Sı,İı 4 Fransa ve ltalya’da akis-| ler yapan skandal —— — aam a * e— u kadın, elçiyi neden vurdu, sev- Vak'anın) kahramanı ile yaraladığı Kont Şambrön Piırisde, sağ ve sol cenahlar supları biribirini boğazla- kta oldukları bir sırada, ajanslar Fransanın sabık Roma | iri Kont Şambrönün de he- nüz 30 yaşlarında bulunan gü- | şel bir kadın tarafından ta- —banca ile yaralandığını bildir- diler. — Hâdise, yüksek - tabakaya ensup bir diplomata aid ol duğu için büyük alâka uyan- t ıştır. Esasen hâdisenin andal faslı da kâfi derecede yüklü — İhtiyar diplomata suikasd an kâadın, Paris âlemlerinde k maruftur. Mağda, marulf we Roma resim mükâfatını ka- ozanmış — bir ressamın kızıdır; ondokuz yaşında iken bir mu- arnıfla evlenmiş, fakat ma- | çeraperest olduğu için az za- —man sonra boşanmıştır. —— — Mağda bir müddet tiyatro- larda rol almıştır, skandealleri “de buradan başlamıştır. Son zamanlarda gazeteciliğe “merak eden Mağda, faşizme ftar ve İtalyan siyasetine bir gazeteye intişab etmiş gazete namına Roma'ya ar. — Mağda Romada, İtalyanın “en büyük ricalinden birisile -kendi iddiasına göre- seviş- Miştir. — Buhaftaki kanlı skandal de işte bu esas üzerinden çık: | Mıştır. — Kont Şambrönü, Parisin şi yal garında, kasığından kur- la yaralıyan Mağda, gar komiserine: — Aşk ve istikbalimi mah- ŞŞ iği için Kon Şambrönü öl- dürmeğe teşebbüs ellim! de- miş ve avukatı gelmeyince başka bir ifade vermiyeceğini de bildirmiştir. Mağda avukatı a, komisere: — A.sıl ismim Madelen Ko- geldikten rafoftur. Mağda;Fantayn, ti- yatro matbuat âlemindeki müs- tear adımdır. — Kent Şambröne âteş et- tiniz mi? — Evet, — Niçin? — Kont Şambrönü intikam almak için öldürmek istedim. Çünkü benim için herşey de- mek olan bir adamın aşkın- dan beni mahrum etmiştir. — İzah eder misiniz? — Romada iken, sevdiğim adamın etrafında bulunanlar araya giriyorlar, o zatı benden uzaklaştırıyorlardı. Kont Şam- brönden tavassut rica ettim, yardım edeceğini vadeylediği halde büsbütün aksi şekilde büreket ctmiştir; — M. Şambrönden nefret ediyor musunuz?. — Evet... Kurşunumun he- defi şaşmasından dolayı çok müteessirimi. Mağdanın Roma macerası garibdir; elindeki gazetenin vesikasile Mağda Bay Musso- lini tarafından kabul edilmiştir. Bundan sonra Mağda Ro- mada büyük bir şahsiyeti sev- diğinden ve sevildiğinden bah- se başlamış, bu sırada Roma sefiri bulunan Kont Şambrön ile arası açılmıştır. Mağda bu hayal peşinde dolaşırken parasız kalmış ve bir gün Veronal alarak haya- tına nihayet vermeğe teşebbüs etmiş ve ümid - edilmiyen bir yerden gelen 15,000 - liretle Parise sevkedilmiştir. Maceranın daha pek bir skandal cephesi ve faslı var- mış... Bakalım daha neler çıkacak?. Bayan Madeline tekrar sorguya çekildi Paris, 23 (A.A) — Müstan- tik Pierre Degirarel dün öğ- leden sonra Madeline Cara- beufu — yeniden sorguya çck— - tılla nınDefinesi Tarihe müstenid zabıta romanı " 38 ara yolların gece geçilmesi | nkânsızdır. Ay aydınlığında ehlike daha büyüktür. Blanden bu cümleleri oku- duktan sonra plânı yüzbaşı man d'Öjiye'ye verdi. Ar- da plâni, genç kızın dik- ,ı* tedkik etti ve: — — Bende kalsın mı? — Diye sordu. p Evet! Genç kız. bu hareketi - ile idare vazifesini genç zabite birakmış. oluyordu?. Evet, : ; e " Nakleden : F.i. Bsılio!lıı ve kudretine malik olduğuna hükmetmiş idi. Uçüncü kısım ddiş S İşkence.. Kont dö Trolveş — koyu renkli ve yünden pijamasile yatak odasına girdiği vakit, şöminenin yanındaki büyük ve senelik kronometreli tak- vim 1932 senesi — mayısının 30 uncu gününü ve günün de 8 saat 7 dakikasını gösteri- Hırsız hamal Basmanede bahçe ambarın: da hamal Mustafa, arkadaşı Simavlının 422 kuruşunt çal- dığından yakalanmıştır. Sarhoşluk Güzelyalıda Abdullah oğlu Himmet kardeşi .Süley- manın ve Keçecilerde Şük pile Ürahintn FaeĞi LA farı görülerek yakalanmışlardır. Hakaret etmişler Sarhoş bir halde Güzelizmir vapuruna binen Futd öğlu Memduh ile Şakir oğlu Abhımed biletçi Hasan Basriye hakaret ettiklerinden adliyeye — veril- mişlerdir. Fransada yeni bir parti Sabık meb'us Bessen, “Kapitalist işçi parlisi, teşkil etti.. Paris, 23 (A.A) — Sabık meb'us Phliber Bessen Kapita: list işçi partisi ismi altında yeni bir parti teşkil etmiştir. B. Bessen Marche De Muâlon da her tarafı afişlerle dolu eski bir otomobille dolâşmış- tır. Polis bu ötömobile tâakıh bir. hoparlörü müsadere et miştir. B. Bessen akşam büyük bir kalabalığın iştirak ettiği bir mitinge riyaset eylemiştir. MN İK DELARATLECEN K LA DERDEN miştir. Maznun -Müssoliniyi nisan 1936 da Romada gördüğünü, temmuzda Düçe ile bir daha görüşeceğini fakat bu hususta davetiye — almadığını — söyle- miştir. ile Carabeuf Fransa sefaretine gitmişse de sefir Kont Dö Şambrön kendisine Duçenin kimseyi kabul etmediğini söy- lemiştir. O zaman Bayan Caraboevf | sefire bazı sırlar tevdi etmiş- tir. Bundan sonra Duçeden bir mülâkat taleb elmiş, Duçe de kendisini aradan bir hayli zaman geçtikten sonra kabul etmiştir. Propaganda nazırı B. Alfie- ri kendisine Parise dönmeği tavsiye etmiştir. Geçen son teşrinde Bayan Caraboeuf Romaya avdet et- tiği zaman görüştüğü bazı İtal- yan müfettişleri hakkında alı- nan gayri müsaid malümatın bütün sırlarını ifşa etmiş olan sefir Kont Dö Şambrön tara- fından verilmiş olduğunu söy- lemişlerdir. Not: Bayan Madeline, Kont Dö Şambrönü yaralıyan kadın. e kadar beyaz band- | larla sarılmıştı. Kontun benzi sarı, yeşil gözleri sert bakışlı ve alnında derin endişe çizgileri vardı. Kont doğruca ortadaki yük maseya doğru yürüdü; masa önünde durarak şehadet parmağile masa üzerindeki telefon numaralarından birinin düğmesine dokundu. Kont bundan sonra, ağır adımlarla, şömine önünde bu- lunan koltuğa kadar yürüdü ve koltuğa oturdu. İki dakika sonra, birdenbire açılan bir kapının önünde goörile benziyen bir mahlük göründü; kaba bir Pomeran- yalı şivesile ve Almanca: — Bonjur, Sigisbert, na- Belgrada hareket etti İtalya ile Yugoslavya a arasında siyasi ve iktısadi bir anlaşma yapılacaktır Roms, 23 (Radyo) — İtal- ya Hariciye Nazırı Kont Cia- | no, bu akşam Belgrada hare- ket etmiştir. Kont Ciyano, Yugoslavya Baş ve Dişbakânı Milân Sto- yadinoviçle könuşâacâk, siyasi ve iktisadi bir anlaşma yapa- caktır. Roma, 23 (A.A) — Havâs Ajansı muhabirinden: Rösmen bildirildiğine göre Kont Ciano Belgradda bu ak- şam Bay Stoyadinoviç ile gö- rüşmek üzere Belgrada hare- ket edetektir. Salâhiyettâr bir membadan öğrenildiğine göre Kont Ciano Belgraddâ İtalya ile Yugos- lavya ârasındaki bütün mual- lâk meseleleri halledecek olan bir tâkım siyâsi itilâflar imzâ edecektir. Avusturya Baştekili Bay Şuşnig Kont Cianonun Belgrad seyahatinden sonra Romaya giderek Duçe ile Avusturya meselesile surcti umumiyede merkezi Avrupa vaziyeti hak- kında müzakerelerde buluna- cağı ilâve edilmektedir. Avusturya Başvekilinin pas- kalya yortusundan evvel Ro- maya gideceği hakkındaki ha- ber tekzib edilmektedir. İtalya Yugoslavya konuşma- ları birkaç gün evel başlamış ve iki memleket arasında mu- vakkat bir anlaşma yapıldığı, iktısadi bir itilâf aktedildiği, hattâ Yugoslavyanın Roma protokollarına — iştirak — ettiği hakkındaki haberler daha o zaman tekzib edilmiş idi. İyi haber alan mahfeller İtalyanın bu son günler zar- fında müzakcratı tacil ettiğini söylemektedirler. Duçe dün Libyadan döner dönmez der- hal bu mesrle ile bizzat meş- gül olmuştur. Bu müzakereler aşağıdaki meseleler hakkında cereyan etmektedir: 1—İtalya hükümeti tarafın: dan sıkı bir nezaret altına alı- narak Abruzzes havalisinde ve adalarda tecrid edilmiş bir vaziyette yaşayan Ustasi deni- len Yugoslav - tedhişçilerinin İtalyada ikameti, 2— Büyük harblen sonra İtalya tabiiyetine giren ve mülkleri Yugoslav arazisi hilinde bulunan İscra ahal “tüdü. Kont, cebri bir sükünetle: — İyiyim, Ploç! Dedi. Ploç, bir koltuğu kardeşi- nin önüne kadar çekti ve koltuğa kendini attı. Bu ada- min kırmızi ve çirkin bir sa- kalı, yeşil ve yılan gözüne benziyen korkunç gözleri var- dı, İki kardeş biribirine en tatlı bakışlarile baktılar. Bun- lar biribirlerini çok seviyor- lardı. Sigismond: — Ne yapıyorlar? Diye sordu. — Hiçbir şey.. Üçünü şim- di gördüm. Gizel uyuyor; baş ucunda da Piyer uyanmasını bekliyor, Lük de hâlâ gazın Ront Ciano nin emlâki, 3 — Arnâvutlukta İtalya nüfuzu ve Yugoslavya tarafın- dan henüz resmen tânınma mış olan (srnavutluğun - fili vaziyeti. Birçok noktalar üzerinde şayanı memnüniyet — bir itilâf hasıl olduğu fakat henüz bazı noktalar hakkında uyuşulma- dığı öğrenilmiştir. Arnavutluk meselesi ayrıca müzakere edi- lecektir. İktısadi müzakereler bu ayın sonunda hükümsüz kalacak olan muahede tecdit | edileceklir. - Bü husustaki iti- laflâr Yugoslaryımn lehinde olmakla beraber liretin kıy: metten düşmesi Yugolav men: faatlerini azaltı ıştır. Yeni iti- lâfların tekrar muvazencyi te- min edeceği ümid edilmek: tedir. Paris, 23 (A.A) — Ordre gazetesi şunları yazıyor: * Mussolininin — avdetinde amil olan bilhassa vasati Av- rupa meseleleridir. Orta Av- rupadaki karışık variyet ile bu havalide henüz belirmemiş olan yeni istikametlerin Duçeyi endişeye düşürdüğü kolayca anlaşılabilir. Alıhan İtılynd anlaşmasının Zayıf olan kuruluşu İtalya için tehlikelerle doludur. Daha şim- diden bu anlaşma yüzünden Tuna havzasının bir kısmın- daki İtalyan nüfuzu tehlikeye girmiştir. Jurnal gazetesinin - Roma muhabiri pek yakında bir İtalya-Yugoslavya itilâfının im- za edileceğini bildirmektedir. Fransız parlâmentosun- daki müzakereler Parlâmento, uzun ;münakalardan sonra Blum kabinesine itimad reyi verdi Paris, 23 (Radyo) — Fran: sız parlâmentosu, öğleden son- ra B. Heriyonun riyasetinde toplandı. Bu ıçtima, klişi hâ- diseleri etrafındaki izah ve istizahlara hasredilecekti. Bu münasebetle parlâmentoda fev- kalâde bir kalabalık - vardı. Tribünler baştan başa dol- muştu. Halk parlâmento bina- sının etrafında toplanmıştı. Celse açılır açılmaz, evvelâ B. Dinyankor söz almış ve içtimaların yasak edilmesinden dolayı hükümete şiddetle hü- | cum ederek, Fransa, söz ve | fikir hürriyeti lâzım olduğunu, halkın bu hakkını ihlâl eden hükümetin hata ettiğini söy- lemiştir. Bunu müteakıp Bay Dolone söz almış ve Bay Leon Blum kabinesinin, Fransada dahili bir nifak yaratlığını söyliyerek tenkidlerde bulunmuştur. Bay (Dolone) den sonra, B. mükemmel bir iştiha ile ye- miştir, — Kendisini söylettiniz mi? — Dün akşam — birşeyler söyledi amma bize birşey öğretmiş değildir. Otomobilin motörünü çok şayanı hayret bulduk. Bizim makinist Grods- bek, bu motörü söktü, bir saat tedkik ile uğraştı. Bir barika ve emsalsiz olduğunu söylemektedir. Benim kanaa- time kalırsa azizim dostumuz von Mitog bu motör hikâye- sinden çok memnun kala- caktır. — Evet.. Obertenin - icad ettiği motör Almanyanın işine yaracaktır. — Evet.. Evet.. Plaç birden sesini değişti- değiştirerek: (Dubles) söz almış, halk ceb- hesini - teşkil eden bugünkü kabinenin, muhalif partilere karşı keyfi müamelelerde bu- lunduğundan bahseylemiştir. Radikal parlisine mensub | Bay (Rak), kolanel (Dölarok) partisinin ortadan kaldırılma- sını istemiştir. Bundan sonra | Paris saylavlarından . bazıları sıra ile söz almışlar ve Mos- | kovadan talimat alan komü- nistlere hücum etmişlerdir. Hatiplerin sözleri sona er- dikten sonra Başbakan Baâay Leon Blum kürsüye gelmiş ve tenkitlere cevab vererek de- miştir ki: — Biz iktidar mevkiine gel- dikten sonra Fransaya nefes verdik. Memlekette herhangi bir hâdise olabilir. Ben, son hâdiselerden mütcessir - oldu- ğumu itiraf ederim. Bununla beraber hükümet vazifesini — Sonu 7 inci sahifede — Diye sordu. Kont Torelveş biç düşün- meden: — Ölecektir! cevabını ver- di. Fakat ölmezden evel mak- sat ve hedelfini öğrenmek mec- buriyetindeyiz. Evrakını pek şüpheli görüyorum. Maamafih, fırtına ile yolunu kaybetmiş te olabilir. Nemize lâzım.. Biz şüphe ettiğimiz esası boş bi rakıp geçemeyiz! “ Sonra... Rizim esrarımız var. Burada gi -! bir kız varki bu ani ziyaret bu kızın kal- binde fırtına yaratmıştır. Bun- lar seni kıskançlık ateşi içinde yakıyor. Ploç kardeşim, kıs- kançlığın ne kadar haklı olursa olsun, bu kız yüzünden kendi- — ğır ve kör mevhlue ”