14 Mayıs 1937 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 3

14 Mayıs 1937 tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 3
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

VU Mayıs 938 W a Maltepe askeri tatbikat okulunda'atış talimleri Talimler,hakiki mermilerle olmuş ve çok parlak neticeler vermiştir 'ı“lnbuî, 13 (Hususi ) — Maltepe Askeri Tatbikat mekte- ir le, tayyare, tank ve topların iştirakile bugün atış talimleri Yapılmıştır. Atış talimleri, hakik? mermiler kullanılmak suretile olmuş ye çok parlak neticeler vermiştir. Talimlerde komutanlarımızdan birçok zevat hazır bul! lardır. nn unmuş- Hükümetimiz İmanya i e yeni bir tica- FPet muahedesi yapacak.. İstanbul, 13 (Hususi) — Hü- | Ümetimizle Almanya arasında Yeni bir ticaret muahedesi ak- | tedilecektir. Bir heyetimiz yakında bu iş için Berline hareket ede- cektir, Harıciye Vekilimiz talya sefirile konuştu - İ_ıtınbul. 13 (Hususi) — Ha- hîıye Vekilimiz. B. Tevfik İ_(lfşdü Aras, bugün İtalya se- firini kabul etmiş ve uzun müd- det konuşmuştur. Bu konuş- lîışlırı büyük ehemmiyet ve- riliyor, Corriere Della Sera Kanyanın Mülâkatını Ü neışarıîdiyor x O, AA) — Cor: ıı:rr—DDeHı Sera ga)ıekcsichî;'n' Verdiğıi, Eşkım_ B. Kanyanın , Pir mülâkatı neşret- în :(:nyı İtaly.ğn- masının — bir :î::îfugoslav anlaşmasına öi ıöı;ııı:âhteşkil edebilece- ıe diyo' kı €en sonra ezcüm- “Me B Çevesi "::hıî::;: 'eılı’ee ü:.ş_u' kaydi ihtirazilerle Mıuvı's::: ekonomik ve icabında politik Sşlîıda diğer devletlerle teş- riki Mesaiye amadedir. ş Vu'n Nöyratın Romaya yap- Ğ1 ziyarete gelince Almanya ve İıılyının Mmesud bir anln';— hı'ıınüniye! örneği ini kaydetmek atâlns(ın bu iki B da B Mesaisinden Tun:ı;:ı:îışr:::: şl_kltıniyellî bir sureti tesviye iÇin mesud. neti mektedir. —" llti bokle- İtalya kral ve kraliçesini Buda-Peşteyi ziyııetlen'çhılyg Vacaristan arasındaki sıkı teş- tikimesainin bir tezahürü ola: Saktır. Bu ziyaret arasında iki ""'l_nleke: Dış Bakanları vazi- 'yh derin bir surette tetkik asatımı bulacaklardır. AN_A_DOLU Günlük siyasal gazete Sahip ve başyazganı ullaydar Rüşdü ÖKTEM “Mumİ neşriyat ve yazı işleri Müdürü: Hamdi Nüxzhet Çançar İdarehanesi ; — İzmir İkinci ler G Balk Pui Tağiş, izlı Telgraf: İzmir — ANADOLU Telefon: 2776 « Posta kutasu 405 ABONE ŞERAİTİ Yıllığı 1200, altı aylığı 700, üç ylığı 500 kuraştur. Yabancı memleketler için senelik aböne ücreti 27 iradır Ha ynrdı_i kuruştur İSttü geçmiş nürhalar 25 kuruştur, büyük devleti Malatya Kombinası yakında inşa edilecek Ankara, 13 (Hususi) — Ma- latya dokuma kombinasının inşası, İktisad Vekâletince mü- nakasaya konmuştur. Temelatma merasimin, Baş- vekilimiz İsmet İnönü tarafın- dan Haziranda yapılacağı söy- leniyor. Odun yakmak yasak!! Yakında bir mahrukat dairesi kuruluyor. Ankara, 13 ( Hususi ) — Memleketimizin birçok yerle- rinde odun yakılması yasak edilmiştir. Yakında bir mahrukat dai- resi tesis edilecek ve bu daire; odun kömürü yerine maden komürü yakılması işi ile meş- gul olacaktır. İstanbulda 67 Yaşında bir ihtiyar, karısını öldürdü İstanbul, 13 (Hususi) — Bu sabah, Harbiyede, Pangaltı apartımanında feci bir hâdise olmuştur. 67 Yaşlarında Hüsnü adın- da bir ihtiyar, uzun süren bir münakaşa neticesinde 55 yaş- larındaki karısını öldürmüş ve kaçarken, muvazenesini kaybe- derek balkondan aşağıya düş- Müş ve parçalanmıştır. Bu haberi kim uydurdu? Ankara, 13 (A.A.) — Bir İstanbul gazetesinde “Ankara- Kayseri hattında bir tren ka- zası oldu. Bir köprü çöktü. Lokomotif saplandi. Yolcular büyük heyecan geçirdiler,, baş- liğı altında çıkan yazı üzerine keyfiyeti tahkik ettik. Ankara-Kayseri arasında ne bir tren kazası olmuş, ne köp- Tü çökmüş ve ne de Jokomo- tif saplanmış değildir. Hâdise [ılcbel:_nak tahvil — edilmekte olan bir köprüden tren n ken köprüdeki demir lcvglıe:ıçl:- dan birinin lokomotif altında kıvrılması üzerine bunun çıka- rılması için trenin bir müddet tevkif edilmesinden ibarettir. Bundan başka birşey olma- mıştır. Nafıa Vekili Teftişe çıktı Ankara, 13 (Hususi) — Na- fia Vekili B. Ali Çetin Kaya, teftişe çıkmıştır. Vekil, bu ak- şam Eskişehirde bulunacak ve oradaki şimendifer müe sesesi ile fabrikaları gözden geşirecektir. İdam edildiler Viyana 13 (Radyo) — Pra- guay elçisinin kızımı öldüren ve divanıharb tarafından ida- ma mahküm edilen iki katil sabaha karşı asılmışlardır. el E'ıyük Şef B. Hitlere teessürlerini bildirdiler Ankara, 13 (AA.) — Hin: denburg balonunun - felâkete uğ: Tamanı münstebetile Reisicamhu- rumuz tarafından Almanya Reisi: cumhuruna çekilen teemür telgrafi ile gelen cevabın süretleri aşa- edadır; Ekselâne B. Adolf Hlit'er Almanya Reisicamhura ve Başvekili Hindenburg balonunun |. hurstta karaya inerken infilâl den mütevellid müthiş — felâketi || büyük bir heyecanlı Derin teesslir — hissi buyrulmasını ve kazazedelerin ai leleri nezdinde bu hissiyatıma ter- cüman olunmasını — ekselânsların- dan rica ederim. K, Atatürk Ekselâns Atatürk Türkiye Reisicomhuru Hindenburg — balonunun ağır felâketi teessürüne İştiraklerinden ve kazazedelerin ailelerine vaku- bulan taziyetlerinden dolayı ekse- lânsınıza samimi teşekkürlerimi arzederim. Adolf Hitler aai B. Ruzvelt Silâhlanma yarışından dolayı heyecan içinde Galveston, 13 (Radyo) — Bay Ruzvelt Teksasdan ayrılırken — irad ettiği bir nutukta: “Silâhlanmak faaliyetini görü- yorum ve beyecan içindeyim. Sulh namına bu bummalı faaliyetin dar- masını İstiyorum. Birleşik — Ameri- kanın siyaseti, her zamandan daha ziyade sulhperveranedir.., Demiştir. Milan Hod. zanın mülâkatı.. Berlin, 13 (A.A.) — Gaze- teler Çekoslovakya Başvekili B. Hodzanın Morning Post gazetesinin bir muhabirine ver- diği mülâkatı kaydediyorlar. Berliner Lokal Anzeiger ga: zetesi diyor ki: B. Hodza başka bir mem- leketi çekiştirmek için Londra şenliklerini vesile yapmıştır. Başbakan bir harb tehlikesin- den bahsetmektedir. Bu teh- Hikeyi askeri ittifakları yüzün- den hakikaten müdhiş taarru- zi teslihata tevessül mecburi- yetinde kalan Çekoslovakya muhitinde aramalıdır. Almanya kimseyi tehdid et- memektedir. Ve hiçbir kimse bu hakikatı suiistimal etmek hakkını haiz değildir. — » Mareşal Pilsudski İçin âyinler Varşova, 13 (A.A.) — Ma: reşal Pilsudskinin ölümünün ikinci yıldönümü münasebetile dün bütün Lehistanda dini merasim yapılmış ve bayrak- lar matem alâmeti olarak ya- rıya indirilmiştir. Varşova cumhurreisile Ma- reşal Smigli Rydz ve hükümet azası Pilsudskinin eski ikamet- gâhi olan Elvedere sarayının önüne çelenkler koymuşlar ve Mütcakiben bu sarayın kilise- sinde yapılan âyine iştirak et- mişlerdir. Varşova, 13 (AA.) — Ka: tedralinde cumhurbaşkanı ile Mareşal Smigli Rydz hükümet ve parlâmento azası, ordu mü- messilleri ve kalabahk bir halk önünde büyük bir âyin yapılmıştır. Matem gününün en dikkate değer hâdisesi bütün Lehis- tanda yapılan üç dakikalık süküt ol Bir amele tanıyorum. Hatta o bir değil, birçoklardan bi- ridir. Anadolu — çocuğudur. Yemiş çarşısı ile incir hanla- rının dar sokaklarında diğer arkadaşları gibi, sık sık görü- nür. Ekseriya ayağında potu: rumsu — birşey vardır. Beli, hafif kuşaklıdır, Sırtında göm- lek gibi kapalı, ince, souk, | çapraz veya omuzdan düğmeli bir caket.. Çi Çok dikkat etmişimdir: Bu ve onların ömür geçir dikleri yer, işte bu sokaklar- dır. Ne kordon - sahillerinden bir güzel akşamın, bir yıldızlı gece ile sevişip karışmasını, ne bir gün doğuşunun ılık, hayatla dolu tablosunu seyret- mişlerdir ve ederler.. Sabahları, bir — katmerci, öğle ve akşam vakitleri bir seyyar köfte satıcının etrafında toplanırlar, güle eğlene yemek yirler.. Ve geceleri, kalın çu- vallardan — yapılmış, mağaza köşelerine sıkıştırılmış Eyatak- larını serer, mışıl mışıl uyurlar. Onlara sorunuz: — İyiyiz, çok şükür -derler- Allah cumhuriyete zeval ver- mesin, Bugünleri gördük, ne mutlu bize?. . ”. Tabloyu değiştiriyorum. Çün- kü madalyonun diğer bir ceb- hesi vardır: Bir yalı veya güzel bir ev.. Bol ışıkların düştüğü bir sa- londa, bizim, meselâ İzmir piyasasının maruf bir siması.. Sırtında şu dakikada ne var- dır, malüm... Dekor malüm.. Masa ve üstündekiler de bit- tabi malüm. O, sabahtan — müştekidir. Soracak olsanız, derhal: — Bu akşam gene uyuya- madım! Der.. Geceyi, ona sormağa gelmez: — Birçok - işlerim — vardı. -diye başlar- Kâtiblerimle, saat ona kadar kafa patlattım. Yirmi mektub imzaladım. Üç tanesini yeniden yazdırdım. Başımıza bir de hayır cemiyeti azalığı çıkarmışlar.. Sanki bir o eksikti.. Gündüzleri ne - ile eder, o da malüm.. Ve, döner dolaşır, onu da, diğeri gibi, bir memleket ve millet zaviyesi içinde mütalea- ya kalkarsınız, işte cevab: — Buhran varl!... Söyliyecek söz çok, fakat cereme verecek para yok.. Azizim, bu böyle olmaz... Olamaz, hayır!.. Falan memleketle.... İlh... Ve, o size bu cevabı verir- ken dışarıdan, birincilerin şu şarkısı duyulur: Elinizden elinizden Kurtulaydım - dilinizden. Yeşil başlı ördek olsam, Sular içmem gölünüzden.. Şu şarkıyı, şu mevzuda, hiç:- bir ima ve fantazi yapmadan yazdım, emin olunuz. Orhan Rahmi Gökçe iştigal yi ni eai ll İtalya hakkında yalan ha- berler yazan İngiliz muharriri Roma, 13 (A.A.) — Salâ- hiyettar mehafilden bildiril- diğine göre İtalya hakkında yalan haberler veren - İngiliz Nevs Chroniclein Roma mu- habiri Bn. Makenzin polis ta- rafından — İtalyadan çıkmağa davet edilmiştir. |Londra mektubları: cihana — v Londra, 7 — Avrupanın b'r kısmı mühimmini görmüş- tüm. Garp seyabatimin bu üçüncüsü; Londrâya oluyor. Yedi sekiz sene evel Berlin: Dessav seyahati bana 'pek enteresan gelmişti. Almanyayı bilhassa garp kapısını yeni açıyordum. İki sene evel va- purla Venediğe gelmiş, oradan otomobille baştanbaşa İtalya- ya, İsviçre ve Fransayı dolaşa- rak Brüksel Liyej - Hamburg - Berlin - yolile — memleketime dönmüştüm. Cenubi Fransa- dan Alp tepelerine tırmandık- tan sonra İspanyaya Barselona geçaiştim. Bu intibalarımı da *Tan, da neşretmiştim. İnsa- nın daima yeniye karşı uyanan bir sevgisi olduğu gibi gör- mediği, bilmediği diyarı göre- bilmek hevesi çok kuvvetlidir. Londra onun için bana cazip geldi. Fakat bu görgü haki- katen çok yerinde olmuştur. Dünyanın yarısına sahip bir milletin payitahtını görmek, o milleti yakından görmek demektir. Londra, her memleketten başka, ayrı bir “tip,. Düşünen ağır ve vakur bir insan gibi.. Sakaklara taşmış bir nehir gibi akan insanlarda sessiz ve gürültüsüz bir hal var. Pariste olduğu gibi, polisin ağzından düşmiyen düdük sesleri işilil- miyor. Karalar giymiş polis, heykel gibi olduğu yerde dim- dik duruyor. Sorulan herşeye nezaketle — cevap bu heykel, yaya ve otomobil yol- cularına hareket emrini ver- diği zaman elleri yerinden oynuyor. Ancak o zaman canlı bir mahlük olduğunu görüyor- sunuz. Halk da ayni sükütun timsali... Fakat içtimai bün yenin içine yerleşmiş ve kök- leşmiş bir an'ane var. Bu bi- zim demokrat hayata hiç uy" madığı için bu kadar fazla etiket insanı sıkıyor. Akşam yemeklerinde mut- laka smokin ve bilhassa frak giymek gayet tabil birşeydir. Mükemmel inşa kitapları var. Sör, Mister, Marki, Kont, Dük ilâh. Bunlar hakkında elkabı resmiye ve sonunda hangi | cümlei - ihtiramiye — kullanıla- veren caksa onlar adeta tedvin edil- |Jökle miş bir kanunu 'ıçtimeidiı. Bu Bir fabrika gezintı'sı'f.j tasavvur — ediniz ki bunun içinde, tayyare staj ve spor kulüpleri var.. YAZAN: Hamdi Aksoy iİZzMİR MEBusu | Rumi - 1353 .'h'h’ Londra, başlıbaşına bir benzer Londradan bir görünüş | sıkıcı ve boğucu resmiyet ha- vasını biz teneffüs edemeyiz. Birisile görüşmek için mutlaka randevu istemek şarttır. Günü- nü ve sastini tayin ona aiddir. — Derhal kabul etmek ea âcil — işte dahi caiz olmıyan bir — âdet hükmüne girmiş! İngiliz vatanında güneş gurub etmez- miş; yarı dünyaya sahip ol- duktan sonra bunu anlama- mak hamakattir. Dünyanın serveti, dünyanın — her tarafın dan gelmiş ve dolmuş madde- lerle dolu bir şehir varsa Londradır. Londra başlıbaşına - bir ci- han.. Britiş müzeomda mevcud — eserler için bir tek kelime kâ> — fidir. Bu müzede dünya var- — dır. “Kügarden, parkındaki nebatat kolleksiyonu, bütün — dünyayı ifade eder. Bu kadar —| çiçek ve ağaç seven memle- — ket nerede vardır? Binbir çe- şit lâle tarlaları nefis bir şark — | halısı zevkini veriyor. Hakiki —| medeniyetin kökü olan çiçek ve ağaç zevk ve kültürü giliz milletinin, içinde taşıdığı en kuvvetli anasırdandır. Fa> kirinden en zenginine kadar bağrına basıp - taşıdığı çiçek demeti hayatının mesud hüc- cetidir. Servetin medeniyet ol madığını iddia edenlerdenim. Servet medeniyet yaratmaz, servet denilen vasıta bir gün elden kaçarsa sahte medeniyet maskesi düşer ve içinde saklı kalan — iptidailik — sıntır.. De- mek ki en büyük servet, me- deniyet ve kültürdür. Kültürün kuvveti önünde herşey eğiliyor. | Londraya kırk mil mesafede bir şahsın bir. tayyare fi kasına davetli idik. Fabril azameti, kudreti, hayret ibdaı işini bir tarafa bı — Sonu 6 ıncı sahifede TAKVİM Arabi - 1356 | Mayıs 1 Rebiülevel 3 MAYIS 14 CUMA Evkat Ezan Vasat Evkat Ezan Va Ğüneç 92T ikakan 12 151 5,53 1210 yataı — 1,50 220 di 848 16,06imeak 724 34 B |

Bu sayıdan diğer sayfalar: