27 Eylül 1936 Tarihli Anadolu Gazetesi Sayfa 5

YA Wer p " ANADOLU Sirinci Fransova SÜYÜK TARİHİ TEFRİKA Çeviren: F, Şemseddin Benlioğlu| ). Rusya'daki müsabakalar.. —.. . .— —Başı | inci sahifede— Fazıl 24 dakika 11 saniye- birinci ve Kâzım, bir karış Ren, hemşiresinin mektubile birden. | sralıkla ikinci gelmiştir. Üçün- bire fikrini değiştirdi.. *Somurtkan imparatoru Tnuşatmıştı. Nis civa- M ğlar arasında güzel a Oturuyor ve mutavas- h ile de uzun gezintiler du, öran 1538 de birinci KOS göründüğü vakit, © ve salimet alâmeti K ette beyaz güvercinler İ gün, papaya gidib h tlir ve mükâleme me- dan başka birşey gö- h tdu. h 2'lar, İspanyol ve İtal- Tastgeldikleri yerde el ve kadeh tokuştu- , di. Efrad ve eşhas ara- Sulh kendiliğinden tees- i ziranda, Fransız sarayı Mi mahsusa ile bir ma- < yerleşmiş olan papa 'Ol'u ziyaret etti. Pren- Wil, papa'ya bir istida | * Sen Alivergo'nun ne- #ömülü olduğunu sordu, *fini yerine getirmek için enmek istiyordu. hayretle: , ın, dedi. Böyle bir N bahsedildiğini bilmi- _klhkıhılır arasında bu- | oyun olduğunu an- ı:şllh ve çok şakacı diğer Şein daha, ayni — şekilde Fdl daha - bulundular. Sülmekten katılıyordu ve Ş Pipa hazretlerinin bu f Ve şuh dilberleri af bu- yttinı istirham ederim! , _'.Hizirındı saray kadın- Parator Şarlken'i ziya- y Bittiler. Yalmız Margrit 'k':'ır, Madrid'in acı hatı- İ bir türlü unutamadığı 'V saray kadınları ara- Yoktu. trator, büyük bir harb î"udr toplanmağı muva- üş ve karadan gemiye ğ!l: kurdurmuştu. başlı saray kâtib ve .qitlırı. süslü ve güzel, Ye oynak saray kadınları, rken bu iskele yıkıldı; '-& danlar, ağır başlı dip- r, kraliçe, veliahd ve '"zzat haşmetlü impara- , Zretleri denize dökül- ç inlara hoş görünmek ve kahramanlık göstermek fırsa- tim elde etmiş olan Jantiyom- lar denize alıldılar. Bu hâdise, zararlı olmadığı için saatlarca kahkahalarla gül- meğe vesile oldu. Müzakereler sürüklenib du- ruyordu, Yirmibeş bin kişi, taçlı adamların hesabına mü- temadiyen — içiyorlar, eğleni- yorlardı| Birçok sâi ve memurlar Alp- lerden buz getirmeğe gider- lerken, araba katarları -şarab fıçılarını getiriyordu. Bütün bunlara rağmen iki hükümdar bir türlü anlaşmak noktasında - birleşemiyorlardı. İhtiyar papa, bu iki rakibi uzlaştırmak için beyhude vakit kaybettiğini anladı; son olarak on sene müddetle bir müta- reke teklif etti. Bu teklif kabul edildi; on senelik uzün mütareke imza- landı; üçüncü Pol bir harb sefinesile Roma yolunu - tuttu. İmparator da - sefinelerile pa- paya refakat ediyordu! Fakat, denizde Şarlken hem- şiresi Eleonor'un bir. mektu- bundan dolayı birden fikrin- den caydi ve papaya bir mu: rahhas göndererek avdette kral- dan bir mülükat istediğini bil- | dirdi. Birinci Fransova da Avin- yon'a varmıştı; ve hemen dö- nerek sahilde imparatoru kar- şıladı. Kral, yalnız başına, siyah bir takım elbise giymiş olduğu halde Şarlken'in yanına var- di ve: Henüz sizin esiriniz gibiyim! İki rakib, gözlerile şöyle bir boy ölçüştüler, sandıkları gibi yarı mabud derecesinde olma- dıklarım elemle anladılar; se- neler, hiç merhamet gösterme- den iki adam üzerinde derin tahribat yapmışlar ve yap: makta idiler! Birinci Fransova, uzun ba- caklarile ilk adımı atlı ve va- ziyet bunun üzerine birden tevazzuh etti. İ NMDE Ğ F NÜ çe dde Muakkiplik yasak Şehrimiz Emniyet müdür- lüğü, bazı dairclerde muak- kiplerin iş takip etmekte ol düklarını tesbit etmiş ve bun- ların menedilmesi için kat'i tedbirler almıştır. cü de hir Türk bisikletçisidir. 4 ve Sinci Sovyet sporcuları, 6 incı Orhandır. yri mü- sâid bir havada yapılan mü- sabakada aldığımız netice çok mühimdir. Kılıç müsabakası, 100 bin kişi seyirci önünde yapılmıştır. Bayraklar - teatisinden sonra İstiklâl ve Sovyet marşları sporcuların kılıçla selâm vazi- yetinde dinlendikten sonra sa- at 16 da müsabakaya başlan- mıştır. Tekniğin bütün incele- rine göre hareket eden eskrim- ile galih gelmişler ve Sovyet seyircileri tazafından hararetle alkışlanmışlardır. Güreş müsa- bakalarında da güreşçilerimiz galib gelmişlerdir. 56 Kiloda Kenan Sovyet Yeniç ile 20 dakika süren gü- reşte hükmen galib sayılmıştır. Ahmed'le Salakof maçında Salakol, İaik güreşmiş ve hükmen galip gelmiştir. 60 Kiloda Fazil, Sovyet şampiyonu Kostantinof'la kar- şılaşmış ve Sövyet şampiyonu- na hükmen galib gelmiştir. Ankara'lı Hüseyin ile has- mı arasındaki güreşte Anka- ralı hükmen mağlub olmuştur. 79 Kiloda Ahmed, ve bü- yük Mustafa da Sovyet gü- reşçilerine hükmen galib ge- miş, Necmi hasmına yenil- miştir. Türk takımı, güreşler- de de galib gelmiştir. Sporcularımız, Kiyef spor- cularile temaslarda bulunmak üzere Kiyef'e hareket etmiş- lerdir. Moskova, 26 (A.A) — Dün Leningrad'da dört Türk ve dört Leningrad sporcusu ara- sında oskrim müsabakaları ya- pılmıştır. Türk sporcuları yük- sek kabiliyetlerini göstermiş- lerdir. Türk takımının kaptanı Enver dört karsılaşmada da muvaffak olarak — bilhassa te- mayüz etmişlir. Genel netice 12 ye karşı 20 puanla Türk'ler lehinedir. İstanbul, 26 (Hususi muha- birimizden) — Pehlivanlarımız Leningrad'da Rus'larla ikinci güreşlerini yapmışlar ve yedi güreşten d ünü kazanarak ga- lib gelmişlerdir. Mustafa raki- bini tuşla yenmiştir. Enis Behiç Şehrimizde bulunmakta olan İktısat Vekâleti iş dairesi mü- dürü Enis Behiç, dün Türk- ofis müdürlüğüne giderek ofis faaliyeti hakkında malümat almıştır. '8 :T. birşey söylemek is- O Fakat tereddüd edi- < Köyden yarım saat ildiler. Deniz kenarında , “Ayanın üstüne yan ya- s'dular.. Deniz aşağıda, & bir. kadin titreyişi ile sokulmuş gibiydi.. Ak, uzak, masmavi ve ." göküstündeki güneş, | ?hir buz parıltısı içinde Bi K4 o kadar uzaktı ki... '_ i çekti, Fal tma'ya çir) ekir < Yazan: Orhan Rahmi GÖE gözleri, gizli bir ıslaklıkla ka- panmışa benziyordu.. Bazen başımı kaldırıp - uzaklara ba- kışı ne kadar - güzeldi? Bu köy kızının profilinde derin ve çekici bir hususiyet vardı sanıki.. — Buralardan aynlıp git- | mek istiyoram Fatma... — Uzaklara, çok uzaklara | gitmek... Deniz olmıyan, ye- şilliği olmıyan bir köye.. Taş- lardan, çamurdan yapılmış, isteyasırm. — * — Neden hoca hanım?.. — Bi'mem ki.. Hakikaten bilmiyordu. Tah- teşşuuründa kaynıyan bu meç- hul istek, belki de - kendi 18- yhraplarının âsabı üzerindeki bozuk tesirlerinden doğuyordu. — Kendinize yazık olur hoca hanım!.. Rizan acı acı güldü: Ba- şım güneşe doğru çevirdi. Göz- lerini kapadı. Kumral kirpik- lerinin altı, koyu bir gölge ile çevrilmişti. Biraz — düşündü. Acı acı güldü ve yüzünü Fat- ma'nın yüzüne yaklaştırdı: — Yazık mı olur. dedin Fatma?.. Niçin öyle olsun, benim kimseciklerim yok ki... Sizin bile birşeyiniz, bir ana, babanız, asker kaçağı da olsa cilerimiz” 6 ya karşı 17 sayı | il de | tuttu. Aydın'da müstahsilin elinde incir kalmadı. LN ğ ğ Pamuklar fena gitti. Halkın de- miryollarından dilekleri var. Aydın, 24 (Hususi) — İç Bakanlığı meeclisi idareler ge- nel direktörü Faik evelki gün Aydın'a geldi. İlbayımızla bir- Tikte ilçe ve kamunlara giderek ilimizin köycülük bürosu ve köy çalışmaları üzerinde ince- lemeler yapmış ve dün - bir- likte Muğla'ya gitmişlerdir. 'ncircilik Bu yıl da incir ürününün sonu alınmak üzeredir. Birçok mıntakalarda bahçelerde incir bitmiştir. Geri kalan bahçe- lerde de önbeş güne kadar arkası alınacaktır. Onbeş gün önceki yağmur- dan sonra havaların açması ve poryazın sürmesi ağaçlarda kalan incirleri kurtarmıştır. Normal yıllarda 250 bin, 300 bin çuval olan - rekolte bu yıl 200 bin çuvalı geçmi: yecektir. Bugüne kadar İzmir'e 130 bin çuval mal gitmiştir. Kalan incirin az miktarı müstahsilde ve daha fazlası tüccarlar elin- dedir. Devlet demiryolları — idare- sinin son tarifeleri incir üze- rinde iç pazarlarda iyi işler açmıştır. İstanbul ve İzmir ku- ru yemişçileri ile birçok usta işleyiciler gezmeğe gelerek incir almağa ve işlemeğe baş: lamışlardır. Bunlar yerinde İzmir piyasasından daha yük- sek fiatle incir satın almak- tadırlar. Bu yıl- havaların durumu pamuk ürünü üzerinde de çok tesir yapmıştır. Bilhassa Atça ve Nazilli tarafında fazla yağ- murlardan — çubuklar azmış mahsul — yapmamıştır. Çiftçi böyle tarlaları şimdiden sür- mektedir. Nazilli pamuk ıslah — istas- yonü — tarafından — dağıtılan Amerikan cinsi tohumlar mu- hite ve iklime çok uymuştur. Bu tohumlardan ekilen tarla- larda mahsul çok - iyidir. Ay- dın yakıninde Halim'in çiftli- ginde ekilen bu cins pamuk- larda bir fidanda 570 — koza sayılmıştır. Bu yıl ekin geçen yıldan fazla olmasına rağmen rekolte ancak geçen yılı tutacaktır. Zeytin: Evelce yazdığım gibi buyıl zeytin eteklerde ve ovalarda vardır. Buyal ilimizde 4 milyon kilo zeytinyağı istihsal oluna- cağı tahmin olunmaktadır. Devlet demiryollarının yeni olsa bir küçük kardeşiniz var.. Bir onbaşı sizi görünce... — Hoca hanım, onun adım karıştırma!.. Tüylerim ürperi- yor vallahi., — Yani, çok yakınların var, demek istiyorum. Halbuki ben öyle miyim?.. Teyzem de öl: müş, dün mektub aldım.. Şim: di. Babamdan, anamdan mi- ras kalmış tek akrabam yok.. Rizan'ın sesi, gizli bir ıstı- rap içinde titreyordu. " — Bak, Bekir bile çoktan gözükmiyor.;. Fatma başını zan'a baktı: — Bengördüm hocahanım.. — Gördün mü, ne vakil?.. — Dünl.. Yüreğim - parça parça oldu... Rizan Fatma'yı kolundan kaldırıp Ri- tarileleri hem halkı sevindirdi ve hem de idareye iyi gelir temin etti. Yalnız mevcut va- gonlar bilhassa pazarlara rast- hyan günlerde yolcuları alma- makta, izdiham ve karışıklığa meydan vermektedir. Bu iti- barla pazar günleri birer va- gon ilâvesi çok lüzumludur. Bundan başka Aydın ve Nazilli istasyonlarının elektirik tesisatları henüz yapılmamıştır. Trenlerin ekseriya geceleri iş- lemekte almasına ve kiş mev- siminin yaklaşmasına binaen bu işin çabuk kotarılmasını dileriz. Bir de Aydın orta okuluna Söke'den itibaren her istas- yondan 40—50 talebe gelmek- tedir. Bugünkü tarifeler bu ta- lebelerin evlerine geceyarısı varmalarını mucib olacaktır. Bu itibarla bu talebeler için Söke'den Aydın'a ve Aydın- dan Söke'ye hususi bir otokar işletilmesi çok faydalı alur. Posta: Yeni tren tarifeleri posta iş- lerini de kolaylaştırmıştır. Evel- ©& Aydın'a iki gün sonra ge- len İstanbul ve Ankara gaze- leri şimdi bir gün sonra gel- mektedir. Aydın posta idaresi postalar gelince, gece gün- düz hemen ayırarak dağıtmak- tadır. Eİ ve Ev İşleri Sanayii sergi- sine hazırlık var. 29 Birinci Teşrinde Anka- ra'da açılacak olan El ve Ev İşleri Sanayii sergisine İzmir- den birçok san'at erbabının nümüneler — göndereceklerini yazmıştık. Bu sergiye kazala- rımızdaki El ve Ev İşi san'at- kârları da alâka göstermekte- dirler. Birçok kazalarımızdan bu sergiye gönderilmek üzere | şehrimiz odasına nümuneler gelmektedir. İzmir'deki san'at- kârların da verecekleri nümü- neler, Ankara'ya gönderilccek ve sergide teşhir edilecektir. Nüfusta İşten uzaklaş- tırılan kimdir?. Dünkü sayımızda nüfus baş- kâtibi Safi'ye işten el çekti- rildiği hakkında bir haber vardı. Bunda bir isim yanlış- lığı vardır. İşten uzaklaştırılan başkâtip Safi değil, kâtip Ziya'dır. yordu: — Anlat, çabuk anlat ne | olmuş? — Şey... Onbaşı yakalamış oncağızı... Önyedi gün — kara- kolun bodrumunda sabah, ak- şam döğmüş zavallıyı... So- payı vurduükça; — Ülen -Diye - bağırmış-, sen © hocaya neden gidip te söyledin bunları?.. Zavallıyı üç gün aç bırak- miş... Rizan, göğsünü yırtan yalın bir iıyaııılıs ğırdı):ı y — Vicdansızlık... Alçaklık... Burada kanun yok mu? Fatma mırıldandı: — Kanun dediğin de ne hoca hanım, onbaşı değil mi? — Ne onbaşısı, hangi on- başı?.. Üzüm satışları: Ç. Alıcı KB K, S. 1181 Alyoti bir. 8 75 19 753 Vitel 10 5. 14 621 S. Süleyma. 9 16 406 Albayrak ti. 9 25 11 50 362 Y. İ. Talât 9 25 13 75 266 Manisa B. ko. 9 75 18 75 250 Üzüm kuru. 10 14 75 166 Ş. Riza halef. 9 M 164 A.R. Üzüm. 7 50 12655 148 H. Alyoti 875 18 133 Koope. itti. 14 25 17 *98 Ş. Remzi 9625 975 96 ikçi z. 97613 25 l-ş."ıl.kgbdul. 14 14 75 19 P. Paci B 15bol 5 C. Alanyalı 12 12 50 4694 Yekün 158921 Eski yekün 163615 U. yekün İncir satışları: » Alıcı K ae MA B ilik 25 B. Franko 8 25 8 25 - .93073 Eski yekün 193098 U. yekün Zahire satışları: Ç. Cinsi K. S;i Ç 360 Buğday s125 530 35800 Kilo yapağ 40 55 | Buğdaylarımıza Müşteri. Hollan'da'lılar, memleketi- mizden mühim miktarda buğ- day satın alınak için Türkofise müracaat etmişlerdir. Bunları takas usulile alacaklardır. Altay-İzmirspor Karşılaşacaklar Oyunu kazanan Parti şildini alacak. Bugün Halk stadyomunda 934 - 935 seneki şild maçla- rınin finali yapılacak, ve A!- tay - İzmirspor takımları kar- şılaşacaktır. Oyunu kazanacak takım, Partinin şildini alacakır. Bu oyunu — Altınordu'dan Mustafa idare edecektir. Ta- kımlarımızın şimdiki vaziyetle- rini tetkik edecek olursak İz- mirspor'un daha ağır basacağı tahmin edilebilir. Vakıa Altay | takımı daha bidayette Altın- V ordu ile yaptığı karşılaşmada | küvvetli Takibıini âzami - bir | farkla yenmeğe muvallak ol- muş ise de bir hafta içinde Egespor'la yaptığı müsabaka- da en iyi oyuncularından mah- rum olarak çıkmış ve bü sü- retle ayri muvaffakıyeti göste- rememiştir. Bugünkü maça da nasıl - bir kadra ile çıkacağı malüm değildir. Maamafih her iki takımın en kuvvetli kadro- larile çıkmaları ihtimalini dü- şünürsek çok alâkalı ve zevkli bir oyun seyredeceğiz demektir. Bu müsabakadan evel gayri müttefik kulüplerden 9 Eylül ile Altınyıldız. takımları ara- sında bir kupa maçı vardır. — Onbaşı kanun demek değildir. Kanun bir kuvvettir, bir hâkimdir.. — O buraya uğramaz hoca hanım, burada onbaşı vardır. İşte Bekirin de hakkından o gelmiş.. — Benim yüzümden geldi zavallıya bunlar!.. — Yok hoca hanım, alnının kara yazısında varmış.. Beni gördü de boynunu büktül! — Zararı yok, dedi, bau da geçer.. Kolum, kanadım yok ki karşı gelsemi.. Yüreğim parçalandı. Hasta imiş te... Yüzünü —çok zayif gördüm. — Acaba nesi var? — Bilmem... Babam - bile müş te eve geldi, on! S eZ — Sonu ;