— Mayus 938 Son Hasi AA ça nn lona üç"”zırhlı gönderdi | Bu sefinelerden beş yüz bahriye askeri karaya çıkarılmıştır Barselon, 8 (.Radyo ) — | Paris, 8 (Radyo) j — Per Anarşistlerle Katalonya Cene- | pinyandan gelen haberlere Valâns hükümeti, Barse- Tahşidat :ıliıı: hâdiseleri hasebile Va- ğl'“ hı'ı'kümeti Barselona üç 'aro sefinesi göndermiştir. göre, Katalonya vaziyetini he- nüz karışık göstermektedir. Barselona iki Fransız muh- Bu sefinelerden S00 bah- ı : :yr.e Bı:l(nlr(i lııuy'ı c:kırılm'ış— ZTIBİ:::;:L krî'_lnî'ı' L.u';" dağ y Kampani Ceneralite bekli ktedi A 0a itesinde mahsurdur. Yeni: | £ eKlenmektedir. Bir Ameri- yardım gönderilecektir. kan kruvazörü bugün geles İ 8 (Radyo) — Hü- | cektir nldî tayyarelerinin yapmış Dikkate şayan bir habere ! u_lın bombardunanda 18 | göre, İspatya — Cumhurrcisi mış.g:mü' S0 kişi yaralan- Çok karışık ve esraren- giz bir mesele. Bir İsveç vapurunun kaptanı ile 2500 sandık meydandan kayboldu! 7 (ALA:) — Petit Parisien gazetesine Havreden bil- Manoei Azana ani olarak Va- lânsiyaya gitmiştir. g). € S- (€ G 8 B Paris, diriliyor: Havre muna B gelirgelmez Saga Panama ismindeki İsveç vapu- li planı yol esnasında geminin hasara uğradığını ve am- 4000 sandık "ğ'ı")'ln kısımlarını tamir etmek için hamuleden si zün"pok.“ boşaltmak icab. ettiğini beyan etmiştir. len gemini, ü kaptan ortadan kaybolmuştur. Biraz sonra ge- intilâkiye ': mücehhezi Marsilyada çıkarılmak üzere mevadı elmilel E;[cııd olduğunu söylemiştir. Mücehhez, kaptanın Panyol sul, ilolar tarafından nezaret altına alınmış olarak İs- ularından geçerek Marsilyaya kadar bum eşyayı nak- Polis H Havrede satmağı tercih ettiğini- ilâve etmiştir. etmişti istasyonunda bu sandıklardan 1500 ünü müsa- şir. - Geri kalan 2500 sandik ile vapurun kaptanı ihtilâlciler, Bilbao istih- âmlarını bambaladılar Yüzlerce ton infilâk maddeleri Bilbao hattına atılmıştır Paris, 8 Ra ı.ınıınııı bilmr:g)ne ıöıı"::i kaYyareler, iki- gündenberi Bil- '0 istihkâmlarını mütemadi- Yen bambardıman etmekte: ler, d.Yi'zluı_—g ton- infilâk mad- i Bilbao demir hattına ılı|Buıııı|nv. şiddetli bombardıman 8€ehneral Molanın Bilbao üzerinc :'Yü ve kat'i taarruzunun tukaddemesi demektir. ş Gernika, 8 (Radyo) — Asi Erin ilbaoya taarruzları de- İ etmektedir. Monte Aleyo 8 tepesi asilerin ” Cemarı elindedir, HAO AA AA Ü a G ( w © 1000 kadar esir asilerin el- lerine düşmüştür. Siderori kö- yü de işgal edilmiştir. Diğer haberlere göre, Tolo: zada hükümet ve anarşist-kuv- vetleri arasında şiddetli musa- d_tmcler olmuştur. Fazla tafsi- lât henüz yoktur. Katiller Adanadan İs. tanbula getiriliyor.. İstanbul, 8 (Hususi) — Ga- İl'_l postanesi - veznedarı B. Hüsnüyü öldürdüklerinden do- layı idama mahküm Olan ve hapishaneden kaçtıktan el Adanada yakalanan Audullah ve arkadaşı Tevfik, yarın (bu- gün) Adanadan İstanbula ge tirileceklerdir. Delegeler Talimat istiyecekler Londra, 8 (A.A.) —Ademi Ai A AA M S e * . v İzmir İkinci k a G böci Beyler sokağı müdahale tâli — komitesinde T'::fuıf:':. binae içinde Lord Plymouth İspanyada mu- Tületön; ZTİS « Pi KA hasama halinde bulunan - iki tarafa müracaatta bulunarak bugünkü anlaşmazlıkta hava botmnbardımanlarından tamami- le feragat etmelerinin talep edilmesini teklif eylemiştir. Bütün delegeler bu teklifi hükümetlerine bildireceklerini ve derhal talimat istiyecekle- rini bildirmi ü kâlete verilmiştir. apıyormuşuz. İstanbul, 8 (Hususi) —Arap gazeteleri, Suriye hudutlarında tahşidat yaptığımızı yazıyorlar. Alman hükümetine taziyette bulunduk Ankara, 8 (Hususi) — Hin- denburg zeplininin akıbetin- den tecessür duyduğumuz, hü- kümetimizce Alman hüküme- tine bildirildi. Küleli lisesinden Beş yüz genç merasimle diplomalarını aldılar İstanbul, 8 (Hususi) — Ku- leli lisesinden beş yüz genç bugün merasimle diplomalarını alarak Harbiye okuluna geç- tiler. İş Bankası Antakyada şube açıyor İstanbul, 8 ( Hususi ) — İş Bankası müfettişlerinden Bay Baid, Antakyaya gitmiştir. Mu- maileyh, orada- İş Bankasının açacağı şube için hazırlıklar yapacaktır. Ankara Kömür sergisi Ve bir Alman gazetesinin yazdıkları Ankara, 7 (AA.) — Vie- ner Zeitung gazetesi muhabiri Enternasyonal kömür sergisi hakkındaki intibalarını şöyle kaydetmektedir: Türkler ilk enternasyonal sergilerini yaptılar. Hiç güçlük çekmeden, acemilik gösterme- den bu ilk eserlerini en ileri sergicilerle müsabakaya çıka- kabilecek şayanı hayret bir halde başardılar. Serginin'her köşesi gösteriyor ki bu işin hiç de amatörü değildirler. Hiç kimsenin de mukallidi ol- mamışlardir. Enternasyonal kömür sergisi tamamen orijinâldir. Bir tek köşesi bir yerden taklid edil- miş değildir. Ve yalnız Türk san'atkârlarının - elinden çık- mıştır. Dekorasyonun ve sergi teferraatının usta- bir elden çıktığı gözüküyor. Ne yazık ki Avusturya firmaları adet itiba- rile üçüncü ve dördüncü de- recede kaliyorlar. O endüstri- yellerimiz muhakkaktır ki ser» ginin bu derece mükemmel olacağını ummuyorlardı. Maa- mafih belki de hakları vardı. Çünkü bu kadar iyi başarık mış sergi Avrupada bile çok değildir. Ankara, 8 (A.A.) — Enter- nasyonal kömür sergisini ge- zen İtalya büyük elçisi Bay Carlo Galli intibalarını şöyle anlatmaktadır: * Bu esrgi tertib itibarile herkese müşkülât çekmeden davayı ve bu. mevzuları kav- ratacak bir incelikle hazırlan- mıştır. Dekorasyona gelince, şunu bilhasa kaydetmek iste- rim ki, ben birçok - beynelmi: lel sergiler gördüm. Onlar da ancak bu kadar mükemmel olabilmişlerdir. , Beşinci umumi müfettişlik Lâyihası Başvekâlete verildi Ankara, 8 (Hususi) — Be- şinci umumi müfettişlik teşkili için hazırlanan - lâyiha, Büşve- ANADOLU ; .Ş,M,J,, Istanbul -İzmir rekabeti Öğiller Vapurda, yavrusunu bağrına basarak içeriye giren bir ana görürsen, ayağa kalk, yer verl. Bir hâmile hemşirenin sen- den ve herkesten evel otur- masını bekle, temin etl. Sen oturursan ve ihtiyar bir” yolcu, tramvayda, otobüs- te ayakta kalip titrerse, dani ve insani hüviyetine dön de onları dinlel. Her yerde, ayaklarını baş- kalarının geçeceği yola uzatına! Başkalarının sözüne kulak misafiri olma, başkasının ga- zetesini gözücü ile okuma, sakın yapma bunları! Kadınsan, umum! yerlerde ve bilhassa açık faytonlarda nasıl oturalacağını iyi bill. Yoldan geçerken, açık bu- lunan bir. kapıdan; “kimse yoktur,, sanarak yarı - beline kadar uzanmış. bütün. mahre- miyetini taşıyan bir kadına bakmal.. Böyle Bir harekete verilecek isim, çok ağırdır. Burnunu — karıştirma, yere tükürme, mendil taşıl. Sarhoşsan, sokakta- dolaş- mak hakkını kaybetmişsin de- mektir. Zinhar yerinden ay- rılmal. “Allah bile insanın kirini yüzüne vurmaz,, derler amma; gösterilen müsamaha; hudu» dunu çoktan aşmıştır. Bu gör- düğün kiri, nezaketle sahibine anlat. Çünkü bu kir daha ka- vic- hnlaşır ve başkalarına da bu- laşır... Umumi yerlerde — aburcu: bur konuşma ve uyuyub - ho- ruldama!. Çünkü gülünç © lursun.. Komşu kadının robunu, filân ailenin kızının tuvaletini, sa- çını, başını, hususiyetini ken: dine vazife edinmel.. Sokak, bir tuvalet veya bir hususi: yetin murakabe, tedkik ve tenkid koridoru değildir. Sa- na dâ öyle yaparlar, seni de öyle gözden ve sözden - geçi- rirler.. Kadını daima- sağına al.. Unutma, kadın: sağda - olur.. Sen de ey hemşire, erkeğinin sağına: geçi. Yapa yalnız bir kadımn umumi yerlerdeki en iyi ar- kadaşı, ya bir kitab, ya bir gazete veya bir mecmua ola- bilir.. Başını kitabına eğmiş bir kadın, ağzını güneşe çe- virmiş kadından çok hürmet görür. Kimse bakamaz veya sokulmaz.. Tıpkı, “su içerken insana yılan bile dokunmaz,, dedikleri gibi.. Konuşurken kafanızı da ha- rekete getiriniz.. Zevçsen evine gülerek - gir, zevce isen arkadaşını gülerek karşılal. Iztirabınızı da çocuk- lara hissettirmeyiniz.. Baba ve anneler, çocuklar rmna hürmet etmelidir. Hür met, iyi terbiyenin temellerin- den biridir. Çocuklarımızla ko- mnuşunuz, sorduklarına - cevab veriniz.. »e Bombayda Büyük bir yangın çıktı Bombay, 8 (Radyo) — Böm- bayda bir mahallede mühim bir yangın çıkmış ve 400 ame- le evi yanmış, 2000 amele meskensiz kalmıştır. zarar — olup belli değildir. T Seyfe 8 Maçtan evel mütalealar: diye birşey var mı? Fenerli bir oyuncu söylüyor: Ne pahasına olursa olsun yeneceğiz! İzmirli kız, erkek talebe grupları, sahaları dolduruyor.. aA a ASANI sık sık duymak kabildir. eei 3* ""w ğ SÇT Fenerbahçe — ve Beşiktaş Fenerin iki maraf oyuncusu Fikret ve Niyazi İstanbul, (Hususi muhabiri- mizden) — Son haftalar içinde İzmir ve İstanbul gazetelerini işgal eden bir İzmir - İstanbul fatBol rekabeti vardır. Nitekim bunun teferruati. üzerinde gü- rültülü neşriyat göze çarpmak- tadır. İzmir ve İstanbul' gazeteleri kendi cephelerinden bu reka: bet ve münakaşaları körükli- yen sebebleri tahlil ededursun- lar; ben, bu yazımla, ve bir İzmirli sıfatile İstanbuldaki va- ziyeti, şahsi kanaatleri- kârış: tırmıyarak tesbit etmeğe çalı- şacağım. Milli küme karşılaşmalarında İzmir takımlarının Türkiye bi- rinciliğine en kuvvetli ihtimal- lerle namzed olan - İstanbul takımlarına karşı çok muvafi fakıyetli oynamaları, çoktandır hararetini kaybetmiş olan İzmir: İstanbul meselesini tekrar or- taya atmiış bulunuyor. İstanbullular Türkiye sporu: nun mümessili ve her sporun en kuvvetlisi olduklarına inan- makta: oldukları: için bugün İzmirin karşılarına dipdiri bir varlık olarak çıkmasını ümidin fevkinde bulmuşlardır. Maamafih bugün İzmirin, İstanbul takımlarının belkemiği olan eski oyuncularımı elinden kaptırmış — olmasına- rağmen hâlâ dinç ve sürprizlerinden çok korkulan oyunculara malik olduğunu da itiraf ediyorlar. İzmirde alelâde hir zabıta vak'ası olarak geçen ve bir iki şuursuzun — marifeti: olan taşlama: hâdisesi burada o ka- dâar asabiyet ve- infial uyan- dırdı ki insanın bu yaygaralara bakarak “acaba ecnebi oyun cuların dövüldüğü, — meşhur Ayva maçlarının yapıldığı ve betahsis İzmirli oyuncuların da taşlandığı İstanbul burası de- ğil midir?, diyeceği geliyor. Bu hâdiseyi şişirenler, sa- vurdukları ithamların aksi sa- dasını hiç duymuyor görünü- yorlar. Fakat gelen, geçeni unutturmuyor. Bazı İstanbul gazetelerinin “zahirde İzmirde- surümün azal ması korkusile o;ıuk- .yl:: ağızla yaptıkları İzmir tarlığı :lı İstanbullulara pek sadra şifa verir- görünmüyor ki şimdi herkes- Doğansporu bekliyor.. ieilikür | ansı D mî:ıtd. ::;:;*ı Milli küme temasları aşağı yukarı bir Mil- li maç kadar heyecanla beklen- mektedir. Bu son haftalar içinde birçok - yerlerde, Fuad ve bilhassa Hakkının isimlerini B CD oyuncuları muntazam antren, manlar yaptıklarını ve bu gü: rültülere bilfiil cevab vermek azminde olduklarını her fir» satta söylüyorlar. Milif takımımızın en gözde bir oyuncusu; “En aşağı yirmi kere beynelmilel maç yaptım, hiçbirine bu kadar azimle has zırlanmadım desem - hiç de mubalâğa etmiş sayılmam. iyi oyunumu bu maçta göste- receğim. Ve tereddüdsüz ye- neceğiz., dedi: Bunu söyliyen -centilmenliği ve hakiki sport- menliğile Fenerbahçe muhiti- nin sempati ve takdirini kas zanmış bir oyuncudur ki- söz- lerinden: burada İzmiri ne pas hasına: olursa - olsun - yen: arzusunun ne kadar- kuvvetli olduğunu kolaylıkla anlıyabi- Tiriz. Beşiktaşlılar da bu maçta İzmirlilere bir sürpriz hazırla- dıklarım ve tam kadro ile çe kacaklarını söylemektedirler. Yalnız burada Doğanspo- rün ilk maçı sert bir oyun tarzı olan bir takım ile ması bizi bu seyahat neticesi için biraz tereddüde sevkedi- yor. Bdımınlı beraber Doğan- içokun yendiği ve kene takımla ve vik M% bu maçta çok ihtiyacı olan mane- vi kuvvetini: çoğaltabilir. İstanbulda — yapılan İzmir mâaçlarının bir hususiyeti de, aradaki rekabetin. - tribünde- ki tezahürlerle artmasıdır. İz- mirli talebe bu maçlara- ekse- riyetle kizli erkekli gruplarla gelmekte ve seyircilerin yarısı kadar bir kalabalık teşkil- et- mektedir. Bu maçlarda çok zaman İstanbullu ve İzmirli seyircilerin mukabil tezahür- leri o derece taşkın olur ki oyuncular bile zaman zaman tribünlerle — meşgul — olurlar. Doğansporun buradaki avan: tajlarından biri de İstanbul takımlarına — nazaran daha az yıbınc:i seyirciler önünde oy- namasıdir. Doğansporlular, daha- İstan bullvolî'nnmmıunıd&ı fakat — | hatırlamak ta istemedikleri meş- — hur İzmir - Viyanalılar maçın — daki oyunu bir daha çıkara: bilirlerse netice lehlerine olur. F. A. Apaydın Ka ; Maliye Vekili İstanbula geldi.. İstanbul, 8 (Hususi) — Ma- liye Vekili B. Fuad Ağralı, bugün Ankaradan buraya gel- — | miştir. 4 503 1210 1 8,56 16,04 5 Tti 757