4llli Sayla 4 Büyük Millet Meclisinde $ark demiryolları işlet-41 genç üye valimiz ta- Avrupayı alâ! mesine dair kanun '.Sıud Remzi adında bir adamın, tekrar Wiycamıu alınıb alınmaması mesele- * ! Kamutay bü yük hassasiyet gösterdi A ikara, 22 (A.Av)— Ka — muütay dün Hilmi Uranın baş- — kanlığında top'andı. Kamutay — güznamesinde bulunan ve İtal- gyan — tabiiyetine — girdiğinden dolayı Konya istiklâl mahke- mesi kararile ailesiyle birlikte | milli hudut dışına — çikarılan | Suad Remzinin Türk vatan- aşlığına kabulünün muvafik dw olmıyacağıma dair bir karar werilmesi — hakkındaki w tezkeresi ve Adlıye, Dabhiliye encümenleri mazba- — talarının müzakeresi esnasında söz alan hatipler tarafından — İçişleri Bakanı ve Parti genel sekreteri Şükrü Kaya şu beya- ını bulunmuştur: — — Bir saattenberi Büyük — Meclisi işgal eden muhtelif | “Mazariyelerin tesadümü göster- miştir ki, Dahiliye Vekâletinin | bu işteki hassasiyeti tamamile — haklıdır. (Bravo sesleri). — Binacnaleyh Dahiliye Vekâ- leti meseleyi başından sonuna | kadar mütalea ve tedkik ede- O sek buü işi B. M. Meclisine | sevketmesi ne tesadüfi ve ne — de eseri zuhuldür. Doğrudan — doğruya vazifesini iyi ila et- mesi, dikkatli ve bilhassa — meclisin büyük kanunlarına, — yüksek kararlarına ve bahusus yüksek hassasiyetine tamamile — mutabik olarak çalışması için- dir. Biz daima kararlarımızı — ittihaz ederken büyük meclisin © kanunlarını ve kanunlarile be- | raber sizin yüksek kararları- | mızi ve bü kararların yanında ' gene sizin bu gibi işlerdeki | yüksek hassasiyetinizi nazarı tibare alırız. Bunda da isabet | etmişizdir ki, bu işi leh veya aleyhte halletmiş olsaydık bu hassasiyet bunun beş misli, İ anisli olarak böyle tekrar tezahür ederdi. Ve onun hak- sız olarak cezasını biz. çeker- dik. Müsaade buyurunuz. Ken- bu hassasiyette devam ettirelim. Bu davanın esası şudür: Bir vatandaşı tabiiyetten is- / kat etmek kararı idaridir. Hü- skümete verilmiş bir karardır. ü kanun böyle idi, bugün A jıöyledu Heyeti Vekile toplanır, şu ve bu esbaptan dolayı bir vatandaşı tabiiyetten askat edebilir. İstiklâl mahke- | meleri B. M. Meclisinin bü- O tün salâhiyetini haiz olarak Öteşekkül etmiş bir teşekkül | idiler. Memleketin sıkı ve dar / zamanlarında bue memleketi cak birçok kararlar al- ir ve birçok kararlar tatbik er ve birçok kararların tat- ikini de kendileri hükümete raktilar. Eğer biz bugün o ağır ve dar ve sıkıntılı gün- — İlerin kararlarının safahatını mu- 'e etmiyecek olursak, bü- ün tarihin mecrasını tekrar ümüze Ssermek gibi müşkül ir vazife ile karşılaşırız. (Bra- f0 sesleri.) Biz bu memleketi istilâdan -.î kurtaranların ve bu memleke- tin istiklâlini, cumhuriyetini Fi ırin hertürlü harikasını yaşadıkça onları takdir ettir- dle ve takdis etmekle ken- izi mü !“45"' çe Ş «i gel n aa O günkü kararları hangi mevzuatı kanuniye veya maza- Tiyatı hukükiyeye muvafık mı- dir. değil midir? Karşımızda gördüğümüz tek bir abide var- dır. Ogünkü kötü ve fena halden çikarilmış önümüzde büyük bir Türkiye abidesi var- dır. Biz o fena, o güç anların böyle bir abideye inkilâb et- mesini o günkü istiklâl mah- kemelerinin aldıkları «ararlara medyunuz. Bu 'borcu hayatı- mızda tarihe karşı her vesile ile hergün ödemeğe mecburuz. (Daima sesleri) Böyle bir karara karşı ufak mnazariyatı. hukukiye ötmeğe Dükiliyo Vükületi ve hükümetiniz nefsinde salâhiyet — görmedi. (Bravo sesleri) Adamın bugünkü vazuah- lâkı mevzuubahis — değildir. Cezalar ve hapisler ıslahı nefs için yapılmış terbiyevi mües- | seselerdir. Belki o gün bunun hakkında - verilmiş olan bu kararın eski vatandaşın ıslahı nefsine büyük bir yardımı ol- müuş ve © vatandaş ıslahı nef- setmiştir. Belki cürmünün kal- dırilması için esbabı maneviye ve ahlâkiye vardır. Fakat biz bu cezayı kaldıracak — salâhi- yeti hükümette, kendimizde görmedik. Evvelâ Dahiliye Vekâleti görmedi. Alâkadar bütün Vekâletlerin fikrini sor- duk. Onlar da böyle bir salâ- hiyeti kendilerinde görmedi- ler. Hükümet heyet halinde toplandı. Ve bu kararı ancak © kararı veren mahkemeyi ku- ran verir dedi. Biz tefsire gel- medik. Büyük Millet Meelisi- nin kendisine aid bir hakkı kullanması için dağrudan doğ- rudan doğruya ona gelmiş bulunuyoruz. Kitaplarda, naza: riyelerde, tarihlerde - eserine tesadüf edilmiyen bu gibi vakıai siyasiyede bizim hattı hareketimizin esası doğrudan B. M. Meclisinin kararına da- yanmaktadır. Biz bütün varlığımızı sizin kararınıza — bağlamışızdır. Bu, bugün böyle olduğu gibi, ya- rın da böyle olacaktır ve be- hemehal ©o böyle olacaktır. Büyük meclis kendisinin haiz olduğu bütün salâhiyeti - kul- lanir. Şu veya bu yolda kara- rını verir. Bize karar halinde tebliğ eder. Hükümetiniz an- cak onu ifa ile mükelleftir. O zaman da gayet hassas ola- rak huzurunuza gelirdiği me- sele için verdiğiniz kararı al- | dığı zamandan itibaren has- sasiyetini bir tarafa bırakarak bütün kudretini ve kuvvetini sizin kararınızı tatbike has- reder. Bu karar bu suretle gel- miştir. Meseleyi ister © yön- den, ister bu yönden tetkik | ediniz. Her halde kararınıza vabestedir. B. M. Meclisinin daima ve her zaman göster- diği müsamaha ile muamele edersiniz, onu aynen tutbik' ederiz. Ve yahut mahkemenin kararı sabıkında <1srar edersi- niz. Onu da aynı selâhiyetle tatbik ederiz. Bütün mesele- nvin mahiyeti bundan ibarettir. İkışlar) HAĞ Eğrüna ile itiraz | ANADOLU rafından teftiş edıldı Üyelerden bir grub plânör önünde İzmir Türkkuşunda yirmi gündenberi derslere devam edilmektedir. — Valimiz Bay Fazlı Güleç, refakatinde be- lediye reisi doktor Bay Beh- çet Uz, vilâyet daimi encü- meni azasından Bay Mehmed Aldemir, Bay Ekrem ve Türk Hava Kurumu İzmir şubesi müdürü Bay Şevki Demir, nafıa müdürü Bay Turhan, belediye başmühendisi Bay Cahid ile gazeteciler -olduğu halde dün Halkapınar saha- sında Türkkuşu üyelerini tef- tiş etmiştir. Bu teftiş müna- sebetile Türkkuşu üyeleri, yir- mi günlük ders devresinde ne derece istifade — ettiklerini gösteren plânör sıçramaları yapmışlardır. Sıçramalar, çok muvaffakıyetli olmuştur. Vali Bay Fazlı Güleç ve Içişlsri Bakanı ileri sürülen bir diğer noktal nazara karşı- da şunları söylemiştir: — Arkadaşlar, hâdise bir şahıs üzerindedir. Vereceğiniz karar ister müsbet, ister menfi olsun. Ancak şahıs üzerinde maksur olür. Aksi takdirde kaide prensip üzerine verile- cek karara hükümet - iştirak etmiyecektir. Herhangi — bir idari karar suretile tabiiyetten | ıskat edilenler affı umumiden istifade edemezler, ettirilme- mişlerdir. Ve zaten affı umumi kanununda da böyle bir sara- hat yoktur. Bu dava ondan sonra huzuru âlinize gelmiştir. Gerek mahkemeden ve ge- rek hükümetten verilmiş ol- sun iskâtı tabiyet kararına uğramış olanlar bu af kanu- nundan istilade ederek buraya tekrar avdet edemezler. Bina- enaley Hasan Fehmi arkada- şımın fikrine iştirak ederek bu cihetin aydınlanması için mec- lisi âli kabul buyurursa müş- tereken veya encümenlere ha- vale buyurursanız hakikaten mesele gerek nazari, gerek bizim bünyemiz itibarile teay- yün ve tebellür eder ve huzuru âlinize daha olgun olarak ge- lir. O vakit hükmünüzü daha geniş vermiş olursunuz. ( Mu: vafık sesleri.) Bundan sonra ruznamede mevcud maddelerin müzakere - sine geçilerek bunlardan arazi tahriri hakkındaki kanıma ek kanun lâyihasile Kamutay me- murları teşkilât ve vazifelerine, satın alman Şark demiryolları imtiyazı ile Şirkete ait malla- yın tesellüm ve işletme mua- melelerine ait kanun lâyihala- rının birinci müzakereleri ya- pılmış ve içtimasa nihayet ve- rilmiştir. Kamutay parartesi günü top: L Sagübllr z Not öeyyağğ SeA K aai SAnr Tefakatindeki zevat saat 16,30 da otomobillerle Halkapınar sahasına gitmişler ve Türkku- şu öğretmenleri ile üyeleri ta- rafından samimi bir şekilde karşılanmışlardır.” İki grup balinde (41) genç üye, iki plânörün önünde hamırol vafiyetinde duruyorlardı. Vali, üyeleri se- lâmlamış ve üyeler - mukabe- lede bulunmuşlardır. Bu me- rasimden sonra - vali B. Fazlı Güleç, üyelerin ikinci ders yilinda yirmi gün zarfında elde elttikleri muvalfal iyet de- recesini anlamak istemiş, üye- ler öğretmenlerinin idaresinde üç plânörle muhtelif uçuşlar yapmışlardır. Hava fazla rüz- gârkh olduğundan plânörlerin, çok yükselmesine mani olmak üzere plânörler üzerinde ter- tibat alınmıştı. İzmir Türkkuşunda 41 üye vardır. Bunlardan altısı ba- yandır. 9 üye san'at okulu son sınıf talebesidir. Üyeler bu seneki dersleri ikmalden sonra |1 temmuzda açılacak çalışan olan İnönü kampına gidecek ve B brovesi derslerine de- vam edeceklerdir. Geçen sene İzmir Türkko- şunda dersleri takib eden üyelerden İnönü kampına de- vam etmiş olanlar Ankarada Etimesuddaki motorlü tayyare mektebine gidecek ve spor brovesi alacaklardır. Hususi surette haber - aldı- ğımıza göre, gelecek sene İzmirde de bir motörlü tayyare mektebi açılacaktır. Türkkuşu üyeleri, teftişten sonra sahadan ayrılan vali Bay Fazlı Güleci ve refakatindeki zevatı samimi bir şekilde teşyi etmışludır 23/4937 Ü, — Venedik mülâkatı Merkezi — Başı T inci ııy]adıı — dürleri ile birlikte gelmiş ve Mussolini ile karşılaşmışlardır. Heyet gene motörbatla Dan- yel öteline gitmişlerdir. Bay Mussolini — misafirleri ötelde bırakarak — Kakoömere — dön: müştür, Birinci mülâkat akşam üzeri | | 19,25 te Horura yatı üzerinde | yapılımıştır. Bu mülâkat saat 19 za ka- dar sürmüş ve mülâkatın bhita: mında B. Suşnig otele dön- müşlür. B. Şuşnig otelde mülâkat üzerine B. Smit ile görüş- müştür. Bundan sonra B. Mussolini Avusturyalılar — şerefine bir resmi kabul yapmıştır. Yarın sabah B. Şuşnig ve maiyeti erkânı Lidoya giderek umumi harp ölüleri abidesine bir çelenk ve mezarlıktaki Avusturyali harp — ölüleri me- zarına da bir çelenk koya- caklardır. Öğleyin B. Şuşnig, B. Mus: solini şereline bir ziyafet ve- recektir. Roma, 22 (Radyo) — İtalya gazeteleri, Bay Şuşnigle Bay Mussolini arasında 1936 dan: beri mülâkat olmadığını yaz- maktadırlar. Bu ilk mülâkattanberi bir- çok yeni hâdise ve vaz yetler husüle gelmiştir. Bunlar ara:- sında Avusturya-Alman muka- weleleri, Roma: Berlin anlaş- ması, İngiliz-İtalyan uzlaşması, Belgrad'Roma uzlaşması gibi mühim hâdiseler vardır. Bu ikinci mülâkatta Avus- turya-İtalya münasebetleri için yeni vaziyetlere göre bir esas hazırlanacaktır. Bu mülâkat, sade Avusturya ve İtalyayı değil, merkezi Av- rupayı da alâkadar etmek- tedir. İtatyan -Yugoslavya uzlaş- ması, en mühim suitefehliüm- leri nihayete erdirmiştir. Bu sebeple yeni siyaset daha ko- lay bir sulh esasına müstenid olacaktır. Viyana, 22 (Radyo) — Bü- tün gazeteler İtolya ile Avus- türya arasımdaki siyasetin re- alist bir siyaset olduğundan bahsetmektedirler. Peşte, 22 ( Radyo) — Ma- car gazeteleri Venedik mülâ- katının sulh esasına müstenid ve İtalya - Macaristan - Avus- Şimal memleketleri Dış- bakanları konferansında Mısırın Milletler Cemiyetine girmesi, Ha- beşistan meselesi ve İngilterenin deniz konuşmaları görüşülecektir Helsinki, 21 (ALA.) — Şi- mal memleketlerinin Hariciye Nazırları konferansı Milletler cemiyeti, İıpınyo] sularında seyrisefainin himayesi, silah- lanma masraflarının müteka- bilen bildirilmesi, Oslo muka- velesi, harp levazımı itası, si- lâh ticaretinin kontrolü, Mısı- rın Milletler cemiyetine gir- mesi meselelerile Habeş işini tetkik eylemiştir. İyi malümat alan mehafilde İngiltere ile yapılmakta — olan deniz konuşmaları da görüşül- müştür. Danimarka Hariciye Nazırı Munck bindiği vapur sis yü- Te LA LA gece Holştinin İskandinavya devlet adamları şereline ter- tib ettiği resmi kabulde bu- kunamamıştır. Bu resmi kabul münasebe- tiyle Holşti ve Koht teati et- tikleri çok samimi nutuklarda Şimal devletleri — arasındaki teşriki mesainin ehemmiyetini kaydeylemişlerdir. Balikesirden pamuk to- humu istendi Balıkesirden, İzmir vilâye- üne gelen bir mektupta tec- rübe ekimi yapılmak üzere bu sene için iki yüz kilo kadar Akala pamuk tohumu isten- alâkadar ediyor | turya münasebetlerinin her za: mandan daha-kuvvetli ve dos- tane olduğunu yazmaktadırlar. Viyana, 22 (ALA.) — Bay Şuşnig Venediğe hareketinden evel Göorres Pondans Politika gazetesi vasıtasile beyanatta bulunmuştur. Bay Şuşnig sözüne devamla demiştir ki: * — Avusluryanın istiklâli bütün Avrupanın menfaati na- mina — beynelmilel siyasi bir akide olmuştur. Bay Şuşniyx; herkesin iştirak edebileceği Roma protokolla- rının esas itibarile sulhcüyane olan ruhuna işaret etmiş ve demiştir. ki: *—Bu protokollar Avusturya aleyhine her hangi bir rekâbet celbetmeksizin ona emniyetli de dostluklar - kazandırmıştır. Şu halde Venedikte de yeni siyasi gayeler çizmek ve yeni yollar araştımak için hiç bir sebeb yoktur. . vusturya Başvekili İtalya ile Yugoslavya arasında geçen- lerde aktedilmiş olan itilâf do- layısile memnuniyetini — izhar etmiş ve şöyle demiştir: * — Bemin Duçe ile yapa- cağım mülâkat üç senedenberi Roma, Viyana ve Budapeşte tarafından takib edilmekte olan ve her türlü ilhamdan âri bu- lunan tamamile vazıh siyasi hattı hareketi teyide medar olacaktır.,, Başvekilimiz, dün Ankaraya döndü — Bauaşt 1 nci sahifede — kamzla Diş işleri Bakamımızı se- Tâmlamak için istasyonda bulanu: yorlardı. Milli — renklerlerle — süslenmiş olan istasyonda Başbakan C. İsmet Tnödati e refakatinde bulunanları getirzmekte olmu Lususi tereviv du. racağı İslasyon nhitim Üüzerinde başta münka ölduğu balde mubafız alayınu mebetlb bir ibtram kı'ssı ile bir polis müfrezesi mevki alınış idi. Tren duürür. dürmaz hazir bulunanların albışları arasında vazondan inen Başbakan ken disini karşılamaya — gelenlerin ayrı ayrı ellerini sıkmış ve rasimei ihtiramı ifa eden as- keri teftiş eylemiştir. Başbakan G. İsmet İnönü ve refikası istasyondan doğru- ca köşklerine gitmiştlerdir. Ankara, 22 (AA) — Bu- gün şehrimize dönmüş olan Başbakan G. İsmet İnönünün başkanlığında ve Başvekilimi- zin Çankayadaki köşklerinde Kamutay başbası Abdülhalik Rendanın da iştirak ettiği bir Vekiller Heyeti toplantısı ya- pılmıştır. Bu toplantıyı müteakıb Çan- kaya köşkünde Atatürk tara- fından kabul edilmiş olan Baş- bakan G. İsmet İnönü Cum- hurreisine mufassal maruzatta bulunmuştur. İstanbul, 22 (Hususi) Başvekilimiz General İsmet İnönü, İngiltere kralı — Altıncı Jorjun taç giyme mörasiminde hazır bulunmak üzere bugün- lerde Londraya gidecektir. Yugoslavya - İtalya Ticaret odaları tesis olunuyor Belgrad, 22 (Radyo) — goslavya - İtalya Ticaret oda:- ları teşkili için bugün Fiyo- mede Yugoslav ve î“ılyııı ik- tısadçıları bir toplantı yap-