4 Temmuz 1937 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 2

4 Temmuz 1937 tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 2
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

L #rolmıyı DAT MT GAT TTT VTT TTTT UR U Fakir ve'dilenci v Ş şad a İşte, yekdiğeri ile çok kârpılaşan, fakat hiç de biribiri ile alâkan iki cemiyel tipi.. 1 Fakir, çahs veyâa gileri ile cemiyet ve hayat arasındaki mücadele » Ye mühasebetlerden Sonrü” fattiyr kaybetmiş bir unsurdar ve onu dü ; Şünmiek artık cemiyetin borou olmuştur. | Dilenciye gelince, 6 da aslında fakirdir. Fakat comiyetin kendisine ayardım etmesini beklemeden, © bilâkis ferdlerin vicdamnı istlismara çık- , mış bir tipdir. “Namuslu fakir, yüzündeki otağır ve içindeki metis eti Wile bir kenatda sürünürken, dilenci, şekilden şekle girerek cemiyetin veabmesine çıkar ve bizi her yerde takib eder. Karşımıza' çıkar, bulaşık ve yaltak, pis ve müral kâh ağlıyarak, kâk Ykavrılarak, kâh pantalonunun içine ayağımı saklıyarak bizi sadaka vermeğe sapecbur eder, Onda dilencilik bie meslektir. Diğerleri ise sadece, cetniyetin yardım teşkilâtıaın faaliyelte — geçme- sini beklerler. Bunların - içinden de, zarüretih taiyiki ile dilenciliğe Ybaşlamış olanlar varsa bu, Bizde içtimni yardımıı henür fandıman ve rebilecek biz şekil almamasından ileri gelmektedir. Dilenci, bir wevi - mikroptar, onunla 1wtlaka mücadele ctmek Tüzamdır. Fakir ise, kökü gıdasız kalan bir ağaçtır, cemiyet onu beslemeğe mecburdur. Bu işi halletmek için ise, dediğim gibi evvelâ ferdi terbiyemizd dilenciye yardım etmemek ve bu yardımı hayır teşekküllerine yapmak gibi bir itiyadın tesisi Tlzımdır. Bir elden bir kişiye -hem de fakir mi, yoksa dilenciliği meslek mi ittihaz etmiş olduğu meçbul- yardım — ct- mekle muayyen bir cemiyete ve onun kanalından da binlerce hakikiki fakir ve muhtaca yardımda bulunmak arasında büyük fark vardır. Mürakabeli, hesablı ve teşkilâtlı bir yardım müessesesinin, damlaya damlaya biriken yardımlarla göröceği iş, berkesin rasgele vereceği bir sadakanın neticelerinden çok hayırlı ve mesuddur. Altın içinde banyo yapan adam! Geçen asrın sonunda yaşa- miş William Vhitney ( Vilyam Huaytni) isminde Amerikalı bir milyoner evinde bir banyo dairesi yaptırmak istemiş, fa- kat bir milyonere yakışır şe- kilde olmasını düşünmüş: Salonu çiniden, banyoyu, muslukları altından yaptırmış. Bu suretle, milyoner bugünkü para ile altı yüz bin İiraya çıkan bu banyo salonunda, âdeta altınlar içinde yüzer gibi, — .banyo yapmış... Fransız kadınlarına pasaport veriliyor Fransada evli kadın koca- sının vasiliği altındadır. Ken- dine aid olan bir şeyi koca- sının müsaadesini almadan sa- tamaz; bankaya kendi namınâa para yatıramaz; bir yabancı memlekete giderken kendisi pâsaport çıkaramaz vs. vs. Rüşüd yaşından sonra bütün hürriyetini elde eden bir genç kızın, evlendikten sonra bütün haklarını kaybetmesi ve koca- sının vasiliği altına girmesi ga- rib olduğu kadar, Fransanın hürriyetçi kanunlarile telifi ka- bil değildir. Geçenlerde “L'İntransigeant,, gazetesi, bir makale serisi neş- rederek, bu haksızlığı şiddetle tenkid etmiştir. Şimdi ayni gazete, neşriya- tının faydalı bir neticesi ola- rak, Fransada kadınlara ken- di başına pasaport çıkartma hakkı verileceğini yazıyor. Dahiliye Nazırının yeni bir kararı olan bu teşebbüs şüp- — hesizki Fransız kadınının hür- riyeti için atılmış büyük adım- lardan biri olacaktır. Yüz torunlu ihtiyar ata da biniyormuş! Arjantinde “Yüz torunlu bir — ihtiyar,, ın öldüğü haber ve- rilmişti. 123 yaşında olarak ölen Ze- ofilo Videla ismindeki bu ada- — min, hakikaten, çocukları to- runları, torunlarının çocukları — ve onların da çocukları vardır: Yani, torununun torununu gör- müştür. Bunların sayısı yüzü bulmaktadır. Amerikan gazeteleri bu asır- lık ihtiyarın resmini basıyorlar. 123 yaşındaki ihtiyar son se- nelerde yalnız şarapla ve ezil- miş gıda ile yoşıyormuş. Paris caddeleri otomoa- bil almıyor Pariste, caddeleri otomobil- lerin doldurduğundan, gelip geçişi müşkülleştirdiğinden şi- kâyet ediyorlar. Gösterilen rakamlara göre, 1914 senesin: de Pariste 260,000 küsur oto- mobil vardı. Bugün 339,000 e yakın otomöbil vardır. 1928 senesinde ise, bugünkünü geç- miş, 426,000 e çıkmiştir. Parisin geniş caddeleri ha- kikaten azdır. Bu yüz binlerce otomobilin caddeleri ancak iki veya üç koldan gitmesine müsaade ediyor. Halbuki Ame- rikadaki büyük şehirlerde oto- mobiller beş, altı koldan işler. Gene Amerikada, otomobil- lerin biribiri arkasında cadde- lerde sürü teşkil etmemesi için, saâtte 30 veya 40 kilometre- den aşağı gitmesi yasaktır. Çabuk gitmeli ki caddede bi- rikme olmasın. Halbuki Pa- riste, kazaların önünü almak için, kâfi mikdarda geniç ol- mıyan bazı caddelerde - oto- mobillerin saatte 4 kilometre- den fazla gitmesi yasak edil- miştir. — .a Frank işi Tacirler muameleden çekiniyorlar Fransız frangı, henüz müs- takar bir fiat arzetmemekte- dir. Onun için İzmir bankaları frank üzerine tüuamele yap- tıkları halde tüccarlardan güm- rükteki Fransız — mallarını çı- karmak için müracaat ederek muamele yaptıran yoktur. Tür: kiye cumhuriyeti merkez ban- kası İzmir şubesi müdürlüğüne dün gelen telgrafta frank kuru bir Türk kirası için 20 frank 60 santim üzerinden veril- miştir. - Yağmür |Tütüncüler 'telâşa düştüler Dün sabah Burnavaya ve civar dağlara fazla miktarda yağmur düşmüştür. Sergilerde mühim miktarda tütün bulun- duğu için rençberler telâşa düşerek bu tütünleri, evlerine ve çardaklara taşımışlar ve yağmurdan muhafaza etmiş- lerdir. Yağmurlardan üç mah- sul fayda görecektir. Zeytin tanesi mahsulü irileşecek ve randıman artacaktır. Zaten kuraklıktan — müteessir - olan mısırlar, çok fayda görecek- tir. Henüz çiçeğe kaçmamış olan pamuk mahsulü, yağmur- lardan bol olacaktır. Yalnız harmanlar, yağmur sebebile birkaç gün gecikebilir. Bağlar için şimdilik zarar vardır. Fakat yağmurdan son- ra havalar soğuk giderse bağ- larda hastalık olmaz, üzümler çok fayda görür. Ancak yağmurun bağ, pa- muk, tütün vesaire mıntakala- rına ne derecede yağdığı he- nüz tesbit edilememiştir. Şehrimize de öğle üzeri pek az yağmur yağmıştır. Maliyede tayin ve terfiler Maliye memurları arasındaki yeni tayin, terfi ve nakillere aid liste neşredilmiştir. Bu listteden Ege mıntakasını alâ- kadar eden kısmı alıyoruz: Trabzon — varidat müdürü Abbas, Muğla varidat müdür: lüğüne; Fırka muhasebeciliği kâtibi Şakir, İzmir Müstahkem mevki muhasebeciliği kâtipli- gine; İzmir Tahsil şubesi şefi Muharrem, Bursa Tahsil şube- si şefliğine; Denizli Tahsil şeli Ali, Denizli Tahsil kontrol memurluğuna; Manisa Defter- darı Muhtar, Milli Emlâk mü- dür. muavinliğine nakil — ve tayin edilmişlerdir. Fethiye hazine avukatı Ni- had ile İzmir hazine avukatı Ali Ulvi de birer derece terfi Zişan Müddeiumumilikte 10 Tira mâaşlı daktiloluğa layin edilmiş, Müddeiumumilik kâ- tiplerinden B. Mazhar Aras 14 liralık kâtipliğe, daktilo Bna. Mehpare 16 lira maaşlı, sekreterliğe, İkinci hukuk dak- tilosu Bn. Fatma, 10 lira ma- aşlı sekreterliğe terfi ettiril: mişlerdir. AT aa Satış kooperatifleri or- UN ux_&_î takları ve kredi Ortaklar, eskisine nazaran yüzde elli fazla kredi bulacaklar Tarim kredi rinde ortak olan müstahsıllar; şimdiye kadar her yıl kendi- lerine — açtırdıkları — kredinin dörtte birini nükten, dörtte birini de kefalet suretile kul- lanıyorlardı. Yani kendisine bu yıl meselâ 100 lira kredi açtıran bir ortak; kooperatif- ten para olarak 25 lira alı- yor, arkadaşlarına da kelalet suretile 25 lirahk imza kul- lanıyordu. Bu usul; satış ko- operatifine giren kredi koo- peratifi ortakları için - değiş- miştir. Bundan böyle satış ko- operatifine girecek kredi koo- ' peratifi ortaklı Müuhteli üzüm ve incir mahsulle- ——— kooperatille- mahsullerimizin vaziyeti de yüz artmıştır. Yani kendi- sine 100 lira itibar açtıran ortak bu itibarın 50 Tirasını nakden kullanabileceği gibi bir o kadar da kefalet imzası kullanabilecektir. Bu hususta Türkiye Cumhuriyeti Ziraat Bankası umum müdürlüğün- den bütün banka şube ve sandıklarına tamim — yapıldığı gibi keyfiyet İktisad Vekâle- tinden şehrimizdeki diğer alâ- kadarlara da bildirilmiştir. Bu- nunla beraber teşekkül eden her üzüm ve incir satışı koo- peratifinin manevi şahsiyetine de derhal bin beşer yüz li- ralık birer itibar kredisi açıl- rindeki fark Meyve ve sebze bol ve iyidir, iyi fiatlerle de satılıyor Ameliyat neden ya- pılmadı? Doktor lüzum görmemiş Karşıyakada Bayan Emine adında bir kadının, rahiminin dışında Meleiz denilen yumur- talıkta teşekkül eden bir ço- cuğun zamanında ameliyatla alınamaması yüzünden karnın- daki çocuğile beraber öldü- ğgünü dünkü sayımızda yazmış- tık. Bize haber verildiğine göre, Bayan Emine bir doktor taraflından muayene edilmiş, fakat bu daktor, nedeuse ame- liyata lüzum görmemiştir. Bir senede 4150 yaban domuzu öldürüldü.. Haziran ayının ikinci 15 günlük devresinde vilâyetimi- zin muhtelif yerlerinde (200) yaban domuzu telef edilmiştir. Bu suretle bir senede vilâyette telef edilen domuz miktarı (4150) ye baliğ olmuştur. Kız kaçırma Tire kazasının Turan ma- hallesinde oturan Ahmed oğlu Mehmed, on aydanberi nişan- lısı olan Ahmed kızi 16 ya- şında Fatmayı kaçırmıştır. Kı- zın babası, zabıtaya şikâyette bulunduğundan kızın araştırıl- ! masına başlanmıştır. Busene muhtelif mahsulle- rimizin — vaziyeti çok iyidir. Alâkadarlarca yapılan tetkik- lere göre, harmanlarda bulu- nan buğday ve arpa miktarı, geçen süneye nazaran fazladır. 106,000 tutarında tahmin edi- len buğday ve arpa mahsulü busene, geçen seneye nazaran yüzde 60 fazla olacaktır. Re- kolteye nazaran susam ve darı mahsulleri yüzde 50 noksan görülmektedir. Pamuk mahsu- lü, iyi vaziyettedir. Ekiliş, ge- çen seneki rekolteden yüzde 25 fazla kuraklık se- bebile mahsulün ancak geçen seneki miktarı bulacağı tahmin ediliyor. Üzüm mahsulü 936 senesine göre, yüzde 25 noksan ola- caktır. Busene mahsul az gö- Fakat taneli ise de rünüyor. iri olacaktır. İncir ve zeytin mahsulleri ise yüzde 25 fazla ve çok iyi görünüyor. Badem, kayısı, ce- viz ve kestane yüzde 40 nis- betinden fazfa tahmin ediliyor. Sebzeler iyidir ve iyi fiatlerle satılmaktadır. Halkevi Ortamektep ikmal kursları Halkevi faaliyeti — devam; dadir. Türk dili kursu 1 Temmuz- da çalışmalarını bitirmiş, onun ye-) Ü rine omlupınırl İ mektebinde Ortı mektep ikmal kurs' ları açılmıştır. Ku Ortamektebin — sı) © nıflarına göre, tak- sim edilmiştir. Şimdiye kadar Ş? 250 müracaat tes- bit edilmiştir. kurslar; ——— B iğ; - Kursa devam eden talebeden bir kısmı ve muallimleri Dersler, İngilizce, Fransızca, riyatiye, fen ve biyolojidir. Riyaziyeye Kız Lisesinden muallim B. Cevdet, İngilizceye Erkek Lisesinden B. Sait Odyak, Fransızcaya da Tecim Lisesinden B. Seyfi gelmektedirler. Kurs 12 Ağustosta kapanacaktır. Üretmenlerle Konuşmalar... fi Yazan: Kooperatifçi Bölgemizin (Ortaklar, Ger- mencik, Erbeyli, Karapınar, Umurlu, Köşk, Ödemiş) mer- kezlerinde incir, (Kemalpaşa, Armutlu, Menemen, Urla, Kı- nık, Turgutlu, Salihli ve Ala: şehir) merkezlerinde de üzüm tarım satış kooperatifleri te- şekkül etti. Yönetim kurulla- rını seçerek işe başlıyan bu 15 kooperatif; aralarında top- lanarak İzmirde bir “ Birlik , kurdular. Hükümetin alâkasile ve yardımile kurulan bu ko- operatiflere, incir ve üzüm üretmeni olup ta kredi koo- peratitlerinde ortaklık! yapan herkes girmeğe mecbur tutu* layor. Binlerce üretmeni pek yar kından ilgilendiren bu işin maksadı ve hedefi nedir, hü* kümet neden bu işe el atmıştif, 2834 numaralı kanun - niçit her kredi ortağını satışa da girmeğe mecbur tutuyor; bu küçük izahname ile bütün ve satış kooperatifleri ortak* larına bu suallerin cevabın! vermeğe çalışacağız. Esasa girişmeden evel *Kor operatif, hakkında bazı mö” lümat vermeği faydalı bulu” yoruz: Kooperatif nedir? 4 Kooperatifin ana direği (Bif kişi herkes için - herkes bif kişi için) kaidesidir. Bu k&' ideye göre, her kooperıtW bütün ortaklar için, bütün ©7 taklar da her kooperatifçi iÇi? çalışacaklardır. Zaten koopt” ratif demek (İş birliği) de mektir. Kooperatifçiler beri çalışırlar, beraber yelişlirilk" ve beraber kazanırlar. Kooperatifin şimdiye kadâf hiç 'değişmiyen, şimdiden s0f” ra da hiç değişmiyecek ©! üç şartı vardır: 1 — Kooperatiflerde gel mayeye kazanç verilmez, $7 dece faiz verilir. 2 — Kooperatiflerde kâ"_' taksimi; payın ve sermaye? çokluğuna veya azlığına değil; her ortağın yaptığı M ameleye göre olur. 3 — Kooperatif genel W rullarında reyler; paylarlâ ök çülmez, her ortağın bir rey vardır. b Bu üç şartı biraz anlatalit! 1 — Sermayesiz kooperü' ” kurulmıyacağını herkes bilif Bu halde kooperatif kurl"r düşünürken âkla ilk gelen şefi tabit para olacaktır. Koopet” tf ya derhal or!ıklı'w para toplıyarak sermaye necektir veyahut di d borç para bulacaktır. Her halde de toplanacak olaf sermayeye — kazançtan hisse verilmez. Meselâ maye yüzde şu kadar beraber kazancın da beşi verilsin) denemez: peîıüfl:r ığrmıyeye '“; sayısı belli faiz öderler zançtan pay vermezler. 2 — Sene sonunda hesti görülerek kazanç taksit lirken “Falan ortağın ’ yesi veya yükendiği P"l) tarı çoktur, ona daha 4 kazanç vereceğiz, -di Kazancı taksim ederken lacak nokta; her ortâl Ç operatifle yaptığı m , miktarıdır. Yani k — Sonu 6 ıncı & eC EK AV îşü A e

Bu sayıdan diğer sayfalar: