6 Temmuz 937 lgu Ovalarda hayat ve iş eZ Altın başaklı harmanlar A J Solda çocıık!ıı günüydü.. akat hava o kadar güzel, g" kış “hd" güneşliydi ki, ini bir bahar gününde hardı. Bir tarla kenarından €n ona rastladım. Bey- irlerini takmış, çift sürüyordu.! . “*p işi, gücile meşgul bir dir, Dnd Kolı, gelsin çavuş!. 'edi Bı "lln lcı—ılc gözlerini kap- $ Olan terleri silerek bana Tebessüm ederek: E '>ecı..yv ; 'in; :'*_;Iİ toprağın tavı ye- llah dost!.. S Âlar, İı.;.:î" sefer o bana sormağa N'reye böyle? ! %-a.î b Sehi z '&ı öyle bir hava” alayım. Sızııı buralarda işiniz| hirde birçok cğle;; Zazinolarınız, sinema- * tiyatrolarınız var... Siz Socukları buna gelemez x%ın "“"n "eq? —:::w" vlr, fakat ben fir» emiz hava, bol gü- yeşillik şehirde ne da bir ihtiyaçtır ve âar vardır. 'en bir sigara çıkarıp .. n'"'!u Alışmadım.. N “'I: busene iyi ekin k M? Ş VyE y Bi, Üa a N ]Nh"ıı ?—.2"' 'w Allah bilir.. Erse.. U ııd.,.,,d dü—vündu Sonra tunç- Nü toprağa çevire- verdi; fazla kalmadım. Atını vakfettiği top- sfünde, to, rakla baş- ıyııl: * Düyümüş başak bağ- “"mışh e bıçıyor demetli- Yandan da harman B : hava gene güzeldi. ÇÖ e hy.w' daha yakıcı.. Ben kış günü gibi.. harman başında İ“llıme ilişmişti. bıı defa yalnız .'llndı bir sürü Vırdı Hepsi de Çacuklar döven- "ımış şarkı söy- îGllııı ' ellere artık doguluyor insan ça kaçar kırlara Hava- .. W . bir. kadın, sağda iki çocuk harman döğüyor Döğenlerin üstünde'fırıl fırıl dönen!çocuk. lor neşe ile şarkı söylüyorlar Tarlalardan bir intiba Yazık düştüm dillere, Azfdaha dövenin)'altına gire- cekti.. Çavuş bir ok gibi fırladı. Onu kurtardı. Diğer çocuğu çağırırken yuvarlanan afacan hâlâ akıllanmamış olacak ki: — Bırak -diye bağırdı- ben süreciğim, bırak ben süreci- ğiml, Öyle anlıyorum ki onları kıramıyor: — All. Dedi, fakat, gene yuvarlanmıyasın!.. Alfacan kımçıyı kapınca dö- vene atladı. Şimdi geygın o kadar hızla aumyordu ki be- nim ona bakmaktan başım dönmüş.. Ah bu çocukluk! Çavuş - keyifli keyifli anla: tıyordu: — Taneler öyle güzel ki.. Ömrümde hiç böyle mahsul almadım. Eli ile yerden samanla ka- rışık buğdaylardan bir avuç aldı: — Baksana şunlara.. Hakikaten, ne kadar da iri taneler.. Bu sırada da gök yüzünde beliren tek tük bulut parçaları — gittikçe artıyordu. Herhalde yağmür yağacaktı. Zaten hava da boyuna serin- leyip duruyordu. — Çavuş yağmur gelecek galiba!.. Gülerek cevap verdi: — Etce dedi. Ne yapalım.. Herşey tam olursa olmaz. Ka: dı kızında bile kusur olurmuş!. Hem 'ağsa da zarar ver- alnız samanların şu gorduğun rengi kaçar.. Ve çavuşu selâmlayıp har- man yerinden uzaklaşmağa başladım.. Alacanların galiba başka Yanlarına varmıştım. — Kolay gelsin çavuş!.. Gene geçen - kışta olduğu gibi elinin tersile gözlerini kaplamış olan terleri silerek bana baktı, güldü: — Eyvallah dost! Yüzünün tunç rengi daha koyulaşmış... Çocuklar dövenler üzerinde keyifli keyifli koşturup — duru- yorlar.. Çavuş da kenarda taşan başakları elindeki ça- talla toplüyor.. Çavuş bak Çiftçilerle başbaşa G9 Çavuş başakların rengi ne de güzel; altın gibi sanki... Bu sözüm çavuşun keyfini çok artırmıştı. — Eh, -dedi- Allah çalışan- dan hiçbir şey esirgemiyor. — Daneler nasıl; dolgunca mı?.. Çavuş ağzını açıp cevap vereceği sırada biraz ileride dövenler üzerindeki çocuklar biribirile kapışıvermişlerdi. Ça- vuş aralarını buldu, Çavuş yanıma gelince dert | bildikleri birşeycikler — yok. yanmağa başladı: Gene deminki — şarkıyı tuttur- — Ne yaparsın be birader. | muşlardı: Bunlara da dert anlatmak, meselel. Mektepler kapandı. Şimdi hocalık sırası bize gel- di. Vallahi şaşıyorum o hoca- lara, bu kadar afacanlarla na- sıl başa çıkıyorlar, diye.. Bu sefer de demin döveni yuvarlar Ekin ektim çöllere Yolduramam ellere Nevruz kızı gelmezse Başımı alır giderim Ondördünde yar sevdim Yazık duştum dillere ı,, | Erni ANADOLU Üzüm, palamut ve yumurta ihracatı İzmir Ticaret Odasında sozar ülzm Ziçe bir kurs açıldı B. Fazlı Gülecin nutkundan son-| "*ördiği 20 lira parasını Tay- ra Dr. B. Bade izahat verdi | Iktısad Vekâleti, üzüm, pa- lamut ve yumurta ihracatının kontrol işlerini, kontrol me- muru namzedlerine öğretmek maksadile İzmirde bir kurs açılmasını tensib etmişti. Bir buçuk ay devam edecek olan kursu takib edecek 18 2mur namzedi ile nazari ders verecek ve tatbikat göstere- cek olan İktısad Vekâleti stan: dardizasyon mütehassısı Dr. B. Bade ve vekâlet başkon- trolörü B. Hakkı Nezihi evelki akşam Ankaradan şehrimize gelmişlerdir. Kurs, dün saat 15,30 da Ticaret ve Sanayi odası kon- ferans salonunda merasimle açılmıştır. Kursun açılış töre- ninde vali B. Fazlı Güleç, iç ticaret umum —müdür mu- avini — Salâheddin Cuhruk; Türkofis müdürü Cemal Ziya, oda genel sekreteri Mehmed Ali Eten, Borsa komiseri Şevki, İktısad Vekâleti kontro- lörlerinden Nazım Ziya, Ali , Cevded Aygün, Ziraat müdürü Nadir Uysal, Burnava Ziraat mektebi müdürü Hilmi Onay, bağcılık istasyonu mü- dürü Mübin hazır bulunmuş- lardır. Vali B. Fazlı Güleç kursu açarken şu nutku irad etmiştir: —Arkadaşlarım; ihracat mal. ları kontrolu kursunu, değerli âmirim — İktisad - Vekili Celâl Bayar namına açarken hepi- nize hoöşgeldiniz derim. Mem- leketimizin harice göndereceği metaların Türk milletinin te- miz karakterine uygun bir şekilde hilesiz, hüdasız hazır- lanmasının faydalarını elbette herkes bilir. Sizlere tevdi edilecek vazife- ler, bu noktadan çok mühim olacaktır. Kontrol — edeceğiniz - ihraç maddelerimizin bizim karak- terimize uygun olmasını ve herkesin bizi şimdiye kadar olduğu gibi iyi satıcı olarak tanımasını temin vazifesi — siz- lere de düşmektedir. Bunda sizler âmil olacak- sınız. Bu yurdun çocukları olmak itibarile temiz yürekli ve dürüst seciyeli olduğunuz için bu mühim vazifenizde en iyi ve milli hedefe uygun şe- kilde çalışacağınıza emin ola- rak hepinize mesainizde mu- valfakıyetler dilerim. Valinin nutkundan sonra İktisad Vekâlet standardizas- yon mütehassısı Dr. B. Bade kursların gayesi hakkında aşa- gıdaki faydalı izahatı vermiştir: Sayın arkadaşlar; Çok değerli İzmir Valisi B. Fazlı Gülecin irad buyurduk- ları nutuktan da anlaşıldığı veçhile önümüzdeki altı hafta içinde memleketin milli eko- nomi mentaatlerile alâkadar en mühim bir vazife karşısın- da bulunuyoruz. Malâmunuz olduğu veçhile öğretilecek ve öğrenilecek üzüm, palamut ve yumurta mahsullerimiz Türki- yenin en ehemmiyetli ihracat maddelerindendir. Bu ihracat mahsullerinin kalite noktai na- zarından standartlaştırılmaları, gıyemızın esasını !eşkıl ediyor. me- kuru üzüm ihracatı 10 ve pa- lamut ile palamut hulâsası | cem'an 2 ve yumurta ihracatı ! 1,2 milyon liradan fazladır. Bu rakamları — zikretmekten maksadım, vazifenizin ehem: miyelini nazarınızda bir daha tebarüz ettirmek ve Türkiye- nin 14 milyon lira kıymetinde bulunan ihracat emtiasının siz. ler tarafndak kontrol edilece- ceğine işaret etmektir. Tabif altı hafta içinde bu üç ihraç maddemizin kontrolu için elzem olan malümatı öğ- renmek kolay değildir. Tan- zim edilen program mucibince kurs tedrisatı, nazari ve ameli olarak ikiye taksim edilmiştir. Nazari derslerde ilk olarak başta gelen, mevcud kanun- larla bunlara istinaden vücude getirilmiş — nizamnamelerden bahsedilecektir. Çok mühim olan bu kanun ve nizamname- leri iyi anlamak ve öğrenmek lâzımdır ki, tatbikatta güçlük | çekilmesin. Nazari tedrisatın diğer esas kısmı, üzüm, palamut ve yu- | cihetler- ve bun- murtaların — iktısadi den olan mevkileri ların memleketimizdeki istihsa- lât tarz ve üsüllerinin -rakib memlcketlerdeki istihsalât me- todları arasında mukayesesi ile bilhassa beynelmilel pazar- lardaki .rekabet — dereceleri üzerine olan bahisleri ihtiva etmektedir. Bu bahişler içinde sizleri en ziyade Aalâkadar etmesi lâzımgelen nokta, beynelmilel rekabet meselesidir. Bu reka-, bet işini daima gözönünde tut- mak, takib ve tetkik ve iyi bilmek. lâzımdr. Bu teknik çalışma yolunda sarfedeceğiniz azami gayret ve göstereceğiniz muvaffakıyet, bu maddelerin memleketimiz: deki istihsal şartlarında tesbit edeceğiniz herhangi bir nok- sanı, ileride ikmal etmek fır: satını bahşedecek ve kontrol- daki ciddi faaliyetiniz de bey- nelmilel piyasalarda rekabet kabiliyetimizi teyide —Medar olacaktır. Programımızın nazari - kıs- minin ehemmiyeti hakkında arzettiğim bu noktalar, hulâsa edilmiş hatlardır. Bunların müfredatı hakkında şu saatte birer birer tafsilât vermeği zaid görürüm. Programın, çok mühim olan ameli tatbikat kısmında mev- zubahs mahsullerimizin teknik yasıflarının tesbit ve tefriki, analiz metodlarının sureti ic- rası ve bilhassa kontrol usul- leri tatbikatından bahsedile- vektir. Tabii altı hafta içinde pa- lamut ve yumurtalar hakkında edineceğiniz malümat ile bir üzüm, palamut veya yumurta tüccarı kadar tecrübe sahibi olmak kolay değildir. Fakat bu müddet zarfında mevcut nizamnameler ahkâmına naza- ran bu maddelerin kontrolları için iktiza eden nazari ve ameli malümatı iktisab edece- | ğinizi kaviyen ümid ederim. Hatta geçen sefer gene böyle altı hafta devam eden yumurta etmek " Sayfa $ Varolsun! ye bağlı Karahallu köyünden Yusuf oğlu 13 yaşında Mus- tafa, uzun zaman çalışarak bi- yare cemiyetine teberru etmiş- miştir. Yavrunun bu hareketi, takdirle karşılanmıştır. Tay- yare cemiyeti kendisine bir madalya verecektir. Fransız Frangı Dün gümrükten mal çıkarıldı Frank kuru, üç gün evelki vaziyertedir. Yeniden düşme veya yükselme görülmemiştir. Bir Türk lirası 20 frank altmış santimdir. Bu fiat üzerinden de şehrimizde bazı tüccarlar takas harici muameleler yape- rak gümrükte bulunan bir miktar Fransız malını mağa- zalarına naklettirmişlerdir. Öğretmenler ve tazminat Öğretmenlerin kıdem zam- larile tazminatları verilecekti. Muhasebeihususiye — teşkilâtı- mn, mali senenin başlangıcı münasebetile az tahsilât yap- ması sebebile öğretmenlere paralarının tevziü gecikmiştir. Alâkadarlar, tatil esnasında muhtelif yerlere gidecek olan öğretmenlerin paralarının ve- rilmesini temin etmelidirler. K. inzibat meclisi Kültür inzibat meclisi dün kültür direktörlüğünde top: lanmış ve bazı öğretmenler bakkındaki tahkikat — evrakı üzerinde tedkiklerde bulunmuş, kararlar almıştır. RAR İN DAT KOKU PC OKCE AREMAAR NNN DN delerin kontrolları için' bilin- mesi iktiza eden nazari ve ameli malümat ve tecrübenin ancak üç senede öğrenilebile- ceği alâkadar bazı kimseler tarafından iddia edilmiş ise de, bu iddianın varid olma- dığı biltül anlaşılmış ve bilâ- kis bu kısa müddet zarfında kontrol işlerini mükemmelen idare edecek elemanlar yetiş- tirilmiştir. Bugün bu arkadaş- lar vekâletin takdirini mucib derecelerde vazifelerini gör- mektedirler. Bu ikinci kursumuzun da sizlerin âzami sayü gâyret ve muntazam devamı sayesinde muvaffakıyetle — neticeleneğini keza kuvvetle ümit ediyorum. Arkadaşlar; bu sahada gös- tereceğiniz gayret, sarfedece- ğiniz mesai, ibraz edeceğiniz hüsnü niyet ve samimiyet ile kuvvetli ve rasyonel bir Türk milli istihsal ve ticaretinin lâ- yık olduğu mevkie yükselme- sinde, sizler yarın birer âmil olacaksınız. Mühim bir memleket mese- lesi olan bu vazifeyi muvaffa- kıiyetle -başarabilmemiz - için mütekabil yardımlarınızı rica eder ve bu vesile ile tanıştı- gımızdan mütevellit — sevinçle- rimi arzeylerim. Toplantıya saat 16,30 da nihayet verilmiş ve kursa iş- tirak eden 18 kontrolör nam- zedi muhtelif üzüm işleme yerlerinde — tatbikatta bulun: muşlardır. Bir buçuk ay devam edecek olan kursta çekirdek- siz kürüuüzüm, palamut yumursa mevzuları -üzerinde dersler verilecektir. Kurs ni- | hayetinde yapılacak nazari ve mbıkı imtihanda — muvaflak | kontrolör namzedleri muhtelif ihraç iskelelerimizde üzüm, palamut ve yumurta madde- leri üzerinde kontrolörlük va- ve j ai siekeğile DÜ v v aeti ğ bKan ğ ae aöi benlanet aa adD a ö aa Di Öbe n aa slündi