilmiştir. Evvelâ hâ- diseyi yazalım: Yaşarın bir manav dükkâm var, Pazar günleri ne kadar mâlı mşd.': başını çevirerek maiyetine ını.ışıç.ıkl ı varsa bunları Tepecik pazarına — Bağladınız mı çocukları? Diye - bekiyordu. Kalabalık | götürüyor, orada satıyor,, epeyce artııştı. İran ordusunun — Evet şahım!.. aretı Fakat bir Pazar günü yapılan — Ateş Basıl? Evet, görüyor | *tPos efradı artık kâmilen bu | kontrolda dükkân açık bulunmuş rum, iyil,. yb:mxımcıı keğflıııı_ıınııı vıvıh'ud ve bir yfak çocukla, başka bir Eşir baba artık söz söylemiyor, insanlık İaclaşının seyrine | adamın ahzujta ile meşgul ol- ciğerinden kopan kelimeleri s. toplanmıştı, - Ateş giltikçe kızık | guğu görülerek zabıt yapılmış- ralıyordu: laşıyordu. tır... İşte suçlu Yaşar bu zabta Alevlerin arasından — süzülen | j — Yapmayın şah; günahtır.,. Adalete yakışmaz, masum olan- lar kılıçtan geçirilmez, ateşe tu- tulmaz,.. Şah cevap vermiyordu; onun fikrince çocuklar ateşe tutulunca Babaları her şeyi söyliyecektir. Esir deyam ediyordu; — Onlar masumdur, onların he 1 var? Beni öldürünüz, yakınız; fakat onları dağ başla- larına fırlatıp geçiniz.. Dokun- mayınız ııhf. Aman yarabbı; merhamet!.. Şahın karanlıktaki — seri bir işaretinden iki saniye geçmemiş- H ki, a0 nhıılr ıı cek bir feryat koptu: Bu çocuk feryadı! Esirin gözleri açıldı, Bebek- leri fırladı, dudaklarından - bir bırılti çıktı: — Yavrum, çocuğum. Şahl Şahl.. O ne korkunç manzara idi? Çocuk şişe geçirilmişti. Ağlıya- miyor, gözlerini, ağzını açıp ka- pıyordu. Ve hâlâ yaşıyordu. İki pefer; çocuğun bir tanesini ateşe yaklaştırdılar. Babayı da yuvat- SAĞLIK BAHİSLERİ abızlık ve kabızlığa karşı savaş ” Vet Dir, M Şevki UĞUR Yaptığı fenalıklarla vücudü- | suretle lâstik şiringa kaptaki müzü yıpratan kabızlığın, tehli- | Suyu bağırsağa vermiş olur. keli bir yahatsızlık olduğunu | — İste bu usul gayet basit ve okuyucularım da anlamaktadırlar. w'î:::: bir Mdül:d Bağırsağa içe | Veril sıuyun mikdarına ge- n Maenla » aRl vema Va | b Moşunan tetekilaceli he su â l » küçük ve duryou Tâymanlardan Bu suretle yapılan küçük lâ- borasla ile az miktarda soğük | yman, 15:20 dakika zarfında su barsağa idhal edilir ve imti- | tesisini göstererek kendiliğinden sas edinceye kadar kalır, Bu | defi tabii husule getirir. süretle barsak mijhteviyatı yur İkinci defasında; birinci defa muşamış ve katılaşmaktan kur- | verilen suyun mikdarı azaltılır tarılmış olur. Aymi zamanda | Ve bu / süretle lüvmanlara de- suyan serinliği barsak kasılarını | YEP edl.ım" olu_:. M F, ye sinirlerini benbiliğivö iyi-bir | TüY9 etikço küfi mikdar pu te> ; : .. | yin edildiği için tahammüle göre tesir yaparak barsak - faaliyetini temin eyler, yerilmiş a — -— Bu yfak Javmanlar için irüyar —— tör kullanılmamalı, bilhassa İn- gilterede çok kullanılan ufak lâstik şırıngalar kullanılmalıdır, | Bu Jâstik şırıngalar “Enema, | namile eczanelerde satılmaktadır. ederek işi mahkemeye dök- Mmüş!ür.. Suçlunun bütün itirazına karşı, belediye — memurları dükkânın açık olduğunu ve başka bir şa- his - tarafından mal satıldığını söylemişlerdir.. Fakat yapılan zabıt varakasına o adamın veya orada bulunduğu görülen ufak çocuğun ismi ve imzası atılma- mıştır, dumanlar yeşil, âdeta kükürt rengine girmişti. İnsan etinin dumanı işte böyle yeşil sarı de- nebilecek bir halde çıkıyordu. Esir son bir defa haykırmak istedi: — Alçaklar, vicdansızlar.. Şah kızmıştı. -Kamçısını kal- dırıp esirinin suratına vurdu: — Sende böyle gebere- ceksin! Şah için artık yapılacak bir şey kalmamıştı. Geriye dönerek emrini verdi: — Hepsini, hepsini temiz. MbLBiğğaçRamaı AAA ç '"Xâî f;cm,ıSuh çadııuı:çekıi dkten sonra başlamıştı. Bir Bürü sarhoş, ağızlarını açarak, pâralar atarak — sa dırdılar. Bir çocuk feryadı duyuldu. Bu feryad çok devam etmedi. Ondan sonrada bir insanın de- çin haykırığı — işitildi. — Yıldızlı kubbenin altında tarih sahile- lerine geçen müdhiş, şeni bir facia cereyan ediyordu. Diğer yavru da şişe geçirilmişti. — Sonu var — Geçenlerde Karşıyakada Fah- yeddinpaşa caddesinde Bayan Mediha Kapaninin evinde bir hırsızlık hâdsesi olmuş, bazı kiymetli eşyalar çalınmıştı.. O zaman zabıta tarafındandan ya- ilan tahkikat ve Bayan Medi- Eının iddiası üzerine Azime na: gaunda bir kadın zan altına alın- mış ve evipde yapılan araştırma şırasında; çalman bir iki eşyada bulunmuştu. Din bu davanın ikinci Sulh- çeza mahkemesinde duruşması yapılmış ve müşteki Bayan Me- diha Gdavasın şöylece —anlat- miştir: — Bu kadın evimde on lira aylıkla hizmetçi — bulunuyordu. Oğlum Münci İstanbu'dan İzmire gelmişti. Paristen amcası tarafın: gdan kendisine gönderilen kıy- metli bir kol saatni komedin üzerine koymuş, bir aralık ara- dığı zaman bulamamış.. Ben o zaman çiftlikte bulunu- yordum.. Avdetimde oğlum tara- fından bana anlatıldı. Asıl me- gele şudur: Bu kadın hırsızlığı / yaptık- tan sonra oğlum Münci ile kızım Gülere hitaben: — Eğer bu işi annenize açar- sanız intizar ederim. Bakl! Ya- kında İstanbula gideceksin inti- zarım tutar, belki de denizde batarsın. Diye çocukları korkutmuştur. Yakıa yapılan araştırmada sa- at bulunmadı amma; bana aid bir kavanoz içinde çilek - reçeli ve Ömer Muharremin en nefis | tiği Lâstik — şırıngayı — kullanmak gg..m':;:: | için temiz bir kaba soğuk — sy Bufalobil sabunları filân bulunmuştur. Ma- İ doldurulur. Şırınganın lâstik ucu Lâlede: amalih ben kendisinden davacı su doldyrulan - kaba daldırılır; B. Çetin-Denizaltı Ejderi> | değilim. diğer ucu da mak'ada idhal edi- | Türkçe sözlü Alibaba Sıra suçluya geldi: — Şu saati gördüm ise ve | lir. Lâstk şiringanın ortaşındaki EAMA şeklinin ne biçimde olduğunu pogri elle sıkıştırılıp açılır, Bu Karşiyaka Sümerde: -Tatlı belâ Belediye memurunun itirafı: öee AA “Dükkân açıktı. Zabıt son- radan tanzim edildi.., —— .—. .— Pazar tatili kanununa muhalif hareket eden manav da, alışveriş yapmadığını söylüyor —ei —if e ged li — Hâkim Naci Erel, iddiasına ve iki belediye memu- runun mübayin ifadelerine göre hakikatin tecellisi için 8 numa- ralı memura bitab etti: — Namus ve vicdanınız üze- rine yemin ettiniz. Halkı mah- kemelerin adaletinden şüpheye düşürmemek için, hiç bir tesire kapılmıyararak hakikati - söyle- menizi tavsiye ederim., — Bayım, dükkân açıktı, fas kat zabıt varakas pdib arkadaşım tarafından imza için gölürüldü. Ondan sonrasın- dan haberim yoktur. — Neye daha evel böyle söylemediniz? —Malümu âlin z oruçluyum da. Hâkim bu defa da suçluya hitab etti: — Dükkânında eşya bulun- madığını isbat edebilecek misin? — Hay hay. — O halde göstereceğin mü- dalaa şahitleri hak kati gdikleri takdırde, bülün yalanlar meydana çıkacaktır.. Müdalaa şabitlerinin Esrar grdesi ;:rtı.lamadı! Hizmetç'nin saati çalıp çal- medığı anlaşılamıyor Davacı Bn. Mediha Kapani, hizmetçinin ço- cuklarını tehdid bile ettiğini söylüyor ——— —H — 30 Teşrinisani benim tahsilde Mahkümiyet celblerine suçlunun bilâhare ya- söyle. karar biliyorsam, Allah şu gözlerimin bebeklerini akıtsın, kavuşmak nasib olmayayım. Re» çele gelince, by hanıma reçeli yapan benim. Bu reçelde parçacık olsun yok mudar? Sıbun, sabuna ben- zer, paramla aldım. Hizmet kar- şıl gı olarak beş lira da alaca- ğim vardır. Demiştir. Müştekinin 13 yaşındaki kü- gük kızı şahid olarak dinlendi. Âzimenin kendilerine söyledeği sözleri, birer birer anlattı. Şimdi, — İstanbul Galatasaray ilisesinde Müncinin de binniyabe ifadesi alınacak ve zabıt varakalarını imza edenler celbolunarak din- lenecek, ondan sonrasuçlu hak- kında nihai karar verilecektir. çocuğuma bir hakkım bulunan Müze hademe ve bekçilerin- den Hasan çavuş Düzgören, müze âsarı tamir işyarı Hasan Odacıoğluna madde tayinile et- hakaretten dolayı 3 üncü Asliyeceza mahkemesince üç ay hapis, elli lra makdi ceza ve ve on beş İira da tazminata mahküm olmuştur. TAKVİM ni - 1353 | Arabi - 1356 Ramazan & Güreşçilerimiz Balıkesire gidi yorlar Bir senedenberi antrenör Bay Nurinin nezareti alitında muntas zam bir tarzda çalışan güreşçi- lerimiz, senelerdenberi çalışmaka t: ta olan diğer bölge'erle boy ölçüşebileceklerini, ieknik ve | »4 heyecanla çereyan eden son seçe kif me müsabakalarında göstermiş- | lerdir. dö Seçme müsabakasında kaza: Ka naplar: bi 56 kiloda - Şefih, 66 kiloda —| ç Enver, 72 kiloda Bekir ve Ali, — | 40 79 kilada Musa, 87 kiloda Ha: idi. san ve Zeynel, ağırda Mehı ' mettir. . M Seçme müsabakalarında kaza- o4 nan bu güreşçler, bu sabah a Balıkesire hareket edecekler ve Ber oradaki bölge güreşçileri ile P müşabakalar yapacaklardır. Bas silâ lıikesirden dönüşte, Genel mer — | j kezden gelen madalyalarla Bök — kan ge birincilikleri yapılacak ve ka> bul zananlara bu madalyalar veri" ğ lecektir, bi , Lik maçları — (» Lisansları tasdik edile |bir miyen fudbolcular |* Fudbol Jik müsabakalarına |& $ yakında başlanacaktır. Genel —| Pril spor merkez'ne tasdika gönde- L rilen yeni fudbolcu lisansları ;l_kl lik maçlarının - başlıyacağı 14 | ?9Y İkinciteşrine kadar — gelemiyeçes | 'ta1 ginden, bu lisanslar gelinceye | * kadar fudbolcular, müsabakar || £ lara eski lisanslarile iştirak ede- » cekterdir. - z z Spor kulüplerine yeni intisab ::.î edip te eski oyuncular gibi li bi sansı olmıyan ve yeni İisansları d': tasdik için genel merkeze gön 'k'u derilen fudbolcular da, menşup ı,ıh bulundukları kulüpler tarafından 13 İkinciteşrin cumatesi günül me kadar fudbol Ajanlığına ve- recekleri İisteler üzerine maç lara iştirak edebileceklerdir. ——— Manisa ilinde Yol ve mekteb işi yürüyor Manisa valisi- Bay Lütfü gdar refakatinde Sıhhiye 'mü: Bay Rifat ve Nafıa drektörü Bay Mehmed olduğu halde di Salihliye kadar giderek oradt yapılmakta olan göçmen evleriu'â ye daha bazı mühim işleri teftit ettikten sonra 500 rakamındt bulunan — Allahdiyen - Bozdağ yolunun açılma töreninde bulum muştur. Açılma törenine — ciyâf Pay, köy halkı davul zurnalarla iştirak |bi eti ş, törenden sonra milli oyut” - | lar oynanmıştır. Bu yol, çok” Plag mükemmel olmuştur. ş Salihlide ortamekteb ihtiyi' — cını nazarı dikkate alan ilbaf Lütfü Kırdar, Salihlide de bif ertamekteb yapılmasını i y xıwf ve Salıhlinin maarifsever bir saat gibi cüzi bir içinde “ beş bin, lira toply# || rak mektebe teberru - etmiştifi | Halk mekteb yapılacağından 9 || layı sevinç ye heyecan içii p İngilizler n Akabeye asker çıwwy. y Kahire, 11 ( Radyo ) — Tagiliz kravazörü, Akabe lit limanına Hindli asker ?”_, Güzelyalıda Altıntaş, İrg rında Aşri, İkiçeşmelikte İkİŞ melik, Alsancakta — Jozef J eczaneli